23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ 1995 ÇARŞAMBA. 12 DIZIYAZI 12 Eylül'e ilktepki Aydınlar dilekçesi DÜŞÛNCE OZGURLUGU ÇIKMA2I .EMİN DEĞER • RR bugun demokrasıye dayanmakta; ama atılan adımlardan anlaşılıyor kı iktıdara geldıklerınde kuracakları sıstem demokrası dışı bır sıstemdır Böyle bır sıstemde yalnız duşünce değıl, ınanç ozgurluğü bıle yoktur. Devlet, bellı bır ınanç sıstemıne gore yenıden kurulmak istenmektedır. • Laıklığın bulunmadığı bir toplumda, birey yoktur, bıreysel haklar da yoktur; dın sıyasallaşmıştır. Tarikatlar, cemaatlerını, her konuda tarıkat kültürü ve tarıkat dısıplınıyle eğıtır. Böyle bır toplumda demokrasi kurulabilir mi? 12 Eylul'un getırdığı sıkı düzenle kıskaca alınan toplum, demokratık öz- lemlennden kopanlamamıştı Suskun- du v e bır çıkış yolu anyordu Bır çıkış yolu bulunabılırdı elbet O yol aydın- lar elıyle açılmak ıstendı Kısaca, 12 Eylul'un getırdığı sısteme karşı ılk tep- kı, aydın kesımden geldı Aziz Nesin'ın onculuğunde yapılan tartışma ve çalışmalar sonunda, Türkı- ye'nın boyle bır sıkıduzenı, anayasal kılıfla da olsa benımseyemeyeceğı bel- gelenecek ve bu belge kamuoyuna açıklanacaktı Ancak sıkıyönetım al- tındakı Ankara ve Istanbul'da yapıla- mazdı bu açıklama Bır Anadolu ken- tınde yapılacak açıklama da beklenen yankıyı sergıleyemez, ses getıremezdı Bu nedenle 12 Eylul Anayasası'nın bı- le tanıdığı, Magna Carta Lıberta- tum'dan ben var olan dılekçe hakkı kullanılacaktı Yontem, dılekçenın bu yolla Cumhurbaşkanlığrna doğrudan venlmesı olarak saptandı Oyle de yapıldı "Türkiye'de De- mokratik Duzene İiişkin Gödem ve İs- temler" başhklı \e 1300 ımzalı dılek- çe, Cumhurbaşkanı'na değıl, Cumhur- başkanlığVna venlmek ıçın koşkun ka- pısmdan gınş ıznı ıstendı Bır kuruldu Cumhurbaşkanlığı kapısına gelenler, Prof Fefami Yavuz başkanlığındakı ku- ruia koşke gınş ıznı venlmedı Dılek- çe. koşkun kapısından ıçen alınmayan Prof Fehmı Yavuz ve arkadaşlarınca bır gorevlıye teslım edıldı, ama Meclıs Başkam'na doğrudan ve elden venldı Bu dılekçenın sunuş yazısından bır paragraf, dılekçecı aydmlann bıle be- nımsemedıklerı düzenın kurallarına uymak gereğını du> duklannı gostenr "Var olan duzenlemeler ve 2569 sa>> b yasanın suç saymadığı çerçeve içinde göruşlerimizi açıklamayı gerekli goru- yoruz. Bizler suiırlamalan benımseme- mekle birükte bu çerçeve içinde hareket etme durumundayız." (29) Dıkkat edıhrse. 12 Eylul duzenınde, demokratık sıstemle ılgılı ıstemler bıle, ancak duzenın çızdığı sınırlar içinde açıklanabılıyor Bu somut durum, 12 Eylul sıstemının nıtelığını anlatmaya yetecektır Bu tutumun ne denlı doğru olduğu tartışma götûrur Belkı de dı- lekçecılerden yargılananlann tumu. tu- tuklanmayı goze alarak daha etkın bır tavır sergıleyebılselerdı durum değışır mıydı dıye duşunmuşümdur zaman za- man Evren'in tepkisi 15 Mart 1984 tarıhlı ve 'Avdınlar LH- lekçesi' olarak adlandırılan bu dılekçe- ye ılk tepkı, beklendığı gıbı, 12 Eylül lıdennden geldı' Bu anayasaya kefıl olduğunu ve deldırtmeyeceğını soyle- yen Evren. dılekçecı aydınlan "vatan haınliğrvle" suçladı Ve hemen hazırla- yanlar hakkında Ankara Sıkıyönetım Mahkemesı'nde dava açıldı 59 aydı- nın sanık olduğu bu dava, sıstemın de- mokratık hak ve ıstemlere bıle hoşgo- rülu olamayacağını gostenyordu Bu davayla demokratık ıstemlenn bıle dı- lekçeyle yetkılı yerlere sunulmasını sut sayan,_çagdışı bır anlayış belgelen- mış oldu Özgürluk dılekçesını hazırla- yan 59 aydınm yargılanması, bu çağda, belkı de demokratım dıyen bır başka ulkede gorülmemıştı Dava sonunda aklanma karan venl- dı Ama bu sonuç, ne sıstemın hoşgo- rusünu gostenrdı ve ne de hukuka bağ- lılıgını' O gunden bu yana, geçen on yıllık sureye karşın, demokratıkleşme konusunda olumlu bır adım bıle atıla- maması, 12 Eylül sıstemının kurum- laştığmı ve yerleştığını göstenyor Yıllardır sûreklı bır özlemı yınehyo- ruz Bu, demokrası ozlemıdır Ama bılmelıyız kı demokrası soylemle elde edılemıyor Demokrasının bır altyapısı var, demokrası de bır ekonomık temele oturur. bır kurallar ve kurumlar dızge- sıdır K.urallarını lıberal ekonomının kurum ve kurallan belırler Demokra- sıyı ıstemek başka, gerçekleştırecek altyapıyı oluşturmak başkadır Demokrasıye geçemeyışın ve ozle- mını çektığımız bır sıstemı oluştura- mamanın sıkıntısını çekıyoruz Hele 1994'un son aylannda, DEP olayı ne- denıyle ABD'nın ve Avrupa'nın dık- katlennın uzenmıze çekılmesı, sorunu daha da guncelleştırdı Soylem şu Turkıye demokratıkleşmelıdır 1 Bunu Avrupa ıstedığı ıçın değıl, kendımız ıçm başarmalıyız lyı, ama nasıl 9 Bu anayasayla m\r> Sıvıl toplum ve orgut- lenme bılıncı korleştınlmış bu sosyal yapıyla mı 9 Fmans kapıtalın kredılen- ne ve yabancı sermayenın sömurusune açık bır ekonomı, verdığı kredıyı -bor- cu- kendı gosterdığı yerde kullanılıp kullanılmadığını saptamak ıçın ekono- mımızı denetımını altında tutan IMF'den, Dunya Bankası'ndan ve ABD'nın yonlendınlmesınden bağım- sız bır sıyasa ızleyemeyen sıyasal yapı- mızla mı9 Ama bugunku duzen ger- çekte emperyalıst sıstemın çıkarlannın en lyı korunduğu bır duzendır ABD'nın ınsan haklan vb konulan dı- le getırmesı, kımı uluslararası orgutle- re ve kendı ıçındekı kımı odaklara ve- rılmış mesajlardır Yoksa ABD'dekı hur müesseselerın -evrensel soygun şırketlennın- çıkarları korunmaktadır 2 hazıran tanhlı Mıllıyet'tekı bır habe- re gore Intercontınental Oteller Zıncın Dunya Işletmeler Başkanı Robert Col- ler, "Türldye'ye inandığımız için geri dönduk" (30) demış Bu sorulann yanıtı venlmeden once şu gerçeğın altmı bır kez daha çızelım Once 12 Eylul Anayasası'yla demok- rası kurulamaz Bunun ıçın once 12 Eylul Anayasası ve demokrasiyı engel- leyen yasalar değıştınlmelıdır Son ge- nel seçımlerde, halkın bır bölumu, anayasayı değıştırme soylemıne oy verdı Koalısyon, bu söylemın yenne getınlmesını programına koydu ama etkın bır adım atılamadı Bunun ne- denlen uzennde durulmuyor Bırçok nedenlerınden ve onde gelen bır ne- den toplumun demokrasının ne oldu- ğunu ve olmadığını bılmemesı, ınsan haklarının ve ozgurluklerın Turkıye ıçın onemının ayırdına vanlamaması- dır RP. takıyye yapıyor RP've oy verenlenn ozgur bırey ol- ma yenne kulluğu seçmeyı yeğledık- lerı, bunun guncel orneğını gosterır Burada demokrası kendını yıkma aşa- masına getınlmektedır Çünku o kanat oncelen takıyye ıçınde. demokrasıye saygılı gorûnuyor Bugun demokrasıye dayanmakta, ama atılan adımlardan anlaşılıyor kı iktıdara geldıklennde ku- racaİdan sıstem demokrası dışı bır sıs- temdır Boyle bır sıstemde de yalnız duşunce değıl, ınanç ozgurluğu bıle yoktur Devlet, bellı bır ınanç sıstemı- ne gore yenıden kurulmak istenmekte- dır Turkıye, demokratık haklardan ya- rarlanarak örgutlenmış bır ınanç toplu- luğunun, demokrasıyı yıkacaklarını gızlemeyenlenn tehdıdı altındadır Ancak unutulmaması gereken nokta. bu açılımlann, Avrupa Insan Haklan Sözleşmesı'nm 17 maddesıne aykın olduğudur Anılan madde hukmüne göre "Bu sözleşme hükümlerinden hiçbi- ri, bir devlete, topluluğa veya ferde, iş- bu sozleşmede tanınan hak ve hürnyet- lerin yok edilmesini veya mezkûr soz- leşmede derpiş edildiğinden daha genis ölçude tahditiere tabı tutulmasını istih- daf eden bir faali>ete gırışmeye» matuf herhangi bir hak sağladığı şeldinde tef- sir olunamaz." Hıçbır orgutun ya da kışının demok- ratık haklara dayanarak, demokrasıyı yıkma hakkı yoktur Boyle bır gınşım. sozleşmeye dayanılarak hukuk sıstemı ıçınde onlenebılır, onlenmelıdır RP'nın sıyasal planı ve uygulamala- n, bu sozleşmeye aykındır Cumhun- yet Başsavcılığı'nın bu sozleşmeye ay- kın uygulamalan onleme gorevını ıh- mal edıp etmedığı tartışmayı bıle ge- rektırmeyecek kadar açıktır Ve bu açı- dan bakıldığında, RP'nın seçımlerde aldığı oylar ve sonuçlannın meşruluğu bıle golgelıdır fşte demokrasımızın guncel fotoğrafi budur1 özgür blrey ve kul Bu fotoğrafa bakarak şöyle düşunu- yorum Toplum olarak, daha kulun ıs- tencıyle ozgur bıreyın ıstencı arasında- kı aynmı anlayabıldığımız hele one- mını kavrayabıldığımız kamsmda deği- lım Bu fotoğraf, laıklık gıbı bızım ıçın olmazsa olmaz bır temel ılkeden su- reklı verılen odunlerın fotoğrafıdır Mustafa Kemal'ın kulluktan, aklına ve özgur ıradesıne bağlı bıreyı one çıkar- ma ve o ozgur ıradelı bıreylerle de ba- ğımsız bır topluma geçış hedefınden sapıldığınm belgesıdır Demokrası el- bet toplumun genel katılımıyla gerçek- leşır, gelışır ve yaşar Ancak oy veren bıreylerın, oylannı, ırade ozgurluğu ıçınde ve asla açık ya da gızlı herhangı bır baskıdan uzak, kendı ıstemlenyle oy vermelen de bır başka koşuldur Bu koşulun gerçekleşmesı ıçın de ozgur bır ortamın bulunması, kışının bırey olma bılıncınde olması, bıreysel hakla- nnı savunacak bılınce enşmesı gerekır Bunun da ancak laık bır sıstemde ger- çekleşeceğını unutmayalım Laıklığın bulunmadığı bır toplumda, bırey yok- tur, bıreysel haklar da yoktur, dın sıya- sallaşmıştır, tankatlar, cemaatlennı her konuda tankat kulturu ve tarıkat dısıp- lınıyle eğıtır Boyle bır toplumda demokrası kuru- labilir mı9 Ya da yonetıcılenn seçımle ışbaşına gelmelerıne, genel katılıma karşın, sısteme demokratık sıstem de- nılebılır mı9 Bu soruya, bızım yakın geçmışımızden alacağıtnız örneklere bakarak yanıt vermeye çalışalım1 şeyhln Iradesi Devletın en yuce katına çıkan bır bürokrat ve sıyaset adamının, Tiırgut Ozal'ın bıle sıyasete atılmak ıçın şey- hınden tzın ıstedığı bır toplumda, sıra- dan yurrtaşın, şeyhler, hocalar gıbı dın bezırgânlarının etkısınde vereceklen oyun, ozgur ıradeyle verıldığı kabul edılebılır mı 9 Bunun anlamı açıktır Şeyhın ırade- si, bıreyın ıradesını esır almış demek- tır Turkıye, ışte çelışkılenn kesıştığı bu noktadadır Ve elbet demokrası, özûn- den saptırılmıştır Toplumun gen bır duzene geçışının ardında bu gerçek ya- tar Bu nedenle toplumun bır gen du- zene geçışının, demokratık yontemle gerçekleştığı boyle bır seçımın meşru olduğu duşunülemez Duşunce ve ıstenç ozgurluğu bulun- mayan yerde yapılan seçımın ve baş- kalannın ıradesıne bağlı oylann seçe- ceğı Meclıs'ın uzenne meşruıyetsızhk goîgesı duşer Borçlar Kanunu'na gore ırade serbestısı-ozgurlüğu olmayan kı- şının yaptığı hukuksal ışlem geçersız- dır Bu bağlamda ozgür ıstençle yapıl- ması gereken bır oy verme ışınde, şeyhten ya da tankat ulusundan ızın al- mak, o kışıde ırade ozgurluğunun kı- sıtlandığını gostenr Iradesını ozgurce kullanamayan kışı, kuldur RP olayına bır de bu açıdan bakılmalıdır Bırey oy verecek yerde, kendı ıstencıyle baş ba- şa kalmalıdır Oysa onu programlayan tankat ulusu yanındadır Evet fızık olarak değıl, ama tınsel olarak yalnız değıldır Oy verme yerınde yalnız ve sorumluluğuyla baş başa olmayan kışı- lenn verdığı oy ozgür ıstençle venlmış sayılabılır mı 9 Çunkü kul. neye ve nasıl ınanması, neyı, nasıl duşunmesı gerektığıne ken- dısı karar veremez Buyurulanı yapar Oysa ıstencı (ıradesi) özgur olan bırey, bunlara kendısı karar venr, doğrulan ve yanlışlan, aklıyla. bılımsel yontem- lerle arar ve bulur Işte çağdaş bır top- lumu, ana ogesı ozgür bıreyler olan öz- gür ıstençh halkı oluşturur Ve boyle bıre>lerden oluşan halk da 12 Eylul gı- bı bır sıstemı elbet sorgular ve değıştır- menın yollannı arar ve bulur (29) 4\dmlar Dilekçesi Dcnası - Adam Yaunlan -syf 27 (30) Dunva Intercontmental Oteller Grubu nun Turkıvedeh otelı, 1979 vdın- da DtSK ın gre\ karan nedennle çalışa- maz duruma gırmıştı Bu emperyalıst sıs- tem ıçın bağışlanamazdı Intercontınen- talcüer ışçılenmn gre\ karan alacağı bır ışvennde çahşama\acaklanm duşu- nerek otelı satıp gıttıler Şımdı TuHaye ye ınandıklarım soyluvorlar yanı somuru çarkınm omıne engel çıkmayacağını du- şunerek donüyorlar Demek kı Turkıye, emperyalıst somuru ıçın tam guvendecek ulke olmuş Yarın: Laiklikten verilen ödiın Müdahaleci devlete karşı optimal devlet Doç. Dr. COŞKUN CAN AKT4N Centerfor Study ofPublıc Cho- ıce, George Mason Unıversıty -2- ŞENER - Planlama verilerini ktılla- nan vazara gore son vıllarda kamu harcamaları toplamının GSMH'ye oranı >aklaşık olarak yuzde 40 do- la\larındadır Devletin ckonomıdeki pavı \u/dc 40 değil, 25 dolaylarında- dır... İşte TLSIAD raporundaki çar- pıkhk buradadır. (26.6.1995. s.16) AKTAN - Saruyorum burada berum- le bırlıkte DPT müsteşarının da bır açıklama yapması gerekıyor Raporda ıstıfade ettığımız kaynak şudur DPT, Ekonomık ve Sosyal Göstergeler, 1950-1992, Ankara 1993 Türkiye'de farklı devlet kuruluşlannın aynı konuva ılışkın ıstatıstıklen arasında fevkalade onemlı farklılıklar olduğu aşıkârdır Bugun sade bır vatandaş bızım kullan- dığımız rakamlardan ve analızlerden çok daha ıyı bır şekılde de\letı sonuç- lara bakarak değerlendırebılıyor Dev- let halıhazırda ıyı ışlıyor mu 9 Devlet yonetımındekı sorunlar nelerdır ve bunlar nasıl çozumlenebilır9 Dev let na- sıl yenıden yapılandınlabılırr> Daha ıyı bır devlet ya da ıdeal devlet nedır, nasıl olmalıdır Devletın en uygun görev ve fonksıyonlan nelerdır0 TUSİAD rapo- ru bu ve benzen sorulara cevap bulma- ya çalışıyor ve bıze ıyı bır devletın na- sıl yenıden ınşa edılebıleceğı konusun- da onemlı ıpuçlan ve mesajlar venyor ŞENER -... Turkhe'de kamu sek- törünün büyüklüğunun Batı Avrupa ülkelerinin yarısı kadar olduğunu görürbz... Sadece işadamlan değıl, fakat ayrıca ekonomistler. oğretım uyeleri ve politikacıların çoğunluğu büyük bir yanılgı içerisindedirler. (26.6.1995, s.16) AKTAN - Uluslararası ıstatıstıklenn hıçbınnde Türkiye'de kamu sektorunun buyukluğu Batı Avrupa ulkelennın ya- nsı kadar değıldır IMF, Dunva Banka- sı, OECD gıbı kumluşlann penyodik yayınlan ıçensınde boyle bır ıddıayı doğrulayacak bılgı mevcut değıldır Bkz (1) IMF Government Fınance Statıstıcs, (2) OECD Economıc Outlo- ok, (3) World Bank, World Economıc Development, Bu üç kaynak da yıllık penyodık olarak yayımlamr ŞENER - Bilimsel açıdan KİTIer, kamu sektorıinün buyükluğunü etki- lemezler. AKTAN - Et. sut, yoğurt ımal eden ve pazarlayan. otel ışlermecılığı ve lo- kantacılık yapan, ayakkabı ve gomlek ureten. sanavı alanında bırçok ham- madde ve ara malı ureten JClT'ler, nasıl kamu sektorunun buyuklüğunü etkıle- mez 9 ŞENER - KİT'ler... kötü yönetilme- meleri koşuluyla zarar etmezler. AKTAN - KlT'lenn zarar ehnesırun temel nedenlerınden bınsı ve en onem- lısı kotu yonetımdır Kamu teşebbusle- nnde malıyet etkınlığı (efFıcıency) ve hızmet etkınlığı (effectıveness) özel te- şebbuslere kıyasla daha duşüktür Malı- yet etkınlığı daha ucuza mal ve hızmet sunmak demektır Hızmet etkınlığı ıse tüketıcıye daha ıyı ve kalıtelı mal ve hızmet sunmayı ıfade eder Nıçın kamu sektoru ozel sektör gıbı ba^anlı çalış- mamaktadır7 Bunun temel nedenı, mulkıvet ve pıyasa yapısıdır Devlet mulkıvetı ve devlet tekelı etkın mal ve hızmet sunulmasını engellemektedır Polıtık muteşebbısler. yanı polıtıkacılar ıle ozel muteşebbısler arasındakı farkı ıyı anlamak gereklıdır Polıtık muteşeb- bıs başkasının parasını (vergı) başkası ıçın harcar Oysa ozel muteşebbıs ya da kuçuk esnaf kendı parasıru kendısı ıçın harcar Işte bu nedenle kamu mulkıvetı üzennde mıllet adına tasamıfta bulun- ma ve karar verme hakkına sahıp olan polıtık muteşebbıslenn harcama, vergı- leme. borçlanma ve para basma gıbı guç ve yetkılerının sınırının ve çer- çevesının çızılmesının gerektığını belır- tıyoruz SÜRECEK POLİTİKA VE OTESİ MEHMED KEMAL Yılmayan Bir Solcu... Telefon çaldığında gelınıydı, olduğunu haber ve- nyordu Oysa ıkı gun once konuştuğumuzda sesı ne de canlıydı, hıç de olecek gıbı değıldı Yaşam doluydu "oğlunun ışlerıne yardım edeceğını" soyluyordu "Bızım ıçm heryaşta çalışmak var " Murat Tuncay olmuştu Hıçbır ışte onde gorunmeyı sevmezdı, her ışın ıçınde, yanında olurdu Kaçmak, savsaklamak ne- dır bılmezdı Polatlı'nın bır koyunden gelmış, An- kara Lısesı'nın 38'lılerı arasında gırmıştı Nedense o donemın oğrencılerıne solcu derlerdı Murat Tuncay da solcu dıye anılıyordu öyle anılmıştı, oyle gıdecektı Bır donemın adsız solcusu olmuş- tu "Varsın bılen olmasın namını şanını " Fakultenın (Dıl / Tanh'ın) dışında Turkıye Gençler Derneğı kurulduktan sonra hemen yerını almıştı Butun sosyal ve sıyasal çaltşmalarını buraya ver- mıştı gece gunduz durmadan çalışıyordu Koy kokenlı olduğu ıçın derneğın ne kadar kaba ışlen varsa hepsını gonullu olarak yuklenıyordu Kıtap kurduydu Bır kıtap kendıne alırsa bır kı- tap da derneğe alıyordu Aldığı ve verdığı krtabın ardına ecuş bucuş harflerle 'Murat Tuncay' dıye adını yazmaktan buyuk bır keyıf alırdı Korfez'de Tutunçıftlık'tekı yazlığında kocaman bır kıtaplığı vardı "Ne yapacaksın bu kadar kıtabı?" dıye sordu- ğumda, "Okurum, okuyan çıkar, günun bınnde bı- nlennın ışıne yarar" derdı Okumanın yanında sev- dığı ışlerden bırı de yazmaktı Işler, dunya sorunla- n, geçım sıkıntısı yazmasını engellemıştı Bırkaç satır yazar, bır kenara kor, "Sonra ele alınm" drye saklardı Yazmak oyle bır uğraştı kı başlar, ucunu bırakırsan bır daha donup gerıye gelmezdı Yaz- mak ıçın ocağı sureklı sıcak tutacaksın' Azıcık koyverdın mı bır daha tutamazsın Istanbul'a gelıp yerleştığınde TlP'ın Kadıkoy ıl- çesınde çalışmaya başladı Sade uye, yonetım ku- rulu uyesı, başkan olarak rutbe ve unvan ısteme- den var gucuyle çalıştı Partı ıçı çekışmelenn ıçın- de kımseden yana olmadı, olanlara uzuldu Kadı- koy'dekı ılçeyı dar, sıkıntılı gunlerde tek başına ko rumayı ve savunmayı bıldı Butun asken darbeler bır paspasmışçasına ustunden geçtı Selımıye'de kendısı ve partı arkadaşlan ıçın candan karşı koy- du TlP'ın ayakta durduğu, çoktuğu yıllarda yılma- dan çalıştı, durdu TİP ın ılk gonullulenndendı Hep ılkler arasında olmayı ve kalmayı bıldı "örgüt" der de başka bır şey demezdı örgutun olmadığı gunlerde de bır- kaç yakınını orgutler, bır kandıllık tşığı aydınlık tut- maya çalışırdı "Son gunlerde emeklı olmuş, bır köşeye çekıl- mıştı", dıyeceğım ama dıyemıyorum En yakın, en eskı arkadaşlanyla haftanın belııiı gunlennde top- lanır, soyleşırdı Cılvegoz'de gumruk memuru ıken başından bır olay geçmıştı Açığa almışlardı Yapılanın haksızlı- ğını ıspatlamak ıçın 50 yıl, hıç bıkmadan olayı ızle- mıştı Zaman zaman gazetelerde haberler çıkardı, bunlan gordukçe sevınırdı Davayı daha kazanma- mıştı ama yuze yuze sonuna gelmıştı Gozlenyle gulerdı Gene gozlenyle, "Bıtırmek uzereyım" dı- yordu Elıne aldığı davalann hepsınde kazanmıştı yanda bırakmamış, sonuna kadar surdurmeyı bıl- mıştı Bu davası dıvana kalıyordu Varsın, kalsın, bu da "Dıvanlık" olsun 1 Acıyı paylaşırız 1 BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 SOLDAN SAĞA: 1/ Damtn, çoğun- lukla camaşır ser- meye yarayan ve çınkoyla döşelı bulunan düz bölu- mu 2/ Ikı anı ayı- ran zaman dılı- mı Şeftalı, kayı- sı eıbımeyvelenn çelcırdeklennın sert kabuğu 3/ Içınde dın balık saklanan, denız- den aynlmış ha- vuz Soyundan gelınen kımse 4/ Madagas- kar'da yaşayan, sıncaba ben- zermaymuntüru Kalınbü- külmüş sıcım 5/ Argoda "bit" anlammda kullanılan sözcük Bır ışı yenne getır- me 6/ Soğukla sıcak arası Mustahkem >er 7/ Bır bara- jın fazla suyunu akıtmak ıçm yapılan duzen Süs ıçın ya- pılmış gıysı kıvnmı 8/ Ma- lı'nın başkentı 9/ Tantalın sımgesı Yok etme YUKARIDAJN AŞAĞIYA. I/Beynm duvu sınırlennın kav- sak yen olan bölgesı 2/ Sancağı, yelkenı ya da serenı dırek- tenaşağıalma BırtûrJcalınvekabakumaş 3/AkdenızBöl- gesı'nde yetışen ve köklennden kırmızı boya elde edılen bıt- kı 4/ Harman yennde kalan toz ve samanla kanşık taneler 5/fngıltere v e ABD'de kullanılan arazı ölçüsü bınmı Arap harflennın en vok kullanılan el yazısı bıçımı 6/ Bır göster- me sıfatı Türkçede ıigı adılı II Afhka'da yaşayan, bacak lan beyaz çızgılı bır hayvan Bır topu raketle ya da sopay- la bellı bır yere atmaya da>anan oyun 8/ Futbolda kaleye doğru yapılan vuruş Tavuğun ıstenılen yere yumurtlama- sını sağlamak ıçm kullanılan beyaz taş 9/Toren ıçın muret- tebatın kupeşte bo>unca duzenh bıçımde dızılmesı CANLARA VE DOSTLARA TATİL OLANAĞI : •»• Denız ve orman manzaralı lux odalarıyla, •»•Antmalı yuzme havuzuyla, -^•Damak zevkınıze hıtap eden restorantıyla, ~JÇ Tunstk merkezlere süreklı ve kolay ulaşımıyla, ^ yaklaşımdan uzak hızmet anlayışıyla otelımızde sıze hanka bır tabl geçırteceğız Paranız cebınızde kalacak sazıyta sözüyle scz canlar bırtıktelığın güzellığını yaşayacaksınız Çam Oımanryla denızın elele tutuşup ayak- larınızın artına uzandığı Kuşadası-Oavudlar Otel KELEBEKte tatılınızı geçınnız, romatzma nefes darlığı ve stresınızı burada bırakıp gıdınız Daha ne ıstıyorsunuz 1 Gelın Candosüar bu tatıl bırlıkte olalım YATÂK + KAHVALTI = 450 000 TL. YARIM PANSİYON = 600 000 TL. Tel : 0.256.512 43 38 Telefm: 0.256.518 36 20 Not Bu gınşım KuşadasıHacıBektaşDerneğı katılımıyla gerçekleşmektedır
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear