29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 ARALIK 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOM Gümrük birliğinden doğan gelir kaybı, dolaylı vergilerle vatandaştan çıkacak Tüketiciye KDV darbesi ESRA YENER ANKARA - Hükümet. gümrük birliğinden dogan gelir kaybını, yi- ne katma değer, ek taşıt alım vergi- leri gibi dolaylı vergilerin oranlan- nı yükselterek halktan toplayacak. Maliye Bakanlığı"nda yapılan ilk çalışmada, I ocaktan itibaren Kat- ma Değer Vergisi (KDV) oranlan- nın. zorunlu tüketim mallannda yüzde 8'den yüzde lO'a: normal mallarda yüzde I5"ten yüzde I8'e: lüks mallarda da yüzde 23'ten \üz- de 25"e yükseltilmesi yönündeki görüşün ağırlık kazandığı öğrenildi. Âynı çerçevede, ek Taşıt Alım Ver- gisi yüzde I2'den yüzde I8'e: akar- yakıt ürünlerinin gelirlerinden kesi- len fon oranı da yüzde I5'ten yüz- de 20"ye çıkanlacak. Gümrük birliğiyle birlikte ithalat- tan alınan gümrük vergisi ve Toplu K.onutFonu'nunsıfırlanmasıylayıl- nnı da aynı doğrultuda etkileyece- ğine dikkat çektiler. • Hükümet gümrük birliği nedeniyle yaşayacağı gelir kaybını, yine dolaylı vergilerle halkın cebinden toplayacak. Ithalattan alınan gümrük vergileri ve Toplu Konut Fonu'nun Taşıt vergileri el yakacak kaldınlması nedeniyle gelirlerde beklenen 3 milyar dolarlık kaybın giderilmesi için 1 ocaktan itibaren katma değer ve ek taşıt alım vergileri ile akaryakıt ürünlerinin gelirlerinden kesilen fon oranlan yükseltilecek. da ortalama 3 milyar dolar düzeyin- de bir gelir kaybı bekleyen hükü- met. açıâı kapatabilmek içın yine dolaylı \ergileregüvenivor. Bu çer- çevede hazırlanan özel tüketim ver- gisi yasa taslagının seçim nedeniy- le TBMM'ye getirilememesi üzeri- ne. hükümet gelir kaybını giderebil- mek için yasa çıkana kadar halen uygulanmakta olan dolaylı vergile- rin oranlannı 1 ocaktan itibaren yükseltecek. Maliye Bakanlığı'nda yürütülen ilk çalısmalarda. Katma Değer Ver- gisi oranlarının. zorunlu tüketim mallannda yüzde 8'den yüzde 10'a; normal mallarda yüzde 15ten yüz- de I8'e: lüks mallarda da yüzde 23'ten yüzde 25'e çıkanlması yö- nündeki görüşün ağırlık kazandığı öğrenildi. Aynı çaiışmalara göre yüzde 12 oranındaki ek Taşıt Alım Vergisi yüzde 18"e. yüzde 15 ora- nında akaryakıt ürünlerinin gelirle- rinden kesilen fon da yüzde 2O'ye çıkanlacak. Yetkililer. dolaylı vergilerdeki ar- tışın tüm tüketim mallannın fivatla- MaliyeBakanlığfnın 1996>ılın- da uygulanmak üzere şirketlerin bi- lançolarındakı amortisman pa>lan için belirledigi yüzde 99.5'luk yeni- den değerlendirme oranı. maktu olarak uygulanan taşıt alım \e mo- torlu taşıt vergilerinin de artışında kullanılacak. Bu çerçevede. 1996da. l-6yaşarasında950kılog- ramın altındakı araçlar için 4 milyon 449 bin lira. 950 kilogramdan 1200 kilograma kadar olan araçlar için de 6 milyon 603 bin lira vergi ödene- cek. Yeni taşıt alacak ki^iler. 950 ki- louramm altındaki araçlar için 39 mîlyon 580 bin lira. 950-1200 ki- logram arasındaki araçlar için de 66 milyon 94 bin lira taşıt alım \ergisi verecekler. (*) Yanyrflara göre degıl yrilık toplam (") Türkiye dışarda tutulmuştur GSMH'daki bflyüme frj9»Jj9^J[i997İ 2.8 IABD JAPONYA ALMANYA FRANSA (TALYA İNGİLTER£~"~ KANADA G-7 TOPLAM OECD AVRUPA TOPLAM OECD TÜRKİYE 3.3 2.7 2.1 İ.7 3.1 2.7 2.4 2 5 2.9 2.4 2.0 2.4 22 2.7 £4 3.0 2.5 2.6 2.6 2.7 2.7 2.7 25 2.7 4.0 2.8 2.7 2.8 4.9 4.5 I GSMH'daki büyüme ABD JAPONYA ALMANYA FRANSA İTALYA İNGİLTERE KANADA OECD AVRUPA TOPLAM OECD TÛRKİYE l ) 2.9 3.1 •O.3 1.0 2.0 1.6 2£ 1.2 2.7 2.8 2.4 2.1 1.3 1.4 3.0 2.4 2.0 2.3 6.8 2.5 2.7 2.1 2.7 2.6 2.6 2.4 2.6 2.7 2.6 2.4 2.7 3.2 4.3 2.6 2.7 2.6 2.9 4J 2& 2.8 2.7 Z7 2.7 2.7 2.1 2A 2.5 2.5 2.7 2.6 4.0 3.9 2& 2JJ 2& 2.8 4.5 Tbplamiçtatep ABD JAPONYA ALMANYA FRANSA İTALYA İNGİLTERE KANADA OECD AVRUPA TOPLAM OECD TÛRKİYEC) 3.2 3.0 0.3 1.9 1.3 1.7 1 3 1.7 -0.3 2.4 1.6 2.1 2.7 0.3 2.4 2.6 1.7 22 5.9 2.1 2.3 2.7 3.1 2.7 2.4 2.8 3.0 3.1 2JS 2.8 2.6 3.8 2& 2.8 2.6 2.9 5.1 2.5 2.8 2.8 2.7 2.8 2.9 3.1 3.1 2.8 2,7 3.5 3.5 3.0 3.0 2.8 2£ 5.3 Enflasyon (GSMH I 1995 J 1996 I 1997 ABD JAPONYA ALMANYA FRANSA İTALYA İNGİLTERE ' KANADA 1 OECD AVRUPA (") ' TOPLAM OECD ITÖRKİYE O 1.7 1.0 -0.5 -1.0 2.5 2.3 2.5 2.2 5.9 4.8 13 2.4 2.2 2.2 3.2 2.9 4.4 3.5 90.0 2.0 2.0 -0.2-0.2 1.9 2.1 2.1 1.8 4.3 4.1 2.6 2.5 2.0 1.8 2.7 2.6 3.4 3.2 55.0 2.0 13 03 03 2.1 2.2 2.0 2.1 3.6 3.5 Z3 2.3 1.5 1.6 2.6 2.6 3.2 3.0 50.0 Işsizlik (Toplam ışgücûne oranı) ABD JAPONYA ALMANYA FRANSA [ tTALYA | İNGİLTERE i KANADA | OECD AVRUPA TOPLAM OECD i TÛRKİYE 0 5.6 5.6 &0 22 9.3 9.4 11.7 11.4 12.4 11.5 &5 8.3 9.6 9.5 11.0 10.6 7.8 7.7 10.2 5.7 5.8 3.4 3.4 9.3 9.2 11.4 11.3 11.1 10.9 11.7 115 11.3 11.1 8.2 8.1 9.4 9.0 10.6 10.5 7.7 7.7 10.0 5.8 5.9 3.4 3.3 9.1 9.0 8.0 7.9 8.7 8.4 10.3 10.2 7.6 7.5 11 GSMH'daki bûyüme^j9951J996119971 ABD JAPONYA ALMANYA FRANSA İTALYA İNGİLTERE KANADA OECD AVRUPA TOPLAM OECD TÛRKİYE -169.6 -160.6 -1543 112.1 92.9 95.5 -18.9 -23.3 -26.6 19.3 16.6 193 20.8 29.4 31.9 -1Z1 -174 -19.9 -14.1 -11.6 -9.4 70A 723 74.7 -22.1 -26.7 -16.1 0.2 13 -23 1 BENCE İZZETTEN ÖNDER OECD raporunda Türkiye'de istikrar önlemlerine karşı güvensizliğe dikkat çekildi Ekoııoıııiııiıı sorunu belirsizlik • Uluslararası Ekononomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) 6 aylık raporunda Türkiye için gelecek iki yıla yönelik başta enflasyon olmak üzere çeşitli ekonomik verilerde, olumlu öngörülere yer verildi. MİŞEL PERLM\N r "^ Birliğı'ne ginşını kaydederken -—•* •——• bunun. "yabancıları Türkiye'de ya- PARİS - Merkezi Fransa'nın baş- tırımlarda bulunmak için daha da kentindeki Ekonomik İşbirliği \e fazla teşvik etmesi gerektiğini ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD). ara- Türksanayiinin,uluslararası piya- lanndaTürkıye"nındebıılunduğuüye salarda daha çok rekabet gücüne • Ekonomideki düzelmenin,istikrar önlemleriyle sağlanabileceği \urgulanan raporda. hükümetin 5 Nisan Kararlan'na güven sağlayamadığı ve programın erken terk edilerek en başa dönme olasılığı bulunduğu belirtildi. ülkelere ilişkin geleneksel 6 aylık perspektıfler raporunda. Türkiye'nin 1995"te yüzde 90 olarak hesaplanan enflasyon hızının. 1996"dayüzde55"e ve 97'de de yüzde 50ye düşeceğı tah- mini yer aldı. OECD raporunda. be- lirsizligin ekonomıde sıkıntılann aşıl- masını engellediği ve bu yüzden fa- izlerin yüksek seyrettiği vurgulandı. Enflasyonun. 1995ın nisan ve ey- lül aylannda hissedilirderecede geri- lediği belirtilen raporda, bazı koşul- lann yeniden ortaya çıkmasıyla. hız- lanma riskinin bulunduğuna işaret ediliyor. Bu faktör. büyük sermayegi- rişleri nedeniyle para hacminin yük- sek artışı olarak gösteriliyor. OECD uzmanlan. makro-ekono- mıkpolitikanın sertleşmesiyle. üreti- mınazaltılışına ve enflasyonun uzak- laştınlmasına katkıda bulunması ge- regıne işaret ediyor. OECD. Ekonomik Perspektitler ra- porunda Türkiye'nin. Avrupa Güm- sahip olmasına yardımcı olabilece- ğini" de ifade ettı. Son gelışmelere değinen örgütün uzmanlan. 1995'inılkyansında. üre- timin büyük ölçüde kaldığını. GSMH"nin de bir önceki yıla kıyasla yüzde 6'lık bir artışkaydettığine dik- kat çekti. Raporda. I995'in üçüncü üç ayı içinde sınai üretimin. ihracatla ithaİatın yoğun bir artışı sürdürdüğü- ne de işaret edilmekte. Bu arada. it- halatın dıkkate değer artışı da dış ca- ri açığın yok olmasına neden oldu. Ekonomik işbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD'nin diğer bir değerlen- dirmesine göre de son zamanlann başlıca iki unsuru, Nisan 1945 stabi- lizasyon (istikrarl programıyla, 1995 "te kaydedilmiş sermaye girişle- rinin hacmi. Örgütün tahmınlerine ba- kıldığında. 1995 konsolide bütçe açı- ğının GSMH'nin yüzde 44'üne eşit olması gerektiği. fakat bunun. prog- ramda saptanmış hedefin az üstünde olduğu görülüyor. Belgede. kamu sektörü finansman ihtiyacı. 1993 GSMH'nin yüzde 12'den. 1994'te yüzde 8'ine indiril- miş olduğu belirtilirken 1995sonun- da yeni bir azaltmanın öngörüldügü. açıgın 1995 programında saptanan hedefin üstünde olabileceği de ıfade ediliyor. Aynı zamanda. bütçenın arındınlma sürecinin 1996'da da sür- dürüleceğine işaret edilmekte. Yüksek faiz güvensizlikten OECD raporuna göre "istikrar programının başarısından kuşku- lanmayı sürdüren piyasalar nede- ni\ le. faiz hadleri de enflas\ona kı- yasla çok yüksek." Belgede. bunun yanı sıra. sermaye girışlerini frenle- mek ve parasal koşulları daha kısıtla- yıcı bir hale getirmek üzere. eylül 1995'te bırdızi karann uygulamava koyulduğu kaydediliyor. OECD rapo- runun verdıği bilgiler ise şöyle: Baş- ta. Merkez Bankası. 6-14 ey lülde dö- viz alımını geçici olarak durdurdu. Sonra dö%izle yapılan işlemlere. yüz- de 6"lık bir vergi kondu. Tüketim borçlanna konan vergi de yüzde 6 dan yüzde 10'a yükseltildi. Belgede. ya- pılan tahminlerin. sermaye girişleri hızının azalacağı. para hacminin ay- nı yolu izleyeceği. reel döviz kurları- nın hafif bir değer kazanacağı görüş- lerine dayandınldığı izah ediliyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü uzmanlan. yaptıklan tahmin- lerde "büy ük kararsızlıklar"ın bu- lunduğuna dikkat çekerek iki senar- yo üstünde çalıştıklarını ekledi. Bi- rinci senaryoya göre istikvariaşma ey- lemi de\am ediyor ve sona ermekte- ki yıl sırasında kaydedilmiş ilerleme- ler daha da saglamlaşıyor. Ikincisin- de. alınan önlemler \aktinden evvel esnekleştirilıy or ve o zamana dek kay- dedilen sonuçlan yok ediyor. Bura- da. birıncı senaryo dikkate alınmak- tadır, fakat ıkinci senaryodan kaynak- lanan nedenlerle istıkrarsızlığa dönüş riskini de unutmamak gerek. Daha kısıtlayıcı bir makro-ekono- mik politika. GSMHyi. 1996 ile I977"de yaklaşık yüzde 5'e ulaştıra- bilir Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD. talep artışının yavaş- laması sonucu. 1997de GSMH'nin yaklaşık yüzde 2 sine varacak dış ca- n açığın fazla büy ümesine engel olu- nabileceği görüşünü öne sürdü. Seçime Giderken Sopumlular 24 Aralık seçımlerı Türkiye için bir dönüm nok- tası olarak gösteriliyor. Bu savın arkasında laik ve laiklik karşıtı güçlerin bu seçimlerde mücadele edeceği görüşü yatmakta. En azından mevcut anayasa ve yasalar çerçevesinde bu görüş fazla geçerli görülemez. Ancak laiklik karşıtı beyan ve görüşlerin ortada dolaştığı da bir gerçek. Bana öyle geliyor ki biz çoğu zaman dinamik oluşumlarla statik durumu ya da sözle niyeti bir- biri ile karıştırıyoruz. O kadar karıştırıyoruz ki bugün laiklik karşıtı dı- ye algıladığımız güç ve güç odaklarının hangi sı- yasilerin dönemınde ve nasıl sorumsuzca yeşer- tilıp gellştirildiğini sorgulamıyoruz. Oluşuma ve bu- nu oluşturan nedenlere bakmadan sonucu yargı- lıyoruz. Doğrusu sonucu da yargılamıyoruz da, oluşum nedenlerini göz ardı ederek kendimizi aklamaya çalışıyoruz. Zira bu sistemden biz de tüm yazan çizenler de yararlanıyor. Bu süreci anlamada salt yüzeysel oluşuma bak- mak da yetmez. Örneğın kimlerin eğitim sistemi- mizi bu hale getirdiği. kimlerin insanların kılık kı- yafetlerine ve hatta yaşam tarzlarına karıştığı ko- nuları da bize fazla bir şey ifade etmez. Çünkü on- lar da belirlı talepler karşısında ortaya çıkmış bir tür sunumlardır. O zaman bu taleplerin nasıl ve hangi koşullarda bu biçimde ortaya çıktığına bak- mak gerekmektedir. Bu durumda, toplumda gördüğümüz bu man- tarlara daha bilimsel olarak bakmamız gerekmek- tedir. işte bu noktada toplumu ve ekonomıyi tah- lil etmemiz gerekmektedir. Oysa toplumun ekono- mik yapısının tahlilini hiçbir düzen partisi isteme- mektedir. Çünkü hepsi, bu hiyerarşik toplum ya- pısını sürdürmek ve bu yapının üst-sınıf tabakası- nı oluşturarak, köle düzeninden yarar sağlamak ıs- temektedir. Sağ partiler, sistemin bozukluğunu, birbirini suç- layarak ve ileriye yönelik projeler sunarak eritme- ye çalışmaktadır. Bugün birbirini suçlayan sağ partiler. iktidarları dönemindeki icraatları ile sabit olduğundan, top- luma bakarken birbirinin arkasına gizlenmek du- rumundadır. Zaten. birbirini suçlamanın psikolojik dinamiği de budur. ileriye yönelik projelere gelin- ce. bunların en büyük kanıtı yine geçmiş uygula- malarıdır. Sağ teorısyenler de ekonomiyi çok rafine bir bi- çımde toplumun gözünden kaçırmaktadır. Bunlar toplumsal sorunları açıklamalarında ınanılmaz de- recede çok faktörü tam bir bilimsel hava ve gö- rüntü içinde ileri sürerek, ekonomik sistem faktö- rünü büyük bir başarı ile sulandırmaktadırlar. Her Orta Afrikalı. doğal olarak, tıpatıp bir diğerinin ay- nısı değildır. Onlar birbirlerini ayırt edip tanıyabilir- ler. Ama dışarıdan bakıldığında hepsinde saç ve deri özellikleri gibi hâkim iklim ve çevre koşulla- rından gelen benzer tipik özelliklerinin olduğu da bir gerçektir. Öte yandan, sıstemsel sorunlar, insarriarı bir aç- maza itmektedir. işte bu itilen insanların avına çı- kan kutsal duygu sömürücüleri, düzene ve onun üstyapı kurumlarına yabancılaşan bireylere kucak açmaktadır. Bu yardım arayan insanların ikincil talepterini, bu talepleri ortaya çıkartan nedenleri gizlercesine amaç haline getirip, onlan sömürmektedir. Açık- tır, sorunlar sürdüğü sürece kutsal duygu sömü- rüsü de yükselecektir. Ama yine aynı kesinlikle açık olan diğer bir konu da. kutsal duygu sömü- rüsüne neden olan faktörleri görmek istemeyen- ler de bu sömürüye sürgit izın vermiş ve böylece elde ettikleri siyasal gücü kendi çıkarları doğrul- tusunda kullanmış olurlar. 24 Aralık seçimlerinin bu açıdan bakıldığında. di- ğer seçimlerden fazla bir farkı yoktur. Ama bu se- çımlerin çok ciddi bir sonucu. sistemi sorgulayan- larla sistemin sonuçlarını tek tek problem olarak ele alanların ayrıştırılması oluşturabilir. Bakalım, siyaset bilimcilerimiz halkın belirleyeceğı sonucu yine halk yararına anlamlı ve akılcı olarak yorum- layacaklar mı? Alışveriş, tüketicisine göre değişiyor Simdi bilinclenme zamanı T üketicinin alışveriş öncesinde ne alacağını planlaması, mağazaları gezerek, çeşitli karşılaştırmalar yaparak alışveriş etmesi, tüketici bilincinin yavaş yavaş yerleşmeye başladığının bir göstergesi. Biz de bilinçli alışveriş nasıl yapılmalı sorusunu bir kez daha tekrarlamaya karar verdik. • Öncelikle hangi mala veya hizmete ihtiyacınız olduğuna karar verin. • Yorgun ya da hastaysanız alışveriş kesinlikle çtkmayın. • Markalan birbirleriyle karşılaştırın. • Bazı ürünlerın fıyatlarının semtlere göre değişecegıni aklınızdan çıkarmayın. • Malın üstünde yazan fiyatın dışında servis ücreti adı altında ek ödemeleri yapıp yapmayacağınızı araştınn. • Özellikle dayanıklı tüketim mallannda garanti belgesi. TSE damgast otup oJmadığını araştırın. • Taksitli satışlarda taksit koşullarının ödeme vadelerini ve diğer yükümlülüklerini dikkatli inceleyin. • Kapıya gelen pazarlamacılara evet demeden önce aynı malın çarşıdaki fıyat ve kalitesı konusunda araştırma yapın. • Her türlü mal ve hizmetle ilgili satış sözleşmesini, özellikle ince küçük puntolarta yazılmış ibareleri imzalamadan önce mutlaka okuyun. • Her türlü malda iade ya da değiştirme yapılıp yapılmadığını kontrol edin. • Alışverişten sonra aldığınız malın kullanma ve bakım talimatlannı aynen okuyun. 9 Sorun çıktığında ilgılilere bildirin. • Başvurudan önce talebinizin ne olduğuna karar verin. • Mümkünse satışı doğrudan gerçekleştiren görevliyi bulun. • Gerekli ilgiyi görmedinizse şef ve daha sonra müdürle görüşün. • Sorununuz çözümlenmıyor ise şikâyetinizi ilçenizdeki Tüketici Sorunlan Hakem Heyeti'ne bildirin. • A lışveriş, kimilerine göre stres ve yorgunluk atmak için zevklı bir uğraş, kimilerine göre aradığını bulamamanın ya da kandırılmışlık duygusunun ağır bastığı yorgunluk ve stres kaynağı, kimilerine göre ise ihtiyaçların karşılanması için bir zorunluluk. Alışveriş Merkezleri Derneği tarafından Zet Nelson Araştırma şırketine Istanbul, Ankara, Izmir, Adana ve Bursa'da yaptırılan "Perakende Tıcaretin Yapısı ve Tüketici Alışkanlıklan" konulu araştırma. tüketicinin tercihlerine ve alışverişe bakış açısına bir ölçüde ışık tutuyor. 2305 kişinin katıldığı araştırmada tüketicilerin alışveriş sırasında aradığı özellikler arasında önceliği personelin nezaketli olması alıyor. Ürünün kalitesi ikinci sırada yer alırken, bunu personel bilgisi, mağaza imajı, mağaza düzeni takip ediyor. istanbul tüketicisinin aylık alışveriş hareketlerine değinilen araştırmada, önceliğin gıda ve temizlik maddelerine vehldiği dile getiriliyor. Bunu giyim, kırtasiye- kitap ve zücaciye takip ediyor. En çok satılan ürünler arasında ise yüzde 29.2 ile sigara geliyor. ikinci sırada yüzde 9.2 ile gazlı içecekler yer alırken, bitkisel yağların yüzde 7.3, bisküvi ve krakerlerin yüzde 6 oranında talep gördüğüne dikkat çekiliyor. Zet Nelson'un araştırmasında kişi başına düşen yıllık harcamanın 2373 dolar olarak hesaplandığı belirtilirken, kentsel tüketimde gıda maddelerine aynlan kişisel harcamalann 593 dolar cıvannda olduğu açıklanıyor. Dışarıda yenilen yemekler için tüketici, kişi başına 80 dolar, giyim için 285 dolar, kişisel eğitim için 118 dolar, ev eşyası için 213 dolar, kişisel bakım için 23 dolar harcıyor. Araştırmaya göre tüketicinin en fazla alışveriş ettiği yerler arasında beyaz eşyada yüzde 92.4'le bayiler geliyor. Giyim için alışverişte yüzde 49.3'lük bir orania butikler tercih edilirken. ankete katılanların yüzde 55.1 'i mobilyada yöresel mağazalardan, yüzde 21.1 'i temizlik maddelerinde süpermarketlerden, yüzde 40.6'sı mutfak eşyalarında zücaciyelerden alışveriş ediyorlar. Araştırmada beyaz ve elektronik eşya alan tüketicilerin yüzde 91 6'sının planlı alışveriş yaptığına yer verilirken, yüzde 69'luk bölümünün taksitli satışları tercih ettiğine. alışverişin çoğunluk aile reisi tarafından yapıldığına dikkat çekiliyor. Giysi seçiminde tüketicilerin büyük bir bölümü planlı alışverişten yana. Ankete göre plan yapan tüketiciler bununla da kalmayıp mağazaları gezmek ve giysilerı deneyerek satın almak taraftarı. Araştırmada mobilya satın alırken tüketicilerin yüzde 85'lik bölümünün daha önceden planlayarak alışveriş ettiğine diğınilirken, taksitli satışların tercih edildiği, markaya pek önem verilmediği vurgulanıyor. Temizlik maddelerinin seçiminde yüzde 78 oranında kadınlar belirleyiciler. Alışveriş Merkezleri Derneği taraftndan yaptınlan araştırmanın bir de perakende satış merkezleri ile ilgili bölümü var. Birçoğu son 3 yıl içinde gerçekleştirilen, istanbul'da milyarlarca liralık yatırımlarla yapılan alışveriş merkezlerinin büyüklüğü 220 bin metrekareye, yatınm tutarı da 400 milyon dolara ulaştı. Zet Nelson tarafından yapılan araştırmada istanbul'un 7 alışveriş merkezi yapılabilecek potansiyeli bulunduğuna dikkat çekildi. Türkiye'deki alışveriş merkezlerinde hızlı bir dönüşüm ve modernleşme gözlendiğinin vurgulandığı ankette. bu dönüşümü yaşam tarzlarındaki değişimin belirlediğine yer veriliyor. Şehirlerde perakende satış birimlerinin hâlâ dağınık yapılandığı gözlemlense bile, tekli yapının yerini hızla mağaza zincirlerine bıraktığına değinilirken, hipermarket ve büyük süpermarketlere duyulan ilginin artacağı belirtiliyor. Hipermarketlerde metrekare başına düşen günlük tüketici sayısı 1-1.5 arasında değişiyor. Müşteri başına düşen harcama 18-20 dolar arasında değişırken. aylık metrekare başına düşen satış 550 dolar. metrekare başına düşen yatınm maliyeti 750 - 1000 dolar arasında değişiyor. Araştırmada 5 büyük şehirde 9 temel alışveriş merkezinde 8 bin 912 perakendecinin bulunduğu belirtiliyor. • Sık bozulan televizyon I stanbuldan bizi arayan okurumuz Nural Kanarya, 1991 kasımında almış olduğu Arçelik marka televizyonun ilk günden itibaren birçok sorun çıkardığını vurguladı. Televizyonu ilk kez çalıştırdıklarında bir köşesinde mor leke bulunduğunu bildiren okurumuz, durumu bayiye ilettiklerini, bunun üzerine televizyonu değiştirdiklerini söyledi. Yerine gelen televizyonun da 1994 başında arıza yaptığını anlatan okurumuz. servisin televizyonu tamir ettiğini, buna karşın cihazın iki ay sonra yeniden arızalandığını anımsattı. Televizyonu geçen ay yine bozulan okurumuzun şikâyetini Arçelik müşteri ilişkileri bölümüne ilettiğimizde, televizyonların üretiminde herhangi bir hata bulunmadığını bildiren yetkililer, okurumuzun şikâyetiyle ilgilenerek sorunu çözümlediler. • HIZLI, GUÇLU KALİTELİ Bir bilgisayar için YILIN FIRSATI ESCORT ALARA ECON Mfcrotynncl 486 DX4-100 PCI ÖnBcllek 128 K 4MB 540 MB 3.5' 1 44 MB B r a Kartı 1 MB PCI 14-0 28 dp Non-ltrteriaced Düşükradyasyon DOS6.22 + Windows3.11 ESCORT SÜMELA ECON Mikroişiemci Pentıum75PCI Ön Bellek 256 K Bellek 8 MB Sabit Dfsk 850 MB Flopşj 3.5'1.44 MB Ekran Kartı 1 MB PCI Ekraa 14' 0.28 dp Non-lntertaced Duşûk radyasyon 0/S Wındows 95 Türkçe ESCORT ASSOS ECON MikrafşleMİ Pentıum 100 PCI ÖR Mlek 256 K Mhk 8MB SaMt Disk 1 GB Flopn 3 5' 1 44 MB Ekm Kartı 1 MB PCI Ekraa 14'0.28 dp. Non-lntertaced Düşük radyasyon 0/S Windows 95 Tûrkçe Escort Multimedia 466 0X4-100 PCI 128 K 4MB 540 MB 3 5' 1 44 MB 1 MB PCI EktM 14'0 28dp Noft-lntertaced Oûşûkradyasyon Sn Kartı 16 BıiCreaüve Sound Bbster Quad Speed DOS 6.22 t Wındows 3 11 10Adet CDHedıyelı WI rtnaı 7.9H.0M Tl*. lllHalll Tîrtam»ttmKI*mWl Escort Notebook Mkrorflmc! 436 0X4-100 Beltak 4 MB Sabit Oht 340 MB Fbpff 3 5' 1 44 MB Bmn Kartı 512 KB Ekraa 10 3'STNRenklı $as Kartı Trackaoiııt 0/S DOS 6 22+ Windows311 2 x tyst II **n 11 tjat Hl PCMCU yma Escort Kesintisiz Güç Kaynağı ESC1200A 1200VA, Big-Tower 4 Adet PC içın ESC650A 650 VA, Mini-Tower Kompakt Kasa 1 PC ve 1 DOT Matrix yazıcı için BCOKT• C O M P U T K R * ugnM* JV ^ . ÖY t "f 55 3: KtZt 0 96 mtmtA • MJ»JUIC*K 4e3gB99 MtMMUY 638 55 Jf «4HÇS- *-3 ?f 2f KOCOKYAU J K J S S : TAKtm ?U A" 4? m B3 M < W 7 M i 2~ 33 13 rtTMtU S4TICVLAMHK l Ash570 3- 63 <^ 24 Konca 612 35 30 KŞkTAf Moia* 260 3C 26 KTUTT &Çj- 274 27 50 KTÜÖJJ Bûrvnaks 2*4 06 ~", Esconv 3** 06 69 ÇATALCA Ue«or 789 T S* HTM it-ı.rn «35 36 03 FOBRBUI 32 9t 3*8 60 43 KrosOar 28e J» 28 UOOmurtŞA **O**r 6T5 • 5 T StZTWf Quck 3C2 36 02 UBttT Ender 349 -0 '8 Grafcac 418 2" 12 M o w 3*6 54 62 Saf^atr VS 3T 24 U H V A T Og^ 243 22 52 IMTM Anitaş 353 92 6C LEVHT AJrat» 2K ' 4 97 K HH.T9E ^*ıa«l 383 37 54 • t i i M İ I Btcon 2S8 47 50 9 m Donan m 2S8 6* 56 E* 2& 7« 96 Bffdra 2^t 00 33 HBnB D w n 55E 31 1«tf|«WTieACS 24- 65 28 9<y 232 89 24 OOarniMİ Kyny 222 42 05 W « Dafliyn 3788008 Mimbi F«rt» 5 » 45 9 Btmed 3"^ 66 92 P ? U K I k ^ 344 27 -4 » U V,ra 234 20 94 1MSİM Btgartm 293 01 31 t K*w«r492 :• T? TEJİKflT m& 5^2 6E *2 ZTTtMU—U H y 51D 70 1S A M U U U ttcomr yrmkJ tATtctuummz. u n i r n s*-™sş 222 » 15 ÇMRATA afa»g 439 93 47 C3 4€8 58 35 KHİBTEtt l"ek 231 82 3? BKI F*fMm 222 C 32 MflOliHTM* L4N 4-e" J9 93 NeOuta 446 43 29 KAVMOJDBie P^*a- <t° '2 '3 VBlAt Ascrjr- 431 T3 07 GıXOata4-g 74 90 Uoren417 33 43 Pancroma4-d3S3i r\xe43S694? °aş»*-S367f Anp*35 84 94 SKMTC 8*»say» MMM231 04 08 tfraai O^r'ar 417 32 "2 «.IO Zz*z» 324 52 8* fn<n nrnnrırmm ıınrai ın—T fmnTriTL ıı n ıı ı ı ıı &^»r42i56^ PMCT-463 X 33 M3MMC Ka^ka; 445 8" OC ÇMUTk MeMm 482 03 U ÇlfiÜ BO 378 ^ n UMŞTTİİU berr 368 39 91 •MM &X-T* 4^5 5B5C r»nıaa441 9G44 •OMIitf H ı ^ 4 2 5 4 e 2 5 İ D B İ | % H $44S497HttanMTGtaş « S 89S7 TK Gama SIS 31 36 HEZMJU|I MeVr*» 4(C 76 ~i KTD*mH Mır** 743 * 63 rllMİTtPllf CtCOmTrtTKlU U n C A j M B H £ U U U U 3SC 456 92 8C JUUPAZJİJU Poboss 2^7 33 13 «VTDM JZ^an 631 2 1 09 ÂKMMUkY Te^OHO-n 213 44 73 AMdkST GürOûz 212 59 14 MrT«U.r«AMnm241 35 48 «TOM A^rjn KU>\^F>CXJ 225 17 73 « l l t l A I I >**&* <12 12 BO «LâUKSaM BMsan 245 56 DE • i r i n — I I f I ^TS V 56 BJUmm E » ZS7 ?i 83 «4T1I»I» E»*an 214 3* ?4 TED 2^3 27 10MM.UDUZCE Era S23 56 38 MMPtNt Aucctrt 233 ~7 32 mUHM* *G8 32C 82 93 SefraK 220 T> 22C«ylw250 10 34 Falcorr. £13 56 50 ÇMUUOIM W Tasann 212 48 28 Ç*WOWÖSaş 213 91 12 fSATCIMU BAM 615 65 63 ÇOHUI D**r-« 6 5 3 T 3 9 Evm Ç1S 57 Q5 ÇONMffc?224 82 33 tmtttZU Ekoi 264 06 86 *-eccn 263 30 « Dtr/UtmMtm Ayta 224 00 2^ U«*ra 223 94 96 tOtmtt Jzun i • 3 63 <CE 233 ••' 8S gKZtMCAH EM 223 '2 '2 n z i M U H Gu«M^ 235 :•* 40 DMpro 234 '2 0C OAZİAMTCPEb»- 2X '3 50 OfVZE P*8»»nı 646 63 MPaUtTA Ogu 232 n 5' MHKWDCffUM M***a 6 7 ^3 MKAMMCtmmr •a-gl 6~h 5 1-9 Oenatcn 212 '6 30 KUmUUHM *fas <!2t ~\ X) KOCAMU Rcbows 324 4Q 25 KAMTAMtOltU ^zer 2^4 Bar; 212 59 ^ OKO 212 W I ' KJUtt Kunı*jş 223 27 41KJirSCM Ip* 232 22 21 y oo 3* momrA ?w 322 ee 43 Etor 22- 37 49 Kotrr* tmtiU «m* •'12 33 33 ItOTAMYA Bogaztfi 22* 88 3" MALATYA 5f^o 323 58 ^ MAMtt Eis-r- 234 01 Z2 MJMOİM Se*ocr^' 2-3 11 2iMERZfRWM0nw r n5-3 '? 96 MBISİM BÜ^n ?31 17 41MUtiU Uknıtak 214 53 34 « U Ş EMfer 212 27 TiMTVySNMl V>>ç>n Ji3 U 52 Baş#ao2i2 74 75 MtAOV Uaçjfom 232 24 25 ONDV DoGttar 223 23 • 2 MJMMMf Vt J34 ~7 22 S * r r *-i' 223 22 '9 SfTaU PB&T 221 50 ' 3 faaMUUHM V<jrr« 2"5 29 89 TAKMM Et*m S24 35 5~ TVICİMMA Oiar^rM 261 2S 43 TtMUT&sMn 2i2 69 79 Ş*" 326 6i ^2 U$AK t* iyk 227 02 22 VA» Ç-Jnjm 214 2« 4S 1212 73 -2 2DtttM.tMJ( fOttÜUl HMM 3'6 «8 36
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear