Catalog

I KASIM 1995 CUMARTESl CUMHURİYET SAYFA HABERLER HavzalarakarayoludarbesiMEHMET DEMİRKAVA Karayollan. İstanbul'daki su havzalanna bır darbe daha vu- ruşor Gebze ıle Sik arasında yapımınabaşlanan 50 kilomet- relikyenı otoyol. Dariık. Ömer- lı ve Yeşilvadı barajlannın su toplama havzalannı ortadan bölüyor. Yenı otoyolun, 50 bin dönumlük doğal örtü ık orma- nı yok edeceğini belirten tSKl Genel Müdüru Veysei Eroğlu, projenin barajlara büyük kirlî- Hk yükü getıreceğını açıkladı. Projeye tepkı gösteren. Tür- kiye Çevre Koruma ve Yeşil- lendirme Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Banş Mater, yapımı de\am eden Şı- k-îstanbul TEM bağlantı yolu- nun şanı sıra Gebze-Şık ara- sında bır başka tunstık otoyoî yapmanın önemli çevre sorun- lan >aratacağtnı belirttı. Mı- marlar Odasi İstanbul Büyük- kent Şubesı Başkanı Oktav Ekinci. projeyt "venibir kara- yolu cinayeti" olarak nıtekndi- rerek. "İstanbulveülke,anlaşı- lan gerçekten sahipsiz. Karayol- lan artık bu a> mazlığı bırak- malı" dedı. Eroğju'ndan tepki Projeye tepkı gösteren tSKl Genel Müdüru Veysel Eroğlu. Başbakanlık ve çeşitli bakan- lıklara gönderdiği yaztda. pro- jenin. çevrede gecekondulaşma \e yerkşım patlamalanna ne- den olacağı. trafıkten kaynak- lanacak olanlarla bıriikte hav- zalara dolayısıyla barajlara bü- yük kırlilık yükieri getırmesı- nin kaçınılmaz olduğunu vur- guladı. Eroğlu yazısında daha sonra şoyk dedr. "•Bayramoğlu kavşağından Şile've 15 kilometre daha az v- olkatederekgUmekistemesinin bedeti.43küometreükkısmuen az60 metregeniş,üginde ve hav- za içerisindevaklaşık30bindö- nüm tabii örtü ile ormanı yok edecek 50 kilometrelik bu yol yapımı olması gerektir. Bugün, Ömerii-Elmalı ha\- zalan ic.inde TEM >olu etrafın- da kötü örnekleri gorülen ve önüne geçHemeven verleşim patlamalannın avnen Ömeriû DariıkveYeşihadi barajlannm havzalan içinden geçen bu gü- zergâhta da oluşumuna engel olunabilmesi için söz konusu >- ol inşaatına baştatümaması hu- susunda bilgivegereğini önem- tearzederim." Yol ik ılgilı ÇED raporunun hazırlanmadığını vurgulayan Türktye Çevre Koruma ve Ye- şıllendirme Kurumu Yönetım Kurulu Başkant Prof. Dr. Banş Mater. yeşıl kuşağın önemli bır parçası olan Ömerli havzası or- manlanndabüyük katlıamlann yaşanacağım belırterek bu yo- lun yapımınm henüz vakıt var- ken acılen durdurulmasını ıste- di. Karayollan 1. Bölge Müdür- lüğü'nden alınan bilgıye göre. projenin 13 kilometrehk kısmı- nın ihalesı 1994 yıhnda yapıl- mı^. Geri kalan bölümün ihak- sı henüz yapılmadı Karayolla- n. yolun ormanlıkbolgeden ge- çeceğı ıddıası üzerine projenin büyük bır bolümünün tarlahk bolgeden geçeceğıni savundu. İSKİ yönetmehği dün, su hav zalanndayeni yapılaşmala- ra olanak tanıyacak şekılde de- ğiştirildi. Önceki yönetmelik- te. yapıla$ma yasağı olan "kı- samesafeli" koruma alanlanna yüzde 3 yapılaşma olanağı ta- nındı tstanbul Büyükşehır Bekdı- yesi meclis üyesi CHP'H Tekin Agırman. RP. ANAP ve DYP'lı meclis üveknnınortaklaşaver- dıkleri önergeyle. yenı İSKİ yö- netmehğınde değişıklik yapıl- dığını söyledı Tekın Agırman. daha önceki yönetmehkte. "mutlak koru- ma" alanı ık bıriikte "kısame- safeli koruma" alanında da ya- pılaşma yasağı olduğunu. an- cak yapılan değişikhk ile kısa mesafelı koruma alanının yüz- de 3"lük yapılaşmaya açıldığt- nı bildirdi Pembe Köşk'te yeni belgeler ve eski heyecanlarla hazırlanan sergi, 10 kasıma kadar açıkkalacak Batı Cephesfnde yenibir şey var ECE TEMELKURAN ANKAR.\ - "Sıvas'ın Ali Baba Ma- hallesi'nde ... numaralı hanede mukim Ser Müstantik (baş sorgu vargıeı) Reşit Efendi"nin mahdumu, kısaboylu,elagöz- lü. buğdav benizli tsmet Efendu" İsmet İnönü'nün 1 yüzyıllık ilkokul dıplomasındakı bu künyenın altinda not- ^ın da var. Küçük paşanın aldığı parlak notlar arasında. birtek "kurşunkakm re- sim" kırık dökük Fakat Paşa azımlı, ılk sene 8 olan notunu son senede 19'a çı- karmış. Asırlık dıplomanın hemen ya- nında, çok sonralan alacağını belki de çocuk düi>krinde gördüğü kahramanlık madaly alan ve asla düşünükuramayaca- ğı yaldızlı mebusluk mazbatası, cumhur- başkanhğı belgesi. Pembe Kös.k'te, daha önce arşıv krden çıkanlmamış belgeler sergikniyor. lnö- nü'nün. Kurtulu^ Sava^ı'nın en sıcak günlennde 1921-1923 yıllan arasında GarpCephesı Komutanhgı sırasmda ver- diği cephe emirkri ve Garp Cephesı'ne veda mektubu. Fakat yıne de en neşelı belgeler Inö- nü'nün tuttuğu küçük günlükler. Uk kez sergıknen bu belgeler. hem Kurtuluş Sa- vaşı'na. hem de Türkıye Cumhunye- ti"nin ilk yıllanna heyecanh ve çoğu kez b«r gülümseme tas.ıyan uzun bir seruve- nı anVatıyor. - HmetinÖBÜile Mevhıbe Hanım'm kü- çükbedenkrinde büyuk bır gururla tas.ı- dıklan "asrigiy&aeri" s.imdi yine yanya- naduruyor. Paşa'nın "jaket-atay"! (kuy- ruklu ceket) ile Mevhıbe Hanım'ın pa- yet elbise»i birazdan Venizelos'u buyur edecekkr Köşk'e ya da tran Şahı'nın da- vetmde valsebas,layacaklar. Atatürk bi- razdan teklifsiz girecek Köşk"e, ''Pa- şara" diye takılacak. "Hâlâküsmüv-ûz?*' Rakılar konacak salondaki masaya. Tavandaki çıçekli süskmeknn alttnda memkket mesekleri ve cephe hatırala- n. Köşk'ün. Atatürk"ün ısranyla sonra- dan yaptınlan ışıklı bolümünde bu kez Umet Paşa'nın beylik eşyalan. Sedef kabzalı bir Brovvnıng. gümüş işkmeh ta- bakada 3 tane Yeni Harman. akik ağız- hklar, İsmet înönü imzalı bırzippo. Der- ken. devletınbukadar merkezınde yaşa- maya alışmakta zorluk çeken Mevhıbe Hanımın 1933tanhli "hususiotomobil" ihliyetı. önemli gecekrden çekılmiş fo- toğraflar. renklı ve bol tangolu resepsı- yonlar. Mevhıbe Hanım hep bıraz mah- cup, tsmet Paşa dar omuzlanyla hep bü- yük yükkr altında. Fotograflardan son- ra Bavan tnönü'nün. bugün de heyeca- nını koruyan Türk kadınlanna beyanv. "Bütün Türk kadınlannı cemiyet ha- yatına yararlı. rnilli müdafaa hizmederi- nehazır olmava da>et edrvorumr ARAYIŞ Pembe Köşk'te açılan sergide. cepheden emirier. İsmet Paşa'nın küçük günlükleri, tarihi kahkahanın fotoğrafı da ver alıyor. (Fotograf: TAR1K T1NAZAY) lnönü"ye verilen armağanlardan bir ülkenin santım ^antim kuruluşunu izle- mek olanaklı Savaş izleri taşıyan birtüfek: Diyarba- kır Zafen hatırası 1936'dan işkmeli bir makas: lsparta Demıryolu'nun açılışı. Armağan bır tabaka: Hilal-ı Ahmer Cemıyetf nin kuruluş yıldönümü. Sılah seslen, mors alfabesinden beyaz kâğıda geçinkn acek emirkr, dışanda amansız top seskrı. yarahlann ıniltıkn ve Garp Cephesı Kumandanı İsmet'ın ödün vermeyen ve ilk kez kamuoyuna açılan emırlen. Işte 93 numaralı cephe emrv. -25Ağustos338(1922)sabahle>indüş- mana umumitaarruzicraolunacaktır. İ. Ordu 26Ağustosfecine. .\f\ on cenubuve garbinde bulunan düşman kuvvetlerini imha edecek surette taarruz edecektir. Düşman mevzilvri zaptolunduktan son- ra umumi harekât cepheden avnca tan- zim olunacaktır-. 93 numaralı işbu cep- he emri 1230'dan sonra da 1. Ordu Ku- mandanlıgı'natahriren 2.OrduKuman- danlığı'na Bohadin'de meskur ordu re- isi sanisi Alı Rıza Bey vasıtasıylatelefon- lave Kocaeligrubuna şifreile yazılmıştır. GarpCephesi Kumandanı İsmet." 28 Ağustos 338 (1922). 1. ve 2. ordu- lara: "Düşmanın İzmir'le olan muasalası kat'edilmiştir. Düşmanm hangi hatta mevdan muharebesikabulcdecegihenüz malum degildir. Dü^man bilâfasıla takip olunacak ve muharebeve icbar edilecek- tir. Maksat, \unan ordusunu Anadolu dahilinde imha etmektir." Ve zafer. Cephe emrı 104: -lzmir. 9 Eylül 338 (1922), saat 10.00 evAekJe 5. Koİordu tarafindan hafif bir müsademevi müteakip tamamen işgal olundu. İzmir'de birçok malzemeyi rıar- biye iğtinam ediimişve 50zabit 100nefer esir alınmıştır. Düşnıan kısmen vapurla- ra binerek savuşmuş ve kısmen Urla'ya kaçmıştır." Dinen silah seskri. top ateşlen ve sa- vas.tan bitkın ismet Paşa'nın Garp cep- hesine vedasr. "Türk tarihin'tn 1. tnönü, Kütahya. 2. tnönü, Sakarva. AfŞon-Dumlupınar- Bursa \e Mudanva kelimeleri ile icmal olunabilen hevecanlı bir dev rinde şerefi- mizikanımızıbirbirine raptetti0mizbü- tün asker ve zabit kumandan arkadaşla- nma muhabbet ve minnetlerle ayn ayn teşekkür ve veda ederim. Ferik İsmet" Yıne de sergının Paşa'yı en çok anla- tan bölumü. tuttuğu küçük günlükler. Av uç içıne siğacakdefterkre aldığı siya- sı veözel notlar. 2 Ağustos 1954: Kan tahlili. Şeker 1.59. Bır ay önce 1.42 idL Sebep; mey- \e ve bıra 30 Haziran 1935: Tarsus Ovası tanma elven^lı mıdır? 9 Haziran 1936: Ingilız Büyükelçisı ık gorüşme. Tayyare ışlen. yeni müşkü- lat. Ticaret ışlen. tnönü'nün acılı günude 8 Eylül 1952 *Bu sabah cigaravt bıraktımrHemen yan sayfada. sıgaray ı bırakmanın y ararı- nı hemen görmüş gıbi. muzafter bır edayla yazılan yenı tahlil sonuçlan. 12Nisan 1953: Bu sabah daveti üzeri- ne Avni Doğan, Adnan Menderes ile gö- rüşmüş. Mevzu, borçlandırma konusu. Karaköprühadısesı Kanun cumartesiye hazırolacak. gösterecek! Şark meselesı- ni hükümete bulaştırmayacaklar. Kürt cereyanına... Pembe Köşk'tekı sergi 10 kasıma ka- dar açıkkalacak. Mevhibe Hanım"a cep- heden bır buket gül gönderen İsmet Paşa'mn tarihi kahkahası ve ıçemediği 3 Yenı Harman da orada olacak. TOKTA>tIŞ ATEŞ KatkıdaBulunmak Kararlılığımı net bir biçımde ortaya koymama kar- şın ve istrfa süresının dolmuş olmasına rağmen. kimi dostlanm hâlâ "aday ol" baskısını sürdürüyor. Bu ıs- rarlarının nedenı elbette bana duyduklart güven ve sevgı. Bu bakımdan mınnet ve mutluluk duyuyorum. Ama ben, inanç ve duşünceienm bakımından, par- lamento dışında daha faydalı olacağım konusunda- kı ınancımı koruyorum. Ve her şey bir yana; Atatürkçülüğü, çağdaşlığı, la- ıkliği ve ozgürlükçü demokrasiyı savunan bır yazar olarak, CHP dışındakı kımı dostlarla da (tanışmış ol- sak da, olmasak da) gönül bağı ıçindeyım. "Ata- türk'ün partisi"rıe her bakımdan öncelık tanısam bt- le. bu msanlan "kırmaya" ve "Toktamış Hoca'n/n da diğerierınden farkı yokmuş. B>r koltuk uzatıltnca üze- rine atladı" gibi düşünce ve üzüntülere salmaya hak- kım var mı? Geçen yıl atlattığım garip bir "kaza" sonrasında binlerce telefon. telgraf. faks ve mektup almıştım. Bunlan tkı kalın dosya halinde saklıyorum. Fakat bu binlerce mesaj arasında. özellıkle Bolu'dan aldığım bır mektup. yureğimt tıtretmıştı (Bır turlü elım değme- di ama, dosyalanmdan bu mektubu bularak, Bolulu dostlarıma bu mektubu yazan okurumu mutlaka so- racağım) Ve o mektupla ılgıli olarak. 1994 Eytülü'nde şöyle yazmıştım: "...Bolu'dan yazan bu değeriı okurum. uzüntülen- ni dıle getirdikten sonra. 'Yazılarınızı okurken. oğlu- ma sanldığtm zamankı mutluluğu yaşıyorum' dıyor... Akhma Ayşegül'e sanldığım zaman yaşadığım mut- luluklar geldı. Içim titredı, tüylenm ürperdi. Boyle bir okura karşı olan sorumluluğumun ağııiığını ve sevın- cinı tüm variığımda hissettım Yaşamımın hıçbir döneminde böylesıne büyuk ve anlamlı bir övgü almamış, sorumluluğumun bu de- recede ağır olduğunu bilememistım. Bu sevgılı oku- ruma, diğer okurlanmın huzurunda yurekten teşek- kür ediyorum. Tüm ailesine ve 'oğluna' mutluluk ve uzun ömurierdiliyorum. Zaten butün kavgamız ve ça- bamız bu 'kızlanmız' ve 'oğuüarımız' içm değtl mi? Laik Cumhurıyetimızi ve ozgürtüklenmızı onlar için savunmuyor muyuz? 'Kulun kula kul olmadığf bir düzen, sömüriısüz ve hakça bir yapı ıçin mucadele ederken, onlardan başka kim var aklımızda, ne var? Misak~ı Mıllı sınırlan içınde, ünıter bir yapı ve ulke- mizin bütünlüğünu savunurken; elındekılennı kapîır- mak istemeyen bır insanın psıkoiojisi içınde değil, yavrulanmıza devredeceğımiz mırası kuçültmemenin gayreti içınde degıl mıyız?.." Bana bu duygulan yaşatan Bolulu bu okurum, bu- gun belki de CHP dışında bır partide çalıştyor. Bu de- ğerli okurumla sıyasal düzeyde de olsa, çattşma ola- sılığını nası! göze alabilır. bu sorumluluğu nasıl üstle- nebilirim? Memleket bir yandan seçim ve adaylık çalkantıla- n içınde sarsılırken, bır yandan da "rutın" ışlenn yü- rütülmesıne çalışılıyor. Bızım. "Bilgı Universitesı "nin yasa tasarısı da, Türkıye Büyük Mıllet Meclisi'nın Ge- nel Kurul gündemınde yer aldı. Bır sure önce yaptığımız "Vakıf Ünıversitesi Baş- vurusu" başta YOK olmak üzere, tüm ılgıli birimler- den hızla ve muhalefetsız bır bıçimde geçti. Umarım biriîeri bir "omuz verir" de, bizler "korsan" sıfatından kurtuluruz. Zira bu yasa "kadük" olursa, tüm ışlem- lere yeniden başlamamız gerekecek Bir süre önce "Bı/gı "dekı arkadaşlara. "Bari siyah zemin üzerine korsan bayraklan yaptıralım da, oku- lun önüne asalım" önerisıni yapmıştım. Hatta "kuru- kafalı" tişörtler yaptırmayı, tek gözu örtecek biçımde göz bantlan yaptırmayı da önermiştım. "Korsan ol- maktan. ya da korsan olarak değeriendırilmekten kurtulamadığımıza göre, barı tadını çıkaralım" diyor- dum. Şaka bir yana, bizim "mutasavver" Bilgi Ünıversı- tesi'nin yasa tasarısı, Türkıye Büyük Millet Medisi'nin tüm komisyonlanndan "tertemız" geçmiş. Yani ko- misyon üyesi sayın mılletvekıllennın hıçbırinden. hiç- bir "muhalefet şerhi" çıkmamış. Bu yasa tasansının yanı sıra bırkaç ünıversitenın kuruluş yasa tasarılan var. Ama şu ya da bu biçimde muhalefet şerhlerı ko- nulmuş. TBMM Genel Kurulu'nun bu durumu dogru bir biçimde degerlendıreceğinı umûyorum. Başta emniyet görevlileri olmak üzere, "ıdarecıle- rimizin" ne kadar tarafsız bir biçımde görev yaptıkla- nnı, son istifalarta bıriikte ıbretle ızledık. Doğrusu "bu- rokrasinin" siyasete boylesinetutkuyla meraklı ve ış- tahlı olduğu bir başkaörnek bilmıyorum. Eğer görev- lerinden ıstıfa eden sayın emniyet görevlilerinın tümü aday olabilırse ve seçilebtlirse, DYP "Polıs Akademı- s/"ne benzeyecek gıbı görünüyor. Bu konuyu hafta- ya degerlendireceğım. Saplasamanın bırbınne karıştığı, "dumanh" bır ha- vada; "doğru olanı" bulmaya, gormeye ve göster- meye çabalıyoruz. inşallah bu emekler boşagıtmiyor olsun... Kaıııu çahşanları konfederasyon kııruyor GÜNNL'RİLrL\N Türkıye"de en guçlü mernur örgüt- ler.mesıne damgasını v'uran Kamu Ça- lıs^nlan Sendikalan Konfederasyon- lasma Kurulu (KÇSKK) artık "Konfe- derasAon" kımli|mı resmen ilan edi- JOT. KÇSKK çatısı altmda toplanan sendikalarbugün ve yann konfederas- von dekgekrini seçerken, 11-12 K.a- sin'dada KÇSKK Konfederasv on ha- lice dönüşecek. KÇSKK yürütme ku- nıu üyesi İrtan Erdemoğju. "Gelenek- selbir konfederas>on** kurmayacakla- nn, konfederasy onun karar organınm er az 50 kişiden oluşacak "mecBs"e ait olıcağını söykdi. Türkıye tarihinde memurlann en giçlü ve en yaygm örgütlülüğünü sağ- la^an, beş yıldtr sürdürdükkn müca- ddeyle kamu çalışanlannın sendikal hdclannı kamuoyuna ve iktidara ka- bü ettiren KÇSKK. konfederasyon ol- rra yolundaki son adımlannı atıyor. KÇSKKçatısı altında toplanan 30 sen- dka ve bu sendikalarda örgütlü 450 bakamu çalışanı, bugünve yann kon- fderasyon dekgelenni belirkrken bir hıfta sonra Ankara'da yapılacak Genel Kirul'da konfederasyonun adını, yeri- n. yönetım kurulunu. tüzüğünü ve kcnfederasyonun ilk altı aylık mücade- Uhedeflerini belirkyecek. KÇSKKyürütme kurulu üyesi trfan E?demoğlu, genel başkanlığınj yaptı- ğı Tüm Maliye-Sen ık birlikte konfe- derasyon ıçinde ağırlıklı degeleye sa- hıp Eğıtim:Sen. Tüm Bel-Sen. Tüm Sağlık-Sen ve Birleşık Taşımacılık Sendikası'nın bugün ve yann genel kurullanm olağanüstü toplayarak üsk kurul dekgekrini behrkyeceklennı sö>kdt. Erdemoğlu. konfederasyonla- nnın kuruluşunun bır hafta sonra ta- mamlanmış olacağım vurgulayarak, "Fiili mucadele çizgimizi koruyarak sendikalarımızı kurduk. Konfede- rasvonumuz da geleneksel çizgiden uzak olacak^" dedi. KÇSKK sendikalannm üyekriyk yaptığı degerlendirmeler sonucunda Konfederasyon Genel Kurulu'na "tü- zük" ve "yetkili organların oluşu- rau" konusundabeş ayn öneri sunula- cağını belirten trfan Erdemoğlu, gö- rüşkrini şöyk açıkladr. "Geleneksel bir konfederasyon oluşturmayacağız. Konfederasy onu- muzun karar organı iki ayda bir top- lanacak ve en az 50 kişiden oluşacak Meclis olacak. En fazla 11 kişiden oluşacak vürütme kurulunun göre- vi ise meclisin aldığı kararların uy- gulanmasını sağlamak ve güncel ge- lişmelere müdahale etmek olacak" dedi. Bu yontemın "bürokratlaşmayı" ve "klasik sendikacığı"1 engelkmek amacıyla gerçekks.tıreceğini dıle geti- ren Tüm Maliye-Sen Başkanı. il plat- formlannın da konfederasyonun örgüt- knme mantığına uygun "il meclisle- ri*' haline dönüşeceğini söykdı Yann. 120 üst kurul dekgesini be- lirkmek üzere Genel Kurulunu topla- yacak Eğıtım-Sen'm Genel Başkanı Kemal Bal ise "Konfederasyonun oluşumunda >asalardan çokteamül- leri dikkate alacağız" dedı. Kemal Bal. oluşturacaklan konfederasyonun bir "çatı örgütü" olmayacağını. ve demokratık ışleyişin mutlaka saglana- cağmı kaydetti. Kemal Bal şöyle ko- nuştu' " Konfederasv onlaşma kurumsal- laşmamız için gerekliv di. Çok sık de- ğişen organlarla kalıcı yapılar otuş- taramıyorduk. Seçilecek konfede- rasyon yönetiminin sendikalara akıl öğretmesini, iç işlerine müdahale et- mesini beklemiyoruz". 500 dekgeyk toplayacak Konfede- rasyon Kurultayı'nda, 7 küçük sendi- kanın üye sayılan ne olursa olsun üçer delege ik temsil edileceği belırtildi. Konfederasyonun ılk yöneticıknnin altı ay görev yapacagı bu süre içınde sendikalann seçtığı yeni dekgekrle kurultava gidikceği bildirildi. Kurul- tav'da konfederasyon merkezının îs- tanbu1"da olması. belirknecek ışkolla- nnda kurulubirden fazla sendikanın da kurultaydan sonraki altı ay ıçinde bır- leştirilmesi doğrultusunda karar alın- ması bekknıyor. TÜBtTAK'ın 19^BiHmHİ2TnetwTeşviködüBerisahîplerinibuWu.TöreneCumhurbaşkanı DemireJdekanldı. (Fotograf: TAR1KTINA2AY) TÜBİTAK ödüüeri açMandıANK.\R.\(Cumhurivet Bürosu)- Türkıye Bılımsel vejeknık Araştır- ma Kurumu"nun (TLBİTAK) 1995 > ılı Bılım, Hızmet ve Teşv ık ödülk- n ık Turkıye Bılımler Akademı- sı'nin (TÜBA) HızmetÖdülü'nüka- zananlar açıklandı. Bılimsel ürunler ve uluslararası başanlar dikkate alı- narak vapılan değerkndirmede. 20 b\lım adatnı ödüle layık göriildü Türkıye Biltmsel ve Teknık Araş- tırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) 1995 vılı Bılım. Htzmet ve Te^vik ödülkri ık Türkıye Bılimkr Akade- mısı'nın (TÜBA> Hızmet Ödülü'ne hak kazanan bılim adamlanna ödül- len. dün düzenknen törenk verildi. TLBİTAK Bılim Ödülü. Prof. Dr. Çiğdem Altay, Prof. Dr AzizSancar, Prof Dr.FatthMehmetUç.kun,Prof. Dr. AU Clger'e verihrken. Twas Bı- lım Ödülü'nü. Prof. Dr. İvet Bahar aldı. Diğerödülkri alan bilim adam- lan da şöyk: Hizmet Ödülü: Prof. Dr. Nurhan Avman, Dr. Hüseyin De- mir, Prof. Dr Şukrii Ka>maİv(;alan. TeşvikÖdülü: Doç Dr. Banu An- lar. Doç Dr. Ali Rana Atugan. Doç. Dr. Cevdet Avkanat. Prof. Dr. Alp E- den. Doç. Dr. Kayıhan Engin. Doç. Dr. M. Oğuz Güç, Doç. Dr Yusuf Leblebici. Doç. Dr. H. Ongun Ona- ran. Prof. Dr Levent Omıral. Doç Dr. HaBsŞimşekve Prof Dr. Levent Yılmaz. Tt BA HizmetÖdülü: Prof Dr. Semavi Eyice. Torene katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Türkıye'nin 2. Dunya Sava^ı'ndan ben yenı arayış- lar içıne gırdiğını belırterek. Türk ın- sanmın bu süreçte bılım ve teknolo- jı kurumlannı sevinçle kucakladığı- nı söyledı Demirel. şöyk konuştu: "İnsanoğlu, 21. vüzvıla girerken banş ve refah içinde daha temiz bir dünvada vaşamak istivor. Banşı ko- rumak mümkün olacak mı? Bazı mekanizmalannbanşı koruvamadı- gı görülmektedir. \'erkürenin artan dünva nüfusunu taşıması mümkün degildir. Ama «idecek başka bir yer vok."