22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordınatörü. Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Danışmanı: Orhan Erinç • Yaaişleri Müdürleri: İbrahim Yüdız (Sorumlu), Dinç Tayanç #Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fıkret Eser Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomi: Bölent Kızanlık • İstıhbarat: Yalçuı Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsılcısi: Mustafa Balba> • Haber Müdürü Doğan Akın AtaturkBul- vanNo:125. Kat: 4. Bakanlıklar-Ankara Td. 4195020 (7 Hat). Tclex. 42344. Fax (4)4195027 »İzmir Tcmsılcısi- Serdar Kızık. H Zıva Blv. 1352 S 2 3 Tcl-4411220 Telex: 52359, Fax: 4419117 »Adana Temsilcısı Çelin Yiğenoğlu İnönü Cd 119 S No- 1 Kat: I.Tel: 352255O-35226OI-3522492. Tclcx 62155. Fax: 3522570 Mııesscse Muduru Erol Erkut •Koordma- tor Ahmet Konılsan •Muhasebe- Bülent Ye- ner •İdare Hüseyin Gürer •tşletme önder Çelik •Bılgı-İ}lem NaillnaJ • Bılgısa>drS>s- tem: Mürüvet Çiler • Reklam Reha Işıtman Yarınılatan te Basan: Yenı Gun Haber AjanM. Basın \e Ya>ıncılık A Ş TûrkocdğıCjJ iV 41 Cjgaloğlu <4334 Uı PK 246İstanbulTel(0 212)5120505(20 hat)Telex 22246.Fa.vfO 21215138595 24AĞUSTOSI994 İmsak:4.41 Güneş:6 15 Öğlc 13.11 İkındı: 16 56 : 19.57 Yatsı. 21.25 Ağaçlandırma projesi • IstanbuJ Haber Servisi - Orman yangınlan nedeniyle Türkiye'dekı orman alanlannın her geçen gün biraz daha daraldığıru beürten Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza İkisivri. Gelibolu Kabatepe'de bir orman oluşturacaklannı açıkladı. İkisivri yapüğı yazılı açıklamada, 50 yıl önce Türkiye topraklanrun yüzde 26"sının ormanlarla kaplı olduğunu. bugün bu orarun yüzde 10'aindiğini kaydederek tüm kurumlan ve örgütleri ağaçlandırma seferberliğine davet etti. 'Turizme kaynak arttırılsın' • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Tunzm Bakanı Halıl Çulhaoğlu, hükümetın, tunzm sektörüne istenen kaynağı arttırması durumunda " l'e 10" alacağını söyledi. Egeli sektör temsilcileriyle dün bir araya gelelen Bakan Çulhaoğlu, turizmde rakip ülkelerin "karalayarak" sonuca varmaya çahştığını dile getirdi \ e "Her yerde Türkiye aleyhine propaganda yapıbyor. Yunanıstan f urizm Bakaru'nın bu konularda yaptığı açıklamalan doğru bulmuyonım. Kendisini Türkiye'ye davet edeceğim" dedi. Doğal varlıkların korunması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Labirent Müzik Topluluğu, doğal varhklann korunması ve Kurtuluş Savaşı'nda yitirilen insanlar için "Bu Ülİce İçın" adlı bir şarkı besteledi. Türk müzığı, senfonık ve caz müzik öğeleri taşıyan. onjınal besteler üreten topluluk, daha önce de gazeteci-yazar Uğur Mumcu'nun anısına "Gölge" adb birparçayı bestelemişti. Zafer Bayramı provaları • İstanbul Haber Servisi - 30 Ağustos Zafer Bayrarru'nın 72. yıldönümü ve Silahh Kuvvetler Günü kutlama törenleri nedeniyle bugün, 29 ve 30 ağustos tarihlerinde, Vatan Caddesi'nin Topkapı-Lunapark bölümü 08.00-19.00 saatleri arasında. 26 ağustos cuma günü ise Trakya Otogan-Bayrampaşa, Vatan Caddesi-Mura tpaşa Camii-Millet Caddesi Topkapı- Bayrampaşa güzergahlan trafığe kapaülacak. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, 30 ağustos salı günü ise Vatan Caddesi'ne girişler 06.30'dan itibaren trafığe kapaülacak. Okul korkusunu yenmek • ADANA (AA)- Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ülkü Köymen, bazı velilerin, eğitime yeni başlayacak çocuklara yanlış mesajlarla 'okul korkusu' verdiğini söyledi. Köymen, çocuğun, istenmeyen tutumlar karşısında, anne ve babasından, "okula git de gününü görürsün, senin cezanı okul verecek' gibi sözleı duyduğunu kaydederek. eğitime yeni başlayan çocuğun, korkulannı ve tepkilerini yenmek için okul öncesi eğitimin yaygın hale getirilmesini önerdı. Porno depgiler • İZMİR(AA)-İzmir Bakkallar Odası Başkanı Musa Özherek, işyerlerinde porno dergi satmama konusunda karar aldıklannı söyledi. Özherek, porno dergilerin satış yerlerinin bakkal dükkanlan olmaması gerektiğini belirterek, "Dükkanlanmızda her yaştaki çocuk ve yaşhlar alışveriş yapıyor. Bu dergileri şatmaktan utanıyoruz" dedi. Özherek, porno dergiler için 'kırmızı noktah satış büfeleri' oluşturulmasını önerdi. Fatih'te kan bajjışı • İSTANBUL (AA)- Kızılay ile Fatih Belediyesi'nce ortaklaşa düzenlenen kan bağışı kampanyası, dün başladı. Fatih Belediye Başkanı Sadettin Tantan, Tayyares Parkı'nda. 30 ağustos gününe kadar sürecek olan kampanyaya herkesin kaülmasınıistedi. Biziın Ülke Derneği'nin Barbaros İlköğretim Okulu'nda açtığı yaz okulımda çocuklar özgürce eğitiliyor Saııyer sntlamıdabir sevgiokuluMELTEM FTRATLI Sanyer'in tepelerinde. Koca- taş'taki Barbaros İlköğretim Okulu'ndayız. Öğretim yılı he- nüz başlamadı, ama bu okul- dan avıl avıl çocuk sesleri yük- seliyor. Çevredeki gecekon- dularda yaşayan ilköğretim çağındaki çocuklar, Bizim Ülke Derneği'nin kendileri için üc- retsiz olarak açtığı yaz okuluna devam edjyorlar. Bizim Ülke'nin yaz okulu uy- gulaması. Fındıkiade İlköğre- tim Okulu ve Reşitpaşa Kara- capaşa İlköğretim Okulu'nda da gerçekleştiriliyor. Biz San- yer Barbaros İlköğretim Oku- lu'na birkaç saatliğine konuk oluyor, çocuklann günlerini naşıl geçirdiklerini izliyoruz. Öğretmerüeri getiren servis, çocuklann sevinç çığbklan ile karşılanıyor. Yaklaşık on daki- ka öpüşme fasb sürüyor. Oku- lun yöneticisi Sevinç Baliç ve yaşlan 18 ile 23 arasında deği- şen öğretmen ablalar, teker te- ker öpülüyor. Bu arada biz de bu öpücüklerden nasibimizi ab- yoruz. Sonra yine bağınş ve çağınşlarla oyun odasına gidi- yoruz. Çocuklan oyuncaklann başından alıp sınıflara sokmak epeyce zaman alıyor. Sonra sı- nıflan geziyoruz. "Çiçek Ço- cuklar", "Şiriıuer", "Ma\i" , "San", "Yeşü" ve "KrnnızT, yaklaşık 150 çocuğun devam ettiği sınıflann isimleri. Mavi ve San sınıflannın derslerini izle- yemiyoruz. Çünkü onlar İTÜ- de antrenör eşliğinde spor >ap- mak için yola çıkıyorlar. Biz de diğer sınıflara göz atıyoruz. Bi- rinde tiyatro çabşmalan yapılı- rken bir diğerinde diksiyon dersleri veriliyor. Bir başka sınıfta ise elişi yapıbyor. Kızlı erkekli çocuklar ellerinde ma- kaslan, önlerindeki insan fıgür- lerine giysiler giydiriyorlar. Şi- rinler sınıfından ise hep bir ağı- zdan İngibzce çocuk şarkılan yüksebyor. Sonra her grubun kendi sınıfındakı gazetelerine göz aüyoruz. İşte orada okudu- ğumuz kısa kompozisyonlar- dan bir örnek: Onur, gazeteciliğı şu sözlerle anlatıyor: "Gazete okuyan, okumayı çabuk öğrenir. Gazete- >i seven. gazeteci bile olabilir. • Öğretmenleri getiren servis, çocuklann sevinç çığlıklan ile karşılanıyor. Yaklaşık on dakika öpüşme faslı sürüyor. Okulun yöneticisi Sevinç Baliç ve yaşlan 18 ile 23 arasında değişen öğretmen ablalar. teker teker öpülüyor. . "Çiçek Çocuklar", "Şirinler'V'Mavi", "SarT, "Yeşil" ve "Kırmızı", yaklaşık 150 çocuğun devam ettiği sınıflann isimleri. Gazeteci insana güzel örnek olur. Gazeteci resim bulamazsa işten kovulabilir.Haber bulursa maaşına zam yapüabilir." Sevinç Baliç. bu yıl ilk kez gerçekleştirilen yaz okulu uygu- lamasından çocuklar kadar hoşnut. Çeşitli üniversitelerde okuyan gönüllü öğretmenlerle yaklaşık ikı aydır bu çalışmayı yürüten Baliç. gözlemlerini bize şö\le aktanyor: "Olabildiğince sevgi gösteriyoruz. Karşılıklı bir sevgi a]ış\erişimiz >ar. Çünkü farklı da\randığımızı. bu yüzden de bizi çok sevdiklerini sö> lüyor- lar. Burada hem eğleniyorlar hem de öğreniyorlar. Anneler babalar çok mutlu. Bir kere ço- cuklar sokakta oynamaktan kurtuldular. Hayatları bir düze- ne girdi. Eve döndükleri zaman- da anlatacak bir sürii şeyleri olu- yor. Çocukları mümkün oldu- ğunca özgur bırakıyoruz. Derste sıkıldıkları zaman çıkıyorlar, top oynuyorlar ve geri dönüyor- lar. Toplu yaşama kurallarını ve paylaşmayı öğreniyorlar." Sohbete katılan okulun mü- dürü İhsan Aygün ise cocuklar- da her yönden gelişmeler oldu- ğunu belirterek "Bu çocuklann çoğu yanunıza bile yaklaşmaz- lardı. Oysa şimdi burada gör- dükleri sevgiyi onlar da bize gös- teriyorlar. En biiyük endişem bu sevgi ve hoşgörüyü okul öğret- menlerinden göremedikleri tak- dirde ne tepki verecekleri" di- yor. Gönüllü öğretmenlerden Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Sevgi Gen- gönül. her gün eve yorgunluk- tan bitmiş bir şekılde döndüğü halde yine de sabahlan istekle kalkıp buraya geldiğini belirti- yor. Gengönül, "Sabahlan ser- visten iner inmez sardıp öpmeleri bize her şeyi unutruruyor. Başla- rı sıkıştığında ilk bize geldikleri- ni bilmek çok hoş. Burada ken- dimi sevgi yumağı içinde hissedi- yonım. Onlarla arkadaş gibi- yiz" dı\or. Okuldan. çocuk- İann cuma günü yapacaklan mezuniyet törenı için hazırladı- klan dans gösterisinı ızledikten sonra aynlıyoruz. Ta>Tan'da meydana gelen sel felaketi pek çok kişiyi evsiz bırakmıştı. Kızıl Haç raporu doğal afetlerden sonra meydana gelen toplumsal çalkantının felaketin etkisini şiddetlendirdiğini söylüyor. Kızıl Haç tarafından hazırlanan rapora göre, afetlerden etkilenen insan sayısı yılda 10 milyon artıyor FeiaketlmnönknemeyenyükseüşiÇeviri Servisi - Kızıl Haç örgütü, son yıllarda meydana gelen felakeüerin her geçen gün daha çok insanı etkilediğini bildiriyor. Örgütün son nazıriadığı rapora göre, doğal afetlerden etkile- nen insan sayısında her yıl 10 milyon artış görü- lüyor. Cezayir'de geçen hafta içinde meydana gelen depremde 150 kişi yaşamını yitirdi, 289 kişi yara- landı, 10 binden fazla insan evsiz kaldı. Sanayileşme arttıkça, teknolojik aksakbklann yol açtığı felaketler de birbiri ardına binlerce ki- şininin yaşamını yitirmesine yol açıyor. 1984'te Hindistan'ın Bhopal eyaletinde, 1986'da Çerno- bil'de ve 1992'de Guadalajara'da meydana ge- len kazalann yol açtığı felakeüerin etkisi hala devam ediyor. Kızıl Haç raporu, doğal afetlerden sonra mey- dana gelen toplumsal çalkantılann, olayın etki- sini daha da şiddetlendirdiğini ileri sürüyor. Ör- neğin Afrika'da kıtbk ve kurakbk, insanlann yi- yecek bulabilmek amaayla silahlanmasına, dolayısıyla kıtada terörün ürmanmasına yol açı- yor. 1994 Dünya Felaket Raporu. son 25 yıldır felaketlere maruz kalan insan sayısında büyük bir artış olduğunu bebrterek, dünya kamuoyu- nun dikkatini şu noktalara çekiyor: "Savaşlann yol açtığı insan kıyımını saymazsak, yılda, 250 ile 300 milyon insan felakeüerin etkisi altında kalı- yor ve bu sayi her yıl 10 milyonluk bir hızla biiyü- yor." Kızıl Haç Felaket Bölümü Başkanı Peter Wal- ker nüfusun ve yoksulluğun artmasıyla felaket- lerin nitebk değişürdiğıni belirterek şöyle konu- şuyor: "Son yıllarda meydana gelen felaketlerin yaptsı farklı. Bunlara ikinci tür felaketler diyebili- riz. Eskiden bir deprem veya sel felaketi olduğu zaman yaralar sardıp en kısa zamanda normale dönülürdü. Şimdi bir doğal afetten sonra 'norma- le dönüş' diye bir umut kalmadı, çünkü artık dö- necek 'normal' kalmadı." Kızıl Haç Genel Sekreteri George Weber ra- porda, Sovyetlerin çöküşü ve eski Yugoslavya'- da devam eden savaşın. tüm dünyadaki felaİcet- lerin gidişatını değiştirdiğini bebrtiyor. mÜyo. Felaketlerden etkilenen insan sayısı 1987: Banglades kasırgası 1973 SaheE de kıtlık 1982: Hindistan'do seller ve Kuraklık 1979:Bongladeskosırgası 1992. Guodaioıora'ranL. pcttamosı | _]1986 Çemobıl I ni'kleer feokîöf kczosı 1947 i l i f 70 71 77 73 74 75 7 İ 77 78 79 80 81 82 83 84 85 87 88 89 90 91 92 93 94 DdTürk firmasına ABD'den reklam odülu Haber Merkezi - İki Türk kuruluşu Washıngton'da her yıl düzenlenen "küresel medya" çalışmalan değerlendirmesinde "En İyi Reklam" ödülünü kazandı. Mükemmellik ve nüfus konusundakı haberler açısından hemen tüm dünya medyasını inceleyen Küresel Nüfus Enstitüsü. 15\ıllık toplantısmda "En İyi Reklam" ödülünü Tapvakfı (Türkiye Aile Planlaması V'akfı ve RPM Radar Reklam Ajansf na verdi. Ödül. 2 eylülde Kahire'de toplanacak olan uluslararası nüfus ve gelişme konferansında ve toplantı öncesinde Mısır Dışişleri. Bakanı Dr. Atıf Sıtkj tarafından, merkezi İstanbul'dabulunanTapvakfı Müdürü Yaşar Yaser ve RPM Radar Reklam Ajansı Müdürü Işıl Arıdağa verilecek. Dünya çevresinde yaalı, sesli ve görüntülübasına 16dalda dağıtılan ödüllen bu yıl kazananlar arasında Tıme ve Newsweek gibi Amerikan dergilerinden Lima, Mısır. Zimbabve. Kenya. Nairobi'ye kadar çeşitli ülkelerde yorum, haber. karikatür, inceleme. araştırma ve daha başka dallarda ödül kazanan yayınlar bulunuyor. Küresel Medya Ödülleri'ni dağıtankuruluş 1979'da oluşturulmuş ve o tarihten günümüze nüfus konusundakı yayınlan yakından ızleverek ödüllendirmeyi aralıksız sürdürmüştü. Kuruluşun bundan önceki değerlendirme toplantılan Hollanda. Türkiye. Brezilya, Çin. Banglades, Zimbabve. Meksika, Endonezya gibi ülkelerde. Amerika'da da Washington ve New York'ta yapıbnıştı. Ödüllendirilen yayınlar arasında Başkan Clinton'm. eski başkanlar Reagan ve Bush'un nüfus politikasını terk ettiğine ılişkin demeci üzenne çızilen birkarikatürün bile buluhması, değerlendirmede hangi aynntılara kadar inildiğinin ilginç bir kanıtı sayılabilir. 'Minik Serçe' Rumelihisan konserlerine başladı Sezen'den şarkılı 'teşekkür' MUHARREM AYDIN "Bugüne kadarki hayatım, be- nim için müthiş bir serüvendir. Çün- kü hayatım, başka insanlara göre, çok daha renkli ve heyecanlı geçti. Bana bu güzel hayatı armağan etti- ğiniz için hepinize sonsuz teşekkür- ler. Aslında ben hiç hayranım olsun istemem! Çünkü bir gün babam bana, 'Hayranlık gün gelir azalır. Ancak onlara kendini sevdirebilir- sen kabcı olursun" demişti. Bilmem kendimi size sevdirmeyi başarabil- djm mi? Şimdi ben sizlerin sunduğu bu fıayat hediyesinin karşılığını \er- mek istiyorum." Türk pop müziğinin "Minik Serçe"si Sezen Aksu, "Rumeli- hisan Konserleri"ni bu sözler ve "Seni seviyoruz" çığlıklan ara- sında, "alaturka"yla açtı. Repertuvanna 30 parça alan sa- natçı, izleyenlere önce. "Belaum" dedi. sonra da, "Sorma" ve "Beni Kategorize Etme" diye seslendi. Minik Serçe, Sabahattin Ali'nin Sezen Aksu 'Oynama Şıkıdım Şıkıdım'ı yorumlarken 'Lan hepsi senin mi' diye sordu. Konserini 'Beni Unutma' diyerek noktaladı. "özlem yüklü" şiiri, "Dağlar"ı anı- msayıp sanki Rumelihisan'ndan uçup. dağlara gitmek istiyordu: "Kalbime benzer taşları/goğe yakındu- başları/heybetli öter kuş- İarı/Benim meskenim dağlardır dağlar" "Ünzile"de, tıpkı kendisi gibi genç yaşta evlenen bir insanın dramını anımsattı. "İkinci Bahar'- 'parçasında, sanat yaşamını an- laür gibiydi. "Tanrım tek başına koyma kullanm" sözlerini içeren parçada ise Aksu, belki de geçmış- teki evliliklerine gönderme yaptı. "Şinanay"da çılgınca oynayan Se- zen Aksu, "Firuze"de ise hüzünle- nerek fıziki değil, manevi güzelbk- lerin kalıcı olduğunu hissettirdi. Birbiri ardına okuduğu, İstan- bul'u anlatan üç parçadan sonra İzmirli olduğunu anımsatan sa- natçı, "Kalbim Ege'de Kaldı" dedi Hemen ardmdan, özel yaşamı ile sanat yaşamındaki mütevazılığını vurgularcasına yazdığı "Küçü- ğüm" parçasını yorumlavan sa- natçı. konserin ilk yansını "Arka- daş" parçasıyla noktaladı. Çok sayıda sanatçı dostunun da dinlediğj konserinin ikinci yansı- na, "Aşklan da Vururlar" par- çasıyla başladı. Çocuklan gibi sev- diği Levent Yüksel ve Sertab Ere- ner'i sahneye çağınp birbkte şarkı söyleyen Aİcsu, "Yeter ki Onursuz Olmasın Aşk" çağnsında bulun- du .. Levent Yüksel'in "Ben yo- rumlamaya utanınm!" demesi üze- rine. Tarkanın "havada kaptığı". kendi bestesi olan "Aacayipsin/ Şıkıdım"ı söylerken tüm erkeklere seslendi: "Lan hepsi senin mi?" "Kaybolan Yıllar"a özlemini şarkılarla gıderen Sezen Aksu, konserini. hayranlanna "Beni Unutma" dileğinde bulunarak ta- mamladı...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear