25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
31TEMMUZ1994 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER *Mosfcovalmlgesel peşMe' •WASHINGTON (AA> ABD'nin Dağhk Karabağ eski özel temsilcisi John Maresca, Rusya'nın, bölgeye egemen olmak istediğini belirterek ABD'nin, Dağhk Karabağ sorununun çözümünde aktif ve tarafsız bir rol oynaması gerektiğini kaydetti, Maresca, Amerikan Kongresi'ne bağh Helsinki Komisyonu'nda bir konuşma yaptı. Batı'nın, Dağlık Karabağ sorununa kayıtsız kaldığını belirten Maresca, Rusya'nın sömürge olmaktan kurtulan bölgeveözellikJe Azerbaycan üzerinde egemenük emelleri bulunduğunu kaydetti. Moskova'nın, Dağlık Karabağ sorununu yalnız çözemeyeceğini ifade eden Maresca, "VVashington öncü ve aktif bir rol oynamahdır" dedi. Tûrkevi • BONN(AA)- Almanya'nın Koblenz kenti yakınlanndaki Sinzig kasabasında bir Türk ailesinin oturduğu ev dûn sabaha karşı kundaklandı. Önce evin giriş katındaki pencerenin camı taşla kınldı. Daha sonra içeriye molotofkokteyli atıldı. Molotofkokteylinin patlaması ile binada yangın çıktı. Evleri kundaklanan 5 kişilik Türk aiJesinin tatillerini geçirmek üzere Türkiye'de bulunmalan nedeniyle olayda can kaybı olmadı. Ancak evdeyaklaşık 100 bin marklık hasar meydana geldiği bildirildi. Belcîka: İki Türk öldunildü • BRÜKSEL(AA)- Belçika'nın Liege kentinde, Şahin Çapan (28) veAdil Çapan (43) adlı iki Türk öldürüldü. Liege Savcılığı'ndan edinilen bilgilere göre olay dün saat 01.00 sulannda, Türklerin yogun bulunduklan Souverain-Pont bölgesinde cereyan etti. Şahin ve Adil Çapan'ın, bölgedeki bir Türk lokalinde saldınya uğradıklan, sokağa çıkarak silahlı saldırgandan kaçmayı denedikleri, ancak saldırganın kendilerini izlediği ve toplam 7 kurşunla sırtlanndan vurduğu, iki kardeşin de olay yerinde öldükleri öğrenildi. Gagavuzlara özerMik tanmdı • MOSKOVA(AA)- Moldova Parlamentosu, Gagavuzlara özerklik tanıyan yasayı önceki gün kabul etti. Moldova Parlamentosu'nda yapılan oylamada, 18'e karşı 76 oyla kabul edilen yasa, Gagavuz halkına Moldova içinde özerk bir bölge kurma hakkı veriyor. Tahran'dan ABD'ye tepki •TAHRAN(AA)-İran Dışişleri Bakan Yardımalanndan Muhammed Cevad Zarif, ABD Dışişleri Bakanı Warren Christopher'ın "Arjantin ve Ingiltere'deki Israil hedeflerine yönelik düzenlenen saldınlardan lran'ı sorumJu tutmasına" tepki gösterdi. Hıristiyanlar'dan Kürfler'e suçtama • ERBtL(AA)-Kuzey Irak'ta yaşayan Hıristiyanlar, Kürtleri, Saddam rejiminin tahrib ettiği köylerdeki evlerini işgal etmekle suçluyorlar. Zaho kasabası rahiplerinden Peter Petrus, Türkiye sının yakınlanndaki Kani-Masi Köyü'nün 1987'de Saddam askerlerince yakıüp yıkıldığını, Hıristiyan köylülerin köyden kaçtıklannı, ancak daha sonra köyün Kürtler tarafindan işgal edildiğini ve Kürtlerin, Hıristiyanlann köyedönmelerini engellediğini söyledi. Belçîka, PKK'ye karşı sert • BRÜKSEL(AA)- Belçika'nın Dendermonde Ceza Mahkemesi'nde geçen ay yargılanan 12 PKK'linin ağır hapis ve para cezasına çaıpünlmalanndan sonra, Briiksel Ağır Ceza Mahkemesi de, Kasım Tat adlı bölücüyü 5 yıl ağır hapis .cezasına çarptırdı. 'Karayalçın'akarşıciddikuşkulanmvafÖZGENACAR ANKARA- Dışişleri Bakanıhğı görevinden alınan Hikmet Çetin, olaylann ardındaki duman per- desini araladı ve önceki gün iki kararnamenin gecikmeyle imza- lanması hakkında. "ÇiIIer ile Ka- rayalçın kararnameler konusunda benim görevde kalmamam için pa- zariık yaptüar" dedi. Çeün, Ka- rayalçın fıakkında "Gerek benim olayımda, gerek parti genel baş- kanı ve deviet adamı olarak kencfi- sine karşı ciddi kuşkulanm var" suçlamasını yaptı. Dışişleri Ba- kanı, (KOt) Başkanı Yiöt Gü- löksdz'ün görevden alinması hakkında ise "Böylesine yetenekli bir sosyal demokrat bürokratı bü- yûk menfaatiarm oiduğu bir yer- den almak endişe vericidir" dedi. Eşyasını topladığı Dışişleri Konutu'nda kendısinin görev- den alınmasına ilişkin olaylar ve aynca 2.5 yıllık dış politika geliş- melerini değerlendırdiğimiz Hik- met Çetin ile konuşmamız, ya- bancı dışişleri bakanlannın tele- fonlannın aramalan nedeniyle sık şık kesildi. Üç hafta önce, daha bu olaylar yokken yaptığınız konuşmada bana istifanızın Sayın Kara- yalçın'ın cebûıde olduğunu söy- lemiştiniz. Sonradan ortaya bir is- tifa mektubu olay ı çıktı. Ö zaman- ki Lstifa meknıbunu/ kayboldu da mı sizden yeniden istifanız istendi? Hikmet Çetin: İki buçuk ay önce basmdâ hükümetin bazı ba- kanlannın değişeceği söyleniyor ve bunlar arasında benim de adım geçiyordu. O zaman, Kara- yalçın'ı ziyaret ederek bu söylen- tilere dikkati çektim. Dışişleri Ba- kanlığı'nın konumunu anlattım. "Derhal istifa edebilirinı. önemU olan, bu makamı yıpratmayaJım. Bu, Dısisleri'nde yıpratıcı olur. Yanlış olur. Bu doğruysa, bana söyleyin. Isterseniz, her an istifa edebiürim' dedim. Size o zaman konuştuğumuzda istifamın Ka- rayalçın'ın cebinde olduğunu o anlamda söyledim. Yoksa, yaalı • Dışişleri Bakanlığı görevinden alınan Hikmet Çetin, Karayalcın ile Çiller'in kabinede kalıp kalmaması konusunda pazarlık yaptıklanru söyleyerek, "Hikmet Çetin'i görevden almaya karar vermiş kendisine söylemiyor. Onur Kumbaracıbaşı'nı Bayındırlık Bakanlığı'nda tutumamaya karar vermiş. Ona söylemiyor. Deviet anlayışında ve parti politikası bakımından büyük yanlışlıklar var" dedi. bir istifa vermiş değüim. 11 ay öncekurultaysonrasında da sözl ü olarak kendisine, istifa edebilece- ğimizi ve kendi bakanlannı seç- mede serbest hareket edebileceği- ni söylemiştim. Ben, böylece ma- kam peşinde olmadığımı kendisi- ne de gösterdim. Biri 2 ay, ötekisi de 6 ay önce Başbakanlık'a gönderdiği 2 ka- rarnamenin imzalanmayışı, buna karşılık cuma günü imzadan çıkması hakkında düşüncesinı sorduğum Çetin. şu yanıtı verdi: "Saytn Başfoakan'a ve Kara- yalçuı'a mesiek memurlannın ve idari memurlann kararnamelerinin nonnai bir bürokratik işlem oJduğu anlatıldı. Nedense, iki aydır °imza- lanıyor' denOdiği halde düne kadar imzalanmadı. Bu acaba, arala- nnda (Çiller-Karayalçın) bir pa- zariık koousu muyâu? Hikmet gö- revde kaldığı sürece bunun geçike- ceğiııi göstermek için miydi? İ ste- Kk karamame aynen benim gön- derdiğim biçiınde'çıktı. Altında be- nim imzam var. Aynca bakanuk içi genei mûdür ve yardımcüann. be- Brieyaı bir karamame de vardı. Bu da 6 aydır imzalanmadı. O da dün çıktı. Dün imzaianan her iki karar- namenin tarihleri eskidir. İmzanın zamanlaması dikkat çekkidir." Bundan 3 hafta önce telefonla konuştuğum Çetin, istifasının Ka- rayalçın'ın cebinde olduğunu söy- lemiş ve bu sorunu da ilk kez ka- muoyuna bu çerçevede yansıtmışü. Oysa daha sonra Çe- tin'den istifasının istendiğini anı- msatıp, daha önceki istifa mektu- bunun kaybedilip edilmediğini kendisine sorduğumda Bakan, şöyle konuştu: "Parti içinde eskiden beri ta- ıudığım, ağabey kardeş ilişkileri içinde bulunduğum, kurultayda destek verdiğinı genel başkan ola- rak bir bakanına haber \ermesini beklerdim. Fakat bana haber ver- meden, üstelik bir yurtdışı görev- deyken bu sürecin başlayıp sürdü- ğümi hayretler içinde gördüm. Ka- rayalçın listesini Başbakan'a ver- miş. O da Cumhurbaşkanı'na gö- türecek. Bana söy lenıniyor, ama benim bu makamda olmayacağım beDi. Bakan olacak arkadaşlar de- meçier veriy oriar. Bu durumda her- kesten önce gidip eşyaJanmı top- ladım. Çünkü kalma niyetinde de- ğüdim. Ölüm olmadığı sürece ve benden de istifa gibi bir katkı isten- mediğine göre. bensiz bu sürecin götürüleceği anlaşıhyor. Nasıl gö- türiiiecek?İki yolu var. Ben istifa etmediğinK ve kimse istifamı is- temediğine göre geriye ikinci yön- tem kalıyordu. Başbakan'ın öneri- siyle Cumhurbaşkanı tarafindan göreviıne son venlecek diye bekli- yordum. Ben konuyu öyle algı- ladım. Benim, obnayan istifam var- mtjcasına hareket etmem, kendime hem de devkte karşı saygısızlık ohırdu. Bir gün bana birisi, 'Istıtan var mıydı?' dese, yalancı durumu- na düşenünı." SHP Genel Başkanı Kara- yalçın'ın geleceğini irdelemesini is- tediğim SHP kurucusu Çetin, şu değerlendirmeyi yaptı: "Parti içinde şu anda birşey söy- leyecek dunımda değilim. Kara- yalçın'uı gerek bu benim olayrnıda- ki yaklaşunı, gerek ondan sonraki gelişmeler, gerek parti genei baş- kanı olarak te gerek deviet adamı olarak bende kendisine karşı ciddi kuşkuiar yarabnıştır. Çok büyük iddialarla gelindi. Yeniden yapılan- madan söz edildi. Örgütlenmenin güçkndirileceği betirtikli. Parti ye- niden büyüyecek' denildi, ama bunların hiçbiri yapdmadı. Parti- nin kaıtıuoyunda görünümü, 'bun- lar bırbirleriyle uğraşıyor, her an bölünmeye hazır bir parti potansi- yeli' olarak görülüyor. En yakuı gördügü iki bakanı görevden al- mak istiyor ve kendilerine bilgi ver- miyor. Hikmet Çetin'i görevden al- maya karar vermiş kendisine söyle- miyor. Onur Kumbaracıbaşı'nı Bayın- dıriık Bakaniığı'nda tutmamaya karar vermiş. Ona söylemiyor. Deviet anlayışında \e parti politi- kası bakımından büyük yanlışiı- klar var. Denir ki, 'bütün arkadaş- lar yoruldu, ben onlann hepsini değiştiriyorum.' Bu, bir prensiptir. Ama böyie yapdmadL tki arkadaş kabinede tımıldu. Kendım hariç, H'ınızı değıştırmeye karar ver- dim' diyebifirdi. Bu bir iike olurdu. Bu yapılmadı. İlkesizliklerle dolu ilkeler uygulandı." AMBARGO AĞIRLAŞnRILACAK Temas Grubu^ndan Sırplara hafif ceza Dış Haberler Servisi - Son banş planını reddeden ve Bos- na'nın çeşitli bölgelerinde saldınlannı sürdüren Sırpla- nn 'nasıl cezalandırılacağmı' görüşmek üzere dün Cenev- re'de bir araya gelen Bosna Temas Grubu dışişleri bakan- lannın toplantısından, Sırbis- tan'a uygulanan ambargonun daha da sıkılaştınlması karan çıktı. Bosnalı Sırplar ise bu karara ilişkin tepkisinde, Batılı devletlere teması tüm- den koparma' tehdidınde bu- lundu. Ingiltere, Fransa, Abnanya, Rusya ve ABD'den oluşan Bosna Temas Grubu dışişleri bakanlan, Bosnalı Sırplan bir anlaşmaya zorlamak için alı- nabilecek önermeleri tartış- mak üzere dün Cenevre'de toplandılar. Dışişleri bakanlannın 4 sa- at süren toplantısından sonra yayımlanan ortak bildiride, BM Güvenlik Konseyi'ni, Sı- rbistan ve Karadağ'dan olu- şan yeni Yugoslavya'ya uygu- lanan ambargoyu daha da ağırlaştırmaya çağırma karan alındığı belirüldi. Ortak bildi- ride aynca, halen geçerli olan ambargonun tam olarak uy- gulanması için de gerekli ön- lemlerin alınacağı vurgulandı. Ortak bildiride, Sırplann banş planı konusundaki olumsuz tutumlanm değiştir- memeleri halinde, eski Yugos- lavya'ya uygulanan silah am- bargosunun Boşnak-Hırvat federasyonu lehıne kaldı- nlmasırun 'kaçuulmaz' olaca- ğı da kaydedildi. Temas Grubu aynca, şubat ayındaki NATO ultimatomu sonrasında Saraybosna çevre- sındeki ağır silahlanm geri çe- ken ve ateşkese yanaşan Sırplan, kentte son günlerde yoğurüaştırdıklan ateşkes ih- lalleri nedeniyle uyardı. Bosna Temas Grubu, ken- tin, 2 yıl boyunca olduğu gibi yeniden 'boğma' kuşatmasına maruz bırakılmayacağım, bu- na izin verilmeyeceğini vurgu- ladı. Temas Grubu'nun yaptı- nmlan ağırlaşürma karannın, önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyi'ne sunula- cağı bildirildi. Göruş aynlıklan Temas Grubu'nun toplan- tısı sırasında, özellikle ABD ve Rusya arasında görüş ayn- hğı çıktığı bildirildi. AFP'nin haberine göre, ABD Dışişleri Bakanı VVarren Christopher, Sırplara sertlik gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Chris- topher, Müslüman bölgeleri Srebrenica ve Zepa'mn da si- lahtan anndınlmış bölge ol- masım önerdi. Ancak bu öne- ri, Rusya Dışişleri Bakanı Andrei Koadrev'in tepkiyle karşılaştı. Kozirev, böylesi bir girişımin, ülkesi için siyasi so- runlar yaratacağı görüşünü savundu. Sırplardan tehdit Bosnalı Sırplann ise. Temas Grubu'nun yaptınmlan güç- lendirme karan almasmdan sonra, Batılı devletlerle teması tümden koparmayı' tasarla- dıklan bildirildi. Ajanslann haberine göre, Bosnalı Sırplann lideri Rado- van Karadzic'in sözcüsü Jo- van Zametica, Sırp genel ka- rargahı olan Pale'de yaptığı açıklamada, 'ABD, Rusya, İn- giltere, Fransa ve Abnanya ile işbirüğine son verebüecekleri- ni' söyledi. Dışişleri'ndeMümtazSoysalüslubu LALE SARIİBRAHtMOĞLU ANKARA - Krize neden olan geliş- melerin ardmdan geçen hafta içinde se- lefı Hikmet Çetin'den Dışişleri Ba- kanlığı görevini devralan Mümtaz Soy- sal, ABD'nin Türkiye'ye verdiği kredi yardımının bir bölümünü koşula bağla- masına kendi üslubuyla tepki gösterdi. Dışişleri'nin ABD kredi yardımının ko- şula bağlanmasma tepkisi "Mümtaz Soysal üshıbu" taşımasına karşın, ka- muoyuna "yardımı reddederiz" mesajı da vermedi. ABD'nin koşullan Dışişleri Bakanlığı, Soysal'ın görevi devralmasırun ardmdan yaptığı jlk açı- klamada, ABD'nin öne sürdüğü koşul- lann Türkiye'nin çabalannı etkilemeye- ceğine dikkat çekerek, Türk dış poÜti- kasının bilinen görüşlerini vurgularken, verihnek istenen mesajlan daha netleş- tirdi. Dışişleri Bakanlığı önceki gece, ABD'nin kredi yardımını koşula bağla- masına ilişkin yaptığı açıklamada, Was- hington'un Türkiye'ye verdiği güvenlik desteğinin, karşılıkh çıkarlardan kay- naklandığını, dolayısıyla insan haklan ve Kıbns koşullannın bu destekle ilgisi bulunmadığının altını çizdi. Gelişmeleri değer- lendiren kaynaklar, açıklamanın "Terör- k mücadeie ediliyor. Kıbns'ta da yapılan doğrudur. İnsan hak- lan konusuna da son derece duyariıyız, dış baskılar bizi etki- lemez" şeklinde daha "Soysalyari" ifadeler taşıdığına dikkat çeküler. Ancak açıklama- da, kamuoyuna "şa- hin" olarak tanıtılan 3munda kredi yardımuun reddedileceğı" gibi, gerçekçi olmayan bir ifadeye yer vermediğine dikkat çekildi. Soysal'ın, gazeteci ve bilim adamı olarak daha önce dış politika konulannda ifade etti- ği görüşlerini, bu kez "diplomatik dilde" ifade ettiği, ancak sonuçta bir değişiklik olmadığı vurgulandı. Türkiye DEP'in kapatılması ve millet- vekillerinin tutuklan- malan ile insan hak- lan konusunda ağır baskı altında kalmaya devam ediyor. Bu ne- denle, bir yandan de- mokratikleşme konu- sundaki olumsuz etki- yi giderebilmek için hazırlıklara başladı. Eylül ayında, Türk dış politikasının tamtımı için yoğun bir propaganda yapıla- cak. ABD Kongresi- nin Türkiye'yi tanı- madan önyargılı açı- klamalar yapan üye- leri ile Avrupa Kon- seyi'nden bir heyetin Türkiye'ye çağn- labileceği bildiriliyor. Dışişleri Ba- kaniığı koridorlannda ise DEP mıllet- vekillerinin tutuksuz yargılanmalan ve yargılamanın Türk hukuk sistemini ih- lal etmeyecek şekilde açık yapılabilme- sinin önemi vurgulanıyor. ABD Kongresi'nin her iki kanadını da biraraya getiren Konferans ya da Uzlaşma Komitesi önceki gün, Türki- ye'ye 1995 mali yılı bütçesi çerçevesinde verilecek ve kesintilerle 365 milyon do- lara inen düşük faizli kredi yardımının yüzde 10'luk bölümünü, insan haklan ve Kıbns konusunda ABD yönetiminin hazırlayacağı rapora bağlı olarak askı- ya almıştı. Konferans Komitesi'nin aldığı karar Temsilciler Meclisi ve Senato'da onay- landıktan sonra Başkan Bill Clinton'ın onayına sunulacak. ABD Başkanfnın karan eylül ayında imzalaması bekleni- yor. Ankara. Temsilciler Meclisi'nce Tür- kiye'ye yardımda yüzde 25'lik kesinti önerilmesinden sonıa yüzde 10'luk azaltmaya gidilmesini bir geri adım ola- rak da değerlendiriyor. Hükümet çevre- leri, yardımın bütünüyle reddedilmesi- nin ABD ile ilişkileri gerginleştirerek. Türkiye aleyhtan lobilere "cesaret vere- ceğini" belirtiyorlar. Felaketlcr, savaştan kaçıp Zaire'ye sığınan binlerce Ruandalının peşini bırakmıyor. Yaklaşık 20 bin kJşinin koleradan öldüğü bildiriliyor. Yaşlı Ruandalı kadın diğerleri gibi bu amansız hastalığa karşı yaşam mücadelesi veriyor. (Fotoğraf: RELTER) ABD RumukCyayardamluzhmdach Dış Haberler Servisi - ABD, Ruanda- da sürdürülen insani yardım operasyo- nunda görevlendirihnek üzere başkent Kigali'ye 200 asker gönderiyor. ABD Savunma Bakam WUliam Perry, Ruan- dalı mültecilere yardım operasyonunu yerinde incelemek amaciyla Afrika'ya gitü. Washington'un, Ruanda'daki yardun operasyonunda görevlendirilmek üzere 200 asker göndermesinin kesinlik kazan- dığı bildinldi. ABD Savunma Bakan Yardımcısı John Deutch, yaptığı açıkla- mada, askerlerin başkent Kigali'deki ha- vaalamnı yardım faaliyetlerine açmak üzere bu üÛceye gönderileceğini belirtti. Ruanda'da sürdürülen yardun operas- yonunu yerinde incelemek üzere yola çı- kan ABD Savunma Bakam VVilliam Perry'nin bugün Uganda'ya varması bekleniyor. Perry'nin Uganda'daki ve Zaire'nin Goma kentindeki askeri yetkililerle gö- rüşmeler yapacağı bildirildi. Yann VVashington'a döneceği açıkla- nan Pen^, yolculuğu sırasında Kigali'ye deuğrayacak. Öte yandan 20 bin Ruandalı mülteci- nin ölümüne neden olan koleramn yayı- lmaya devam ettiğini, ancak ölüm oranının düşmeye başladığım belirten Sınır Tanımayan Doktorlar Orgütü, yayı- lmakta olan dizanterinin daha da büyük bir tehlikeye neden olabileceğini bildiri- yor. ABD Senatosu ABD asker- İerinin, Ruanda'da konuşlandınlmasın- da kullanılmak üzere 170 milyon dolar tutannda acil ödenek oluşturulmasına karar verdi. Scalfaro, Başbakan'ın önerisini reddetti Gumhurbaşkam'ndan Berluscorri'yedarbe Dış Haberier Servisi - ttalya"- nın "çiçeği burnunda" Başbakanı Silvio Berlusconi zor durumda. Sarribi olduğu Fininvest şir- ketinin yöneticilerinden kardeşi Paolo Berlusconi'nin "Temiz El- ler" operasyonuna takılarak "ev hapsPne çarptınlmasmın ardı- ndan hükümetini, yolsuzluk spe- külasyonlanndan kunarmaya çabşıyor. Bu amaçla Fininvest şirketini tarafsız danışmanlann eline teslim edeceğini açı- klayan Berlus- coni'nin bu önerisi Cum- hurbaşkanı Oscar Luigi Scalfaro tarafi- ndan "anayasa- ya aykın" bu- lundu. Cum- hurbaşkanı Scalfaro dün yaptığı açı- klamada. "Te- miz EUer" yargıçlannın Berlusconi'nin sahibi olduğu Fininvest şirke- tine yöneldikleri bir sırada Baş- bakan'ın böyle bir öneriyi günde- me getirmesini sert bir dille eleş- tirdi. İtalya Başbakanı Berlusconi. şirketinin yöneticilerinden karde- şi Paolo'nun mali şube yetkilileri- ne 210 bin dolar vennekle suçlan- ması üzerine "Temiz Eöer" ope- rasyonunun kendisine yönelme- İtalya'mn yeni Başbakanı Silvio Berlusconi, Temiz Eller operasyonunun kendisine yönelmemesi için sahibi olduğu Fininvest şirketini tarafsız danışmanlanna teslim edeceğini açıkladı. Fakat Berlusconi'nin bu önerisi Cumhurbaşkanı Scalfaro tarafindan anayasaya aykın bulundu. sini önlemek amacıyla iş ya- şamıyla siyasi yaşamını birbirin- den İcalın bir duvarla ayıracağmı açıklamıştı. Berlusconi'nin bunu gerçekleş- tirmek için getirdiği öneriye göre, Fininvest şirketini Cumhurbaş- kanı Oscar Luıgi Scalfaro'nun ta- yin edeceği medya garantörü, anti- tröst başkanı ve üç tarafsız yetkiliden oluşacak "Yüksek Komite" yönetecekti. Berlusconi önceki gün yaptığı açı- klamasında bu tasansını ağus- tos sonunda ya da eylül başında parlamentoya sunacağını ve bunun bir an- lamda hükümeti için güvenoyu niteliği taşıyaca- ğını vurgu- lamıştı. Siyasi gözlem- ciler, hükümeti için güvenoyu tazeleme çabası içinde olan İtal- ya Başbakanının daha önerisini parlamentoya sunmadan Cumhurbaşkanı ta- rafindan büyük bir tepkiyle karşı- lanmasını "Berlusconi'yi zor gûn- ler beklijor" şeklinde yorumlu- yorlar. Öte yandan, eski baş- bakanlardan Bettino Craxi devle- ti dolandırmak ve sahtekarlık suçlanndan önceki gün 8.5 yıl ha- pis cezasına çarptınldı. Haiti'nin devrik Deviet Başkanı Aristide, BM'ye çağnda bulundu Sürgündeki liderden işgale destekLhşHaberier Servki- Haiti- ye bir askeri müdahale düzenle- mek üzere hazırlıklannı hızlan- dıran ABD, üç gündür konuyla ilgili görüşmelerini sürdüren BM Güvenlik Konseyi'nin onayını bekliyor. Haiti'nin sürgündeki Deviet Başkanı Jean Bertrand Aristide, konseyin talebi üzerine BM'ye bir mektup göndererek ulusla- rarası toplumun bir an önce ha- rekete geçmesini istedi. Diplomasi ve yaptınmlara daha çok zaman tanınması ge- rektiğini savunan Latin Ameri- ka üficelerinin ABD'nin Haiti'- yi işgaliyle ilgili BM'ye sunduğu karar tasansına karşı çıkmalan üzerine Konsey, ülkenin devrik Deviet Başkanı JeanBertrand Aristide'den bir mektup iste- Aristide, BM'ye bir mektup göndererek uluslararası toplumun ülkesine demokrasiyi §eri getirmek için bir an önceharekete geçmesini istedi. mişti. BM Güvenlik Konseyi Başkanı Jamsheed Marker, Aristide'in önceki akşam BM'- ye yolladığı mektubun "çok önemli" olduğunu belirterek, "bu mektup otmadan ne bir ka- rar çıkabüirdi ne de müdahale gerçekleştirilebilirdi" dedi. Washington, Aristide'in mektubunun bu ülkelerin işgale olumlu bakmalannı sağlayabi- leceğini umuyor. Konseyin bu akşam, işgal konusunda bir ka- rara varması bekleniyor. Haiti anayasası uyannca ya- bancı ülkelere müdahale çağnsında bulunması yasak olan Aristide, mektubunda bir işgal ya da bir askeri müdahale sözü etmiyor ancak şöyle diyor: "Uluslararası toplumun, Gover- nors Island anlaşmasının koşul- lannı yerine getirmek üzere der- hal ve kararlı bir biçimde hare- kete geçmesi gerektiğine inam- yorum." Bundan bir yıl önce ABD'- deki Governors Island'da im- zaianan anlaşma uyannca de- mokrasinin Haiti'ye geri getiril- mesi, sürgündeki Aristide'in deviet başkanlığı görevine iade edilmesi ve Ekim 1991'de ger- çekleştirdikleri bir darbeyle iş- başına gelen askeri cuntanın yönetimden çekilmesi gereki- yor. Öte yandan, ABD Deniz Kuvvetleri'ne bağlı 935 askerin önceki gün Porto Rico kıyıla- nnda bir işgal tatbikatı gerçek- leştirdikleri bildirildi. Türkiye KKTC BirleşmeyeBM engeK Dış Haberler Servisi - BM Güvenlik Konseyi, Kıbns'la ilgili olarak İngiltere tarafi- ndan hazjrlanan karar ta- sansını kabul etti. Kararda, Kıbns'ta çözümün, "kısmen veya tamamen başka bir ül- keyle birleşmeyi, bölünmeyi veya aynlmayı öngönneyecegJ" vurgulandı. Güvenlik Konseyi'nce ka- bul edilen kararda yer alan başlıca noktalar şunlar: Adada bugün mevcut olan durum (statüko) kabul edile- mez.Soruna bulunacak çö- züm. Kıbns'ın tek bir ulusla- rarası kimliğe sahip olmasının yanı sıra, tek hükümranhk ve tek vatandaşlık esasına da- yanacaktır. Ülkeninbağunsızlık ve top- rak bütüniüğü korunacaktır. İki toplumun eşitliği tanı- nacak, oluşturulacak federas- yon iki-toplumlu ve iki-bölge- li olacaktır. Çözüm. kısmen veya tamamen başka bir ül- keyle birleşmeyi, bölünmeyi veya aynlmayı öngörmeye- ceîctir. AA'ya görüşlerini açıkla- yan Türkiye'nin BM nezdin- deki daimi temsilcisi Büyükel- çi İnal Batu, "Türk tarafının girişimleri sonucu kararda Gü- ven Arttıncı Önlemler sürecinde yabancı unsurların mümkün olduğunca az yer aunasınm sağlandığını" ifade etti. Büyükelçi Batu, tasanya girmesi önlenen unsurlar arasında, adaya Güvenlik Konseyi'ni temsilen bir heyet yollanmasıyla ilgili maddenin de daha gerçekçi biçimde kaleme ahnmasının sağ- landığını sözlerine ekledi. KKTC New York Temsilcisi Büyükelçi Osman Ertuğ ise "Kararı KKTC olarak kabul etmenüze imkan yokhır" de- dikten sonra, "Bu aşamada dikkatler GAÖ paketi üzerin- de yoğunlaştınlmaİHİır" ifade- sini kullandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ferhat Ataman da, müzakere sürecine ilişkin karann olum- lu gelişmeleri tam ve yansız olarak yansıtmadığını bildir- di. Ataman, dün yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin bu gelişmeleri olumlu karşılama: sına karşın Konsey'in. GAÖ paketinin uygulamasım mümkün kılacak bir işlemi gerçekleştiremediğini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear