25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet7I.YIISAY/2SM8 S A N A T K Ü L T Ü R M A G A Z İ N T E L E V İ Z Y O N «MJUIT1M4MU Insan yapısı kar üzerine kopartılan firtınalar NATIONAL GEOGRAPHIC PAT DURKtN Kar makineleri sayesnde kar yağmayan kajak mcrkezlerinde pistler yapay karla kaplanıp kayakçılar îçin çekici hale getiriUyor. 1970'lerden beri Avrupa ve ABD'de oldukça yaygınlaşan bir uygulamayla yeterince kar yağma- yan kayak merkezterinde pistler ya- pay karla kaplanıp kayakçılar için çekici hale getiriliyor. Yapay kann mucidi bir Amerika- Iı. Bu kişi, I950'li yıllarda Florida'- daki portakal bahçeleri için bir sula- ma sistemi yaratmaya çahşırken so- ğuk bir gecede 10 sanümetre ka- lınlıpnda bir kar tabakasına yol aç- üğıru hayretle görmüştü. Bu larih- ten sonra da, bu icadın ticari değeri anlaşıldı ve kar makineleri yaygın- laşmaya başladı. Ne var ki insan yapısı kar, kayak merkezlerini işletenler ve çevreciler arasında dozu gittikçe artan kavga- lara neden oluyor. Kar yapmak için gereken su, çoğunlukla civardaki nehirlerden sağlanıyor. Baa kişiler kayak yapabilsin diye fazla su çekil- mesinin, nehirlerdeki doğal sistemi bozduğu düşünülüyor. NVashington'da faaliyet gösteren bir çevreti kuruluş olan Amerikan Nehirleri'nin Başkanı Dale Pontius. "İnsanlar, kış aylannda nehirlerden su çekmenin hiçbir zaran olmayaca- ğını düşünüyorlar, fakat bu kesinlikk yanhş" diyor. V'ermont Kayak Bölgeleri Bir- nsan yapısı kar, kayak merkezlerini işletenler ve çevreciler arasında dozu gittikçe artan kavgalara neden oluyor. Kar yapmak için gereken su, çoğunlukla civardaki nehirlerden sağlanıyor. Bazı kişiler kayak yapabilsin diye fazla su çekilmesinin, nehirlerdeki doğal sistemi bozduğu düşünülüyor. liğTnden Candy Moot ise karşı görü- şü dile getıriyor: "Bir teieski için 40 doiar ödeyeıier kar da istiyor" diye konuşuyor.Uzmanlann belirtükle- rine göre bir hektar alanı yaklaşık 30 santimetre karla kaplamak için 229.793 litre su gerekiyor. Bugün, ABD'nin doğusundaki kayak merkezleri başta olmak üzere birçok yerde pistlerin yaklaşık yüz- de 70-8Ö'i suni karla dolduruluyor. Suyun çekildiği nehir yataklann- da ise bambaşka bir dram yaşanı- yor. Su seviyesi kritik noktanın altı- na diişerse yavru alabalıkJan buz bloklannın içinde hapsoluyor. Sığ sularda gelişmelerini sürdüren so- mon yumurtalan kururken çamu- run içinde kış uykusuna yatan kur- bağa ve kaplumbağalardonuyorlar. Su içinde yaşayan tüm canlılar için elzem bir besin kaynağı olan da- ha küçük organizmalar da risk altı- na giriyorlar.Yine nehir yataklan- nda yaşayan ve suya hem sağladığı oksijen açısından hem de onlan kış soğuğundan koruyan bir örtü oluş- turduğu için, gereksinim duyan yu- sufçuklar ve diğer böcekler de suyun çekilmesi ile ölüp gidiyorlar. ABD Balık ve Doğal Yaşam Hiz- metleri'nin New England Bürosu şefı Vern Lang. bir nehir yatağından birkaç saat ya da daha da kötüsü bütün bir gün su çekilmesinin suda- ki tüm yaşamı yok edebileceğine inanıyor. Felaket senaryolan Bu felaket senaryolannın gerçek- leştiğine dair henüz bir rapor yok, fakat çevreciler bir an meselesi oldu- ğunu düşünüyorlar. Kayak mevsi- mi. dağlardan gelen derelerin en kuru olduklan döneme rastlıyor, çünkü ilkbaharda eriyerek dereleri dolduran karlar henüz yüksek tepe- lerde buz olarak duruyorlar. Aynı dönemde kayak merkezle- rinde de kış kurakhğının yaşanması, sorunu iyice arttınyor. Sorunun en önemli yanı, gözle görünmüyor ol- ması. Bu yüzden de önemi tam ola- rak anlaşılamıyor. Boston'da Koruma Yasası Kuru- luşu, tam beş yıldır Vermont'taki Sugarbush kayak merkeziyle Mad Nehri'nden su çekilip çekilmemesi konusunda savaşıyor. Balıkçılar ve çevreciler Sugarbush pistlerini karla doldurmak için nehirden su çekil- mesinin sudaki organizmalan riske atacağını ileri sürerken kayak mer- kezi çalışanlan yakın geleceklerinin tehlikede olduğunu savunuyorlar. 10 yıl kadar önce Doğu'nun As- pen'i olarak tanınan Sugarbush, gerçekten de eski müşterilerinin üçte birini kaybetmiş bulunuyor. Artık New Englandlı kayakçılar kar yağ- sın ya da yağmasın pistlerin her za- man karb olduğu Sunday River gibi merkezlen yeğliyorlar. Sadece 10 yıl öncesine kadar önemsiz bir kayak merkezi olan Sunday River. ta başından beri ya- maçlannı % 95 oranında suni karla dolduruyor ve bu sayede de Doğu'- nun 2 numaralı kayak merkezi hali- ne gelmiş bulunuyor. Kayak mevsimini başında ve so- nunda birer ay uzatabilen suni kar, buz kristallerinden oluşuyor ve nor- mal kardan daha kaliteli bir kayağa imkan sağlıyor. Bu avantajlan göze alan kayak operatörleri ise kar yap- mak amacıyla nehirlerden su çekme izni için kıyasıya mücadele ediyor- Iar. Şu anda mücadelenin merkezi Vermont. Burada yer alan kayak merkezleri daha şimdiden bu hakla- n elde edebilmek için milyonlarca , dolar harcamış durumdalar. Bu arada da Vermont, bu spordan elde ettiği gelirin yüzde 15'ini kaybetmiş durumda Çünkü günümüz kayakçılan, alıştıklan bir yerden kolayca vazge- çebıliyor ve yakınlanndaki dağa kar yağmazsa uçağa atlayıp Avrupa'- daki herhangj iyi karlı bir kayak merkezine gidebiliyor. Rekabeti sürdürebilmek için Co- lorado'daki merkezlerde de yapay kar kullanılıyor. Aspen'de balıkçı- lar, çevreciler ve yerli halktan oluşan gruplar, Snovvmass kayak şehrinin yakınındaki nehirden su çekme giri- şimlerini engellemiş bulunuyorlar. Bir orman içinde yer alan Snovv- mass"ı avnca doğal su kaynaklannı korumak zorunda olan orman hiz- metleri de denetim altında tutuyor. Anne sütüne UNICEF desteği BURSA(AA)-UNICEF, bebeklere yapay gıdalar yerine anne sütü verilmesinin yaygmlaştınlması konusunda uygulamaya konulan projeleri destekliyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara YardımFonu (UNICEF) Türkiye Milli Komitesi'nce yayımlanan broşürde, anne sütünün önemi vurgulanarak, bebeklerin ilk dört ayda mutlaka anne sütü ile beslenmesinin gereğine dikkat çekildi. Broşürde, bebeklere anne sütü verilmesinin yaygmlaştınlması amacıyla. Sağlık Bakanlığı ile ilaç fırmalan arasında yapılan anlaşmayla, doğum kliniklerine süttozu ve çocuk maması dağıtımmın durdurulmasını kararlaştınldığı beliıtildi. Anneler de bu konuda uyarılarak. "Böylece, bebeğe doğduğu günden iribaren alması gereken anne sütü yerine, kolay fakat favdası az, ha/ır sötler ve mamaiar verilmesi önlenmiştir. Bu da yeni doğan bebeklerin ilk dört ayları süresince sadece anne sütüyle beslennıesi gereğine uyulmasını sağlayacak önemli adımlardan birini oluşturmaktadır" denildi. Anne sütünün. bebeklerin. hastalık ve mikroplara karşı direncini arttırdığı. sindirimi kolaylaştırdığı ve çevresine karşı güven duygusunu geliştirdiği, bebeğini emziren annelerde de meme kanserinin daha az göriildüğü kaydedildi. Sıvas'ta lOyılda 62 intihar SIVAS - Sıvas'ta Adli Tıp kurulduğundan bugüne kadar yapılan otopsilerle, 62 intihar olayının gerçekleştiği belirlendi. Cumhunyet Cniversitesi Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nün kuruluşundan bugüne kadar olan intihar olaylan ile ilgili olarak araştırmalannı sürdüren Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Lfuk Katkıcı, "Sıvas'ta, adli tıp 19 Kasım 1984yılındakurulımışytu. Gecen yaklaşık 10 >ıl içinde 62 intihar olayı gerçekleşmiştir. intihar olay larında 26 kişi kendini asarak. 21 kişi zehirli maddeler ve ilaçlar kullanarak. 7 kişi de yüksekten atla> arak intihar etmiştir. Gelişmiş ülke ve toplumlarda intihar olaylannın genellikle ilkbahar \e sonbahar aylannda göriildüğü açıklanırken, 10 yılhk araştırmalarunız Sıvas'ta böyle gerçekleşmediğini göstermiştir. Sıvas'ta intihar olaylan 11 intiharla ocak ayında. 8 intiharla da haziran ayında bir yükseliş kaydetmiştir" dedi. Katkıcı, intihar olaylannda yaş ortalamasının 13-75 olduğunu belirtirken 62 intihar olayında 32 erkeğin ve 30 kadının intihar ettiğini söyledı. Avusturalya'nın kuzeydoğu açıklarındaki kayalıklar, 1.500 balık türiine, 400 çeşit mercana ve 4 bin yumuşakça türüne barmakJık ediyor. Mercanlarda kirliliktenpayını aldı Haber Merkezi- Avusturalya'nın kuzeydoğu açıklanndaki, 2 bin kilo- metre uzunluğunda bir alana yayı- lan vedoğa harikalanndan biri sayı- lan mercan kayalıklan, çevre kirlili- ğinden kendine düşen payı almaya başladı. Bilim adamlan ve çevrecilere gö- re. kirlilik. petrol artıklan. aşın ba- lık avı ve yılda bir milyondan fazla tunst, dünyanın bu en geniş mercan sistemi için giderek daha fazla tehli- ke oluşturuyor. 1975'ten beri koruma altında tu- tulan ve 350 kilometrelik bir alana yayılan bu dünvanın en geniş mer- can bölgesı. İngiltere'den daha bü- yük bir alan kaplıyor. Kayalıklar. 1.500 balık türüne. 400 çeşit merca- -irlilik, petrol artıklan, aşın balık avı ve yılda bir milyondan fazla turist, dünyanın bu en geniş mercan sistemi için giderek daha fazla tehlike oluşturuyor. na ve 4 bin yumuşakça türüne ban- naklık ediyor. Son çalışmalar, Avusturalya'nın Queensland eyale- tindeki ırmaklardan gelen suyun mercan kayalıklanna her yıl 13.5 milyon ton tortu bıraktığını gösteri- yor. Bu tortularda. gübrelerden ge- len nitrojen ve fosfat da bulunuyor. Irmak. gelgit olaylannda zehirli kimyasal maddeleri de açığa taşı- yor. Nitrojen ve fosfat, mercanlann ve kayahklarda yaşayan başka canlılann beslenmesini sağlayan gü- neş ışığını engelleyen bir alg türünün ürcmesine neden oluyor. Bölgeyle ilgili araştırma progra- mının şefı John Brodie, "Fosfat, mercaniaraı iskeleüne zarar vererek, güçten düşmesine, fırtınalardan daha kolay etkiJenmesine yol açıyor" di- yor. Alglerden daha tehlikeli olanı ise, petrol artıklan. Her yıl bölgeye çok yakın yerlerden, 200'ü tanker olmak üzere, 2 bin gemi geçiyor. Tek tehlike tankerler değil. şilepler de petrol ya da petrol ürünleri taşı- yor. Yani yakında iki tankerin çarpışması, bölge için ciddi bir teh- dit oluşturuyor. Bu doğal güzelliği görmeye gelen turistler de farkında olmadan mer- can oluşumlanna zarar veriyor. Balıkçılann attığı ağlar. deniz di- binde ciddi değişikliklere yol açıyor. Ağ balıkçıhğı kayalıklarda yaşayan pek çok deniz canlısını olumsuz yönde etkiliyor. Balıkçıhğı ticarete dökenler, genellikle pazarlanması kolay olan karides avcılığını seçiyor. Park yönetiminin balıkçıhğı de- netleme sorumluluğuna atadığı John Robertson. "Karides dışında ağa takılan bütün canlılar boş yere ölüp nylece atilıyor. Bu da köpekba- lıkları gibi büyûk balıklan bölgeye çekiyor" diyor. Firavunlar ziyaretçi bekliyor KAHİRE (AA) - Firavun dönemi Mısır kral ve kraliçelerinden on birinin mumyalan. Kahire'deki Mısır Müzesi'nde sergileniyor. Müze yönetimı. ellerinde bulunan lömumyanın sergıleneceği ıkinci bir salonun da bu yıl içinde tamamlanması için çalışmalannı hızlandırdı. Müzede 14yıl önce sergilenen mumyalar, dönemin Cumhurbaşkanı Eıtver Sedat'ın 1980 yılında. 'ötülerin ruhuna saygı' gerekçesiyle verdiği talimatla mahzene kaldınlmıştı. Mumyalann, mahzenlerde bilimsel yöntemlerle sakîanamayacağını ve zarar göreceğini düşünen müze yönetimi, bir süredir mumyalann korunmasının >anı sıra, ziyaretçilere de açılmasını sağlayacak özel salon oluşturma çalışmalannı yürütüyordu. Müze yönetimi. bakteri üremesınm önlenmesi ve mumyalann çürümeden korunması amaayla nem. ısı ve oksijen oranlannı kontrol altında tutan cam bölmeler oluşturdu. llcambölme Müze Müdürü Muhammed Salih mumyalann,çürümeden korunması için oluşturulan ve malzemesi ithal edilen 11 cam bölmenin her binnin beş bin Mısır Paundu'na (yaklaşık bin 500 dolar) mal olduğunu bildirdi. Cam bölmelerde bakteri üremesine yol açan oksijeni azaltacak bir sistem kurulduğunu ifadeeden Salih. Kral Ikinci Ramses'in mumyasının Paris'te ilaçlandığmı. gama ışınlanndan geçirildiğini ve diğer mumyalardan daha özel koşulîarda korunduğunu belirtti. Sekiz kral ile üç kraliçenin mumyalan, çalışmalann tamamlanmasından sonra aybaşında Mısır Başbakanı Atıf Sıdkı tarafından açılan salonda sergilenmeye başlandı. Müze Müdürü Salih'in verdiği bilgilere göre. müzenin elinde bulunan 27 mumyadan 1 l'inin sergilendiği salonu. günde ortalama 600 kişi ziyaret ediyor. Yaklaşık dörtte üçünü >abancılannoluşturduğu ziyaretçiler müzeye. günde ortalama 15binMısırPaundu (yaklaşık 4 bin 500 dolar) gelir sağlıyor. Mısır Müzesi'nin elindeki bazı mumyalar. LuxorkentindeNil Nehri'nin batı yakasında gömülü bulunduklan El-Garna bölgesinde 1871 yılında yurttaşlarca ortaya çıkanlmış. Bisikletlerinkanştığıtrafik kazalan artıyorSTOCKHOLM (Cumhuriyet) - Bisikletliler için özel olarak yapılan yollann kentleri bir ağ gibi kapladığı ve birçok kez. bisiklete binmek için dünyanın cn elverişli ülkelerinin başında geldiği açıklanan İsveç'te bisikletlerin kanştığı trafik kazalan artmayı sürdürüyor. Motorlu taşıtlann neden olduğu kazalann sayısı son 4 yıldır azalmayı sürdürürken bisiklet ve motosiklet kazalannın artış hızından hiçbir şey yitirmemesi kaygı yaratıyor. tsveç'te 1993 yılında. hastanede bakım gerektiren ve taraflardan bi- rinin bisikletli olduğu 4.726 kaza gerçekleşti. Bisikletliler, kaza sonucu baş ye yüz yaralan (%40). bedende kemik kınklan (% 35) gibi nedenlerle has- taneye yatınldılar. Aynı yıl içinde Stockholm'de bisikletlilerin kanştığı 1% kaza gerçekleşti. Bu ka- zalarda 2 bisikletli öldü, 18'i ağır ya- ralandı. 112 kaza. ani dönüş yapan motor- lu araçlann bisikletlerin önünü kes- mesi sonucu oldu. Bisikletliler 52 kez harekelsiz cisimlere çarparak yaralanırken. 23 kez de birbirlerine çarptılar. Stockholm polisi, raporla- ra trafik kazası olarak geçmeyen ama, bisikletlinin yaralanmasına yol açan kazalann gerçek miktan- nın 1500 civannda olduğu görüşün- de. Binlerce bisikletlinin ilkyazla birlikte yollara dökülmeye ha- zırlandığını göz önüne alarak aşağı- daki konularda dikkatli olunması gerektiği açıklandı: - Mutlaka kask giyin. Kazalann büyük çoğunluğu baş ve yüz yaralan- na yol açıyor, - Zamanında ve açık işaretler ve- rin; karşılaştığınız araçlann sürücü- leriyle göz teması kurun; - Reflektör ve lambayı bisikle- tinizden eksik etmeyin; - Bısikletle vola çıkmadan iyi hazırlık yapın, bir yerinde herhangi bir bozukluk olmamasına dikkat edin. Trafik içinde gevşeyen bir zincir bile sizi anında korunmasız bir kur- ban haline getirebilir; - Trafik kurallarınm yalnızca mo- torlu araç sürücüleri için değil, sizin için de olduğunu aklmızdan çıkar- mayın; Stockholm polisi, trafik kural- lannı çiğneyen, reflektör ve lamba bulundurmayanlara ceza kesileceği- ni açıkladı. kask kullanılması için uyanda bulundu. Aynı zamanda okullara yönelik bir aydınlatma kampanyası da başlatıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear