Catalog

25NİSAN1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U Walesa Londra'da • LONDRA (AA) — Polonya Cumhurbaşkanı Lech Walesa 3 günlük resmi bir ziyaret için geldiği Londra'da "krallar gibi" karşılandı. Heathrow Havaalanı'nda Kent"Dükü tarafından karşılanan VValesa, daha sonra geldiği Londra'dan 20 km uzakhktaki VV'indsor kentini kraliyet arabası içinde kraliçe Elizabeth ile geçti. 7 arabalık kortejde ikinci sırada ise eşi Danuta'ya Edinburg Dükii eşfik ederken 21 pare top atışı işitildi. Kraliçe ve eşi ile birlikte öğle yemeğinde bir araya gelen Walesa çifti akşam da onurlanna verilen yemekte yeniden bir araya gelecekler. Kraliçe Elizabeth, yemek sırasında Walesa'ya aynca Bain Şövalyesi Nişanı da taktı. Kraliçenin isteği üzerine Windsor'daki kraliyet sarayında kalacak olan Walesa çifti, yann da saraydaki sabab ayinine katılacak. Başbakan John Major ve Dışişleri Bakanı Douglas Hurd ile de tanışan Walesa'nın, yapacağı görüşmelerde Ingiltere'nin Polonya'ya daha fazia sermaye ve yatınm sağlamasmı istemesi bekleniyor. BBC, zor durumda • LONDRA (AA) — Ingiliz televizyonu BBC'nin, içinde bulunduğu mali güçlükler yüzünden çeşitli faaliyetlerinde kısıntı yapmak zorunda kaldığı bildirildi. Kuruluşun Işletme Müdürü WiU Wyatt, bazı stüdyolann kapatüacağını, bazı görevlerin kaldırılacağını ve erken emekliliğin özendirileceğini bildirirken işten çıkarmalann ise söz konusu olmadığını belirtti. Birçok işkolunda olduğu gibi, yayıncıhkta da "zor zamanlar" yaşandığını söyleyen Wyatt, yayıncıhkta rekabeti teşvik etmek amaayla getirilen ve kuruluşun programlannın dörtte birini kurum dışından bağımsız yapımcılardan satın almasını gerektiren yeni yayıncıhk yasasının kadrolann daraltılmasını gerektirdiğini kaydetti. Fas'ın toplantı isteği • RABAT (AA) — Fas Kralı İkinci Hasan, tslam Konferansı Örgütü (İKÖ) ülkeleri dışişleri bakanlannın aralık ayında düzenlenmesi planlanan toplantısının bir an önce yapılmasını istediğini söyledi. Fas Kralı, önceki akşam televizyondan yayımlanan konuşmasında, 1KO Dışişleri Bakanları toplantısının tarihini öne almak gerektiğini, bunun Arap toplumu için bir uzlaşma fırsatı olabileceğini belirtti. Kral İkinci Hasan, "Toplantı için belirlenen tarihin çok uzak olduğu kanısındayım. tslam dünyasını mümkün olan en kısa zamanda bir araya getirmenin iyi olacağını düşünüyorum" dedi. Nijerya'da çatışmalar • LAGOS (AA) — Nijerya'nın kuzeydoğusundaki Bauchi eyaletinde karşıt dini göruşlü gruplar arasında önceki gün meydana gelen şiddetli çatışmalarda 84 kişinin öldıiğü bildirildi. Olaylarla ilgili olarak henüz resmi bir açıklama yapılmadı, ancak Nijerya resmi ajansı NAN, dün yayımladığı bir haberde, şiddetli çatışmalarda ölenler olduğunu duyurdu. Bauchi'de meydana gelen olaylann sorumluluğunu henüz ustlenen olmadı, ancak basın organlan, ülkenin kuzeyindeki Katsina'da geçen cuma gflnü benzer olaylar çıkaran aşırı dinci Şii gruplardan şüphe edildiğini belirtiyorlar. İki lider krizin aşılmasına ilişkin acil önlemler üzerinde anlaştı Gorbi-îeltsiıı işbirliğiSSCB Merkez Komitesi'nin dün başlayan toplantısı öncesinde, Rusya Federasyonu dahil 9 cumhuriyet, krizin aşılmasına ilişkin anlaşma imzaladı. Anlaşmaya üç Baltık cumhuriyeti ile Gürcistan, Moldavya ve Ermenistan katılmadı. Dış Haberler Servisi — Sov- yetler Birliği Devlet Başkanı Mi- bail Gorbaçov, dün başlayan KP Merkez Komitesi toplantı- sında muhaüflere karşı önemli bir başarı kazandı. Merkez ko- mitesi, Gorbaçov'un parti genel sekreterliği görevini terk etme- si konusunu görüşmeyi reddet- ti. Muhalifler, bu konuyu mer- kez komitesinde oylamaya koy- mayı tasarhyordular. Gorba- çov, aynca başlıca rakibi Rus- ya Federasyonu Devlet Başka- nı Boris Yeltan'le de bunalımın aşılmasına ilişkin acil önlemler üzerinde anlaşmaya vardı. Gorbaçov'un, Yeltsin ve sekiz cumhuriyetin liderleriyle önce- ki gün yaptığı toplantı sonunda imzalanan ve dün Komünist Parti'nin yayın organı Pravda'- da yayımlanan anlaşmanın, merkez komitesi toplantısında muhafazakârlardan gelecek ağır eleştirilere karşı Gorbaçov'un konumunu onemli ölçude guç- lendirdiği belirtiliyor. Üç Baltık cumhuriyeti ile Moldavya, Gür- cistan ve Ermenistan ise Gorba- çov'la anlaşma imzalamayı ka- bul etmedi. Anlaşmanın içeriği AA'ya gore anlaşmada, Gor- baçov'un birlik cumhuriyetleri- nin liderlerine bazı ödünler ver- diği, başta Yeltsin olmak üzere 9 birlik cumhuriyetinin liderle- rinin de hükumetin istikrar programımn uygulanmasını bü- yük ölçude kabul ettikleri orta- ya çıkıyor. Anlaşmaya göre Gorbaçov, birlik cumhuriyetlerinin satış vergisi uygulamasının gözden geçirilmesi,4icretlerin fiyat ar- tışlanna endekslenmesi, özellik- le dar gelirli kesimiere sağlanan desteğin arttınlması yolundaki isteklerini kabul ederken birlik cumhuriyetleri liderleri de temel sanayi ve ulaşım sektörlerinde "olağanüstü rejim" uygulan- ması ve yakın gelecekte ülkede- ki tüm tüketim malları üretim ve dağıtım şebekesinin merkezi hükumetin kontrolünde kalma- sını kabul ediyorlar. Anlaşmada, yeni birlik söz- leşmesinin en kısa sürede sonuç- landırılarak imzalanması ve ar- dından SSCB'nin yeni anayasa- sının kabul edilmesi konusunda merkezi hükumetle birlik cum- Kncc— flAA AISTtFA! — Minsk'te grevde olan işçiler önceki gün Lenin Meydanı'nda toplanarak Gorbaçov'un istediler. (Reuter) (ASMAŞ) Aâır Sanayi Makinaları A.Ş. ÖZET BİLANÇO (1.000 TL.) AKTİF I. DONEN VARLIKLAR A- Hazır Değerler B- Menkul Degerler (net) C- Kısa Vadeiı Tıcarı AlacaWar (net) D- Dıger Kısa Vadetı Tıcan Alacaklar (ner) E- Stoklar (net) I.SnMar 2. Venlen S-parış Avansları F- Oğer Dönen Varlıklar R. DURAN VARUKLAR A- Uzun Vadelı Tıcan AlacaMar (net) B- Dıger Uzun Vadelı Alacaklar (net) C- Fınansal Duran VarlıkJar (net) D- Maddi Duran Varlıklar (net) 1 Bınalar, Arsa ve Arazıler 2 Makıne.TesaveCıhazlar 3 Dıger Duran VartıHar 4 BnkmşAmortsmarlar(-) 5 YapılmakaOlanYatrımlar 6. Venlen Sıpariş Avanaları E- Maddı Otrnayan Duran Varlıklar (net) 1. Maddi Onayan Duran VarlıMar 2. Venlen Avanslar F- Dtger Duran VarlıMar AKTIF TOPLAM DİPNOTLAR: CARİ DÖNEM 31 12 1990 37.785.592 759.138 4 663542 2 185.678 30 001.689 26.728.202 3-273£87 175.345 25.856.655 — — 500 2S.856.155 3 027755 34.661.440 1.186.364 13.018904 — — 63.642.247 ÖNCEKİ DÖNEM 31 12 1989 24 026 892 469 923 2.767.242 1 500 20.682.656 20754.973 427.683 105.571 20.025.453 22.343 — 500 20.002.610 1.694.692 18785775 1.321.954 6.678 539 5.379728 — — _ _ 44.052345 PASİF 1. KISA VADEÜ BORÇLAR A- Fnansal Borçlar B- Tıcarı Borçlar (net) C- Dıger Kısa Vadelı Borçlar D- Alınan Sıpans Avansian E- Borç ve Gıder Karsılıklan II. UZUN VADELI BORÇLAR A- Fnansal Borçlar B- Tıcan Borçlar (net) C- Ofter Uzun Vadet Borçlar D- Alınan Stparis Avarısları E- Borç ve Gıder Karsılıklan III. ÖZSERMAYE A- Sermaye B- Sermaye Taahhütleri (-) C- Emısyon Pnm D- Yeniden Degerleme Deger Artısı 1 Duran Vartıklarûa Deger Artışı 2 Iştraklerde Defler Arû?! EYedekter 1 Yasai Yedekler 2 Stacü YedekJen 3. ûzel Yedekler 4. CHaganûstt Yedekler F- Net Dönem «an G- Dönem Zararı (-) H- Geçrrnş Yıllar Zararlan (-) PASİF TOPLAM CAHİ DÖNEM 31 121990 18.122.377 1.173104 2.570 179 6.867 104 7.511 990 5.439.385 166.872 _— 5.272.513 — 40.080 485 37 000.000 7 561.892 7 561892 247 111 93 656 -_. 153.455 1 622.024 6 350.542 63.642747 ÖNCEKİ DÖNEM 31 12.1989 20.251.271 10 045 853 972.691 4.712.064 4.139 788 380.875 12439 834 3.652.373 8.787.461 11.361240 12.600 000 1.400 000 6 264.671 6.264 671 247 111 93.656 —_ 153.455 6 350.542 44.052 345 1 - AKTİFTE KAYITLISABİT KIYMETLER VE AMORTİSMANLAR % 5£5 ORANINDA (YASAL YENİDEN D6ĞERLEME ORAM) AHTTIRLMAK SURETİYLE YENİDEN DECERLEMEYE TABİTUTUMUŞTUR AMORTİSMANLAR NORMAL AMORTİSMAN AYIRMA YÖNTEMİNE GÖRE AYRLMIŞTIR Fitl SAYM SONUÇLARINA GÖRE ENVANTER Ç1KARILMIŞT1R. YÖNTEMERDE ÛNCEKİDÛNEME GÖRE BİH DEĞİŞİKLİK YAPILMAMIŞTIR. 2- 31 12.1990 TARlHltTlBARIYLE AKTIF DEĞERLER ÛZERİNDEKİ; -İPOTEKLER : 5.770.301.000.-TL. - İŞLETME REHNİ : 10.000.000.000.- TLTJIR. 3- AKTİF DEĞERLERlN TOPLAM SK3ORTA TUTARI 9 409.047.000 - TVDia 4- 31.1Z1990TARMmBAR(YLE 1991 YIINA DEVREDENİŞEMİRLERİ (TAAHHÛTNAMELERİMİ2DEN KALANLAR) TUTARI: 49 418.194772.-TLDIR. 5- ŞİRKEDMİZİN KAYITLI SERMAYESİ 50 MİLYAR TL t)IR. 6- SERMAYEYİTEMSİL EDEN HİSSE SENETLERİNDEN 4 OOO.OOO.-TL.IIK A GRUBU NAMA YA2L1 HtSSE SENETLERIYÛNETİM KURULUNA ÛYE SEÇMEDE İMTlYAZLOa — [ A S M A Ş | I ÖZET GELIR TABLOSU (1.000 TL.) l(ÂSMA5jl Aaır Sanayi Makinaları A.ş. A- BRUTSATIŞLAR B- SATIŞLARDAN İNDİRİMLER (-) C- NET SATIŞLAR D- SATIŞLARIN MALİYETİ {-) BRÜT SATIŞ KARIVEYA ZARARI E- FAALtYETGlDERLERl(-) ESAS FAALİYET KARI VEYA ZARARI F- DİGERFAALİYETLERDENGELİRLERVE KARLAR G- DIGER FAALİYETLERDEN GİDERLER VE ZARARLAR (-) H- FİNANSMANGIDERLERİ(-) FAALİYET KARI VEYA ZARARI I- OLAĞANÛSTÛ GEÜRLER VE KARLAR J- OLAĞANÛSTÛ GİDERLER VE ZARARLAR DÖNEM KARI VEYA ZARARLARI K- ÖOENECEK VERGİ VE DCER YASAL YÛKÛMLÛLÛKLER (-) NET DÖNEM KARI VEYA ZARARI CARİ DÖNEM 31.12.1990 24.760.696 19.367 24.741329 14.173.052 10 568777 8.485 722 2.082 555 2 425030 2.885 560 1 622 025 1 622.025 1622 025 ÖNCEKİ DÖNEM 31 121989 9 459.122 - — 9.459.122 3 590 681 5 868 441 4605 908 1 262.533 8115609 (6.853.076) 502 534 (6.350.542) (6.350.542) DİPNOTLAH: 1 - STOKLAR SİPARİŞ MALİYET SİSTEMİ VE HAREKETLİORTALAMA MALİYET YÖNTEMİNE GÖRE DEĞERLENDlRlLMtŞTlR. 2- STOKLARIN TAMAMI FİİLİ OLARAK SAYILMIŞTIR 3- STOK MALİYETLERİNDE VE GELİR TABLOSUNOA YER ALAN TOPLAM FİNANSMAN GİDERLERİNOEN ORTAKLARA ÖDEME YOKTUR. 4- ORTAKLARA YAPILAN SATIŞ TLTTARIBHÜT SATIŞ TUTARNIN % 20' SINİAŞMAMAKTADIR 5- YURTİÇİ VE YURTDIŞI SATIŞLAR HESAP KALEM! İÇİNDE YER ALAN YAN ÜRÛN, HURDA, DOKÛNTÜ GİBİ MADDE SATIŞLARI İLE HİZMET SATIŞLARINıN AYRIAYRITOPLAMLARIBRÛT SATIŞLARIN % 20SİNİ AŞMAMAKTADIR. 6- ÖNCEKİ DÖNEM GELİRLERİ YURT İÇİEMTEA SATIŞLARI YURTİÇİ MAMUL SATIŞLARI YURTİÇİ FASON SATIŞLARI DİĞERGELİRLER ÖNCEKİ DÖNEM GİDERLER) SATILAN MALIN MALİYETİ FİNANSMAN GİDE RLE Rl PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİOERLERİ GENEL İDARE GELİRLERİ BAĞIŞVEYARDIMLAR KANUNEN KABUL EDİLMEYENGİDERLER DtGER GİDERLER AMORTİSMANLAR 9.961 655.B60.73 147 858.694 — 8 901.554.566.53 409 708744.08 502 534 356 12 16.312.198.047.73 3 590 681 392.13 8 115.608.491.09 190 040 726-- 2 165 312.959 04 981 750 - 320.697.834 22 249.658.398.60 1.679716.496.65 1990 HESAP DÖNEMİNE AİT BAĞIMSIZ DENETÇİ RAPORU ASMAŞ. AGIR SANAYİ MAKİNALARI A.Ş - rwı 31.12.1990 tarırn iObanyıe düzenlenmı; bılançosunu ve bu tanhte sona eren hesap dönemine aıt 9ehr tablosunu ıncelemt} bulunuyoruz. Incelememız genel kabul görmüs denet- leme ılke, esas ve stanoartlanna uygun olarak. muha- sebs kayıtfarının kontrolü ile gereMı gördûğûmuz difier degerteme yfintem ve teknıklerirn ıçermıştır. 2499 sayıb Sermaye Piyasası kanunu kapsamında rjene- ttme tabı şırketın Bılanço ve Gelır Tabtolalannın SPK'nır Xl/1 Nolu lebtgı De ek ve deöışıMıklennde öngörOten tas- nıfe uygun olarak dûzenlendıQı, ancak personeli için Kıdem Tazmmalı karsnıfiı ayrılmadığı tesbt edılrraşDr Görüsûmüze gore. yukarıda behrslen husus dışında, sozkonusu malı tablolar »irkeon 31.12 1990 tanhındekı gerçek faakyet sonucunu. yürûrlüklekı mevzuata ve genel kabul gormüj muhasebe ılkeleme uygun oiarak, dojru bir bto-nde yansıtmaktadır. BAN-DEN Yemınlı Malı Mûşavırik ve Bagımsız Denetım Hızmederı A.Ş. Sorumlu Başdeneiçı ServetEYÛPGlLLER 7- DONEM KARI İLE 1989 ZARARI MAHSUP EDH.MEKTEDİR SEZER/IZMIR huriyetlerinin görüşbirliği için- de oldukları /urgulanıyor. Dünkü toplantıya davet edil- meyen Litvanya, Letonya, Es- tonya, Ermenistan, Moldavya ve Gürcistan liderlerinir» HjrliW sözleşmesini imzalama konu- sunda özgür oldukları belirtilen anlaşmada, ancak bu cumhuri- yetlerin yeni birlik sözleşmesinin imza koyan taraflara sağlayaca- ğı olanaklardan yararlanamaya- cakları belirtildi. Anlaşmada aynca, yeni ana- yasanın kabulünden sonra 6 ay içinde, yeni iktidar yapılarına uygun olarak, cumhuriyetlerin yönetim organlan için seçimler yapılması da karara bağlanıyor. Öte yandan Sovyet Parla- mentosu Yüksek Sovyet, Başba- kan Pavlov tarafından hazırla- nan "anti-kriz" programını onayladı. Parkmentoda benimsenen karar, bakanlar kuruluna yal- nızca bu programı uygulama görevini vermekle kalmıyor, ay- nca hükumetin, birlik cumhu- riyetlerinin hükümetleriyle or- tak bir ekonomik reform kon- seyi oluşturması çağrısında da bulunuyor. Sovyet Parlamentosu'nun ka- bul ettiği "anti-kriz" programı, ülkede tüm grevlerin yasaklan- masını ve üretim sürecinin nor- male döndürülmesi için sert ön- lemler alınmasını öngörüyor. Plana gore para-kredi politika- sı sıkı biçimde denetim altına alınırken, cumhuriyetlerdeki tüm ekonomik birimler merke- zi hükumetin denetimi altında faaliyet gösterecek. So\ r yetler Birliği'nin etnik açı- dan en sorunlu bölgesi Kafkas- ya'da Osetlerden sonra Acarla- rın da Gürcü hükümetini pro- testo etmek amacıyla düzenle- dikleri gösterilerde -.ilahların patladığı bildirildi. TASS'ın Gürcistan sınır- ları içinde yer alan Acarya özerk bölgesinin başkenti Ba- tum'daki kaynaklara dayanarak verdiği habere göre kentte iki gündiır gösteriler yapıldı. Denktaş Türklerden daha fazla ödün istiyorlar LONDRA (AA) — KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kanada, ABD ve lngiltere'de yaptığı temaslarda Türklerin daha fazla ödün vermelerini is- teyen mesajlar aldığını söyledi. Denktaş, temaslarının sonuçla- rını dün Londra'da düzenledi- ği basın toplantısında açıkladı. Denktaş, "Gezdiğim her üç ülkede aldığım mesaj 'Türkler ellerini daha da açsınlar, özel- ; likle toprak konusunda teklif ortaya koysunlar, meseie süratle halledilir hale gelsin' oldu" de- di. Denktaş sözlerini şöyle sür- dürdü: "Bunu bize söyleyenler, Kıb- ns Türkleri ile Rumlar arasın- da fıkir ve belge teatisinde bu- lunuldugunu ve Rumların bize birçok konuda yaklaştığını, ara- mızdaki ayrıüğın çok azaldığı- nı ve köprii kurulabileceğini zannetmektedirler. Bu zanlan- nı neye dayandırdıklannı bilmi- yorum. Çiinku bu ana kadar Rumlar 'Kıbns Türkleri eşit bir toplumdur' dememiştir.'Ortak- lık ve ortak olacağız' dememiş- tir. Silahlanma surmekte, bize karşı ambargo devam etmekte- dir. Geçen seneden bu yana bi- zimle telefon leması bile yapma- mışlardır. O halde nerede yak- laştık ki şimdi sıra bize geldi 'toprakta da şunu isteriz ve içi- mize de şu kadar Rum almaya hannz' diyeceğiz sonısunun ce- vabını ben gezdiğim yerlerde bulabilmiş degilim." Denktaş, Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu'nun "işgal olan ülkenin lideri işgalci ülkenin li- deri ile görüşür" şeklinde sa- vunma ile Kıbns Türklerine sır- tını döndüğünü vurguladı. "Bu sözlerie ümiLsizlik mi ya- jiyoram? Ha>ır gerçekleri orta- ya koymak ümitsizlik değildir" diyen Denktaş, kısa sürede iki halkı yeniden çatışmaya soka- cak apay bir anlaşmadan yana olmadığını belirtti. Denktaş, Kıbrıs'ta banş için Türklerin şimdiye kadar ellerinden geleni yaptıklannı ve yapmaya devam edeceklerini kaydederek, Rum tarafından, yeni ortaya attıkla- rı istikrar önerilerine karşıhk beklediklerini söyledi. Denktaş, yaptığı görüşmeler- de Türkiye'nin garantisi konu- sunda "sulandırmalar" sezdiği- ni de belirtti ve "Eger Türk ga- rantisini bu gezimde işittigim şe- kilde sulandırmak fikri varsa açık söylesinler bu egzersizden vazgeçelim. Boşuna vakit kay- betmeyelim. Kıbns Türkiı, Tür- kiye'nin bugünkü etkin, daimi garantisi olmadan anlaşma dü- şünmeyecektir" diye konuştu. Denktaş, yeniden cumhur- başkanlığına aday olmayacağı- nı açıklamasının siyasetten çeki- leceği anlamına gelmediğini de belirtti. POLinKADA SORUNLAR ERGUNBALO GörünümAmerikan basınında Irak'ın kuzeyinde Kürt sığınmacılar için kurulmakta olan "güvenli bölge" konusunda ilginç haber-yorumlar çıkıyor. "Nevvsvveek" dergısine göre Başkan Bush'un üst düzeydeki yardımcıianndan biri şöyle diyor derginin muhabirine:'Bu böl- gedeki Kürtleri korumak için aylar, hatta yıllarca kalabiliriz.' Aslında Amerikalılar (en azından basından yansıdığı ka- darı ile) bu işten memnun değiller. Kuzey Irak'ta bir batağa saplandıklarını ve zaman geçtikçe daha fazla batacaklarını düşünüyorlar. Son günlerde Amerikan basınında bu konu- da karamsar yorum ve haberlerin giderek sıklaştığı görülü- yor. Nevvsvveek, Beyaz Saray'ın, Kuzey Irak'taki Kürtleri ko- rumak için asker gönderirken birkaç hafta sonra kamplan BM'ye terk etmeyi tasarladığını belirttikten sonra "Ama Ku- zey Irak'tan çıkmak, içeri girmekten daha zor olabilir" diyor. Dergi "güvenli bölgeyi" korumak için gönderilmesi tasarla- nan 10 bin Amerikalı askerin de bir süre sonra yetersiz kala- bileceğini ve asker sayısını arttırmak gerekebileceğinı bildi- riyor. Fransızlara göre kurtarma ve koruma operasyonları için 25 bin ABD askerine ihtiyaç var. Sözün kısası Amerikalılar bu işin büyüyeceği kanısında. Her şeyden önce, bölgede toplanacak yüz binlerce sığın- macının, siyasi lideıierin, "Haydi artık evinize dönün" deme- leri ile geri dönmeyi kabul edeceklerine artık kimse pek inan- mıyor Tersine, kamplar bir kere kurulduktan ve sağlık, yiye- cek gereksinmeleri karşılandıktan sonra dışarıdan bölgeye akın olması bekleniyor. Böylece bölgedeki sığınmacılann geri dönmeleri bir yana, sayılarının daha da artacağı tahmin edi- liyor. Iraklı Kürtler, Saddam iktidarda kaldığı sürece, geri dön- meyeceklerini söylüyorlar. Ama kimi Amerikalı yetkililere göre Saddam iktidardan çekilse bile Kürtlerin geri dönmeyi red- detmeleri olasılığı güçlü. Bush'un yardımcıianndan biri Nevvsvveek muhabirine şöyle diyor: "Bu kamplarda onlara günde üç öğün yemek, ilaç, dok- tor ve güvenlik sağlanacak. Günde ancak bir öğün yemek yiyebilecekleri ve ilaç, doktor bulmayacakları köylerine ne- den dönsünler? "Güvenli bölge"nin Irak'taki diğer Kürtlerle, iran'daki 1 mil- yon sığınmacıyı da çekebileceği, Filistin ya da Pakistan'daki Afganlıların kamplarına dönüşebileceği belirtiliyor. Diyelim ki bunlar aşırı karamsar tahminler. Saddam bir kaz devrilirse, sığınmacılar da evlerine dönerter. Saddam devrilecek mi? Amerikalı yetkililerin giderek daha karamsar oldukları bir konu da bu. Çünkü Saddam'ın yakında devrileceğine ilişkin hiçbir işaret yok. Aksine, ayaklanmayı bastırmasının orduda ve BAAS Partisi içinde prestijini arttırdığı düşünülüyor. 22 nisan tarihii 'International Herald Tribune'ün haberine göre Beyaz Saray yetkilileri, ayaklanmayı bastıran Saddam'ın ordu üzerindeki etkinliğini arttırdığı görüşündeler. Bir yetkili şöyle diyor: "BAAS Partisi'nin halkın bir kesiminde hâlâ des- teğe sahip olduğunu çok kimse anlayamadı. Partide ve or- duda milliyetçilik duygusu çok güçlüdür. Ayaklanmalar baş- layınca hem parti hem de ordu Saddam'ın çevresinde ke- netlendi. Ayaklanmalar Saddam'a karşı bir darbe ihtimalini ortadan kaldırdı." Başka bir deyişle güneydeki ve kuzeydeki ayaklanmalar olmasa idi Saddam'a karşı büyük bir olasılıkla darbe düzen- lenecekti. Ayaklanmalar Saddam'ı kurtardı. Böylece Irak'ta ayaklanmalar başlar başlamaz, "Saddam nasıl olsa gidici" hesabı ile Celal Talabani'yi Türkiye'ye da- vet etmenin, Irak'ta federasyon modeli önermenin, ayaklan- mayı desteklemenin, sonra da bunu tüm dünyaya açıklama- nın ne denli trajik bir hata olduğu iyice ortaya çıkıyor. Peki, ABD bölgede bir Kürt devletinin kurulmasını ister mi? Bu açıklamalar, faaliyetler, ortam hazırlamak için girişimler mi? Bu konuda bir karara varmadan önce çok dikkatli olmak, aceleden kaçınmak gerekiyor. ABD'nin çıkarları ile İngiltere ve Fransa gibi bazı Avrupa ülkelerinin çıkariarı arasında fark- lar var. ABD, bir süper güç olarak soruna gjobal açıdan bakar. Kürt devletinin kurulması VVashington'un İran, Suriye, Türkiye ve Suudi Arabıstan'la oian ilişkilerini bozar. ABD'nin bir Kürt dev- leti kurdurarak bölgeye ayak atmasına gerek yoktur. Çünkü zaten yeterince ayağı vardır. Kürt devletinin kurulması, öteki ayaklarının sarsılmasına yol açar. Bu nedenle ABD'nin olay- lann ve Avrupalı müttefiklerinin zorlaması ile Kuzey Irak'a gir- diği düşünülebilir. Avrupa'nın ise ABD gibi tüm bölge çapında bir politikası oimadığından, Kürtlerin özerk olacağı, Batı'nın himayesi al- tındaki bir bölge, Franşa ve özellikle İngiltere için yörede bir dayanak oluşturabilir. İngiltere'nin ileride kendi himayesin- deki "özerk bölgede" siyasal etkinliğini arttırmayı hesapla- dığı anlaşılıvor. Bu aşamada, özerk bir Kürt bölgesi ya da Kürt devleti ABD'nin çıkarlarına uygun görülmüyor. Ancak Başkan Bush^ un son haftalarda ne kadar sık tutum değiştirdiğini de akıl- dan çıkarmamak gerekiyor. Önce Irak halkını ayaklanmaya davet etti, sonra Irak'ın iç işlerine müdahale etmeyeceğini, ülkenin parçalanmasına karşı olduğunu, tek Amerikan as- kerini bile Kuzey Irak'a göndermeyeceğini söyledi. Bu açıklamasının ardından birkaç gün geçmeden de 36. paralelin kuzeyini Bağdat'a yasaklayarak hem Irak'ı bir an- lamda parçaladı hem de bölgeye binlerce Amerikalı askeri gönderdi. Ustelik Perez de Cuellar'ın bu operasyon için Bağ- dat'ın onayının alınması gerektiğini belirtmesine karşın. Beyaz Saray, ileride olaylann zorlaması ya da yeni çıkar hesaplan ile ingirtere'nin çizgisine gelebilir. • • • Bu yazı, Talabani'nin Bağdat yönetimi ile anlaştıklannı açık- lamasmdan önce yazıldı. BATI TRAKYA Türkler Bush'tan yardım istediSTRASBOURG (AA) — kemelere başvurduğunu, bunun Baskı altında bulunan ve vatan- hem zaman hem de para kay- daşlık hakları Yunan makam- bına yol açtığını söyledi. larınca ihlal edilen Batı Trakya 29 Ocak 1990 tarihinde Gü- Türkleri, ABD Başkanı Geor- ge Bush'a bir mektup göndere- rek yardım istediler. Batı Trakya Dernekleri Fede- mülcine'de Türklere ait işyerle- rine yapılan saldırı sonucu 156 milyon drahnıi zarar meydana geldiğini, zararın aradan uzun rasyonu Başkanı Cafer Alioğ- Süre geçmesine rağmen tazmin lu'nun imzasmı taşıyan mek- edilmediğini belirten Alioğlu, tupta, ABD'nin, Yunan hükü- meti tarafından Türk azınlığa >"apılan baskıyı görmek ve olay- ları yerinde incelemek uzere "Yunanistan, Lozan Antlaşma- sı'nı ihlal etmektedir. Buna izin veriimemelidir" dedi. Batı Trakya'ya bir heyet gön- UiyalOg yOK dermesi talep edildi. Hükümet Sözcüsü Viron Poli- Öte yandan Yunan makam- doras, dün Yunanlı gazetecüerle larının, mahkeme karanna bi- yaptığı basın toplantısında, Baş- le gerek duymadan Batı Trak- bakan Konstantin Mitçotakis'- yalı 500'den fazla Türk'u vatan- in dün Avrupa Konseyi'ndeki daşlıktan çıkardığı bildirildi. konuşmasıyla ilgili sorulan ce- Avrupa Konseyi Parlamenterler vapladı. Meclisi (AKPM) çahşmalan Polidoras, Mitçotakis'in Ba- nedeniyle Strasbourg'a gelen tı Trakya'daki "Müsluman Batı Trakya Dernekleri Federas- azınlığına" değinirken sözünü yonu Başkanı Cafer Alioğlu, ettiği diyaloğun hükümet ile AA'ya yaptığı açıklamada, uy- azınlık temsilcileri arasında ola- gulamanın Yunan Anayasası- cağını belirterek, "Başbakanın na aykırı olduğuna dikicat çe- bu sözleri azınlık konusunda kerek vatandaşlık hakları elle- Türkiye ile diyalog yapacağımız rinden alınan soydaşlann mah- anlamına gelmemelidir" dedi.