Catalog

8 KASIM 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3 \Mehmet Ağar: Içimizden 3 tane aşağılık çıkması bizi üzdü Polismafyası polise çarptıİBaşkomiser Ali Rıza Güzel'e ateş MLSPB üyesi Özay, Çevik Kuvvet İşadamı Gülver, bundan 3 yıl önce îedereköldüren Sedat Mete takmaadlı memurları Tamer Tarım, Resul evlenmek üzere Antalya'ya kaçan kızını •Orhan Özay, MLSPB davasından ömür Özdemir ve Kadir Kabalak, işadamı geri getirmesi için olayda kullanılan jboyu hapis eezasma hükümlüyken Fahri Gülver'in evini bastılar ve BMW'nin sahibi Necati Yıldınm'dan itiraf yasası ile cezaevinden çıktı. kaçırarak 250 milyon lira fidye istediler. yardım istedi. ri Hab M — Fe- nerbabçe'de önceki gün polisle , çatışan ve bir başkomisen öldü- ; ıen ûç fktyeciden ikisinin Çevik î Kuvvet mensubu olduğu doğru- lamrken öldûrülen diğer kisinin MLSBP (Marksist-Leninist Si- lahlı Propaganda Birliği) dava- smdan hükümlü, itiraf yasasın- dan yararlanarak cezaevinden tahliye edilen Ortaan özay oldu- fğu açıklandj. lki Çevik Kuvvet • mensubu ile MLSBP sanığımn, 'ifadamı Fahri Gülyer'den 250 '• milyon fidye istedikleri öğrenil- di. Istanbul Emniyet Müdûrü Mehmet Ağar, olaym tamamen çözüldüğünü behrterek "Devlet içu yıUarca uaams »e hayafyet- lc çauşma) bir kardeşndıi kay- bettik. Caala bafla çahfan teş- kfiatiçndeöçtaoeapgıhkiMİa- mıa çıkması bizi çok izda" de- di. Polis ile Kadıköy Cumhuriyet Savcüığı yetkililerinden alınan bilgiye göre fidye olayı şöyle ge- lişti: Mutfak eşyalan imal eden fir- manın sahibi olduğu belirtilen Fahri Gülver'in kızı Flhz Gül- ver, üç yü önce Istanbul'dan Antalya'ya kaçarak bir genç ile evlendi. tşadamı Gülver'in, olayda kullanılan BMW otomo- bilin sahibi konfeksiyoncu Ne- cati Ydduun ile lcızmı geri getir- mesi için anlaşüğı ve bir miktar para verdiği belirtildi. Necati Yüdınm'ın, Sedat Mete takma adı kullanan MLSPB sanığı Or- han özay'm, Çevik Kuvvet Şu- besi'nde görevli Tamer Tanm, Resnl özdemir ve Kadir Kaba- lak'la birlikte çek-senet tahsilatı yaptıklan kaydedildi. Fidyeci- lerden Orhan özay'ın MLSBP davası sanığı iken 1985 yılında örgüt hakkında itiraflarda bu- lunduğu ve itiraf yasasından ya- rarlanarak tahlıye edildiği belir- tildi. özay'ın, kimliğuu Sedat Mete olarak değiştirdikten son- ra bir gasp olayının sanığı ola- rak tekrar yakalandığı, kısa sü- re cezaevinde yattıktan sonra serbest bırakıldığı da öne sürül- dü. Yetkfliler, Necati Yddınm dı- şındaki üç kişinin, olaydan bir gün önce işadamı Fahri Gülver'- in Etiler'deki evine, Emniyet Müdür Yardımcısı Necmettin Yıkhrım'a ait olduğu öne sürü- len nijiltgm otomobüi ile gittik- leri ve Gülver'i buradan, kon- feksiyoncu Necati Yıldınm'a ait Fındıkzade'deki boş inşaata gö- türdükleri belirtildi. lki polis ile MLSPB sanığı üçüncü fıdyeci- nin Gülver'den, 50 milyon na- kit ve 200 milyonluk senetten oluşan fidye istedikleri kayde- dildi. tstanbul Emniyet Müdürü Mehmet Agar, sanıklann Eti- ler'deki eve, "Biz polisiz, ara- ma yapacaftz" diye girdikleri- ni, eve esrar attıktan sonra, "Otayı polise bUdfrmemek için tZLERİ GÖSTERDtLER — YÖK'ii protesto etmek amacıyla önceki gün tstanbul Üniversitesi bahçesinde oturma eylemi >apan ve polisten dayak yedik < lerini söyle>en bir grup ögrenci, Cumhuriyet SavcıugTna* başvurarak suç duyurusuoda bulundular. (Fotograf: MUHARREM AYDIN) Öğrencilerden polis için suç duyurusutstanbul Haber Servisi — YÖK'ü protesto etmek amacıyla önceki gün Istanbul Üniversitesi bahçesinde düzenledikleri forum sonrası dayak yediklerini öne süren ve gözaltına alınan bir grup üniversite öğrencisi Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak Istanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Dairesi'ne bağlı sivil ve resmi polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundular. Çapa Tıp Fakültesi Acil Servisi'nden aldıklan raporlarla dün öğle saatlerinde Istanbul Adliyesi'ne giden öğrencilerve avukatlan hazırladıklan suç duyurusu dilekçesini Cumhuriyet Bassavcısı'na verdiler. Daha sonra Adli Tlp'a başvuran 35 kadar öğrenci, basın mensuplanna olay sırasında yaralanan arkadaşlanmn vücutlannı göstererek polisin • üniversite öğrencilerine karşı uyguladığı baskıyı "lerör" olarak niteleyip şiddetle kınadılar. Vücutlannın çeşitli yerlerinden yaralanan Nnriye Kürük ve Nnri Çintay başta olmak üzere 35 öğrenci "tstanbul Emniyet Modüriign Terörle Mücadele Dairesi'nden olaya mttdahale eden sivfl pols ve çevik kuvvetten" şikâyetci olarak "Efrada snimnamek ve cismen eza vennek, yaralamak"tan ötürü suç duyurusunda bulundular. öğrenciler, avukatlanyla birlikte Adliye'de yaptıklan basın açıklamasında ise "üniversiteye polisi çağıran tstanbul Üniversitesi Rektörü Cem'i Deınlroğtu'nu istifaya çagınyoruz" dediler. öğrenciler aynca üniversitelerin bilim yuvalan olmaktan çıktığıru ve işkence yuvalarma dönüştüğünü vurgulayarak "Bütün baskı ve estirilen teröre rağmen demokratik- özerk üniversite mücadelemizi kararhlıkla sürdnrecek, siyasi iktidarın üniversiteler üzerinde oynadıgı oyunlan boşa çıkaracağız" diye görüş bildırdiler. Istanbul Adliyesi'nde dün polisler hakkında suç duyurusunda bulunan öğrenciler, YÖK'ü protesto etmek amacıyla önceki gün Istanbul Üniversitesi bahçesinde bir forum düzenlemiş, forumun sona ermesinden sonra polisin "dağüın" uyanlanna rağmen oturma eylemi yapmışlardı. Polisin müdahale etmesi sonucu çıkan olayda 20 öğrenci gözaltına ahnmıştı. Bursa ve Gaziantep'ten Eskişehir Cezaevi'ne 54 nakil Sağmalcılarda da açhk greviHaber Merkezi — Eskişehir özel Tip Cezaevi'ne çeşitti ceza- evlerinden sevkler sürüyor. Dün de Bursa ve Gaziantep özel tip cezaevlerinden 54 sağ ve sol gö- rüşlü tutuklu ve hükümlü Eski- şehir'e nakledildiler. Malatya, Ankara Merkez Kapah Cezae- vi, Bartın ve Eskişehir cezaev- lerinde sürdürülen açhk grevle- rine tstanbul'daki Sağmalcılar Cezaevi'ndeki "siyasi tataklalar" da katıldı. AA'nın haberine göre Bursa ve Gaziantep cezaevlerine dün gönderilen Adalet Bakanhğı ya- zısıyla buralarda bulunan top- lam 54 sağ ve sol görüşlü tutuk- lu ve hükümlü Eskişehir özel Tip Cezaevi'ne gönderildi. Çesitli cezaevlerinden Eskişe- hir özel Tip Cezaevi'ne sevkle- ri kınamak için başlatılan açhk grevleri sürüyor. Istanbul Sağ- malcılar Cezaevi'nden "siyasi tntnkİBİar" adına yapılan yazı- lı açıklamada, Eskişehir'deki hücre tipi cezaevi sistemi eleşti- rilerek "Tabnttak diye tabir edi- len öitim bacrderine tntsaklar diri diri gömnlmek isteniyor" denildi. Açıklamada, 6 kasım tarihinden itibaren cezaevlerin- de bulunanlann süresiz açhk grevine başladıklan bildirildi. Bu arada Eskişehir'de 195, Gaziantep özel Tip Cezaevi'nde 33, Baıtın'da 16, Ankara Mer- kez Kapah Cezaevi'nde 38 tu- tuklu ve hükümlü açhk grevle- rinin 5. gününe girdi. Malatya E Tıpi Cezaevi'nden 15 hüküm- lünün Eskişehir'e nakli üzerine başlatılan açhk grevi ise sona erdi. Sosyalist Parti Genel Sekrete- ri Hasan Yalçm başkanhğında- ki bir heyet dün nakiller konu- sunda Adalet Bakanı Suat Bil- ge ile görüştü. Yalçm, görüşme- den sonra UBA'ya yaptığı açık- lamada, tutuklu ve hükümlüle- re yapılan işkenceleri bakana anlattıklannı söyledi. Bakan Suat Bilge'nin, "Ceza- evlernde devlet otoritesinin or- tadan kalkmıs bnlnnduinnn, b u u yeniden tesis için sert otundngıınB" belirtüğini ifade eden Hasan Yalçm, bakanın bu aşamada karanndan dönmeye- ceğini söylediğini bildirdi. Türk Tabipler Birliği, Eskişe- hir'e nakledilen mahkûmlann sağlık dunımunu yerinde ince- lemek için girisimde bulunacak. Merkez Konseyi Başkanı Selim Oiçer, cezaevindeki tutuklu ve hükümlülere işkence yapıldığı konusunda Çağdaş Hukukçular Dernegi tarafindan kendilerine başvuruda bulunuiduğunu be- Urtti. tnsan Haklan Dernegi (İHD) Genel Sekreteri Akın Birdal, Ankara Merkez Kapah Cezae- vi'ndeki firar olaylan gerekçe gösterilerek cezaevlerinde sür- günler ve baskılar başlatıldığım ileri surdü. Birdal, dün yaptığı yazılı açıklamada, "Son 10 yıl- da cezaevtermdeld baslocı uygu- lamalann, 14 kişinin yaşamını ve biıderce Idsinin bedensei ve ruhsal yeteoegmi yitinnesine ne- den olduğu anutulmamalıdır" dedi. İHD Genel Sekreteri Birdal, firarlar nedeniyle diğer tutuklu ve hükümlülere uygulanan bas- kı ve sürgünlerin cezalann kişi- selliği ilkesine aykırı olduğunu, bunun tutuklu ve hükümlülere uygulanması gereken standart kurallarauymadığını bildirdi. Atatürk 9 ü Annıa Haftası başladıHaber Merkezi — "AUtürk'ü Anma Haftafl" başladı. Hafta nedeniyle bütün yurtta çesitli etkinlikler düzenlenecek. Ankara Valihği'nce düzenlenen hafta Cumhuriyet Müzesi'nde düzenlenen tö- renle başladı. Ankara Vahsi Erdofan Ş>- Uao|tn burada yaptığı konuşmada Ata- türk'ün, hayatın günlük akışı bozuhna- dan r n i*t^ ın havası <iıynHa milletçe anı- tecağını beürterek, "Omın göstenHti yol- ve beraberlik içerisude aynı .-1-1-, ,-^j| dedi. Gencuğin, Atatürkçü düşünce ışığm- da ülkenin geleceğini çizeceğini, yannki Türk toplumunun temellerini daha da belirten Şahinoğlu,g ^ g Ş bu nedenle Türk bağunsızhğı ve Türki- ye Cumhuriyeti'ni koruma görevinin gençlere emanet edildiğini vurguladı. Atatürkçü düşünce sisteminin, özelük- leri gereği vazgecümez yaşam tarzı ola- rak değerini daima koruyacağını ifade eden Şahinoğlu, "Çünk* zamamn gerek- lerine nymak, her ça|da cagdaş kalabO- mek AtatürkcMtügiuı amaodır" diye ko- nuştu. Ankara tl Kühürü Müdürü Mesnt Yil- dmm da Atatürk'ün milletiyle özdeşleş- miş, Türk milletinin yetiştirdiği ender li- derlerden biri olduğunu vurguladı. Daha sonra "AUtürk'ü Kavramak" konulu bir konferans sunan Atatürk Araştırma Merkezi Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bülent Daver, Atatürk'ün 20. yüzyıla damgasmı vurmuş büyük bir li- der, devlet adamı ve asker olduğunu bil- dirdi. Atatürk'ü, "destana", "çok törenseT ve "kendi amaçlan için iktar sflahC ola- rak ele almanın yanhşhğına dikkatı çe- ken Prof. Dr. Daver, onun ilke ve duşün- cesinin temelinde akıl, bilim ve mantı- ğın olduğunu anlattı. Törenden sonra "Atatürk ve Mllli Micadele" konulu fotoğraf sergisi de Va- li Şahinoğlu tarafindan açıldı. Kültür Bakanhğı Ankara Çoksesli Müzik Korosu'nun da bir konser verdi- ği törene, Ankara Merkez Komutanı Tuğgeneral Naci Aytac, Mamak Beledi- ye Başkanı Selahattin öcal, Ankara'da- ki değişik okullardan öğrenciler katıldı. ODTÜ tarafindan, "Atatürk'ün ölüm- süzlügünün 53. yüdönümü" nedeniyle düzenlenen, "Atatürk 110 yasmda" ulu- sal sempozyumu dün başladı. ODTÜ Mimarhk Amfısi'nde başlayan sempoz- yumun açış konuşmasını yapan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. ömer Saatçioğln, Atatürk'ün, "Hayatta En Hakiki Mür- şit tümdir, Fendir" diyerek, pozitif dü- şüncenin katkılannı sergileyen bilim adamlannın en büyük savunucusu oldu- ğunu söyledi. 4 gün surecek sempozyumun konu yö- nünden çok zengin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Saatçioğlu, "Çünkn Autürk- ün icraaü yalmzca devlet yönetimi i e sı- nırtı iraİMamıj, Türk ve Dünya knitürü- nün çesitli ahudanna tasmışür" dedi. Sempozyumda, ODTÜ Tarih Bölümü öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Sevim Buluç "Atatürk ve Arkeoioji", Fizik Bö- lümü Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. HaHl Kırbıyık da, "Cumhuriyet Türki- yesi'nde Astronomi ve Gelişimi" konu- lannda bildiri sundular. fMyeyi istedflderhri" söyledi. Ağar, işadamı Gülver'in, sanık- lann aynlmasından sonra Asa- yiş Şubesi'ne başvurarak duru- mu anlattığuu ve esrarla ilgisi bulunmadığmı söylediğini kay- detti. Bunun üzerine polisin 4 ayn yerde pusu kurduğunu, sanıkla- nn da aynı gün Fahri Gülver'i yaklaşık 700 milyon lira değe- rindeki BMW marka otomobil- den sık sık aradıklannı kayde- den Ağar, plakayı belirleyen po- lisin Fenerbahçe'de otomobili çevirdiğini söyledi. Mehmet Ağar, daha sonra şöyle devam etti: "Arkadaşlar posuda otomo- büi dnrdnnıyor. Polis oldnkla- ruu söyltyoriar. Ancak içeriden 'Biz de pofaiz' deniüyor. Bu ar- b ~«-î««""»" da tereddüt geciri- yoriar, 'Acaba yanhş bir sey mi yapıyonız' diye. Baskomiseri- nüz AH Rıza Güzd dnrnmn an- hutakiçinbafnuotomobBüıici- •e soktnin sırada, daha sonra Orhan özay olduğu anlasılan Ufi ates ediyor. AH Rıza, yara- buınMsaa ratmen karsıbk verip ateş ediyor. Devlet için yıllarca namus ve haysiyetle cahsnuş bir kardesi- mizi kaybettik. Oiaym htznn verid tarafı, canla başla çabsan teşkflat içinden 3 tane aşa^uk adanun çıkması. Böyle şerefsiz adamlann çıkması bizi çok üzdü" dedi. Cezaevinden itiraf yasasından yararlanarak tahliye edilen MLSPB üyesi Orhan özay'ın üzerinde biri Baretta, diğeri Browning olmak üzere iki adet 9 milimetre çapında silah ele ge- çirildiği bildirildi. MLSPB davasinda ömür bo- yu hapse mahkum edilen özay, Metris'teki duruşmalar sırasın- da 1000 sayfalık itiraf dilekçesi vermiş ve örgütün eylemleri ko- nusunda aynntüı açıklamalarda bulunmuştu. Başkomiser AH Rıza Güzel ile fidyecilerden Orhan özay'ın öl- düğü olaydan sonra, üç polis memuru halflcınrialfi soruştur- manın Kadıköy Cumhuriyet SavahğVnca sürdürüldüğü öğ- fenildi. Şehit başkomiser AU Rı- za Gozel, bugün Emniyet Mü- dürlüğü'nde düzenlenecek tö- renden sonra Edirnekapı Me- zarhğTnda toprağa verilecek. Ankara'da yakalandı ANKARA (AA) — Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin düzenlediği operas- yon sonucu, aralannda emekli bir orgeneralin de bulunduğu bazı üst düzey görevUlere sui- kast düzenlemeyi planlayan 6 kişilik 'ölüm tirai' yakalandı. Terörle Mücadele Şube Mü- dürlüğü'nden yapılan açıkla- maya göre bir ihban değerlen- diren siyasi polis, yasadışı Dev- rimci Komünist Partisi'ne men- sup 6 militanı, eylem planlany- la birlikte suçüstü yakaladı. Adlarmın Hüseyin Yıkfanm, kardeşi Mehmet Yıldırım, Haydar Altınay, Mikail Erdil, Bayram Uluışık ve Kenan Çe- Vk olduğu açıklanan 'suikast ti- mi'nin Lübnan'm Bekaa Vadi- si'nde 8 ay eğitim gördükleri belirlendi. Operasyonun devam ettiğini bildiren emniyet yetkilileri, ya- kalanan mihtanlardan Hüseyin YılduTm'ın DGM tarafindan tutuklandığını, diğer kişilerin de sorgulamalan tamamladık- tan sonra mahkemeye çıkanla- caklannı söylediler. Cam Fabrikası Gebze'de 53 milyonluk soygun tstanbul HaberServisi - Geb- ze Çayu-ova'da ŞişeveCam Fab- rikalan'na bağ^ı Ferro Krom Fabrikası, dün biri kadın4 kişi ta- rafindan soyuldu. Otomatik si- lahlı olduklan belirtilen soygun- cular kasada bulunan 53 milyon lirayı alarak kaçtılar. Fabrikayadünsaat 14.3Osıra- lannda gelen otomatik silahlı 4 kişi, görevli bekçiyi etkisiz hale getirdikten sonramuhasebe bö- lüınüne girdi. Muhasebede ken- dilerine direnen bir kadın perso- neli de tabancayla yaralayan soy- guncular, kasadaki 53 milyon li- rayı alarak Magirus marka bir minibüsle Istanbul yönüne kaçtı- lar. PoUş,, olaydan sonra çevrede geniş güvenlik önlemleri aldı. Görgü tamklan, kadın soygun- cunun kısa boylu olduğunu, yeşil bir parka giydiğini ve saçlannı da 'at kuyrugu' şeklinde arkadan bağJadıgını bildırdiler. HALUK ŞAHIN Tahrik... Infial... Galeyan... Dünkü gazetelerin birinci sayfalanndaen çok bu ûçsözcük göze çarpıyordu. Tahrik.. Infial...Galeyan... Kbnu, HEP'li ikimilletve- kılinin Türkiye Büyük Mitlet Meclısi'ndeki yemin töreni sırasında yaptıklanydı. Bir gazete, Meclis kürsüsünde yapılanlann yurtta irrfial yarat- uğı'nı yazryordu. Bir başkası bölücu tahriki'nın lanettendiğini ilan edıyordu. Bundan sonraki hükümeti kurması beklenen DVP lideri Süteyman Demirel: "Bu tahrıktır... Türk haikını galeyana getınr" diyordu. Tahrik... İnfıal... Galeyan... Bu üçsözcüğü uzun süredir böyle- sine büyük puntolaria gormüyorduk. Doğrusu ya fena halde kay- gıtandım. 1950'li yiltarda bunlara gazete manşetlennde s<k stk rastlardık. O zaman lahrik' daha çok 'komünistler' ya da 'mürteciler'den ge- ircfi. Ömegm bir büyük kentinduvannaorakçekıçmiçizildi budu- rumun halk arasında 'infial'e yol açttğı ve kalabalıklann 'galeyan'a gelmesinın zor önlendiğı belırtıhrdi. >ada Bursa'nın Ulu Camii'n de biriteri yeşH bayrak mı çıkarttı; bu kez olayın tüm yurtta infiaJ uyandirdığı ve Bursalıların galeyana gelmesınden endışe edildi- ği yazılırdı. Geçmişin karanlıklannda kalmasını dılediğim o sözcükter dün genekarşimtzaqkb: Tahrik'... 'İnfiaJ'... 'Galeyan'... Hemdeçok da- ha tehliketi bir bağlam içinde... • Tahrik' 'irrfial', 'galeyan' sözcüklerinin tehlîkesi, akıkjan çok duy- gulan, yanıttan çok tepkılen ıkjılendırmelerinden ileri geliyor. Akıl düzeyinde uyga- bir btçımde tartışabıleceğımız konulan bir- takım tahrik'lerte duygusal düzleme taşırsanız çıngar çıkar. En sofu bir Hıristiyana bıle Meryem'ın bakirelık ıddıasıyia ilgili sorular sorabüir, bu konudaki kuşkulannızı aktarabılırsıniz. Adam sıze bozulabılır, kınlabılır, cehennem odunu olmaya aday bir zın- dık olduğunuz sonucuna varabılir. Ama önündekı vazoyu alıp ka- fanıza geçirmez. Buna karşılık pat diye İsa'nın 'ptç' olduğunu söylerseniz ya da Meryem'in cinsel davranışlan konusunda kaba bir sözcük kulla- nırsanız vazonun kafanızda patlaması olasıltğı artar Tartışma akla sesienir, tahnk ise duygulara. Tartışma öze ilişkin- dir, tahnk ise btçime. Prcvokatörtenn krtteterı 'ınfıale' ve 'galeyana' yöneltmek için bayrak, yemm, heykel ya da krtap gıbı stmgeteri seç- melerı bundandır. Çunkü duygusal etkinın tepkisinin de duygusal olmasını bek- teder. infial' gibi... 'Galeyan' gibi... Vani 'dış etki sonucu derin bir öfke' ya da kabanp coşma, kendini kaybetme' gibi. Tahrikterte duygusal olarak eiektnklenmiş kitteter, denetlenmesi oianaksız "günjh'lara dönüşürler Sosyat-psıkolojı kıtaplan, 'güruh psikolojısı'ne kapdmtş kalabalıklann ne denli parjaytcı bir kın ve öfke bombasına donüsuverdığını anlatır Hemen her ulusun tarihinde, ama özellikle bizım tarihimizde zıvanadan çıkmış kalabalıklann ne- den olduğu yıkımlaria ılgıli sayfalar vardır Bu yıkımlar yalnızca günlük sonuçlardoğurmazJar üstelik. Önü- ne geleni yakıp yıkan 'güruh'tan çıkan radyasyon, yıllar hatta yüz- yıllar boyu nice kusaklan zehırlerneye devam eder. 6-7 eylul guruh- lannın faturasını uluslararası düzeyde hâlâödemekteolduğumuzu ve daha nice yıllar ödeyeceğımizi unutmayınız. • Tahrik.. İnfial... Galeyan... Bu sözcüklerden uzak durmamız gereken duyariı bir dönem- deyiz. Bir zamanlar tabu sayılan hemen tüm konular artık tartışı- labılıyor. Bu tartışma ortamı, demokrasi ve hukuk devtetinın temel yakıtı ve 'olmazsa olmaz' koşuludur. Buna şüphe yok. Ancak, de- mokrasi ve hukuk devletı de bu tartışmanın ve tartışmacılann en büyük güvencesidir. Birtakım jestlerie konulan duygusal düzleme kaydınp ülkede- ki atmosferi zehirieyerek demokrasi ve hukuk devteti hasara uğ- ratılırsa bundan kim kazançlı çıkar? Aman, soğukkanlılığımızı kaybetmeyelim. Tahrik etmeyelim: Açıklayalım. İnfiale kapılmayalım: Yanıt verelim. Galeyana gelmeyelım: Eleştirelım, tartışalım. Â7&4 KISA • TopkafM Kaleiçi'nde gerçekleştırilen duzenleme çalışmalan sonunda 400 bin metrekare alanın yeşil saha olarak aynlacağı bildirildi. 54 evin I milyar liraya istimlak edilmesinden sonra başlayan yeni duzenleme çalışmalan 1992 yüı sonunda tamamlanacak. Fatih Belediyesi tarafindan 1990 yılında istimlak edilen ve bedelleri odendikten sonra yıkılan 54 evin yerine el sanatlan satış merkezleri, çok amaçh bir tiyatro salonu ve çocuk parkları yapılacak. • Taksim Sıraselviler'de birlikte yaşadığı Hayrettin Çetinkaya'yı öldürdüğü iddiasıyla hakkında 24 yıl hapis cezası istenen Münevver Emel Kuçükpişkin, 3 yıl 1 ay hapis eezasma çarptınldı. Mahkeme heyeti sanığı önce 5 yıl hapis cezasına çarptırdı, daha sonra olayda "adi tahrik" unsuru bulunduğunu dikkate alarak bu süreyi 3 yıl 9 aya indirdi. Sanığın, suçunu itiraf ettiğini de göz önüne alan heyet, Küçükpişkin'in 3 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Samk, tutuklu kaldığı sürenin verilen cezayı karşüaması üzerine tahliye edildi. • Çevre Bakanı Ali Iklip özdemir, çevrenin göz ardı edilmesinin, gelecekte ciddi bir kaynak sıkıntısına yol açabileceğini söyledi. Türkiye Çevre Sorunlan Vakfı'mn düzenlediği "Uluslararası Sürdürulebilir Kalkınma Konferansı"nda konuşan Çevre Bakanı Özdemir, kalkınma programında çevre konulanna proje bazında yeni bir bakış açısı getirilmesi gerektiğıni belirterek "Çevresel değerlendirme, sisteme ön baz olarak eklenmelidir. Surdürülebilir kalkınma konferansı bu açıdan önem kazanmaktadır. Ekonomik gelişmelerde, çevre etki değerlendirmesinin ihlal edilmesi halinde ileride kalkınma için kaynak bulamama noktasına gehnebilir" dedi. • Milli Savunma Bakanhğı, Harp Akademileri Yönetmeliği'ni değiştirdi. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeUğe göre Harp Okulu mezunu olan ve Türk Silahh Kuvvetleri'nde 8. hizmet yıhnı tamamlamış, ancak 14. hizmet yıhnı bitirmemiş olan subaylar harp akademilerinin sınavlanna başvuruda bulunabilecekler. İ Z A G Ü N Ü KURDISTA TEÂLİ CEMİYETİ adlı kıtabını. 9 11 1991 Cumartesı gunu saat 13 00-18 00 arası Tuyap ta DOZ yayınları standında (çadırda) ı m z a I ı y o r TAVAS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1989/418 Da\acı Bekir Hıçkıran tarafindan davalı Dundar Özkantarcı aley- hın'e açılan alacak davasının mahkememizde yapılan açık duruşması sırasında verilen ara kararı gereğince: Davacı tarafindan davalı aleyhıne 2.480.000 lira alacağın yasal fai- zi ile birlikte tahsili için dava açıldıgı, davalı Dundar Özkantarcı'nın adresmın meçhul olması nedeniyle adına çıkarılan davetiyelerın teb- liğ edilememesı nedeniyle mahkememizce ılanen tebliga: yapılması- na karar verıldiğinden duruşma günu olan 27 11.1991 günü saat 9.00'da mahkememızde hazır bulunma.sı veya kendı<;inı bir vekıl ile temsıl et- tırmesı, aksı takdırde mahkememizce yokluğunda duruşma yapılıp karar verileceğı hususu ılan olunur 15.3.1991 Basın: 50074