18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi Cumhumet Maıbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına Ekonomı Meral Tamer, Dış Haberler: Ergun Balcı. Kultur Celal Lster, Yurt Haberlerı ISecdet Ba^an « Yav<m tLmhun>a \ia<ba*.iık >:Gazctcuhk TAŞ Tınkocağı Cad 39'4i cj*aiojiu B«nn Nadi • Murahhas Lye Emin« Lşaklıgıl 0 Genel Vavın Muduru Doğan, Spor Danışmanı: Abdulkadir Vucelman, Dızı Yazılar Kerem Çalışkan. Araşlırma Şafain 34v<4 kı Pk 24* Isunbul Tei 5120505 cffihatı,Tdex 22246. Fu d 1526«0~2 0 Bümlor Hasan Cıuıl, Yazı Işlerı Muduru Oka) Coneasin 0 Haber Merkezı Alpay, Duzeltme Abdullah Vazıcı # Koordınator Ahmel Korulsan 0 Malı Ijler Frol Erkut 0 Aıku: Zıya Gokaip BI> InkıiapS No 19/4 Td. 13311 4W, Tdoı 42344. fa (4) 13305 65 Mudurfj. Yalfin Bayer, Sa>fa Duzenı Yönetmenı \li Acar 0 Temsılaler Muhasebe Balent Veaer 0 Butçe-Planlama Sevgi Osmanbeşeoğlu 0 Reklam Ayşe Torun 0 Idare 0 fa>r H Zıy> BI> 1352 s. 2/3 Td 13 12 30. Tckx 523S9. Faı. ı'i) 19 53 60 0 Ad««: ANKARA Ahıncl Taa, IZMIR Hikmct Çe(ınka>i. AD\NA Çetın \igenojln Huseyin Gurer 0 işletme Onder Çelik # Bılgı-Işlem Nail tnal 0 Personel: Sevgi Bostancıoğlu Inonu (ad 119 s. No 1 Kaı 1. Tcl 19 37 52 (4 han. Tco 62155 Fax |7i) 19 25 78 TAKVlM 25 KASIM 1991 Imsak: 5.25 Guneş: 6.55 Öğle: 11.56 Ikindi: 14.24 Akşam: 16.46 Yatsı: 18.11 Çahşma ortamlanndakiyakmlaşmalann iş verimirtiarttırdığı üerisürülüyor İşyeriııtleaşk başkaDış Haberler Servisi — "tş- yerinde birbirlerine artık çok ya- kın çalışan kadın ve erkek do- ğalanndan gden karşılıklı çeki- me ne ölçüde uyarlar?" Soru, Amerikan Yüksek Mahkemesi'- ne atanan zenci yargıç Claren- ce Thomgs'ın bir hanım meslek- taşı tarafından cinsel tacizle suç- lanması sonucu gündeme geldi. Amerika'da branş yayını olan "Personnd" tarafından yapılan bir araştırmayı yanıtlayanların yüzde 86'sı kendi çalışma or- tamlanndaki yakınlaşmalardan haberli olduklarım söylerken "Men's Heaha" dergisinin 444 okuru arasında yaptığı soruştur- mada okurlardan yarısının iş- yerlerinde cinsel bir taleple kar- ri sürüyorlar. Alman psikoloji profesörü Lutz von Rosent- hal şu saptamayı yapıyor: "MestekUşIar arasındaki yakın- laşmalar giderek artacaktır, çiinkiı çalışma yapısı-dokusu degişti. Artık daha fazla seya- hat ediliyor. Seminerter, kong- reler meslektaşlann birbirlerini daha yakından tanımalannı sag- lıyor. (İstelik takımlar halinde daha bitişik çalışmalar yapılı- yor." Kimi uzmanlar bırbırıne çe- kimli çiftlerin işyerinde daha ve- rimli çalıştıklarını savlıyorlar. Amerikalı işletme profesörü li- sa A. Mainiero yeni kitabı "Bu- roda Aşk"ta boyle çiftlerin "işkolik" bir gorüntu sergile- Kimi uzmanlar, işyeri aşklannm verimi arttırdığını ileri sürüyor. Amerikalı işletme profesörü Mainiero, işyerinde birbirine yakınlaşan kişilerin 'işkolik' bir görüntü sergilediklerini söylüyor. ÖZEL SEKRETER— tş yaşamında yaşanan aşklar çok eskiden beri fümlere de konu oldu. Başrollerini Sonja Ziemann ile Rudolf Prack'ın paylaştıklan 1953 yapımı "Özel Sekreter" de bu fUmlerden biriydi. jilaştıkları, dörtte birinin buna uyduğu ortaya çıktı. Üstelik okurlann yıizde 18'i bunu iş sa- atleri içinde yaptığını söyledi. Almanya'da haftalık "Der Spiegel" dergisinin yaptırdığı bir araştırmaya göre ise büro ca- lışanlarının onda biri işyerinde cinsel nitelikli bir "olay" yaşa- dıklannı bildirirken yalnızca yüzde 6'sı işyerlerinde meslek- taşlarının bu tür bir çekime gir- medıklerini ilerı sürdüler. Der Spiegel dergisindeki ha- bere göre işyerlerınin yeni bir iş- levi "miistakbel" çiftlere tanış- ma ortamı sağlamak. Çunkü uzmanlar Almanya'daki evlilik- lerin en az dörtte birinin işyerin- de tanışarak gercekleştiğini ile- diklerini yazıyor. Yazara gore bir çiftin birbirine yakınlaşma- sı diğer çalışanlar uzerinde olumlu etkilerde bulunabiliyor. Yapılan araştırmalar işyerin- deki ilişkinin olumlu hava ya- ratması için seksle sonuçlanması gerekmediğını ortaya koyuyor- lar. "Örtüliı erotizm" de sıkıcı bir büro ortamını canlandırıcı etkiler yapabiliyör. 55 yaşında- ki bir personel şefi Prof. Mai- niero'ya şu açıklamayı yapmış: "tşyerindeki aşkın iyi oîduguna inanıyorum. Birlikte çalıştıgım hanımlar beni çekiyor. Bu da beni olumlu bir gerginük içinde bırakıyor." Ne var ki karşı tarafa yakla- şıldığında "sevimsiz" tepkiler- le karşılaşılması söz konusu. Amerikalı bır işletmecinin be- lirttiği gibi "Sınır nerede? Ben bir hanıma yaklaşbgımda, o bu- nu onaylıyorsa iyi de onerdiğim oyunu kabul etmediginde iş bir- den cinsel tacize varabiliyor ve kariyerim de yokuş aşağı gidi- yor." Kadınlann boyle bir yakınlaş- ma karşısında gösterdikleri kor- ku ise daha akılcı görünüyor. Bir Amerikan bankasının 2. başkanı şöyle diyor: "Bir kadı- nın karşı cinsle işyerinde ilişki- ye girmesi mayınlı bir tarlada dolaşmak gibidir. Oyunun ku- rallan temelde erkekten yana." Prof. Mainiero'nun yaptığı soruşturmayı yanıtlayan kadın- lar, olayın işyerindeki "altlık- iistlük" çerçevesinde gerçekleş- tiğinde güçlükler yarattığ^nı be- lirtiyorlar. Böyle bir durumda kadın kendini kapının önünde bulabiliyor. Sosyolog, tüm bu olumsuzluklara karşın işyerle- rinde aşk ilişkisi yaşamış olan- lann kendisine "Rizikolara kar- şın degdi" biçiminde yanıt ver- melerinin altını çiziyor. Büro ilişkilerı hangi statüleri taşıyanlar arasında gerçekleşi- yor? Alman psikolog von Ro- senthal'in araştırmasına göre daha çok aynı kariyere sahip bulunanlar birbirlerini çekiyor- lar. Spiegel'in araştırması bu bulguyu doğrular nitelikte: lliş- kiye girenlerin üçte ikisi aynı hi- yerarşik çizgide çalışıyorlar. "Personnel", karşılıklı çekı- min başka türlu bir dökumünu çıkarmış. Derginin yaptığı araş- tırmaya göre kadınlann yüzde 38'i, erkeklerin yüzde 30'u salt yakınlaşmadan hoşlandıkları, uzun süreli bir birlikteliği dü- şundükleri için ilişkiye giriyor- İar. Kadınlann yüzde 37'sı, er- keklerin yüzde 4O'ı cinsel ego- larını tatmin etmek amacını ta- şımışlar. Kadınlann yuzde 16'sı, erkeklerin yuzde 12 si ise guçle- rini arttırmayı hedeflemişler. ITALYA Kıskançlık artık 4 hafifletici nederf sayılımyor İtalyan temyiz mahkemesinin son aldığı bir karara göre kıskançlık "kamu vicdamnda hoşgörülmeyen bir zayıflık ve bencillik" olarak yorumlanıyor. NtLGÜN CERRAHOĞLU ROMA— İtalyan yasalan ar- tık cürme yol açan "kıskanç- lıklara" hoşgörüyle bakmıyor. İtalyan temyiz mahkemesinin aldığı son bir karara göre bun- dan böyle kıskançlık ve tutku nedeniyle işlenen suçlar için herhangi bir hafifletici neden kabul edilmeyecek. İtalyan hu- kukunda dönum noktası sayı- lan bu karar, kıskançlığı "ka- mu vkdanında hoş gorülmeyen bir zayıflık ve bencillik" örne- ği olarak yorumluyor. Kıskanç- lık güdOsüyle işlenen suçlan hiçbir hafifletici nedene dayan- madan mahkûm eden karar, bundan böyle "namusuma korudum" şeklinde bir savun- ma kabul etmiyor. Gazetelerin birinci sayfasm- da yer alan ve polemik yaratan karara Floransa yakınlannda cereyan etmiş bir olay yol açmış bulunuyor. Giuseppe Pas«|ui adlı bir şahsın, karısırun aşığı diye şüphelendiği bir adamı ağır şekilde yaralamasıyla baş- layan süreç, mahkemenin Pas- qui'ye 9 ay hapis cezası verme- siyle gelişiyor. Pasqui bu ceza- ya çok ağır diye itiraz ediyor ve temyize götürüyor. Temyiz 'ha- fifletici neden' olarak 'kıskanç- lığı' mazeret gösteren Pasqui'- nin şikâyetini dikkate almıyor ve kıskanç kocaya verilen 9 ay- lık cezayı onaylıyor. Floransa temyiz mahkemesi bu karann gerekçesini şu sözlerle acıklıyor: "Kıskançlık, egoizmi dile getiren ve >üceltilmemesi gereken bir duygudur... OUy- dan zarar goren aşık zanhsın- da raeydana gelen yaralar, ah- laki ve sosyal agıriık taşı>-an bir hafifletici neden ve saygın duy- gulaıia izah edilemez. Kıskanç- lık kamu vicdamnda hoş gorül- meyen bir tutku şeklidir..." Birkaç ay önce bir başka " namus davasında" tam tersi yönde aldığı bir kararla zina ya- pan kadını ölduren bir kocaya verilen cezada "hafifletici Dedenkr* tanıyan Floransa tem- yizindeki bu dönüşüm, hukuk- çu çevrelerde canlı bir polemik yarattı. Sovyet Ressamlar Birliği'nin Azerbaycanlı başkanı, ressam Tahir Salahov: Ressamlar şimdi daha özgürSovyet Ressamlar Birliği'nin 30 bin üyesinin yıizde 25-30 kadan kadın. Perestroyka sonrasmda Batılı ve Japon galericiler Sovyetler Birliği'ne akın etti. Son yıllarda 2 bin ressam Batı'ya gitti, Japonlar 10 bin tablo aldı. CELÂL ÜSTER MOSKOVA — Azerbaycanh ressam Tahir Salahov, 30 bin üyeli Sovyet Ressamlar Birliği- nin başkam. Kısa bir süre önce Meksika'da retrospektif bir sergi de gerçekleştirilen Salahov, Sov- yetler BüiiğTnde 50 bin kadar profesyonel ressam bulunduğu- nu, kendi üyelerinin yüzde 25-30 kadannın kadın olduğunu söy- lüyor. Sovyet Ressamlar Birliği'nin Moskova'da uçsuz bucaksız bir sergi binası var. 8 bin metreka- relik bir salon. Kuzey, güney, do- ğu ve batı kapılan var. Yüks?k tavanlı iç içe salonlarda birçok sergi sürüyor. Son dönem Sov- yet sanatçılann sergilerinin ya- m sıra 193O"lann, 1940'lann ya- pıtları da sergileniyor. Bir de sürpriz: Marc Chagall'in Rusya yıllan... Salahov, Birliğin Moskova'da iki üç salonu daha olduğunu, üç dergi çıkardıklannı, Moskovalı ressamlann bir de gazete yayım- ladığmı söylüyor. Bugüne kadar 45 ülkeyle işbirliğine girmişler. Türkiye^den ilk anlaşmayı ise Ramko Sanat Galerisi'yle imza- lamışlar. Tahir Salahov, çok uzun sure- dir Sovyet sanatının yöneticile- ri arasında. Daha önce de Azer- baycan Ressamlar Birliği'nin başkanlığını yapmış. 1985'te pe- restroykayla birlikte nelerin de- ğiştiği yolundaki sonımuzu he- men "Şimdi tam özgttriük" di- ye yanıtlıyor. "Ülkemizde pe- restroyka ve açıkhk siyasetleri- nin bizim çevrelerde de çok önemli etkileri oldu. Biliyorsu- nuz, daha önceleri sosyalist ger- çekçink başlıca tarzdı. Gerçi da- ha önce de sanatımızın ve res- samlanmmn kişüiginin ozgur olması için çaba harcıyorduk. Ama 85 yılınm olaylan bu yol- da çok daha geniş olanaklar sagladı." Peki, neydi bu olanaklar? "Ressamlann daha özgürieşe- bümesi, kendilerini daha serbest bir biçimde ifade edebilmeleri için gerekli ortam dogdu. Dün- yadaki sanat egilhnleri ulkemi- ze daha rahat bir biçimde yan- sımaya, izlenmeye başladı." Bu arada, bütün bir Sovyet- ler Birliği'nde yaşanan bağım- sızhk akımlan ister istemez Sov- yet Ressamlar Birliği'ne de yan- sımış. Salahov, çeşitli cumhuri- MEKStKA'DAN SONRA TÜRKİYE'YE GELtYOR— Sovyet Ressamlar Birliği Başkanı Tahir Sa- lahov, geçen aylarda Meksika'da geniş kapsamlı bir sergi gerçekleştirdi. 1984 tarihli bir "nii" çalış- ması da Meksika sergisinde yer aldı. Salahov, onumuzdeki aylarda İstanbul'a da gelecek. SSCB ile Türkjye amsmda genç ressam değişimi 4 sanatçımız Sovyetler'deSovyet Ressamlar Birliği Başkam Tahir Salahov ile Ramko Sanat Galerisi sahibi Nahit Kabakçı arasında bir anlaşma imzalandı. Moskova'daki Doğu Sanatlan Müzesi'nde düzenlenen basın toplantısında, yapılan anlaşmaya göre 3 genç Sovyet sanatçısının birer aylığına tstanbul'da konuk edileceği, Sov'yet sanatçılann Istanbul'da çahşma olanağı bulacağı açıklandı. Aynı şekilde, Türk sanatçılar Sovyetler Birliği'nde konuk edilecek. Sovyet Ressamlar Birliği Başkanı Tahir Salahov, Ramko Sanat Galerisi sahibi Nahit Kabakçı ve Doğu Sanatlan Müzesi Muduru Vladimir Nabalçikov'un katıldıkları basın toplantısında, onumuzdeki 6 yıl boyunca Sovyetler Birliği ile Turkiye arasında genç sanatçı değişimi yapılacağı açıklandı. Bu anlaşma kapsamında 1992 şubatında Ramko Sanat Galerisi'nde 6 Sovyet sanatçının yapıtlanndan oluşan bir sergi açılacak. Mart ayında da Azerbaycanlı ressam Tahir Salahov'un yapıtlan sergilenecek. Bugüne kadar Sovyet sanatçılann yapıtlanndan oluşan 5 sergi gerçekleştiren Ramko Galerisi sahibi Kabakçı, Türk sanatçılann yapıtlannı yurtdışında da tanıtmayı amaçladıklannı belirtti. Öte yandan, Türk ressamlan trfan Okan ile Abdurrahman Öztoprak'ın birer yapıtı Sovyetler Birliği'ndeki Hermitage Müzesi'nce Bahar Kocaman ile Reyhan Kâğıtçı'nın birer yapıtı da Puşkin Müzesi'nce satın alındı. Ramko Sanat Galerisi'nin duzenlediği Çağdaş Türk Resmi Yanşması'nda Irfan Okan "Adsız" adlı tablosuyla birincilik, Bahar Kocaman da "Soyutlama" adlı çahşmasıyla üçüncüluk almışlardı. Reyhan Kâğıtçı "Adsw 11" adlı tablosuyla mansiyon kazanırken, Abdurrahman öaoprak'm iki yapıtı da sergilenmeye değer görülmüştü. Aynca Okan, Kocaman ve Kâğıtçı'mn birer yapıtı daha sergilenmeye alınmıştı. yetlerdeki derneklere butun hak- İarı sağladıklarını söylüyor: "Bütün haklan cumhuriyetle- rc devrettik. Bir süre önce cum- huriyetlerarası bir kurul toplan- dı. İkisi dışında butun cumhu- riyeüerin katıldığı bu toplanü- da ülke çapındaki Ressamlar Birliği'nin vaıiığını surdürmesi kararlaştırıldı. Yakında belki ressamlar kurultayı toplanacak. Sanınm, yeni siyasal değişimle- re göre yeni bir tüzük düzenle- necek." Salahov'un anlattıklanna ba- kılırsa, Sovyet Ressamlar Birli- ği daha çok eşgudümü sağlayan bir örgüt olarak genel sonınlarla ilgilenecek. Cumhuriyetlerin birlikleri ise çahşmalarını ba- ğımsız yürütecek. Sovyet resminin perestroykay- la birlikte yaşamaya başladığı en önemli olaylardan biri de, Batı ile yoğun ilişkiler. Batı ülkeleri- nin Sovyet ressamlara ilgisi bir- den büyüyuvermiş. Batılı ünlü sanatçılann Sovyetler Birliği'- ndeki sergileri birbirini izlemiş. Batı diyoruz, ama son dö- nemde Sovyetler Birliği'nden en çok tablo alan ülkelerin başın- da, dünya müzayede piyasasını da allak bullak eden Japonya geliyor. Japonlar 10 bin kadar tablo almışlar. Onlan Amerika- hlar, Almanlar, Fransızlar izli- yor. Sovyetler Birliği'nde birçok sergi açılmış, Sovyet ressamlann yapıtlan Batılı galericilere gös- terilmiş. Satışlı sergiler düzen- lenmiş. Ama Başkan Salahov yi- ne de "Ben şahsen bundan kor- kanm. Sanaün ticarileşmesin- den korkanm" diyor. "Önemli olan, ressamın yetenekleridir. Moda kültür sagdan da, soldan da olabiür. Ama asıl önemlisi, ressamın kişilgi ve yetenegidir." Gerçekten de, son yıllarda 2 bin Sovyet ressamının Batı'ya gittiği, Sovyet resminin de artık "arz ve talep" dunyasına girdi- ği, yüzlerce Batılı galericinin Sovyet ressamlann atölyelerinin kapısım aşındırdığı, ünlü müza- yede şirketlerinin Moskova'da açık arttırmalar düzenlemeye gi- riştiği düşünülürse, Sovyet res- minin perestroyka sonrası öz- gürlük ve piyasa koşullannı bir- likte yaşadığı söylenebilir. Salahov, Sovyetler Birliği'nde de çok sayıda resim aJıcısı oldu- ğunu söylüyor. Ressamlar Birliği Başkanı'na göre enflasyon yü- zünden herkes parasını bir yer- lere yatırmak istiyor ve sanata da yatmyor. Salahov, Sovyetler Birüği Kül- tür Bakanı Nikoby Gubenko^ dan çok memnun. Moskova'nm ünlü avangard tiyatrosu Tagan- ka'nın bir dönem sürgünde ya- şayan usta yönetmeni Lybimov^ dan sonra Taganka'yı yöneten, Kültür Bakanlığına getirildikten sonra da sahneye çıkmayı siirdü- ren Gubenko belki de, yülar ön- cesinin Kültür Komiseri Luna- çarski'den sonra gerçekten sanat ve kültür dünyasının içinden ge- len ilk Kültür Bakanı. "Onunla Uişkikrimiz çok iyi diyor" Salahov. "Çok iyi bir iş- birliği içindeyiz. Perestroykadan sonra Kültür Rakanhgımıı yöne- tim kurulu kaldınldı. Şimdi cumhuriyeüeraras bir kurul yö- netiyor bakanlığı. Artık ressam- lara da daha çok önem veriyor, daha çok danışıyorlar. Burokra- tik yonetim kalktı. Bizim dedik- lerimizi de kabul ediyorlar. Gu- benko yahşi adamdır, artist adamdır!..." Üçtiz ttip bebek • tZMİR (AA) — Türkiytfnin ilk tüp üçüzlerinin anne adayı Istanbullu ev hanımı Nur Ekinci, "Çoğul doğumlarda görülen duşük ve erken doğum tehlikesi" nedeniyle, lzmir'de yakınlannın yanında kalıyor. Ege Üniversitesi Tüp Merkezi'ndeki uygulama sonucu hamile kalan, üçüz tüp bebek anne adayı Nur Ekinci'nin, normal olarak şubat 1992'de doğum yapması bekleniyor. Merkez Başkam Prof. Dr. Refık Çapanoğlu, tüp bebek uygulaması dışındaki çoğul doğumlarda da düşük ve erken doğum tehlikesi bulunduğunu beürterek bu nedenle anne adayının hamileliğini kontrol altında tuttuklanm söyledi. AÖFün yeni bölüıııleri • ANKARA (AA) — Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'ne bağlı sosyal bilimler ile ev idaresi bölumlerine kayıtlar bugün sona eriyor. Açıköğretim Fakültesi Rektörlüğü'nden yapılan açıklamaya göre bu iki bölüme kayıt yaptırmak isteyen adaylann, akşama kadar öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'ne (ÖSYM) başvurmalan gerekiyor. İsteyen her lise mezununa yükseköğretim olanağı sağlamak amacıyla oluştunılan bu bölumlere başvuracak adaylann, ÖSYM birinci basamak sınavında başanh olmalan ve tercih formlannı süresi içinde ÖŞYM Başkanhğı'na iletmeleri gerekiyor. Halen 370 bine yakın öğrencinin öğrenim yaptığı AÖFnin, sosyal bilimler bölümüne 70 bin, ev idaresi bölümüne ise 30 bin lise mezunu öğrencinin abnması planlandı. 85 ınilyona taUo • Kültür Servisi — Antik AŞ'nin 141. muzayedesi dün Hilton Oteli Balo Salonu'nda düzenlendi. Türgay Artam'ın yönettiği "Klasik ve Çağdaş Tablolar" müzayedesinde satışa sunulan yapıtlar, açılış fiyatlanmn biraz uzerinde değerlere satıldı. Müzayedede Suleyman Seyyit Bey'in 6X) milyon lira açılış fiyatlı natürmortu, 85 milyon liraya sanayici Rıza Keseroğlu tarafından satın ahndı. C. Ştayloffun "Doludizgin At Arabası" adlı tuval üzerine yağhboya çahşması 70 milyon liraya satıldı. Çevre nasıl korunmah? • ADANA (AA) — Türkiye'de doğayı koruyucu mevcut yasalann yeterli olduğu, ancak yasalan uygulayacaklara maddi ve manevi destek verilmesi gerektiği bildirildi. Çukurova Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Aubey Düzenli, yaptığı açıklamada, Türkiye'de doğa ve çevreyi konıma konusundaki yasalann tam olarak uygulanmadığını, bunun ise yasa uygulayıcılanmn, doğa ve çevreye zarar verenlerce sindirilmesinden kaynaklandığını ileri sürdü. SSCBTi mimarlar • BURSA (AA) — Sovyetler Birliği'nden aynlma karan alan cumhuriyetlerdeki mimarlan, serbest piyasa ekonomisine geçişlerinde, Türk mimarlar yönlendirecek. Eski Mimarlar Odası Genel Başkam Bora Akçay'dan alınan bilgiye göre TMMOB Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu, cumhuriyetlerdeki mimarlarla Uişkilerin sıklaştınlması için ilke karan aldı. Belçika'da yine koalisyon • BRÜKSEL (Cumhuriyet) — Belçika'daki genel seçimlerde, Wilfnen Martens başkanlığındaki koalisyonu oluşturan partiler, buyuk oy kaybma uğradılar. tlk sonuçlara göre Yeşiller ve aşın sağcılar kazançh çıktılar. Bu durumda Yeşiller'in ilk kez koalisyon ortağı olması olasılığı ortaya çıkıyor. Yeni hükumetin kurulması çalışmalarının uzun sureceği sanılıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear