18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 25 KASIM 1991 DEMİRÖZLÜ Doğu Almanya'nın Edebiyatı da Kalmadı... BERLİN — Eski Doğu Almanya toprakları üzerinden Ber- Sn'e gelen tren, birleşmiş Beriin'de yolçuları, Doğu'daki Lich- tenberg istasyonunda bırakıyor artık. İsveç'in güney kıyısın- daki Trelleborg'dan yataklı vagonlar araba vapuruna giriyor. Araba vapurunun üç saat kadar süren yolculuğu sonunda Sasnitz'e vanlıyor. Tren gece yarısından sonra Sasnitz'te uzun zaman beklese de sabahın erken saatinde Berlin-Lichtenberg istasyonuna varıyor. Lıchtenberg'den Berlin'in Batı bölümüne gelebilmek için kentın dört bır yanına büyük bir hızla işleyen banliyö trenle- rine (S-Bahn) bineceksinız. Eski Doğu Beriin'de bulunan, ken- tin esas merkez istasyonu Berlin-Hauptbahnhof'daki yenile- me çalışmaları hâlâ devam ediyor. Duvar yıkıldıktan sonra Beriin kentinin ne kadar geniş bır alana yayılmış olduğu da- ha bir açıkJıkla görülüyor. Duvarın çok az bir kalıntısı var ar- tık. Berlin'e bu gelişimde, Güneybatı'daki banliyö VVannsee (her ay Türk Edebiyatı toplantıları yapılıyor orada) yakınındaki eski Doğu Almanya kenti Potsdam'ı mutlaka görmek istiyor- dum. Bu isteğimi de gerçekleştirdim. Mimari yapısıyla ünlü küçûk kent Potsdam'a, Doğu Alman- ya rejimi ayaktayken girmek çok zordu. Doğuya vize alarak geçmeyi başarsamz bile, Potsdam'a gırebilmek ayn bir ızni gerektiriyordu. Oysa VVannsee'ye Potsdam, neredeyse görü- lebilecek kadar yakında. 1811'de sevgiiisiyle bırlikte intihar eden Alman şairi Heinrich von Kleıst'ın VVannsee'deki me- zarı Berlın'den çok Potsdam'a yakındı. Şimdi Potsdam'a gitmek çok kolay. VVannsee tren istasyo- nundan kalkan, eski Doğu Almanya'dan kalma, iki katlı ban- liyö trenlerine biniyorsunuz. Bir marklık bir bilet alıyorsunuz. İki banliyö istasyonu geçiyorsunuz: Griebnitzsee ile Babels- berg. Yirmi dakikadan daha kısa süren bir yolculuk sonun- da bu benzersiz kente, Potsdam'a varıyorsunuz. Birçok küçük gölün, düzenli, geniş kanallaria birbiriyie bir- leştiği bir yerde, Berlin'in bütün çevresı gıbi, çok güzel bir arazi üzerinde kurulmuş Potsdam. Bıedenmeir mimarisinin en güzel örnekleriyle, Barok saraylarla dolu. Caddeler birbi- rini, düzenli bir biçimde kesiyor; caddelerin kıyısındakı ço- ğu iki katlı evler, Alman mimarisinin başka kentlerde görül- mesi güç olan çok özgün yapılarını banndırıyor. Yapılar ba- kımsız bırakılmış; fakat kent tertemiz. VVannsee'den Pots- dam'a gelen banliyö trenı ormanlar arasından geçiyor. Potsdam'da, güzel, küçük saraytar, domlar yanında, Prusya döneminin en katı görünüşlü, kapalı bir ruhunu yansıtan bü- yük bir şato da var. Potsdam'a, eski rejim sırasında girebil- menin güçlüğündeki sır şurada yatıyor: Doğu Almanya gizli polisinin (STASI) merkeziydi Potsdam. Bütün bu küçük saray- larda, şatolarda STASI'nin karargâhları vardı. Siyasi tutuklu- lar da daha çok buradaki gizli tutukevlerinde tutulmaktaydı. Bu defa Beriin'de rastladığım, Fransa'da yaşayan Alman yazarı Christoph Meckel, Alman toplumunun geleceğı konu- sunda kötümser. "Bütün o saraylarda, şatolarda STASI oturuyordu" diyor. "Potsdam'daki siyasi tutukevlennden kay- bolan birçok insan var. Kimse bunları soruşturamazdı; kor- kar, unutmayı tercih ederdi" diyor. STASI'nin dosyaları orta- ya çıkanldı. Bu dosyalardakı kâğrtların uzunluğu 200 kilomet- reyi buluyor. Arşiv açıldı. Batı'da yaşayan, ama Doğu Almanya ile de ilişkisi olan in- _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ saniann da dosyaları Fransa'da yaşayan Alman yîmz^görSsfnî" yazan Christoph Meckel, Amadosyanızdakiev- Alman toplumunun rakları alıp yayımlaya- geleceÖİ konusunda mazsınız. Bunu ka- L.X*.".~,~~, /-»„- o«x.. nunöniüyor.Buyasa- kotumser. Ona Doğu lann değişmesi gerek- Alman edebiyatının ne li. Alman toplumu için olduğunu tam bir açıklık gerek- >ıra imaHı' li. Bu dosyaların ya- Haimaai yımianmaması, Ai- "Ortalama 500 yazar varsa, bunlann 400'ü man devletinin insan- SSSSISfflS propagandacsyd,. başka bir sonuç do- Geriye kalanların çoğu ise ğurmuyor Ekonomik Batı'ya gecmişti. Rejim sorunlar çözümlene- _JSJ,,-;__„ r»,,.*.. AI~J.~ biiir. (Aiman hüküme- Çokunce Doğu Alman ti, üikenin doğusuna edebiyatı da bitti." her yıl 100 milyar Al- man Markı yatırım yapmayı kabul etti.) Ama moral sorunları çözmek zor" v Şöyle sürdürüyorgörüşlerini açıklamayı Meckel: "Doğu Al- manya rejimi propagandaya dayanan tam bir polis rejimiydi. Halkın aşağı yukarı yarısı STASI'ye ispiyon olarak çalışmaya zorlanmışlı. Bu ezilmiş, iki ahlaklı olmuş insanlar nasıl öz- gür kişiler olacaklar? Bütün bu köleleştırilmiş insanlar Alman toplumunun içine girdi. STASI'nin elebaşıları, Batı'ya gidip endüstri ve ticaret dünyasında yerlerini alıverdüer. Bunlann içinde yüzdükleri, bir anlamda yarattıkları toplumdan iyim- ser olunabilir mi? Topluma iki ruhluluk egemen. Hitler reji- mi tam bir musibetti, ardından gelen kırk yıllık Doğu Alman- ya rejimi de onu aratmayan bir musibet." Christoph Meckel'in Doğu Almanya'da, her zaman dost- ları, arkadaşları, sevgilileri olmuş; bu yüzden STASI'de dos- yasının olduğunu düşünüyor. Büyük, açık bir yargılama ya- parak bu dosyaları ortaya dökmek, tartışmak konusunda baş- lamış bir eğilim var Almanya'da. Ona Doğu Alman edebiyatının ne olduğunu soruyorum. 'Kalmadı1 diyor. "Ortalama 500 yazar varsa, bunların dört yü- zü rejim propagandacısıydı. Geriye kalanların pek çoğu ise Batı'ya gecmişti. Rejim çökünce, Doğu Alman edebiyatı da bitti." İnsanlığın artık tek-parti rejimleri yaşayamayacağı anlaşı- lıyor. Tek parti rejimleri, toplumlarına refah bile getirseler, is- ter istemez polis rejimine dönüşüyorlar. Doğu Almanya reji- minin 'refah' getirmiş olduğu da soylenemez. işsızlik yoktu, fakat insanlar en az oianı elde edebiliyorlardı. Yaşamlan baskı altında garantiye alınmıstı. Ama rejim muhalifi olmaları ya- saktı. Günümüzde İslam ülkelerindeki partisiz ya da tek-partili rejimlerin fundamentalizme, daha kolayca, yol açtığını göz- lemliyoruz. Şahlık Iran'ında açık seçik siyasal partıler yoktu. Göstermelik, çoğunlukla atamayla oluşan bir senato vardı. İhtiyarlar meclisine benziyordu. Bugün fundamentalizmin güçlenmış olduğu Cezayir'de de yakın döneme kadar mu- halefete olanak tanımayan tek-parti rejimi vardı. Şimdi Ce- zayir, çok partili rejime geçme gereksinmesiyle kıvranırken, islam fundamentalizmiyte karşılaşıyor. Anlaşılan, muhalefe- te tam bir özgüriük tanıyan çok partili rejimler, insanlığın yö- netim konusunda varmış olduğu en yüksek aşama bugün için. Çok partili rejimleri, ileriye açık bir konumda tutabilmekte düğümleniyor sorun. Bu da hak edilmiş, kullanılan, benim- senmiş özgürlüklerle mümkün. Avrupa'nın en şık bulvarianndan biri olan Kurfurstendamm1 da yürüyoruz Meckel'le birtikte. "1955'te burası yıkıntıydı" di- yor. "Bulvar bir pistten ibaretti. iki yanında taş yığınları var- dı. Bulvar üzerindeki Pan Am uçak şirketinin merkezi bile bir barakadan başka bir şey değildi." Tam benim yaşımda Mec- kel. 1955'te yirmi yaşındaymış. "Demek ki senin gençliğin, yıkmtılar arasında geçti" diyorum. 'Evet' diyor. O zaman in- san yaşamlannın farklılığını düşünüyorum. Şimdi üzerinde Yugoslav üçkâğıtçı mafyalan gürültüyle üçkâğıt açsalar da, bana çok şık, çok güzel gelen bu bulvar, Meckel'in anısında bir yıkıntı. Meckel o yıkıntının hayallerinden kurtulamıyor. "Hep gençliğimin o yıkıntısını düşünüyorum" diyor. KALBINIZI KORUYUNUZ TÜRK KALP VAKFI Muayene, Teşhis, Tedavi, Kontrol Laboratuvar, Röntgen Td: 175 12 44/45 -148 58 66 - Fax: 166 4712 DUNYADA GEÇEN HAF1A... İNGtLTERE A B D ' n i n Texas eyaletinde yaşayan Komançi kabilesioe bağlı Kızılderililer gelenekk- rini yaşatmaya çalışıyoriar. Komançiler, geçenlerde 4O'ı aşkın Kıalderili çocuğun me- zan önünde düzenledikleri törenle ölülere saygılannı dile getirdiler. Fotoğrafta, geleneksel Komançi giysileri için- de, törene başkanlık eden kabile şefi görülüyor. (Fotoğraf: AP) Terry Waite heyecanı EDÖ» EMİL ÖYMEN LONDRA — Lübnan'daki "en ı»mnmK ve en önenüi" Ingiliz rehine Terry VVaite ile yattı-kalktı Ingiltere geçen hafta. Heie magazin ve bulvar gazeteleri, Terry Waite"in salıverilmesiyle kamuoyu heyecanına "tercüman olmak için" sayfalannı nasıl dolduracaklarını şaşırdılar. Terry Waite*i Lübnan'dan Kıbns'taki Ingiliz üssüne, oradan Ingiltere'deki hava üssüne getiren uçağın taksitli seyahati sırasında, kitleleri tatmin için neler neler yazılmadı. Kimsenin gerçekte bilmediği Lübnan'daki rehinelik günlerini "nasıl geçirdiğT'nden hangi dualan ettiğine, diğer rehinelerle "neler konustuğuna" kadar sütunlar dolduruldu. Magazin basını ile ciddi basının tek kesiştiği nokta, Terry Waite ile "Amerikan kataramanı" Yarbay Oliver North'un 'Irangate Skandah"ndaki henuz anlaşılamayan iliskisiydi. Magazincıler, ikisi arasındaki (hayali olduğu iyice belli) "konusmalar"ı ciddi ciddi aktarırken ciddi basın da gerçekten ciddi acıklamalar yapıldığında, ciddi sonuçlar doğurabilecek bu konuda, Amerikan kaynaklanndan bulabUdiği ayrıntı kınntılarını allayıp pulluyordu. Londra'nın 500 bin satan akşam gazetesi "Evening SUndard" bile, North'un Terry'e, alıcı-verici bir radyo verdiğini, Tenynin de bunu, "nerej» gitse eHnde taşıdığı" tncil'in içine yerleştirdiğini, sonra da kitabı, diğer rehinelerin yanına bıraktığmı yazdı. Terry Waite'in. hava üssünde misafır edilerek tıbbi denetimden geçirilmesi ve ortaya çıkartılmaması yuzünden "habere aç luüaa" ciddi basın da mecburen kayınvalidesinden, ağabeyi ve kansından başlayarak mahallesindeki kitapçıya, sütçüsüne, bakkalına ve birahanesindeki barmene kadar kimi bulduysa ondan, "en önemli tngiliz refainenin gerçek kimliğini" öğrenmeye çalıştı. Terry Waite, ortaüğa iyice çıkıp da "Irangate Sktndalı"ndaki rolünü açıklığa kavuşturduğunda ise basına esas o zaman gün doğacak. K ı z - E r k e k G e n ç l e r i m i z TÜRK HAVA YOLLARI SİZİ PİLOT OLMAYA ÇAĞIRIYOR. Üniversitelerimizin aşağıda belirtilen bölümlerinden mezunsanız... gönlünüzde "havacılık" yatıyorsa ve yeteneklerinize güveniyorsanız... özellikleriniz aradığımız diğer koşullara da uyuyorsa... sizi yurt içi ve yurt dışı eğitiminden geçerek, pilot olarak yetişmek üzere Türk Hava Yolları'na çağırıyoruz. Aranan Koşullar: 1 . Üniversitelerin Elektrik, Elektronik, Makine, Uçak ve Bilgisayar Mühendisliği, Matematik, Fizik Mühendisliği, Kimya Mühendisliği, Endüstri Mühendisliği Bölümleri ya da İktisat, İşletme Fakültelerinden (Açık Öğretim Fakültesi hariç) mezun olmak ve bilgisayar dilini iyi derecede bildiğini belgelemek. 2. İyi derecede İngilizce bilmek. 3 . 31.12.1991 tarihi itibariyle, 21 yaşını bitirmiş, 27 yaşından gün almamış olmak. (Son 3 yıl içinde yapılan yaş tashihleri kabul edilmez.) 4 . 1.65'ten kısa, 1.90'dan uzun boylu olmamak ve kilo ile boy arasında aşırı farkı bulunmamak. 5 . Herhangi bir kuruma hizmet yükümlülüğü bulunmamak. 6 . Tem£İ eğitim hariç olmak üzere, Türk Hava Yolları'na 15 yıl mecburi hizmet yükümlülüğünü kabul etmek. 7 . Gerekli diğer koşullar aşağıdaki adres ve telefondan öğrenilebilir. Başvuru Şekli: Koşullara uygun adayların, öğrenim belgeleri, nüfus cüzdanı sureti ve 4 fotoğrafla birlikte 2-3-4-5-6 Aralık 1991 tarihlerinde aşağıdaki adrese şahsen başvurmaları gerekmektedir. Başvuruları uygun görülecek adaylara, sınav/mülakat tarihi ve yeri daha sonra bildirilecektir. Adres: Türk Hava Yolları A.O. Genel Müdürlüğû Personel Başkanlığı Atatürk Havalimanı, Yeşilköy, 34830 İstanbul Tel : 574 74 22-23 TÜRK HAVA YOLLARI ABD Bush tutsak' mı? ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — ABD Başkanı George Bush, danışmanlanrun kendisini hiçbir sekilde yönetemeyeceğini, kararlarını belirleyemeyeceğini, yönetimde clduğundan beri de hiçbir sekilde damşmanlannın bu sının aşmadıklannı açıkladı. Bush'un bu açıklaması son haftalarda gerek cumhuriyetci gerekse demokrat liderler tarafından yöneltilen eleştirilere cevap şeklindeydi. Eleştirilerde Bush'un damşmanlannın elinde "tutsak oldagu" beiirtiliyor, karar vermekten aciz duruma geldiği kaydediliyordu. Bush hakkındaki tartışmalar hafta basında Vatandaşhk Hakları Yasası'nı geri çevirmesi ile başladı. Bush'un yasayı geri çevirmesi büyük eleştirilere neden olunca, YUNANİSTAN vatandaşhk hakları politikasının esas olarak danışmanı Boyden Gray tarafından yönlendirildiği, Bush'un bir şeyden haberi olmadıgı dedikodusu yayıldı. Daha önce Beyaz Saray ~ Sorumlusu Sununu hakkında da benzer söylentiler yer alrruştı. Sununu sayesinde Asya seyahatini son anda iptal eden Bush, cumhuriyetçiler tarafından kamuoyunda paniğe kapılnuş görüntusü yaratmakla suçlandı. Aynı sekilde Bush'un yapacaği konuşmaya Sununu'nun son anda ekonomik damşmanlara sormadan eklediği iki satır nedeniyle, kredi kartı krizi olarak bilinen ve Beyaz Saray'ın kredi kart faizlerini düşürmeyi planladığı izlenimi vermesi nedeniyle panik doğuran olay gerçekleşti. New York Borsası cuma günü özellikle bu nedenle 120 puan birden düstü. EYP'den yakın takip STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan başkenti Atina'da geçen hafta içinde oldukça ilginç olaylar yaşandı. Ana muhalefet PASOK yanhsı Avriyani gazetesi geçen hafta içinde (eski adıyla KYP, yeni adıyla EYP) olarak tamnan Yunan Haber Alma örgütü'ne ait olduğunu öne sürdüğü bir dizi belge yayımladı. Bu belgelerde iki hafta önce Devlet Bakanlığı görevinden istifa "ettirilen" Miltiades Evert'in EYP memurları tarafından "yakın takip içinde bulunduğu" anlaşıhyor. Hükümet yalanlanan bu olay daha sonra EYP'nin açıklamasıyla DANtMARKA da bu belgelerin varhğı inkâr edildi ve sahte olduklan öne sünildü. Ancak PASOK'un en fanatik yayın organı Avriyani, bu belgelerin sahte olmadığını kamtlamak amacıyla grafologlardan oluşan bir heyeti görevlendirdiyse de Basbakan Nfitsotakis konu ile ilgili araştırmalann yapılması için talimat verdi. Geçen hafta yaşanan olaylarda başrol yine "17 Kasım" terör örgütündeydi. Söz konusu acımasız terör örgütünün ilyesi sanılan 4 kişi az kalsın yakayı ele yeriyordu. Polis kuvvetleriyle ilk kez karşı lcarşıya gelen dört terörist el bombası ve silah kullanarak son anda paçayı kurtarmayı başardı. Işsizliğe karşı çözüm FERRUH YILMAZ KOPENHAG — Danimarka'nın önündeki en büyük sorunlardan biri, yüzde 10'u bulan işsizlik. 5 milyon nüfuslu ülkede tam tamma 300 bin kişi, iş bulamadığı için işsizlik sigortasından aldığı parayla geciniyor. İşsizlik paralanmn devlete maliyeti ise oldukça yüklü. Sağ koaüsyon hükümeti, bu nedenle uzun süredir, işsizlik paralannda reform sloganıyîa işsizlik paralarını azaltmaya çalışıyor, ancak refah toplumunun yaratıcısı sosyal demokratlann karşı koyması yuzünden bu isteğini gerçekleştiremiyor. öte yandan işsizliğin büyük bir sorun olduğunu, sosyal demokratlar dahil herkes kabul ediyor. Merkez parti olarak tamnan, ancak hafiften sağa yatan Radikale Venstre partisi, bu hafta başındaki önerisiyle ortahğı kanştırdı. Radikaller, işsizlerin aldıklan işsizlik parası karşılığında kamu kuruluşlannda, özel şirketlerde ya da gönullü işgücune dayanan çeşitli sosyal kuruluşlarda çalışmalannı önerdi. öneriye göre işsizlerin saat ücreti toplusözleşmelerle saptanan ücrete göre belirlenecek. Ancak işsizlik parası, normal ücretin altında olduğundan işsizlerin çalışacağı süre, aldıklan paraya göre hesaplanacak ve işsizler aldıklan işsizlik parasına göre çalışacaklar. Hem işverenler hem de hükümet, radikalkrin'önerisi uygulandığı takdirde, birçok işverenin kendi kah'fiye elemanlannı çıkararak kendileri için mali külfet getirmeyen işsizleri çalıştırmaya başlayacağını öne sürdüler. Oysa radikallerin önerisine göre işsizlere yer veren kuruluşlar, fazladan kadro açarak yeni iş yaratmak zorundalar. Hükümetin ve işverenlerin öneriye karşı çıkmaJan daha çok ideolojik nedenlere dayanıyor. tTALYA Çıplaklara vize yok NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — ttalya'mn pomo parlamenteri Ocdoiisa'nın ABD'ye girememesi hayranlaruu üzdü. Geçen ilkbaharda Amerikah heykeltıraş Jeff Koons'la evlenen Cicciolina, kocasımn ülkesine girmek için ABD otoritelerinden vize alamadı. "Aalaki ncdenlerk" ttalya'mn en tanınmış parlamenterinin vize isteğini geri çeviren ABD elçilik görevlileri gerekçelerini aynntıh biçimde açıklamadılar. Ama dört aylık hamile olan ve çocuğunu, kocasımn ülkesınde doğurmak için ısrar eden Cicciolina henüz pes etmedi. Cicciolina takma adıyla tamnan Dona SUlier şimde bu davayı sonuna dek götureceğini söylüyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear