18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahlbı Cumhunyet Matbaactiık v* Gazeteclhk Turk \nomm Şırketı adına Nıdir Vadı 0 GCIK! Ya\ın Muduru Hasan Cemnl. MUe»s«se Muduru Emnc UşiLJıtil. Yuı I»kn Muduru Ofc«j Goneısıa. # Haber Merkezı Muduru \aifia Bayer, Sayr a Duzcnı Yortetmenı *Jı Acar 0 Temsıkıier ANKAR4. Akncl I«n, IZMIR HfltnKI ÇMıltkıyı. -\DA\\ Çttın Ygeaoglu I, Polmka U ItoalaaiK, Oij Habcrkr Elfu •Mcı. Eıonomı Ceafh Tartu. I; Senaıka Şaknjı b n a . Kulur OOI l « r Isunbul Haberlcn Ktnal Kafrt. Efmm G««cıy Şayfaa, >ur1 Hıterlen N«iM Dofu, Spor Damîmam AMalfcadır VmtoM Dızı Yazılar Krren Çalışki». \raîiınna ŞftMa AI|MQ. Düzdıımr AMallak Vn» 0 Koordınalör AfeHcl Konrt&»M 0 MÎL lsler Erol Lrk.il 0 M u ü . * Balrm ttauı 0 Bv.cc PUnHnu SCTJI OnaaİKtcotla 0 KekUn \'X T«™ 0 El taı-uar H«|J« Akîol 0 Idîre HIM)M G m 0 [>l«me Oftder Çcbk 0 Bjıgı lii<m Nafl tuj 0 Pcrvjnd Srvgı hıw« Kurvfa Başkan Nıdir NadJ OUn Ubai. Yafcn Ivtr Hatu l.ıMl, HıkM Çetnkı» Ok» G o « u » IJnr >H..c. llku tom * VavaA Cumhujiy« MalbaacıIlJc vc Gaznealık r \ J TOrkoojJ Cad » 41 Ca|ıjoilıı 34334 Isı PK 246 İHanbjl Td 512 05 05 (20 hjl), Tete* 22246 K*. (1) 526 60 72 0 Burotar A ı t » Zjya Gokalp Blv lnkılap S. No 19/4. Tü 133 II 4M7 Teloı. 42344, F«e (4> 133 0< 6J 0 IznJr- H Zıya Bh !J'3 S 2 3 Tei 13 12 30 Tcja 523'S. Faj. (51) 19 53 «0 0 AdMa Inö^ J Cad 119 S No E Küc 1 T« 19 37 52 (4 >ıa[). Tde*. 62!<5, Fax (71) 19 25 't TAKVİM. 25 OCAK 1991 Imsak- 5.45 Guneş: 7.14 Oğle: 12.21 Ikindi: 14 54 Akşam 17.18 Yatsı: 18 41 Dış Haberfer Servisi — Sov- yetler Birlıği Devlet Başkanı Gorbaçov'un, ülke içinde hal- kın protestolan, dostlanmn ıs- rarlı uyarıları ve Batı'nın yar- dımları kesme tehdidi karşısın- da Baltık'ta geri adım atmaya başladığı, yumuşama belirtile- rı gdsterdiğı ve yeni bir çozum arayışı içine girdiği bildiriliyor. Litvanya, Letonya ve Eston- ya'nın bağımsızlık yanlısı hü- kumetlerinin yetkilileri, Sovyet askerlerinden ve Komünist Parti'nin muhafazakâr kana- dından gelen baskıların azaldı- ğını belırttiler. Baltık bölgesinde genel bir yumuşama süreci yaşanırken Litvanya'nın aynlıkçı yöneti- mi, bir Sovyet devriyesini, et- rafa ateş açmak ve bir kişinin yaralanmasına yol açmak, bir diğer klşiyi de kaçırmakla suç- ladı. Hukümete yakın kaynak- lar, anayolda etrafa ateş açıl- ması sırasında biri polis araba- sı olmak üzere iki aracın da ciddi şekilde zarar gördüğünii öne sürdü. Ote yandan Moskova'da res- mi denetim altında faaliyet gos- teren kitle haberleşme araçlan- nın, Baltık liderlerıne karşı ta- vırlarını yumuşattıklan ve Bal- tık ulkelerindeki "Selamet CepheJeri"ne verdikleri deste- ği çekmeye başladıkları be- lınıldi. Baltık'ta bir aya yakın süre- dir devam eden ve bu cumhu- riyetlerde kanb olaylara yol açan gerginlik, Gorbaçov'un salı gunü yaptığı basın toplan- tısından sonra yeni bir aşama- ya girdi. Sovyet liderinin açık- lamasında Baltık liderlerini eleştirmeye devam etmekle bir- likte, Sovyet ordusunun ve gu- venlik guçlerinin yanlış davran- mış olabileceğni kabul etmesi, siyasal gözlemcilerce bir ıpucu olarak değerlendirilmişti. Gor- baçov bu basın toplantısında •'Selamet Cepheleri"nın mut- laka tanınması konusundaki ıs- rarından da vazgeçmişti. Rusya Federasyonu Yeltsin'- in onderlığinde yaptığı toplan- tıda, Baltık'ta sivillere karşı sı- laha başvurulmasını kınayan bir karar tasansı hazırladı. Ka- rar tasansı, ıktidan seçilmiş hu- kumetlerin elinden almaya ça- lışan "Selamet Cepheleri" ko- nusunda Gorbaçov'u uyardı. Tasan, Gorbaçov'u kişisel ola- rak suçlamaktan kaçınırken olaylardan Içişleri Bakanı Bo- ris Pugo'nun, Savunma Baka- nı Dimitri Yazov'un ve KGB Şefi Vladimir Kuryikov'un so- rumlu tutulması gerektiğini ifa- de etti. Öte yandan halkın geniş ke- simlerinin 50 ve 100 rublelik banknotlan değiştirmenin tela- şına duştuğu belirtildi. Gorba- çov halktan karaborsayı besle- yen kanallan kesmek ve para arzını azaltmak için uç gun içinde 50 ve 100 rublelik bank- notlan değiştirmelerini talep et- mişti. Moskovalıların dun banknotlara hucum ettiği ve ban yerlerde kapı, cam ve pen- cereleri kırdığı belirtiliyor. Moskova'nın yeni parasal onlemleri, kiıçük tasarruflan- nı 50-100 ruble olarak saklayan halk arasında paniğe yol açtı. Rusya Federasyonu Parla- mentosu, banknot değıştirme için verilen surenin 1 şubata ka- dar uzatılmasını istedi. Öteki cumhuriyetler de Moskova'dan aynı yönde talepte bulundular. Bu arada karaborsacıların faaliyete geçtiği verubleleri ya n fiyatına topladığı belirtiliyor (Mdtiriilen sendikaalar Baltık cumhuriyetkrinden Estonya'da dun iki Isveçli sen- dikaa ölü bulundu. Polis yet- kilileri Isveç Yapı Işçileri Sen- dikası Baskaru Bertil VVinberg, ile Agaç tşçilen Sendıkası Bas- kanı ve Isveç Sosyal Demok- rat Partisi yöneticilerinden Ove Fredrickssoo'un cesetleri- nin araziye terk edilrniş olarak bulunduğunu, her ikisinin de ağır biçimde dövulmüş oldu- ğunu, ancak ölüm sebebinin dayak mı yoksa donma mı ol- duğunun henüz belirlenemedi- ğini belirttiler. Polis olayın °7« 99 ihtimalle soygım girisimi ol- duğunu, ancak soruşturmanın çok yönlü olarak sürdürüldü- gunü belirtti. Seyfe kurtulacak mı? tDİL GÜRSEL ANKARA — Başbakanhk ÇevTe Müsteşarhğı, l>vlet Su fşleri'nin (DSt) drenaj projele- rine savaş açtı. Çevre Müste- şarlığı Toprak ve Su Dafresi Başkanlığı, DSl'nin 22 kurut- ma projesinin "ckoloji projesi" haline getirümesi için çahşmalara başladı. Projenin ilk a$amasını Seyfe Gölü oluş- turuyor. Musteşarük yetkilileri, DSl'- nin projelerini durdurmak için 22 alan hakkında bilgi istedi. DSİ ise alanların yeri ve proje- leri konusunda bilgi vermekten kaçındı. Seyfe Golü'nun giderek ku- rumasına neden olan DSİ çalış- malannın seyri şöyle oldu: "1962'lerde DSt tarafından açılan taşkın önlerne kanalı da- ha sonra buna eklenen çeşitli kanallar nedenhle drenaj tan- li>e kanalına donüştü. Özellikk 1980'den sonra açılan drenaj tahliye kanallan vasıtasıyla do- ğal süreçle uzun siırelerde göle ubtsabüecek drenaj sulan iki-üç günlük surede göle ulaşmaya başladı. Tatlı su miktannın ar- öşı üe yönü değişen akımlar go- lün luzluluk dengesini bozup, göl kıyısındaki sazhkların ku- rumasına neden oldu ve bu da canlı varlıklan yok etti." Çevre MüsteşarlığVnın pro- jesiyle DSİ tarafından drenaj sulan bir kuşaklama kanalı ve yedek kanallarla Kızıhrmak'a verüecek. Böylece kanaldaki su ustu seviyesiyle göl seviyesi ara- sındaki kod farkı ortadan kalkacak. Sığ olan gölun daha da kü- çülmesini önlemek amaayla yı- kılan ve ekolojik dengesine kavuşturulan alanlarda tuza dayanıklı bitkilerle yeşil bir ku- şak oluşturulacak. Gol çevre- sinde oluşturulacak ağaçlan- dırma güney yamaçlardaki erozyonu önleyecek. Aynca Seyfe deltalan üzerinde tanm yapılmasının engellenmesi amaayla sınırlan tespit edile- cek bir bölgede kamulaştırıl- maya gddilmesi de önerildi. 10 milyonıın karne günü Moskova 'sertliği' durduruyor ilk ve orta dereceli okullar 10 şubata dek sürecek tatile başlıyorlar Balük't* yuımışama Destek azaldı Gorbaçov'un ülke içindeki protestolar ve Batı'nın yardımı kesme tehdidi nedeniyle Baltık'taki Moskova yanlısı gruplardan desteğini çekmeye başladığı öne sürülüyor. Para kavgası Sovyetler'de 50 ve 100 rublelik banknotlann 3 günde değişmesi kararı üzerine bankalara hücum eden halk cam çerçeve kırdı. FİGEN ATALAY İlk ve orta dereceli okullarda oğrenım goren oğrencilerin he- yecanla bekledıkleri gun geldi Yaklaşık 10 milyon 600 bın oğ- renci, bugun karnelerıni alacak ve 10 şubata kadar surecek ta- tillerine başlayacaklar. Karne- sinde zayıf notu bulunan oğren- ciler, çok fazla üzulmeyın. Tatı- lınız hem eğlenmeye, hem dın- lenmeye hem de derslerınızi dû- zeltmeve yeter. Psikolog Suna Tanaltay, "kotu karneli" oğren- cileri, "Kınk not ve kolu karne dünyanın sonu demek değildir. Kısa bir dinlenmeden sonra bi- linçli ve disiplinli bir çalışma, ye- niden \uı guldurucu notları kazandırabilir" diyerek yurek- lendirdi. Anne ve babaların da çocuk- larını yureklendırmeleri gerektı- ğıne dikkat çeken Tanaltay, kar- nesınde kınk notu bulunan oğ- rencilerin anne ve babalarına şu uyarılarda bulundu: "Anne ve babalar, sozleriyle, davranışlan>la çocuklannın ça- lışma tadını ve yaşam sevincini engellemesinler. Oyle bir do- Pşikolog Suna Tanaltay'm önerisi şöyle: "Öğrenci, kendi kendisiyle baş başa kaldığı zaman şu üç soruyu sormalı: Eğlenebiliyor muyum? Dinlenebiliyor muyum? Çalışabiliyor muyum? Kişinin çalışamadığı zaman dinlenmesi yararlı olur. Kısa bir dinlenceden sonra hem çalışmak hem eğlenmek en güzel yöntemî' İstanbul Milli Eğitim Müdürü, "Öğrenci ne yapacağını kendisi değerlendirmeli. Bilgisini yenilemek amacıyla ders çalışmalı" diyor. nemde yaşrvoruz ki dunyayı el- kileyen insanlar yalnızca kınk nollara değil kınk >ureklere ve paramparca insan guzelliklerine neden olujorlar. Galiba Sad- dam'ın karnesi en kotusu." Psikolog Suna Tanalta\'ın ta- tili nasıl değerlendırmelerı ko- nusunda oğrencilere onerılerı de şunlar: "Genelde insan kendi kendi- si) le baş başa kaldığı zaman şu uç soruyu kendi kendisine sor- malı. Eğlenebiliyor muyum? Çalışabiliyor muyum? Dinlene- biliyor muyum? Kişinin çalışa- madığı zaman dinlenmesi yarariı olur. Sonuç olarak kısa bir din- lenceden sonra hem çalışmak. hem eğlenmek en guzel yontem- dir." istanbul Mılli Eğitim Mudu- ru Turgut Akan ve Marmara Universıtesı Eğitim Fakultesı Turk Dili \e Edebiyatı Eğitim Bolumu Başkanı Prof Dr. Birol Emil de oğrencilere tatilde oku- ma alışkanlığının kazandırılması gerektiğini belırttiler. Tatili zehir edecek nitelikte odeve karşı ol- duklannı beiirten Turgut Akan, "Öğrenci ne yapacağını kendisi değerlendirmeli. Bilgisini yenile- mek. birinci kanaat doneminde- ki eksikliklerini gidermek ama- cıyla ders çalışmalı, uzun hazır- lık isteyen proje nileliğinde ode* istenmemeli. Oğrenciler tatilde kitap okusunlar, tiyatroya gitsin- ler, spor yapsınlar, Taksim'e çı- kıp tramvayı gorsunler" dedi. Prof. Bırol Emil de odevin okul içi ve okul dışı arasında denge sağlarnası gerektiğini vur- gulayarak "Öde\ verilecekse bu- nu, oğrencinin zekâsını, yete- neklerini, varatıcılığını, araştır- ma duygusunu geliştirmesi gere- kir. Öğrencilerde kitap kulturu- nun yerleştirtlmesi için tatilde hiç olmazsa iki kitap okumala- rı sağlanmah" diye konuştu. Bu arada Korfez savaşı nede- niyle valiliklerce onemli hizmet- lerde görevlendirilecekler dışın- da kalan oğretmen ve yonetıcı- ler de yanyıl tatilinden yararla- nacaklar. Tatil, turizm ve savaş Öte yandan turizm işletmeci- lerı, ilk ve orta dereceli okullar- da yanyıl tatilinın başlamasına karşın turistik merkezlerdekı re- zervasyonlann geçen yıla oran- la "Savaş nedeniyle son derece duşuk" olduğunu bildirdıler. AA'nın habenne göre Ege Tu- ristik İşletmeler ve Konaklama- lar Derneğı Genel Sekreteri Şi- nasi Hurda. Ege'de turistık tesis- lerin yuzde 10 doluluk oranıyla çalıştıklarını soyledi. MEZARLIKTA lYt OYNANIR — Edirnekapı'dan Haliç'e doğru inen geniş mezarlık, bölge çocuklannın en sevdiği oyun yeridir. (Fotograf: Erdal Yazıcı) Edirnekapılı Hakan, Cemalettin ve Bayram mezarlıktan sipere yatmayı çok severler Tatilde 'savaşçılık oyraııı'ERDAL YAZICI "Amasya'ya girerken bir sağ- lık ocağı var ya; yanında da iki bakkal... Birisi kapandı yazın; işte o köy bizim köy... Adı ney- di; unuttum..." Hakan 'işte o köy'den: Amasya'nın... Geçen yaz git- mişler karneden sonra. Uçarak gitmiş ikinci sınıftan uçuncu sı- nıfa geçen Hakan Karaca... Hem de karnesinı yanına almış dedesine, ninesine göstermek için; "Karnenin solu da sağı da hep pekiyi" iledoluymuş... Hakanlar îstanbul'da oturur: Edirnekapı Savaklar Mahalle- si'nde... Babası 'Ortakçılar Li- sesi'nde hademe... Şu an kendi- si de Ortakçılar İlkokulu'nda uçuncu sınıf öğrencisi... Hakan ve arkadaşlarının oyun alanları ara sokaklar ve mezarlıklardır. En çok da lastik tekerle ov- narlar, bu sokaklarda; yanı 'arabacılık oyunu' oynarlar bol bol... Bir yol iner ya, Edirneka- pı'dan Haliç'e doğnı; Hıristiyan ve Müslüman mezarlıklannın orta yerinden geçen... işte, bır cumartesi gunu, 'sa- vaşa çeyrek kala' bu yolda Ha- kan, Cemalettin ve Bayram'la karşılastım; 'Arabacılık oyunu' oynuyorlardı üçü de... Bavram'ın elinde lastik >ok- tu sadece; onde iki tekerle Ha- kan ve Cemalettin, arkada Bay- muştum. Ben sordum, onlar an- lattılar, anlattılar.. Laf lafı açtı; okul, tatil, kar- ne ve savaş... Savaş oyun gibi geliyordu on- lara; yani 'kovboyculuk oyu- nu'na benzer bir şey... Bir yan- da kötüler; duşman, obur yan- da iyi kalpli kovboy. Kovboy Birinci sınıfta ikinci yılını dol- durmuş ama henuz okumayı so- kememiş; en çok sevdiği ders, oyunlu olursa 'beden egitimi...' Hakan ve Cemalettin'in tatil uzerine duşundukleri iki koriu vardı: "Uyumak, mışıl mışıl.." ve "Oyun..." Hakan bisikleti- ne binecekti. 'Arabacılık oyunu' Karnelerini alınca bol bol uyuyacaklar. Sonra arabacılık oynayacaklar, köpekleri Karabaş ile birlikte. Bir de 'savaşçılık.' Bir yanda kötüler, düşman; öbür yanda iyi kalpli kovboy. Kovboy gelecek, tek başına yenecek kötüleri, kurtaracak herkesi. ram; "diı diıüiıt, çekilin yol- dan..' O halleriyle goruntuleye- medim, 'kara kutu'mla bu uç çocuğu; aramıza "sahici arabalar' girdiğinden... "Hello, hello... Aaaa bello değil, Tiırkmiiş..." Sonra Ha- kan ve arkadaşlarıyla Muezzin Mehmet Bey SokağVnın ust ba- şındaki mezarlıkta soluklandık bir yol; onlar araba surmekten, ben de yol yurumekten yorul- gelecek, tek başına yenecek kö- tüleri, kurtaracak herkesi, bu oyunda ne ölme var ne de yara- lanma... Hakan arkadaşlarıyla bahsi- ne giriyor karne üzerine: "Go- rürsunüz karnem yine hep 'Pekiyi' olacak..." Ya Cemalet- tin'in? Cemalettin, Hakan ka- dar iddialı değil, 'Pekiyi' uzerin- de. O, 'beden eğitimi'nden 'pekiyi' bekliyor sadece. da oynayacaklardı sokaklarda. Bir de sokaklarındaki "Kara- baş'la oynayacaklardj mezarlık- ta... Ha, Hakan roman da oku- yacaktı tatilde; babası çalıştığı lıseden roman getirecekti kendi- sine. Cemalettin ise ağabeyinin ça- lıştığı çorap fabrikasında çalışa- caktı; babası şu sıra hasta oldu- ğundan ağabeyi bakıyormuş kendılerıne... Yine uyumak yok Cemalettin'e; her sabah okula gıder gibi işe gidecek. Bir de Bayram'a soralım tatil uzerine, karne üzerine... "Karnem iyi olmayacak her- halde; biraz başansızmışım da... Fazla 'pekiyi' beklemiyo- nım." Savaş çıkalı bir haftadan faz- la oldu; savaş hem çok uzakta, hem de odamızın içinde. Şu an Hakan, Cemalettin ve Bayram için tatil başüyor artık. Onlar savaşta yaralanan, sakat kalan ve ölen çocukları da düşünecek, 'içleri cız' edecek. TV'de savaş manzaralannı iz- lerken 'savaşçılık oyunu' oynar- casına heyecanlanacak, coşa- cak, irkilecek; savaş makinele- rinin isimlerini öğrenecek bir bir. Belki de model savaş uçak- ları, tanklan, toplan dağıtan ciklet alacaklar. Ve savaş, ruya- lannı süslemese de onlann tatil- lerine ek bir program getirecek. Mezar taşlannı siper alarak 'sa- vaşçılık oyunu' oynayacaklar. Kafeine dikkat • ANKARA (ANKA) — Dünyada en çok tüketilen içecek maddelerinden kahvenin insan sağbğını olumsuz yönde etkilediği belirtiliyor. Günde iki fincandan fazla içilen kahvede yer alan kafein miktannın kalp atışlan ve vücut ısısını arttırdığı, idran yoğunlaştırdığı ve kandaki şeker duzeyini arttırdığı bildirildi. ABD Ulusal Uyuşturucu Madde Enstitüsu ve Michigan Üniversitesı Sosyal Araştırmalar Merkezi'nin araştırmalarına gore kafein, dunyada en çok tüketilen uyarıcı maddelerin başında geliyor. Elnıairda kaçak kazı • ANTALYA (AA) — Antalya'nın Elmalı ilçesinde kaçak kazı yapan beş kişi suçustü yakalandı. Bir ihbarı değerlendiren jandarma ekipleri, Elmalı ilçesinin Çukurelma köyu Karatepe mevkiinde kaçak kazı yapan Cilasun Kocabıyık, Yusuf özkaya, Kemal Metm, Durmuş Kocabıyık ve Cafer Önter adlı kişileri yakaladı. Yapılan sonıştunna sonunda yakalanan kişilerin değişik tarihlerde ve yerlerde kaçak kazı yaptıkları, ancak herhangi bir eser bulamadıklan belirlendı. Yetkililer olayla ; ilgili soruşturmanın ; sürdurülduğunü bildirdiler. < Öfke öldürüyor • ANKARA (ANKA) — Ofkenin insan ömrünu kısalttığı bildirildi. ABD'deki Duke Üniversitesi oğretim üyelerinden Dr. Redford B. Williams'ın yaptığı araştırmalar, öfkeli kişilerin 50 yaşına varmadan olme şansının diğer insanlara oranla beş kat fazla olduğunu ortaya koydu. Çabuk öfkelenen kişilerin, başta kalp rahatsızlıkları olmak Uzere birçok öldurücu hastalığa yakalanma olasıhğının yuksek olduğu belirlendi. Eln kirli yıl 1972 • ANKARA (AA) — Ankara'da hava kirlilik oranı çeşitli semtlerde 8 adet hava kirliliği ölçum cihazı ile 24 saat otomatik olarak yapılıyor. Ankara ll Sağlık Mudürlüğu'nden edinilen bilgiye gore hava kirliliği ölçumleri Devlet Meteoroloji Işleri Genel Mudürlüğu'nden alınan günlük hava tahmin raporlan ile birlikte değerlendiriliyor. Edinilen bilgiye göre bugüne kadar yapılan olçümlerde son 20 yılda en yuksek ortalamanm 1972 yılında gerçekleştiği belirlendi. 1972 yılında bir metrekup havadaki kükurtdioksit oranı ortalama 290 milıgram olarak olçüldü. TCDD'de ek seferler • ANKARA (AA) — Okulların yan yıl tatiline girmeleri nedeniyle artan yolcu talebini karşılamak için ek tren seferleri konuldu. TCDD Genel Mudürlüğu'nden verilen bilgiye göre Ankara ve İstanbul güzergâhlannı kapsayan ek seferler şöyle: Bugttn Ankara'da saat 19.00'da hareket eden ek tren 05.25'te Haydarpaşa'da olacak. Haydarpaşa'dan saat 20.35'te hareket eden ek tren ise 06.30"da Ankara'ya varacak. Bir vatandaşlık öyküsüEmekli Başkonsolos Nurgün, tarihi Bybassos kentinde tatil köyü kurma girişimine karşı dilekçe savaşı açtı. Antik alanlardaki hafriyat çalışmaları durduruldu, ama bölge eski haline getirilmedi. FARUK BİLDİRICİ ANKARA — Emekli Baş- konsolos Saadettin Nurgün'un gönlü bir muteahhidin Datça- daki tarihi Bybassos kentinde tatil köyu kurma ve yol açma gi- rişimine sessiz kalmaya razı ol- madı. Ama Nurgun, 2. Numa- ralı Kültür ve Tabiat Varlıkları- m Koruma Kurulu'na başvurur- ken aylar surecek bir "dilekçe savaşı"na adım atmış olduğunu sonradan anlayacaktı. Nurgun'ün "vatandaşlık öykusii" bir yıl önce başladı ve hâlâ sonuçlanmadı. Antik alan- daki hafriyat çalışmaları durdu- ruldu, ama sonuçlanmadı. An- tik alandaki hafriyat çalışmala- rı durduruldu ama bolge eski haline getirilmedi ve Nurgun di- lekçe savaşını ara vermeksizin surduruyor. Koruma Kurulu'nun 6 Mart 1990 tarihinde aldığı karar, Nur- gün'ü sevindirdi. Çunkü kurul, kazı yapılan bolgenin arkeolo- jik alan olduğunu belırterek tah- rip edılen alanın Bodrum Sual- tı Muzesi Mudürlüğu'nun dene- timi altında "eski dunımuna ge- tirilmesine ve ilgililer hakkında yasal kovuşlurma açılmasuıa" karar vermişti. Ardından burokratik çark ağır ağır donmeye başladı ve Muğla Valiliğı ll Kültür Müdur- lüğu, kurulun yazısını Vali Erol Çakır'ın imzasıyla Datça Kay- makamlığYna duyjjrdu. Başbakanhk Çevre Musteşar- hğı, Muğla Valiliği'ne 20 Mart 1990'da bır yazı gondererek Ko- ruma Kurulu'nun karannı yine- ledi ve tahrtp edilen alanın es- ki haline getirilmesi istedi. Nurgun, nisan ayı sonuna ka- dar bekledi, baktı İci yazışmalar- dan sonuç alınamıyor. Datça Kaymakam Vekili Dr. İlban Acehan hakkında "görevini kö- tüye kullandığı" gerekçesiyle savcılığa başvurdu. Savcılık da Acehan için "Memurin Muha- kematı Kanunu" uyarınca so- ruşturma açılabileceğini kayde- derek gorevsizlik kararı verdi. Nurgun yılmadı ve 30 Tem- muz 1990'da bu kez Datça Kay- makamı Rıfat Ata için savcılığa başvurarak sordu: • "Çok merak ediyorum. Bu Datça kaymakamları (vekil ol- sun, asil olsun) Tiirk milletinin asaletine merdu antik kültür varlıklannı (Bybassos kentinin Akantos Kalesi'ni) tahrip eden- lere kol ve kanat germekle mi yükümlbduıier?" Ardından yine Muğla Valiü- ği'ne başvuru ve valiliğın "Kay- makamlığın izinsiz hafriyattan sonra eski hale getirme görevi- nin bulunmadığını" belırtır ya- zısı, Nurgun'ün kaymakam hak- kında soruşturma açılması iste- mini yineleyerek valiliğe iki kez başvuruda bulunması... Ve bir turiu sonuç alamayan Nurgun, bu kez Muğla Valisi Erol Çakır'ı Içişleri Bakanlığı- na şıkâyet etti. Nurgün İvıŞİeri Bakanlığı'ndan yanıt alamadı. Keyfimln kâhyası yok ama, rlsklmİn mühendisİ var! Mal benim değil mi, ister slgoıU ettiririm, ister ettirmem... NUük SlgorU nın rekUraında gördüm, Risk Mühendisİ diye uznvanUn vaımıs. Doğnısu ya menüc ettim. Görüştüm. Gelip işyeriml Incelediler ve en uygun Yangın Slgoıtası tablosunu çıltanbUr. Neler ögreıtdhn neler... Şirodl gel de y«ptuma I" f% Halk I Sİ3orta Yamnn Slgortuı Bir çağdaşlık simgesi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear