14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 ARALIK 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/7 PLASTIK SANATLAR PSD'de yeni yönetim • Kiiltür Servisi — Plastik Sanatlar Derneği'nin geçen hafta yapüan birinci genel kurul toplantısında göreve getirilcn yeni yönetim kurulu görev böluşümünü belirledi. Yönetim kurulunun ilk toplantısında Hüsamettin Koçan başkanlığa, Beril Amlanmert ikinci başkanlığa, Ipek Aksüğür Duben genel sekreterliğe, Serdar Gtlnbüek de saymanuğa atandılar. PSD'nin ilk genel kurul toplantısında yönetim kuruluna H. Koçan, Bünyamin özgültekin, B. Amlanmert, 1. A. Duben, Nur Koçak, Selma Gürbüz, S. Günbilen; yedek üyeliklere Candeğer Furtun, Emre Zeytinoğlu, Ibrahim Çiftçioğlu, Tülin Onat, Seyhun Topuz, Tanju Demirci, Melih Görgün, Onur Kuruluna Jale Erzen, Mehmet Özer, Şükrü Aysan, onur kurulu yedek üyeliklerine Füsun onur, Bubi, Filiz Başaran; denetleme kuruluna Zahit Büyükişliyen, Temur Atagök, Basri Erdem; denetleme kurulu yedek üyeliklerine Ali Candaş, Aynur Aytaç, Hasan Pekmezci seçilmişlerdi. SERGİ 8 Sanatçı 8 İş: B • Költttr Servisi — 1989 haziranında gerçekleştirilen "10 Sanatçı 10 İş: A" sergisinin ikincisi bugün Atatürk Kültür Merkezi'nde "8 Sanatçı 8 İş: B" adıyla açılıyor. Bu yıl sergi Selim Birsel (Paris), Osman Dinç (Paris), Ismail Saray (Londra) gibi yaşamlarım yurtdışında sürdüren sanatçılarla, Canan Baykal, Cengiz Çekil, Ayşe Erkmen, Serhat Kiraz ve Füsun Onur gibi sanatçılann yapıtlanndan oluşuyor. Sergiye katılan sanatçılar, 1980'ler sanatı içinde entallasyon, üç boyutlu işler ve kavramsal nitelikli çalışmalarıyla dikkati çekmiş, yurtdışında ve Türkiye'de sürdürdükleri çalışmalarıyla düşüncelerine süreklilik kazandırmış sanatçılar. Kuraiyerlerin resimleri • Költiir Servisi — Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyelerinin yönettiği kurslarda eğitim gören kursiyerlerin yapıtlanndan oluşan bir resim sergisi açıldı. Resim ve Heykel Müzesi giriş katında açılan ve 28 aralığa dek devam edecek sergide, kursiyerlerin yapıtlan iki bölümde sergileniyor. Resim ve Heykel Müzeleri Derneği'ne bağlı olarak açılan resim kurslan çocuklar, gençler ve yetişkinler için üç grupta yürütülüyor. Mimar Sinan Universitesi'nden 11 öğretim üyesinin görev aldığı çalışmalarda 'Sanat Tarihi' dersleri de veriliyor. Fbtoğrafta, öğretim uyesi Gökhan Anlağan ve sergide yapıtları bulunan kursiyerler görülüyor. StNEMA 'Goodfellas' en iyi film • NEW YORK (AP) — New York Film Eleştirmenleri'nin bu yılki ödüllerinin sahipleri belli oldu. New York'ta yayımlanan yaym organlarma yazan 28 sinema eleştirmeninden oluşan jüri, Martin Scorsese'nin mafya filmi "GoodfeUas"ı en iyi film seçti. Scorsese en iyi yönetmen ödülünü alırken filmin başoyunculanndan Robert De Niro da en iyi erkek oyuncu ödülüne değer görüldü. "Bay ve Bayan Bridge"de oynayan Joanne Woodward en iyi kadın oyuncu seçüirken Ruth Prawer Jhabvala da bu film için yazdığı senaryoyla en iyi senarist ödulünü aldı. New Yorklu eleştirmenler, "Metropoütan"ın yönetmeni Whit Stillman'a da en iyi ilk film ödulünü verdiler. MÖZİK Çellist Tortelier öldü ' tf'lfalttti; Servisi — Fransız viyolonsel okulunun ustası Paul Tortelier geçirdiği bir kalp krizi sonucu öldü. Yasamı boyunca birçok unlü çellist de yetiştiren Tortelier 76 yaşındaydı. Uluslararası kariyerine İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra baslayan Tortelier, dünyanın en saygın orkestralannın yanı sıra piyanist Arthur Rubinstein ve kemancı Isaac Stern ile de çalmıştı. Aym zamanda besteci de olan Fransız viyolonselci, 1956-69 arasında Paris Konservatuvarı'nda hocahk yapmıştı. Tortelier, çelloyu normalden daha yatık tutarak yeni bir tarzın yaratıcısı olmuştu. Ünlu müzisyen, Uluslararası İstanbul Festivali'ne de katılmıştı. TİYATRO Fosforoğlu'ndan 'Nigar 90' • Kültür Servisi — Enis Fosforoğlu Tiyatrosu "Kanlı Nigar 90" adh oyunu Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde ve Ümraniye Kültür Merkezi'nde sahneliyor. Oyun çarşamba, cumartesi ve pazar günleri Kadıköy'de, cuma günleri ise Ümraniye'de izlenebilir. Sadık ŞendiFin yazdığı ve konusu 19. yüzyılda geçen "Kanlı Nigar", Enis Fosforoğlu tarafından tekrar ele alındı. Oyunu yöneten ve aym zamanda rol alan Enis Fosforoğlu şunlan söylüyor: "Türk Tiyatrosu'nda yerli oyun oynamaya karar verdiğinizde nitelikli yeni oyun sıkıntısıyla karşılaşıyorsunuz. özel tiyatroların dinamik tarzına uygun telif eser bulmakta güçlük çekiyorsunuz. Aslında geleneksel Türk tiyatrosunda, daha sonra Batı'da bile uygulanan çağdaş bir biçem var. Ama ne yazık ki oyunun diyaloglan, esprileri yenileştirilememiş. Buradan yola çıkarak Sadık Şendil ustanın pek güzel toparladığı Nigar'ın öyküsünü bugüne getirdim!' Hilton'daki Blues FestivalVne üç topluluk katılıyor ABD'ninsansürsüz tarihi EFSANEVt TEKSASLI — Türkiye'dekj - ilk Blues FesüvaU'ne kablacak mfizisyeıılerden biride efsanevi Teksaslı Maescn Clarence "Gatemouth" Brown. ÜnJü müzisyen festivale The Gate Express Toplulugu ile biriikte kablacak. Gatemouth, gitarın yanı sıra annonika, keman ve davul da calıyor. Blues, ABD'nin çalgılı, şarkılı, gülünçlü, acıklı, sansürsüz, hisseli ve çok meraklı yakm tarihidir. Caa derinden etkileyen blues, çağdaş müzikleri de etkilemeyi sürdürüyor. Iki günde üç konserKültür Servisi — Organizas- yonu Pozitif tarafından gerçek- leştirilen Blues Festivali yarın ve cumartesi günü Hilton Con- vention Center'da yapılacak. Uç seans olarak gerçekleştirile- cek festival, yann 20.30'da iz- lenebilecek. Her seansta 3 top- luluk birden çalacak. Festivalin yıldızı, 3 kez Grammy ödülü alan, 1982'de Yılın Blues Sanatçısı seçılen ef- sanevi Teksaslı blues sanatçısı darence "Gatemouth" Brown ve The Gate £xpress toplulugu. Gitann yanı sıra annonika, ke- man ve davul da çalan Gate- mouth aym zamanda vokalist. Blues şenliğinin bir başka toplulugu da Holmes Brothers. New Yorklu blues ustalan özel- likle 1989'da çıkardıklan son albümleriyle gündemdeler. Gospel ve soul gibi çeşitli siyah Amerikan müziklerini de reper- tuarlannda bulunduran toplu- luktaki dört müzisyen de sarkı söylüyor. Festivalin üçüncü adı ise Jan Harrington ve Ken Lending Blues Band. Harrington'ın bir- iikte çalıştığı adlar arasında Lj- onel Hampton, Buddy Guy, Linda Hopkins ve Sammy Da- vis Jr. gibi ünlüler de var. Ay- nı zamanda gospel şarkıcısı olan Harrington'a, Avrupa'mn seçkin gruplanndan Ken Len- ding Blues Band eşlik edecek. SADETTtN PAVRAN Blues, ABD mitolojisinin en derin vadilerinden birinin dibin- de akar. Rengi hiç de mavi sa- yılmaz. Düpedüz karadır. BütOn namlı sular gibi o da bazen de- lirir, bazen durulur. En iyi caz blues suyundan ya- pılır. Blues suyu şarkıda durdu- ğu gibi durmaz. Bazen ağlatır, bazen güldürür. Sadece ağlattı- ğı yolundaki yaygın rivayet bile bluesculan güldürmeye yeter. Blues ABD'nin çalgılı, şarkılı, gülünçlü, acıklı, sansürsüz, his- seli ve çok meraklı yakm tarihi- dir. ABD'nin güney eyaletlerin- de tanm ışçüerinin günboyu dil- lerinden düsürmedikleri şarkılar ve bu şarkılann söylenis biçimi günümüzün en özel müzikal dil- lerinden biri olan cazı derinden etkilemiştir. Gündelik olaylardan, o yüki uründen, acılardan, sevinçler- den, doğal afetlerden, içkiden, uyusturucudan ve elbette cinsel- likten, üstelik de bolca söz eden blues, caza önemli etkisi olan ABD dinsel müziğinin yerini al- mıştır. Nasıl almasın ki "yeryü- zünde" yaşam her şeye rağmen o zaman da çekici idi. Blues söylenen bir müzikti. Uzun zaman da sadece söylen- di. Sonralan bir yandan gitar, banjo ya da piyano çalmarak söylenmeye basladı. Gitar her ne kadar bluesun beyazpeyniri sayüsa da iyi bir blues piyani&tinin eğer isterse bulunduğu yeri viraneye çevir- mesi işten bile değüdir. Aslında iyi bir saksofoncu da bu işi pe- kâlâ becerebilir, ama bence hiç- bir çalgı ağız armonikasının ya- rattığı atmosferi yakalayamaz. İlk yazriı blues şarkısı 1912 yı- lına kadar gecikmıştir. W.C Handy, Unlü Memphis Blues'u reformcu aday E.H. Crump'ın seçim kampanyası için yazmış- tı. Ancak bu sarkı alışılmış kam panya şarkılanna pek benzemi- yordu. Handy, "Mister Cnnnp" adını verdiği şarkıda Bay Crump'ın rcform vaatleri ile acı- masızca alay ediyordu: "Bay Crump buraya peze- venkleri sokmayacakmış, / Umurumdaydı sanki kimi so- kup sokmayacağı, / Ben zaten çıkmam meyhaneden dışan, / O kadar istiyorsa Bay Crump çı- kar, alır havasını!" Bay Crump bu sarkıyı elbet- te kampanyasında kullanmadı, ama adı blues literatürünün ilk yazık sarkısı ile ölümsüzleşti. W.C. Handy ise iki yıl sonra ya- zacağı St. Lonis Blnes ile ölüm- süzleşecekti. Peki, en güzel blueslan kim- ler söyledi? Bir kere bütün Smith'ler: Bessie, Clara, Trine, Mamie ve Lanra, sonra Ida Cox, Chlppie Hill ve Ma Rainey çok kanlı blueslar söylediler. özel- likle Bessie Smith ve Ma Rainey derin bir tutkuyla söylediler. Ama kimse hiçbir bluesu Bil- Ue Holiday kadar kahırlı söyle- medi. ErkekJerden ise bu işi Big Joe Torner ile Count Basie'nin unu- rulmaz şarkıası Jimmy Rushing yapıyordu. Louis Annstrong da büyük bluesculardandı. Burada hemen söylemeli ki bütün usta caz müzisyenlen usta birer blu- escudur. Beklenmedik blueslar- la, beklenmedik gözlerden yas- lar getirebüirler. Peki, blues cazı bu kadar et- kiledi de kendisi hiçbir müzik- ten etkilenmedi mi? Etkilendi elbette, gelişti, zenginleşti, mü- zikal teknolojinın olanaklann- dan yararlanıyor, ama malzeme- si hep aym. tnsan ve yaşamı. Çağdaş blues, derin vadisi için- de yine deliriyor, yine durulu- yor. Çağdaş müzikleri etkileme- yi sürdürüyor. 'Gövdeler' sergisi Urart Sanat Galerisi'nde ay sonuna kadar açık İnsanoğlunun yalın hali >M Urart'taki sergide Neşe Erdok, Mehmet Güleryüz, Ömer Uluç, Şenol Yorozlu, Fatma Tülin Öztürk, Bedri Baykam, Arzu Başaran, îsmet Doğan ve Kezban Arca Batıbeki'nin yapıtlan yer alıyor. LUDMİLA BEHRAMOĞLU Günumüzde plastik sanatlar- da "yaraü" ne düzeyde? Bu so- ruyu kendi kendime, sanatçıla- ra, sanat eleştirmenlerine ve sa- nat yapıtlannı pazarlamak için tüm olanakları zorlayan galeri- cilere sorar dururum hep. Türkiye'de ve bugün tüm dünyada büyük meblağlar hak eden sanat mıdır? Yoksa sanat yapıtının aynı zamanda para kazandıran bir kâğıt oluşu mu? Sanat yapıtı ile kurulan ilişki ne- dir günumüzde? Genellikle kla- sik bir sevgi, hayranhk, bilinçli ya da bilinç dışı etkilenme de- ğil. Çoğunlukla "moda", "ta- nıûm", "medyalar", "yaünm" ve çokca "bilğisizUk " etküiyor bu Ugiyi. Kesin olan, sanat eser- leri piyasasırun sanatı derinc'sn yaraladığı ve insancılhğına dar- be vurduğudur. Urart Sanat Galerisi 31 ara- Uğa kadar açık olan ve yeni yıl için açtığı sergiye "insancıl" bir sergi başlığı seçmiş: "Gövde- ler". Galeri yöneticileri Sevil ve Niliifer'in açıklamasına göre in- sanın çıplak, yani doğal haline bir anıştırma yapmak için böy- le bir tema secmişler. Anlaşılan, aıtık sanatta ya- payhk öyle bir düzeye çıkmış ki galeriler bile rahatsızhklarını konu seçimiyle hissettirmek is- tiyor olmuşlar. Sanatta yapaylık ne olabilir? Yazımn başında da değindiğim gibi "yaratı" eksikliği, sanatçı- nın kendini sanatçı olarak değil de ticari meta üreticisi olarak al- gılaması ve sürüm için çalışma- sı. Ne var ki pazara uyum gös- termek artık kaçımlmaz sanki. Bu sanat ve sanatçılar için dra- matik bir olgu. lzleyici nasıl ha- kiki ile konfeksiyon arasında aynm yapamaz halde ise sanat- çı da başına konan tacın med- yalar tarafından mı kopanldığı- nı, yoksa gerçekten yarattıği sa- nata mı layık görüldüğünün far- kında değildir arük. Her iki ta- raf için de değerler iç içe gecmiş, karmaşıklaşmıştır. Gelelim gene Urart Sanat Ga- lerisi'ndeki Neşe Erdok, Meh- met Güleryüz, Ömer Uluç, Şe- nol Yorozlu. Fatma Tülin Öz- türk, Bedri Baykam, Arzu Ba- şaran, Îsmet Doğan ve Kezban Arca Batıbeki'nin genellikle iki- şer büyük boy yapıtından olu- şan sergiye. Bütün bu isimler tartışmasız en iyi ressamlarımızdan. Sergi- deki yapıtlan genellikle daha önceki kışisel sergilerinden izle- yiciye sunduklan anımsanan an- cak bir kez daha görülünce in- DEĞİŞİK SANATSAL ÇÖZÜMLER — "Gövdeler" sergisinde yer alan dokuz ressam. bir bakı- ma değişik çözümler de sonuyor. Kezban Arca Batıbeki de sergide yer alan ressamlar arasında. sam yeniden sıcakhkla dolduran resimler. Sergi bir bakıma sanat anlayışları oldukça farklı bu 9 adı bir araya getirmesi ve aynı konu çevresinde onca değişik sanatsal çözüm sunması ile de il- ginç. Neşe Erdok sergide desenle- rinin yanı sıra beyaz ve açık renk tonlarına oturttuğu fıgü- rasyonuyla felsefi bir boyut yansıtıyor. Mehmet Güleryüz ise her za- manki gibi mavı-yeşil renkler ve sık boya vuruşlan ile akıcı ve coşkulu bir anlatım sergiliyor. ömer Uluç'un oval renk leke- ciklerini düzenleyerek yarattıği figürler resimlerinin birinde pembe, ötekinde mavi tonlarda ve kütlesel. Şenol Yorozlu'nun büyük boy yapıtlanndaki düz renk ze- min üzerine geniş fu-ça vuruşlan küçük boy cahşmalannda minik lekelerle desenlere dönüşüyor. Fatma Tülin öztürk artık vü- cut kıvnmlanndan bir ayrmtıyı büyütmesi ile elde ettiği erotik etki ile tanınıyor. Bedri Baykam'm 2 büyük ya- pıtı duvar resmi heyecanı için- de. Arzu Başaran'm soyut san- gri boya kıvrımlan, Îsmet Do- ğan'ın kolalı, kabartmalı, oy- luralu 2 tuvali ve Kezban Arca Batıbeki'nin grafik netliği ve kocaman at kadın saç lekesi. Her zevke, her duyarlığa gö- re insan gövdeleri somut, leke- ci, lirik, masalsı ya da soyut. Eğer hâlâ resim sanatına her şeyden annarak çıplak ruhla yaklaşanlardansanız "Gövde- ler" size tat verecektir. Birazdan blues kopacak. Dans edin, eğlenin, özel barlarda bir şeyler atıştınn. Kalbinize söyleyin, uçsun haydi! • Clarence "Gatemouth" Brown and The Gate's Express • Holmes Brothers •Jan Harrington and Kenn Lending Blues Band S T A N • U L BLUES FESTİVAL tt 111IIN Hilton Conventim and Exhibitıon Cenier Ll 21 Arahk 1990, Sart 20 30/ 22 Arahk 1990, Saatli.OOct 20.30 • Btlıt Sattf Ibkn Utkkorama/Taksm (151 15 71) Ihkkorama/Sıuıâyt (360 90 90) Jazz MUSK Cerütr.'Otiakın (158 22 09) PUsen Orçnzancn. P C Z ' ^ : KÜSAV Başkanı'na göre Çağdaş TürkResmiMüzayedesi' İyî bir başlangıç oldu Kültür Servisi — Kültür ve Sanat Varlıklannı Koruma ve Tanıtma Vakfı Başkanı Çiidem Simavi, geçen hafta gerçekleşti- rilen Çağdaş Türk Resmi Müza- yedesi'ni iyi bu- başlangıç olarak niteledi. Konuyla ilgili olarak Lond- ra'dan bir mesaj gönderen Sot- heby's müzayede nrmasınm Yö- netim Kurulu Başkanı Lord Gowrie de "Dışa açılımda ilk önemli adım, iyi bir iç piyasa oluşturulmasıdır" dedi. Geçen pazar gunü Yıldız Sa- rayı Sılahhane Binası'nda KÜ- SAV ve Sotheby's işbirliğiyle gerçekleştirilen Çağdaş Türk Resmi Müzayedesi'nin ardmdan dün bir basın toplantısı düzen- leyen Çiğdem Simavi, müzaye- dede 44 yapıttan 31'inin alıcı bulduğunu söyledi. Müzayede sırasında alıcı bulduğu halde ressamm istediği fıyata ulaşa- mayan 13 yapıtın satılamadığı- nı vurgulayan Simavi, müzaye- de sonucunda 31 yapıttan 506 Vakıf Başkanı Çiğdem Simavi, Alay Köşkü'nün restorasyonu için 150 milyon lira gelir sağlandığını söyledi. Sotheby's Başkanı Lord Gowrie de müzayedeyi başanlı bulduklarını belirtti. milyon lira gelir elde edildiğini belirtti. Çiğdem Simavi, elde edilen gelirin yüzde 30'unun ressamla- ra verilecegini, geriye kalan yüz- de 70'inin ise KÜSAV'a aktarı- lacagmı söyledi. Simavi'nin ver- diği bilgiye göre giderler çıkarıl- dıktan sonra elde edilen net ge- lir 150 milyon lira dolayında. Bu paranın, Alay Köşkü'nün restorasyon cahşmalannda bir başlangıç adımı oluşturacağmı söyleyen Çiğdem Simavi, ayn- ca sanatsever kişi ve kuruluşla- nn yardımlannın devammı bek- lediklerini belirtti. Alay Köşkü'nün restorasyo- nuyla ilgüi olarak henüz bir pro- je bulunmadığını söyleyen Çiğ- dem Simavi, bu çalışma için çok yüksek bir yekûna gerek oldu- ğunu vurguladı. Sotheby's Başkanı Lord Govvrie ise mesajında "tstan- bol'da gerçekleştirilen müzaye- deyi başanh bulmaktayız. Dün- ya basını da bu olayı ilgiyle izlemektedir" dedi. Sanat çevrelerinde tartışılan ve bazı eleştiriler de alan Çağ- daş Türk Resmi Müzayedesi'n- de Erol Akyavaş'ın tablosu 56 milyona, Mustafa Albntaş'm "Rûya 1" adlı yapıtı 44 milyo- na, Burhan Doğançay'ın tablo- su 34 milyona, Mehmet Güler- yüz'ün "Düşüş"ü 32 milyona, Fahrelnisa Zeid'in yapıtı da 30 milyon liraya alıcı bulmuştu. Guy Lafarge öldü • PARİS (AFP) — Fransız besteci Guy Lafarge geçen pazartesi günü öldü. Lafarge 86 yaşındaydı. Josephine Baker ve Maurice Chevaher gibi isimlere yazdığı şarkılarla üne kavuşan besteci, sözlerini Flavien Monod'nun yazdığı "La Seine" ile de tanımyordu. Operetler de besteleyen Lafarge'm bu alanda en ünlü bestesi "L'Oeuf a Voiles"di. Sanatçılardan • Kültür Servisi — Pago Sanat Galerisi'nde açılan ve yaklaşık 30 sanatçının katıldığı serginin geliri Milli Eğitim Bakanhğı Sağlık Eğitim Merkezi Vakfı'na (KASEV) bırakıldı. Aysen Atalan, Yüksel Aydın, Ferruh Başağa, Orhan Benli, Ali Candaş, Ibrahim Çiftçioğlu, Neşet Dündar, Basri Erdem, Dinçer Erimez, Cahit Güraydın, Nahir Güven, Remzi Irem, Devabil Kara, Fevzi Karakoç, Nüzhet Kutluğ, Bahattin Odabaşı, Mehmet Özer, Erol özden, Orhan Peker, Mehmet Pesen, Mustafa Pilevneli, Tayfur Sanlıman, Veli Sapaz, Gülseren ve Teoman Südor, Süleyman Saim Tekcan, Sema Ilgaz Temel ve Vural Yıldınm'm bağışta bulunduğu vakıf Pendik'e bağlı Aydınh köyünde 40 bin metre karelik bir huzurevi yapacak. Şener Şenie söyleşi • Kültür Servisi — Birlik Vakfı bünyesinde kurulan Sinema Kulübü (Yeniçeriler Cad. No: 13 Çemberlitaş) 22 aralıkta bir söyleşi düzenliyor. Söyleşiye 'Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni'nde rol alan Şener Şen katılacak. Yavuz Turgul'un yönettiği film, söyleşiden önce saat 11.00'de gösterilecek. Birlik Vakfı Sinema Kulübü'nde 29 aralıkta Orhan Aksoy'un 'Zehir Hafiye'si gösterilecek. 'Ninni' antolojisi • ANKARA (AA)— Ağlayan bebekleri t ^t| susturmak için annelerin keşfettiği 'sihirli anahtar' ninniler ile ninni şiirleri bir antolojide toplandı. Mustafa Ruhi Şirin tarafından hazırlanan "Ninni Bebeğim Ninni- Ninni Şiirleri Antolojisi" Başbakanhk Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı'nca yayımlandı. "Anne Edebiyatı" ile ilgili bir bölümün de yer aldıgı antolojideki ninniler, bebeklik çagının gelişim evrelerine uygun bir düzen içinde sunuluyor. BUGÜN • Anma toplantısı Doğumunun yüzüncti yıhnda Mehmet Fuat Akköprülü'yü anma toplantısı Prof. Dr. Cahit Tanyol, Halil Berktay ve Feridun Andaç'ın katılımıyla saat 16.00'da Autürk Kitaphğı'nda gerçekleştirilecek. Toplantıyı Atilla Birkiye yönetecek. • Söyleşi Esbank'ın baslattığı kültür söyleşileri çerçevesinde Tepebaşı'ndaki Esbank Genel Müdürlüp binasmda saat 12.00'de Levent Kırca, tiyatro konulu bir söyleşi yapacak. BİLSAK 1 TA BUGÜN 20 Arahk Perşembe: 19.00 Yayıncvi-Okur llişkisi ve Türkiye'de Kitap Fuarlan: Erdal ÖZ, Mustafa DEMİRKANLI, Hüseyin SÖNMEZ, Sevgi TUNCEL Görsel Sanat Atölyeleri Mehmet GÜLERYÜZ yöneliminde (Per.-Cum.) Yoga ZerrinAKGÜN (P.ıesi-Per. 18.30-19.30) Cafe-Foyer-Bar (Giriş) 12.00-00.30 Rock Cafe-Bar (5Kat) 12.00-18.00 HeavyMetal 18.00-24.00 Rock Grup Kramp Nezih-Doğan BİLSAK, Sıraselviler Cad., Soğancı Sok.7 CİHANGİR 143 2K 79-99
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear