Catalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhunytt Matbaacıtık ve Gazelecılık Turk Aoonım Şırkcu adına N»dir N.di • Gcne! Ya>ın MüdUru Htsan Ceanl. Muesstse Muduru Enuse Lşaklıgıi. Yız: lşlerı Mudunı Okt> Goneran, f Haber Merkezı Muduru \«lçıa Ba>«r, Savfa Duzenı \one1menı Mı Acat £ Temsıkıter \NkARA AhnelTuı. İZMIR H.km.l Çtunkay*. ADANA Çctııl k Polmka Cetel •aslaa**. Dıs Hıb«ln E ı j u U a Ekonoım Crafiı Tartu. I] Smdıka Şakıu l ı M Ku*»r C<U lntr. luanbul Habfrterı Kcanl Kafak- Ejılım G n m Şaylaa. ^ujı Haberlen NccöH Dotn. Spof Dantjmanı \bd«JkaAr ıııc«taftaa. Dızı >ajılar I m Çaksku Arasl.nn* Şakia Alla). Dtuctlmc «Malfcak l ı n ı £ Kix-.rdm.iOr U M kmifau 0 Malı Iklcr Lrel Lrkal 0 Muhasd* M M VtMr 0 Buıçc PUnIajn* §op OsmaaİK)eotta 0 Reklam V * Tona 9 t» Ya> ilar H.l,. Upıl 0 Idarr Hnnai Ganr 0 liinn» Orfır Çttt 0 Bılgı Islcm Vul laal # Pcrsonc S r a »!>«• ATunı/v BajUn Na«rNadı Ofcl» tkbal VaaçM B*>CT Hasaa Oaaal. Hılmfl ç«fcaaa« Oka> CpMKaoia. Iftar MUBKU. jlaaa Sdçat. *K StrvMB. UkBMI Taa Beıar ,, > o . m Cumhun-n Malbaacılık >e GaKtccılık T A Ş Tuk OcaJ: Cad J9/41 Cajaio*hı 14114 \: PK : « [oanbul Td 512 CS 05 120 haı). Tdo 221ü Fa» (I) 3X « 1 İ ( Bttrota- Ktkam Zıva Gökalp BU lnkiiapS.No 19^4 Tct 133 11 4M7 Tekx 42)44. FBX (4)133 0< 6' % laaıar H Zıja Bl> 13<2 S 2.3. Td 13 12 30 Tele» 52359 Fa*. (51) » 53 60 0 U ı u InoouCad 119 S V ı I Kau 1 Tel 19 37 52 <4 hal). Teks 62155. F u (71)19 25 71 TAKVİM: 23 KASIM 1990 Imsak: 5.23 Güneş 6.53 öğle: 11.55 İkindi: 14.25 Akşam: 16 47 Yatsı: 18.12 Av yasağı tartışmasıKara avcılığmın iki yıl süreyle yasaklanmasını öngören yasa tasarısına silah ithalatçıları, satan ve üretenler karşı çıkıyor. Yeşiller Partisi tasarıya olumlu bakarken Doğal Hayatı Koruma Derneği "gerçekçi" bulmuyor. MEHMET SARAÇ Kara avalığının iki yıl sürey- le yasaklanmasını öngören yasa tasarısı av piyasasında tam bir karmaşa yarattı. Silah ithalatçı- lan, satan ve üretenler, yasağın 4 milyon avcıyı "cezalandır- mak" olacağını iddia ederken, tasanyı savunanlar avlakların tükenmesi nedeniyle böyle bir önlem alındığını söylüyor. "Ta- nma ve hayvancdığa zarar veren •ayvanlar dışında" avlanmanın yasaklanmasına Yeşiller Partisi MYK üyesi Handan Dedeoğlu olumlu baktıklarını belirtirken Doğal Hayatı Koruma Derneği tasanyı "gerçekçi" bulmuyor. TBMM Adalet Komisyonu'n- da kabul edilen Kara Avcılığı Kanunu tasarısına eklenen geçi- ci 3. madde, yeni birçok huküm taşıyor. "Tanma ve hayvancılı- ga zarar veren bayvanlar dışın- daki bütiin avlaruı 2 yıl süreyle ymsaklanmasT'nı öngörmesinin yanı sıra av ve avlanma esasla- nna yeni düzenlemeler de geti- riyor. Tasanya göre bir defaya mahsus olmak üzere "avcılık brfgesi" alınacak ve beş yılda bir vize edilecek. Tasarıyla av mik- tarlan ve avlanma sureleri dışın- da avlananlara orman işletme şeflikleri, bulunmayan yerlerde muhtarlıklarca uygulanacak 500 bin lira para cezası getiriliyor. Zehirle avlananlara 2 milyon, av ve yaban hayvanlannın beslen- dikleri ve banndıklan ortamı ze- hirleyerek ölume sebebiyet ve- renlere ise 10 milyon lira para ce- zası uygulanacak. Yasağa aykı- n hareket edenlerin av malzeme ve silahlan "müsadere" edilecek ve altı aydan bir yıla kadar ha- pis cezası verilecek. "Tasannın miman" olarak adlandınlan ANAP Genel Baş- kan Yardımcısı Metin Giirdere, getirdikleri tasanyla özel avlak- lann kurulmasına ve gelişmesi- ne yardıma olacaklannı belirte- rek sorulanmıza şu yanıtı verdi: "3.5 milyon avcı var. Yılda yiiz milyoD fişegi 50 milyoo ku- şa atsalar, bunun yüzde 20'si isabet alsa gerisini siz düşünün. Bizi, savnnduğumuz düsiioceye götaren bu. Avlaklanmız tuken- di. Avcı kulüplerinden talep gel- dL Huglıı ve Üzümlü'ye öncelik- ler verecegiz. Ortava çıkan so- runlan kendi aramızda anlaşa- rak giderecegız. Bu işe karşı çı- kanlar silah tnccarian." Gürdere, amaçlannın zaten bitmis olan avlaklan özel avlak- lar kurarak avlanmayı "paralı" hale getirmek olduğunu belirte- rek, "Ülke gercegini ters yiiz edemeyiz. 4 milyon kişiye kar- şılık 51 milyonun hakkı var, ama bir tan.fi da yıkmak iste- miyonız. Yasagı belki biraz genişletebiliriz" dedi. Huglu Av Tüfekleri Imali Alım Satım Küçük Sanat Koo- peratifı Genel Başkanı Mehmet Dogrn, konuyla ilgili soruları- mızı yanıtlamak istemedi. Doğ- ru, Makine Kimya Endustrisi- ndeki dünkü toplantıdan sonra bir yol belirleyeceklerini, şimdi- den konuşmanın erken olduğu- nu belirtti. HEMA-Brovming Genel Mü- dur Yardımcısı Yaman Tosun ise silah ithalatçıları olarak iki yıl- bk av yasağımn 4 milyon kişinin cezalandınlması anlamına gele- ceğini iddia ederek "Bilinçii av- cı, av sezonu içinde nesli tüke- nen bayvanlara karşı hassastır. Sorun, egitim sorunudor. So- nuçta saüşlanmızı etkiler, ama bu isten daba çok Fışek uretici- leri zarar eörecek" dedi. Bu arada, Yeşiller Partisi MYK uyesi Handan Dedeoğlu, "Hayvanların öldiırülmesine karşıyız" diyerek "Av yasağımn uygulanmasına olumlu bakıyo- nım" dedi. Dedeoğlu, "Av yasa- ğına yeşiller olarak karşıyız. Bi- zim için bayvanın zararlısı fay- dalısı yok. Bu konuda yapılan aynma karşıyız. Tasan bana go- re olumlu"dedi. "Gerçekçi olmadıgından kont- rol yapılamayacağını bildiğimiz- den buna karşıyız" diyen Doğal Hayatı Koruma Derneği Başka- m Nergiz Yazgan ise kanunun, kontrol mekanizması kurulur&a basarıh olabileceğini belirtti. Yazgan, Doğal Hayatı Koru- ma Derneği olarak konması ge- reken tedbirleri şöyle sıraladı: • Özel yaban hayatı ekiplerinin kurulması. • Eğitım. • Bütiin avcılann yerd bir avcılık kulu- biine iiye olmalannın zorunlu olması. • Bütiin avcılık dernek- Ierinin merkezi bir avcılık der- neğinin çatısı altında toplanma- sı. • Kurulacak merkezi avcılık derneği üyelerinin geçmek zo- runda olacaklan bir sınavın ya- pılması. URSULA DUDZIAK-MICHAL URBANIAK — Modern zamaıüann en iddialı kemancılanndan Michal Urbaniak ile son yıllannadı duyulan şarkıcılanndan Ur- sula Dudziak yann Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda iki konser verecek. Michal Urbaniak ve Ursula Dudziak Beşlisiyann 2 konserle tstanbuVda Çağdaş cazın uçlarındaSADETTİN DAVRAN Michal Urbaniak, Louis Annstrong'tan Mack The Kni- fe'ı ilk duyduğunda ağlamaya başlamış. "Işte", demiş, "çal- mak istediğira müzik bu!" Ama gözyaşı dökme sırasının Bay ve Bayan Urbaniaklara gelmesi uzun sürmemiş. Oğulları 12 yıl- dır süren parlak klasik keman eğitimini pattadanak bırakıp saksofona başlayınca Urbaniak- lar uzun süre kendilerine gele- memişler. Michal o yılları, "Kemanla caz çaimak çok zordu, oysa sak- sofonla bu işi rabatlıkla beceriyordum" diye hatırhyor. Modern zamanların en iddi- alı kemancılanndan Michal Ur- baniak, yine son yılların en çok adı duyulan şarkıcılarından Ur- sula Dudziak ile birlikte yann Cemal Reşit Rey Konser Salo- nu'nda iki konser verecek. Urbaniak da bu müziği, 1960'h yıllarda ABD dışma pa- Topluluk, yann saat 17.30 ve 20.30'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda iki konser verecek. Cazda günümüzün en büyük keman ustalarından sayılan Urbaniak, son 15 yıldır Stephane Grappelli'yle birlikte ön sıraları paylaşıyor. Sesini bir çalgı gibi kullanan Dudziak ise Bobby McFerrin ve Sting'le de çalıştı. rasempatik titreşimler yayan "Voice of America" (Ameri- ka'nm Sesi) programımn unu- tulmaz caz apostolu Willis Con- nover'dan duyanlardan. Çeşme- lerinden müzik akan Varşova'- nın Müzik Akademisi'ndeki en parlak keman öğrencilerinden olan Urbaniak, henüz 15 yaşm- da iken... Moskova Konserva- tuvan'ndan kazandığı bursla David XWstrakh'la çalışma fırsa- tı bulmuşken... Çat! Sağa doğ- ru döndürülen koca bir düğme, kadranda aydmlanan o yaşlar- da hiçbir zaman gidilmeyecek- miş gibi gelen bir sürü kent adı, uzunca bir süre bekledikten son- ra ısınan lambalar ve "Mack The Knife" kılığında gelen ka- derin ta kendisi. Urbaniak saksofonu 1964'ten, sağhk sorunlan yü- zünden kemana dönmek zorun- da kaldığı 1970'e kadar çaldı. Genç yaşta yüzyüze geldiği ba- zı kalp rahatsızlıkları onu sak- sofondan uzun bir süre için ayırdı, ama Urbaniak cazdan bir daha hiç ayrılmadı. 1960'lann sonlannda Constefla- tion adlı topluluğuyla New- port'a geldi. Bu ABD'ye ilk ge- lişi idi. Alto ve tenor saksofon- lan aynı anda çalabiliyordu. 1973'te temelli New York'a gel- diğinde yeniden kemana idi, ama caz kemancısı. Urbaniak birkaç yıl öncesine kadar saksofonlara el sürmedi. Ama önce lyrieon, sonra sopra- no ve sonunda "sen kemancı- sm, insanlann kafasmdald ima- jını bozma, saksofonu bırak" diyenlere aldırmadan yine sak- sofon çalmaya başladı. "Ne ka- dar çok saksofon calarsam o kadar daha iyi keman çalabiliyorum" demeye de bu sıralarda başladı. "Keman çal- nuuun kendisine saksofonda öz- gurluk sagladıgım" söylemesi de bu yülara rastlar (1988). "So- nunda, ikisini de çalmayı sürdüreceğim" diyordu. "Plak yapımcılannın ltaf»sını kartşör- sa da." Urbaniak *ı dinleyip kafası hiç karışmayanlar da var. Mesela, Miles Davis. Onu ilk kez 1986'da, bir akşam TV'de Johny Corson'un unlü "To- night Show"unda dinleyen Mi- Dolar iner mi, çıkar mı? Dış Haberler Servisi — Amerikaü moda tasarımcıları ile Avrupalı stilistler arasındaki temel fark, elbise çizmekle moda yaratmak arasındaki fark kadar önemli. New York'taki moda tasanmcılan esas olarak iki temel hedef kitleye sesleniyor: Yuksek sosyetenin hanımları ve genel olarak kentli kadınlar. ABD'li tasanmcılann Avrupalı meslektaşlanna oranla bir başka farklan da Amerikalı kadınların kendilerini her zaman mümkün olduğunca formda ve ince göstermek istemeleri. Bu nedenle Amerikalı tasarımcılar, uzun giysileri yeğliyorlar. Kendine iyi bakan Amerikan kadınlarını 'olabildiğince' genç gösterecek giysilere yer veriyorlar kreasyonlarmda. 1991 bahar koleksiyonlarını sergileyen Amerikalı moda tasanmcılan arasında 21 yaşındaki Christian Francis Roth büyük ilgi topladı. tngiliz Observer gazetesi, "Her şeyin sadece ve sadece parayla ölçüldüğü Amerika'da bir etek, tunik ve ceket takımı için dolardan daha giizel ne tıir bir kumaş deseni kullanılabilir" sorusunu gündeme getiriyor. Tasarımcı Roth'un dolarlı bu elbisesinin yam sıra parmaklıklı bir modeli de alkışlandı. Roth, kendisinin ressam Miro'dan esinlendiğini söylüyor. Enerji Bakanı Kurt, Aliağa Santralı'nınyapılacağını söyledi Yeşü seven, ormanaEnerji Bakanı Kurt: "En kötü çevre, mutsuz, işsiz insanlann olduğu çevredir. Doğal çevre ondan sonra gelir. Santrala karşı çıkan arkadaşlarımız o kadar yeşile merakhlarsa ormana gitsinler. Bunu tercih etmediklerine göre bizim de enerji sağlayacak bu santraldan vazgeçmemiz mümkün değildir!' dan sonra gelir. Santrala karşı çıkan arkadaşlarımız o kadar yeşile merakldarsa ormana git- sinler. Bunu tercih edip, mede- niyetten vazgeçip şehirierden git- mediklerine göre bizim de enerji sağlayacak bu santraldan vaz- geçmemiz mümkün değildir." Aliağa benzeri santralları gö- rüp incelemeleri için 6 gazeteci ile TRT ekibinin yurtdışma gön- derildiğini anlatan Bakan Kurt, bu kişilerin döndükten sonra santralın yapılmasmı olumlu bulduklan yolunda göruş bildir- diklerini söyledi. Fahrettin Kurt, santralın çev- reye en az zararı verecek şekilde yapılacağını ve çıkacak gazlann çevreye zarar vermemesi için en yeni teknolojilerin kullanılaca- ANKARA (ANKA) — Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fah- rettin Kurt, tzmir Aliağa Termik Santralı'nın kesinlikle yapılaca- ğını söyledi ve "Yeşili seven or- mana gitsin" dedi. TBMM Plan-Bütçe Komisyo- nu'nda muhalefet milletvekille- rinin bakanlık butçesi üzerinde- ki eleştirilerini yanıtlayan Kurt, Aliağa Termik Santralı'nda sırf çevre şartlan duşunülerek ithal kömür kullarulacagını belirterek şöyle dedi: "Santral mutlaka yapılacak- tır. Bunun müjdesini veriyorum. Yöre insanına hayırlı uğurlu ol- sun. Bu santralla 1200 kişiye iş imkânı sağlanacaktır. En kotü çevre, mutsuz, işsiz insanlann olduğu çevredir. Doğal çevre on- ğını da belirtti. Fahrettin Kurt, Afşin- Elbistan Santralı'nın 5-6 no'lu ünitelerinin 1991'de ihale edile- cegini, 1992'de insaatlanna baş- lanacağım ifade etti. Kurt, yeni ünitelerin maliyetlerinin daha düşuk bir oranda gerçekleştiri- leceğini kaydetti. Etibank'ın satılmasının söz konusu olmadığını belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- nı, elektrik fîyatlannın ytiksek- liğinin eleştirilmesi üzerine "Elektriğin çok ucuz olduğunu iddia etmi>oruz, ama Türkiye gibi kıt kaynaklan olan bir ül- kede çok ucuz elektrik duşun- mek hayaldir" dedi. Bakan Kurt, petrolde vergi fazlalığının doğru olduğunu, ama henüz Avrupa seviyesinin altında bulunduğunu belirtti. Alınan önlemlerle Turkiye*nin petrol şokundan etkilenecek du- rumdan çıktığını ifade eden Fahrettin Kurt, Körfez krizini örnek göstererek "Memleket akaryakıtsız bırakılmamıştır" diye konuştu. Öğretmenler Günüyann kutlanacak Başarıh öğretmene ödül les Davis, birkaç ay sonra Mic- hal'la stüdyoya girdi. Piyasada Urbaniak'ın müziğini bulamaz- sanız, Miles Davis'in "Tutu" albümündeki "Don't Lose Yo- ur Mind"i dinleyiniz. Aslında Michal Urbaniak ABD'deki unünü 1984'te Hora- ce Parlan'la yaptığı "Take Go- od Care of My Heart"a borç- ludur. Urbaniak'ın ABD'deki markası budur. Son vülarda Ge- orge Benson ve Eari Klugh'un bazı albümlerinde de calan, top- luluğun Constellation'la New Vork'un mutena caz kulüplenn- de çahşan Urbaniak'ın asıl me- rakı informatik müzik üzerine- dir. Örneğin, Cinemode, Man- hattan Man gibi albumleri he- men tumuyle bilgisayar ürunu- dür. Sadece Manhattan Man'- da davulcu Lenny White ve tuş- lucu Bernard VV'right'ın ealdığı bölümler için stüdyoya gmlmiş- tir. Urbaniak'ın bu merakı ye- ni değildir. Ama Urbaniak hız- la gelişen bilgisayar teknolojisi- ne uyum sağlamış görünmekte- dir. Son yılların en alışılmadık sesierini çıkaran, karşılığını da kimselere bırakmayan Ursula Dudziak, Mack The Knife'ın si- hirli bıçağı değdiği gunden beri uçlarda dolaşan Urbaniak'ın vatandaşı. özellikle 1985'ten bu yana kadın caz şarkıcıları ara- sında kendisine kolay kolay kimsenin elinden alamayacağı bir yer edinen Dudziak, caz şar- kıcılığım çoğu kez uygun bir ye- re bırakıp pek az şarkıeıya ver- gi sesiyle olmadık yolculuklara çıkar. Ama her seferinde caz şarkıcıhğım bıraktığı yerden al- masını bilir. Kime benzer? Her- kese, hiç kimseye. Adam Makowicz ile yaptığı albüm, Newborn Light pek az şarkıeıya nasip olacak kadar olumlu eleştiriler almıştı. Bobby Mc Ferrin'le her bir araya geliş- leri tiryakilerin yüreklerini hop- latır. Dudzıak'ın 1987'de Gil Evans Orkestrası eşliğinde Sting'le bir araya gelişinin en olumlu yanı ise yinelenmesi ola- sılığının düşuklüğüdür. Birlikte- liklerden açmışken Dudziak'ın kariyerindeki en onemli birlik- teliğin Urbaniak'la olduğu bilin- melidir. Michal Urbaniak - Ursula Dudziak Beşlisi'nde Steven Scott piyano, Kenny Davis bas, Gene Jackson davul çalıyor. ÇGD'de görev bölümti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin (ÇGD) 1. Olağanüstü Kunıltayı'nda oluşan yeni yönetim kurulu görev bölümü yaptı. Mustafa Ekmekçi'nin başkanlığmda toplanan ÇGD Yönetim Kurulu'nda, genel başkan yardımahklanna Celal Başlangıç, Ahmet Tümel, genel sekreterliğe Rahmi Yıldınm, genel sekreter yardımcılıklanna A.Timur Turkan, Mehmet öngeoğlu, genel saymanlığa Bekir Öztoprak getirildiler. Yönetim kurulu uyeleri de şöyle: Göksel Bozkurt, Nurettin Atmaca, Metin Aksoy, Yılmaz Akkılıç, Hikmet Çetinkaya, Ismail Gülgeç, Melih Aşık. Olağanüstü kurultayda yönetim kurulu üyeliğine seçilen Fevzi Argun görevinden istifa ettiğinden onun yerine yedeklerden Ali Erdoğan yönetim kurulu üyesi oldu. • Daç yolsuzlugu • ANKARA (AA) — Ankara Eczacı Odası yolsuzluklann kaynağının sahte ve haksız rekabete giren eczaneler olduğunu ileri sürerek bunların denetimi için yasal destek istedi. Oda tarafından dün yapılan yazılı açıklamada Emekli Sandığı ve ilaç yolsuzluğu ile ilgili olarak basına yansıyan savların yakından izlendiği belirtildi. Olayın bir şebeke işi olduğu ifade edilen açıklamada ayrıca olaya kanşan eczanelerin haksız rekabet içinde bulunduklan ve oda tarafından yapılan incelemelerde de bunların gerçek sahibinin eczacı olmadığının tespit edildiği ileri sürüldü. Küçük Ceren fidye için kaçınlmnş • ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) — Muteahhit Tahsin Erdemir'in 2.5 yaşındaki kızı Ceren'i kaçıran iki kardeş, karşıhğında para alfnak için olaya giriştiklerini, polisteH-'' korkunca çocuğü- bırakıp kaçtıklannı söylediler. Ankara Emniyet Mudurlüğü Asayiş Şubesi'nde basına gösterilen fidyeciler 19 yaşındaki Fehran Kaldık ve kardeşi 16 yaşındaki M.A.K. olayı nasıl gerçekleştirdiklerini anlattılar. Ferhat Kaldık daha önce Tahsin Erdemir'in yanında işçi olarak çalıştıklarını söyledi. Parasız kalınca Erdemir'in kızını kaçınp karşılığında para istemeyi planladıklannı söyleyen Ferhat Kaldık, "Her şeyi ben planladım. Olaya örgüt süsü vererek polisi şaşırtmayı düşündük. Ancak polisin bizi yakalamasından endişe ettik. Çocuğu bırakıp kaçtık" dedi. 'Noel'de Noel Baba'ya gelin' • ANTALYA (AA) — Türkiye Seyahat Acenteleri Birligi Antalya Bölgesel Yürütme Kurulu Genel Sekreteri Abdullah Tekin, kültürel değerlerimizin tamtımında hep geri kalındığmı belirterek Antalya'nın Demre ilçesinde Noel Baba geleneğini yaşatan St. Nicholas kompleksinin de yeterince tamtılmadığını anlattı. Tekin şunları söyledi: "Noel Baba esprist, kültürel değerlerimizi tanıtmakta iyi bir slogan olabilir. Örneğin y 'Bu yıl Noelinizi Türkiye*de Noel Baba'nın evinde geçirin' sloganı etkili' t olabilir." Milli Eğitim Bakanhğı, Öğretmenler Günü'nün öğrenci-öğretmen sohbeti şeklinde kutlanmasını kararlaştırdı. Haber Merkezi — 24 Kasım Öğretmenler Gunu çeşitli etkin- iiklerle kutlanacak. Milli Eğitim Bakanhğı "Öğretmenler GünıT- nun, oğrenci-oğretmen sohbeti şeklinde kutlanmasını kararlaş- tırdı. SHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Cevdet Selvi, bugünde oğretmenlere verileek en guzel hediyenin "grevli, toplusözleş- meli sendika hakkı" olacağını söyledi. Eğit-Der Genel Başka- nı Mustafa Gazalcı da öğret- menlerin, cumhuriyet tarihinin en karanlık dönemini yaşadığı- nı söyledi. Gazala eğitimin di- ni temele oturtulmak istendiğı- ni laiklik ilkesinden hızla uzak- laştırıldığını kaydetti. Bu arada Milli Eğitim Bakanlığı il temsil- cileri yılın öğretmenleri ile basa- nlı okul müdurleri ve oğretmen- lerinı ödüllendirecek. Bakanlıktan verilen bilgiye gore 24 Kasım Öğretmenler Gu- nu 10. yıl kutlamalan nedeniy- le Ankara'ya davet edilen yılın öğretmenleri, yarın ödullerini alacaklar. Bu yıl, il temsilcisi yı- lın oğretmenlerinin yanı sıra ba- şarılı oğrencilerin okul mudur- leri ve öğretmenleri, davet edi- len emekli öğretmenler ile KKTC'den çağnlan öğretmenler de ödullendirilecekler Butun oğretmenlere çeşitli armağanlar verecek olan bakanlık ıl temsil- cisi yılın öğretmenleri ile başa- rıh öğrencilenn okul müdurleri ve oğretmenlerine bırer aylık maas tutarında odül de verecek. Oğretmenlere, Vakıflar Banka- sı Genel Mudürluğu birer adet "Mimar Sinan" altını, Sumer- bank da birer takım elbiselik ku- maş armağan edecek. Halk Bankası da Öğretmenler Gu- nü'nde nikâh töreni yapılacak oğretmenlere hediyeler vercek. "En karanlık dönem" Eğit-Der Genel Başkanı Mus- tafa Gazalcı, yaptığı açıklama- da, ülkemizde 500 binin uzerin- deki oğretmenin, cumhuriyet ta- rihinin en karanlık dönemini ya- şadığını one surdu. Öğretmenle- rin böyle gunlerdeki "boş ve gü- zel lafiara karnının tok" oldu- ğunu vurgulayan Gazalcı, 1980'den sonra gerçekleşen uy- gulamalarla oğretim birliğinin bozulduğunu, eğitimin dinsel te- mellere oturtulmak istendiğini ve laiklik ilkesinden hızla uzak- laşıldığını kaydetti. Eğit-Der Izmır Şubesı ise yo- netimin çağdışı uygulamalarını protesto etrnek ve kınamak amacıyla "Öğretmenler Gu- nıi"nde herhangi bir etkinlik du- zenlememe kararı aldı. Düşümde yaşlılığıniı gördüm. "Demek bilinçaltı bir gelecek kaygısı duyarnuşım. Böylece bilinçii bir kaygı başladı yaşlılığımla ilgili. Halk Sigorta nın 'Siıper Yaşam Sigortası' uygulamasını araştırdım. Cittim sigortalandım. İşte tam aradığım güvence! Şimdi onume gelene söylüyorum bulduğum çözıimu Meğerse arkadaşlanm çoktan Halk Sigorta'ya gitmiş bile." A Halk 111 Sisorta Sljortası Her yıl. kendıliğinden % 30 artar"