14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
73 KASIM 1990 CUMHURİYET/7 İNSAMAR F Ü S U I S Ö Z B İ L G E N G Ö R Ü Ş > Müzikli yaşam Müziği bir soluk alma, yaşama biçimı olarak görüyorum. Bu anlamda müzikal performans benim için binnci derece önemlı değil. Sadece benim için bir yaşama biçımi Muzik olmadığı takdırde ben yaşayamam. Ttnur Setçuk ANAPISTANBUL ÇEKIŞMESIKIZIŞIYOR Topbaş'a karşı Naci EkşiANAVATAN Partisi'nin •içinde liberal kanat ve dinci kesim çekişraesi tstanbul'da 'iç savaş' biçimine dönüştü. Eymen Topbaş'm yönetimin- deki muhafazakir kuvvetler kentin bütün ilçelerinde yöne- timi ele geçirmek uzere ev toplantılanndan, tarikat oda- larından başlayarak delege avına çıkıp ilçe kongrelerine doğru ilerlerken yer yer dire- aiş odaklan ile karşılaştılar. Liberal kesim, muhafaza- kârlara karşı direniş surlannı örmeye başlamıştı. Kartal'da örulen surlann altında delege seçimi için yapılan cenk sıra- sında piştovlar çekildi. Kadıköy'de ise milli müda- faa nazınnın kellesi gitti ama bu kellenin gidişi, muhafaza- kâr kuvvetlerin mevzüerinde geçici bir süre gerilemelerine yol açtı. Sessiz ve derinden ya- pılan delege oyunlan su yüzü- ne çıkmış ve delege seçimleri- nin Üskudar, Kadıköy ve Be- yoğlu'nda yenilenmesi zarureti hasıl olmuş idi. Topbaş Muhafazakâr ve de dıni bü- tün çevre şimdi 25 kasımda ya- pılacak delege seçımlenne ha- zırlanmakta. Bu cengı de AJ- lah'ın inayeti ile ahrlarsa am- cası Erenköy taraflarının önemli Nakşi şeyhlerinden olan il başkanlan Topbaş efendı cihadı tumden kazan- mış olacak. Ancak liberal kuvvetler de rahat durmuyorlar. Eskı Ba- kırköy Belediye Başkanı Dr. Naci Ekşi'nin ıl başkanlığına aday olması için kuvvetlerıni denkleştirmeye çalışıyor- lar. Naci Ekşi'yı aday göster- meye hazırlanan lıberallerin şu andaki kaleleri Kadıköy, Üs- küdar ve Beyoğlu. Kadıköy İlçe Başkanı Mus- tafa Yılmaz Cebi cenkten ön- BAKER VE AMERIKAN CONILERI 'A m e r i k a uğruna ö l m e k "Körfez'de kulaktan pğES SConi — Ben aptal mıyım? Sen olsan ıster mısın? Yok mu buraya bizim yenmıze gönderecek biraz Memet filan? Baker — Merak etme evladım. Bu ışleri halletmek için gezip duruyorum işte... İRAN-TÜRKİYE KÖIE TİCARETİ Şoförler bekleşiyor DOGUBEYAZIT'ta ceple- rinde hiç paralan olmadığını söyleyen üç adam. Ikisinin adı Mehmet, birisi adını söylemek istemiyor. "Sonınumuz var uı kimse >ardım etmiyor, burada beidiyoruz" diyorlar. Bir tanesi anlatıyor: "Güneydoğu'da Ulusoy fir- masına taşeronluk yapan Er- can Trans'ın sahibi Mahmut Ercan'la görüştük. tran'a 6 aylık sözleşmelerle 3 bin tan- ker gıdıp orada akaryakıt ta- şıyacaktı. Bize güzergâhları söylediler ve rakarn verdiler. 2100 lcm.'ye 81 lira (dinar). tran'a gittık orada ise '2100 km.'ye 36 liraVerebiliriz' de- diler. Ortada sözleşme falan olmadığı için çalışmak isteme- dik. Ulusoy'un Iran temsilci- si Ali Karaman, tran komite- si askerleriyle şoförlere zorla yük taşıtmak istedı. Biz dıret- tik, taşımadık. Ekimin 20'sinde girmiştik Iran'a 256 araba ve 400 şoför, bu kez Ka- raman 'lsteyen dönsün' dedi. 'Çıkabilir mi>iz' diye sorduk. 'Tabii tıiçbir engel yok' dedi. Çoğumuzda para yoktu. Para- sı olanlar döndü, olamayanlar dönemedi. Fakat hîçbirimizın araana çıkış izni verilmedi. 10 gündür araçlar tran sınır ka- pısında bekliyor. Ceplennde parası olmayan ve gelemeyen şoförlere ne oldu bilmiyoruz. Saffet Ulusoy'u aradık bize, 'Zarannızı ödeveyim, cebiniz- de para >oksa verejim. Geri dönun ve orada belirtUen sarl- larda çalışın. Gecişlerinize izin vermeyecegiz' dedi. Ali Kara- man'a 20 kez telefon ettik. Bi- ze, 'Petrol bakanıyla göriiş- tüm. Bu tankerier Iran'a gel- miş, 6 ay kalacak'dedı!' Ulusoy'a bağiı UND'den Os- man Gedikoglu şogörlerin şi- kâyet ve durumlarını aktardı- ğımızda şöyle konuştu: "Rafsancani ve Özal arasm- da ağustosta yapılan göruşme- de Türkiye'deki boş tankerle- rin tran'da taşımacılık yapma- sı kararlaştırıldı. Geçen ay An- kara'da tran Büyukelçiliği'nde Türkiye'deki ve tran'daki ta- şımacüık fırmalan ve rafinenler arasında protokol ımzalandı. Türkiye'den 7-8 firma iki ay- n organizasyon halinde tanker göndermeye başladı. 3-4 bin tanker gönderilecekti. Onlara belirli şehirler arası fıyat veril- dı. Onlar kendileri hesap >a- pıp 80-81 lira çıkarmışlar. Gü- zergâh olarak 46 lira tutuyor. Ama çalışmak istemiyorlarsa bizim orada zorla tuttuğumuz doğru değil. Burada Güneydo- ğu'da boş kalacaklanna ora- da çalışmış olacaklardı. tran hiçbir ülkeye tarumadığı hak- kı bize tanıdı. Saffet Bey Tah- ran'a gitti, sorun varsa yerin- de görmek için 'gelin' ded* 'goruşelim'. Güzergâh fiyatla- rıru yanlış hesapladıklannı an- lattı. Ama dönemiyorlarsa başka sorunlan vardır tran'la. Neden diğerleri çalışıyor da bunlar geri dönuyor?" özal ile Rafsancani anlaşı- yor. Firmalar kâr ediyor. Şo- förler kandınlıp tran'a gönde- rıliyor. Sonra sıkı kapalı re- jimde ellerinden belgeleri alı- ruyor. Araçlanna el konuyor. Dertlerini anlatacak yer bula- mıyorlar. Güneydoğu'da SS kararnamelerinin altında pa- rasız bekleşiyorlar. tki kapalı rejim arasmdaki köle ticaretı de böyle olsa gerek. ABİDİNDİNO'NUNSERGİSİ Güneşten pay almak NÂZIM Hikmet'in sevdıği insanlar bugunlerde İstanbul'- da yenı bir soluk estirdiler. Ve- ra, Nâzım'ı anlattı. Abidin Di- no ise Galeri Nev'de çiçekleri- ni sergıliyor. Dino'nun çeşit çeşit çiçek- lerle donattığı resimleri hak- kında Michei Conil Lacoste yıllar önce Le Monde gazete- sine şu yorumu yazmış: "Çağdaş dünyanm sorunla- nna çiçekle karşılık verilebilir mi? Buna 'hippi'ler evet demiş- lerdi Buda'nın bir sonıya elin- de taltnğa gülle karşılık verme gelenegini tazeleyerek. Haberiniz var mı? Çiçekler de tıpkı insanlar gibi yuzyıllar boyunca çabalamışlar. Doğ- rulmak, dikeyieşmek, 'guneş- ten pay almak' için. En ciddi botanik çalışmalan kanıtla- maktadır bunu. Abidin, şu ni- lufergillerin yorumcusu değil. Daba çok güneşe dönup yöne- len çiçeklerin sozcüsü." Nâzım Hikmet'in "Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?" diye sorduğu Dıno, ışte böyle bir çalışma içinde. Güneşten pay almak is- teyen ve dikeyieşmek için ça- lışan çiçekleri resımliyor. ce delege seçimleri ile ilgili şu bilgileri veriyor: "îl uyelik konusunda taraf tutuyor, taraflı. Ortada birkaç başkan adayı olabilir bu de- mokratik bir harekettir ama il taraflı olursa bu demokratik bir hareket değildir. Delege se- çimi ve üye yazımı görevi za- ten ilin değil. Bu konuda gö- revli 3 milletvekıli geldi. Bur- han Kara, Havdar Koyuncu, Mnstafa Balcılar çalışraalan yürütüyorlar. Ercan Vuralhan geldi, 'Tırmanışa gerek yok' dedi, gitti. Benim tanıdıgım Eymen Bey'in bundan sonra aday ola- cağına inanrmyorum. Biz Ka- dıköy'de delege seçımlerinin yapılmaması için çahşıyomz. İnsanlardaki ınanç ve sevgi duygulanna gem vurma çabası var. Bu yuzden oidu bunlar. O zaman da demokrası zedeleni- yor. Herkes birisini sevebilir ama bazılanmn sevdiğini sev- mek zorunda değilim. Herke- sin ınancı vardır. Türkiye'de yaşayan herkes Müslumandır ama inanç konusunda herkes namaz kılmaz, bunun ıçın her- kese 'Musluman değildir' de- mek olmaz ki. tnanç, Allah'- la knl arasıodadır. Bunları söylemediler ama benim sezin- ledığim bunlar. Yoksa Top- baş, hakkıyla, efendiliğiyle, durüstlüğüyle belli yerlere gel- miş ama demek kı bundan sonra sinirleri bozuldu ve kontrolü elden kaçırdı. Benim tavsiyem bundan sonra aday olmaması." fflHMElNDEYİZ Yıllık izindeSON zamanlarda 'Atam izindeyiz' diye defterler doldu- ranların "takiyye" yaptıklan ortaya çıkmaya başladı. "İzindeyiz" derken herhalde yıllık izinde olduklarım söyle- mek istiyorlar. Cumhuriyet Bayramı'nda Saidi Nursi Mevlidi okundu. 10 Kasım günu de Nakşiben- di Şeyhi Mehmet Zahit Kotku için anma töreni duzenlendi ve "Atam izindeyiz" diye yazılar yazan Başbakan Akbulut, bu toplantıya kutlama mesajları yolladı. Cumhuriyet ve Atatürk için anlamlı yıldönumlerinde birer irtica gösterisi ile 'deoge' sağ- lama modası yaygınlaşıyor. Cumhurbaşkanı Özal da ge- çen yıl 10 Kasım'da Anıtka- bir'deki törene katılmış daha sonra resmi araba ile camiye gitmişti. Bu yıl da 10 Kasım'da önce gidip deftere "izindeyiz" diye yazdı, aym gun tran'a gıderek Turkiye'ye geldiklerınde Ata'- nın huzuruna çıkmayı redde- denlerle el sıkıştı. Yanına çar- şaflı bir de hostes alarak... Yıllık izinde denge politikası böyle oluyor anlaşılan. ANAP'TAN BELEDİYELERE Kol kesme cezası 26 MART yerel seçimlerin- den once ANAP verdjği gazete ilanlarmda, oturduğu sandal- yeye bağh bir adam resmi kul- lanmış, "Eli kolu bağlı bir be- lediye başkanmız olmasını is- ter misiniz" diye sormuştu. ANAP'ın bu tehdidine rağ- men halkın oylan SHP'den ya- na çıkü ve yerel yönetimlere genellikle SHP'li başkanlar se- çildi. SHP'li başkanlar ANAP iktidannın butün engellemele- rine rağmen bir şeyler yapmak için buyuk çaba gösteriyorlar. Bu başkanlardan biri de Anka- ra'da Çankaya İlçesi Belediye Başkanı Dogan Taşdelen. Geçmisten kalanlarla birlik- te şu andaki borçlannın 82 milyar lira olduğunu ve devlet- ten de tek kunış yardun ala- madıklannı anlatan Taşdelen şöyle diyor: "Biz elimizi kolumuzu çöz- meye başlayınca baglamanın yetmeyeceğini düşundüler. Şimdi eli kolu kesilmiş beledi- ye başkanı istiyorlar. Kollan- mızı kesmeye çalışıyorlar..." PİKNİK PİYALE \L4DRA HIZLI GAZETECİ SECDET ŞEN O4HA OKJC£ P E SOİLEOUA . &\)RPe>K> POLlTlK MUL- IU3MJ &R YAZ\ pıZlS/ SEKSEN ONCESl SlYflSl x« ft/?l OLPUĞUNU v/e SON KOPfuĞUHU ^-^= MULTeOYLB KoHuyuM • BAZIlARı PA Söl E-TTI ÇİZGÎLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAS GÜRSES GARFIELD jm DA VIS TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARKAN 13 Kasım PAMUK YÜKLÜ KÜTAHYA SİLEBİ BATTI! I, KUrAHyA ÇlLESl, ALAMH 6AAJDIGALI SPB£EWAU> Ç/LEPLE <UZ£y PENıZl '/VS>£ ÇAKPtÇABAK 8ATAift.fr/. TÛHK. GEMlSl, 8etÇ'XA VV//V AA/f£G£ LiMAHtAJDAM ALP/Ğı PAMUK YU- SİF SlS ALTfA/M YOL AL(KK£N Ş'DDETLt B/G ÇA#P**A >L£ KurAMYA SEMtS"/, MZLJ4 \ÇLAM/çr/. PU&UMUN ÇOK TEHLIK£Ll OLOUĞUMU GÖfiEM SUt/ABl KEMAL OUtlB, MueETTEBf* GEUİYt TEGK E/Ugl l/EeM/Ç77. ÇOtC PUGAU ALMAfJ GEMlSlMPEN LÂAJ 774f/r?UAiePAA ŞlLEBİ TESKEPEM TİlBK KÜrAHYA'UIM BATtŞlNI OBAPAN ıZ- LEMlÇTİ.. İLAN SAKARYA 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No- 1989/455 Davacılar Mustala Yılmaz vs. larafından verilen 2.5.1988 tarihli dava dılekçesi üe davalılar Havva Turkraen ve arkadaşları aleyhine açılan onakhğın gıderılmesı davası ile Adapazan Serdivan Kö>H En- düstn Çifthği mevkunde bulunan 42 pafta, 2297 parselde kayıtb 31550 m1 miktarındaki taşınmazm taksımi talep edılmış, yapılan yargıla-> ma sırasında dava dilekçesi adresı meçhul olan davalılar Recep Bak- oğlu, Halil Çolak, Hasan Bozkurt, Rabia Fırtına, Pakıze Sevım, Bahattın Alanbey, Havva Turkmen, Nunhudai Ozyun, Tenzıle Bı- çakçı, Hayrettin Yaşar'a teblığ edilememiş olmakla da\a dilekçesi- ran tebhğı yerine kaım olup davalılarm duruşma günü olan 22.1 1991 gunu saat 09 00'da mahkememızde haar bulundurulraalan, hazır bu- lunmadıklan takdırde yargılamanın yokluklannda yapılacağı ve hu- küm verıleceğı tebliğ olunur Basın- 48592 İLAN T.C. SAKARYA ASLİYE 2.HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1990/98 Adapazan, Başköpru mevkii, No: 5'te faaliyet gösteren 2 3602 13046.70.01 sıcil numaralı, borçlu Amasyalı Oıomotıv Sanayi Lımited Şırkm'nin ıflası ıstenılmış olup, ıflas isteğimn ılanından iti- baren 15 gün ıçensınde davaya nıüdahale etmek veya ıtıraz etmek ısteyen alacaklüara 1 I.Y.'mn 173'uncü maddesı yolu ile aynı yasa- nın 166/2. fıkrası hukmü uyarınca ılanen duyurulur. Basın 38281 ANKARA SULH CEZA MAHKEMESİ HÜKÜM ÖZETİ Esas: 1990/433 Karar: 1990/712 Hâkim: Cemil Unsal Kâtıp: Sureyya Yıld^ Samk: VEDAT DtKGlTMEZ - Vahit ve Nezihadan olma 1959 do- ğumlu Ankara Keçiören nüfusuna kayıth olup Ank. Ayvalı Serpme Evler 717/1-5'te oturur. Suç: Gıda Maddelerı Nızamnamesine muhalefet etmek Suç tarihi: 11.11.1989 Sanığın Gıda Maddelen Nızamnamesine muhalefet etmek suçun- dan TCVnin TCK. 396 647/4 402/1 uç ay cürme vasıta küdığı mes- lek ve sanatının tadiline ve takdıren YEDİ GÜN iş yerınin kapatıl- masına, hüküm özetinin kapatma suresi kadar göze çarpan bir yeri- ne asılmasına, karann kesınleşmesmı muteakıp, hukum özetinin An- kara'da tirajı yüzbinın üzennde bulunan bir gazetede derhal ilan olun- masına, 40.600 lira: yargüama giderinin ahnmasına sanığın yüzflne karşı Yargıtay yolu açık olmak ûzere karar verildı 2/10/1990 Basın 37997 İLAN T.C. BURDUR ASLtYE 2. HUKUK MAHKEMESt'NDEN 1990/27 Hasan Ali Ata tarafından Hatice Ata aleyhine açılan boşanma da- vasının yapılan açık yargılaması sonunda, laraflann boşanmalanna karar venlmıştır Davalı Hatice Ata'nın adresi meçhul olduğundan, Burdur Asliye 2. Hukuk Mahkemesı'nın 10.10.1990 T. 1990/27 E. 1990/419 K. sayılı boşanma ılamının davalı Hatice Ata'ya tebliğ ye- rıne kaim olmak üzere ılan olunur. 22.10.1990 Basın. 48586
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear