Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
SahıtH. Cumhunyn Maıbaacılık ve Gazetccıtık Türk Anonım Şırkttı adına
•>»dır N«* # Gtncl Yayuı Mudurü Huaa Ctnal. MOascsc Muduru
EmDe Lşaklıfil. Yac Işltn Mudurü- Otay Goaeuia. 9 Haber Merke»
Muduru YalfM Baycr, Sayfa Dıucnı Yonetm«u Ai Atmr 0 Temsıkıler
AMCARA AkKI Tll, IZMİR HikKtl Ç«i.k*yl. ADANA
U Pobl&ı C«l»l ^ K O» Hıt«ı« E<fa* •*>. Ekooomı Cra^I Tarkm. I; SouİLİU. Ş«kna femcı. Kultur CeU l«CT. Istaıttml
Habcrten KciMİ Kaçak, Einım Gncay ŞajrlM, Haber Arapırma laacl Itfiu, Yım HatKTİen Needc* D»t*a. Spor Danı^muiı
AMilkad* I n l u ı , Dı.-ı YazıLar t m a <,d*tn. Aıaüirma $>Ha A*ay. DuKİtmc « H M KllKl 0 Kocmluuıar Ak«H Haı.lı—
9 Mah IsJcr Enl bka 9 Vlul>»be M m Vnt % B^ic PU»
l
Jma S n Oaanbttnth 0 feklun "w Tom £ El
tayuılır H«h» Akjol 0 kUrc H m ü C n 0 Ijkimt Oa*r Çrttk 0 Bılgı Isknn Vrf laal 0 Penonel Stvj"
OkU»
Cnaal.
un/fc B«Un
A» Scnm. t l n Tıa
Bmım t Yaw Cmfounyci MMbuajık X OCTljna T.*$ THrt Od(ı Cad. 39/41 (
343H IsL f>K 246 luutni Tt! 512 03 05 (20 ttâl). B a 222«, FU: (I) SM «0 T2 ^ .
Sunj.'jr AaJun. Zıya GStılp Bl> inkıUp S No. 19/4. Td 133 11 41-47. IUES. 42344, Fu. (4) 133
05 65 • brir H Zı» Blv 1352 S 2'3. Td 13 12 30. Tcta 5235». Fu: (Sl) 19 53 «O
!ı«M C«d 119 S. No I Kal 1. Tcl 19 3? 52 14 !••!). Tdec «2153. Fıv (71) I» 23 »
TAKVİM: 3 EKİM 1990 İmsak: 4.31 Guneş: 5.55 Öğle: 11.58 Ikindi: 15.14 Akşam: 17.51 Yatsı: 19.10
Çevre hâlâ
yönetmelik
bekliyor11 Ağustos 1983 tarihinde yürürlüğe giren
Çevre Kanunu, yönetmelikler çıkartılmadığı
için tam anlamıyla uygulanamıyor. Kirlenme
ve çevre tahribatı 'taslakların son şeklini
almasından sonra' durdurulabilecek!
İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) — Çevre Kanunu'na
göre "en geç bir yıl" içerisinde
yayımlanması gereken on yö-
netmelikten beşi, aradan yedi
yıl geçmesine karşın hâlâ çıka-
nlamadı. SHP Tekirdağ Millet-
vekili ve TBMM Çevre Komis-
yonu üyesi Gttoeş Gttrseter, çev-
re konusunda yapılanlann söz-
de kâldığını belirtirken İzmir
Milletvekili Kemal Anadol,
"ANAP politikası çevre konu-
sunda sadece ikiyüzlü değil,
çok yüzlüdür" diye konuştu.
Türkiye'deki bağımsız çevreci-
leri Uluslararası Bergen Konfe-
ransı'nda temsil eden Avukat
Noyan Özkan, yönetmeliklerin
tümü yayımlanıp ciddi şekilde
uygulanmadığı sürece, Türki-
ye'de korkunç boyutlara ulaşan
kirlenme ve çevre tahribatının
sürüp gideceğini söyledi.
Türkiye'de 1983 yıbnda çıka-
nlan Çevre Kanunu'na göre bu
kanunun uygulanmasına ilişkin
yönetmeliklerin "eo geç" bir yıl
içerisinde yürürlüğe konulma-
sı gerektiğini belirten Avukat
Noyan özkan, aradan bir değil,
yedi yıl geçmesine karşın Çev-
re Kanunu'nun 9, 10, 12, 15 ve
29. maddelerinin uygulanması-
na ilişkin yönetmeliklerin hâlâ
çıkarılmadığını vurguladı.
Çıkanlmayan yönetmelikler
arasında özellikle Aliağa'da ya-
pımı planlanan termik santral
konusundaki tartışmalarda
gündeme gelen "Çevresel etki
deferlendirme raporu" ile ilgi-
li yönetmelik de yer ahyor. Çev-
re Kanunu'nun 10. maddesine
göre gerçekleştirdikleri çalışma-
larda çevre sorunlanna yol aça-
bilecek kurum, kunıluş ve işlet-
meler çevresel etki değerlendir-
me raporu hazırlamak zorun-
dalar. Bu raporda çevreye yapı-
labilecek tüm etkiler göz önün-
de bulundurularak çevre kirlen-
mesine neden olabilecek atık ve
artıklann nasıl zararsız hale ge-
tirilebileceği ve bu konuda alı-
nacak önlemlerin yer alması ge-
rekiyor.
Öte yandan Çevre Müsteşar
Yardımcısı Fehmi Başaran,
ÇED (Çevresel Etki Değerlen-
dirme) ve Tehlikeli Atıkların
Kontrolü yönetmelikleri çıkın-
ca yasal çerçevenin tamamlan-
mış olacağını belirterek "tld yö-
netmelik hanr. son aşamada.
tlgili kunıluşlardan göriış isten-
di. Bu göruşler dognıltusunda
tasiaklann son seklini almasın-
dan sonra yönelınelikler çıka-
cak" dedi.
Caretta
için
alarm
HAKAN KARA
İZMİR— Caretta caretta ve
chelonia mydas türü deniz kap-
lumbağalannın Akdeniz'deki en
öncmli yumurtlama alanları
olan Türkiye'nin güney sahille-
ri yoğun yapılaşma, kiılilik ve
aşın kullanım nedeniyle tehdit
altında. Deniz kaplumbağaları
açısından sahip olduğu önemin,
Türkiye'ye, nesli hızla tükenen
bu canlıların korunması açısın-
dan büyük bir sorumluluk yiık-
lediğini belirten Doğal Hayatı
Koruma Derneği Genel Mildü-
rtt Nergiz Yazgan, "Yaşanan
olumsuz geUşmeleri durdurmak
için gerekli önlemler zamanın-
da ve yeterli ölçüde ahnmazsa,
Tiirkiye sahüleri özeUiklerini yi-
tirecek ve bu sahillerie biriikte
kaplumbağalar da yok olacak"
diye konuştu.
Ekim ve kasım aylannda
DHKD ve çeşitli üniversiteler-
den katılacak uzmanlann oluş-
turacağı bir ekip çeşitli güney il-
lerinde balıkçılar için kaplum-
bağaların korunması konusun-
da seminer verecek.
Doğal Hayaü Koruma Derne-
ği tarafından hazırlanan deniz
kaplumbağaları konusundaki
1990 yıb raporunda, Türkiye'ye
gelen turist sayısının son birkaç
yılda iki katından fazla artış
gösterdiği, kıyılarda ikincil ko-
nut yapımının arttığı, yapılaş-
ma, kirlilik ve kıyüann aşın kul-
lanımırun yer yer "ürkütücü bo-
yudara ulaşügı" vurgulandı.
Türkiye'de halen var olan koru-
ma konusundaki yasal düzenle-
melerin ötesinde yasalann uygu-
lanmasında eksikJikler olduğu-
na dikkat çekildi.
Yüksek öğrenim kurumlan yeni döneme malisorunlarla boğuşarakgiriyor
Üniversitenîn kasası boşÜniversiteler, 1990 bütçe ödeneklerinin
bloke edilen yüzde 40'bk kısmmın
serbest bırakılmasını istiyorlar. Bu
kurumların 6. beş yıllık plan
hedeflerindeki kontenjan artışını
sağlamalan için 2.7 trilyon gerekiyör.
Turgut Özal'm direktifleri ile
üniversitelere yeni bir finans modeli
öneriliyor. Ancak "pazara açılmaya"
dayalı bu model için henüz
üniversiteler ve sanayi sektörü düşünce
ve örgütlenme olaraîc hazır değil.
HAKAN AYGÜN
ANKARA — Üniversiteier
yeni öğretim yıhna mali sıkıntıy-
la gjriyorlar. 1980 sonrasında ge-
nel bütçe ve GSMH'den aldık-
ları pay sürekli düşen üniversi-
telerin büyük çoğunluğu, stı
borçlarını bile ödeyemiyorlar.
1990 bütçe ödeneklerinin bloke
edilen yüzde 40'hk kısmının ser-
best bırakılmasını isteyen üni-
versiteler, hükumet ve YÖK ta-
rafından paralı öğretim uygula-
masıyla öğrencinin cebinden çı-
kacak parayı beklemek duru-
munda kalıyorlar.
Milli Eğitim Bakanhğı, YÖK
ve DPT raporlan, üniversitele-
rin "ekonomik darbo&azda" ol-
duklannı gösteriyor. Üniversite-
ler, öğrenci sayılan yılda yüzde
6.5 oranında artarken Gayri Safı
Milli Hasıla'nın (GSMH) daha
az oranda büyüme göstermesi
sonucu, hizmet genişlemesirfin
gerektirdiği yeni yatınmlarj ya-
pamıyorlar. Üniversitelere 6. beş
yıllık plan hedeflerindeki kon-
tenjan artışını sağlamalan için
gereken 2 trilyon 719 milyar li-
ra sağlanamıyor.
Üniversiteleri bütçe uygula-
malan da rahatsız ediyor. Geçen
yıl Bakanlar Kurulu kararıyla
bütçeleri yüzde 11.5 oranında
kesilen üniversitelere de 1990
mali yılında yuzde 12 kesinti ya-
pıldı. Aynca, üniversiteler büt-
çe paylannın yüzde 4O'ı halen
bloke edilmiş durumda. Bu du-
rum son olarak geçen hafta Baş-
bakan Yıldınm Akbulut'la bir
araya gelen rektörler tarafından
yetkililere iletildi. Rektörler, blo-
ke edilen ödeneklerinin serbest
bırakılmasını isterken su borçla-
nnı bile ödeyemediklerine dik-
kat çektiler. Ankara'daki üniver-
sitelerin halen anakent belediye-
sine milyarlarca lira su borçlan
bulunuyor.
Kullandınlmayan ödenekleri
her yıl yüzde 50'lere ulaşan uni-
versitelerin bütçe ve GSMH için-
deki payları da giderek azalıyor.
1979 yılında yüksekoğretim ku-
rumlan ödeneklerinin bütçe
içindeki payı yüzde 4.32 ve
GSMH içindeki payı yüzde 7.8
iken bu oranlar yüzde 3.19 ve
6.4'e düşmüş durumda. Univer-
sitelerin öğrenci başına düşen
gerçek odenek tutarları da aynı
dönemde 3.5 milyon liradan 1.9
milyon liraya düşmüş durumda.
Üniversitelerin "ekonomik sa-
kınüları"na karşın hükümetten
aldıklan yanıt ise harçlann art-
tırılması. Bu öğretim yılında
"kademeli" olarak başlayan
"kısmi paralı öğretim" uygula-
masına göre ikinci kez bir üni-
versite okuyanlar ile sımfta ka-
lanlardan, 30 milyon liraya ka-
dar varan rakamlarda harç alın-
masına başlandı. önümüzdeki
yıl diğer öğrencilerin ödeyecek-
leri harç miktarlannın da büyük
oranlarda arttrnünasıyla, hükü-
met universiteyi "öğrencinin ce-
binden çıkacak para"yla besle-
meyi hedefliyor.
Hükümet, DPT ve YÖK ra-
porlannda, üniversitelerin "eko-
nomik çıkış yolu" olarak yeni
bir finansal modelin denenme-
si öngörulüyor. Buna göre üni-
ANTtK KAPI — İsa'dan sonra 2. yüzyılda inşa edilen Afrodisjasın görkemli kapısında eserierin yüzde 85'i orijinal parçalardan oluşuyor.
Antik heykeltıraşlığın merkezi olan tarihi kentte kazüar30. yıhna girdi
Afrodisyas'ın kapısı açılıyorAntik kentte 1961 yıhndan bu yana kazılan sürciüren
Prof. Kenan Erim, 30. yılın anısına dört sütunlu tarihi
kapının restorasyonunun tamamlanarak gösterime
açılacağını söyledi. Prof. Erim, "Bu kapı heykeltıraşhk
bakımından Afrodisyas'ı temsil eden bir yapı" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
Arkeolojik eser yönünden Akdeniz hav-
zasının en zengin antik kentlerinden biri
olan Afrodisyas'ta 30. kazı yıhna giril-
di. 1961 yıhndan beri aralıksız kazıyı
sürdürmekte olan Prof. Dr. Kenan
Erim, 30. yıl anısına tetrapilyon (dört
sütunlu kapı) restorasyonunun tamam-
lanacağını ve gösterime açılacağını söy-
ledi.
Altıncı yüzyıla kadar dünyamn en
önemli heykeltıraşlık merkezlerinden bi-
ri olma özelliğini sürdüren Afrodisyas'ta
bu yıl ağırhk tetrapilyona verildi. Kapı-
nın hem içeri hem dışarı açıldığına dik-
kat çeken Prof. Kenan Erim, bu eseri
30. yılın da bir sembolü olarak değer-
lendirdiklerini vurguladı.
Erim, "Kapı milaltan sonra ikinci
asırda yapümış. Önemli bir fonksi>onu
var. Heykeltıraşlık bakımından Afrodis-
yas'ı temsil eden bir yapı. İki sutunu za-
ten dikili dunıyordu. Diğer parçalan çı-
karmak için çevrede kapsamlı bir kazı
yapmak gerekti. Eserierin >uzde 85'i
orijinal parçalardan oluşuyor. Temsili
açılışı önümüzdeki günkrde yapacağız"
dedi.
Tetrapilyonun restorasyonunun 1971
yılında planlandığmı belirten Prof.
Erim, acele etmeden, çıkan parçalar
uzerinde çizim yapılarak ve Viyana'dan
gelen uzmanlann katkılarıyla bu nok-
taya gelindiğini söyledi. Prof. Erim, tet-
rapilyon uzerinde hassasiyetle durması-
nın bir nedeninin de "arkeologun en
önemli görevi ortaya çıkardığı eseri
korumaktır" ilkesini yaşama geçirmek
olduğunu belirtti. Hıristiyanhğın paga-
nizmi (Hıristiyanların çok tannya ina-
nanlara verdiği ad) ortadan kaldırmak
için özellikle beşinci ve altıncı yüzyılda
Antik Yunan kentlerini tahrip ettiğini,
Afrodisyas'ın da bundan etkilendiğini
belirten Prof. Erim, "O nedenle eserie-
rin parçalarını degişik yerlerde buluyo-
ruz. Bu da çalışmamızı guçleştiriyor ve
zaman alıvor. Hırisli\anlar bu kente gel-
diklerinde birçok heykeli parçalamış.
Tetrapilyonun sütunlarında haç işaret-
lerine rastladık. Roma döneminde de ki-
lise işlevini görduğü için tetrapilyon
nispeten daha az yıpranmış" diye ko-
nuştu.
Afrodisyas'ın çevredeki doğayla çok
güzel bir uyum içinde olduğunu belir-
ten Prof. Erim bu nedenle korumaya
ozel bir önem verdiklerini vurguladı.
Arkeologun ışlevinin kazı yapıp eserle-
ri ortaya çıkarmakla bitmediğini söyle-
yen Prof. Erim şöyle devam etti:
"Toprak altındaki bir eser tabii ki ay-
nı zamanda korunmuş oluyor. Arkeo-
log bnnu çıkardığında bir sorumluluk
iistleniyor. Birinci sorumluluk eseri ko-
rumak. Beni ziyaretçilere karşı çok ka-
tı birisi olarak bilirler, ama buna mec-
burum. Ören yerlerinde dolaşan ziyaret-
çiler ne yazık ki eserin korunması için
gerekli özeni göstermiyorlar. Nasıl bir
mtizede esere dokunmak yasaksa açık
alandakiler için de öyle olmalı."
Prof. Erim, gerek Afrodisyas Müze-
si'ni gerekse stadyumunu bu nedenler-
le genel etkinliklere açmaktan yana ol-
madığını söyledi.
Afrodisyas'ta 30 yıldır hiç ara ver-
meksizin kazı yapan Prof. Erim, bölge-
nin korunması konusuna en az kazı ka-
dar önem verdiğini, bu nedenle halen
kazı yapılmayan alanların da kamulaş-
tırıldığmı belirtti.
İKİ ALMANYA BİRLEŞTİ
versitelerden Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın da direktifleri
doğrultusunda "pazara
açılmalan" ve özel sektör için
araştırmalar yapıp teknolojiler
üreterek kendilerine yeni ola-
naklar sağlamalan isteniyor.
Ancak üniversitelerin içinde
bulunduğu bilimsel eksikliklerin
yanı sıra sanayi sektörünün de
bu düşünceye yeterince alışma-
mış olması, bu düşüncenin ger-
çek leşmesini önleyici en büyük
etkenler.
Üniversiteler 1990-1991 öğre-
tim yılında ekonomik sorunlarla
mücadele ederlerken öğretim
üye ve elemanlan için de yeni bir
örgütlenme dönemi başlıyor.
Damştay kararı sonucunda iste-
yen bütün 1402'lik öğretim üye-
lerinin görevlerine döndüğü üni-
versitelerde, örgütlenme müca-
delesi bu öğretim yılında daha
da renkli geçeceğe benziyor. öğ-
retim Üyeleri Derneği'nin yam
sıra üniversite bazında örgütlen-
me çabaları da gündemde. Son
olarak Ankara'da ODTÜ öğre-
tim Üyeleri Derneği kuruidu.
Aynı eğiu'min diğer üniversitele-
re de yaygınlaşması bekleniyor.
Üniversitelerde
yeni öğretim yılı
Hacettepe
Ankara ve
Fırat'tatören
Egitim Servisi — Ankara,
Hacettepe ve Fırat üniversitele-
rinde 1990-1991 öğretim yıhna
dün düzenlenen törenlerle baş-
landı. Devlet Bakanı Işın Çele-
bi, Ankara Üniversitesi'nin açı-
lış töreninde yaptığı konuşma-
da, "Anayasanın (oplumun ge-
risinde kalan maddelerinin göz-
den gecirilmesi gerektiğini" söy-
ledi.
Türkiye'nin demokrasi ala-
nında önemli yol katettiğini, ko-
şullaıı daha iyileştirebilmek için
calışıldığını belirten Çelebi, bu
amaçla anayasada değişiklik ya-
pılması gerektiğini kaydetti. Çe-
lebi, "Egitim sistemimizde de
ciddi bir araştırmanın yapılma-
sı, 1990'h yıllann temel amacı
olmalıdır. Hükümet olarak eko-
nomik politikada uyguladıgınuz
liberalizmi, artık hukuk, egitim,
bilim alanında da uygulamak
zorundayız" dedi.
Ankara Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Necdet Serin de Tür-
kiye'nin konumu, hızlı kalkmma
süreci ve Avrupa Topluluğu'na
üyelik aşamalannda, en ciddi
yatınmlann eğitim, bilim ve kül-
tür alanlanna yapılması gereği-
ne dikkat çekti.
Kültür Bakanı Namık Kemal
Zeybek de Hacettepe Üniversi-
tesi'nin yeni öğretim yıhna baş-
laması nedeniyle düzenlenen tö-
rendeki konuşmasında, "Bugttn
bilimle elde edilen bilgi, hiçbir
çağda olmadıgı kadar önem ve
deger kazandı" dedi.
Devlet Bakanı Hiısamettin
Öriiç de Elazığ Fırat Üniversite-
si'ndeki törende, üniversitelerin
eğitim ve öğretimin yanı sıra,
araştırma, bilgi üretme ve top-
lumu yönlendirme gibi fonksi-
yonlan da yerine. getirmesi ge-
rektiğini söyledi.
Bu arada, Erzurum Ataturk
Üniversitesi Ziraat Fakültesi bi-
nasımn önüne önceki gece kim-
likleri henüz belirlenemeyen ki-
şilerce bomba süsü verilmiş pan-
kart asıldığı, üniversitenin fen-
edebiyat fakültesi duvarlarına
ise Kürtçe sloganlar yazüdığı bil-
dirildi.
Yann açıhyor
Istanbul Üniversitesi,
1990-1991 öğretim yıhna, yann
törenle başlayacak.
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın da katılacağı tören, ls-
tanbul Üniversitesi'nin Avcılar
Kampusu lşletme. Fakültesi Ke-
nan Evren Amfisi'nde gercekleş-
tirilecek.
1990-91 eğitim öğretim yıhn-
da, îstanbul Üniversitesi'nde 3
bin 363 öğretim görevlisi görev
yapacak ve yaklaşık 40 bin öğ-
renci eğitim görecek.
Kayaköy'de 'pazar ayinfÖZCAN ÖZGÜR
FETHtYE — 1922 yılındaki
"mübadele"yle Yunanistan'a göç
eden Anadolu Rumlannın Gü-
ney Ege'deki önemli yerleşmele-
rinden biri olan Kayaköy'de,
"Levissi" 68 yıl aradan sonra ilk
defa bir "pazar ayini" yapıldı.
Meryem Ana Kilisesi'nde ayini
gerçekleştiren Rodos'un Analip-
sis Kilisesi papazı Pundikinos
Nikolanos'un yönettiği ayin sı-
rasında "dünya barışı ve
dostluğu" için de dua edildi.
Kayaköy'ün "Türk-Yunan
dostluk ve banş köyii" olması is-
temi 2'nci Fethiye Çocuk ve Kül-
tür Şenliği'nde bir kere daha dile
getirildi. Bu yılki şenliği, 1922
mübadelesinde Fethiye ve Kaya-
köy'den Yunanistan'a goç eden-
lerin torunları ile yapmayı
amaçlayan Fethiye Belediyesi,
Nea-Makrili (Fethiye) ve Nea
Levissililerin (Kayaköy) "ekim
ayında yerel seçimlerin olması ve
11 eylülde okuHann açılmış
bulunması" nedeniyle geleme-
melerine karşılık Rodos'tan
"tesadüfen" gelen Yunanlılarla
amacına ulastı. Dostluk ve ba-
nş mesajlan Yunanlı turistlerle
verilebildi...
Fethiye Belediyesi'nce düzen-
lenen 2'nci Çocuk ve Kültür
Şenliği "Kayaköy Türk-Yunan
dostluk ve banş köyii olsun" ko-
nulu panel ile sona erdi. Panel
öncesinde çocuklarla birlikte
Kayaköy gezisıne katılan Ro-
dos'tan gelen Yunanlı turistler,
beraberlerinde getirdikleri papaz
ile Kayaköy'ün iki kilisesinden
biri olan "Burcn Koruyan Mer-
yem Ana" Kilisesi'nde "pazar
ayini" yaptılar. "Burcu Koruyan
Meryem Ana" Kilisesi yıllar
sonra bir cemaati konuk eder-
ken, ayin sırasında "dünya ba-
nşı ve dostluğu" içinde dua eden
papaz Pundikinos Nikolanos,
kilisenin kapısında banşın öne-
mini vurguladı.
Ayin sırasında, kilisenin bah-
çesinde toplanan şenlik konuk-
ları ve Kayaköyluler ile ayinden
çıkan Rumlar kaynaşırlarken,
Papaz ve Belediye Başkanı birer
konuşma yaptılar. Papaz Niko-
lanos konuşmasında, "10 yıl ön-
ce geldiğimde bu kilisede hay-
vanlar baglıydı, bugünse ayin
yapabildik. Stdere mttteşekktoiz.
İki halk (Türk-Yunan) Allah'ın
himayesi alündadır poütikacıla-
rın degil. Biz dost olarak yaşa-
mak istiyonız" derken Fethiye
Belediye Başkanı Özer Olgun
şunları söyledi:
"Biz, 'Kayaköy banş ve dost-
luk köyü olsun' derken dünya
barışına ve dostluguna katkıda
bulunmayı amaçlamaktayız. Ba
amacımıza mimarlar odasınu
baştan beri katkdan olmakta.
Ve amaca adım adım yaklaşıyo-
nız. Bugfin bunun bir başka tür-
lii kanıünı yaşadık " dedi.
Mozart'ın
el yazmalan
• LONDRA (AA) —
ABD'nin Filadelfiya
eyaletindeki bir
yüksekokulda, Mozart'a ait
el yazması iki eser bulundu.
Sothedy müzayede
ilgililerinden edinilen bilgiye
gore, 14 sayfalık "C Minör
Fantazya" ve "C Minör
Sonat" adh eserler
Londra'da 21 kasım
tarihinde 940 bin ile 1.4
milyon dolar arasında
değişen bir fiyatla
muzayedeye sunulacak.
1784 ve 1785 tarihlerinde
yazılan eserler, genellikle
birlikte icra ediliyor.
Mozart'tm kendi el yazısı
ve kahverengi mürekkep ile
kaleme aldığı bu eserierin
nerede korunduğu, eski
sahibi Amerikalı William
H.Doane'nin 1915 yılındaki
ölümünden beri
bilinmiyordu.
Piyango'nun
rakibi basın
• ANKARA (ANKA) —
Milli Piyango tdaresi
Genel Müdürü tlham
Küsmenoğlu, ikramiyenin
devrettiği haftalarda Spor-
Toto ve Spor-Loto'nun yanı
sıra son zamanlarda basının
da kendileri açısından
"büyük bir rakip"
durumuna geldiğini söyledi.
Küsmenoğlu şöyle dedi:
"Asıl rakibimiz basın şu
sıralar. Çünkü gazetelerin
promosyonlan o kadar
büyük ki bu bizim
satışlanmıza olumsuz etki
yapıyor. Bu olumsuz etkiyi
ölçmeyi düşündük, ama
bunu saptamak oldukça
güç, ama etkili olduğunu
söyleyebilirim:'
Roma dönemi
miltaşı
• ANAMUR (AA) —
tçel'in Anamur ilçesindeki
Anamurium antik kentini
Ermenek yakınlanndaki
Gelmanicopolis kentine
bağlayan antik Roma
yolunun İmparator
Hadriyanus zamanında
yapıldığı anlaşıldı.
Anamur'un Kırkkuyu
yaylasında bir arıa
tarafından bulunarak
Anamur Müze
Müdürlüğü'ne bildiriled
üzeri yazılı silindir
biçimindeki taşın, yapılan
incelemede eski Roma
dönemine ait mil taşı
olduğu belirlendi. Anamur
Müze Muduru Ali Ekici,
mil taşımn bir bölümünün
hazine avcılan tarafından
kınldığının anlaşıldığını
belirtirken kınk taşlann da
bulunarak müzede
birleştirildiğini söyledi.
\eni tıırist
çevreye duyariı
• İZMİR (AA) — Türkiye
Çevre Sorunlan Vakfı
Genel Sekreteri Engin Ural,
ileri ülkelerde yeni bir turis
tipinin doğduğuna işaret
ederken bu yeni tip turisti
"çevreye duyariı turist"
olarak adlandırdı. Engin
Ural, dün yaptığı yazılı
açıklamada, vakıfça, 4 ve S
ekim günleri Çeşme Turban
Otel'de "Turizm ve ÇevTe
Konferansı" düzenlendiğini
de bildirdi. Ural, çevreye
duyariı turistin sağlıklı,
düzenli ve güzel bir çevre
aradığmı hatırlattı.
Balonla
Kapadokya
• NEVŞEHtR (AA) —
Kapadokya bolgesinde
Amerikalı turistlere yönelik
balon turlan düzenlenecek.
Bir turizm şirketi
tarafından gerçekleştirilecek
balonla Kapadokya turlan,
Göreme kasabasında
başlayacak ve 25 kilometre
yarıçaplı bir alanda
sürdürülecek. 500 metreye
kadar yükselebilecek
balonla Göreme, Ürgüp,
Avanos ve Zelve ören yeri
görülebilecek.
Boğazköy'de
antik mtihtir
• ANKARA (AA) —
Hititlerin tarihteki en
önemli yerleşim yerlerinden
biri olan Boğazköy'de
Alman Arkeolog Dr. Peter
Neve tarafından sürdürülen
kazılarda arka arkaya
önemli buluntular ortaya
çıkarılıyor. Hiç buluntu
verme olasılığı olmadıgı
için uzun bir süre kazı
programından açıkarılan
Nişantepe yöresinde,
yapılan çahşmalar sonucu
ilk kez 1040 adet bulla
"mühür izi" bir arada
bulundu. Hititlerin idari
yapısı, dönemin yazışmalan
ve devlet yönetimindeki
kararlan gün ışığına
çıkaran mühurler ve mühür
izlerine ilk kez arşiv
biçiminde rasüandı.