25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 EKİM 1990 HABERLER CUMHURÎYET/11 P A R T I L E R D E N Yönetim bozuklugu Başkanı Bedrettin Dalan, ülkenin içinde bulunduğu sorunların yönetim yanlışlıklanndan kaynaklandığını ifade ederek "Yönetim bozuklugu ulkenin kendiliğinden çözulebilecek sorunlannı arttırarak içinden çıkılmaz bir duruma sokmuştur" dedi. Bedrettin Dalan DMP Beyoğlu il merkezinde bedensel özürlülerin sorunlarına ilişkin dOzenJeneo basın toplantısında yaptığı konuşmada, parti olaraksakat insanlann topluma kazandırılması için çeşitli çaJıjmalar yaptıklannı söyledi. (îstanbul / ANKA) Özdalga'ya yurtdişındayken toplanan MKYK'nın "partiden ihraa" istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na verdiği eski yöneticilerden DSP üyesi Haluk Özdalga'nın savunmasını istedi. özdalga'ya 12 ekimde evine yapılan tebligatın süresi parti tüzüğüne göre 22 ekimde doluyor. Ozdalga 22 ekim pazartesi gününe değin savunmasını yapmadığı takdirde, Merkez Disiplin Kunılu toplanarak kararını verecek. öte yandan DSP Genel Başkanı Ecevit, Istanbul'da açık hava toplantısında konuşacak. Yetkiliier, Istanbul'da miting yapılmasının düşünüldüğünü ancak programın henüz kesinlik kazanmadığını söylediler. ,JANAP'tan istifa ederek ayrılan altı milletvekilinin DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'le akşam yemeği yemesi bu milletvekillerinin bir hülle partisi kurarak DYP'ye gireceği yolundaki söylentilerin daha da yoğunlaşmasına neden oldu. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, iddialan doğrularnazken bir parti yöneticisi, "Bize fj gelmek isteyene hayır demeyiz" biçiminde * konuştu. DYP lideri Demirel, ANAP'tan daha önce istifa eden bağımsız milletvekilleri Veysel Atasoy, Akın Gönen, Servet Hacıpaşaoğlu, Nurhan Tekinel, Nabi Sabuncu ve llyas Aktaş'ın hülle partisi kurarak DYP'ye katılacakları yolundaki haberleri değerlendirirken, kendisinin bu doğrultuda bir girişimi oimadığını ifade etti. Demirel, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, "Yok öyle bir şey. Ben onlarla yemek yedim sadece, sosyal bir münasebettir, o kadar" dedi. T o i H i L r l/'AmiMrrttiıı Sosyaldemokrat LXUKUK Küinibyonu H a ] k ç ı P a r t i ( S H P ) Laiklik Komisyonu, rapor hazırlamak üzere ön çalışmalanna başladı. Komisyon Başkanı Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadir Ateş ilk olarak doküman toplamaya başladıklanm belirtti. Abdülkadir Ateş, başkanlıgında parti meclisi üyeleri Seyfı Oktay, Tttrkan Akyol, Necdet Uğur, Istanbul Milletvekili Ali Topuz, lzmir Milletvekili Turan Bayazıt ve Diyanet tşleri eski Başkanı Lütfu Doğan'dan olusan Laiklik Komisyonu öncelikle uygulanacak çalışma programı üzerinde ön değerlendirmeler yaptı. Komisyon tarafından hazırlanarak parti meclisinin onayına sunulacak olan laiklik raporunda öncelikle laiklik aniayışı konusunda SHP'nin değerlendirmelerine yer verilecek. P A R L A M E N T O D A N Meclis TBMM Başkanhğı'na bir önerge vererek "Milü egitimin sorunları" konusunda Meclis araştırması açılmasını istediler. Uyar ve 10 arkadaşının imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulan onergede, milü egitimin toplumun kalkmma, gelişim ve çağdaşlaşmasında büyük önemi bulunduğu belirtildi. Onergede, Atatürk'ün özgür düşünen, yaratıcı insanlar yetiştirilmesi için egitimin laik olması gerektiğini savunduğiı ve hayata geçirdiği ifade edildi. (Ankara / AA) Halkın Emek Partisi Genel aşkaıu Fehmi Işıklar, TBMM Başkanı Kaya Erdem'e başvurarak çalışanlara ve emeklilerine her ay net 300 bin lira Körfez krizi zammı ödenmesi yolundaki yasa önerilerinin öncelikle görüşulmesi için yardımcı olmasını istedi. Işıklar, Erdem'e gönderdiği mektupta, Körfez krizi nedeniyle ulkemizin büyük bir gelir kaybına uğradığım, siyasal iktidarın bu kaybı kapatmak için birçok temel tüketim maddesine art arda zamlar yaptığını, bu nedenle geniş halk kesimlerinin giderek artan hayat pahalılığı karşısında ezildiklerini savundu. (Ankara / AA) SHP GenelBaşkanı, Cumhurbaşkanı'nın Körfez gezisini eleştirdi Inönti, ÖzaPı krala benzettiSHP Genel Başkanı Inönü, 'Gezinin niçin yapıldığı belli değil. özal'ın gezisi anayasa ve dış politika geleneklerine aykırıdır' dedi. Demirel de itibarın özal'ın değil, Türkiye'nin itibarı olduğunu söyledi. Başkanı Süleyman Demirel de, özal'ın, gezisinin Türkiye'nin dış itibarını kanıtladığı yolunda- ki sözlerine, "İtibanmız gayet tabii vardır. ttibar Özal'ın de- ğil Türki>e'nindir" dedi. SHP lideri, dun MYK toplan- tısı sürerken verilen arada yap- tığı basın toplantısında, iktida- rın son istifayla iyice ortaya çı- kan parça parça durumunun ve ANKARA (Cumhuriyet Ba- rosu) — SHP Genel Başkanı Er- dal tnönü, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı "eski krallam" benzeterek, özal'ın Körfez ge- zisinin anayasaya ve dış po- litika geleneklerine aykırı ol- duğunu, Türkiye'nin itibannı yaraladığını savundu. Inönü, "TBMM bu konuda harekete geçmelidir" dedi. DYP Genel aczinin, bu hükümetin TUrkiyei nin sorunlannı çözemeyeceğini bir kez daha ifade ettiğini anlat- tı. Inönü, özflTın Körfez gezisini ise "Baştan aşagı bataiı" diye değerlendirirken, "Niçin yaptl- dıgı belli degü. Hiçbir bakan ya- nında yok. Kabinede kangj gö- revi yaptıklannı söylemeseler, hatırlamadıgımız 15 bakan var. Buniann biriani yanına alabOir- di. Ama tek basına gitti ve tek başına göriişmeler yapıyor" de- di. özal'ın daha sonra da "Kör- fez'io geicceğiode Türkiye'nin önemli rol oynadıgı kanaati var- dır, onlar da kabul ediyoriar" yolundaki sözlerine de değinen tnönü, "AOab Allah, bu da ne- reden çıktı" dedi. lnönü, Körfez ülkelerinin Irak tehdidine karşı Türkiye'den askeri yardım bek- lediklerini ve bunun için bu tür sözlere ses çıkarmadıklannı ifa- de ederek, "Şimdi Frensa Cnm- hnrbaşkanı gebe ve 'Türkiye'nin geleceğinde benim önemli rolüm var, bunu onlar da kabul ediyoriar' dese bunu kabul ede- bilir miyiz?" sorusunu yöneltti. lnönü, "Niçin bunlan soyiüyor? Çiinkii yanında Dışisleri Baka- m yok. Gidiyor, basbaşa o alke- nin başkanlan ile görosüyor. Böyle bir usol artık dünyada DMP'nin tanışma gecesiDemokrat Merkez Parti nin (DMP) tanışma gecesi dun Ma- vi Marmara Et Lokantası'nda yapıldı. Genel Başkan Bedrettin Dalan ile il ve ilçe örgütleri yö- neticilerinin katıldığı yemeğin davetiyeleri 200 bin liradan sa- tıldı. Yemekte konuşan DMP Genel Başkanı Dalan, salonda- ki kalabahğıgörunce, "Bizger- çekten parti olmuşuz" dedi. Dalan, ad vermeden ANAP ve SHP'yi eleştirdiği konumasın- da, "Bir baba evladını kesecek duruma getirildiyse bu kara teh- likedeğil de nedir?" diye sordu. (Fotoğraf: Vedat Yenerer) CUHEYT ARCAYUREK yazıyor Olayların Hızı.ANKARA — Giray'ın istifa- sından sonra abartılı varsayım- lar yayıldı. Liberal diye anılan Mesut Yılmaz ve arkadaşlan- nın, belirledikJeri zaman dilim- leri içinde partiyi ve kuşkusuz hükümeti ele geçırmeye gıriş- tikleri soylenildı. Delege seçımlerinde Yılmaz yanlıiannın tasfiyesi sürerse, li- berallerin partiden istifa ede- ceklerine kadar uzandı söyien- tiler. Oysa liberallerin karşısında yer aianlar, özellikle Akbulut, bu türden oyunları Meclis'e gelmeden önce yaşadıklan se- çim bölgelerinde görmüş, hat- ta pek çoğuna katılmışlardı. Genel merkez, bugün ve pa- zar günü yapılacak delege se- çimlerini dün erteledı. Sonuç- ta ne oldu? überaller bir ham- te yapmış, genel merkez karşı bir hamleyle liberallerin yaydığı planları "rölantıye aldırmıştı". Liberallerin yeni bir hamle rin en azından bir hafta -Giray benzeri- çıkışlar yapma olası- lığı yok. Yayılan varsayımlar arasın- da, örneğin Akbulut'un istifaya zorlanması birinci sırada yer alıyor. Bakanlar -liberal tanı- nan Avni Akyol, İbrahim Özde- mir, Fahrettin Kurt, Mustafa Taşar- birer ikişer görevden ayrılacak, Akbulut da çekilme- ye zorlanacakmış. Ama hangi görevden aynlacak Akbulut? Başbakanlıktan istifa etmesi li- berallere yeni kapılar açmıyor. Parti tüzüğüne göre genel baş- kanhktan ayrılmadığı sürece ANAP'ın kuracağı her hükü- metin başkanı. Akbulut'tan kurtulabilmenın tek yolu, genel başkanhktan istifa etmesi ve hemen toplanacak olağanüstü bir kongrede yeni bir genel başkanın seçilmesi. Bugünlerın gelişmeleri, böy- le bir hayale fazla olanak tanı- mıyor. Ayrıca TÖ, yeni bir ge- nel başkan niye arasın? Akbu- yapabilmeleri, Akbulut'un tar- lut'tan kartulmayı düşünüyor- tışılabilir nitelikte yeni bir adım sa, örneğin Hüsnü Doğan'ı li- atmasına bağlı. Genel merkez- den eleştirıye açık herhangi bir davranış gelmedikçe liberalle- der yapmayı istiyorsa, bu so- nucu alacak hazırlıklan henüz tamamlamadı, daha doğrusu pişiremedi. TÖ, herhalde hükümeti ve partiyi başkaldırıda ustaiasma- ya baslayan Mesut Bey'le HCG'ye bırakmayı tasarlamı- yor. Bu nedenlerle düşsel ola- sılıklar şimdilik değer taşımı- yor. Üstelik ne TÖ ne de TÖ'ye bağlı 180 milletvekili, bir hükü- met bunalımı çıkmasına yeşil ışık yakar. Üstlendiği görev, hem de ki- şiliğinden gelen ağırlıkla Gi- ray'ın istifası, kamuoyu dikka- tinin liberaller üzerinde toplan- masına vesile oldu. Ne var ki, HCG kanadı libe- rallerin delege bazında güçten düsürülmes/ne fazla karşı çık- mıyor. İçten içe seviniyor da. Genel merkez ise HCG'nin ka- zandığı yeriere fazla dokunmu- yor. Bu, büyük kongrede HCG ile bugünkü merkez yoneticile- rinin ışbirliğı yapabileceğinin ilk işareti sayılıyor. Hafta başında yeni Savun- ma Bakanı atanır. Salı ve çar- şamba muhalefetin gensoru önergeleri gorüşülür ve redde- dilir. Liberaller, bu arada önce- ki gün birden patlayan ama Hersınai ama özellikle üründe... otomobilde... Ûlkemizde, otomobilde, marka çok. Ama servisi şûpheli. Yedek parça güvencesi Bir soru işareti. Hangisini seçeceksiniz? Bugûn, rastgele bir otomobil almak mı? Yoksa, biraz beklemek pahasına da olsa, Tûrkiye'nin Otomobilı'nin üreticısi Tofaş'tan servisi garantilı, yedek parçası bol yaygın ve güvenceli bir otomobil sahibi olmak mı? Tofaş; Serçe'sinden Kartal'ına, Şahin'inden Doğan'ına, aynı ûrünleri ûretmeye devam edecektir. Kendini aşmayı sûrdûrerek.. Dûnyanın en iyi otomobili, arkasında gûçlü bir servıs örgûtü ve orijinal yedek parça güvencesi olandır. Geri kalanı —fiyatı ne olursa olsun - pahalı bir hatadır. "Törkiye'nin Otomobili'ni Tofaş üretir. TOfAS Kalite, hizmetin kendisidir. kalmpriı Eskiden krallar yapar- larmıs, başbaşa göriişürlermis, sonra da o ülkeyi savaşa sokar- larnuş ya da başka bir karar aar- larauş. Bundan Tnrkrye'nln id- ban yaralanmıstır. Sonanda buniann faturası bizden istenir. Ulusal itibanmız varalanmışür, ulusal çıkarlaranız böyle guven- ce altına alınamaz. TBMM bu konuda harekete geçmelidir" görüşünü ortaya koydu. Demirel'den salvo DYP Genel Başkanı Süley man Demirel, Cumhurbaşkanı özal'ın Körfez kriziyle ilgjli ge- zisini değerlendirirken, "ttiba- nmız vannış. ttibanmu gayet tabii vardır. Itibar Özal'ın de- gil Türkiye'nindir" dedi. Fransa eski Başbakanlan'n- dan Pierre Messmer'i TBMM'de kabul ettikten sonra, görüşmeye ilişkin açıklama ya- pan Demirel, 6 kasımdan önce askeri bir girişim beklemediği- ni söyledi. Demirel, 6 kasımda ABD'de seçimlerin yapüacağım, bu nedenle bu tarihten önce mü- dahale yapılmasmı beklemediği- ni, ABD'nin BM Güvenlik Kon- seyi'nden karar almadan tek ba- şına müdahalesinin de sözkonu- su olmayacağı düşüncesinde ol- duğunu kaydetti. Kararnamenin geri çekilme olasılıgı Türban için Ozal devredeTürbanın serbest bırakılmasını içeren kararnamenin TBMM'de görüşülmesinin kilitlenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın devreye girerek kararnamenin geri çekilmesi için Kaya Erdem'e istemde bulunduğu bildiriliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Hükümetin, türbanın serbest bırakılmasını içeren "Kadının Statiisü ve Sorunlan Genel Müdürlügü" kurulması- na ilişkin kararnameyi Meclis gündeminden geri çekme olası- bğı belirdi. Meclis Genel Kuru- lu'nun kilitlenmesine neden olan kararnamenin geri çekilmesi için Ö "Eger ben bu karanıamevi geri çekersem bu iş kamuoyu önün- de benim üzerimde kalır" dedi- ği siyasi kulislerde dile getirüi- yor. ANAP'taki liberal grup tür- banla ilgili kararnamenin yasa- laşmaması konusundaki ısran- nı sürdüriıyor. Liberallerin ön- de gelen bir milletvekili "Karar- Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Iryız. Bu türban kararnamesi bu dün sıcağı azalmaya yüz tutan Giray olayını sürdürecek giri- şimlerde bulunmazlarsa; plan- sız programsız, stratejiden yoksun, günübirlık oalgalan- maiaria harekete geçen bir ekip olduklannı kanıtlayacak- lar. Hükümet çatlamış, ANAP çözülüyormuş. Bakanlar Baş- bakanı, parti yöneticileri millet- vekilterini eteşuriyoriarmış. Me- sut Yılmaz da, HCG de olum- suz gidişin ve oluşmaların far- kında. "Cpıkışyolunu" gidin sc- run bu gruplara, ne Mesut Bey'den ne de HCG'den "der- hal genel seçim" yanıtı duya- mayacaksınız. Genel seçime cesaretteri yok. Delege seçimini erteteye- rek Akbulut, hıziannı kestı. Bir iki babayiğit sudan nedenlerle kendiliğinden istifa eder ya da sert bir demeçle etrafı karıştı- rırsa, Mesut Bey'in sesini so- luğunu sütunlarda bulabiliriz. Taşra avukatı deyip geçme- yin. Taşra poütikacılarının us- talara fark atacak çeşitli siya- sal oyunlarla yetiştiğini unut- mayınl.. g devreye girdiği one suruldü. Edinilen bilgiye göre, ANAP'taki liberal kanadın çık- masını engellediği türban karar- namesi konusunda devreye Cumhurbaşkanı Turgut özal da girdi. Özal'ın TBMM Başkanı Kaya Erdem'e kararnamenin gö- rüşülmesinin genel kurulda ki- litlenmesi uzerine hükümetçe geri çekilmesi yönünde istemde bulunduğu bildiriliyor. Kaya Er- dem'in ANAP Meclis grup baş- kanvekilleriyle görüşerek Cum- hurbaşkanı Özal'ın bu istemini ilettiği kaydediliyor. Cumhurbaşkanının bu iste- mine Başbakan Yüdınm Akbu- lufun sıcak yaklaşmadığı ve Meclis'ten çıkmayacakür. Sava- sımızı, genel kunıla katılma- makla ve kararnamenin yasalaş- masını engelleyerek sürdurece- ğiz" dedi. Anayasa uyarınca yasa hük- mündeki kararnameler TBMM Genel Kurulu'nda öncelik ve ivedilikle görüşülüyor. Kararna- me hükümetçe geri çekilmediği takdirde, Meclis'te başka bir ko- nu görüşUlemiyor. Kararname- nin görüşülmesi gerek ANAPi taki liberaller, gerekse SHP ve bazı DYP'lilerce engellendiği için hükümetin çaresiz kalarak kararnameyi bu hafta genel ku- rul gündeminden çekebileceği belirtiliyor. IZMİR'den HİKMET ÇETİNKAYA İçten Kuşatma Operasyonu İZMİR — ANAP'ta delege seçimlerini muhafazakâriarın alacağı önceden bilinmiyor muydu? İstanbul Kartal'da ye- nilgiye uğrayan liberaller diğer yörelerde; örneğin İzmir, Anka- ra, Adana, Antalya ve Burstf da başarı mı kazanmışlardı? Elbet tabanda gücü olma- yanlan böyle bir sonuç bekli- yordu. Kısacası, profesyonel- lerle amatörlerin savaşımında kimin galip geleceği önceden belliydi. O nedenle ağlayıp sız- lamaya, "Muhafazakârlar par- tiyi ele geçirıyor" diye bağırıp çağırmaya liberallerin hakkı yok! Işin başından beri politik de- neyimi olmayan liberal kanat, 1980 öncesi AP, MSP ve MHP'de bu tür delege oyunla- rını bilenlere karşı bir savaşım veremedi. Bir başka deyişle, hep onlann kanatlan altında kalmayı yeğledi. Muhafazakâr- lar bir noktaya dek onları koru- du, kolladı. Çünkü işlerinç öy- le geliyordu. Ali Bozer'in, ardından Safa Giray'ın bakanlıktan istifaları "oyun buraya kadar" deyip ay- nlmalarının ötesinde, bir başka gizli hesabı da gündeme geti- riyor. Bugün ANAP için tehlike DYP'den değil, RP'den geliyor. ANAP'a destek veren sağ ba- sın, türban olayından sonra açık tavır koyuyor. Haberter, kö- şe yazıları ANAP'a meydan okuyor: — Sandıkta hesaplaşırız! Mehmet Keçeciler, çizdiği yolda adım adım ilerlerken de- lege motifini kendisi belirliyor. Hüsnü Doğan, Yusuf Bozkurt Özal'la biriikte ANAP'ı içten ku- şatıyor. Çankaya bu olaya; bu adım adım ilerleyişe sıcak ba- kıyor. ANAP'ta "çok seslilik" adı altında düzenlenen bu oyun, yukarıdan aşağıya iniyor. Tari- katlar nükümette etkin oluyor. Kimi bakanlıklarda atamalar, terfiler, lojman verilmesi ANAP içindeki tarikatların hazırladığı program içinde yürütülüyor. Mesut Yılmaz'a, Safa Giray'a ve aynı ekibin liberal milletve- killerine sormak gerekir: — Siz bu gidişi baştan beri görmüyor muydunuz? Verecekleri yanıt bellidir: — Görüyorduk, ama onları nasıl olsa partiden anndıracak- t/k... — Örgütü kuşatmış bir gücü nasıl anndıracaksınız? Siyasal tarihimizde hiç böyle bir olay yaşanmış mıdır? Sanınz son soruya yanıt ve- remiyoriardı... Delege seçimleri, siyaset bi- limcilerinin dediği gibi bir taş- ra kurnazlığı değikjir. Bu seçim yöntemi Türkrye koşullanna öz- güdür. Hangi parti olursa ol- sun, milletvekilleri, yöneticile- ri, tabanıyia diyaloğa girmez, onun istemlerini gözardı eder- se böyle sonuçlara katlanır. Zaten ANAP, bitmiş tüken-' miş bir partidir. İlk seçimde ta- rihin derinliğine gömülecektir. Partiyi ele geçiren muhafaza- kârlar bugün değil, ama yann RP ile birleşeceklerdir. Liberal- lerin gideceği yer ise DYP ola- caktır. Bu görüş bizim değil. Bugün ANAP'ta politika yapan, ilerisi- ni görebilenlerin düşüncesidir. Safa Giray'ın Kadıkoy'de de- lege seçimlerinin geçersiz kı- lınması nedeniyle istifa ettiği doğru mudur? Giray'ın istifasının asıl nede- ninin bu ofmadığı, Kadıköy de- lege seçimlerinin bardağı taşt- ran son damla olduğu ANAP kulislerinde söyteniyor. Ama konumuz ANAP'ta de- lege seçimleri... Kartal'a giden milletvekili Mehmet Çevik, olayı şöyle de- ğeriendiriyor — Ben daha önce Kartal'a gittim. Burada haksızlıklar ya- pıldığını tespit ettim. Bu yanlh şı yapanlar, delege seçtmlerini de yapanlardır. Kartal ilçe Baş- kanı, II Başkanı Eymen Tbpbaş, Teşkilat tşleri Başkanı Orhan Demirtaş taraflı davranmıştjr. Müfettiş olarak giden arkadaş- lar da bu taraf alan kjşüerte gö- rüşerek rapor hazırtamışlardır. Karar yanlıştır. Kartal'daki se- çimler yenilenmelidir. Yoksa partimize büyük zarar verir. Müfettiş raporiannda da Kar- tal'daki delege seçimlerinin tü- zük hükümlerine aykın olduğu belirtiliyor. Bir başka nokta da şu: Kadı- köy ve Üsküdar delege seçim- lerinin iptali oylanırken Mesut Yılmaz "çekimser" oy kullanı- yor. ANAP'ta kaçına bunalım ya- şanryor? Sayısı unutuldu. 26 Mart 1989'da karaya vuran ANAP teknesi böyle Mınalara altşık. Tekne yüzmûyor, ama kaptan dümende. Bir süre daha kalır. Bir se- çimde tekne batar, belki kaptan kurtulur... ONİKİDEIV ONİKİYE TÜRKİYE Ali Sirroen 3. bası 5000 lira (KDV içinde) Çağda} Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cagaioğlu-tstanbul Ödemeli gonderilı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear