25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel Sahıbr Cumhurıyrt Matbaacılık ve Gazetcotık Turk \nonim Şııkeiı adına Nadir Nldi # Gend Yayın MudurU H l a ı Ceanl. MUCSKK MUdllnı Eauat Lşakhfa. Yazı îşlerı MudUnj- Okıy GOKUİI. # Habcr Merkra Müduru Yalçııı Ba>vr, Savfa Dü2cnı Yonctmenı Ali *ıcar £ Temsılaler ANKARA \hmct Tm. tZMIR Hiknct Çctinkaya. ADANA. Çctın U Polıuta CcU P-l 1 —rt Dii Hıberter Ej|al Irin. Ekonoroı Oa(b Tala. H SoKİıka Şkkm lUmci. KUkur CtM lan. IsunbuJ HlbcTİerı Boaal *»Ç«k. Ejııın. ta« $.*!•«. Hıbo AnSırma l a a lertn. Vun HalKrkn Nacfel Do|a«. Spor Duıısmanı AHatkaA ^ıııhn. Ouı >uü»r I m ÇaHtM. \ı»51»m» $•*•• «kf». Duzchmc «MaHak Vun 4 KoonhnıMr U M I m t a ı 9 MaJı Islet Eral Lıt« £ Muhasebc •>*•! *•« 9 Buuo PlaiıUma S*>n O>ua»t«<at<> 9 fak " " *»« T o n n V E k Yj.'-ur H>ITI Akrol Q Idajt Hutyia G.rtt 0 U^m; «Mn («lık 9 Bılg; ifem Snl iaal 0 Pcnond So Hm<ı f , * Başkap > • * > • * O>1» U y . V ^ n l m ı . K ı ı ı ı CntL HikBH ÇeOakl*. Okq • l|ar Mnca. Ukıa Mçvfc. AH SıraKa. U M H Taa Bosa* * >«vm Cumüunvtı Maıbaaolık w Gaatcnlık TAŞ. TOrt Oo* Cad. 39/41 54334 Is; PK 246 Istanbul Tcl 512 05 0! (20 tall. Tckx 21246, Fu. (I) 52* «0 72 0 tureir Aakan. Zıy» GOtllp Bl. lnkıbp S. No 19. <. T« 13) 11 «M 7 . Tdo. 42344. Fıt (4) 133 05 65 0 l™r- H Zıyı Bh 1352 S. 2'3 Tö 13 12 30. Tde*. 523». Fu- (51) 19 53 «0 \aûoiı Cad 119 S. No 1 Kjl 1. TcL 19 F 52 (4 tul> Tdex. 62155. Fu: <7l) 19 25 71 TAKVİM: 2 EKİM 1990 İmsak: 4.29 Güneş: 5.54 öğle: 11.59 Ikindi: 15.15 Akşam: 17.53 Yatsı: 19.12 Türkçenin sorunlarına farklı yaklaşım Ankara'da 24-28 eylül tarihlerinde yapılan Türk Dili Kurultayı'nda 200 milyon Türk için ortak dil görüşü benimsendi. 29-30 eylüldeki Dilbilim Kurultayı'nda ise her dilin kendi içinde gelişmesi görüşü ağırhk kazandı. ANKARA (Cumhuriyet Bn- rosn) —Türkçenin sorunları ve çözümü için farkh değerlendir- meler yapıhyor. 1. Türk Dili Kurultayı'nda dünyada değişik ülkelerde yaşayan 200 milyon Türkün ortak bir dil konuşması için çahşmalar yapılması öne- rilirken, Dil Derneği'nce düzen- Ienen Dilbilim Kurultayı'nda bu yaklaşım eleştirildi, her di- lin kendi içinde dünyadaki de- ğişime paralel olarak gelişmesi gerektiği vurgulandı. Her iki kunıltayda kabul edilen ortak görüş ise "yabancı dilde eğiti- min kaldmlması gerektiği" ol- du. Kültür BakanlığYnın 24-28 eylül arasında düzenlediği 1. Türk Dili Kurultayı'nın sonuç raporlan bakanhkça değerlen- dirilmeye başlandı. Bu raporlar hükümete ve ilgili kurumlara da verilecek ve önerilerin yaşa- ma geçirilmesi için daimi bir komisyon kurulması için çalış- ma yapılacak. Kurultayın önraporundaki dil devrimine yönelik eleştiriler ise tartışma konusu olmaya de- vam ediyor. Raporda Atatürk- ün dil devriminin başanlı ola- madığı ve Atatürk'ün de 1938'ten itibaren bu konuda ıs- rarlı davranmayıp eski Türkçeyi kullandığı öne sürülmüştü. KültUr Bakanlığı Yayınlar Dai- re Başkanı Alaattin Korkmaz, bir yanlışhk olduğunu belirte- rek, raporu 3 TDK üyesinin ha- zırladığıru söyledi. Kurultaydaki okullarda eski Türkçenin yabancı dil olarak okutulması Tuna boylanndan Orta Asya'ya kadar 200 milyon Türkün aynı dili konuşması ve Türkiye'de yabancı dilde eğiti- me son verilmesi önerileri Dil Derneği'nin düzenlediği Dilbi- lim Kurultayı'nda tartışıldı. Dilbilim Kurultayı'na katılan öğretim üyeleri Osmanlıcanın yabancı dil mi yoksa "eski Türkçe" adı altında mı okutu- lacağimn net olarak belirtilme- diğine, Osmanlıcanın üniversi- tede bile tam anlamıyla öğreti- lemediğine dikkat çektiler. "Ortak dil" konusunun dik- katle yaklaşılması gereken bir öneri olduğu vurgulanarak, "Asri hedef, her ülkenin konıış- tnfo dilin dün>-adaki geiişimin ıştgı altında gelişmeâdir. Bu konuda zorlama yarar getirroe- yecektir ve yaklaşım siyasidir" denildi. Her iki kurultayda kabul gö- ren görüş ise yabancı dilde eği- tim oldu. Uzmanlar, yabancı dilde eğitimin anadil eğitimini güçleştirdiğini, öğrencinin dü- şünme mantığıru bu dil doğrul- tusunda zorladığını söylediler. Milli Eğitim Bakanlığı Müs- teşan Nihat Bilgen, yabancı dil- de eğitime kendisinin de karşı olduğunu belirterek, "Sonınnn çözümu eğitim âsteminin de- ğişmesine bağlı" dedi. Dilbilim Kurultayı'ndaki ko- nuşmalar ve yazılı bildiriler kı- sa bir süre sonra kitap haline getirilecek. Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği, yayımladığı bildiride, "DU için bir devlet politikası- na temel oluşturacak kararlar almak, hallumızın yaşattığı, ozanlann zenginleştirdiği güzel Türkçemizin doğal ve an geli- şimini engellemek anlamına gelir" gorüşunu savundu. tngiliz televizyonuna konuşanyazar, 'ŞeytanAyetlerVbunalımındaki payını kabul etti Rüşdü özür dilediEDtP EMİL ÖYMEN LONDRA — "Şeytan Ayetleri" romanının yazarı Sal- man Rüşdü'nün 18 aydır saklan- dığı gizli adresinde tngiliz tele- vizyonuna verdiği ilk mülakat, pazar gecesi yayımlandı. Roma- nı Müslümanlığı küçük düşür- düğü gerekçesiyle Iran'ın ölen dini lideri Ayetullah Humeyni, Saiman Riişdü'yü 14 Şubat 1989*03 ölüme "rnahkûm etmiş- ti." Yazar, o günden beri tngiliz gizli servisinin korumasında ya- şıyor. Kendi gibi yazar olan eşi Marianne Wiggins, yazarla bir yıl kadar birlikte saklandıktan sonra ondan aynlıp Amerika'ya dönmeye karar verdi. Saiman Rüşdü ile saklandığı süre içinde birkaç kez radyo için ' mülakat yapıldı. Rüşdü, baa ga- zetelere kitap eleştirileri yazdı. Seçkin bir edebiyat toplantısı için hazırladığı bir konuşması- nı, oyun yazarı Harold Pinter, onun adına okudu. Ancak Sai- man Rüşdü ile ilk televizyon mülakatı, saklandığı dönemde yazdığı ve piyasaya yeni çıkan çocuk masallan nedeniyle LWT Televizyonu'nun haftalık sanat programı "South Bank Show" için yapıldı. Saiman Rüşdü, 50 dakika sü- reyle yeni kitabı, sanatını etki- leyen unsurlar ve tartışma yara- tan eski kitaplan hakkında ko- nuştuğu programın sonunda, "Şeytan Ayetleri"ne değindi ve özür diledi: "Kitabıra, iddia edildiği gibi kiifür ve aşağüama amacı taşımıyordu. Ancak oku- yanlar böyle anladıysa. eğer in- sanlar bu yüzden gocundu ve kı- nldıysa özür dilerim. Böyle ol- sun istemedim, ama bövle oldu- ğu için uzgunüm. tnsanlar bu nedenle benim cezalandınlmam gerektiğini söjiiiyordu. Eğer ce- za amaçlanıyorduysa, işte bun- dan nasibimi aldım." Böylece Saiman Ruşdü roma- nının satışa çıkışı ve tartışma başlamasından iki yıl ve "ölüm fetvası"ndan da 18 ay sonra ilk kez "Şeytan Ayetleri"nin yarat- tığı bunahmdaki payını kabul edip, gelişmelere esef ettiğini söyleyip özür dilemiş oldu. Saklanmadan önceki döneme bakışla kilo almış görünen Sai- man Rüşdü, edebiyat ve sanat dünyasından koparak gizli ser- vis elemanlanyla iç içe yaşama- sı hakkında da "feylesofça" ve muzip değerlendirmeler yaptı: • ngiliz LWT Televizyonu'nun, yazarın piyasaya yeni çıkan kitabı nedeniyle gerçekleştirdiği mülakat 50 dakika sürdü. Rüşdü, 'İnsanlar kitabım yüzünden gocundu ve kırıldıysa özür dilerim. Böyle olsun istemedim, ama böyle olduğu için üzgünüm. Eğer benim için ceza amaçlanıyorduysa, işte bundan nasibimi aldım' dedi. "Gizli servis bir gün haklannda biitün öğrendiklerimi ortaya dö- keceğime inanıyor. Solcu yazar- lar arasında tngiliz gizli servisi ile benim kadar içli dışlı olabi- len yoktur. Bunu onlara halır- latıyorum." Ancak Rüşdü, gerçek hayat- tan uzakta, hapis gibi saklana- rak yaşamasının yarattığı baskı- yı daha ciddi bir ifadeyle özet- ledi: "En büyük kaybım, hak- kında yazdığıın insanlar tarafın- dan kabul gönnememdir. Ben, içinden gddigim dünyayı hiçbir zaman reddetmedim. Ancak bu diiaya tarafından reddedilmek çok korkunç. Bunun yarattığı eksikHk duygusu, reddedilmenin yarattığı fiziki kayıptan böyük- tür. Umanm insanlar bunu an- lar ve buna bir çare bulunur." LWT ile gizli servis arasında "•ZUB sürdSğn" belinilen gö- rüşmeler ve televizyon ekibinde yer alacak herkes hakkında ay- nntılı araştırma yapüdıktan son- ra nim çekimine izin verildi. Programın yapımcı ve sunucu- su Melvyn Bragg ve film ekibi- ne, çekim sabahına kadar nere- ye götürülecekleri söylenmedi. Humeyni'nin fetvası halen "yfiriırlükte". Iran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney henüz yakınlarda bunu yeniden "taarjr- latti." tngiltere ile tran arasmda diplomatik ilişki, fetva nedeniy- le kesilmişti. Geçen hafta ilişki- nin yeniden kurulmasına karar verildiyse de Saiman Rüşdü'nün durumunun ne olacağı henüz bilinmiyor. "MidnigMt's ChildreR" (Gece- yansı Çocukları) Hindistan'da "Staune" (Utanç) Pakistan'da, "Şeytan Ayeüeri" ise Türkiye dahil Müslüman ülkelerde ya- saklanan Rüşdü'nün son eseri, apolitik bir çocuk masalı, "Ha- mn ve Deniz Masallan"nı ilk eşinden olan 12 yaşındaki oğlu Zafer için yazmış. Adını, "Binbirgece Masalla- n"ndaki Halife Harunreşid'den alan, masalcıbaşı Reşid Halife, oğlu Harun için masallar düzer. Ama bir gün masallan suyunu çeker. Masalcıbaşının ilham al- dığı Masal Denizi, masallardan nefret eden, düşünceye ve ifade- Salman Rüşdü'nün yeni kitabı 'apolitik' bir çocuk masalı. An cak yine de belli cevrelerde tepki yaratması bekleniyor. ye sansür koyan Kötülûk Şahı tarafından kirletilmiştir. Ama Harun, yanına aydınlık görüşlü- leri ve General Kitap'ı alarak ka- ranlığı yener. Her ne kadar apolitik bir ço- cuk masalı gibi görunse dahi bu kitabın da "beOi çevuelerde" ters tepki yapması bekleniyor. Ka- ranlık Şahı olarak sunulan ve Hintçede "son" anlamına gelen "Khartam-Shud" için Humeyni, yaratıcılığı söndürülen Reşid Halife" için Saiman Rüşdü, ese- rin bir yerinde görülüp kaybo- lan kurnaz politikaa "Snooty Buttoo" için Benazdr Burto, da- ima üzüntü ve keder bolgesi "Kache-Mer" için Keşmir, ko- layca akla geliyor. tran yanhsı Müslüman grup- lar, Rüşdü'nün alenen özür di- lemesini memnunlukla karşıla- makla beraber yeterli bulmadı. Aşın görüşlu bazılan, hâlâ "Şeytan Ayetleri"nin piyasadan çekilmesini istiyor. Kitap, çok- tan koleksiyonculann en paha- lı eserleri arasına girmiş durum- da. Yayıncısı Viking-Penguin, daha ucuza satılacak cep boyut- lu baskısından da vazgeçmişti. Türkiye'nin ilk güzel sanatlar lisesi, IstanbulÂnadolu Güzel Sanatlar Lisesi'nin öğrencilerisergi açtı Sanatçılar artık lişede yetişiyorKadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde açılan sergide, liseli 48 öğrencinin resim çalışmalan yer alıyor. AHU ANTMEN Adnan Saygun'un, açılış kur- delesini keserken "Heyecandan ölebilirim, ama ölmeyeceğim, çıinkü bu okuldan yetişecek gençlere hizmet etmek istiyo- nım" dediği tstanbul Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi öğrencile- rinin resim sergisi Kadıköy Kül- tür ve Sanat Merkezi'nde. Ser- gide 48 öğrencinin çalışmalan yer alıyor. Jstanbul Anadolu Güzel Sa- natlar Lisesi, Türkiye'de bu alanda açılan ilk lise. Yakın ta- rihte Anadolu'nun çeşitli kent- lerinde açılacak beş güzel sanat- lar lisesinin bu sayıyı arttırması "umut verici" de olsa Avrupa1 da bu tip öğretim kurumlanyla sayısal olarak kıyaslandığında farklı bir portre çıkıyor ortaya doğal olarak. Türkiye'de çoğun- lukla bir "köşeye itilmiş" olan sanat için lise düzeyinde bir eği- tim kurumu açmanın nedenini Milli Eğitim Bakanı Avni Ak- yol, lisenin anı defterine yazmış geçen yılki açıhşta: "Sanat eğitiminden yoksun bir milli eğitim, özsuz, duygusuz Resimleri sergilenen sanat liseli öğrenciler, daha önceleri çalışmalannı sergflemek için olanak olmadığını, şimdi ise bu sorunun ortadan kalktığinı söylüyorlar. ve nıhsuzdur. Çünkü sadece sa- natta öz ve biçim, soyut ve so- mut, duygu ve düşiınce birbirin- den a>nlmaz bir özellik, güzel- lik ve uvum içindedir. Sanat eği- timi yetersiz bir eğitim ise nok- sandır, yeni ve çağdaş eğitim an- layışına uygun degildir." "Güzel Sanatlar Lisesi'nin ol- maması eğitimde bir boşluk'tu" diyor okulun müdürü Salih Kurt Lisede Türkiye'nin her ya- nından gelmiş öğrenciler oku- yor. Çoğu yatılı. Ortaokul >ılla- rında sanata "kabiliyetli" ol- duklarını gösteren öğrenciler kurul kararı ile böyle bir okul- da okumaya değer görülürlerse Milli Eğitim Bakanhgı'mn açtı- ğı sınavlara giriyorlar. Müdur Salih Kurt'a göre bu yolla liseye gelen oğrencilerin hepsi "iyinin iyisi." Bu yıl 800 başvuru yapıl- mış okula; sonuçta resim ve mü- zik bölumlerine 48'er öğrenci alınmış. Bu lise sayesinde güzel sanatlar fakültelerinin de yine secilmiş bir 'iyinin iyisi" öğrenci grubu kazanacağım söylüyor Kurt. Göztepe'de geniş bir bahçenin içindeki lise, sanatçılann "uğrak yeri" durûmuna gelmiş. Adnan Saygun ara sıra ziyarete gidiyor. Mehmet Bayhan öğrenciler için dia gosterileri duzenliyor. Üni- versite öğretim üyelerinden bir- çoğu sık sık derslere giriyor. Gü- zel sanatların bugune dek "unu- tulduğunu" soyleyen Salih Kurt, bir "öncü" bulunmamasına bağlıyor bunu. Sonunda bir ön- cü çıkıyor. Tabii sanatçılardan: Süleyman Saim Tekcan. Tek- can'ın öncülüğünde birçok sa- natçı bu okulu olusturmak için girişimlerde bulunmuşlar. Mü- dürün söylediğine göre "hepsi- nin di de hâlâ okulun iıstün- de..." "Bu kunıluş kendi kade- rine terk edilmekten çıktı" diyor Salih Kurt ve devam ediyor: "Bu okul yaşayacak." Sanatçılann yanı sıra bazı işa- damları da okula destek veriyor. Okul arazisi içinde iki köşk var, ama ikisi de enkaz halinde. Bun- lar kısa bir süre içinde restore edilecek. Bu arada okul bahçe- sinde bir de sanatçı konukevi açılması düşünülüyor. Okulda ağırhk h resim ve mü- zik derslerine ek olarak normal ,lise dersleri okutuluyor. Salih Kurt dünya okullannın kullan- dığı tekniklere göre davraruldı- ğmı soyleyerek Türk müziğinin Batı müziğine göre daha az yer aldığını anlaüyor. Oğrencilerin çoğu okuldan memnun görünüyor... Sergide resimleri sergilenenlerden Zey- nep Akgün, "Çok büyük bir şans. çünkü küçnklüğnmden be- ri sanata ilgim vardı" diyor. Esra Utku da önceden resim çalışma- ya fazla olanak olmadığını, bu okul sayesinde bu sorunun or- tadan kalktığmı anlatıyor. Can Yalman, Turkiye'nin en iyi oku- luna geldiğine inanıyor... Aliağa termik santrahna 2 bin itiraz BM Çocuk Hakları Bildirgesı ni ABD imzalamıyor. (Basın) tZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Aliağa Gen- celli'de yapımı planlanan termik santrala itiraz ede- rek dilekçeyle tzmir Valiliği'ne başvuran yurttaşlann sayısı 2 bine ulaştı. Termik santrala karşı valiliğe iti- raz süresi yann sona eriyor. BöLgedeki SHP'li beledi- ye başkanlan ise serbest bölge ve termik santral için başlatılan kamulaştırma işlemlerinin durdurulması için idare mahkemesine başvuruyorlar. Foça Belediye Baskanı Nihat Dirim, Aliağa Beledi- ye Baskanı Hakkı Ülkü ve Dikili Belediye Başkanı Os- man Ozgüven tarafından, valiliğin termik santral ko- nusunda itiraz toplama işleminin yasaya aykırı oldu- ğu gerekçesiyle idare mahkemesine yapılan başvuru ko- nusunda henüz karar çıkmadı. SHP'li belediye başkanlan idare mahkemesine yap- tıkları başvuruda, Gencelli'de yapımı planlanan ter- mik santral konusunda Danıştay'ın yürütmeyi durdur- ma kararı verdiği vurgulanarak "Bu dunımda termik santral ile ilgili her hıriu iştemin durdurulması gerekir" görüşunü dile getirdiler ve valilik uygulamasımn dur- durulmasını istediler. Belediye başkanlan, şimdi de aynı gerekçeyle böl- gede başlatılan kamulaştırma işlemlerinin durdurulma- sı için idare mahkemesine başvuruyorlar. Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanı Fahrettin Kurt'un, TBMM'de tzmir Milletvekili Kemal Anadol'un sorusunu yanıt- larken "Istimlak yapılmıyor, Danıştay karanna rag- men herhangi bir şey yapılmıyor" demesine karşın, dan verilecek karann bir raporla birlikte Sağlık Ba- kanlığı'na iletileceği bildirildi. Sağlık Bakanhgı'mn ise Çevre Müsteşarlığı'nın da görüşünü alarak son karan vereceği belirtildi. Çevre Yasası'na göre mahalli çevre kurulunun iti- razlan başvuru sahibi ile tartışarak değerlendirmesi ge- rekiyor. Sağlık Bakanhgı'mn son karannın, yine Çevre Yasası'na göre itiraz edenlerin sayısının yüzü aşması nedeniyle gazetede ilan yolu ile duyurulacağı belirtil- di. Işlemlerin başvurudan itibaren 6 ay içerisinde biti- rilmesi gerektiğini belirten Avukat Noyan Özkan, "Sağlık Bakanlığı vatandaşlann ve kurumların itiraz- lannı haksız bir şekilde kabul etmez ve ret karan ve- rirse, bu defa idari yargı yolu açılır. Yani itiraz eden- lerin ret kararının iptali talebinde bulunma hakkı da var" diye konuştu. Aliağa Termik Santralı'na karşı bugune dek gerçek- leştirilen eylemleri anımsatan çevreciler ise şöyle ko- durulması karan verilirken Izmir Valiliği tarafından nuştular: "Aliağa Termik Santralı'na karşı Türkiye'- başlatılan termik santral için yurttaşların itirazlannı nin ilk çevre mitingi gerçekleştirildi. Ardından binler- alma uygulaması yann sona eriyor. Çevre Yasası'na ce insanın kaülımıyla tzmir'den Gencelli'ye insan zin- gore valilik tarafmdan başlatılan itirazlan toplama uy- ciri ile Türkiye'nin bugune kadarki en büyük çevre ey- gulaması iki ay sürdü. İki aylık süre içerisinde Izmir lemi yapıldı. Valiliğe yapılan 2 bin itiraz çok daha fazla Valiliği'ne dilekçe ile itiraz eden yurttaşlann sayısının olurdu. Ancak çok sayıda çevreci ve yurttaş Danıştay'- 2 bine ulaştığı bildirildi. ın yurutmeyi durdurma karan nedeniyle valilik uygu- ttiraz süresinin yarın sona ermesinden sonra, tzmir lamasının yasaya aykın olduğunu ve durdurulacağını Valisi Kutlu Aktaş başkanlığında toplanacak mahalli düşündüğü için itiraz başvurusu yapma gereği duyma- çevre kurulu dilekçeleri inceleyecek. Bu kurul tarafın- dı." Aliağa ve Foça'da tespit komisyonlan oluşturulduğu- nu ve bu komisyonların kamulaştmlacak alanlar için değer tespiti yaptığını behrten Foça Belediye Başkanı Nihat Dirim, "Bu kamulaştırma için ilk adımdır. Bu çalışmaların da durdurulması gerekir. Bu nedenle idare mahkemesine başvuruyoruz" diye konuştu. Danıştay tarafından son olarak Aliağa'daki serbest bölgeye santral yapıbp yapılmayacağının Başbakanh- ğa sorulması ve yanıt gelinceye kadar yurütmenin dur- Termik santrala karşı 2 bin yurttaş İzmir Valiliği'ne dilekçe verdi. İtiraz süresi yann sona eriyor. Bölgedeki belediye başkanlan kamulaştırmaya karşı İdare Mahkemesi'ne başvuruyorlar. Doğu'da kış boy gösteriyor • Haber Merkezi — Yağışlı ve soğuk hava Doj^' Anadolu Bölgesi'ni etkisi altına aldı. Erzurum, Kars ve Ağn yöresinde önceki gün başlayan yağmur, dün yüksek kesimlerde kar yağışına dönüştü. Bölgede son bir hafta içinde hava sıcakhklannın yaklaşık 12 derece düştüğünü belirten meteoroloji yetküileri, soğuk ve yağışlı havanın bugünden itibaren bölgeyi terk etmesinin beklendiğini söylediler. Alınan bilgiye göre son iki gün içinde metre kareye Kars ve Ağn'da 6, Erzincan'da 11, Gümüşhane'de 21 kilogram yağış düştü. Yüksek kesimlerdeki kar kahnhğı da 5 santimetreye kadar yükseldi. Eklem Tedavi Vakfı işbaşında • ANKARA (UBA) — Başta romatizmalılar olmak üzere eklem hastalanmn elinden tutacak özellikle yoksul eklem hastalanmn tedavisiyle de ilgilenecek olan "Eklem Hastahklan Tedavi Vakfı" bugün çahşmalanna başlayacak. Vakıf Başkanı Prof. Dr. O. Şahap Atik, "Eklem hastalanmn yalnız olmadıklarım göstereceğiz. Olanağı olmayan, ekonomik durumu yetersiz yoksul hastalanmıza ücretsiz tedavi imkânı vereceğiz. Bir önemli noktada şu: Biz eklem hastalıklanyla ilgili büimsel çalışmalan teşvik edecek, bu konuda kamuoyunu sürekli bügilendirecek ve vurtdışmda uzmanhk için imkânlan yaratacağız" dedi. Mugla'ya kültür merkezi • MUĞLA (AA) — Muğla'nın çok amaçlı bir kültür sitesine kavuşması amacıyla başlatılan çalışmalar sürdürülüyor. Müştakbey Mahallesi'nde tl Jandanna Alay Komutanlığı'ntn eski binası ve eski cezaevinin restorasyonu ile gerçekleştirilecek merkezde, kültür müdürlüğü idare binası, kütüphane, okuma salonu, güzel sanatlar galerisi, konferans ve tiyatro salonu ile el sanatları sergi salonlan yer alacak. Kültür Bakanhğı'na yapılan başvurunun olumlu karşılandığım belirten yetkililer, bu amaçla ilk etapta 300 milyon lira ödenek gönderildiğini ve yaklaşık 4 milyar liraya mal olması planlanan merkezin gelecek yıl içinde tamamlanarak hizmete açılmasının planlandığuu söylediler. Yurtdışına havale kabulü • ANKARA (ANKA) — Daha önce yurtdışından Türkiye'ye yapılan havale işlemi ile Türkiye"den dış ülkelere yapılan şarth gönderi işlemi, bundan böyle karşıhklı olarak yapılacak. PTTden yapılan açıklamaya göre, ilk etapta 51 ile bağlı 64 merkezden Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Avusturya, Belçika, Brezilya, Bulgaristan, Danimarka, Fransa, Finlandiya, ttalya, Norveç, Pakistan, Yunanistan ve Yugoslavya'ya dış havale kabul edilecek. Bunun karşılığında, bu ülkelerden Türkiye'ye gönderilen ödeme şarth maddeler Türkiye'deki alıcılarına teslim edilecek. Bir havate formülü ile aynı gönderici tarafından bir defada gönderilebilecek para miktatn ise 1000 dolan veya eşiti başka bir parayı geçmeyecek. Ürgüp'te şarap yarışması • NEVŞEHİR (AA) — Tekel Genel Müdürlüğü ile Ürgüp Belediye BaşkanlığYnca ortaklaşa düzenlenen 4. Uluslararası Ürgüp Şarap Yanşması, 5-6 ekim günlerinde Nevşehir'in Ürgüp ilçesinde yapılacak. Tekel'in, 21 çeşitte şarap numunesiyle katılacağı yanşmaya, 24 yerli firma 170, ABD, Çekoslovakya, Kanada, Yugoslavya ve Yunanistan'dan 21 firma da 38 şarap numunesi sunacak. Beyaz sek, kırmızı sek, beyaz domisek ve kırmızı domisek dallannda yapılacak yarışmada, 9 degüstatör (şarap tadırncısı) tarafından yapılacak değerlendirme sonucu dereceye giren şaraplara büyük altın, altın ve gümOş madalya verilecek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear