28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 EKİM 1990 HABERLERÎN DEVAMI CUMHURİYET/15 Pamir'den veda resepsiyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) — Uluslararası Sivil Havacıiık Örgütü "ICAO" nezdinde daimi temsüci olarak atanan Dışişleri Bakanhğı Siyaset Planlama Dairesi Başkanı Ümit Pamir dün Ankara'daki dostlarına veda etti. Pamir ve eşinin Ankara Deylet Konukevi'nde verdikleri veda resepsiyonuna Dışişleri Bakanlığı yetküilerinin yanı sıra kordiplomatiğin önde gelen isimleri de katıldı. Konuklar arasında en çok ilgi çeken eski Dışişleri Bakanı Ali Bozer oldu. Davetliler arasında aynca ABD"nin Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz, Yunanistan'm Ankara Büyükelçisi Dimitris Makris ve tngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Sir Timithy Daunt da haar bulundular. SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin'in de katıldığı resepsiyona yeni Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alptemoçin'in gelmemesi dikkat çekti. Bu arada Alptemoçin'in ilk yurtdışı gezisi gelecek hafta gerçekleşecek. Alptemoçin, Balkan ülkeleri dışişleri bakanları toplantısı için Amavutluk'a gidecek. (Fotoğraf: Barış BiJ) 49 beraat • Haber Servisi — Jstanbul'da 1 Mayıs I989'da meydana gelen olaylarla ilgili olarak açılan davalardan ikisi sonuçlandı. Yasadışı örgüte üye olmak ve izinsiz gosteriye kaulmakla suçlanan 84 sanıktan 49'u beraat atti. 35 sanık da çeşitli hapis ve para cezalanna çarptınldı. tstanbul 2 numaralı DGM'deki duruşmada 21'er yıl hapısleri ıstenen 44 kişi hakkında karar açıklandı. Sanıklardan Makbule Sürmeli, Gülsen Akgün, Gülüzar Akkaya, Hatice Yıldmm, Fatma Demirkaplan, Semra Elkin, Süheyla Mezda, Gülnaz Yerlikaya, Nazan Çeliker, Gulseren Üzüm, Filiz Gülgözen, Nuran özmen, Ozlem Büyüközlem, Hatice Yılmaz, Arzu Okuyucu, Abbak Koluaçık, Mehmet Ergül, Abbas Sami Karakaş, Ismaii Bektaş, Ahmet SağJam, Hatice Karakaş ve Ikbal Güneş beraat ettiler. 22 sanık ise hapis cezasına çarptınldı. Aynı mahkemedeki ikinci davada ise beraat edenlerin isimleri şöyle: Ibrahim Hasanoğlu, Mehmet Aligil, Abdullah güney, Ahmet Yıldız, Hüseyin Asian, Mehmet Sinan Uzunhasanoğlu, Nazmi Kale, Selami Yılmaz, Nazmi Şimşek, Kemal Erol, Ibrahim Topçuoğlu, Ali Z. Çolak, Kemalettin Kaçmaz, Murat Dil, Hasan Yanar, M. Emin Açıkelli, Mehmet Kara, İbrahim lnci, Bülent Bozdoğan, Süha Bayındır, Ali Çerkezoğlu, Alper Taş, Ünal Koçak, Ertuğrul Bilir, Fehmi Kaya, Aydın Başpınar ve Kamil Şenol da beraat ettiler. Bu davada da 13 kişi l'er yıl 3'er ay hapis cezasına mahkûm oldular. Agar vedalaşü • ANKARA (AA) — Istanbul Emniyet Müdürlüğü'ne atanan Mehmet Ağar Ankara'daki çalışma arkadaşlarıyla vedalaştı. Mehmet Ağar, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde emniyet müdür yardımcıları, şube müdürleri, emniyet ve karakol amirlerinin katıldığı veda toplantısında yaptığı konuşmada, "Bundan böyle çalışmaJarımızı Istanbul'daki meslektaşlarımızla yürütmeye çalışacağız. Arkadaşlarımızın geçmiş çalışmalarından yararlanacağız. Bu arada bizi takdir edenleri utandırmamaya çalışacağız" dedi. tki terörist öldürüldü • CAZİANTEP (Cumhuriyet Güney llleri Börosu) — Islahiye ilçesi yakınlarında guvenlik güçleriyle çatışmaya giren iki terörist ölü olarak ele geçirildi. Gaziantep Valisi Hüsnü Tuğlu'nun yaptığı açıklamaya göre önceki gece bölgede operasyon yapan jandarma, Kartal köyü yakınlarında bir grup teröristle karşılaştı. Guvenlik güçlerinin "dur" uyansına otomatik silahlarla ateş açarak karşılık veren iki terörist çıkan çatışmada ildürüldü. Teröristlerle birlikte iki Kaleşnikof otomatik silah, bir adet 14'lü tabancı, bu silahlara ait 10 şarjör, 160 dolu fişek, bir tahrip kalıbı ve bir dürbün ele geçirildi. Yetkililer teröristlerin kimlik belirleme çalışmalanyla operasyonların surdürüludğunü açıkladılar. 6 kişi Suriye'ye kaçtı • CEYLANPINAR (Cumhuriyet) — Kimlikleri beürlenemeyen ikisi kadın altı kişi bindikleri yolcu trenini Karkamış - Mürşitpınar istasyonlan arasında durdurarak Suriye'ye kaçtı. Yetkililerden alınan bilgiye göre önceki gün Gaziantep'in Karkamış istasyonundan bilet alarak 1814 sefer sayılı yük ve yolcu trenine binen aJtı kişi Suriye topraklarına girildiği bir sırada imdat frenini çe"kerek treni durdurdular. Trenden atlayan ikisi kadın altı kişi Suriye topraklanna kaçarken engel olmak isteyen personele tabancayla ateş açtı. Görgü tamklan kaçan kişilerin 20-25 yaşlannda olduklarını söylediler. Olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. Ipucu bırakmayan patlayıcılar • ANKARA (ANKA) — Son zamanlarda çok sayıda tedhiş olaymda kullanılan plastik patlayıcıların, yüksek bir basınca sahip olduğu belirtilerek ideal bir biçimde kullanıldığı takdirde, geride ipucu bırakmadığı kaydedildi. Fransa'da yayımlanan Science et Vie dergisinde yer alan habere göre plastik patlayıcıların röntgen ışıklarına yakalanmadığı, bu nedenle havaalanı ve benzeri yerlerden kolaylıkla geçirilebilecegi kaydedildi. Haberde aynca plastik patlayıcıları nötron ışmları yardımıyla bulabilme yöntemleri geliştirüdiği ifade edilerek bazı ülkelerde de aynı amaçla eğitihniş köpekler kullanıldığı bildirildi. Tekel'i soyanlar yakalandı • tstanbul Haber Servisi — Tekel Ümraniye satış deposunu soyanlardan 3'ü daha yakalandı. Tekel Ümraniye satış deposundan 1 ekim pazartesi günü 66 milyon lira gasp eden soygunculardan üçü girdikleri çatışma sonucu 3 adet tabancayla yakalanmışlardı. Yasadışı TKP/MLTİKKO örgütü mensubu olduklan bildirilen Halil Çakıroğlu, Burhan Kartal ve Mehmet Yeşilçalı'nın sorgulamalan üzerine Seyit ve Tamiş Külekçi adlı kardeşlerle Sevim Yıldınm adh kişi de ele geçtiler. Sanıklarla birlikte 4 adet tabanca, 3 adet el yapısı bomba ve 8 adet bomba dış kabı ile örgüte ait lokümanlar bulundu. Sanıklann aynca öldürme, yaralama, gasp ve soygun gibi çeşitli olaylara kanştıklan belirtildi. Fırattekin Baro Başkanı • ERZİNCAN (Cumhuriyet) — Erzincan Ticaret ve Sanayi Odası salonunda yapılan Erzincan Barosu Genel Kurulu'nda Erzincan Baro Başkanlığı'na Avukat Erhayat Fırattekin seçildi. Divan başkanlığını Av. Lami Kösesoy'un yaptığı Genel KuruPda Barolar Birliği delegeliklerine Baro Başkanı Av. Erhayat Fırattekin ve Av. Lami Kösesoy seçildiler. İçişleri Bakanlığı'nda idamların infazı konusunda çalışma başlatıldı Aksu:Özalişaretverdi(Baştarafi 1. Sayfada) lığındaki toplantıda bu konuda karar ahnmadığını savunurlar- ken, İçişleri Bakanı Aksu, Cum- huriyet'e yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanımız işaret ver- di, onu değerlendiriyonız. Bu mesaj üzerinde çalışıyoruz" de- di. Aksu, bu konuda birkaç gün içinde açıklama yapacağını kay- detti. Bu çalışmanın sonucuna göre bakanhğın TBMM'de bek- leyen 287 idam cezasmdan ba- zılannın yerine getirilmesi yö- nünde görüş belirleyebileceği ya da yine TBMM gündeminde olan anayasa değişikliğinin hız- landırılmasını isteyebileceği be- lirtildi. Ancak bazı idam ceza- larının yerine getirilmesi görü- şünün ağır bastığı öğrenildi. Keçeciler, Konya gezisi sıra- sında "Teröristlerin sahip ol- dukları çetelere ait idam cezala- nnın tasdiki meselesi hüküme- timizce karariaştınlmıştır ve en yakın zamanda TBMM'ye götüriiiecektir'" demişti. Ama Keçeciler, dün Cumhuriyet mu- habiriyle yaptığı görüşmede bu açıklamasını şöyle düzeltti: "— İdam kararlarının yerine getirilmesi konusunda Bakanlar Kurulu karan var mı? Yoksa siz kişisel kararuıızı mı açıkladınız? KEÇECİLER — Zaten konu Meclis'in bir konusudur. Bakan- lar Kurulu Meclis'i çahştırmak- tan sorumludur. Biz de hiç kim- seyi asalım, keselim demiyoruz. Turkiye bir hukuk devletidir, kanunlanna yazmış, şu şu ey- lemleri yapanlar idamla cezalan- dınhr, kim cezalandınr? Bağım- sız yargı cezalandırır, Türk mil- leti adma karar veren yargı ce- zalandırır. 'Eğer yargı idam ce- zası verirse bunu Meclis tasdik eder' demişız. Efendim, asker, polis yakalamış, bağımsız yargı oturmuş müzakere edip karar vermiş, 'Sen insanlan haksız ye- re öldürmüşsün, şu kadar cina- yet işlemişsin,,ben de senin ida- mına karar verdim' demiş. Ko- nu Meclis'e gelmiş, Meclis'te herhangi bir işlem yapılmamış, burada bir tıkamklık var. Eğer idam cezası kaldınlacaksa kal- dırılır. Meclis bir karar vermek durumundadır. Ya idam cezala- nnı da kaldınr ya da görevini ye- rine getirir. Mesele budur. — Bunu kişisel görüşünüz olarak mı söylüyorsunuz yoksa Bakanlar Kurulu karan olarak mı? KEÇECİLER — Zaten Ba- kanlar Kurulu karan vardır demedim. — Konya'da yaptığımz açık- lamada öyleydi. KEÇECİLER — Hayır efen- dim, orada 'Konu Bakanlar Ku- rulu'nda görüşüldü' dedim. — Peki, size sözünü ettigi tı- kanıklığı aşmanın yolu nedir? KEÇECİLER — Bu tıkanık- lığı aşmak için, ya ceza kanunu- nu değiştirir, idam cezasını kal- dınrsınız, yahut da sistemi çalış- tınrsınız, işletirsiniz. — Anlaşılan siz şu aşamada sistemin işletilerek karariaruı ye- rine getirilmesinden yanasınız. KEÇECİLER — Konya Mil- letvekili Mehmet Keçeciler ola- rak öyle. — Şu anda TBMMde 287 ki- şi hakkında idam karan var. Bunlann tümünün mu yoksa belli bir şablon içerisinde bazı- larının mı yerine getirilmesinden yanasınız? KEÇECİLER — Bu şablon oturulur ilgili arkadaşlarca ka- rarlaştınlir. İçişleri Bakaniığımız oturur, Adalet Komisyonu'na gerekli bilgileri verir. Otururlar, kararlaştınrlar, ona biz karışma- yız. — Süleyman Demirel ve Hik- met Çetin'in size yönelik eleşti- rileri var... KEÇECİLER — Biliyorum, onlara cevap verdim. Ben asalım keselim demiyorum. Keşke öy- le bir hava oluşsa da bu yarala- rı sarabilsek. Anarşi, terör hiç olmasa, insanlar hiç öldüriilme- se, huzur içinde vatanımızda ya-. şasak da idam cezalarını onay- lamak yerine Meclis bir umumi af karan çıkarsa, ben bunu isterim. — Meclis'te idamlar konu- sunda başka tasanlar var. neden onları hızla gündeme getirmeyi yeglemiyorsunuz? KEÇECİLER — Onlar üze- rinde konuşmuyoruz artık." Sungurlu ile Keçeciler ters düştti Adalet Bakanı Oltan Sungur- lu da Cumhuriyet'e, "Bu idam cezalan bir veya iki yıl içerisin- de onaylanraazsa idam düşmüş, miiebbete çevrilmiş sayılır diye Akbulut: idam dosyalarıyla ilgili karar TBMM'ye ait 'Affedilenler suca devam ediyor'ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) — Başbakan Yıldınm Akbulut, Türkiye'de "yöneticilerin arzu ettiği hoşgörii orta- mının sağlanamadığını, affedilen suçlu- lann suç işlemeye devam ettiklerini" söy- ledi. Akbulut, Meclisteki idam dosyala- rıyla ilgili kararın TBMM'ye ait olduğu- nu tekrarlayarak, TBMM'deki idam dos- yalanyla ilgili olarak, "Devlet kimseye gözdağı vermez" dedi. Akbulut, dün partisinin 3.5 saat sü- ren başkanlık divanı toplantısına baş- kanlık yaptı. Toplantıya yurtdışmda bu- lunduğu için genel başkan yardımcılann- dan Halil Özsoy, Akgün Albayrak ile Galip Demirel kaulmadı. Bunlann yeri- ne yardımcıları toplantıya girdiler. Baş- kanlık divanı toplantısında terör olaylan ile delege seçimlerinin görüşüldüğü öğ- renildi. Toplantıda idamlarla ilgili tartış- malara da değinen Akbulut'un, Keçeci- ler'in konuyla ilgili demecini anımsata- rak, "bu, Sayın Keçeciler'in şahsını bağ- lar, hıikümetin bu konuda verilmiş bir karan yok" dediği bildirildi. Akbulut toplantı sırasında İçişleri Ba- kanı Abdulkadir Aksu ve Ulaştırma Ba- kanı Cengiz Tuncer'i arayarak, postayla gönderilen kolilerin denetimi konusun- da işbirliği yapılmasını istedi. Başbakan Akbulut, toplantıdan son- ra yaptığı açıklamada, delege sorununu gözden geçirdiklerini ve işlemlerin mun- tazam yürüdüğünu bildirdi. Toplantıda terör olaylannı da görüştüklerini ifade eden Akbulut, bu konuda şunları söyledi: "Başkanlık Divanı'nda aynca terörle \ ilgili görüslerimiz de ortaya kondu. Ar- kadaşlann bu husustaki görüşlerini al- dım. Partimiz ve hiikümetimiz, terörle ciddi, her tiirlü önlemi almak kaydıyla mücadelede kararlıdır. Şimdiye kadar ol- duğu gibi bundan böyle de aynı şekilde kararlı tutumumuzu devam ettirecegiz. Olan hadiseler üzücüdür. Türk milleti demokrasiyi kendisine biryaşam biçimi olarak kabul etmiştir. Hiçbir şekilde bundan vazgeçilmeyecektir ve hiç kim- se ne şekilde hareket edersc etsin, nasıl davranırsa davransın, demokrasi haricin- de herhangi bir idare tarzının Türkiye^ de yerleşebileceğini, cari olabilecegini ka- »iyyen diişunmesin. Hiç kimse ham ha- yallere kapılmamalıdu-." Başbakan Akbulut, daha sonra gaze- tecilerin sorularını yanıtladı: "— Demokrasi dışındaki idare tarzın- dan kastınız nedir? TEPKHER •Devlet gözdağı vermez' Başbakan Yıldınm Akbulut, Meclis'te bekleyen idam dosyalarının infazına ilişkin yeni bir calışmalarının Hulunmadığını belirterek, Devlet kimseye gözdağı ermez' dedi. 'Keçeciler'i baglar* \kbulut, Devlet Bakanı Keçeciler'in açıklamalarının Kendisini bağladığını belirtti. AKBULUT — Bu hareketlerin de- mokrasiye yönelik olduğu ifade ediliyor. Sılcsık tekrarlanan şey, demokrasiye yö- nelik olduğu. Şu veya bu şekilde idare tarzını kastetmiş olmanın bir manası yoktur. Mühim olan demokrasiyi yaşat- maktır. Onun haricinde hiçbir rejim bi- zim düşüncelerimiz içerisinde olamaz. Onun için hangi rejim kastediliyor diye bir yoruma veya düşünceye tabi tutmak bana göre uygun değildir. — Mecliste bekleyen idam dosyaları- nın akıbeti ne olacak? Hükumet olarak bir girişiminiz olacak mı? AKBULUT — Meclisin karandır bu. Bu hususta Meclis karar verecektir. Ama hepimizin kabul etmesi lazım gelen bir husus varsa, suç işleyenler cezasını çek- melidir. Cezasız bırakıldığı takdirde bir uzlaşı olsun, hoşgörii olsun diye duşü- nülürse de ve şimdiye kadar böyle düşü- nülmüşse de şunu gördük, hiçbir zaman Türkiye'de bizim arzu ettiğimiz, idareci- lerin arzu ettiği bu hoşgörü onamı Türk- iye'de sağlanamadı. Suç işlemeyi kendi- sine görev addedenler veya ihtiyat hali- ne getirenler affedilmiş olsalar dahi, aynı şekilde suç işlemeye devam ediyorlar. Bu- nu örnekleri ile yaşıyoruz. Sonuç olarak, suç işleyen cezasını çekmelidir. — Bu bir anlamda gözdagı mı? AKBULUT — Hayır, gözdağı ile bir alakâsı yok ki.. Kanun hâkimiyeti olan bir ülkede (sorunuz yanlış, soruyu böy- le sormamalısınız) devlet gözdağı ver- mez. Devlet kanunu tatbik eder. Kanun ceza getiriyorsa, siz cezayı bir gözdağı olarak mı nitelendiriyorsunuz? — Ama şimdiye kadar dosyalar rafta bekletiliyordu.. AKBULUT — Meclisin takdirinde olan bir şeyi siz değerlendirebilir misi- niz? Buna bir yetkiniz var mı? Meclis na- sıl takdir ederse o şekilde karar verir. Me- selelere hukuki yaklaşmalısınız. Eğer meselelere hukuki yaklaşamıyorsanız, sorduğunuz sualler ve alacağını^ cevap- lar çok değişik olacaktır. — Galiba hukümette de aynı dilden konuşamama durumu var. Sayın Keçe- ciler idamların onaylanacagı şeklinde acıklama yaptı.. AKBULUT — Onlann kastı da odur. Hükumet mi karar verecek ona? Yani hükümetin böyle bir yetkisi var mı? Bu Meclisin yetkisi. Meclisin yetkisinde olan bir konuda biz böyle karar verdik diye- bilir miyiz? bir teklifimiz var. Eğer o zaman bu teklifimiz Meclis'ten geçmiş olsaydı, mesele çözülmüş olacaktı" dedi. Sungurlu, "Ben Adalet Bakanı olarak olaya hu- kuk açısından bakarım" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ölüm cezalan ile ilgili ana- yasa değişikliği tasarısı var, Sa- yın Cumhurbaşkanımız Başba- kan olarak imzalamıştı. Bu ta- san halen TBMM Anayasa Ko- misyonu'ndadır. Bu teklifi getir- mekle bu me>zularda ne kadar haklı oldugumuz bir daha orta- ya çıkmıştır. Şu anda olay yüce Meclis'in gıindemindedir. Biz baslangıçtan beri diyoruz, ya onaylansın ya onayiaamasıo. Bakış açımız budur. Cezanın onaylanıp onaylanmayacağının 8-10 sene bekletilmesinin hukuk açısından doğru olmayacagı ka- naatindeyim. Ölüm cezalarının Meclis'e sevkedilmesi de yanlız bizim memleketimizdeki bir uygula- ma. Bu da yanlış bir hadisedir." Disiplinsizlik Devlet Bakanı Kâmran İnan, idamlar konusunun ANAP Meclis grubunda ya da Bakan- lar Kurulu'nda gorüşulebileceği- ni belirterek, "Bakanlann kar- sılıklı olarak, çok önemli, has- sas bir konuyu kamuoyuııda ay- n ayn münakaşası benim disip- lin anlayışıma ters duşcr" dedi. Keçeciler'in bu konuda acıkla- ma yaptığının anımsatılması üzerine İnan, şunları söyledi: "Onu kendisine sorun. Bir ke- re bu konuda Bakanlar Kurulu 1 nun karar alma yetkisi yok. TBMM'ye ait bir hadise. Bakan- lar Kurulu'nun fikri oluşturma yetkisi vardır. Sorulursa göriışü- mıi veririm. Ama kamuoyunda açık tartışmasına girmek bana yakışmaz. Meclis'teki anayasa değişikliği teklifi üzerinde dur- mak lazım." Devlet Bakanı İbrahim Özde- mir, "Bu konuda hükümetin net bir tavn yok" dedi. Keçeciler'in kişisel tepki gösterdiğini savu- nan Özdemir, "Ancak öneri üze- rinde düşünülmesi gereken bir konu. Terör olaylannın önlen- mesinde bir yararı olacaksa ba konu da gündeme gelebilir" di- ye konuştu. Özdemir, Cumhu- riyet muhabirine, "Bu konuda Sayın Demirel'in soylediklerini yanlış buluyorum. Ama bu ko- nunun da üzerinde iyice diışü- niilmeden sürekli olarak gün- demde tutulmasının yanlış oldu- ğu inancındayım" gorüşünü savundu. 'Devlet idamlar koııiLsuıula aczini ilan ediyor'(Baştarafi 1. Sayfada) mayacağı göriışünü savunuyor- lar. ANAP iktidannın terör olay- lannı önlemek için TBMM'de onay bekleyen idam cezalannı yeniden gündeme getirmek iste- mesine ilişkin tepkiler dun şöy- le gelişti: İnönü: "Böyle saçma şey olmaz" SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, TBMM'de onay bekle- yen idam cezalarının yeniden gündeme getirilmesini "hükü- metin bir acz eseri olarak" yo- rumladı. İnönü, "Bu devleti te- röristlerle aynı duzeye getirmek demektir. Böyle bir öneriyi Mecfise getirmek devlete, insan- lık anlayışına saygısızlıktır" dedi. SHP lideri, gazetecilerin Dev- let Bakanı Mehmet Keçeciler'- in idamların Meclise getirilerek onaylanacagı biçimindeki deme- cini yanıtlarken "Önerdikleri inanılmazbirşey. 'Olayların fa- illerini bulun' diyoruz, onlar 'Yıllarca önce işlenmiş terör suçlarının faillerini idam edeceğiz' diyoriar. Böyle bir yaklaşım tamamıyla anlamsızdır" diye konuştu. Son olayların faillerini bulması gere- ken hükümetin böyle bir oneri- yi getirmesini "hükümetin acz eseri" olarak nitelendiren İnö- nü, şunları söyledi: "Geçmişteki olayların faille- rine mahkemede gerekli cezalar verilmiş ve yıllardır da TBMM bu konuda bir tutum benimse- miş. Bu iş bitmiş. Hükümetin bir acz eserinden başka bir şe- kilde yorumlanamayacak bir öneri getirmesi ciddiye alınamaz bile. Bu saçmadır. Devleti terö- ristlerin düzeyine düşünnüş olu- yor. Rehin gibi kullanmay a ça- lışıyor. Vaktiyle eline gecen ve mahkemede karara bağlanmış sanıkları rehin gibi kullanroak istiyor. Böyle bir şey kesin ola- rak olmaz. TC'ye böyle bir dav- ranış yakışmaz. Hiçbir devlete yakışmaz, ama Türkiye'ye hiç yakışmaz. Bu sözleri duymamış olmalıyız. Ben böyle bir saçma öneriyi gerçekten Meclise geti- receklerine inanamıyorum. Bu, hiçbir şekilde savunulamaz." İnönü, bir gazetecinin, idam- ların tasdiki konusunun Cum- hurbaşkanı'nın talebiyle günde- me geldiğini ve Keçeciler'in hü- kümet karan olmadan böyle bir demeç verdiğini anımsatması üzerine şöyle konuştu: "Onlar kendi meseleleridir. Kendi içlerindeki karmaşanın bir sonucudur. Ama böyle bir öneriyi Meclise getirmek bile Meclise saygısızlıktır. İnsanlık anlayışına, devlet anlayışına saygısızlıktır. Devletin aczini ilan etmekür. Devleti teröristler- le bir düzeye getirmektir." İnönü aynca rehinelerin öldü- rülmesine terör örgütlerinin kendilerini kurtarmak için son bir çılgınlık olarak başvurduk- larıru belirterek "Devlet bir te- rör grubu ya da örgütü değil ki yıllarca önce işlenmiş suçlann faillerini, üstelik bu cezalann in- îaz edilmeyeceği şeklinde bir ka- naat yerleşmişken rehin gibi kullanmaya kalksın" dedi. Irıö- nü, partilerinin programında da idam cezalarının ilke olarak kal- dınlmasının yer aldığını da anımsatarak "İdam cezasının caydırıcı olmadığı artık ortaya çıkmıştır. Bu nedenle de çağdaş devletlerde idam cezalan kaldınldı" şeklinde konuştu. İnönü, hükümetin böyle bir öneri varsa bunu Meclise bile getirmemesi gerektiğini söyledi. SHP Grup Başkanvekili Onur Kumbaracıbaşı, Keçeci- ler'in idam cezalarının infazıy- la ilgili açıklamasını eleştirerek "Bu Saddam mantığı. Suçlula- n yakaJayamayınca, elindekileri cezalandırmak doğru değildir. Böyle devlet olmaz" diye ko- nuştu. Kumbaracıbaşı, Cumhu- riyet muhabirine hükümetin bu konuda bir anayasa değişikliği tasansını geçen yıl TBMM'ye sunduğunu, bekleyen cezalann infazımn bu tasandaki görüşler- le de celiştiğini kaydetti. Kumbaracıbaşı, hükümetin idam cezalannın infazı girişi- minde bulunması halinde "TBMM'de engellemek için el- lerinden geleni yapacaklannı" ifade etti. DYP Genel Başkanı Süley- man Demirel, konu Adalet Ko- misyonu'na geldiğinde bir de- ğerlendirme yapacaklannı belir- terek, "İşlenmiş olan cinayetle- re bakacağız. Kahve taramış, 8-10 kişiyi öldürmuş insan için kim merhamet dileyebilir? Bun- lara acımanın mantığı yoktur" dedi. DSP Genel Sekreteri Selçuk Sönmez de konuya ilişkin ola- rak dün yaptığı açıklamada, üi- kemizde artık işlenen suçlann r p . | | « ı ı ^ ı .. ._v « Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler'in artan terör olay l U U l K l U a i i e i e r a e n g O § i e r i ı a n n a ö n |em olarak TBMM'de bekleyen idam ka- rarlannın gündeme geleceğini söylemesi üzerine bir grup tutuklu ailesi bu duşünceyi protesto et- mek için Bayrampaşa Cezae>i önünde gösteri yaptı ve bir bildiri okudular. Büdiride "Evlatlanmızın idam edilmelerine izin vermeyeceğiz, asmayın diye de yalvarmayacağız" denildi. Daha sonra Bay- rampaşa merkez postanesine giden aileler TBMM'ye telgraf çektiler. (Fotoğraf: Suat Kozluklu) faillerinin yakalanmasımn kü- çük bir olasıhk haline geldiğini öne sürerek şöyle dedi: "TBMM'deki idam cezalan- nın, bugünlerde işlenen suçlan önlemek için bir önlem olarak düşünülmesi hem bir hukuk ga- rabetidir hem de hiçbir mantıkla anlaşılmaz bir tutumdur. Böy- lesine çağdışı bir önlem, ancak elindeki rehineleri tehdit ederek sonuç almaya çauşan kanun dışı kişilerin aklına gelebilir." TBKP: İnsanlık adına utanç verici Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) Merkez Yürüt- me Kurulu (MYK) dün yaptığı toplantıyla, Devlet Bakanı Meh- met Keçeciler'in "hükumet karan" diye açıldadığı konunun "insanlık adına utanç verici" olduğu karannı aldı. TBKP Ge- nel Başkanı Nihat Sargın tara- fından yapılan yazılı açıklama- da devletin gücünü, bekleyen idam cezalannı infaz ederek göstermeye çahştığı belirtilerek, "Dosyaları TBMM'de bekleyen insanlar işkence üe alınan ifade- lere, birçoğu günlük basına da yansıyan, tanıklann bugün ger- çek olmadığını söyledikleri be- yanlara dayanılarak idam ceza- sına mahkûm edilmişlerdir. Bir an önce idam cezalarının kaldı- nlması için adım atılmalıdır" dendi. Demokrat Merkez Parti (DMP) Genel Başkanı Bedrettin Dalan, "Terörden dolayı idamı gündeme getirme tutumu terör- den daha vahim bir tutumdur. Devlet kimse ile pazarlık yap- maz. Devlet kısasa kısas yap- maz" dedi. TTB: "Düşünce tüyler flrpertici" Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi adına dün ya- pılan açıklamada, hükümetin eğiliminin "tüyler ürpertici" ol- duğu vurgulanarak "İdamlar toplumun yeniden gerginleşme- sine, hoşgörü ve yumuşama or- tanunm ortadan kalkmasına yol açacaktır" denildi. Son birkaç yıldır gündemde bulunmayan idam cezalannın artan terör ey- lemJerine karşılık bir intikam davranışıyla ele alınmasının kı- nandığı açıklamada özetle şöy- le denildi: "Savaş korkusu, terör, idam, insan haklannın rafa kaldınl- ması, pahalıhk gibi toplumun mutsuzluğuna, gerginliğine yol açacak olaylara karşı en etkin önlem demokrasiyi tüm kural ve kurallanyla işletmektir. Bu top- lumun gerginliğe artık taham- miilü yoktur. Lğer idamlar ye- niden gündeme getirilirse, idam- ların hiçbir sürecine hekimlerin katılmaması için çağrıda bulu- nacağız." Ceza Hukuku Profesörü Fa- ruk Erem de hükümetin daha önce TBMM'ye bazı idam ceza- larının müebbete çevrilmesi için yasa önerisi verdiğini hatırlata- rak şunları söyledi: "Mecliste biriktirilen ölüm cezası dosyalannın kül halinde tasdiki emrini (!) basmda hay- retle okudum. Bu dosyalar için- de infazı gerektirmeyecek olay- lar da vardır. Özellikle bir ola- ya dokunmak istiyorum. Ceza Kanunu'nun, İtalyan faşist ka- nunundan alınmış maddelerin- den biri de ünlü 70. maddedir. Bu maddeye göre hftkimin tak- dirini kullanarak müebbet ceza- ya çevirdiği ölüm cezalan yer alır. İki müebbet ağır hapis ce- zası birleşirse 70. maddeye gö- re ölüm cezası verilir. 70. mad- de ölüm cezalannın hemen he- men yansının verildiği bir mad- dedir. Bu maddeye göre ölüm cezası hâkim tarafından verilmiş değildir. Kanun 'Ver' dediği için verilen cezalardır. Harta, hâkim takdirini kullanarak ölüm ceza- sını başka cezaya çevirmiştir. Buna rağmen verilen ölüm ce- zasını hâkim değil, kanun ver- miş olur. Bu ise her açıdan hak- sız karartann verilmesine sebep olmakUdır. Adalet Bakanlığı 70. maddenin değiştirilmesine ilişkin kanun teklifinde bulun- du. Meclis Adalet Komisyonu teklifi kabul etti. Metin halen Meclis Genel Kurulu'ndadır. Şimdi bunlann da infazı isteni- yor. Bu hal çok uzücü bir çeliş- kidir." Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Sekreteri Akif Kurtuluş, UBA'ya yaptığı açıklamada "Eylülcüler bu güne kadar 50 can aldılar. Daha da almaya doyamadılar" dedi. İdam ceza- lannın infazımn "yeni bir suç" olduğu gorüşünü savunan Kur- tuluş, "Eğer idamlan uygular- larsa kendi hukuklan karşısın- da deği), (oplumsal muhalefetin adaleti önünde sonımlu olur- lar" şeklinde konuştu. Sanatçılardan tepki Yazar Muzaffer İzgü, son ge- üşmeleri değerlendirirken, "Böyle bir dıırum ancak faşist Hitler ve Hitler'e benzeyen halk düşmanlan zamanında görül- müştür" dedi. İzgü, Keçeciler'in açıklamasına sert tepki göstere- rek şunları söyledi, "Bir köy ba- sıyorsunuz, sürekli olarak elini- zin altında 8-10 rehine tutuyor- sunuz. Köyde bir kıpırdanma oldu muydu hemen rehinderden ikisini sailandınyorsunuz. Nasü olsa elde 287 insan var. Seç seç sallandır. Seç seç sallandır. Ha- yaii ihracat degil bu, idam. Bu ülkehiç bu denli ciddiyetsiz yö- netilmemişti." Yazar Ataol Behramoglu ge- lişmelerin kaygı verici olduğunu söyledi. Behramoglu, toplumda uzun süredir bir genel siyasi af beklentisi varken ve 12 Eylül sonrasında açılan yaralar sarıl- maya çahşılırken bu tür eğilim- lerin ortaya çıkmasının endişe verici olduğuna da dikkat çeke- rek "Yönetici çevreler idamla- rın infazımn terörii engellemek değil, kışkırtacağını bilmiyorlar mı? teroriin daha da yaygınlaş- ması mı hedefleniy or?t'lkemizin ay dınlarının sanatçı ve yazaria- nnın insan haklannı böylesine hiçe sayan bir tutuma karşı bu ve benzeri sorulan ilgili çevre- lere yöneltmeye çağırıyorum" diyerek kamuoyuna seslendi. Sanatçı İlban İrem, terörü de- mokrasiden taviz vermeyen güç- lü hükümetlerin engelleyebilece- ğiııi söyledi. İrem, "Terör, te- rör boyutuna inerek değil, de- mokrasiyi kendi işlerine geldigi gibi yorumlamayan güçlü hükü- metlerle onlenebilir. İlhan İrem olarak idam cezalanna ve hak- sız uygulamalara karşı çaba gös- teren, güç birliği talep eden tüm kişi ve kuruluşlann yanında ol- duğumu duyururum" diye ko- nuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear