Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAHÎFE ÎKİ CÜMHTTRnnET 26 Agustos 1965 KARMA EKONOMi REALİTESİ Prof. M. Orhan DiKMEN arma ekonoml diirenl, «on zamanlarda, üzerinde en çok durulan mevzulardan birinj teşkil etmektedir. Hususile, 1%9 ihtılâlinden sonra Te biılncl beg yıllık Plân'ın hazırlanması sırasında, bu mevzu, oldukça geniş bir şekilde munak.i•a edilmiştir. Plân, esas itibarile, karma ekoııomiyl kabul etmiştir. Ancak, Plânda kabui edilcn >atırım bolıışumu ile devlet \e hususi teşebbus sektörleri arasındakl dengenin geniş olçude devlet •ektöni lchinde olduğu gorulmektedir. Plânın, karma prcnsibini benimseme*! ve hu •ekilds yııriirluğe jrirmesi ile, Türkiye gibl hiç bir laman doktriner bir deıletcilik kabul ve tathik etmenıiş olan bir memlekette, mesele hıç. dcğılse esas bakımından halledılmiş bulunmaktadır. Sadece, karma ekononıinin terkibi uzerinde durmak ve kalktnma bakımından hangi dengenin daha uygun \e faydalı olabileceğini araştırmak nıumkun ve lâzımdır. Ancak, mesele. son zamanlarda. ccşitli \»ıınlarda daha başka turlu ele ahnmaktadır. Bu istıkamette geliştirilen fıkirlcre gore. bir memleketin Istihsal faalhetlcrınin teşkilâtlandınlmasmda. biri kapitalirm. dığeri sosvalizm olmak uzere iki temel sistem vardır ve bu iki zıt sistemin arasında başka •lstemler ve hususile karma rkonomi diye bir sistem duşıinulemez denilmektedir. Bu iddiaya nazaran, devlet ve hususi teşebbüs sektorlerinin ;u veya bu olçude bir arada hulunmasuıdan mevdana gelen karma ekonomi. devamlı ve istikrarlı bir sistem olamaz. Karma ekonomi, olsa olsa, kapitalizme veva sosvalizme geçisin bir ara safhası şeklinde duşunuichilir. Bu fikirlerin isabet derecesi nedir? Kapitalızm ve so<valizm ne demeklir: vahut doğrusu iddia edilcn sckilde sistemler midir? Munhasıran iki iktisadi sıstem mi vardır ve karma ekonomi sadece bir intikal rejimi midir? Bu kadar buvıık meseleleri bir jründelik vazı içinde halletmek imkânı, elbette ki, tasavvur dahi fdilemez. Ro\lf olmaMa beraber, bn rne selelere biriki kelime ile temas etmek yerinde oiaraktır. •••• •••• •••• • ••• Sovyei Rusyadan Hotîar Taze bir olay Dün 7490 sa.vılı Kanunun boşluklarından soz açınıstık. Tuhaf bir tesadufle masamızın üstııne kadar ?elen bir olay meseleM okujucu «ozundc daha da ellc tutulur biçımde canlandıracaçı içın. gene ele alıvoruz. ^ atandaslarımız bılmelıdırler ki, Türknede en basta ozel teşebbüs sampıionlusu vapanlar, va de\lete satarak, va de\letten alarak kazanmak volundadırlar. Devlet de halkın devletı olmadıŞı ve parlâmentoda sosvalıst partıleri bulanmadıgı için isleri kolavlaşmaktadır. Mütaahhitlerın ve komısvoncuların partıleri duruma bâkimdir. övlevse kim kimi kontrol edecek? Devletle is gdren ozel firmaların içinde eunun kosullarına göre namuslu çalışmak istivenler, eninde sonunria pnasadan si'.inmeve mahkumdurlar. Türkivede vedirmek sanatını bılemı», enlerın yivemiyeceŞi artık anlasılmıs bır gerçektir. Lokomotifınden çorap batına kadar ker.disine gerekli malzemevı, dar gelirli mçmnrlarla «3tın almak zorunda bulunan de\lttin kapitalist partıler elinde ne bale düstüfü ortadadır. • Simdi bu baslangırtan sonra hicbir taraf için hiçbir snçlamava girismeden ola\ı anlatmava geçıvoruz. Bu olavın benzeri, pek çok sayıda, ve her gun ^iirürlüee rirmektedir .. Ve b'nemi bunun icin bü\iıktur. Imar ve tskân Bakanlısına bir adet ofset baskı makiııası, bir adet foto ısıklandırnıa.makınesi. bir adet de foto roprodüksiyon mıkinesi lâzım olınuştur.. Bu durumda çerekli makinelerin şartnamfIrrinl hazırlamntır Bakanlık Yani alınacak makinelerin nitelikleri tek tek kâjıt üstüne dökfilmıistür. Denmistir ki : Alacajımız ofset baskı makineci sn ozelliklerde nlmalı .. Alacasımız foto ısıklandırma makınesi su özellikte olmalı . '<• alacağımi7 foto rbproduksi\on makinesi su özellikte olmalı Bakanlık, alaeajı makinelerin sartlarını vazmış, ama alacatı makinelerin markalarını vazmamıs'ır. Ama Bakanhîin arıMadıiı sartlar toptan ele alındığı zaman sn sonuç orta\a çıkmaktadır : Bu sartlarda makinelerin Türkivede ithalâtçı.sı tektir. Ve bu sartlarda ofset haskı makinesi A. B. Dick, ve foto röprodiiksivon makinesi Kenro markalıdır. Yani lmar ve tskân BakanlıŞı helirli markada makineleri Türkivedeki tek satıcısından alma \olunu tutmustnr. Bovlece bir özel finnava imiıvaz fanınmıstır. t v stelik Rakanhk isi ihale\e dc cıkarmamn ve Ticaret Oda«ı BasUanlığına tönderdıei hir vaznla bu makinelerin Türkiyedeki tek satidsınııı adrpsi ile fi\atlannı sormustur. :::: K talizmde istihsal va«ıtalarının kuçük bir azınlık elinde hulunduğu, sosvalıımde ise. bu vasıtaların, bir kısım fertlerin elinde değil de toplumun elinde bulunduğu ileri surulmüştur. Hcmen ka>detmek gerekir ki. bu tarz tariflerin kabulune imkân yoktur. Gerçekten, istihsal vasıtaları terimi çok muphemdir. Sokaktaki haınalın elindeki ip veya sırtındaki arkalık da, netice itibarile, bir istihsal vasıtasıdır. Milyonlarca çiftçinin elindeki cift havvanları ile sapan ve>a pulluk, tırmık ve orak gibi âletlerın de istihsal vasıta<! olmadıği soylenemez, Yuzbinlerce esnafın çekıci. keseri de. istihsal vasıtasıdır. Bunlar, küçuk bir azınlığm değil. bınük bir çoğunluğun elindedır. Şu halde, kapitalızm Için verilen tarif yanlıştır. Dığer taraftan 5Osyalİ7mde, istihsal vasıtalannın toplum elinde hulunduğunu iddia etmek de gerçeğe u>gun duşmemektedir. Toplum, nuışahhas bir varlık dcğildir. Toplum di>e. belki de devlet kasdedilmektedir. Ancak. bu durumda. istihsal vasıtaları, bir azınlıgın elınde dahi kalmayıp. devlet tekeli altına (rirmi? olmaktadır. Bu ise, sosvalızm degıl, kollektivizmdir. Yasakların hemen hepsi kaldırılmış talin'in kurduğu baskı rejimi gevşetüdıkten sonra da Sovjet Rusvada Batı anlamı ile kışı ozguılugunden soz edılemıyeceğı söylenır durur. Ikı dunya goriışü, ıkı felse arasındakl derın ayrılık gozonüne getınlırse bu yargı dofrudur. Bugunsu Batı ekonomık ıstemıne gore çalışma ozgurluğu ancak çalışmama ozgiırluğu ile bır arada bulunduğu zaman bır deger taşır. Ikınci ozgurluğun bulunmadığı yerde bırıncısıne özgurluk değil, kolelık denir. Marksıst sistem, bu duşuncenırı tam tersını savunur. Çalışmadan yan gelıp oturanlar, çahşanların sırtından geçınıyor, onları somüruyorlardır. Çalışmak bır hak olduğu kadar, beikı daha zıyade bır gorevdır. Herkes gucü yettığı olçude bır iş edınecek ve topluma ne verıyorsa onun karşılığını alarak hayatını duzenhyecektır. Her turlu ozgurlük msanın kendı kışılığını gelıştırebılmesı ımkânlarma bağhdır. Bu imkânlar da toplum ilerleyip yükseldıkçe artacaktır. S İlk zamanlardan beri ukarıda Işaret ettiğimiz gibl, ekonomik sitemler. tatbikatta saf şekilde mevcut değildir. Devletin hic müdahalesi olma>an. munhasıran piyasa duzenine gore âyarlanmıs bir kapitalizm sistem yoktur. Bu sistemi en geni; şekilde tatbik cttiği sovlenen Amerika Birlcşik De\letlerinde de devletin vardım ve teş^ik seklinde kuvvetli mudahaleleri vardır. Ko/.a, istisnasız her y ı ı n devlete ait olduğu ko^ sosjalist. jahut arık ifadesile kollektivist bir sitcnı de me\cut değıldir. Bu .sistemin tatbik olunduğu ülkelerde dc. hususî mulkivetin ve hususi teşehbu'sun rarî hulunduğu sahalar vardır. Sovyet snsvalist Cumhuriyetler) Birliğinde, son ramanlarda. hususi teşebbüs ve piyasa nizamını esaslı bir şekilde genişletmek ve bunları zirai saha dışında ticaret ve sanayii de teşmil etmek Istikametindeki cerejan ve kararlar, bu bakımdan uzerinde dikkatle durmaya değer bir karakter arzetmcktedir. Hakikat şudur ki. bugun dün>ada mevcut iılkelcrin buvıık çoğunluğu. bir tarafta esas itiharile kapitalist, diğer tarafta da esas itibarile kollcktivist olan iki uc arasında ver alan karma ekonomi dtı/enlcriııe sahiptir. Her memleketin. tarihi coğıafî ve bilhassa iktisadî durumu. hu dtızenin dengesini, vâııi hususî trsebbııs ve devlet scktorleri dı>/unu tâ\in etmektedir. Suphesiz. bu doz zaınan icinde değışebilir. Daha scrbest ve.va daha mudahaleci bir ekonomi politikası takip edilebilir. Devlet ve>a hususî teşehbus sektorlerinden biıi. dijeriııin ale\hiııe genişlivebilir. Fakat esas dcğışmez. Baska bir ifade ile. tatbikatta otedenberi cari bulunan ekonomik sitemler. saf kapitalizm ile ko>u sosvalizm ve%a kollekti\ izm arasında \er alan karma sistemlerdır. Su \e.\a bu dozda dengelenen bu karma ekonomılcri, mutlaka iki urtan biriııe gitmcğe vara»acak geciş reiimleri olarak kabul etmek doğru değıldir. Taıih. bunuıı tam aksine. tathıkatta daima muavven uzlaşma sistemlerınin carî .olduğunu gosternıektedır. Bu mânâda. insanlığın ilk zamanlarından berl jurürliıkte olan sistemin, karma ekonomi olduğu so\lenebilir. Bo>le bir sistemin jrecici olduğunu iddia etmek, mantıkî bir zarurete da»annıariıktan haşka, mucerret bir iddia ugruııa, tarihi hakikatIcıe eo7 Mimnıak olur. Y mek benl sıkar. Saatlerce yürür, yorgun argın son pavyondan ayrılırsınız. Derken: Hadi şımdı falan yere1 Derler. Ve bu aynı mınval üzere gezı bojaınca surer gıder. Insan memleketin halkı İle tanışamaz. gorulecek yerlermı goremez. Geldığine geleceğine pışman olur. Bundan öturü ben uzun bır suredenberı, programı fabrıka ziyaretlerıyle yaklu gezi dâvetlerl aldım mı. ozur dılemek zorunda kalıyorum Fakat Il;,usın uçaklarının japıldığı müesseseye seve se\e gıttım. Çünkü bu dokuz günlük gezı boyunca gorüp görecefımiz yegâne fabrıka idı. Makineden ne kadar anlamasam da buraya gelmışken bir Sovjet fabrikasını şovle bır dolaşmak her halde fajdalı olacaktı. fabrıkaja mudur de olabîllr. Dedı." Bır atelyeden ötekıne dolaşa dolasa hepsıni bıtirerek muessesenm hava alanına çıktık. Orada bızı Ankaradan Moskovava getırenın eşi yepyenl İİ5uşın'ler. her se%!erı tamamlanmış, deneme uçuşuna hazır, beklıyorlardı. Rus basını llyuşin uçak fabrikası llyuşin uçak yapımevme gıtmek Uzere kaldığımız Sovyetskaya o telınden ayr:lırken uzunca bır otomobıl yolculuğuna hazırlanıyorum. Üç dakıka sonra bn cephesi bayraklarla donanmış bır yapmın kapısında durup da «geldik» dedikleri zaman hayret ettim. Burası Moskovanın göbeğıne yakın bır yerdi. Çevrede kalabalık mahalleler, yiıks'>lt apartımanlar \ardı. Uçak dedığin de yapıldıktan sonra ambalâjlanra gıdereği >ere sandıkla taşınrnaz kı. Motorunü ısletıp uçması lâzım Nasıl oluyor bu iş'' Anlattılar Vaktıvle fabrıka kuruldugu zaman buraları gozun alabıldığme bomboş tarlalarla çevrılı ım:ş Moskova genıslevıp yayJdıkça fabr ka da ı^ter ıstenıez şehrın ortasında sıkışmış kalmış. Bırazdan goreceğımız gıbı etrafında yukselen yapılara raŞmen yerlı yerinde duruyormuş Fakat hem sehırcılık kurallarıp.a uvmak, hem de motor pıırultjsu ile halriı rahatsız etmemek ıçin yakında fabrıkayı daha u,gun bır yere tasıyacaklar, buradakı genış alanı da plâna gore parselleyıp şehre katacaklarmış. Atelyelerı gezdık Dogrusu ortalıkta oyle Almanvarı, ya da Amerıkanvari bır çalışma temposu goremedım. Yerler pırıl pırıl temız denemezdi. çahsaniarm kıyafetı de pek muntazam degıldı. Kımı mavı ış gomlegı gıymıstı. Kımı de ayagına eski bır pantalon çeçırrr.ış, sırtında atlet fanılâsı ile dolaşıyordu Ortalıkla hafıf tertıp bır derbedsrhk seer gıbı oldum Yalnız herj karimların calıstığı bır atelvede tezeâhlar n baş'na saksılar ıçınde cıçekler konmuştu. Bu manzara ınsar.m sozun'i \e eonlunu okşuvordu Oradakı kadırlar da kılık knafe' bakımından daha Avrupal. daha ıtınah gorunuyorlardı Bır başka atelvede Başbakan Ürguplu o bolumun şef.nı sorguya çektı. Orta bo>lu tıknazca, sıvıl gijinrnış, cana \akın bır adamdı bu. Guler yuzle butün sorulan cevaplandırdı Otuz sekız yaşında. Fabnkaya çırak olarak gırmış, bır yandan oğrenımıne de. am ederek bu mevkie yukselmıs Evli, uç çocuklu. Avlıçı prımsız ıkı vuz on ruble Prıralerle beraber ayda slıne 285 ruble geçıyor. Bunun on beş rublesı ev kırası ı elektrık, navagazı. sıcak ve soğuk su, kalorıfer dahıl). Esklden eşı de çahşırmış. Sımdı kazancı yettığınden artık esi çalısmıyor tki yıldır yaz tatıllennde Moskovadan avrılmıvormuş. Çünkü ünıversiteye, gece kurslanna yazılmış. YUKsek öğrenımını tamamlıyacak. Bızi geydırenlerden bıri' Başarı gosterırse bir gtin bu Her sistem karma bir hüviyet taşır $ unu hemen kaydedelim ki. laf şekillerile kapitalizm ve sosvalizm, esas itibaıile doktriner sistemlerdir. tktisat tarihi ise, tathıkatta saf şekilde teorik sistemler bulunmadığını gosterınektedir. Başka bir ifade ile, doktrindeki kapitalızm \a losyalizme tatbikatta tesaduf edîlmemektedir. Tatbikatta gorulen her sistem, azçok karma bir hu\iyet taşımaktadır. Diğer taraftan, gerck kapitalizmin, gerekse sosyali7mın çeşitli şekılleri vardır. Hkçağ kapitalizmi ile 18. ve 19. asırlar kapitalizmini ve 20. asnn neokapitalizmlni bir ttıtmak nıumkun değıldir. Bunnn çibi, eski zamanların ütopik sosvalızmi ile, daha ycni zamanların ihtilâlci sosvahzmiııi ve B<ıtı dünvasının daha vıiksek bir sosval addlet sajlamak hrdefiııi suden sosyalist eğilimini bir tutmaya imkân joktıır. Bu demektır ki, kanıtalizm ve husuMİe sosvaliznı terimlerini kullanırken, huıılarla ne kasdedildiğini mutlaka araştırmak Iâzımdır. Ak*i luılde, bu terimlere çok değişik mânalar veren kimseler arasında bir anlasma>a varmak imkânı voktur. Su halde, herhangi bir munakaşaya girmeden once, tarifler uzerinde durmak ve anlasmak gerekir. 1 1 ıj *1 fapitalizm ve sosyalizm. son zamanlarda hasınımızda, llmî bakımdan kabule deijer olmak :yan geklllerde tarif edilmiştir. Meselâ, kapi * kı dunya goruşü arasında böylesıne derın bır fark olunca, Sovyet Rusyadaki hayat düzemnın Batıdaki hayat duzenine benzemıyecegım de rahatça kabul ederız. Bız şımdı Sovyetleri kendı hallerıne bırakalırn da Stalın'den sonra gevşetilen baskı rejıminın yabancılara ne gıbı kolaylıklar getırdig'nı şoyle bır gozden geçırelım: E=kıden Sovyet Rusyaya gırmek ve Ru?\ada şehıraen şehıre seyahat etmtk son derece guçtu ve ozel musaadeye baslı ıdı. Moskovadaki yabancı muhacirler, yazılarını ancak sansüra gostermek ve ıstenmıyen verlpn çıkarmak suretıyle gazetelerıne gonderebılirlerdi Komunıst Partısi organlan dışmda yabancı basının I EoiIİH VE ÖoREIİH Türker ACAROGLU • çocuGrN iç DCNYASI VE PROBLEML! ÇOCUKLAR (19fi4i. Madeleine Rambert'dcn Dr. Baha Arıkan. Doç Dr. Selmin Evrım ve 1. Memduh Seydol'un dı'ımize çevırdık'eri bu kıtap, Tıtrkive Emekli Öğretmenler Cemiveti Cenel Merkezi >ayınlanndandır. (64 s, 1 portre, 5 Iırai. Cenevre, Lozan ve Paris unıvershelerı profesorlerınden, J. J. Ronsseao Enstitüsii >tüdiirü, durya çap.nda ünlü eğıtımcı Jean Piasret cnsozunde eserı değerlendırdıkten sonr?. Rambert'in duşuncelcrine katılmanıak elden gelmbor» d^mektedır. Hıkâ\e.er ve çocuk oyuntanyla başlıyan kıtap, çocukların rüya'.arıyla sürup gitmekTe, çocuk psıkanahzmde metod o arak resımle sona ermektedir. Kıtapta geçen yalancı sozler sonda açık.anmışhr. Ya/îr adının kıtap kapainda gorınmevip ancak önsozden öğrenilehılmesı, bır < e ya?ar yerine onsozu yaza* nın portresının konulınası bir karîırşınassızhk sayılır • İLKOKULDAN t NIVERStTEYE REHBER (1965'. Gazetecı arkadasımız Zi>a Nebioğlu'nun haîırlajıp yayınladığı bu kılavuz, BaTeş elıyıe dağıtılmaktadır (224 s, 5 lıra). Gazetemızde bır yazı dızısı bıçıminde yavınladıgı 7aman, çok ılgı gormuçtu. İlk. orta ve vuksek oğretim bolumlerıne ayrılan kıtabm bazı bolumleııne jeni eklemeler yaDiImış. Yazar, önsözunde, mesleğe yoneltme sistemıne imkânlar nısbetinde onculuk edebılme isteğını açıklamaktadır. Faydalandığı kaynakları da baştarafta belırten araştırıcı, kıtabınm onumüzdeki yıllarda yeni baskılarının yapılacağım bıldırmektedır. Ilkokuldan unıversiteye kadar yurdumuzdaki çesitlı egıt:m ve öğretım kurumlarmı yararlı bilgilerle tanıtarak öğrencılerm dıledikleri okulu seçmelerine yardımcı olan bu kitap, ana babalann, öğretmenlerın okullarm da bırçok muşkulunü ortadan kaldırabihr. • İLKOKLXLARDA KÜME ÇALISMALARI TEKNtGl (1965). Akşehir Erkek Ilkoğretmen Okulu Meslck Derslcri Öğretmeni Vedat Ak'ın hazırlayıp Akşehir'de bastırdıgı bu kıtap. ilkokul oğretmenieriyle ılkoğretmen okulları oğrencılerine >eni program çaiışmalan ıçm varar'ı olmak amacını gutmektedır. Program gelıştırme okullarında alınan sonuçiar venmlı olursa, 1967 den sonra butun Türkive ılkokullarmda jenı program u>gulanacak. ozaman kume calışmaları okullanmızda önemli bir yer alacaktır. Sınıftaki ö|tencılerın kumelere ayrılması, kumenın kurulup çaıişması, bua da öğretmenm rolü gıbı konularla ılgı'.ı bazı esaslan belirten kitabın sonunda, fotoğıaflarla küme çalısmaları gdstenlmiştır '47 =, 250 krş>. •) İLKOKLLU B1TIRME SINAV SORULAKI VE CEVAPLARI (1M5). Osretmen Necati Tarccr' in hazırladığı, emekli öğretmen Avni Altıner"ın denetledıği bu kıtap, Bakış kutuphanesince ıkınci defa basıldı (240 s., 750 krşi. Programa gore, ilkokul dorduncü ve beşıncı sınıflarının butun derslerının sınav soru'armı, karşıhklarını verıyor. Öğrencılere, bğretmenlere, s'nıf kitaphklarma gerekli bir kitap. «) ÜNİVERSİTELERİN tDARE VE MCRAKABESİ (1964). Ankara t'niversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Profesor» Dr. Yaşar Karavalçın'ın avrı bssı bıçıminde yayınladığı bu kıyaslı inceleme<ii, Turkije'de unhersıte sorununu koyduktan sonra, yabancı ülkele'deki durumla Turkıve'deki durumu kıyaslamakta, sistemin mahzurlarmı açıklamakta, goruş ve teklıfleıını sonuçta behrtmektedir. (118 s., fıyatı yazılı değil). Ünıversıtelerımızın yonetım ve kontrolu once yeni Ana>asa ve anayasa hukuku bakımından, sonra da yururlukıekı mevzuat bakımından araştınlmıştır. Vazar sozunu şoylece bağlamaktadır. •Vniver,ite meselelerini incelemek ve Cniversiteler Kanununda vapılacak değişıklik ve ilâveler hakkında sarih tekliflerde bulunmak iizere, geniş selâhiyetli. çalışma suresi onceden tesbit edilmiş, «jerekli malî ve şahsi vasıtalar emrine tahsis edilmiş mııstakil bir komis>on ihdas edilmeli, bu komisvonun raporu aynen neşredildikten ve veni tasfirı bovle bir ihzari calısmadan sonra T.B.M. Meclisine tevdi edilmelidir » • ÖĞRETMEN KİTAPLARI: Milli Egitim Bakanlığının 1951'den berı yavmladığı bu dızıden şımdıve kadar tam 110 kıtap çıkmış bunlardan bazısı birkaç kez basılmış, herbırı 4O 0 60 O ara. O.O s'nda tiraj yapmıştır. Son zamanda ç.kan sekizini kısaca tanıtmağa çalışacağız: Ana okullarında beden eğitimi. Selçuk Kantarcıoğlu'nun jazdığı bu kıtap, teonk ve pratık olarak ıkı bolume ayrılm";, pratık bolumde bar.klardan, hasırlardan, çemberlerden. mukavvalardan, top ve balonlardan yararlanma biçimleri göstenlmiştır <72 s şek.llı, 4 lira). Aritmetik. Y. Grozes'ten Sulevman Ölçen'in çevırdığı bu kitap, tabıî sayılar teorisinden sonra. okuvucuya kesırler üzerine bılgı ve alıştırma,ar veuvor tVIII414 s. 1860 krş). Fen bğretimine kaynak kitap. Kânıuran Çilenti ile Mustafa Olcun'un UNESCO vaymlarından dılimize çevirdıklerı bu kıtap, oğretmenı iş başmda vetıştırme kursları ıçin iyi bir kaynaktır (XVIII360 s, sekilh. 14 lıra > ilkokul çocuğu ve öğretmen: Susan tsaacs' tan Yılmaz Öz'un çe\ırdı*ı bu kitap. çocuklar arasındaki birevsel ajırımları, sosyal ve zihnî gelışme\i an'atmaktadır (11102 s, 4 lirai. tstatistiğe giriş. E.F. Lindquist'ten Prof. Hasan Tan ile Prof. Tuğrul Taner'in çevirdıkleri bu kıtap. ıstatıstiğın eğıtım ve psikolojıde ku'.lanılışlarını ve yorumlanmalarmı incelemekte, sonda bır ek bolum haLnde kullanılan Türkce tngilizce, İngilizce Turkce terim'erin sözluğünu vermekteaır (IV 221 s , 850 krş > Okul idareciliğinin esaslar:. Ward G. Reeder'den Turhan Oğuzkan'ın çevırdiği bu kıtabm 2. cıldı, oğrencilerın yonet.mınden sonra, ders kitaplan ve okul kutüphanelerınin ydnetimi, okul tanıtma işler gıbi konular üzerinde durmaktadır (11247 s, 10 lira>. Iîuh sağlığı bilgisi. Dr. Mitat Enç'in bu eseri, üçuncü defa basılmaktadır. Ruh sağlığı konusu ve gelışmesıni açıkladıktan sonra, kişilik, kisı.ığın intibakı. ruh hastahkları. suç ve curum. cınsel gelışım, beden âıza!arının kİ5İ!ık uzerindekı etkıleri. evlihkte ruh sağlıfı, okulda ruh sağ'ığı. bu problemlerin çozulmesınde kullanılan teşkı'ât, teknık ve araç'ar üzerine genij bilgi v«rmektedır (IV273 s , b40 krs 1. Yazı öfretimi. UNESCO ile Milletlerarası Eğitim Bürosu'nun ortaklaşa yayınladıkları bu ki••;: tap, yazı öğretunine toplu bir bakıştan sonra el !••; yazısı örnekleri sunmaktadır (40 »., 170 kr«.). !;!• memlekette satılması yasaktı. Sıstemlı olarak parazıtlerle bozulduğu içın vabancı radyo ya>mlarır.ı Rus5adan ızlemeve imkân \oktu. Dıplomatlar. devlet merkezının kırk kilometreden lazla u?ağına gıtmek ısiçrlerse £ovvet Dışısleri Bakanlığınuj ıznini almak zorıında idıler. "Ruslar, yabancıları evlerıne çağıramaz, hatta sokakta yabancılarla konuşmaya pek cesaret edemezlerdı. Şımdı, jabancı basının satışı ile dıplomatların Rus topraklanndakl gezi formahteleri bır yana, oteki yasakların hemen hepsi kaldınimıştır. Yururluktekı o ıkı yasa^ın da burolcratık bır kalınüdan başka bır şey olmadığını sanıyorum. Bırlesıs Amprıkanın Moskova Hava Atase^l otomobılıne atladığı °ıbı kımseje haber vermeden Orta Asya steplerıne hava almaya gıder, va da Cumhurıjet gazetesı Azerbavcan şehırlennde serbe'tçe okunursa bunun kıme ne gıbi bır zararı dokunur, anlamıyorum. abancı meslekdaşlarla tanışmak, konuşmak hoşa gıder. İnsan ne de olsa karşısmdakı'ıere daha bır rahat, daha bır teklıfsız açılabüıyor. Moskovada geçırdığımız kısa sure ıçınde Sovyet basınının ıleri gelenlerıyle buluşmak, goruşmek ımk&nını bol bol bulduk dıjebılınm Hükumet organı İzvestıa'mn Başyazarı Oşevero, Lenın'ın kurduğu ve bır sure j'onettıiı Komunıst Partısi organı Pravda'nm Başyazarı Rumıançev, Tass Ajansı Genel Müduru Garınov ve Yeni Haberler ABunun üzerine durumu haber alan hir baska firma (Yılmazotln jansı Genel Muduru Fedyaşın gıbı tanınmış kışılerle yeşıl bır maTicaret Kollektir Sirketi) hir mektup \azarak demistır ki : sa başmda meyva suyu ıçerek, va Hazine zarara sokulmaktadır. A. B. Dick ve Kcnro firmalada beyaz ortülj bir zıyafet sofrası rının vaptıkları makinelerin bıitun dzellikleri sartnameve avnen sobaşında kadeh tokuşturarak tatlı kularak baska firmaların satısa katılması önlenmistir. Oys» bnntatlı sohbet ettığımız oldu. SovIardan daha üstün nıtelikte makineler de vardır. Ve Bakanlık 2490 yet Rusyanın en çok olcunan ga»ayılı Kanuna avkırı hareket etmektedir. zetesi sekız mılyonu aşkın tırajıy• le tzvestıa. Onu altı miAon şu Sımdi bakınız : Bır devlet d a i r n ! yüz hinlerce liralık makinekadarla Pravda ızlıvor. Bu ıkı galer alacak; bu makinelerin Tıirkivedeki imtivaılı tek ithalâtçısı zete memleketin yırmı beş otuz aradan komisvon çıkaracak.. jerınde rotatıflerfcurmuşiar.MosTürkiveve potasa ithal edılecek: t/mirde imtiyazlı bir tek firkovada hazırlanan matrıslerı uma ithal edecek ve aradan komisvon çıkaracak. çakla gondermek suretıyle yirmi Turfci\ede ozel tesehhüs carkı bövl e calısıvor. iki mılyon kı'ometrekarelik koca ulkenın en uzak noktasına kadar Ozel tesebhüs çarkı bbvle calısıvor iıs'.eliK kontrol da vok. her yere günu gunune Moskovada KİMİİisü ve ispisi rjvanmamıs. bn tiirlü islere aklı ermez. Kövlii basılan çazetevı yetıstırebıliyorlar. cofunlugu çesme ve mescit pesinde daha Isçi ise kırafın kuvrnGazeteler genel olarak doıt sahıSuna vapısırsa mutlu olacajı havalinden yeni yrni nvanıvor. Senfe. haftada ıkı defa da altı sahıfe dikalar isçivi ücret politikasi, ] e uvutmak volundalar. Ovsa Türkiçıkıvor ve beş kopeğe (ellı kuruye bir baska hikâvpnin içinde sa) satılıyor. llân kabul edılmedıImar ve Iskân Bakanı Savııı Recai tskenderoçlu için olumlu ğı içın ihtıyacı karşıhyacak kadar dusuncelerimiz vard.r. Yukarıdaki is e el atıp olavın «erçek ^üzunü >azı koyabılıyorlarnıış. Okuvucu ortava ko^acasına da eu\enimız vardır. Ancak mesele tek tek olarnıektuplarına bu>aık onetn verdıklerı, banlara genış yer ayırdiKİalarla çoznlecek gıbi de*ildır. Dâva bir düzen dâvasıdır. rını so>ledıler Bızlerden bırr Su vnkarıda açıkladıiŞımız can sıkıcı ıslere aklı eren ve kus uçurtmnan cııısten zehır çihi elemanlarla donanmış bir kadro Mec Ama sız olayları halka serıse «ırdı mı. ilk adım atılmıs olacaktır. Basın kendisine düşen ajırbestçe bıldırebüıyor nıusunuz' Hkla kontrol eörevine katılahıldi»i «ıın halkın sovulması bnleneSi7de hıç c.navet, uçak kazası olceklır. maz m ı ' Burada her sey her zaÖzel tesebbus erbabı buenıı Türknede özel tesebbüsün hanıjı man gulluk, guhstanlık mı? sartlar altında çalıstıiını herkesten iyi bilivor. Tıırkiyenin BaskoDiye sordu Pravda Başyazan misvoncusu da îs!n içvuzflnü ıvi bilivor. Ama hepsi de bunları halka Rumançev'ın cevabı suaçıkhvacak verde maval okumarı çıkarlarını surdurmek için ye£ Bız heyecan uyandıncı, sanbuluvorlar. sas\on gazeteciliğı yapmıyoruz, Bu memleketin namuslu özel teşebbüs erbabının da başları »ıBır cınavetı, bır kazayı sişınp kokıldıçı zaman basvuracakları ver, toplumcuiarın yerıdır. Yoksa caman resımlerle birınci sahıfeyl harcamaktansa, cinayet, ya da kaonlar da mılletı so\maja kalkısmıs olanların ortasında hem havsiza haberıni ıçerıde dört satırla >etlerini hem kişıliklerını ka\bedip. kavnayıp gideceklerdir. verıp cınavetlerı, kazalan onlıyecek tedbırlere daır makaleler vayınlamak c uretılye halkı uyarma> ı ve* buluyoruz Y Asıl yenilik Şımdi artık yabancı radyo yayınları parazıtlerle bozulmuyor, sansurden vazgeçıldıği IÇJI dünya basını Moskovada ıkı juz devamlı muhabir bulunduruyor. Bunlar dıledıkleri gıbı Sovyet hükumetını tenkid edebilıyorlar Arada bır yazılarmı kasıtlı bulduklan bırı çıkarsa, Batı demokrasılermde de zaman zaman rastlancbğı gıbı, Ruslar onu sımr dışı etmekle \etmıyorlar Fakat asıl venılık, raera leket ıçı ?ezı ımkânlannın genışletılmesmde ve vabancılarla ahbaplığın hos gorülmesınde, bır zamanlar gıdıp gormeyı aklımzdan geçıremıyeceğıniz yerlere Puslar şımdı sizı ısrarla dâvet edıvorlar. Taşkente gidmız, Bakuyü gorunıiz, Sıbırjayı dolaşınız! Dıyorlar. Irkustk'a ugTamıyan, orada kurulmakta olan dev barajla yeni endustrı tesıslerıni gozden geçırmeyen bır adamın Rusyayı gormuş sayılamıyacagını soyluyorlar. Programda Moskovaya az zaman ayrıldığı ıçin sıtem eden bır bilım adamı, bır daha setere beni evıne çağırdı. Gezirmz uzasa ıdı, çağrüarın da artacagına şuphe yoktu. esml ziyaretlerde en korktuğum şey fabrıka fabrika dolaştırılmaktır. Makıneden hıç anlamam. Ne işe yaradığını bılmedığım b:r takım âletler arasında ne yaptığını kavrıyamadığım işçileri seyrederek gürültü patırtıdan sesı bıle dujoılmıyan rehbere koyun kaval dinler gıbı kulak ver urk Sovyet dostluğunu gelıştınnek hususunda yayın organlarına dıısen gorevler uzerinde durulurken yıne bızlerden bırı: B;r yandan dostluğa onem verırken ote vandan (Bızım radyo) vasıtasıyle her akşam hukumetımız aîeyhme vajın yapıyor, hattâ «falan partive oy verınız» dıyerek iç işlerımıze karışıyorsunuz' Dedi. Bizım radyo ne demek, nerededır bu radvo? Hıç duymadık! Dedıler Pestede mi idı, Doğu Berhnde mı, bız de pek bılrruyordıık Rus meslekdaşlanmızın ıddıasına gore Sovvet radyo ve gazeteıeri hıç bır mılletın ıç işler:ne kanşmıvordu. Yalnız ne var kı yabancı yavın organları hor gun Sovyet rejimi aieyhıne propaganda >aparak Sovyet halkı U îennde etkı yaratmaya çalışıyorlardı. Moskova radyosunun kımi yayınları hoşa gitmıyorsa bunun bir nefis müdafaası kaygusundan ılerı geldıgı düşünülmelı idı. T • .«..•.«....... ..... •. ... .. .......«..... TESEKKÜR Ûfuüyle bu! acı'ar İçinde b.rakan âzız buyugumuz eskl Malne Mufettışlerınden ve B M M. esk, Re>s Vekıllerınden Denızcılık Bankası Yonetım Kunılu u\esı, İHSAN RÜŞTÜ BAÇ'ın cenaîe torenıne katılmak, kabnstana ve evımıze kadar gelmek, telgraf. mektup, telefonla tazıyede bulunmak \e çelenk gondem'ek suretıyle acımızı paylaşmak lutfurda bjlunan muhrerem ze\ata ve muesse^elere. hastalıfı sırs^ında alaka ve ıhtımamlarını esırge.nıyen hckim \e hen'sırelere. dost ve akrabal^rımıza dcrm m.nnet \e şukramariTnızı arzderız. BAÇ \e ESFN AILr.LERI (Cumhumet 10'OS» • Türk Ticaret Bankası A. S GALÂTÂ SUBESrnin I santral çağırma numaralarının I I Müfettis Mııavini Ahnacnk Bankamız Teftiş ve Kontrol Heyetıne sınavla luzumu kadar Müfettış Muavıni alınacaktır. 1 Müfettis Muavini olabılmek içm; A Siyasal Bilgıler, İktisat, Hukuk, Ortadoğu Teknik Ünıversıtesı İdarî İlımler Fakültelerile İktisadî ve Ticarî İlımler Akademisi veya yabancı memleketlerdeki muadıllerinden mezun olmak, B 35 yaşını geçmemış ve askerlik göre\"ini tamamlamış olmak, C Yapılacak yazılı sınav ve sözlü test yoklamasında başan sağlamak, D Hizmet taahhüdü altında olmamak, şarttır. 2 İsteklıler Beyoğlunda Umum Müddrlüğümüz binasuıdaki (Teftiş Heyeti Bürosu) na 30 eylul 1965 perşembe akşamına kadar şahsen veya yazılı müracaatla ıstenüen vesaıki tevdi etmelidırler. (Evvelce sınavlarımıza girmis olanlar bu smava katılamazlar.) 3 İsteklUerden 14 ve 15 ekim 1965 Sünler. yapılacak yazılı smava girmeleri kararlaştır lanlara dâvetiye gönderilecektir. Dâvetıyede yazılı tarihte gelmiyenlerin sonrakı müracaatlan kabul olunmaz. 4 Sınav konuları ile, verilmesi gerekli vesikalar. maaş ve yevmiye miktarı, sosyal vardım ve emekhük haklan, yabancı dıl bilenlere uygulanacak rejim, Avrupada staj vesair usul ve mevzuatımız hakkındaki bılgiler mahallt şubelerimizden ve 2 ncı maddede yazılı Büro'dan öğrenilebüir. BUGÜNDEN İTİBARjErl | | 49 05 101112 (ÜçHat) I I • olarak değıştığıni Muhterem muşterilerimıze bıldınrız. Reklâmcılık I I 3237/101181 R SAYIN OOKTOR ve ECZACILARA< ENTEROGEL VİTAMİNE ( Poudre . Süspansyon ) B. Kompleks vitamlnlerinl havi antldiaralk KoUoldal «01 gr BiO gr Blr <Uçe{io mnhtenyatı : ^••••••••••••l••••••••••*•••••••••!•«••••1^ 14 8 1965 gunü Tefatıvla blzlerl sonsuz acı'.ara garkeden, S«T. glll babam TESEKKÜR CEMİL ORTAÇLI 20 filçek ihtiva eden 200 ec.lik şışelerde plyaıaya arzedilmiştlr. DOĞFARMA LABORATUARI • Bomonti Sanayl mıntıkası Ilâncıhk: S08Ü/10132 15 8 1965 günü ebedl lstlrahatgâhma t«vdl edilmiştir. Hastahğı aırasında alâkalarını eslrgeml. >en Dr. Zıya Tanan, Dr Selâhattin Cımcoz, Dr Asım Istanbullu, Dr. Sabıh Sunar ve Dr. Necati Sevılgcn beylere, yardımları ile bızlerı mınnet altında bırakan apartıman sahip ve sâkinlenne. son vazifede bulunmak uzere gelen, telgraf ve telefonla derın acırnızı paylajmak kadirşınaslığını gösteren akraba, dost ve arkadaşlarımıza derın çukranlarımızı sunarım. Oğlu Ybksek Mimar REHA ORTAÇLI 10141) ELENÂN ALINACAKTIR Tanınmış bu ılâç fıımasmda istıhdam edılmek uzere aşağıdaki şartları haiz eleman alınacaktır. Muhasebe için Lıse veya Ticaret Lisesi mezunu, askerlığıni yapmış ve 30 yaşmı geçmemiş 2 kişi, Sekreterlık ıçm İngilizce ve Alrr.anca lısanlarına vâkıf bır bayan ile kahfıve bir daktılo sekreten. Muracaatlann; P K. 456 Galata adresine bir fotoğrafla bırlıkte el yazıları ile vazılmıs kısa hâl tercümelerivle yapılması nca olunur. 3^8/10114 Reklâmcılık 3268 10113 •iiiiiiiiiiiiiiiiijjiiiiSİ BskJlmeılık