Katalog

24 BODRUM ÇEVRESİ Çökertme’den çıktım da Halilim aman başım selamet Bitez de yalısına varmadan Halilim aman koptu kıyamet Arkadaşım İbram Çavuş Allah’ıma emanet KÖŞE BUCAK Çökertme Gündüz Mutluay ökertme türküsünü bilÇ meyen yoktur, özellikle de aydın çevrelerde. İstanbul’da falan da olur ya, özellikle Bodrum’un rakı sofralarında (her nedense) erkeklerden birinin sesini mümkün olduğunca kalınlaştırarak Çökertme türküsünü söylemesi mecburiyet faslındandır. Türküyü herkes biliyor da Çökertme’yi bilene pek rastlamadım ben. Tepedeki Gökbel köyü denizden saklanır, korsanlık zamanından gelmedir bu huyu. Ama geceleri kendini ele verir ışıkları. Elektrik icat olunca saklanmak kar etmez. Zaten gelenler de korsanlar değil yatlardır. Mavi yolcuların Bodrum’dan çıkarken ilk, dönerken son demirleme yeridir Çökertme. Küçük küçük çok sayıda koy var. Her koyda da birkaç tekne demirlidir akşamları. Köyün sakinleri eskiden korsan gemilerini gözlerlermiş gafil avlanmamak için, kader midir nedir, şimdi de tekneleri gözlüyorlar; para kazanmak için. Çağımız “pazarlama ve promosyon çağı” ya; balık lokantaları da çağa ayak uydurmuşlar. Ufku gözlüyorlar ve yatlar uzaktan görününce küçük ve hızlı botların ipini çözüp yatı karşılamaya gidiyorlar son hızla. Bu “pazarlamacılar” birkaç dilde çat pat da olsa konuşuyorlar. Yemeğin parası tura dahilse sorun yok, kaptan yapacaktır pazarlığı. Değilse karaya çıkıp balıkları görüp, sıkı bir pazarlık yap BODRUM MUĞLA Kırcağız ÇÖKERTME Ören Akbük Gökova Akyaka Akçapınar kova Körfezi Gö mak yolculara düşüyor. Gökbel köyünün “Sivri Kümes” denilen tepesinden Türkiye’nin en güzel koylarından biri, Gökova kocaman bir tablo suretinde görülüyor. Yetmiyor; Fesleğen bükü, Çökertme koyu, Arpa bükü, Kargılı bükü güzellik sırasında itişiyor. Demirli yatlar salınıyor, seyir halindekiler nazlı süzülüyor. Lakin Sivri Kümes’in yolu dik, yaz sıcağında tırmanmak zor. Demokrasilerde olduğu su götürür ama turizmde çare tükenmez. Memleketimizde asıl işi dışında her işe koşulan traktör vardır. Römorkuna doluşulur. Belden, boyundan fıtık türünden bir rahatsızlık yoksa bu yolculuk eğlenceli sayılabilir. Hoplar ve küt diye düşer, sonra bir sağa bir sola yalpalayıp öne arkaya salınır. Rodeo atına binmişiz sanki. Ama eğlencelidir de. Nefes almayı unutmayanlar kekik ve püren kokularını duyacaklar. Vapur satıcılarına döndürdük ama daha bitmedi. Traktör de bir yere kadar. Sonra bacaklara kuvvet. Fazla değil, 20 dakika yürümek yetiyor... Çökertmeyi görmek için mavi yolculuğa çıkmak şart mı? Çıksanız iyi olur, mavi yolculuk herkese iyi gelir ama buyurun karadan gidelim: Milas’dan Kemerköy’e yarım saatte bir minibüs var. KemerköyÇökertme arası dokuz kilometre Ya taksi tutulacak ya da yürünecek. Bodrum’dan Milas’a doğru çıkıp Mumcular sapağından girip Yeniköy ve Mazı’yı geçtikten sonra toprak bir yolla Gökbel köyüne ulaşılıyor. Çökertme de köyün sahili. Otomobilini esirgeyenlere tavsiye etmiyoruz. Okurumuza çok eziyet çektirmeyelim. Vakti kerahat gelmiştir, sahile atılmış masa donanmış zaten. Güneş denize batacak. Bir mızrak boyu kala ilk kadehler kalkacak. Gece uzar da dönüş zor gelirse köy evlerinden birinde uyumak neden olmasın. Bir çok pansiyon var. Pansiyon da sahipleri de alçakgönüllü ama çarşaflar sakız beyazıdır her zaman. Dönüş kaygısı kalmadı, birer kadeh daha parlatmanın sakıncası yok. Bu akşam türküyü daha bir güzel söylersiniz artık. Çökertme’nin hikayesini anlatma vaktidir: Karşı adaya tütün götürüp mastika getiren Halil’in sevdalısı çakır gözlü Gülsüm’ü Çerkez kaymakam nasıl almış, bunu da biz anlatmayalım da meyhaneci anlatıversin size. Zaten herkes biliyor hikayeyi. Köyde Milas halısı dokuyan kızlara da sorabilirsiniz. cumhuriyet@ekinyazim.com