04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 Hükümetin ekonomiyle ilgili yaptığı iyimser açıklamaları gerçeği yansıtmadığı gibi Türkiye borç batağında yüzüyor C haberler SÖZDEN YAZIYA GÜRAY ÖZ 20 TEMMUZ 2007 CUMA AKP ekonomiyi felç etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AKP’lilerin ekonomiye ilişkin yaptığı iyimser açıklamalar gerçekle bağdaşmıyor. Rakamlar, hükümetin verilerini yalanlıyor. AKP döneminde cari açık 20 kat artarken Türkiye’nin borcu neredeyse ikiye katlandı. Özel sektörün borcu yaklaşık 2 kat arttı, kredi kartı borcu 5, ailelerin banka borcu 6, tüketici kredi borçları ise 20 katına çıktı. Dolara yatırım yapan yüzde 260 kazanırken yabancılardan alınan vergi kaldırıldı. Büyüme iddiasına karşın vergi mükellefi sayısı 8 milyondan 7.5 milyona indi, karşılıksız çek 2, protesto edilen senet 3 katına çıktı. Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şükrü Kızılot tarafından yapılan değerlendirme, AKP iktidarının ekonomiyi getirdiği noktayı gözler önüne serdi. Kızılot’un değerlendirmeleri özetle şöyle: ? AKP iktidar olduğunda cari açık (Türkiye’ye gelen dövizle çıkan döviz arasındaki fark) 2002 Aralık ayında 1.5 milyar dolardı. 2006 Aralık rakamı ise 31.5 milyar dolar. Artış oranı yüzde 2 bin. ? Dış ticaret açığı (ithalatla ihracat arasındaki fark) 2002 Aralık ayında 15 milyar dolardı. 2006 Aralık ayında ise 53 milyar dolar. Artış oranı yüzde 241. Kime Oy Vermeli? lemek gerekir. Dönmeyen, “Sen, diyor, İslam âlemini bir yana bıraktın, ABD ile, AB ile aşna fişne halindesin. BOP’un eşbaşkanı sen değil misin? IMF ile anlaşan sen değil misin?” Doğru söylüyor. Dönmüş olanların küresel dünyanın gerçeklerine uygun bir role soyunmalarından o da rahatsızdır. Biz de hoşnut değiliz durumdan. Tarikatçı liderin peşinden gidecek değiliz, ama oğulu en iyi babası tanımaz mı? Bizim de bildiklerimiz var. Biz de başka türlerini yakından biliyoruz küresel dünya ahvaline uyanların. Dönenler döndükleri yerde buluşuyor, birbirlerini buluyorlar. Dirsek teması halinde yürüyüp gidiyorlar beş yıllık dokunulmaz Meclislerine. ??? Peki, biz ne bekliyoruz? Biz şimdilik Godot’yu bekliyoruz. Siyasal parti mitinglerinden önce meydanları doldurmuş olan milyonların ABD, IMF, işsizlik, yolsuzluk hakkındaki sözlerini ciddiye aldığımız, bu sözleri sistemle kavgası olanların kavga sesleri olarak algıladığımız için bekleyip duruyoruz. Bir yandan da biliyoruz, beklemekle olmaz bu işler. Kitapta okuduk. Godot gelmiyor. ??? Ben bu seçimde kime oy vermeniz gerektiğini söyleyemem size. Ama kime oy vermemeniz gerektiğini söyleyebilirim. Sahtekârlara, düzenbazlara, antiemperyalist havalar atıp milliyet mukaddesat satanlara oy vermeyin. Dokunulmaktan korkanlara oy vermeyin, katillere oy vermeyin. Dini imanı para olduğu halde din iman pazarlayanlara oy vermeyin. AB demokrasi getirecek diyenlere, IMF’ye oy vermeyin. Kime verirseniz verin, sakın ABD’ye oy vermeyin. [email protected] İŞTE AKP’NİN GERÇEK YÜZÜ ? Cari açık 20 kat arttı . ? Borç ikiye katlandı. ? Dolara yatırım yapan kazandı. ? Vergi mükellefi sayısı düştü. ? Karşılıksız çek ve protesto edilen senet sayısı kat kat arttı. BORÇ HAD SAFHADA ? AKP iktidar olduğunda Türkiye’nin toplam borcu 222 milyar dolardı. Bugün 408 milyar dolar. İç borçta artış yüzde 114, dış borçta artış yüzde 64. ? AKP iktidar olduğunda kişi başına borç 3 bin 187 dolardı. Bugün 5 bin 458 dolar. Artış yüzde 71. ? Özel sektörün dışarıya borcu 2002 Aralık ayında 44 milyar dolardı. Bugün dışarıya borcu 126 milyar dolar. Artış yüzde 187. ? Ailelerin bankalara borcu 2002 Aralık ayında 4.3 milyar YTL’ydi. 2007 Mayıs itibarıyla bu rakam 24.4 milyar YTL. Artış oranı yüzde 467. ? Tüketici kredilerinde 2002 Aralık ayı rakamı 2.3 milyar YTL’ydi. 2006 Aralık ayında 45.5 milyar YTL. Artış yüzde 1878. 19 kat. Türkiye borçla yaşar hale getirildi. Ayrıca kredi kartı borçları toplamı 2002’de 4.3 milyar YTL’yken geçen yıl 21.2 milyar YTL’ye çıktı. Artış yüzde 393. ? Temmuz 2006’da yabancıların devlet tahvili, Hazine bonosu ve borsa kazançlarının vergisi yüzde 15’ten sıfıra indirildi. Yabancılar vergi ödemiyor, Türkler bu gelirlere yüzde 10 vergi ödüyor. ? Borsa da yabancılara geçti. AKP iktidara geldiğinde yüzde 43 olan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’ndaki yabancı payı şu anda yüzde 71’e çıktı. ? AKP iktidarı, rantiye kesimi ihya etti. Yabancıların 2002’de borsaya yatırdığı her bin dolar, şu anda 3 bin 586 dolar oldu. Dolar bazında kazanç oranı yüzde 259. Böyle bir örnek dünyada yok. SÖMÜRMEYE GELDİLER ? AKP iktidarında rantiyeye toplam 141.3 milyar dolar faiz ödendi. Büyük bölümünden vergi alınmadı. ? Türkiye yüzde 19 ile dünyada en yüksek faizi ödeyen ülke. Yabancılar AKP iktidarında risksiz devlet tahvilinden yüzde 141 kâr etti. AKP iktidara geldiğinde tahvile bin dolar yatıran yabancı, 4.5 yılın sonunda 2 bin 441 dolar kazanç sağladı. ? AKP iktidar olduğunda bankacılık sektöründeki yabancı payı yüzde 3’tü. Bugün itibarıyla yüzde 42. Artış 14 kat. ? AKP iktidarında gelen yabancı sermayenin yüzde 81.4’ü bankacılık ve haberleşme sektörüne girerken sadece yüzde 14.1’i imalat sektöründe yer aldı. ? Karşılıksız çeklerde artış yüzde 102, protesto edilen senetlerdeki artış yüzde 204 oldu. ? Pek çok işyeri kapandı. Büyüme iddiasına karşın AKP iktidar olduğunda 8 milyon olan vergi yükümlüsü sayısı, 2006 yılı sonunda 470 bin azalarak 7 milyon 530 bine indi. ? Türk halkı, beş yıl boyunca dünyanın en pahalı akaryakıtını kullandı. ? AKP iktidarında birikimli enflasyon yüzde 61.3 olurken çeltik fiyatı yüzde 22, mısır yüzde 12, çavdar yüzde 8 düştü. Aynı dönemde mazot ve sulama fiyatları 2.5, gübre fiyatı 2 katına çıktı. ? Bankasının satışından 2 milyar dolar kâr eden vergi ödemezken esnaf, işçi ve memurun gelir vergisi yüzde 35’i buldu. AB ortalamasında yüzde 35 olan vergide adaletsizliğin göstergesi dolaylı vergiler, Türkiye’de yüzde 71’e çıktı. ? AKP iktidarında açlık sınırı 369 YTL’den yüzde 70 artarak 626 YTL’ye, yoksulluk sınırı ise 1122 YTL’den yüzde 82 artarak 2 bin 40 YTL’ye ulaştı. Anket sonuçlarına ilişkin YÖNARA’nın hazırladığı raporda, araştırmanın gerçekleştirildiği son beş ay (marttemmuz) dikkate alındığında AKP yüzde 27.5 ile birinci parti konumunu korurken CHP yüzde 25.1 ile ikinci parti konumunda. Üç parti barajı aşıyor Işık KANSU ANKARA Mülkiyeliler Birliği Vakfı Yönetim Araştırmaları Merkezi’nin (YÖNARA), 30 Haziran8 Temmuz 2007 tarihleri arasında uyguladığı son ankete göre, 22 Temmuz genel seçimleri öncesi AKP yüzde 27.5 ile birinci parti konumunu korurken CHP yüzde 25.1 ile ikinci parti durumunda. YÖNARA’nın bir önceki anketine göre yüzde 9.5 oy oranına sahip MHP yüzde 12.5 ile yüzde 10 barajını aşmış gözüküyor. YÖNARA’nın mart ayından bu yana yürüttüğü ve 19 il ve 23 seçim çevresi esasına göre 2225 yanıtlayıcıyla yüz yüze görüşülerek yapılan anketin üçüncü ve son ayağı da tamamlandı. Anket sonuçlarına ilişkin YÖNARA’nın hazırladığı raporda, araştırmanın gerçekleştirildiği son beş ay (marttemmuz) dikkate alındığında MHP’nin seçim sürecinin göreli olarak en istikrarlı ve ivme kazanarak oylarını artıran partisi olduğu belirtilerek şu değerlendirme yapıldı: ARARSIZLAR BELİRLEYİCİ OLACAK’ “İlk dönemin en başarılı partisi CHP seçim gündeminin keskin bir şekilde değiştiği ikinci evrede duraklama ve kısmi bir gerileme içine girmiştir. CHP’nin yükseliş ve gerileyiş eğilimleriyle kararsızların büyüklüğü ve iç kompozisyonu arasındaki koşutluk dikkat çekicidir. CHP’nin 1.7 puanlık gerileme sergilediği ikinci evrede daha da küçülmesi beklenen kararsızlar hem tedrici olarak artmış hem de kararsız kompozisyonu içindeki ‘sol kararsız’ ağırlığı artmıştır. Mayıstemmuz aralığında en fazla yıpranan parti, 4 puana yaklaşan erime ile Demokrat Parti’dir. ‘Merkez sağda birlik’ girişimiyle ilk evrede belirgin bir şekilde toparlanan DP’nin yaşanan başarısızlığın yıpratıcı etkisinden kendisini henüz kurtaramadığı anlaşılmaktadır. Yüzde 10’luk seçim barajının gerisinde olmakla birlikte kendi oy oranları nispetinde her iki evrede de istikrarlı bir tırmanış içinde olan iki parti daha dikkat çekmektedir. Bunlardan biri olan Genç Parti beş aylık seçim süreci içinde kendi oyunu neredeyse ikiye katlamış görünmektedir. Öyle ki kararsızlar içinde eçmeye hazırlanıyoruz. Onlarca parti, yüzlerce aday bizden yetki istiyor. Sözler havada uçuşuyor. Partilerin ve adayların birbirleriyle ilgili suçlamalarının birini bile ciddiye alsak oy pusulasına en içten, en çıplak, en yakası açılmadık duygularımızı yazmamız gerekirdi. Ama biz onları ciddiye almıyoruz. Ciddi bulmuyoruz. Ciddi olamazlar. Ciddiye alınacak halleri mi var allahaşkına! Adayların önemli bir bölüğünün dokunulmazlık zırhına bürünmek için seçilme çabasında olduğunu biliyoruz. Belki de sandık başına onları, yani yasa çiğnemiş, hak hukuk dinlememiş birilerini bir beş yıl daha kurtarmaya gideceğiz. Gideriz biz. Partilerin sarı sıcakta meydanları hatırı sayılır kalabalıklarla doldurduğuna bakılırsa çoktan hazırız. Gideceğiz. Sandık bizi bekilyor. ??? Peki, biz ne bekliyoruz? Aslına bakarsanız biz ne istediğimizi, ne beklediğimizi bilmiyoruz. Karşımıza çıkan siyasal partilerin aralarındaki farkları görmekte zorlanıyoruz. İktidar partisi yeniden oy isterken, vitrin camlarını silerek, parlatarak göz kırpıyor bize, ama içeride sattığı mal aynıdır. Mal değişmedi. Onu kınayan, takıyye yapmadan oy isteyen, iktidar partisini de en yakından tanıyan partinin lideri, “Hadi ordan BOP’çu” diyor. Onun sözlerini ciddiye almak zorundayız. Çünkü ne istediğini açık açık söylüyor. Gizlemiyor, şaka yapmıyor. İktidara gelirse ne yapacağını biliyoruz onun. Meclis’i tarikat liderleriyle dolduracak. Bu nedenle de içinden çıkmış dönek evlatları hakkındaki sözlerini yabana atamıyoruz. O onları yakından tanıyor, kendisini neden terk ettiklerini biliyor. Neden üçbeş gün içinde, herkesten önce gemiyi bırakıp gittiklerinin, neden döndüklerinin sırrı onda. Dönekliği dönmeyenden din S RAPORDA, SONUÇ OLARAK ŞU SAPTAMALAR DİKKAT ÇEKİYOR ? 2002 seçimlerinde AKP’yi tercih etmiş seçmenin sadece yüzde 64’ü 22 Temmuz’da da AKP’ye oy vereceğini beyan etmiştir; 2002 AKP seçmeninin yüzde 15 gibi önemli bir dilimi bugün kararsızdır; yüzde 7’sinin yönünü MHP’ye, yüzde 4’ünün CHP’ye ve yaklaşık yüzde 3’erlik dilimlerle de GP ve SP’ye çevirdiği anlaşılmaktadır. Yüzde 28yüzde 33 bandında yer alan AKP’nin önceki dönemde olduğu gibi açık ara farkla Meclis’te temsil olanağı elde etmesi olası göki payını maksimum düzeyde almayı başarıp +/ yüzde 2’lik örneklem hata payı da lehlerine işlediğinde, halihazırda yüzde 5’lerde dolaşan oy oranlarını yüzde 8 sınırına kadar ilerletmeleri mümkün görünmektedir. İstikrarlı yükseliş içindeki diğer parti Saadet Partisi’dir; oy ağırlığı yüzde 2 gibi düşük bir seviyede seyretse de son beş ay içinde sergiledikleri ve mevcut potansiyellerini üçe katladıkları performans, özellikle AKP üzerindeki olası etkisi bakımından dikkat çekicidir. rünmemektedir. ? CHP, martmayıs 2007 evresindeki performansını kaybetmiş, AKP ile başa baş sürdürdüğü yarışta 23 puanlık da olsa geriye düşmüş görünmektedir. CHP 2002 seçmenini yüzde 80 gibi yüksek bir düzeyde muhafaza ederken yeni beslenme kanalları bulmak noktasında belli bir tıkanıklık içine girlerindeki oy oranlarının 1015 puan gerisinden başladıkları seçim yarışını kısmi bir başarı ile sürdürdükleri söylenebilir. Öte yandan martmayıs evresinde CHP’nin yakaladığı ivmeye koşut olarak sergiledikleri toparlanmayı, mayıstemmuz evresinde bu kez MHP’nin yükselişine koşut olarak aynı ölçüde sergileyemedikleri görülmektedir. Seçim çalışmaları döneminin çok yönlü ve etkili performansını sergileyen AKP’nin bu çabaları neticesinde, 2002 seçimlerindeki oy oranının en iyi ihtimalle 12 puan gerisinde kalacakları, en kötü ihtimalle ise 45 puan gerisine düşecekleri ileri sürülebilir.” 22 Temmuz seçimlerinde üç partinin seçim barajını rahatlıkla aşarak miştir; bunu aşması halinde birinci parti yarışına rahatlıkla ortak olacağı söylenebilir. ? MHP bir önceki raporda da söylendiği gibi yüzde 10’luk barajı rahatlıkla aşacak bir oy oranını yakalamış görünmektedir. Bundan sonraki çabasının AKP ve CHP ile arasındaki oy farkının kapatılmasına dönük olacağı anlaşılmaktadır. 4 Yüzde 10’luk baraj nedeniyle seçmenlerin dörtte birinin tercihlerinin Meclis’e yansımayacağı not edilmelidir. parlamentoda sandalye sahibi olacaklarının anlaşıldığı vurgulanan YÖNARA’nın anket raporunda, barajı dördüncü partinin aşmasının büyük bir sürpriz olacağı; bu sürprizi gerçekleştirmeye aday en yakın partinin ise Genç Parti olduğu belirtildi. Erdoğan tehdit etti Murat UYGUN Fırat KOZOK ADAPAZARI / ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gazetimizi açıkça tehdit etti. Gazetemizin reklamlarını hedef alan Erdoğan, “Kusura bakmasınlar yapacaksanız, objektif gazetecilik yaparsınız. Yapmadığınız zaman cevabınızı alırsınız. Haa tehdit mehdit... kusura bakmayın” diye konuştu. Sakarya’daki mitingde GP lideri Cem Uzan’a yüklenen Erdoğan, “Uzan Sakaryalı olabilir ama ayrım yok. Çok götürdüler” dedi. MHP’lilerin Bursa’da bilboardlara afiş asan AKP’lileri dövdüğünü anlatan Erdoğan, “Benim evimin önüne Ankara’da geldiler, bayraklar astılar. Benim koruma polislerim orda olmalarına rağmen koparttırmadım” dedi. Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal’ın AKP’nin kapı kapı dolaşarak altın dağıttığı yönündeki iddialarını yanıtlarken “Bunu ispat edemezsen Baykal, namertsin, müfterisin’’ dedi. Ankara’daki mitingde gazetemizi de reklamlarından ötürü açık bir şekilde “tehdit eden” Başbakan, bazı gazeteler için “AKP’ye yakınlığıyla tanınan” ifadesinin kullanıldığını söyledi. “Şimdi ben de ilan ediyorum. Halk Parti’ye yakınlığıyla tanınan gazeteler. MHP’ye yakınlığıyla tanınan gazeteler. Buna ne diyeceksiniz?” diyen Erdoğan, şunları kaydetti: “Gazetenin başlığında Cumhurbaşkanlığı seçiminden itibaren kalkıp kara günlere hazırlanın. Bir Cumhurbaşkanlığı seçimini gölgelemek isteyen gazetelere ne diyeceksiniz? Kusura bakmasınlar yapacaksanız, objektif gazetecilik yaparsınız. Yapmadığınız zaman cevabınızı alırsınız. Haa tehdit mehdit... kusura bakmayın. Yumuşak başlıysam kim dedi uysal koyunum. kesilir belki fakat, çekmeye gelmez boynum.” Erdoğan, 27 Şubat 2007 tarihli AKP’nin grup toplantısında da “Türkiye’de bugün hâlâ öcü edebiyatından medet uman bir muhalefet anlayışı vardır. Milletin karşısına siyasi korkuluklar dikiyorlar. Milleti korkutmak, sindirmek istiyorlar. Yine kışkırtmalara, tahriklere, hakaretlere başvuracaklar. Bunların arasında karalar bağlayanlar da var. Sözüm ona cumhuriyeti koruyacaklar. Cumhuriyeti cumhur korur, herhangi bir kurum değil. Kimse kalkıp bunu kendi tasarrufu altına alamaz, böyle bir yetkisi olamaz. Millete hep öcüler gösterip Cumhuriyeti nasıl koruyacaksınız? Kriz üretim merkezleri gibi çalışarak Cumhuriyete hizmet edeceğinizi mi zannediyorsunuz? Bunların derdi benim, bunlar Cumhuriyeti değil, kendi çıkarlarını koruma derdindeler. Tabii hortumlar kesilince, şimdi nasıl yeni hortumlar tesis edeceğiz, bunun gayreti içindeler. Kapı kapı dolaşıp tehditler savuranlar var, reklam talebiyle kendilerine kaynak üretmeye çalışanlar var. ‘Bu olmazsa şöyle olur haaaa’ diyenler var. Önümüzde iki seçim var, böyle yaparak güya millete diyecekler ki ‘Tehlikeyi biz engelledik’, bunun hazırlığını yapıyorlar” diyerek gazetemizi hedef almıştı. DTP OYLARINI KORUYOR Bu yöndeki bir gelişmenin MHP oylarının gerilemesi pahasına gerçekleşeceği, aynı ölçüde olmasa da CHP oyları üzerinde de benzer bir etkide bulunacağı kaydedilen raporda, yüzde 6 civarındaki oyunu istikrarlı bir biçimde koruyan DTP’nin ise “bağımsız aday” stratejisi ile Meclis’te temsil olanağına kavuşacağı da dile getirildi. ‘K AKP’NİN KISMİ BAŞARISI İktidar partisi AKP’nin son beş aylık görünümüne bakıldığında, 2002 genel seçimleri ve 2004 yerel seçim AKP’nin oyları düştü ESTIMA’NIN ANKETİ İstanbul Haber Servisi ESTİMA adlı araştırma şirketi tarafından yapılan “Seçmen Eğilimleri Araştırması”na göre AKP’nin oy oranı yüzde 34.7’den yüzde 32.7’ye düştü, CHP’nin ise oy oranı aynı kaldı. ESTİMA araştırma şirketi tarafından 29 Haziran3 Temmuz 2007 tarihleri arasında “Seçmen Eğilimleri Araştırması” nın dördüncüsü gerçekleştirildi. Araştırma, 26 il ve Diyarbakır’da 18 yaş üstü kırkent seçmen nüfusunu temsilen “katmanlı rastlantısal örnekleme” yöntemiyle belirlenen ve 953’ü kadın olmak üzere toplam 1052 kişiyle ikamet ettikleri hanelerde yüz yüze görüşülerek gerçekleştirildi. Anketin sonucuna göre AKP yüzde 32.7, CHP yüzde 21.0, GP yüzde 11.9 ve MHP yüzde 11.7 oranlarıyla Meclis’e giriyor. ESTİMA’nın araştırmasına göre, ankette hata payı yüzde 2.5 olarak belirlenirken MHP ve Genç Parti’nin oyları yüzde 10’luk barajın üzerine çıkıyor. DP’nin de oylarını az da olsa arttırarak baraja yaklaştığı görülürken bağımsız adayların oy toplamının da önceki araştırmaların biraz üzerine çıktığı belirtildi. ESTİMA’nın araştırmasına göre, baraja takılanların oy oranları da şöyle: DP yüzde 9.2, Bağımsız (DTP vb.) yüzde 6.8, SP yüzde 2.0, diğer yüzde 4.7. ESTİMA’nın 2024 Haziran tarihlerindeki araştırmasında AKP’nin oy oranı yüzde 34.9, CHP yüzde 21.2, GP yüzde 11.6, MHP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle