Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 7 Mayıs 2014 Çarşamba Ve işte gazetemizin itici gücü Cumhuriyet Kadınları... Cumhuriyet gazetesi, kadın çalışanı en fazla olan gazetelerden biri. Yine en fazla kadın yazar Cumhuriyet’te. Siyasetten, ekonomiye, kültürden, dış politikaya kadar yazı ve yorumları ile öne çıkan kadınlar, aslında Cumhuriyet gazetesinin önemli bir itici gücü. Günümüz Cumhuriyet’in kadın yöneticilerini Yazıişleri Müdürü Ayşe Yıldırım, Pazar Dergi’nin yöneticisi Miyase İlknur, Gece Yazıişleri sorumlusu Ayça Bilgin Demir ve Dış Haberler servis şefi Özgür Ulusoy’u sıralayabiliriz. Yine sayfa yapımdan, dizgiye, muhabirlerden, düzeltmenlere, haber merkezinden arşive kadar özveriyle ve büyük bir emekle çalışarak Cumhuriyet’i çıkaran diğer kadın çalışanlarımızı da unutmamak gerek. Kadın gazeteci ve yazarlar olarak hem topluma, hem gazeteye önemli katkıları malumunuz... İşte Cumhuriyet Kadınları... Yıl 2004.. 9 Mart günü Cumhuriyet gazatesinde bir fotoğraf yer alır.. Genel Yayın Müdürümüz İbrahim Yıldız ve kadın çalışanlarımız. Habere göre, o dönem kadınlar muhabir, köşe yazarı, editör, düzeltmen, reklamcı, muhasebeci, personel sorumlusu, mutfak görevlisi, santralcı, dizgici, sayfa sekreteri, sekreter olarak, 255 Cumhuriyet çalışanının 130’unu, yani yüzde 51’ini oluşturuyormuş... Davut Usta Gazetenin emektarı tarihi yaşatıyor ecmettin Yılmaz, N namı diğer Necmoş. Cumhuriyet’in emektar K aybolan mesleklerden biri de bir dönemin yayıncılığında kullanılan sıcak dizgi makinelerinin operatörleri ve montörleri. Davut Yürek, namı diğer Davut Usta, 1963 yılında yani 13 yaşında başladığı mesleğine, 1970 yılından sonra Cumhuriyet’te devam etti. Ta ki ofset baskıya geçene kadar... Davut Usta, artık emekli. Ama her hafta çarşamba günleri, elinde çantasıyla gazeteye geliyor, Linotype dizgi makinesini temizliyor, çalıştırıyor, sanki az sonra gazete basılacakmış gibi hazırlıyor. Gelen çocuklara ve gençlere de tarihi anlatıyor... Bir nostaljiyi yaşatıyor aslında Davut Usta. Artık 65 yaşında ve “Ömrümün yettiği kadar Cumhuriyet’e geleceğim, bu tarihin yaşaması için elimden geleni yapacağım” diyor. isimlerinden yalnızca biri. Onu özel kılan ise yaşına göre yaptığı işi ve bitmeyen enerjisi. Necmoş, 1990 yılının tam da 7 Mayıs’ında başlıyor işe. Tam 52 yaşında. O dönem gazeteleri paketliyor. Daha sonra yazıişlerine geçiyor. Kendi deyimiyle “getir götür” işleri yapıyor. Tüm Türkiye’deki firmaları bilmek zor ama tahminimiz Türkiye’nin en yaşlı “office boy”u Necmoş olabilir. Enerjisi hiç azalmadan tam 23 yıl, Cumhuriyet’in koridorlarında koşturdu durdu. Şimdilerde emekli ama çok özlüyor işini, Cumhuriyet’i. “Burası hâlâ benim yuvam” diyor. Gazeteci kedi Bekir O nun adı Bekir; kedi Bekir. Cağaloğlu’ndaki Cumhuriyet binasında yaşayan Bekir, gazetenin vazgeçilmez kedisi oluvermişti kısa zamanda. Her gün yazıişleri toplantısına katılması, gazeteye en erken gelenlerden mama aşırması, masaların üzerinde uyuması, canı isterse kalkmamacasına bir koltuğa yayılması en bilinen özellikleri. Pek çok kedinin sahip olmadığı ayrıcalıklı bir yaşamı vardı Bekir’in. Gazetenin yetişmesi umrunda değildi, plan kâğıtlarını yatak yapar, yatardı. Sözün özü keyfine düşkündü. Gerçi anlatılanlara göre bir gün bir kuş yakalayıp, yazıişleri masasına bırakmış ve “bakın ben istediğim şeyi başarırım” bakışı atmış. Şimdilerde çok uzaklarda Bekir, ama Cumhuriyet’in anılarında çok taze yeri var. Ankara Büro’nun kedisi C M Y B