23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SİYASET 83 KULIS'TEN Odasında ama, yok... ANAP Genel Merkezı 6 kasımdan ılıbaren kalabalıkla$tı Genel Merkez vönetiLilen de valnız kalıp <,altşmak ıçırt venı yöntemler buldular ANAP Genel Sekrelerı Mustafa Taşar da çok kısıvle görusmektcn ıs vapamaıacagını anlayıma, ılgınç bır vöntem goiıştırdı Odasının kapısını uzerıne kılıtletlı ve sekreterler Tasar'ı soranlara "laitır odasında yok. Ba$ka bir verde çalışıyor" yanıtını verdıler. $adi Pehlıvanlıoğlu 'nu arayanlar da Genel Merkez'de bır turlıl bulamadılar Çunku odasının kapısı kılıtlıvdı Ama bır süre sonra Pehlıvanlıoğlu'nun farkedılmeınek nm kapıvı a^madan balkondan dolaşıp, balkon kapısmdan salona gırdığı görüldü Neriman Hanım... HP'de parlının karar verecegı konuların hemen çoğunda, bırbırıne zıt görüşlerın ortava çıktığı görulüyor . Bunlara en guzel ve somut örnek, yolsuzluk yaptığı savıyla Yüksek Dısıplm Kurulu'na verılen, Ankara Mılletvekılı ve kurucu Uye Neriman Elgin'ın durumu Neriman Hamm'ın soruşturması lamamlanah neredeyse ıkı ay oldu Ancak her nedense Yüksek Dısıplm Kurulu çok geç toplandı. Bu arada Neriman Hanım önce mdletvekılı oldu Ardından Meclıs'te yentın bıle etlı Ama Neriman Hamm'ın durumu hâlâ bellı olmadı Son olarak Yüksek Dısıplm Kurulu eksıklık var gerekçesıyle Neriman Hamm'ın dosyasını gerı çevırdı. Şımdı yenıden durum görüşulecek Böyle gıderse Neriman Hamm'ın dosyası 5 yıllık mıllelvekıllığı bıtımıne kadar yetıştırılemeyecek gıbı görulüyor. HP'nın son kurucular Kurulu Neriman Hamm'ın durumunu yenıden ortaya serdı Kurutular Kurulu'nda kımı üyelerın durumu görülmeye değerdı doğrusu... Kımı uyeler "Bu durumu suren blrisi nasıl olur da partiden hâlâ aiılmaz. Yok böyle bir durum yoksa bu açığa çıkanlsın, suruncemede daha fazla kalmasm" derken bır kısmı da "uslanlar gibi" Neriman Hanım'ı koruyordu Sonunda Genel Başkan C'alp bıle Neriman Hamm'ın lehıne konusma vaptı Bır suskunluk oluştu ardından... Kurucular Kurulu'nda Neriman Elgin'ın sözlerını anımsayanlar dosyanın neden bu kadar sürüncemede bırakıldığını anlamaya başlamışlardı. Neriman Hanım "Konuşursam parti birbirine girer. Bildiğim çok dosya var daha.." demıştı çünkü. Demek kı bu nedenle bazıları Neriman Hanım'ı kollumak zorundaydı Şımdı bu durumu yakından ızleyen gazetecıler, mılletvekıllerı tle kurucuları ıkı gruba ayırmışlar ve }üyle nıtelıyorlar "Nerımanular ıle antiNerimancılar" ıt>".KANl AH M Ü Parlamenterdemokratik doneme yeniden geçis doneml hayli ilginç goruntulere sahne oluvor. MilliyetJ çj [iemoicrasi l'artisi yoneticisi ve uyeleri için gerçekleşemeyen bir ruya niteliği taşıyan yukardaki lablo bunlara bir ornek. MDP'nin yeniparlamenloda yer aiacak millelvekilleri grup toplantısını Turkiye Buyuk Millet Meclisi htnasında, Butçe Komhyonu Salonu'nda yaptılar. Salonda yermakam belirtici resmt yazılar henuz sokulmemişü ve grup toplanmı onceunde bunların yanlış aniamalara meydan vermemek için ortadan kaldırılması biraz zaman aldı. Ama bu arada MUP'iiler, orneğin onunde "Bakanlar Kurulu"yazan sıraları doldurmuilardı. Partinin Genel Başkan Yardımcısı Musa öğun (sağ basta) belki de, "Keşke gerçek olsaydı," dıye duşunuyor... (Fotoğraf RI7A tZLRj Turgut Sunalp Ankara'ya kendi koltuğunu kendisi götürüyor MDP Başkam, "Her şeyi bıldiğini ıddia eden hocama bilemediği soru sordum, sonra hocam Personel Daire Başkam oldu, ilk iş olarak beni Kore Savaşı'na gönderdi," dedi. FATİH GÜLLAPOĞLU nkara'da (uttukları eve taşınma hazırlığı ıçındekı Sunalp aılesının Moda'dakı evlerındeyız Stızan Sunalp çaylıpastalı ıkramıyla bır lıkte ılerleyen sohbet sırasında Turgut Sunalp bırden ayağa kalktı ve dcdı kı "Ben sana seçim gezisindc de soylemişlim, koltuga ihtiyacım yok diye. Ben bu ışi koltuk için yapmıyorum demişlim..." Sunalp'e Istanbul'a, taşınma ıçın mı geldığını sorduğumuzda, "Hayır, taşınma Işi beni IIgilendirmıyor, cünkü o Suzan hanımın t^i. Parti için geldim" yanıtını verdı Bunun Uzerıne Suzan Sunalp söze gırdı ve hafıf kınayelı bır tavırla, "Biraz da beni ozledigin ıçin geldigini saklamasana kocacığım" dedı Suzan Sunalp, An kara'ya gıtmekten çok mutlu değıl Bu konudakı dUşUncelerını söylerken arada bır gözlerı cvının pcnceresınden Marmara Denızı'mn ma vılıklerıne dalıyor ve eklıyor "Ylne de buradakı evımı/in duzenini bozmayacagı/. Rahmellı babamın eşyalanna yu/ geçırecegiz ve onlan golürecegiz. Bir de paşamın koltuğunu..." Sohbetımızı sürdürürken Sunalp'ın Lozan Polıteknık Okulu'nda öğrcncı olan en kuçtlk oğlundan telefon geldı Baba oğul telefonla konuşurken Sunalp bır ara, "Yahu bırak oglum allaha^kına... Kartşma öyle şeylere, sen okulunu bilirmeye bak..." dedı Konuşma bıttıklen sonra bıze de açıklama gereğını duydu ve anlattr "4 yıllık okulu bitirdı, şimdi yüksek lisans lezinl halırlıyor, şurada 4 ayı kaldı... Telefonda Turk Talebe Cemiyeti Başkanlıgı'na seçildiglni «oyledi. Onun için lepki gosterdlm..." Sunalp'le sohbetımızı sUrdUrürken bır ara Harp Akademısı'ndekı, "Her şeyi bıldiğini iddia eden" bır hocasından söz açtı ve anlatmaya başladı "Bu h(Knmı/, bana her şeyl sorabilin>ıniz, dcrdi ve bir gun bir arkaşımuı kaldırarak "Söyle bakalım, doğada yara aldığı halde acı duyma yan mahluk hangısıdır?" diye bir soru yoneltti. Tabii arkasımız bunu bilemeylnce cevabını kendisi verdi: "Doğada yara aldığı halde acı duymayan lek mahluk balıktır Haıla kendısını yakalayan ol tayı ^ıkarın, o oltaya tekrar saldınr " Aradan zaman fteçti, Zonguldak'la akademi ogrencileri ve hocalarımızla bir ge/ideydik. Bu hocamın yanına yaklaştım ve sordum: Hocam ayışıgında vitamin var mıdır? Cevap veremedt. Bunun Uzerine ben sorunun cevabını verdim: Ayışıgında vitamin varmıs. F. vitamini de seks gucunu artırdıgı için aşıklar ayışıgında beraber olmayı severlermiş..." Runun Uzerıne Sunalp'e şu soruyu yönelttık Pekı bu hocanıırdan sınıfı geçebıldıni7 mı'' Evet geçtlm. Ama kendisi daha sonra Personel Daire Başkam oldu ve ilk işi de beni Kore Savaşına gondermek oldu... Sunalp'le soyleşımızın sıvası yanı gazetemızde yayınlanmıştı Ama burada bır noktayı bır kez daha belırtmekte yarar var, o da DYP ıle bırleşme konusunda göbterdığı "hassaslyel." Sunalp "DYP ile birle^meyecegiz" dıye bır sö/ sarfetmemeye büyUk özen gösterdı ve süreklı olarak "zamanın crken oldugunu" vurguladı Konuşmalarından ve temaslarından v'kardığı ını/ bır başka sonuç da Sunalp'ın lstanbul II örgUtündekı rahatsızlığı henUz gıdercmcmıS olduğuydu A Ardından da, "Nedenlni simdi anlatacagım" dedı ve yağlı boya lablolar ve kendısınc verılen 100'den fazla şıltle süslü salonun ortasında kendı hahndc duran yüksek arkahklı kadıfe koltuğa yöneldı Sonra koltuğun hünerlerın gösterme ye başladı ücrçekten de hünerlı bır koltuktu bu Bır yerıne basıyorsunuz ayak dayamak n,ın bır bölüm fırlıyor, bır manıvcla vevırıyorsunu/ hafıf arkaya kaykılıyor, manıvelayı daha kuvvetle çcvırıyorsunuz yalak halıne gelıyor Ol duğu yerde 160 derece döncbılıyor Sunalp koltuğunun tüm hunerlerını grtslerdık len sonra "Işlc bu evden sadece bu gidecek Ankara'ya, dairemizden başka eşya gilmeyecek" dcdı "Peki bu koltuga Ozal'ı oturtmayı duşunuyor ımmınuz?" sorumuza da, "Ah bir olursa... Bir daha kalkmaz da uslelik..." yanıtını verdı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle