23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2EYLÜL2001 SAYI 806 cekleri adetasezdiklerini gösteriyor.K.urtuluşSavaşı'nınardındaneşı Adnan Adıvar 1923 yılında Istanbul milletvekili olarak Meclis'egirmiş veTerakkiperver Fırka'nın ikinci başkanlığına seçilmişti. Ancak, Cumhuriyet'inilkmuhalefetpartisınin ömrü çok kısa sürdü. Parti kapatıldı. Adıvarların korktukları başlarınagelmişti. Karıkoca vakit kaybetmeden Türkiye'yi terkettiler. Kurtuluş Savaşına önderliketmişdeğerliisimlerzanaltındaydı. Izmir'de Mustafa Kemal'e suikast planlamakla suçlanan parti yöneticileri bir bir idam edilirken onlar Ingiltere'deydiler. Sürgün yılları çok uzun sürdü. lzmir suikastı sırasında yurtdışında bulunan Adnan Adı var Istiklal Mahkemesi' nce gıyabında yargılandı ve beraat etti. Halide Edib'e yöneltilmiş yasal birsuçlamayoktu. Ama o da Cumhuriyet'e ihanet etmiş birkişikonumunasokulmuştu.Birdönem açıktan savunduğu Amerikan mandasi fikriüzerinedamgagibiyapışıpkalmıştı. Adıvarlar Ismet Inönü onlan geri çağırana (1939)yılınadeksürgündeyaşadılar. Adıvarlar 14 yıl sürgünde yaşadılar.Bunun lOyılı Paris'te4yılıLondra'dageçti. Oyıllardatekbirkezlstanbul'ageldi Halide Edib. 1935'te torunu Ömer'i (Sayar) görmekiçin... Halide Edib, muhaliftutumunu sürgündeyken de sürdürdü. Yazarların özgürlüğünüsavunanPen'deyönetimkuruluüyeliği yaptı. 1936 yılında kurulacak Müslüman Ünıversitesi'nin temellerini atmak üzere Hindistan'adavetedildi. Halide Hanım Gandi *nin de yakın dostuydu. Bombay'a ve Yeni Delhi'ye gitti. Orada lngilizlerekarşıHindistan'ınözgürlüğüiçinaçık havada konferanslar verdi. Geniş halk kitleleri onu dinlemeye geliyordu. Halide Hanım'a Ingiliz hükümeti bu konferanslardan vazgeçmesi için hediyeler, hattaparateklifettiler. Buyararsağlamayıncaonu zorlaçıkarttılar. Romanlarının en ünlülerini Vurun Kahpeye,Zeyno'nunOğlu,KalpAğrısıve Sinekli Bakkal'ı sürgünde yazmıştı. 1940 yılında Edebiyat Fakültesi Ingiliz Dil ve GUNLUK YAŞAMI "Sabah kalkar kalkmaz ilk işi giyinip makyaj yapmak olurdu. Tımaklan hep manıkürlüydu ve renksız cıla sürerdi. Yuzune ıse yalnızca pudra. Hep arkada topuz yaptığı saçlarını çıvitle, grıye yakın uçuk bir maviye boyardı. Hiç ev işi yapmazdı. Yanında hep ev işlerini yapan bir yardımcı olurdu. Çok hafif bir kahvaltıdan sonra yazmaya otururdu. Bazen günlerce yazmaz, bazen de bir oturur bitirene kadar kalkmazdı. Parayla pulla hiç ilgisi yoktu. öldüğünde kalan Soğanağa'daki evıyle bankadaki 40 bin lirasıdır. Ev eşyaları luks değildi ama orıjinal parçalardan oluşurdu. Eşekleri ve nar çıçeğini çok severdi. İkinci eşi Adnan Adıvar'la bir duygu evliliğı yapmadı ve onu hiç önemsemedi. Ama öldüğünde (1955) çok üzüldü." ^ Torunu ömer Sayar, Muhsine Helimoğlu Yavuz'a Halide Edib'i anlatmıştı. (Cumhuriyet 13.02 Cumhuriyet) "Kalkar kalkmaz makyajım yapardı." Amerikayolunda Halide Edip Amerika'ya Williamston Siyaset Enstitüsü'ne baş konuşmacı olarak davetedildiğinde Dr. Adnan Adıvar'la birlıktc Londra'da yaşıyorlardı. Oğulları Amerıka'da eğıtım görüyordu. Aile geçimini yazılardan ve derslerden gelen sınırlı bir gelırle sağlıyordu. Halide Edib'in "Zeyno'nunOğlu"Türkiye'dedizi olarak yayımlanmıştı. Aynı günlerde de Memoirs (Ingilizce anılar) yayımlandı. Anıların ıkıncicildi "TheTurkishOrdealTürkün Ateşle Imtıhanı" Londra veNew York'ta yayımlanınca Türkiye'de Halide Edib'i suçlayan makalelerçıktı. Halide Edib ilk Amerıka yolculuğunu 1928 yılında gerçekleştırdi. O birsürgündü ama Amerika'ya Cumhuriyeti ve kazanımlarınıanlatmayaçağrılmıştı. Ikiaysüreylc konferanslar verdi. Onun Amerika ziyaretı sırasında New York Times'da çıkanbırmakalede Cumhuriyet'lefikirayrılığına düştüğü belirtiliyor ve ondan Jan Darkolaraksözediliyordu. Francis Kazan "Halide Edib ve Amerika" kitabında (Bağlam Y.) hayran olduğu bukadının Amerika seyahatinielealıyor: "Amerikan basını Halide Edib'i ateşli bir feminist; Türk kadın hareketinin lideri olarak resmetmişti. Onun New York 'a gelişi sırasında çekilmişfotoğraflar, onun dönemin modasına uygun giyindiğini gösteriyor. O sıralar46 yaşındaydı. Düzgün parlak saçlarının bir kuaförün elinde biçimlendiği belliydi. Giysisi sade ama zarifti. Amerika'dafilmyıldızlannabenzer bir ilgiyle karşılanmıştı ve egzotik, sıra dışı amaaynı zamanda kadın bir devrimciolarak ilgi çekmektenhoşnuttu. Williamston konferansınakatılımoldukçayüksekboyuttaydı. Edip'in konuşmacı olarak katılımı ABD'nindörtbiryanındaki feministlerikonferansaçekmişti." 1931 yılındaColumbia Üniversitesi'nden aldığı davet üzerine ikinci kez ABD'ye gitti. Adnan Adıvar'ın yeğeni emekli elçi Ilhan Akant Radikal gazetesine yazdığı bir yazıda Halide Edib'in sürgün günlerini anlatmıştı: "Paris'te mütevazı birapartmanda oturuyorlardı. Beni yemeğe çağırdıkları zaman, üçüncü bir dilim et satın almak zorunda kalıyorlardı." Inönü 'nün çağrısıyla geri dönünce Ingiliz Edebiyatı Kürsüsü 'nü kurdu veyönetti. 1950 Mayısı 'nda parlamentoya girdL Edebiyatı bölümü kurulunca Ismet Paşa yıllardırdışülkelerdeyaşayan Halide Edip Adıvar'ıbölümünbaşınaçağırdı. Akademik bireğitimden geçmeden profesörlüğe ve lngiiiz Edebiyatı kürsüsünün başına atanan Halide Edip on yıl bu kürsüyü yönetti. Çeviriler de yaptı.George Onvell'in ünlü romanı "Hay van Çiftliği" Türkçede ilk kez onun çevirisiyle yayımlandı. 1950 Mayısı'nda seçimlerinde Izmir'den Demokrat Partiden bağımsız milletvekili olarak parlamentoya girdi. Sürgünde iken İstanbul'da bir taraftan denizi gören, bir taraftan da minareleri seyredeceğim bir yer, herhalde Beyoğlu, hatta Boğaz bile değil; Istanbul tarafında, üniversite ve kütüphanelere yakın bir yerde oturmak isterim derdi. Nitekim Laleli'de ufak biryeraldılar. Penceresinden denizi ve minareleri görebiliyordu. Ikisi de orada vefat etti. Halide Edib 9 Ocak 1964'te yaşamının bilinmeyen yıllarına ilişkin sayısız soru bırakarak aramızdan ayrıldı.^ ÜNİVERSİTE YILLARI "Halide Edib'in kişiliği öylesine güçlüydü ki, yalnız Ingiliz Edebiyatı bölümünün değil, bütün edebiyat fakültesinin başına geçti dakikasına. Dedığı dedikti, her istediği yapılırdı. Ona Dekaniçe adı verildi çok geçmeden. Bizim bölümün başına geçtiği sırada ancak 58 yaşında olduğu halde, seksenlik alaturka bir kadın kılığına girmişti her nedense. Yerlere kadar etekler, pardösüler giyer, çenesinin altından düğümledığı bir eşarpla başını yaz kış örter, göz ameliyatı geçirmediği halde kalın çerçeveli gözlükler takar, eline baston almadan sokağa çıkmazdı. Halide Edib'in gençlığinde klasik anlamda güzel sayılmamakla birlikte, çok çekici bir kadınmış. Kılık kıyafetten anlayan anneme bakılacak olursa çok da iyı giyınırmiş." ^ Mîna Urgan, Bir Dınozorun Anılan (Yapı Kredi Y.) "Ona dekaniçe derlerdi."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle