Katalog

20 Kadın sesinden kadınları anlatan radyo bulunmadığını fark eden bir grup yayımcı kurmuş Radyo FeMale'i. "Radyolar, erkek hegemonyasında, bunu aşmak istedik" diyorlar. 94.3'ten yayın yapan radyo gerçekten kadın radyosu olmayı başarabildi mi? Dinlcyicilerin karanna bırakıyoruz... ğumu sürdürdüğüm yeşilsever dostum Berül Hakyemez, bu konudabize kefil oluyor. Ardından radyoculuğa ve Radyo FeMale'e dair sözlerini ekliyor: "Bu radyoyu kurmak bizim hayalimizdi, bu işe müzik tutkusuyla başladık. Radyoyu dinleyerek radyoya sevdalandık. Türkçeyi seviyoruz. Bu nedenle radyoda kusursuz bir Türkçeyle sunum yapmak amacımız." Betül, aldığı iletişim eğitiminin avantajlanndan yararlamyor, sanatı da ihmal etmiyor; Türk Sanat Müziği ve şan derslerinin ona sağladığı ses bilgisinin hazırladığı programdaki önemi kabul edilmeyecekgibi değil. Radyonun yaramaz; ama iyimser çocuğu Volkan Başoğlu söze karışmadan duramıyor: "Radyo FeMale, dığerlerinden farklı. Sevdiğimiz işi yapıp istediğimiz müziği dinletiyoruz. Amacımız kalıcı olmak." Volkan, 96 yıhndan beri radyoculuk yapıyor. Eğitimi satış yönetimi üzerine; ama o da radyo tutkunlarından. Prodüksiyon sorumlusu Volkan sözünü bitirdiğinde teknik ekibe yöneliyoruz. Ersın Temelli, TRT'de başladığı teknik yapımcılık serüvenine şimdi Radyo FeMale'de devam ediyor. Ersin'in ortağı radyoda ve TRT'de Tolga Kutluay. Radyoda TRT çalışanı iki eleman olması, hem teknik açıdan hem de radyonun kendini kanıtlaması adına çok önemli. Bu bağlamda FeMale ailesininin her bireyi iyi referanslara sahip. Sosyologlar, işletmeciler, iletişimciler, ses ve sahne sanatçıları, müzisyenler ve müstakbel diplomatlar; bu ailenin onur tablosu... Nezihe Kalkan, radyonun cıngıllarını yapıyor. Sekiz yaşından beri dans ediyor ve aldığı psikodrama eğitimi, radyodaki programının temelini oluşturuyor. FeMale 'inküçük kızı Tuba, suskunluktan yorulup sözü konuşan diğer FeMale'cilerden devralıyor: "Kadın ağırlıkh hayata dair programlar ve yumuşak söylemimizle insanları monotonluktan sıyırıp eğlendir CUMHURİYET DERGİ Radyo FeMale P R JÜLİDE GAMZE ÇEÇEN adyo FeMale, sekiz kadının kurduğu bir sesli yayın organı. Radyoda kadın egemenliği olsa da madalyonun öteki yüzünde, erkeklerin yönetim aşamasındaki rolleri ve özellikle de Bekir Kaya'nın misyonu gözden kaçacak türden değil. Zamanla radyonun yönetim hakları ve bazı hisseleri de den kadınları anlatan radyo yok. Radyolar, erkek hegemonyasında, bunu aşmak istedik." Kadının sesinin kısa soluklu tarihine Songül Sancaktar da yorum getiriyor: "Biz kadın radyosu olarak, bu riskli ortamda iddiahyız ve başanlıyız. Radyoculuğa yeni bir anlayış getirip yarattığımız markayla kadınların kendini iyi hissetmesini ve radyoyu kendi çizgisinde yaşatmayı amaçlıyoruz. Yol uzun, birliğine! Şimdi bu ne biçim kadın radyosu diyorsundur, telefona, kapıya hep erkekler bakıyor; yanılıyormuyum?" Ersin'in sözleri üzerine radyo hakkında daha önce basından okuduklarım aklıma geliyor ve sormaktan kendimı alamıyorum: "Radyo FeMale, sektördekibir boşluktan yararlanıp kadın sesiyle kurulmuş; ama aslında özünde erkek egemenhğinde bir radyo mu? Radyo FeMale çalışanlan hep birlikte. Amacları radyo dünyasındaki erkek hegemonyasını kırmak. kadın ekibine geçmiş. Kadın radyosu olması amacıyla uzun uzun düşünülüp yayın hayatına kavuşturulmuş. Türkiye'de radyoculuk üzerine yaptığımız sohbette Bekir Kaya sistemdeki dar görüşlülüğe sitem ediyor: "Türkiye'de radyo alamnda boş işler çok. Radyo FeMale'in kadın sesi olması gerekli. Istediğinujz noktaya vardık. Kadın sesinyavaş yavaş, emin adımlarla..." Songül Sancaktar, aldığı işletme eğitimini radyonun proje geliştirme, tanıtım ve reklam bölümlerinde kullanıyor. Sistemdeki anzalar üzerine konuşup dururken kapı çalınıyor ve radyonun teknik sorumlularından Ersin Temelli gelenleri karşılayıp sözü alıyor: "Görüyorsun ya; burası kadın radyosu; ama bak sen şu işDaha önce radyo hakkında antifeminist söylemlere tanık olduk..." "Biz artık, basının yaptıklarına pekgüvenemiyoruz. Söylediklerimizdeğiştirilerekyayımlandı. Bu noktada bize yöneltilen soruları rahatlıklacevaplayamıyoruz. Basına kırıldık; ama sen söylediklerimizi değiştiremezsin, değil mi?" Radyoyu yakından tanımamı sağlayan ve lisede başlayan dostlu meye çalışıyoruz. Radyo FeMale' i bu amaçla kurduk." Özlem Dündar, radyonun genç kızı...Daha önce pedagoji eğitimi ahnış. Güzel Sanatlar Fakültesi resim bölümü mezunu; ama hayatını fanatik bir kadın bakışı üzerine kurmuş. "Erkeklerekarşıbirprogram yapıyorum. Radyoculuk için mesleğimden, ardından da emlakçilikten vazgeçtim. Şimdi Radyo FeMale varbenim için." Radyonun mutfağına geçiyoruz, burası oldukça önemli ve yoğun bir bölüm FeMale için. Radyonun haberspikerleri buraya 'haberinmutfağı' diyorlar kendi aralarında. Haberler, Anadolu Ajansı, internet, Tahtakale ve aracı kurumlardan alınan bilgilerle hazırlanıyor. Burcu Güzel ve Özlem Çalık, radyonun haber hazırlanımsunum sorumluları... Burcu için radyonun en önemli özelliğı bir kadın çalışması olmasıymış. Özlem, aldığı iktisat eğitimine rağmen haberci olmayı amaçlıyor. Radyonun 'show man'i Özgür, konuşmaktan ve görüntülenmekten kaçarak mistik görünmeye çalışıyor. Programında ilginç karakter tiplemeleri yer alıyor, kendisi de Franz Kafka'nın dönüşüm romanındaki kahramamna atfen; 'ata dönüşenadam' olarakçıkıyorkarşımıza. Spora dair de bir programlan var. Didem Sunna, 12 senelik yüzücülük geçmişinin ardından şimdi genel anlamda spor haberlerine ve motor sporlan hakkında bilgilere yer verdiği kendi spor programını hazırlıyor. Radyo FeMale'de, yakından tanıdığımız iki isim de program yapıyor: Yeliz Doğramacılar ve Grup Vitamin'den Emrah... Radyo FeMale'de herkes, her şeyden sorumlu; ama şikâyetçi olan yok. Günün en güzel saatleri radyonun daha doğrusu haberin mutfağındaki bölük pörçük demlenmelerde yaşanıyor, bir de radyonunfrekansıarada bir kanşıp kesintiye uğramasa... ^ julidegamze [email protected] Yediğiniz sizi hasta mı ediyor? Z engin ülkelerde yapılan araştırmalara göre, her yüz kişiden 28'inin gıda alerjisinden şikâyetçi olduğu Bfıiniyor. Uzmanlara göre bu rakam gerçek anlamda alerjisi olanlar değil, alerjik bünyeye sahip olduklarına inananJar nedeniyle bu denli kalabalık görünüyor. Gerçek anlamda alerjisi olanlar ise yüzde ıkiyi aşmıyor Gıda alerjisinden şikâyetçi olanların büyük çoğunluğu süt ve buğday ürünlerınden hasta olduklannı düşünüyorlar. alerjisi korkusu kimi ünlülerde de var. Jennifer Lopez tamamen değiştiriyorlar. Alerji çok özel biçimde filtre edilmiş korkusu olanlarla diyet su içiyor. Julia Roberts ise düşkünleri bu grubun başını kahvesine eşlik etsin diye her çekiyor. Aslında son yıllarda gittiği yere yanında soya sütü gelişen vejeteryanlık eğilimi bir taşıyor. Ünlülerin bakıma hem alerji konusunda evhamlı arasında en doğru olanların hem de dürüst yemek yiyen zayıflamak galiba Cameron isteyenlerin Diaz. Big Mac'ten başvurdukları bir kızarmış tavuk çare. Kımı gıdaları köftesine kadar her toptan yaşamlarının şeye bayıhyor. dışına çıkartarak Kimi insanlar bellı ızleyecekleri bir yaşa geldikten diyetleri sonra yeme Jennifer Lopez... sadeleştirmiş alışkanlıklarını oluyorlar. Hazımla sorunu olanlara vejeteryanlık özellikle tavsiye ediliyor. Sağlıklı gıda gitgide büyük bir sektöre dönüşüyor. Özellikle lsvicre'de yayılan bir lokanta züıciri var. Adı da Kör lnek. Bu lokanta zincirinin özelliğı şu. Sunulan yemeklerin lezzetini tam alabilmek için servis karanlıkta yapılıyor. Yani önünüze gelen yemeğin şeklini ve turünü bılmiyorsunuz, ama yerken tadını alıp hah lezzet işte buymuş dıyorsunuz. Yani bu zincirin ana fikri tamamen lezzet üzerine odaklanmak. ^ Dretv Barrymore ve portakallari