Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET DERGİ Lodosta İstanbııl NESLtHAN BÖLE "Başım çok ağrıyor. Migrenim tuttu yine!" " Eyvah! Bugün vapur seferlerini iptal etmişler." " Kendimi çok kötü hissediyorum. Içimdcn hiçbir şey yapmak gelmıyor." Kış mcvsimindc daha sık ve şiddetli esen lodos rüzgârı bunlara benzer yakınmalara neden oluyor. Lodosun etkileri o kadar çok ki! Kışmevsiminde lodos, havayı ısıttıktan sonra birdenbire soğuklara bırakarak organizmanın direncini azaltıp hastalıklara yol açabiliyor, baş ağnsı yapıyor. Aynca bazı insanlarda psikolojik rahatsızlıklara da yol açıyor. Balıkçılariselodosluhavalardapck balığa çıkmıyor. Zaten tstanbullular da şiddetli ve sürekli lodos fırtınalanndan sonra tutulan balıklara "lodos balığı" diyerekyemek istemiyorlar. Lodoslu bir havada motorla Beşiktaş'tan Üsküdar'a yolculuk ediyoruz. Yolcuların çoğu motorun ıçine otururken sadece birkaç kişi güverteye çıkabiliyor. Lodos önce yavaş esiyor. Sonra insanınyüzünükesecek kadar sertleşiyor. Güvcrtedeyürümeyeçalışanlar düşecekgibi oluyorlar. GökyüzüÜsküdar'a doğru maviden griye, gittikçe koyulaşan bir renk alıyor. Hava dolu. Yağmur yağacak. Denizayağakalkmış öfkeli mi öfkeli. Lodosu denizi öyle bir coşturuyor ki motor findık kabuğu misali bir sağa bir sola yalpalıyor. Yolculuk kısa sürse de lodoslu hava çarpiyor insanı. Baş ağnsı yapıyor. Dalgalann uğultusu hâlâ kulağımızda. Motordan ınince lodosla birlikte şair Orhan Veli' nin Istanbul' u Dinliyorum şiirinden mısralaruğulduyor: " Dinmış lodoslann uğultusu içinde Istanbul' u dinliyorum gözlerim kapalı" Lodosu en iyi denizciler bilir. Dursun Kaptan da bu denizcilerden biri. 29 yıldır denizde olan Dursun Kaptan, önceleri Akdeniz'deyatkaptanlığıyapmış. Ernekli olduktan sonra, teknesiyle BeşiktaşÜsküdar arasmda motorla yolcutaşımayabaşlamış. Hâlâ çalışıyor çünkü denızden vazgeçememiş. Deniz onun için 'ailesi'. " Deniz çok şeyimi aldı, çok şey de verdi. Benim kardeşim yolcu taşırken tekneden düştü; onu kaybettik. Ama ben hayatımı buradankazandım. Yani deniz ailem gibi. Bir insan ailesini nasıl sever, nasıl kızarsa aynen öyle benim için. Aynlamıyoruz." Lodosu sorduğumuzda hiç sevmediğini söylüyor ve ekliyor: "İnsan ailesine ne zaman kızarsa ben de lodos olduğu zaman denize kızıyorum. Yolcu taşıma güzergâhımız kuzey rüzgârlanna kapalı. Ama güney rüzgârlanna açık. Tabii lodos güney rüzgân olduğu için bu güzergâhta etkileri oluyor. Bir kere düzgün gidemiyorsunuz, sallayarakgidiyorsunuz. Manevra alanımız dar olduğu için diğer teknclerle kaza söz konusu olabiliyor. Marmara'da ulaşım yapılamadığı zaman tstanbul Boğazı'nda da ulaşım güçlükle yapılıyor. Marmara'daki şiddetli lodos hem rüzgânyla hem de dalgasıylaburayı da etkiliyor. Yolculuk sırasında değil, ama yolcu alıp boşaltırken çok sıkıntı çekiyoruz. Yolcular denize düşer endişemiz var. Her ne kadar inen ve binen kişilere insanlar yardım etse de tekne iskeleden uzaklaştığında araya düşebilirler. Diğer taraftan seyahat esnasında rüzgâr oluyor, dalga oluyor. Aynca, güney rüzgârlan, dolay ısıy la lodos olduğunda akıntılar duralıyor. O zaman bizim manevra sahamız sürekli pislik ve atıklarla doluyor. Denize büyük çaptagemihalatlanatıyorlar.Buhalatlar, naylon ve çuvallarpervanemizi sarıyor. Zaten denizde birçok olumsuz koşul varken bir de manevra yapamıyorsunuz! Bu durumda iskeleye çarpabiliyoruz. Bu yüzden lodosu sevmiyoruz." Dursun Kaptan lodoslu havalarda büyük bir tehlike geçirmemiş. Bunu da " Bizim güzergâh kısa bir mesafe" diye açıklıyor. 1966da Marmara'da... Lodosu en iyi bilenlerden kuşkusuz balıkçılar. Sanyer sahili boyunca birçok balıkçı motoru sıralanmış. Ama balıkçılar yok ortada. Nedenı ise lodos. Sonunda iki balıkçıyarastlıyoruz: Temel ve Nihat Reis. Onlar Sanyer'in eskı balıkçılarından. İki tabure çekip denize karşı oturmuşlar. Nihat Reis oturduğuköşede düşünceli düşünceli sigarasını tüttürüyor. Ona da lodosu soruyoruz; " 1966 senesinde Marmara Adası'ndaydık. Kılıç balığı tutardık. O sene çok vardı adada. Ramazanında21 'iydi. Günlerdende cuma. Çok iyi hatırlıyorum. 2030 kayıkla denize gittik. Kıble gibiydi rüzgâr. Sonra döndübatıya. Sahilden67miluzaklıktaydık. Ki o ncşeyi ben daha denizde görmedim. öyle bir fırtına. Büyük motorlar da vardı küçükler dc. Küçük motorlardakı insanlar hep terk ettı motorları. Büyük motorlara bindiler. Emirgan Çınaraltf ndaki çınar ağaçlannın tcpesi hep kcsik! O fırtına burayı bile etkıledi yani. Çok şiddetliydi. Hızı 120 kilometreydi. Sahile yakındık, o yüzden batmadık. Ama adaya zor vardık. Aynı zamanda yağmur da yağdı. Ama ne yağmur! Tanesinin vurduğu yere sanki taş vuruyor." 'Lodosta tutulan balık gevşek olur, yen Kış geldi mi, lodos vurur îstanbul'u. En çok gemiciler, bir de balıkçılar yakınır bu durumdan. Gemiler, motorlar iskeleye yanaşamaz bir türlü; bahğın tadı kaçar. Ya insan? Ya migreni sarar || insanın başına lodos ya da 2 2 | nedensiz keyifsizlikleri Temel Reis... Karadeniz 'de lodosa "kalaş rüzgârı" derlermiş. ve halsizlikleri...