19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CllMHllRlYhl DEKCil Nur Tarım'ın heykcllcri kâğıdın sıcaklığıyla birlikte taşın ağırlığını hissettiriyor izleyiciye. Tanm'a göre, forma direnen malzemeyle baş etme savaşı ise yeni ürünlerin ışığını yakıyor. Tanm, heykeli Atatürk büstleriyle tanıyan Türkiye'de heykeltıraş olmanın zorlu yolculuğunu anlatıyor... Heykelüraşın tapmağında... NEVİN ÜNALIN rkadaş yanlış, yaptın, baştan yap! "ŞadiÇalık'ınbusözİerini duyduğunda "lyi de doğrusu nasıl olur?" dememekiçinzortutmuştukendini... 1968kuşağindandı Nur Tanm. RobertKoleji'nibitirip, ODTÜ Mımarlıkta ıkı yıl okuduktan sonra İDGSAkademisi'ninheykelbölümünegırmiş,ti.Gülümseyerekanıyorşimdiogünleri: "Çalık'ın bu tavn çok tuhafıma gidiyordu. Tuttuğun yol yanlış der ama doğruya dair hiçbir açıklama getirmezdı. Bu bcnde olumsuz dü^üncelerc yol açmıştı. Çünkü, öğrenci şartlanma.sı, hocadan yol göstcrmcsini bek A liyorsun. Çalık'ın bu tavnnın cn doğru davranış olduğunu scneler sonra anladım. Onun atölycsinden nıezun olduğum için kendimi çok şanslı görüyorum." Yol göstermcmcsi ncden doğruydu? "Çünkü sanatınyanlışi vardırama doğrusukırkbinçeşittir. Sanatta'bu yanlış daşöyleyaparsan doğru' diyebirşey yoktur. Estetiğinbirebirtarifiyok,öylcolsasanatsadcce eğitiYnedayahbırşeyolurdu." Ama sanatın dakuralları var Rcnk, kompozisyon,denge,harmony, perspektif...Sanat kcndi içindc matcmatik öğcler taşıyor. Bunları doğju kul landığında cstetiğe kalkışılmıyormu? "Doğru hepsi birden sanatın kuralını oluş turuyor ama pcrspektifi doğru kullanırsan sanatçıolabilirsindiyebirkanıtyok.Operspektıfı bozuk kurallann düjinaçıkıp, yeni bir kural yaratabiliyorsan ve ızlcyiciyi inandırabiliyorsan o zaman sanatçı olunur..." Tarım,akademiyıllarındaÇalık'abirgün "llocam sizcc hcykcl ncdir?" diye sorar. "Eğer heykeli alıp dağın tepesine çıkanp oradan aşağı attığında, kırılmış hcykel parçalarından,enufakparçahâlâheykelse,oışte heykeldır" der. "Bana verdiği bu yanıtı hiç unutamıyorum"diyorTanm. Akademıdeyken en yakın arkadaşlanndan biri Kuzgun Acar. Onu saygıyla anıyor: "Kuzgun sanatçının tarif'i olan ilk adamdı. Kışıhği veyaptığı işle bir bütündüo. Onun yaptığımişlerebakmasındanbilegururduyardım." ÖzerKabaş'laarkadaşlığı ise Robcrt Koleji yıllarınadayanıyor. Onlarla ilgili anılannı anlatırkcn bir hüzün kaplıyor y üzünü. Çeyrek asırdır yurtdı^ında Nur Tanm. Hollanda'nın Nıjmegen kentınde Hollanda hükümeti tarafından seçkin sanatçı lara verilen atölyede sanatsal calıs.malarım sürdürüyor. 200metrckarclıkbıratölyebu. Yüzlerce,binlercelevhalarhalındekâğıt...Tanm'ın hünerli elleriyle ilk hallerine dönmeye hazırlanıyorlar. Ağaç tutkalı, testere, çekiv, matkap, spatulanın yardımıy la ilk halc dönüşün öyküsü kuruluyor. Kâğıdın geçmışınde var olan ağacın dokusu, kâğıdın suy la çamurlaştırılıp, tutkalla tekrar katılaştırılmasıyla oluşmayabas.lıyor. Nesnezıhinsel birbellek taramasına gırişiyor adeta. Kâğıdın o yırtılabılir,yokolabilir,narininceyapısıbirhatırlamayı yaşıyorsanki. Kâğıdın geçmişı Tarım'ın parmaklarıy la belirlenmeye başladığında,bugeçmişTarım'ınzihnindekurulan ama bizim de bilgilerimizle yakınlık duyduğumuz bırboyuta doğru uzanıyor. Kâğıtartık tutkalın da katkısıyla, ahşap özelliğıne bürünmüştür: Kesilebilir, yontulabilîr, model cdilebılır. Malzemenin sanatçının egemenliğine geçtığı andır bu. Tanm burada maharetini gösteriyor. Kâğıt bu kez ahşaptan taşsal bir görüntüye doğru yol alıyor. GörüntüdürçünküTanm'ınheykellerinedokunduğunuzda, şaşırtıcı bir bıçımde, kâğıdın sıcaklığını, baktığınızda ise taşın hacimsel ağırlığını hissedersiniz. Algılamayla, nesnel gerçeklığin tki ayn ucunda Tarım'ın içsel mekânlarındagezınirsınız O içsel mekânlarki Rilke'nin "Bütün varlıklar tek bir mekâna açılır,dünyadakiiçtenlikmekâmna..."dediği yerdir belkı de, bu dünyaya aıt olan ama göremeyip, hissettiğimiz... Cîörünmeyeni, görünür kılmak değil midir sanat, Paul Klee'nindediğı gıbi.Orada nesnel birgerçeklik gibi dursa da, bizim algı lamalanmtzlaöznelbirdünyanındüşselzenginliğinisunan. Rilke'nin "Ağaç" şiirindendizelergelir akla: Nur Tanm, "Kendi mabedlerimîyaratırken isterim ki izleyki de 'kendi mabedlerinVyaratsın..." diyor. Ağaç,belki içindcndüşünen Ağaç, kendine egemen Kendine yavaş yavaş, Rüzgârın rastlantı larının Dışında kalan biçinıi veren! Egemen kımdir? Ağaç mı? Sanatçı mı? Bence her ikisi de... Malzemeyle birdiyalogtur sanat. Bir özdeşleşme... öyle değil mi? Tanmbusorumuşöyleyanıtlıyor: "Tamamıyla katılıyorum bu düşüncene. Çünkü inanıyorumkimalzeme, formuçoğu zaman kendi başına belirleyen bir etken. ' Form', malzeme nereye kadar müsaade edi yorsaoluşuyor. Dolayısıyla bir 'forrn kısıtlaması'var. Şimdiokısıtlamanıngerektirdiğı gibi harekctcrmek/orundaî.ın. Ama aynızamanda birkeşjfgibi okısıtlama gibi gördüğün şey in, daha başka hangi boyutlara doğru genişleyebileceğininserüveninideyaşamalısın. Aldığın risk bazen scni hayal kırıklığınadauğratabilir. Dıyalogkcsilırveonuyok etme sorumluluğunu gösterirsin veya hıç beklcmcdiğin bir boyutun kapısını aralar; aynıdili konuşmayabaşlarsını/,. Ba/endeo formdadeneyemediğinizbirışıkbclirir. Dığerbirescrdedeneyebileceğinizbirs.eydiro. Bu defa o escrı bırakıp, yenisinc başlarmı. Bu yüzden tek bir eser ü/erindc yoğunlaş,tnam. Genellikle beij, altı esere birden bas>larım Bir dizı halınde hepsının birbiriyle ve benlekonuştuğubırdıyaloğııyaşanm Tıkanannoktadaiseısraıetmembeklerim Dıger eserlcrlcuğraşınm." Malzemenin dılıne tamamen egemen olduğunda tıe hi.s.sedersiniz'.' "Tabii ki mutluluk. Amaaynı zamanda bı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle