27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MART 1996. SAYI 519 Erkeklik duygularını tatmin için de otoıobil, tanıtımındakullanılan"yuvarlakhatr" ıyla zevkli bir uğraş olarak sunuluyor. apılan araştırmalar, otomobile erotik çekiliği verenin insanakendi içine çekilme, her ına hakim olma ve denetim kurma duygulanı ayni anda yaşatması olduğunu öne sürü3r. Rahimbenzeribirkapsüle benzetiliyor ; başkalarıyla ilişkiye girmeden gücünü ttırabiliyorkişinin. Orneğin gaz pedahna afif bir dokunuş... Her iki cinsiyete de hizLetedenotomobilinpazarlanmasındakadın ınselliğinin kullanılması da bu metanın ereksibirsimgeolarakkullanıldığınıkanıtlıar. Otomobili erkek için güçlülük, çekicilik, ıhakküm kurma, üstün olma ve saldırganlık ayallerinintatmininiteliğitaşıyor. P A Z A R GEZİLERİ 10 Mart BAŞKENTGUNLERİ K A P I O R M AN 17 Mart Olaylar ve anılar MÜŞERREF HEKİMOĞLU SERİNDERE 2 4 Mart SÜLÜKLÜGÖL Ulaşım, kumanya, rehberlik dahil 1.000.000.Jeep ile haftasonu safarilerimiz sürüyor Lutfen syrtntılı bitgi için bizi arayın O îündüz hayallerine son... Hem otomobil kullanan hem de yaya, çev:yle olan ilişkisinde gözünü dört açmak zoında.Heranbeklenmedikbirşeylerolabilir. »tomobil sayısı arttıkça bu pür dikkat kesilıeler, hayatın vazgeçilmezkuralları arasına yer alıyor. Işte size toplumsal denetimin ir aracı daha. Gündüz hayallerinize son. lş u kadarla da kalmıyor. ö z denetiminizi de ıkı kurmalısınız, yoksa sonu ölüm. Artık ostlannızla kaygısızca, dilediğinizce içebi:ceğiniz günler de geride kaldı. Ya duyular? Momobilin içindeyseniz ses, koku, dokunıa hissi, havayı hissetme dışarıda kalıyor. )uyular yayaya ait. Dünya sürücü için görüş lesafesiyle çerçeveleniyor. Yadatamtersi. Lentteki tüm düzenlemeler otomobile göre apıldığından yayaya bakıp göreceği pek birey kalmıyor. Aynalı camlı plazalar, hiper lekanlar yayanın üzerine üzerine geliyor. Lendisinidışlanmışhissediyoryayavekayoluyor. Hareketserbestliğininbirbedelide udeğilmi?Amasuçuyadasorumluluğutünüyle otomobil sahiplerine yüklememeli. Kazaların dolaylı ve gizli sorumlusu, insanırdan böylesi ideal işlevlertalep eden otolobil merkezli ulaşım sisteminin takendisiıir" diyor Freund ve Martin. Otomobile dayalı ulaşım sisteminebukaar karşı çıkılması ilkel topluma bir özlem ni? Hayır. Istenilen enerjinin, mekânın ve evrenin daha verimli kullanılması. Kısacaı, "Bütün dünyayı kendimizi evimizde hisedebileceğimiz bir hale getirmek." Bunun ;in gerckli olan ise otomobilin yerini tutulalilecek bir araç. Bu aracın hem gerçekçi olnası hem de otomobil gibi çekiciliğe sahip ılması öngörülüyor. Toplu ulaşımı yaygınaştırmak ve ucuzlatmak, yaya ve bisiklet •ollarına önem vermek, trafik akışına sınıramalar getirmek, yeşil yollaroluşturmak, iş, .onut ve alışveriş mekânlarını birbirine ya.ınlaştırmakdaotomobilliulaşımaaltematif ılarak görülüyor. FOTOGRAFEVİ Zambak Sokak, 15/4. Beyoğlu Tel: (0 212) 251 05 66 / 245 40 08 BEKAR SOK. SAN HAN NO.16/4 BEYOĞLU ISTANBUL 10 Mart Pazar Ballıkayalar 17 Mart Pazar SOlüklügöl 17 Mart Pazar Kartepe 2384 Mart Kartalkaya 24 Mart Pazar SUIOklügOl 31 Mart Pazar Sudüşen 31 Mart pazar Erikli TEL:0.212 293 91 95 252 3 0 39 1.000.000,1.000.000,1.000.000,3.500.000.1.000.000,1.000.000.1.000.000, TL. TL. TL. TL. TL. TL. TL. 1624 MART KARADENİZ 1723 MART KARADENİZ ?ID£SAoNoSl2fLd* K0N KÜLTÜR ETKİIMLİKLERİ OS Mart Salı Dim GtmteHsi Cengtz CfVA "Insan ve DoQe Fotoğnaf Saryiv/ Csngür C/VA "DoQa" OB Mart Carenmba Söytoo' Ectz HUN •V*S»TX* OosOLik. Satkac \m J i .niiml.ii»l.ı.ı««ıı«ıniii,ı,lan.ı..«.^.;.m HER IIAFTA SONIJ PAZAR GÜNfl $AZLI SÖZLÜ \Ototiitie Abant ve Sapanca (îölü \\6yti qem*ÂÜ <M*pHU<t1%c*U Sapanca Cîölü GOnübirlik doğa YÜrüyüşleri lOMartPoyra/largölü 17 Mart Meneltye yaylatı 24 Mart Değırmendere 31 Mart Mayukıye Günübirlik Kano+Doğa yiirüyüşfl 172431 Mart Duniku gcilü tlgilendiklenııi# ıçu bılgi iftteyebilinini/. ;özüm ylne demokraside... Göç, plansız ya da çarpık kentleşme ve ["ürkiye. Başta Istanbul olmak üzere bütün )üy ük kentlerin bu ana sorununa ilişkin Şehir Mancıları Odası Başkanı Kadem Karaığaç'ınuyarısıpopülistyaklaşımlardanka;ınmak. Sorunun çözümünün, gelişmenin control altına alınması ve müdahalelerin zananında yapılması olduğunu söyleyen Karaığaç, "Sağlıklı toplum, sağlıklı kentler isti/orsak eğer, herşeyden önce demokratik bir /erel yönetim modeli oluşturmalı, halkın kaılımını sağlayan, yetki karmaşasına son veen yasal düzenlemeler yapılmalı" diyor. Otoyollara da değinen Karaağaç, Istansul'un hızlagöç aldığı dönemle eş zamanlı jlarak E5 aksı üzerinde kaçak gelişmiş alanar oluştuğunu anımsatıyor. TEM otoyolulun kentin gelişimini, su toplama havzaları k'e ormanlık alanlara çcktiğini sözlerine ekleyenKLaraağaç, "Bubölgelerinlstanbulkentinin yaşamsal kaynaklarını oluşturması ve bünyesinde barındırması kent için en önemli tehdidi oluştuyor."diyor. Herşeye rağmen otomobi I diyorsanız, özgürlüğüancakotomobilinizdeyakalıyorsanız bir kez daha düşünün. Kim verdi size bu azgürlüğü? ^ Trekking Tourısııı Iravcl Agency Tel: 0212 293 04 38 245 60 35 İDAKÖY ÇİFTLİK EVİ SON TANRIÇA/GÜNÜMÜZ İÇİN BİR AYİN Yazar: Hasan Öztürk Reji ve Müzik: Tuncel Kurtiz Sahne: Roxy llk gösterim: 7 Mart 1996 S. 19.00 Oyuncular: Tuncel Kurtiz, Sema, Hakan, Taner, Funda Oral, Hasan Arslan, Gamze Demirbilek, Şafak Olcayto, Ebru Büyükoğlu. Sevgili Tuncel Kurtiz ve arkadaşları evimizin konuğu oldular. Yedi gün boyunca Barok müzik ile erkenden uyanarak Ida'nın pınaıiarı boyunca koştular. Sıkı bir kahvaltının ardından gün boyunca çok yorucu ses ve metin çalışmalarına koyuldular, hak ettikleri nefis akşam yemeklerinden sonra da şömine başında oyunlarını tartışarak en iyiyi aradılar. Bu yorucu çalışmanın ardından izleyicilerine dinamik ve güzel bir ayin sunacaklarına inanıyoruz. Tuncel, güzel sesli Sema ve arkadaşlarını kutluyor, başarılar diliyoruz. Semalskender Azatoğlu Çamlıbel KöyüEdremit/Bahkesir Tel: 0266 387 34 02 / 387 33 93 Faks: 0266 387 34 02 rhan Veli'nin dizesini anımsar mısınız? Sol elinin, zavallı ellnln mutsuzluğunu, yalnızlığını vurgular. O yıllarda böyesi bir dize de suç nerdeysel Oysa ünlü besteci Ravel'in sol ele özel bir konçertosu var. Sağ elini yitlren bir piyanist için yazıyor galiba. Değerli sanatçımız Idil Blret son konserinde bu konçertoyu çaldı. Ravel'in konçertosu, Debussy'nin suiti ve noktürnleriyle Fransa'dan esintiler... Orkestrayı da Jean Fournet yönetti. O da ünlü bir Fransız yönetici, sekseniki yaşında, değneği hâlâ güçlü. Ancak gücü kadar tırmanamıyor dalında, doğrusu tırmanması önleniyor. Savaş yıllarındaki durumu nedeniyle, ünlü piyanist Cortot'u gibi o da Paris'ten ayrılmıyor, üstelik konser veriyor. Toplumların belleği belli davranışları unutamıyor değil mi? Bugünkü savaşlarda da belleklere yerleşen çok olay var bence. Ama toplumlar yeteri kadar duyarlı mı acaba? örneğin bizim toplumumuz? Kimi zaman güzel rastlaşıyor olaylar, başkent Ankara'da Fransız bestecilerin yapıtları dinlenirken, başkent Paris'te de bir Türk Evi açılıyor. Başkonsolos Varol Özkoçak'ın heykel sergisi de büyük ilgi görüyor. TürkFransız kültürel ilişkileri doğrultusunda konuşmalar, açık oturumlar, sergiler birbirini izliyor. Ressam diplomatlarımızın sayısı giderek artıyor, ama heykel yapanlar az. Biri Varol özkoçak, öteki de Engin Türker. UNESCO'daki görevinden merkeze döndü, Uluslararası Siyasi Kuruluşlar Dairesi Genel Müdür Yardımcısı şimdi. Yoğun çalışması, uluslararası frafiğine karşın heykeller yapmaktan da geri kalmıyor, bugünlerde onun da bir sergisi var, Valör Sanat Eserleri Merkezi'ndeki. Tükenen Istanbul, Denize Ulaşamayan Adam, Özgürlüğe Çağrı, Gelecek Benim, Geç Gelen Barış adlı tablolarında öz deyimiyle bir kucak öyküyü yansıtıyor. Kavuşmak adlı heykelinin özlemi için değişik yorumlar yapıyor başkentlli sanatseverler. Yedi Kocalı Hürmüz adlı yontusuna da no commentyorum yok diyorlar. Çağrışımlarını Ayten Gökçer'in güzel şarkılarından hayli uzak buluyorlar gahba. Yedi Kocalı Hürmüz siyasal çağrışımlara da açık bir yapıt. Dış politikamızın yedi koca bolluğundan uzak bir dönem, bir yalnızlık dönemi yaşadığını öne sürenler de var. Beni en çok "Ömür Boyu Elele" adlı yapıt etkiledi. Bir öz yaşam heykeli diye düşündüğüm için belki Yavuz Gör: Başkentte adı çok geçiyor. de Engin Türker de bu yapıtını eşi Lale'ye da çok konuşuluyor son günlerde. Niteliği sunuyor sanırım. de, niceliği de beğenilen bir dizi. Kaç kez aradım, telefonu açılmıyor, ama ben de Size biraz da Yanka'dan söz edeceğim bu ilgiyle izliyomm Yavuz Gör'ü. Her sabah bir hafta. Başkentin sevilen çifterinden, merhaba çakıyorum. 1960 yılında bir mart tanınmış ışadamı Yüksel Erimtan ile BİZ günü, CENTO'nun doruk toplantısı Restoran'ın kurucularından Nurdan nedeniyle Cumhurbaşkanı Bayar ile Erimtan'ın güzel kızı Yankı'nın kitap Pakistan'a gittiğim zaman tanıdım onu. Biz kapağında "Yanka" yazıyor. Doğru üç gazeteci, ben, Adviye Fenik ve Şevket söylensın diye besbelli. Resim çalışmalarını Rado, Lahor'dan Peşaver'e gittik sonra. New York'ta sürdüren bu genç sanatçıyı Yavuz Gör de Kabil'de görevli o zaman. başkentliler tanımıyor henüz. Üfukta bir Afganistan'ı ondan dinledim ilk kez. Bir de sergi var ama yeri ve tarihi kesinleşmedi 1980'lerde Bulgaristan'da karşılaştık. henüz. Bir an önce kesinleşmesini Cumhurbaşkanı Evren ile gittiğimiz zaman. diliyorum. Okyanus ötesindeki Olaylara bakışı, yorumları dinleyenleri çok sanatçılarımızı da görelim, tanıyalım. şaşırttı. Zekâsı, mizah gücü, esprileri ile Cahit Kayra'nın "Dostluk ve eski yılların herkesi etkiledi. Balkanlar'a, Karadeniz'e heyecanıyla" yolladığı 1938 Kuşağı kitabı yeni yılın ilk günlerinde ulaştı bana. Güzel bir dönük belli gözlemleri de gerçekleşti sonra. Onları da yazacak mı bilmem? Özeleştiriden armağan diye algıladım. önce ören'de mavi hoşlanır ama özüne övgüler yağdıran bir günlerde okumaya karar verdim ama diplomat değil. ^ bayram günlerinde TV izlemekten vazgeçtim, sevgili Kayra'nın anılarına daldım. Ortak anılar da denebilir. Üç aşağı, Not: 25 Şubat 1996 tarih 518 sayılı beş yukarı aynı kuşaktanız biz. Yılları, Cumhuriyet Dergi'de yayımlanan "Bir Damak olayları birlikte yaşadık. O yılların, olayların Şöleni" başlıklı yazımın son cümlesinde bir ortak çağrışımları, titreşimleri var yanlış var. "Belki de bir tepki bu ya da bir yüreğimizde, ortak coşkusu. Ortak ağaçlama" biçiminde yazılan cümle, "Belki dostlarımız var, ortak sevgililerimiz var, de bir tepki bu ya da bir doğaçlama" örneğin Memduh Aytür, her zaman olacaktır. özür dileyerek düzeltiyorum. saygıyla anılan, onurlu bir bürokrat. örneğin Teşekkür ve sevgilerimle. M.H. Idll Biret, ülkemizi onurlandıran bir sanatçımız. Kayralar Ankara'da otururken başkent konserleri nedeniyle gelince Güven Mahallesindeki evlerinde kalır, Gönül Kayra'nın piyanosunda çalışırdı. Daha öncesi de var, Kadıköy vapurlarında buluştuğumuz sabahlar, sonra Paris'te OECD'de görevli olduğu dönemde bir buluşmamız, çok ünlü bir av lokantasında, Kuvvet avcı diye sülün yemeğe götürdü bizi, tadı hâlâ damağımda. Ardından yine Ankara'da buluşuyoruz, 1970'li yıllar, Cahit Kayra CHP milletvekili, ortanın solu iktidara geliyor derken, MSPCHP hükümeti kuruluyor. Cahit Kayra bakan 1. Ecevit hükümetinde. Kıbrıs olayları yaşanıyor, en uzun geceler, en kısa günler. Yaşamımızdan da, belleğimizden de çıkaramadığımız öykülerle dolu bir zaman dilimi. Açılar değişebilir, yorumlar değişebilir ama ortak bir yaşamdan kesitler var 1938 Kuşağı'nda. Düşlerimiz var, özlemlerimiz var, çabalarımız var, mutluluğumuz var, mutsuzluğumuz var, umudumuz var, kırıklığımız var, yenikliğimiz var, direnişimiz var. Sözün kısası, 1938 Kuşağı'nın sayfalarında güzel bir buluşma yaşanıyor. Dahası bir öz hesaplaşmaya, sorgulamaya da yöneliyor insan. Başkent çevrelerinde Yavuz Gör'ün anılan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle