Katalog

9NİSAN 1995. SAY] 472 BAŞKENTGUNLERI Konser yeni başlıyor MÜŞERREF HEKİMOĞLU ollarda, köşelerde, kapılarda polis arabalan, anlaşıldı Cumhurbaşkanı konsere gelıyor, ama gelmedi! Belki de sınır ötesındeki savaş nedenıyle, onurlandıracağı festivale gelmeyi de içine sindiremedi. Müzik festivali bir kültür olayı ama sayın Demirel öyle düşünmeyebilir. Hangi olayı nasıl duşünüyor anlamak kolay değil doğrusu. Çankaya'da çelişkıler sergileniyor durmadan. Çin'e gıtmiyor, Güney Amerıka'ya gidiyor. Nerdeyse iki hafta başkentten uzak kalıyor. Gidiş yolunda Kanarya Adası'nda gecelıyor. Dönüş yolunda da kanarya konserı dinler belkı. Anımsarsınız başkan uçakları kuş kafesıne dönüyor kimi yolculuklarda. Özal döneminde papağanlar gelmişti, bu kez de kanaryalar şarkı söyleyebılir. Kültür Bakanı Ercan Karakaş'ı iik kez festıvalde görüyor kimi başkentliler. TV ekranlarında, açıkoturumlarda, Siyaset Meydanı'nda çok konuştu ama Kültür Bakanı olarak ılk seslenişi. Kısa bir konuşmayla 12. festivali kutladı, And Vakfı yöneticilerine teşekkür etti. Düş kırıklığına uğrayanlar var, kısa bır konuşma da olsa ozü, ıçeriği başka düzeyde bir sesleniş bekliyorlardı galiba. Konuşmalar bir yana Yelda Kodallı ve Roberto Guiliana güzel seslendı başkentlilere. Insan sesinin güzellığini, yücelığini kanıtladılar. Yelda Kodallı 'yi Leyla Gencer'in uzantısı diye dinledi kimi başkentliler. Güzel bir soprano, sade bir giysiyle daha güzel olabilirdi bence. Bahar gıbı bır genç kadın, dınlerken çiçekler açıyor yureğimde, ilk kez dinlemenin üzüntüsünü de duydum doğrusu. Erdal Inönü: Siyasal orkestranın ümit veren solisti Devlet Operası'nda da dinlemeyı dılıyorum. Devlet Opera ve Balesi doğrultusunda görür. O ışığın Bakanlık'taki Orkestrası da güzel bir selam bu festivalde, karamsarlığı da dağıtacağını umut edıyorum Rengim Gökmen genel müdürlükten aynldı ben. ama görevdekı dönemin olumlu ürünleri Neden bu adı taktılar bilmem, belki de soylu boyveriyor. Değerli sanatçımız Ankara'ya bir bir işbirliği dileğiyle (D'OFIN) diye bir yer açtı orkestra daha kazandırdı. Opera ve Bale dört kadın. Dışişieri'nden Oya Akıncı, Fügen Orkestrası çukurda çalar, ışığa, kalabalığa Aktan, Inci Iskit ve Nilgün Banguoğlu çıkmaz, sesini duyurur ancak. Açılış adlarının baş harflerine bir (D) ekleyerek konserinde dınleyicilerle yüz yüze çalmanın (D'ORN) oldular. Çankaya tepesinde Koşk mutluluğunu yaşadı tüm çalgıcılar. Coşkuyla apartmanının bodrum katını bir buluşma alkışlandılar. Konserin düzeyinde bu merkezine dönüştürdüler. Buluşunca ne birliktelığin itici gücü de var bence. yapacaklar derseniz, resim, seramik dersleri, porselen boyama, sanat konuşmaları. Boş Murat Karayalçın ve eşi de açılış gün, boş saat yok! Açılış günü çok kalabalıktı. konserindeler, ön sıranın başında onlar, öteki Güzel ve şık kadınlar gördum yalnız. Kaç başında Fikri Sağlar ve eşi oturuyor. Daha kuşaktan diplomat eşleri, emekli büyükelçıler, doğrusu oturamıyorlar. Selamlamaya gelen çiçeği burnunda elçılerle dalgalandı odalar. dostlarıyla kucaklaşıyor, opüşuyorlar. Belki de Çalışmaların da açılış kadar renkli ve dalgalı her şeye başlamanın rahatlığıyla gülümsüyor olmasını dilıyorum. Murat Karayalçın. İtici gücünü yitirmemiş gibi. Tüm ilişkiler rahat bir soluk ister değil mi? Belli dalgakıranları aşmasını.^ özüne, çevresine, yaşadıklarına dışardan bakar, yanlışlan, doğruları, nedenleri daha iyi değerlendirir insan. Karayalçın da bunu yapacak galiba. Çok kişıye ışık, uyarı olabılir. Erdal Inönü sanatsever bir polıtıkacı, konserlerı, sergileri ilgıyle izler amaşu günlerde sıyasal orkestranın trafiği haylı yoğun solistlerinden biri. Açılış konserine gelemedi. Gelseydi çok hoşlanırdı sanırım. CHPDYP orkestrasıyla tam uyum içinde mi bilmem ama "notaları şaşıranları güzel uyaran bir solıst". diyor başkentliler. Ancak konser yeni başlıyor değil mi? Dışişleri ailesi de umutla izliyor Inönü'yü. Bakanlık içi sorunları da çözmeye vakit bulacak mı acaba? Vakit bulsa sorunların derinine inecek mi? Beklentiler gerçekleşecek mi, yoksa yeni bir düş kırıklığı mı yaşanacak? Bence yaşanmayacak, Dışişleri ailesi yeni bir düş kırıklığı taşıyamaz. Sayın Inönü de en azından bilimin ışığıyla bakar olaylara. Olurları, olmazlan, olması gerekenleri o ışık Umberto Eco 'nun kitabı Türkçeye çevriliyor. Yakında Can Yayınlan 'ndan çıkacak... Sarkacf'nda olduğu gibi bideğil. Yani Spinoza ve Deslinmeyen dünyalann literatücartes değil, amaepikürcü dü UMBERTO ECO ründebirgezinti yapılmıyor. şünce romandaki kişiliklere Italyan yazar Umberto Hco'nunbugünedeğinsunduhâkim. Kcplcr ve Galilc'den Eco 63 yaşında. 1971 yılından bu yana ğubilgi birikimi vebilgi mobahsedilmese de Patef in kişiBologna Üniversitesi'nde zaiği bulunamıyor. ' liğineyansımışhemaydınlangöstergebılım dalında macı hcm dc kil iscyc ters düşPater'indenizedalıpbirdaprofesör. Edebıyat mcyecck şckildc çerçevclenha ortaya çıkmama.sından eleştirmenlıği, tarıh ve ıletişim konularında yazılar miş bir düşünce görülüyor. sonra Roberto, Daphne'de yiyazıyor. "Gülün Adı" ile Tüm bu vurgular, 'gcçmişgüne tck başına kalıyor. Kıyıya ünlenen yazar, bir dönem nün adasında' bazen açık açik yüzerck çıkma denemelcri de Italyan RAI bazen de satırların arasında televizyonunda kültür başanyaulaşmıyor. Vc buçaprogramları yönetmenliği okuyucuyla kucaklaşıyor. resizlik içinde, roman içindcyaptı. Tasso, Shakespeare ve Caldeki roman yazılmaya başlanıron'arastlanmasada, onlann yor. Veromandavarolantüm ağırlığı ile karşılaşılıyor. Kitapta Dante'nin, açık,gizlikişiliklerinyansımalanyla,benzerCervantes'in, Balzac'ın, Defoe'nin, Manzoleriy le yeni öyküoluşuyor.Roberto'nun tüm ni'nin,Sue'nunvehembabahemdeoğulDuhayalleri gcrçekleşiyor. Bu romandaki anlatımas'Iarınizlerinibulmakdapekzor değil. cıdadiğeri gibi yetenekliden çok gayretli... Roman içinde roman, yazarın adcta kendi içine kapanık bir kitap kendini kıskanması sonucunda anlamsız bir sonla bitiyor. Umberto Eco, kendi içinyazdıYinede 'GeçmişGünün Adası', içine kağı rahatlıkla varsayılabilecek romanını böyle palı bir kitap. Okuyucuyu barok olgunun bibirsonaulaştmyor. Kitap etrafında çok fazla limselyadabiliınselolmayançizgisineçekgürültü koparıp yazarı rahatsız etmcyc değmektense,onabirtapınağın,dokunulamazve mezdiyoruz.^l değiştirilemez bir 'kutsallığın' bekçiliğini yaptınyor. "Gülün Adı"yada"Faucault'nun Türkçesi.AŞKlNELÇt BAYRAMDA İNDİRİMLİ GEZİNt 16 N İ I M £»iMi Çıınmkia blr yıyl. vc »fbılc 1000 m yUksrkllkU blr gSI \rvn«ln<1r yılrflyU». IUUİM) 850 000 TI. 650 000 TL 1995 A Dı|ı Bitki ve çiçek örtüleri, nehirler, göller ve yaylalarla dolu TURtZMİ : Arde^e lA9ktfDa|UnıüUrlafta. Ayder Avuçuf Tif lık Dobaye yajrl&luı Tuktrı Kıvrın | A|ajı Çeymıkçur Yıyliıı 2ıl Kıl», Çtl Turuaıuz pan»ıyon komkUmtlıdır BAYBAM <:I;ZII.I:RI f 1 4 M.yu LJ»I« . Hanıua • N I M . U I Tarih w do$* harikam Nrmmt I Frfa w llamui'da yfiı«yl lyi tuıyui dcın'ytmll ycn'l rphber^Tİ»1 ntfi1! bır gezl ¥ ' 1 4 Myn Eqt'dtN AkdtNİt'ı KJrirnmcil<Ti önc^ brlkı sun kejt (If^rıı» gir»*bilec«*iniı Gökuva, Bodrum. BaiaCktlü Fira tMJynn Kayaköy (>t(.dmiK önernll liurakJanmızdan 9 14 M.yu OIİMDO» Uzım Bürrlı tatıl yapıunavarakkr, hn u<zi «İzın ıçin' Olİmpun Mıllı Pvlo vt ÇCVTT'Sİ. Txh(alı !>»Jı vr Kckova'y' KTITII hır gpfl ı kayıl y«[«ın W uKİınıııdr Bu turumuza uygun odeme koşullanyla ka tılabüeceğiniz birKAMPANTA başlattık hnıtıyı'u son Î0NİSAN1995 flâlooumuıd» ber perjtroba nal 19 OO'da turun dıı ([ftıfrııı ytpılıokhr ^ A Î L A TURtZM! turumuz 06 MAYIS'U 1995te baçlar Her^ haftt tekrarlanarak 17 EYLÜL 1995 kadar devam eder Mll »ok. 6/5 tvyoğlu Tal/Fakl: 021224515932452976 arnika