Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9NİSAN 1995. SAYI 472 KISAÖYKÜ 17 Merak etmcyin, yakın zamanda daireniz, otomobiliniz olabilir. Borçlannızı ödersin'ız. HıdırBcyekledi: Ne kadar müdür varsa, çağınn beraber oynayalım. Kazanır mıyız? Hem de nasıl... Kazanınz. Müdür kalktı, odasına gitti. Bazı resmi dairelerin müdürlerine telefon etti, bulduklarına randevu verdi. On beş dakika sonra, Sağlık. Müdürü geldi. O, okey oynamasını biliyormuş. Bizimkilerle okeye oturdu. Müdür de... Aradan kırk beş dakika geçmişti, Sağlık Müdürü: Bundan sonra kumar oynamak mı? Sizlere yemin ediyorum, oynamayacağım. Milli Fğitim Müdürü... Sanki kumardaüstüneyok! Bizeböyleleri vız geliyordu. Onu da yolunmuş kaza çevirdik. Hay bendeki kafa, sen kim kumar oynamak kim? PTT Müdürü, odaya girerken yüzü gülüyordu. Pck kumar oynamazrruş. Kumarıncnbasitinionun dı. lyice bak, belki gidenler onlar değildir. Onlardı. Gittiler. Öyleyse başlayalım. Sıra kimdeydi? Bendeydi. Kes şu kâğıtlan bakaiım. Az önce, öbür dairelere telefon ettik. O daircdcki kumarbazlardan randcvularalındı. Gelenler, kumar masasını çevreleyen iskemlcyc oturuyordu. lkiüç saat... Fazla değil. Kaybedenlerden Tacettin Bey: Ay sonunu nasıl gctircceğim? Sizlcre paltomu rehin bırakıyorum, verin benim paralanmı. Şaştık!.. Müdür de kumar oyna, maya başladı. Müdür yardımcısı da... onlar dageçim sıkıntısı çekiyordu. Bcn: Üç pokcr seansında, aylığınızı çıkarabilirsiniz. Şu mcslck sırnnı bana da öğretin. Borç gırtlağa kadar. ödeyemiyorum. Kerim Bey, müdürün söylediklerine üzülmüş müydü? Yoksa, üzülmüş gibi mi görünüyordu? K apıya, kartona yazdığım "Tahakkuk Kıraathanesi" yazısını astım. Bizim servisin kahve levhasıydı. Küçücük oda kumarhaneye döndü. Tavandan masaların üstlerine ampuller sarkıttık, yeşil çuhalar serdik. Duyan, bizim servise geliyor, masa başına geçiyordu. la oynadık. Barbut attık. PTT Müdürü çok kaybetmişti. Bizlere öğüt verdi. Benim kaybetmem önemli değil. Bari/avallılannparasınıalmayın, ayıptır. Yarın yinc gelcceğim. Beklcyin, Kaybcttiğimi kazanacağım. Daire müdürlcri gelip gidiyordu. Gelen pişman, kazananlann key fine diyecek yoktu. Şimdi, Tapu ve Kadastro Müdürü'nün gelmesini bekl iyoruz. Telefonda az sonra geleceğini söylcmişti. Bensiz oyun oynanırmı? Sizlere şans gctircceğim. Fehjm Bey, biz de sizi bekliyoruz. Aradan yirmi dakika geçti. Kumar üstadımız odaya girdi. Bizleri selamladı. Müdürün yanına oturdu. • Rıılet... Yoo, yoo pokcr de olabilir. Hangisi olursa... Rulct... Hay hay. Kcrim Bey, masanın çekmecesinden küçük ruleti çıkafdı. Masanın üstüne koydu. Ben ruleti çevir meye başladım. Bizyedi kişiyiz, o tekti. Rulet döndükçe, Fehim Bey'in başı da ruletle dönüyor, cebinden çıkardığı banknotu 50 numaraya koyuyor. Kaybedince: Yoo, bunda dümen var! Hep kaybediyorum. Ali Bey: Nasıl olur Fehim Bey? Rulette hilc olur mu? Buyrun ruleti siz çevirin. Mersi. Bu kadar yetcr. Epeycc yitirdim. Krcdi açarsanız oynayabilirim. Aylık yüzde otuz faizle kredi açabiliriz. lstcrseniz... Fehim Bey şapkasını, paltosunu giydi. Odadan çıktı. Hey gidi Fehim bey. Bugünkü kazancım, üç aylığım kadar. Diğcrarkadaşların?.. Onların da kazançlan azımsanacak gibi değildi. F.ğer Fehim Bey gelmeseydi, bu dcnli kazanamazdık. Müdürün buyruğuyla, kumar scvrislcrine verildik. Kurpiyelikyapıyorduk. Bizim servis, rulct salonuydu. Öbür servislerde poker, tavla, okcy oynanıyordu. Daire yasal kumarhane olmasa da, oynadığımız kumar müdürün buyruğuyla yasaldı! Obi/.impatronumuzdu, "baba" diyorduk. Bu arada, yeni oyuncular çckmek için, dünyada bilinmeyen kumarlan bulup, oynatıyorduk. Derken, aradan on iki ay geçmiş... Ali Bey daire aldı. Kemal Bey otomobil. Osman Bey arazi sahibi oldu. Kcrim Bey'le, Hıdır Bey ortaklaşa çiftlik kurdular. Bcn ve müdür, dubleks kat sahibi olduk. Ali Bey, katından söz cdiyordu. Kemal Bey, otomobilinden. Osman Bey, arazisinin büyüklüğünden. Kerim Bey'lc, Hıdır Bey de ortaklaşa kurdukları çiftliğin geleceğini konuşuyorlardı. Ben: Hükümct katsayı göstcrgesini yükseltscdc, bcni ilgilcndirmiyor. Dubleks kat sahibi oldum. Kiradan kurduldum. Müdür, beni överek: 1 lay aklınlaçok yaşa, Tahakkuk Kıraathanesi'ni kurmasaydın, daha çok sürünürdük. Çoook... Bizler, kendi geleceğimizi güvence altına aldık. Sizleri bilmiyoruz. Ali Bey sesleniyor: Hooop.... Başlıyooor... Fazıl Bey'le, Hamit Bey geldi. Haydiii... Pardon, yazıyı burada kesmem gerekiyor. Fazıl Bey'le, Hamit Bey gelmişler. Onların yanına gitmek zorundayım. Bekleyin, şimdi geliyorum.^