Katalog

EV E K O N O M İ S I MeralTamer İndirimli satış gfinleri Bu dönem için özel olarak üretilen kalitesi ve fiyatı düşük mallarla, fiyatı gerçekten indirilen kaliteli mallar iç içe. "Iyisini" seçip almak tüketicinin becerisine kalıyor. Hem mama sandalyesi hem okul çantası • Diş tedavisiyle ilgili çeşitli aygıtlar üreten Unidental firmasının sahibi 41 yaşındaki Suat Hoşver, çocuk sahibi olduktan sonra çocuk eşyalarının hem çok pahalı hem de çok kısa süre kullanıldığını fark etmiş ve "Magic Box" adını verdiği ve 6 ayrı kullanım amacı olan bir "alet" onfeksiyon ve ayakkabıda indirimli satışların başladığı şu günlerde tüketici olarak bu olanaktan mümkun olduğunca yararlanmaya çalışmalıyız. "Yararlanmak" derken, kuşkusuz herkesin kendine göre farklı bir amacı, belki de daha önemlisi farklı bir geliri ve bütçesi var; dolayısıyla herkesin çıkış noktası farklı. Kimimiz için "pahalı ve erişilmez" olan bir nıal kimimiz için "ucuz, kalitesiz ve burun kıvrılıp geçilen bir mal" olabiliyor. Birimiz 15 bin liralık elbiseye."ah ne kadar ucu/, kelepir" derken, bir diğerimiz "çaputa bu kadar para vcrilir mi, buna 45 bin liralık kumaş gitmez, kumaşı alıp evde dikebiliriz" deyip geçiyor. Gelir düzeyi yüksek tüketici 15 bin liralık bir elbisenin yüzüne bile bakmıyor ve kendisine 2530 bin, hatta 50 bin liralık elbiseler arasında "indirimlisini" arıyor. Dolayısıyla herkesin kendi amacına ve gelir düzeyine göre indirimli satışlardan yararlanması gerek. örneğin gelir düzeyleri yüksek olanlar için indirimli satışlardan yararlanmanın en uygun zamanı, indirimlerin ilk başladığı günler. Çünkü özellikle büyük kentlerde indirimli satışlarla ilgili denetimler kalktığı için, satıcı mağazadaki malının fiyatını bir kerede değil, 10'ar, 15'er gün arayla birkaç aşamada düşürüyor. Dükkândaki kaliteli mallar indirimin ilk günlerinde satılıyor. Bunlarda da kuşkusuz belli oranlarda indirim var, ama indirim döneminin son günlerine kalanlara oranla fiyatları daha pahalı. Bu yönteme açiklık getirmek üzere bir örnek verecek olursak, sezon başında 20 bin liraya satılan bir mayo, indirimin ilk günlerinde diyelim ki 15 bin liraya iniyor. Ancak o mayo ucuzlatılmış fiyatıyla da rağbet görmezse 1015 gün sonra daha ucuz fiyatlarla yeniden etiketleniyor. Bu yöntem bazı mağazalarda ağustos sonuna, bazı mağazalarda ise eylül sonuna kadar uygulanıyor ve aynı mayo eğer eylül sonuna kadar tezgâhta kalmışsa, 67 bin liralık bir fiyata satın alınabiliyor. Bu durumda'cebinde parası olan ve satın aldığı malın göz zevkine hitap etmesini, modaya uymasını isteyenler için, indirimin ilk günlerinde alışveriş yapmak, seçme imkânı K nın fazlalığı, yani çeşit çokluğu nedenıyle daha akılcı. Gerçi bu tüketicilerin aynı malı bir ay sonra yafı fiyatına yine aynı dıikkânın vitrininde görmeleri de pekâla münıkün, ama bu riski göze almalan ve "Neden 15 gün daha bekleyip de daha ucuza almadım" diye hayıflanmamaları gerek. Çünkü 15 gün sonra aynı malı bulamama riski de var. Ayrıca son yıllarda indirimli satışlar öylesine erkene alındı ki, başta okul çağındaki çocukları olanlar olmak üzere geniş bir halk kesimi için yaz sezonu neredeyse indirimli satışlarla aynı günlerde başlar oldu. Dolayısıyla yaz alışverişini indirimin ilk günlerinde yapmak, indirimden alınan eşyalardan aynı sezonda yararlanmak imkânını da sağlıyor. Buna karşılık indirimin son günlerine kalmak ise, eğer rastgelirse hem gözümüze hitap eden, hem de kaliteli bir eşyayı "kelepir" fiyatına alma olanağı sağlıyor. Çünkü kış sezonuna dönük mal alabilmek için cebinde nakit para bulundurmak isteyen mağaza sahibi, indirimli satışların hele hele son günlerinde mallarına tüketici açısından son derece cazip etiketler koyabiliyor. Aynı malın bir sonraki yıl vitrinlerde kat kat daha pahalıya boy göstereceği dikkate ahndığında indirimin son günlerinde fiyatları iyice düşürülmüş bu mallardan satın alıp "sandıga almak" akıl kârı görünüyor. İndirimli satışların yaygınlaştığı dönemlerde bazı mağazaların, kaliteli mallarının fiyatını sınırlı oranda indirip, buna karşılık indirim dönemi için özel olarak daha ucuz ve kalitesiz mal satın alarak dükkânını doldurduğu biliniyor. Gerek dikişi, gerek kumaşı daha düşük kalitede olan bu mallar, tüketiciyi kolaylıkla yanıltabiliyor. Tüketicinin aldatılması anlamına gelen bu uyguiamaya karşı dükkân sahiplerine bir müeyyide uygulamak ise çok zor. Bu durumda tüketicinin uyanık olması ve çok çeşitli seçme olanakları karşısında " i y i " malı "uygun" fiyata almasını öğrenmesi gerekiyor. Bu nedenle indirimli dönemlerde gerçekten indirimli fiyatlarla mal, giyim eşyası ve ayakkabı satın almak isteyenlerin ya indirim başlamadan önce küçük bir piyasa araştırması yaparak belli mağazalarda belli malları gözlerine kestirmeleri ya da özellikle konfeksiyon ürünlerinde malın etiketini iyice inceleyerek l'iyatın ne kadar indirildiğine dikkat etmeleri gerekiyor. U Sözün kısası, iyiyle kötüyü, kaliteliyle kalitesizi, fiyatı gerçekten indirilmiş olanıyla sırf göz boyamak için etiketi değiştirilmiş olanı tüketicinin kendisinin ayırt etmesinden başka çare kalmıyor. Dolayıstyla tüketiciye gözünü dört açıp doğru seçimi yapma sorumluluğu düşüyor. Bu arada indirim dönemlerinde satın alınan ayakkabı ve konfeksiyon eşyalarını sonradan değiştirmenin mümkün olmadığını da hatırdan çıkartmamak gerekiyor. Dükkân sahibi indirim dönemlerinde bir yandan iş hacmi arttığı için, diğer yandan da malını zaten elinden çıkartmak amacında olduğu için satılan malı geri almıyoı, yenisiyle değiştirmiyor. Kasa giriş çıkışlarının arttığı, tezgâhtarların işlerinin yoğunlaştığı bu dönemlerde mağaza sahiplerini alınan malı geri .vermeye zorlamak bu yüzden biraz haksızlık oluyor. Bu nedenle özellikle indirimli satış dönemlerinde alının malın geri verilme imkânının bulunmadığını dikkate alarak, seçimimizi baştan doğru yapmamız gerekiyor. Bir de "İndirimli satışlardan alışveriş yapmakla kazancımız ne olur?" Bunun hesabını yine mayo örneğinden yola çıkarak yapabiliriz. Sezon başında 20 bin lira olan bir mayo, gelecek yıl en azından 30 bin liralık bir fiyatla piyasaya çıkacaktır. Oysa aynı mayonuıı indirimli satışların başlangıcındaki fiyatı 15 bin lira, indirimin son günlerindeki satış fiyatı ise 67 bin lira olabildiğine göre bu sezon sonunda 67 bin liraya bir ihtiyacımızı karşılayacakken, bunu yapmazsak gelecek yıl aynı ihtiyacımızı karşılamak için cebimizden en az 30 bin lira çıkması gerekecektir. özetle indirimli satışlar doğru seçimi yapabilen bilinçli tüketicinin her zaman yararınadır. üretmiş. Bu "alet" istendiğinde mama iskemlesi, istendiğinde çocuk salıncağı, istendiğinde sırt poşeti, istendiğinde tekerleklı pazar çantası, istendiğinde çocuk için okul çantası olarak kullamlabiliyor. Kendi ürettiği bu alete KDV dahil 25 bin lira fiyat biçen Suat Hoşver, "Piyasada bu eşyaların her biri 25 bin liraya satılıyor" diyor. "Magic Box"ı şimdilik Eminönü, Kıbleçeşme Caddesl 134 numaralı dükkânda satan Suat Hoşver, "Bu aleti önce kendi çocuğum için geliştirdim. Çocuğum doğduktan kısa bir süre sonra mama sandalyesi satın aldık. Ama çocuk çocuğun llgisinl çekmez oldu ve balkondaki yerini buldu. Bunun üzerine, öyle bir şey yapayım ki uzun süre dayansın' dlye düşündüm. Gellştlrdlğim alet mama sanddlyesi olunca boyu yüksek olmadığı için çocuğun düşme tehlikesl de yok. Dolayısıyla 23 yaşına kadar oturabiliyor" diyor. D salıncak aldık, o da bir süre sonra birkaç ay bu sandalyede oturduktan sonra büyüyüp hareket kablliyeti artınca, sandalyeden düşmeye başladı. Daha sonra n