Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Özal'ın Haftalık Açış Pragramı! Uğurlu elleri ve hayır dualarıyla yurdun dört bir yanında temeller atan, kurdeleler keserek ışletmeleri, fabrıkaları açan Sayın özal, böylece, her gece televizyonda görünmeyi ustalıkla sürdürmektedir. Ekrana daha da yerleşmek, kendisine ayrılan süreyi iyice uzatmak için, özal, açış programlarına yenılerını eklemış bulunuyor. Bundan böyle yalnızca işyerlerine değil, işi olmayan yerlere de uğrayacak ve ne açmak gerekırse açacaktır. Kendisine bir şey açtırmak isteyen. vatandaşların, Sayın Özal'ın danışmanlarına başvurmaları ve açılış sırası almaları gerekmektedır. Başbakanımız bu hafta şu açılışları yapacaktır. Ankara'da Etlik, Küçükesat, İçcebeci; İstanbul'da Kasımpaşa, Rızapaşa, Haydarpaşa, Mahmutpaşa; Izmır'de Alsancak, Bornova, Karşıyaka semtlerınde, dükkân kepenklerını açacak. çıkanlara asansör kapılarını açacak. Akşam 1719 saatleri arasında, ev ev dolaşıp, elektrik düğmelerini açacak. Yemek hazırlığı yapılan mutfaklarda ocakları, Cuma: Uluburun kazısı U luburun, Kaş'la Kekova adası arasındakı bir koyun ucundakı bir bur nun adı. Kaş ılçesınden bir saatlık uzaklıktakı bu noktada yapılan bir sualtı kazısından ötüru araştırma, Uluburun kazısı olarak anılmakta. 1981 yılının yaz sezonu bitiminde Mehmet Çakır, ısımlı bir sünger avcısı, o noktada bazı eserler görduğünu Bodrum Müzesı'ne bıldlrınce, bu bılgılerı değerlendıren yetkılıler, 1982 yılında yaptıkları ıncelemelerde tunç devrine ait olabılecek bazı buluntular elde ettıler Bunun uzerıne 1983 yılında, ulkemızde daha önce kazılar yapmış Sualtı Araştırmaları Enstıtüsü ıle bırlıkte kazının yapılması kararlaştırılıyor Dört senedır kazısı yapılan batık, l ö 14. yy. antık tunç devrine ait bir gemı kalıntısı Kazının yapıldığı yerın kıyıdan uzaklığı 70 metre cıvarında ve 42 metre derınlıkte başlıyor Uzmanlar, bu sahanın 5455 metre derınlığe kadar ınebıleceğını belırtıyorlar Yapılan tahmınlere göre, batık gemının boyunun 1520 metre uzunluğunda ve taşıma kapasıtesınınse 2025 ton olabıleceğını sanıyorlar Her sene hazıran ayının bırincı günu ıle ağustos ayının son gunu arasında araştırma gemısi Vırazon'un eşlığınde yapılan kazı çalışmalarına katılan ekıp, 12 ıla 17 kışı arasında değışıyor Ekıp başkanı, aynı zamanda Sualtı Araştırma Enstıtusu'nun de kurucusu olan ve sualtı arkeolojisınin babası sayılan Prof. Or. Gaorge F. B a u , Yardımcısı ve Bass olmadığı zamanlar başkanhk görevını yuruten, Teksas College Statıon Ünıversıtesı'nde öğretım görevhsi olan Camal Pulak. Proje Başkanı ve Virazon gemıslnın kaptanı Tufan Turalı, Enstıtu Başkanı Donald Frey, Teknık Danışman flabln Piarcy, Sualtı Hastalıkları Uzmanı 0r Yancay Mabana, araştırma görevlılerı N. Hlrachfald, A. Llvaraaga, R. Pedarsen, s. Vlnson, S. VVachamann ıle Kultur Bakanlığı temsllcisi ve sualtı arkeoloğu Yaaar Yıldız, ekıbın surekl! elemanlan Ama zaman zaman gelen arkeoloıı ögrencılerınden dolayı ekıp çoğalıp azalıyor 5 4 erçe Limanı 'ndan çıkarılan batığın ahşap kı\mları Bodrum Muzesi'nde monte ediliyor. ieminin montajı tamamlanınca taşıdığı yük' birlikte sergilenecek. tyız. Bu çok önemli bir kazı araştırması. Zla antiktunç devrinc ait bir kazı ve bizleri 3400 ene oncesine göturüyor. Çıkan eserlerden bir ısmını yukandaki Bizans tslam Gemi Odaı'nda sakltyoruz. Birazdan sizi oraya gotüriiuz hem o oda hakkında bilgi verecegiz hem le o eserleri gösterecegiz. Şimdi burada örneker gösterelim. Elimizde Uluburun batıgından ıkartılmış, disk biçiminde, gerilmiş öküz deisi biçiminde bakır külçeler, katay külçeler ar. Kalay külçeler çok önemli. Zira bunun laynagını, bugune kadar ilk kez saptayabileegiz, zira ilk kez karşımıza bu denli eski bir talay çıkıyor. Ayrıca gene ilk defa bulunan eskilik açısından tabii işlenmemiş cam kül;eler var. Boylelikle en eski cam ticareti söz tonusu. Bunun koken araştırmasını da laboratuvarlarımızda yapmaktayız. Şu sıralar bakınn da analizini yapıp, kaynagını saptayaca|ız. Elimizde, gene o donemlerde degerli oliugu anlaşılan su aygın dişleri var, fildlşi var, ;ok büyiik kupler var, çeşitli yerlerden amplioralar var. Bunlann bir kısmı dışanda anttna havuzlannda dunıyor, size gösterelim." tlginç olmayan yoktu ki, gördüklerimiz aasında. Abanoz ağacından yapılmış, kabza>ının üzerinde fildişi bir kakma bulunan bronz bir kılıç. Çeşitli silah uçları, kamalar, keski aletleri. Balıkçılıkla ilgili malzemeler; olta uçları, ağlara takılan kurşun parçalan. Ve özellikle mühürler. İlk kez Ortadoğu'ya bu kadar yakın bulunan Miken mühürü. Nefertiti'ye ait olduğu sanılan bir Mısır mühürü ki bugüne değın bulunabilinen ikinci mühürü kraliçeninve de Suriye mühürü. Bu mühürler tarihleme bakımından oldukça önemli malzemeler sayılıyor. Çeşitli hayvan figürleri ki, bunlar dönemin ağırlık ölçülerı olarak kullanıhyorlar. Düzinelerce incik boncuk, yüzükler, sedef bir alyans, işlenmiş luletaşı, koç başlı bir kadeh, bir Miken amphoru, büyük küplerden çıkmış yemeklerde kullanıldığı sanılan kalaylı tabaklar. Torbalarla arsenik. Bunlann kozmetik olarak kullanıldığı ve ayrıca da bakırla karıştırılıp bir cins bronz üretiminde kullanıldığı sa buzdolaplarını açacak. Konserve kutularını açacak. Tencere ve sahan kapaklarını açacak. Başvuru sırasına göre uğrayacağı evlerde onar dakika kalarak, telefonları açacak Pazartesi: Cumartesi: Pazar: Sah: Banyo küveti, lavabosu, pısuarı ve evıyesı tıkanmış evlerde, sifonları açacak. Anahtarı içeride unutulmuş arabaların kapı kilitlerinı açacak. Çarşamba: Perşembe: iş hanlarını dolaşarak, şifreşi bozulmuş kasaları açacak. İnip Ev ödevi yapan çocukların kurşun kalemlerini ve suluboya kutularını açacak. Yatak odalarının, salonların ve oturma odalarının perdelerini açacak. Balkon kapılarını açacak. Televızyonları, vıdeoları, radyoları, teypleri açacak. Öğleden sonra et ve balık lokantalarını dolaşarak, müşterilere servis açacak. Servis açtığı masaların hesaplarını açacak. Şarap şişelerinin mantarlarını, rakı ve meşrubat şişelerinin kapaklarını açacak. Hava yağmurlu ise yolda yürüyenlerın şemsiyelerini açacak. Kır gezisıne gidenlerin piknık sepetlerini açacak. Bohçacı karıların bohçalarını açacak. Sağlıklı yaşam koşusu yapanların yanı sıra koşup, nefeslerını açacak Boğaz'da çay içenlerın arabalarına sokulup, fal açacak... ... Ve de, her açılıştan sonra, milleti etrafına toplayıp çenesını açacak. Ey ahali!.. Böyle başbakan bulunmaz valla. Değerinı bilelim. Açalım gözümüzü. Yoksa, özal gelir, açar... Ona göre. nılıyor. Yağ lambaları, çeşitli Suriye kökenli kaplar. Miken yapısı pişirilmiş topraktan bardaklar, kaplar. Bu tür malzemelerin üzerlerınde çeşitli aralıklı çizgiler var ki, bunlarda tarihleme açısından bılgi değerlendiriliyor. İşlenmiş cam parçalar ve cins cins çekirdekler. Ve bir de ilgimizi bir değnek çekti ki, abanoz ağacından ve 3400 senedir en küçük bir değışime dahi uğramanuş... Mr. Robert'in ifadesine göre, yüklerin kaldınmında kullanılıyormuş bu değnek. Bir süre Mr. Rosloff un ahşap parçalar üzerinde ince çalışmasını izledikten sonra izin isteyerek oradan ayrılıyoruz. Ulu Burun batığının ilk saptama calışmalanna katılmış değerli sualtı arkeoloğu ve Bodrum Müzesi Müdürü Sayın Oguz Alpözen'e bize gösterdiği ılgı ve esirgemediği yardımlarından ötürü bir kez daha teşekkür etmek için yukarıya, makamına çıkıyoruz. Üretken müzenin bu dinamik müdürünün yanından ayrılırken, her dalışlarında, her eser çıkartışlarında, laboratuvarda her eser üzerinde araştırma yaptıklarında hâlâ bir "ilk"in sevgi ve coşkusunu duyan bu insanlara teşekkür ettiğimizi Oğuz Beye iletıyoruz... D 27