Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ması gerekiyor. Böyle olunca da bir çigan orkestrasını seyretmekle iyi bir futbol maçı izlemek arasında bir fark olmuyor kendiliğinden!' Türkiye, Çingene nüfusu açısından fakir bir ülke sayılmaz. Ama nedense, bizim Çingenelerimiz Macarlar ve Ruslar kadar tanınmıyorlar milzik dünyasında. O kadar Çingenemiz var, peki ilaç için bir tane bile çigan çalan yok mu bizimkilerin arasında? Cevap Agop Pakyüz'den: "Türkiyeli Çingcnclcr çigandan haberdar bilc değiller. Erköseler'den Ali, önceleri Macar parçaları çalmaya gayret etti biraz. Ama tarzİarı uygun değil bizimkilerin çigana. Belki Macaristan'a filan gidip biraz yaşarlarsa becerebilirler. Dediğim gibi, çigan biraz nota, ama daha çok ustanın yanında yetişmeyi gerektirir. Oyşa bizimkilerde nota, armoni filan bile hak getire:' Ne demişti en başta Çetin Altan? "Çingene müziği, Osmanlf nın müziğinden daha çok etkilemiştir dünya cvrensel müziğinü' Altan'ın söyleyecekleri bu kadar olmasa gerek: "Dünya özler Çingeneleri. Onun için de filmini yapar, romarunı yazar. Kim ki Çingeneye yaklaşmıştır, mesela Brahms, dünya da ona yaklaşmıştır. Albeniz, Haçaduryan... Bunlar Çingeneye yaklaştıkları için sevilmişlerdir dünyada. Viyana valsleri dahi, mesela Lehar, çigan rnUziğinin bir aranjmanıdır. Aristokratik bir kimliği olsa da Strauss, çiganın büyüsündedir. Sadece cazda Çingene müziğinin etkisi görülmez. Bunun nedenini maalesef bilmiyorum. Bu arada büyük müzisyenler, bir yandan da kaçarlar çigandan. Çünkü onlar bilirler ki, çigan katkılannı hiçe indirecektir. Hatta modern müziğin kemanı kullanmamasının nedeni de bence budur. Keman, bulunduğu yerde, çiganın bulunduğu yerde olduğu gibi her zaman öndedir!' Günler geçer... Çigan, Türkye"de yeniden moda olmaya başlar... "Çigan müziği, her zaman garantili bir müzik. Ara verseler de toplumlar her zaman kaliteden anlayao insanlar yetiştirirler. Çigan kalite demck. Repertuarı son derece zengin. Bugün Türkiye'de, Avrupa görmüş, kültürlü bir kuşak yetişiyor yavaş yavaş. Şimdi Türkiye'de partilerde filan, ya barok ya da çigan yapacak orkcstralar anuuyor. Barok isteyenler daha çok soyluluğa özenenler. Hasbahçe'de, Hilton'da filan, çigan yeniden icra edilmeye başlandı bile." Neşet Ruacan'ın gözlemleri böyle. Gerçekten de Türkiye'de para da kazanan genç, kültürlü bir kuşak toplumdaki yerini aldı, alıyor. İyi bir eğitim görmek fırsatını bulmuş, edebiyata, sinemaya, muziğe yakın, hayatla da iç içe bir insan topluluğu bu. Patronlar, arabeske pabuç bırakmayan bu insanları görmezlikten gelemiyorlar artık. Ve gelsin çigan yapabilecek orkestralar. Agop Pakyüz de "Gelsin" denilenlerin içinde, en başında. "Ne hikmetse, bugünlerde patronlar yine çigan istemeye başladılar. Otuz yaşın üstündeki bir miktar insan, bu müziği hep dinledi. Ama o dişe dokunur bir şey değildi. Bugün gençler dc arıyoriar çiganı galiba artık. Eskiden para kazanırdık bu işten. Hâlâ da Avrupa'da çigan yapanlar hep en iyi yerlerde çalışırlar. Bizde, paironların çoğu alaturka zihniyetli insanlar. Daha doğrusu alaturka zihniyetli insanlara hizmet vcrmek durumunda olan insanlar. Oturtuyorlar piyanonun başına bir piyanist şantör, tamam. Bir de oyun havaları vesaire. Ama yavaş yavaş değişiyor galiba durum. Yavaş diyorum, çünkü Vııral Dogu mesela, hâlâ Divaııda yalnız çigan çalmıyor. Amerikan, lngiliz, Ispanyol müzikleri de yapıyor. Araya çigan sıkıştırıyor!' Çetin Altan da bu nedenle olsa gerek, her şeye rağmen epey karamsar: "Evet, Batı görmüş bir genç insan topluluğu, Türkiye'de yavaş yavaş iş sahibi, yönetici filan olmaya başladı. Onlar anhyorlar tabii çigandan. Ama bu, Türkiye'de çigan yeniden dinlenmeye başlandı demek değil. öyle yaklaşınca, Türkiye'de çigan zaten hiç bitmemişti ki..:* a Sonbahar 1986, Bugün 70,000 Erkek •• Modasını Izliyor... Bugün, Mcıicr Moda Mcrkc/.i'ndc sıuuılan Kolcksiyonu, seçkin kuıiKus nıarkalan, dün\a mnda harekctlerinin son csintilcriylc stili/e ()/giin çi/gik'ri \c "satın alınal^ilir" liyatlanyla rakipsiz. Ikıgiın. alısılnııs "ha/ır giyim" kavramı. yerini "BAM:ORM" ka\ramma hırakıyor... Merter Moda Mcrkcv.i'n^ gclin. BAM'C)RM Koleksiyonu'nu goriın. Sonlxılıar 1 CXS6\ ı gorün... Bayform l.ıbrik.ı Satıj M.ığa/;Lsı Mcrtcr Moda Mcrkc/.i (Kerestccilcr Sitcsi) Mcrtcr IVI ">""> 16 6 ı • SS6 .Sl 11 (Mcrtcr <".amii'nt' I(K) m mcsaicdc) Otopark sorunu yoktur... JL. 13