25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sayfa: 4 A YIN KONUSU En eski sanayi cfafı: f l Te kstil sa nayim izin halamakina, yardımcı gereçler bakımından dışa bağımlıolması büyük sorun ve tıkanıklıklar yaratıyor Sümerbank tan daha ucuz hammadde ve işçi kullanabilen özel sektör, çeşitli şekilterde fiyatları yükseltebilmekte, aşırı kar sağlayabilmekte Zaman ilerleylp de çeşitli geri ekonomiII ulkelerden ya da doğrudan doğruya sömürgelerinden ucuz hammadde alabllen Batılı devletler "kumaş yapan maklnayı üretecek maklnaların yapımına" giriştiklerinde, kendi kumaş teknikleriyle blrllkte, artık çağdaşlığını yltlren kumaş maklnalarını da satmak gereğlni duyarlar. Hâlâ bile geçerli olan bu süreçte amaç, çok sayıdakl yoksul ülkeye kumaş maklnalarının satılması ve böylelikle el tezgahlarına dayalı tekstil endüstrilerinin yıkılmasıdır. Bunu izleyecek aşamada, makinalaşma sonucu iç gereksinimden fazla üretilecek kumaşların ne yapılacağı sorunu ortaya çıkar. Bu kumaşlarda ülkeler arası bir farklılaştırma pek yoktur. Çünkü, ellerindeki maklnaları aynı yerlerden almışlardır yoksul ülkeler. Bu yüzden de dış pazarlarda blrbirleriyle kıyasıya bir rekabete girer, alabildiğince fiyat düşürurler. Osmanlılar da bu süreçten kendilerini kurtaramamışlardır. Kurtuluş Savaşı sonrasında ve Cumhuriyet'in ilk kuruluş yıllarında, tekstilin durumu şöyle özetlenebilir: Türk sanayii içinde tekstilin önem ve yeri üçüncü sıradadır; sanayi sektörundeki Işgücünun % 18.70'i bu alanda çalışmaktadır ve toplam 9.353 işyeri vardır. Bütün ülkede, 69 bin dolaylarında ve pek çoğu Ilkel ya da bozuk Iğ ile 762 dokuma tezgahı vardır. Bugün aradan 56 yıla yakın bir zaman geçmlştir. Son yapılan sayımlara göre Iğ sayısının 3 milyonu aştığı, tezgah sayısınınsa en az 25 bin olduğu anlaşılmaktadır. Bu ilk bakışta rakam olarak büyük bir gelişmedlr. Ama genel olarak tekstil sektörümüzün bugün gerektiği gibi çalışabildiğl, işlevlerini yerine getirdiği ve hele yabancıların rekabetine dayanabilecek durumda olup olmadığı tartışmalıdır. Dünyada 1974 yılında başlayan ekonomik bunalım, gelişmekte olan ve tekstil endüstrislneağırlık vermiş bulunan ülkeleri yakından etkilemektedir. Çünkü, endüstri ülkeleri, hemen tümüne yakınını gelişmekte olan ulkelerden yaptıkları dışalımları kısmışlardır. Bunun sonucunda da aralarında Türklye'nin de bulunduğu pek çok ülkede mal birikimi olmuştur. Buna ek olarak, tekstil sanayllmlzln hala makina ve yardımcı gereçler bakımından dışa bagımlı olması da büyük sorun ve tıkanıklıklar yaratmaktadır. Çünkü, endüstri ülkeleri Sanayi Devrimi'nden sonra tekstil maklnalarıyla yan gereksinimlerini üreten maklnaları kendilerl yapmaya koyulmuşlardır. Bugün, tekstil ürünlerlnin fiyatları dilendigi gibi Batı tarafından ayarlanabilmektedir. Aslında bu bir ayarlama değil, sürekli bir fiyat artırımıdır. Bunun yamsıra, yurt içi sorunlar da sözkonusudur. Sümerbank'tan daha ucuz hammadde ve işçi kullanabilen özel sektör, çeşitli şekillerde fiyatları yükseltebilmekte, biryandan aşırı kar sağlarken bir yandan da hala devlet desteği isteyebllmektedir. Sümerbank basmalarımn, kurumun magazalarından büyük tutarlarda ucuz fiyatlarla alındığı ve piyasada kumaş darlığı başlayınca da açıkça çok yüksek fiyatlardan satıldığı günler çok geride değildir. Üstelik, Sümerbank ürünlerinin piyasada bulunamaması ve fiyatlarının da piyasanın gerisinde kalması yeni zamlara neden olmaktadır. Her zamdan sonra özel sektörün işbilir temsilcileri, devletin bu işi yürütemediğini söyler dururlar... 1961 yılından günümüze kadar tekstil makinalarının dışalımına harcanan para, yan gereksinimlerin bedelleri de gözönünde tutularak, yaklaşık ikiikibuçuk milyar lirayı bulmuştur. Buna karşılık yapılan dışsatım yalnızca yarım milyar dolaylarındadır.. • LÂFARAMIZDA... BUZARARINA SATIŞLARDAN ÇOK KÂR EDİYORUZ. DEM ile Havva rahattılar; çünkü giyim sorunları yoktu, ya da ağaçlardaki yapraklarçoktu... Sonratekstil keşfedildi. Günümüzde bütün insanlıgın tartışmasız gerekslnmesi olan giysilerin öyküsü önce pamuk tarlalarında başlar. Pamuk iplik olur, iplikten kumaş, kumaştan da giysi. Işte tüm bu jşlemler tekstil endüstrlsinin evrelerini oluşturmaktadır. Tekstilin yeryüzünde ilk kez Orta Asya ve Çin'de ortaya çıktığı söylenir; ancak ne zaman ve nasıl başladığı konusundaki bilgilernetdeğildir. Buna karşın, Ipek Yolu aracılığıyla, ipekli ya da yünlü kumaşların Batı'ya glttiği bilinmektedir. Bu olgu yüzyıllar boyunca sürmüş olduğundan, tekstilin özellikle pamuk kökenli üretimin köklerinin oldukça eskllere de uzanması doğaldır. Tekstilin bir endüstri olarak Anadolu'ya ilk kez girişl 1071 Malazgirt Savaşı'yla özdeşleşir. Osmanlı Imparatorluğu'na gelinlnceye dek bu endüstri belirgin bir gelişme Içinde değildir. Ancak 1300 yıllarından sonra parlamaya başlamış ve imparatorluğun yazgısına koşut olarak, Yükselme Devri boyunca da en parlak dönemini yaşamıştır. Osmanlı Imparatorluğu'nun Yükselme Devri'nin Duraklama'ya dönüştüğü 1650'lerden sonra bu endüstrlnin de önce durakladığı, sonra gerilediği ve en sonunda da tıpkı imparatorluğun kendisi gibi yabancı baskılarına dayanamadığı görülmektedir. llginçtir ama Anadolu'daki tekstil endüstrisinin gerilemeye başlaması Amerika'nın keşfiyle aynı zamanlara denk gelir. Bu yeni ve çok zengin kıtayı yağmalamaya girişen ve böylelikle de beklemedikleri anda, birdenbire zenginleşen Avrupa ülkeleri artık kumaş almak eğiliminde değillerdir. Bu nedenle de Osmanlı Imparatorluğu'na çok çekici gibi görünen, ancak yıkıcı etkileri çok sonraları anlaşılabilen bir öneride bulunurlar: "Iç piyasalardakl kumaş fiyatlarının da üzerinde para ödeyerek Osmanlılardan pamuk ve giderek ham iplik alınacaktır." Ekonomik konulann çogunda oldugu gibi, Osmanlılar bu konuda da gerçeği göremezler. Bunun sonucunda yavaş yavaş yerli kumascılık ölmeye başlar. Daha Yükselme Devri yaşanırken, 1587 yılında Bursa'daki 487 dokuma tezgahının hemen tümüne yakını bu nedenle kapanır A ve geriye yalnızca 25'I kalır. Uzun süre bu duraklamanın Içinde glden Osmanlı tekstil endustrisi, 19. Yüzyıl'da bir darbe daha yer: Tanzimat ve ardından da Islahat Fermanları. 1839 Tanzimat Fermanı ve 1866 Islahat Fermanı, yabancıların tekstil endustrisi, ticareti ve dışsatımı üzerindekl egemenliklerini tekelleştirebllmelerine izln verir niteliktedir. Üstellk, yabancıların yurt içinde yapacakları satışlar karşılığında verecekleri verginin oranı % 5, Türklerle azınlıklarınklyse % 12 olarak saptanmıştır. Bu süreçte, Osmanlı tekstil endüstrlsinin yıkılışı hızlanmaktadır. Çünkü bu gellşmeler olup biterken Avrupa, Sanayi Devrlmi'ni yaşamıştır. Sanayi Devrimi, bir anlamda tekstllde yoğunlaşan gelişmelerle de simgelenebilir. sanayi Devrlmi'nin gelişmesinin Osmanlı Imparatorluğu'nun pamukluya dayanan tekstili için ne denli yıkıcı olduğunu şu rakamlarla da açıklayabilmek mümkündJr: Osmanlı Imparatorluğu'nun Ingiltere'ye 1825 yılındaki pamuk dışsatımı 302 bin 277 kilogramken 1785 yılında 1 milyon 996 bin 332 kilograma fırlamıştır. Tanzimat'tan sonra, yerli kumaşlara gösterilen ilgi de giderek azalmıştır. Artık: Fransız çuhası, müsllni, pamuklusu; Ingiliz kadifesi; Milano ya da Isviçre ipeklileri gözdedir. TEKSTİL MAKİNALARININ YURT IÇİNDE YAPIM ÇALIŞMALARININ HIZLANDIRILMASIGEREKİYOR...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle