22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

20 KASIM 2005 / SAYI1026 Kırklarını ardında bırakmak Dünyada genç olmak ve genç kalmak miti güçlendikçe, kabak kadın oyuncuların başına patlıyor. Orta yaşın üzerindeki bir kadın oyuncuyla ne zaman bir röportaj yapılsa, sayfaya hemen bir gençlik fotoğrafı da konuluyor. Onlar ise yaşlarıyla boğuşmaktan vazgeçiyorlar bir süre sonra... Ya karakter rollerine alışıyorlar ya da mitlerini korumaya çabalıyorlar. Bu konuda kimi şanslı, kimi şanssız... Ash Selçuk / O zellikle Hollywood ve Amcrıkan kozmetik sanayii genç olmak ve genç kalmak mıtini aralıksız pompalar. Tüketim ve refah toplumlarının vazgeçilmez ana başlığıdır bu: Gençlik, dıri ve taze kalmak ya da görünmek. Beyazperdede bu dıırum taşbebek sendromu kavramıyla yerini alır. Amerikalı sincma eleştirmeni Roger Ebert, " ABD'deki yeni yetme gençler sekse olan ilgilerini tümiiyle yitirdi. Amerikan film endüstrisi yeni yetmeleri odaklayarak bol özel efektli filmler üretiyorlar. 1940'lar, 5()'lerdeki gibi kadınlar artık seks bombası değiller. Sinemada ya erkek gibi kadınlar var ya da erkek kahramanın en iyi arkadaşı, güzel sevgilisi olarak görünüyorlar" diyor. 1940'lar ve 50'lerde, Hollyvvood'un altın çağını yaşadığı o yıllarda, kadın oyuncularbüyük bir giice sahiptiler. Barbara Stanvvyck, Greta Garbo, Bette Davis, Rita Hayworth gibi yıldızların bir dediği iki edilmezdi. 1960'ta sinemaya giren, ünlü Aktör Henry Fonda' nın kızı Jane Fonda (68) daha sonra her şeyin değiştiğini belirtiyor. Oyunculuğun insanlarla empati kurmaktan geçtiğini, salt dış görünümden, fizikten oluşmadığını vurgulayan sanatçı sisteme ayak uydurmak için ödünler vermenin kaçınılmazlığından sözediyor: "Ben çok şanshydım, medya ve paparazziler o gunlerde özel yaşantımıza şimdi daldıkları gibi dalmıyorlardı" diyor. Fonda, 68 yaşında yeniden sinemaya döndü "Monster in Law"da (Vay Kaynanam Vay/2005) hâlâ çok dınç, çok ışıltılı bir görüntü sergiledi. "Must Love DogsAşkla Randevu'da (2005) izlediğimiz, genç yaşta sinemaya giren Diane Lane(40) insanın geçmişteki güzelliğine saplanmasını acınası, zavallı bir durum olarak niteliyor. "Güzelliğin kesin kalıbına uymuyorsan hüzünlü ya da bozulmuş güzellik olarak adlandırılıyorsun" diyen Lane, 50'lerinde karakter oyunculuklarını sürdüren Susan Sarandon (59), Barbara Hershey (57), Jessica Lange (56), Meryl Streep'e (54) bakıp onları olağanüstü bulduğunu dilegetiriyor. Lane göre, "Onlar 50'lerinde de özgürler, çünkü mesleğe bayan kusursuz beden olarak başlamadılar". HERGÜN YENİDEN ÜRETİLMEK... jB " Sempatik Whoopi Goldberg (56) gerçek yaşamda kadınların kendisine benzediğini, popolarının kocaman, göğüslerinin de sarkık olduklarını söylüyor. Oysa Hollywood'da son yıllarda işlerin böyle yürümediğini, Hollyvvood kadınlannın bıçak altından kalkmadıklarını dile getiriyor. "Her gün yeniden üretiliyorlar, tıpkı amipler gibi" diyor. "Piyano" filminde unutulmaz bir yorum sunan Holly Hunter (47) en dinamik, en üretken dönemini kırkını geçtikten sonra yaşadığını, bedeniyle barıştığını belirtiyor. Ona göre, S. Sarandon, M. Streep, J. Lange ve benzeri yaştaki kadın oyuncuların hepsi çok çekici, seksi, yetenekli ve karizmatikler. Mesleklerinin doruk noktasındalar, çekinmeksizin riskler alabiliyorlar. Bu sektörde yetişen, büyüyen birisi kendi özdeğerini başkalarının onayına göre saptandığını da öğreniyor zamanla. Onlara yıldız adayı olacak, pazarlanacak genç ürün mü yoksa bir ayağı çukurda yaşlı biri mi diye bakıyorlar? "Oysa" diye yanıtlıyor benzeri soruları W. Goldberg, "Bazen anneyi, bazen de teyzeyi oynamanız gerekebilir, bunun nesi bir oyuncu açısında kötü". Sharon Stone (47) zeki ve güçlii bir karakter. LIV ULLMAN, SHARON STONE, TÜRKAN ŞORAY... "Iskelet Anahtar'da (2005) izlediğimiz 60 ve 70'lerin yetkin oyuncusu Gena Rowlands (71) geçen yılların yüzüne yansıyan değişimini görmek isteyenlerden. Estetik ameliyatlara yönelmeyip yılların etkilerini taşımayı yeğleyen başka bir oyuncu yönetmcn de ünlü Isveçli Liv Ullman (66). Jeanne Moreau'nun (77) yüzü kırış kırış, ama Fransa'da aranıyor, sevüiyor, film yapmaya devam ediyor. Ama orası Fransa, yani Avrupa. Avrupa'da işler daha başka türlü yürüyor. Catherine Deneuve (62) setlere veda etmedi. Ingiltere ve Fransa'da yaşlanmak hâlâ saygınlık kazanmak demek. Ingiliz oyuncular Tracey Ullman'la (46)JuliaOrmond (40) botoksun yüzdeki anlamı tümüyle yok ettiğini söylüyorlar: "Aynada yüzüme bakıp şunu diyorum, çok kalleş bir yolun eşiğindesin." Vanessa Redgrave 68 yaşında ve hâlâ politika ile sinemadaki uğraşlarını sürdürüyor. Amerikalı Frances McDormand'sa (47) durumu adamakıllı tiye alanlardan: "Holly' e (Hunter) dişini biraz daha sık, on yıl sonra içinde 44 yaşında kadınların olması gereken filmlerde 54 yaşındakilerin oynaması gerekecek. O zaman ikimizden başkası kalmayacak, on yıl sonra göz kamaştıran bir piyasamız olacak diyorum." Oscar'kların (S. Sarandon, J. Lange, M. Streep) dışında kırkını, ellisini geçen kadın oyuncuların geleceği pek parlak değil. Sharon Stone (47) ve Jodie Foster (43) bu listenin dışında tutulabilir. tkisi de zeki, güçlü karakterler. "Temel Içgüdü2: RiskBağımlılığı2005"te kontrol tümüyleStone'un elinde. "Uçuş Planı2005"te Foster, bir ilke imza atarak gerilim filmlerinde geleneksel olarak erkek oyunculara verilen başrolü ele geçiriverdi. Türk sinemasına gelince... Kadın oyuncularımızın Hollywood'a göre daha şanslı olduklarını görüyoruz. Ilk başta rekabet edecekleri kişi sayısı az, yani alternatifleri çok değil. 1950'lerde sinemaya giren, altmışlarını ardında bırakan Yeşilçam'ın vazgeçilmez üç starı Fatma Girik, Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit oyunculuklarını sürdürüyorlar. Genç kız, genç sevgili, genç nişanlı, köylü kızı rollerinden anne, teyze, büyükanne rollerine geçtiler, yıllar yılı kitlelerin ikonlaştırdığı yüzleri daha tanıdık, daha yakın yüzler oldu sonunda... •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle