Katalog

KARİKATÜR ÖDÜLÜ: FETHİ GÜRCAN MERMERTAŞ 2019 ‘Bir kız babası YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ duyarlığıyla çizdim’ Seçici Kurulu Metin Peker, Kamil Masaracı, Muhittin Köroğlu, Zafer Temoçin, Akdağ Saydut ve Murat Sayın’dan oluşan; 183 yapıtın değerlendirildiği “Karikatür” dalında 74. Yunus Nadi Ödülü, Fethi Gürcan Mermertaş’a verildi. GAMZE AKDEMİR gamze.akdemir@cumhuriyet.com.tr G ünümüz karikatürünün gündemle bağını nasıl kuruyorsunuz? Kadınlar öldürülürken, küçücük kız çocukları okul yerine kocaya verilirken ve daha bin türlü sıkıntı yaşanırken çiçek böcek aşk meşk karikatürü çizemezsiniz. Toplumun dertleri karikatürcünün de derdidir, bunları çizerseniz karikatürcü olursunuz, çeşitli sebeplerle çizemezseniz de içinize oturur, dert sahibi olursunuz. Güldürürken düşündürsün diye başladığınız karikatür çoğu zaman güldürmez.  Kız çocuklarının iyi eğitilmesi en az oğlan çocukları kadar güçlü olması hassasiyetlerimin başında gelir. Kızım Yaz ve eşim Rana bana ilham verir, ödül alan karikatürümü kız babası haysiyetiyle çizdiğimi söyleyebilirim. 2017 yılında benzer duygularla çizdiğim karikatür, Aydın Doğan Vakfı’nın “Güçlü Kızlar Güçlü Yarınlar” ödülünü almıştı. Ödülü’ne sahip olduğum için sevinçliyim. Çocukluğumda babamın okuduğu Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan karikatürlere öykünerek çizmeye başlamıştım, Turhan Selçuk gibi Tan Oral gibi çizmeye çalışırdım. İzmir’de Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğrenci olduğum yıllarda hafta sonları Menemen’e dayımlara giderdim. Dayımın okuduktan sonra düzgünce katlayıp biriktirdiği bir haftalık Cumhuriyet’e kavuşmak benim için ayrı bir sevinçti. Bazen de okul kantininde ortaklaşa okuduğumuz gazeteydi Cumhuriyet. O geçmiş güzel günlerin gazetesi Cumhuriyet’ten ödül aldığım için tabi ki sevinçliyim. O geçmiş güzel günlerde İzmir’de tanıdığım, çok erken kaybettiğimiz güzel insan Necati (Abacı) ağabeyimin çizerliğime katkısı çok büyük, Onun evi biz genç çizerler için yuvaydı, ikinci bir okuldu. n ‘TURHAN SELÇUK’UN İZİNDE DÜNYAYA AÇILDIK’ n Karikatürün yerellik ve evrensellik ilişkisi üzerine ne düşünüyorsunuz? Bu bağlamdaki yaklaşımınız çizgilerinize nasıl yansıyor? Yazı kullanmadan çizdiğimiz karikatür evrenseldir, dünyanın her yerinde her zamanında insanlara bir şeyler söyler. 1987 yılında da çizdiğim karikatür İtalya’da, Foligno’da ödül aldığında buna tanık olmuştum: Hiç İtalyanca bilmeyen ben nükleer silahlarla ilgili fikirlerimi hiç Türkçe bilmeyen İtalyanlara yalnızca çizgiyle anlatabilmiştim. Belki de yabancı dil öğrenmeye hevesli olmayışım bu yüzden. Karikatürün büyük ustası Turhan Selçuk’un 1956 yılında Bordighera ve Gabrovo’da aldığı ödüllerle açtığı yolda yürüyen çok sayıda çizerimiz dünyaya açıldı. n Bu yılın Yunus Nadi Karikatür Ödülü’nün sahibisiniz. Neler hissediyorsunuz? Yunus Nadi Karikatür 1917 Ekim 2019