20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

>> Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasıyla başlayan mübadele sürecinde karşılıklı pek çok esir kaybı da yaşanmıştır. Kitapta yer alan listeler, bu sorunun farklı boyutlarını gözler önüne serme amacında. Türk esirlerin İzmir ve Trakya üzerinden götürülüp yerleştirildikleri tespit edilebilen 31 esir kampı ile Yunan esirlerin yerleştirildikleri Anadolu’nun çeşitli yerlerindeki 17 esir kampı, esirlerin gündelik hayatları ve eve dönüş süreçleri de belge, fotoğraf ve mektuplar eşliğinde okura sunuluyor. Depresyon, Yas ve Melankoli / Darian Leader / Çeviren: Ayça Göçmen / Encore Yayınları / 200 s. “Depresyon, Yas ve Melankoli”de Darian Leader, yas tutmanın ve melankolinin depresyon dediğimiz şeyin kalbinde yattığını ama bunların iç yaşamımıza etkilerini tam olarak kavrayamadığımızı savunuyor. Kayıp deneyimine nasıl tepki verdiğimize daha derinden bakarak bizi, eğer izin verirsek yıkıma yol açabilecek duyguların kıskacından kurtarmayı amaçlıyor. Leader’ın yas tutma uğraşına dair analizi örnek niteliğinde. Büyük düşünürlerin karmaşıklıklarını çözebilen iyi bir yazar var karşımızda. “Depresyon Yas ve Melankoli”, size gerçekten yardımcı olabilecek bir eser. Zarif ve Dinen Makbul / Aksu Akçaoğlu / İletişim Yayınları / 172 s. Muhafazakâr orta sınıflarda yeni olan ne? Hayat tarzları hal ve davranışları, zevkleri nasıl değişti? Bu değişim, bize ne anlatıyor? Aksu Akçaoğlu, bu soruların cevaplarını arıyor. Muhafazakâr orta sınıfın haldavranış ve beğeni düzenini, bunun mekâna yansımasını, “sembolik ürünler piyasası”nı, moda anlayışını, sosyalleşme yollarını ve ortamlarını, “iç dünyanın” ve benliğin eğitim yordamlarını, zihniyet dünyasını inceliyor. Dinen makbul ve aynı zamanda kendince zarif olanın peşinde, aslında bir şeyleri muhafaza etmekten çok yeni bir şey inşa eden bir muhafazakârlığın ayrıntılı bir portresi… İslâm, İktisat, Ordu ve Reform / Deniz T. Kılınçoğlu / İstanbul Bilgi Üniversitesi / 278 s. Deniz T. Kılınçoğlu, “İslâm, İktisat, Ordu ve Reform” isimli bu çalışmasında, Osmanlı İmparatorluğu’nda kaleme alınmış ilk modern iktisat eseri olan Risâlei Tedbîri ‘Umrânı Mülkî’yi tarihsel ve düşünsel bağlamı içinde ele alıyor. Kitabın ilk kısmında, Risâle üzerine kapsamlı bir inceleme kaleme alan yazar; Adam Smith, JeanBaptiste Say, Thomas R. Malthus ve İbn Haldun gibi düşünürleri özgün bir sentezle bir araya getiren Risâle’yi, bu düşünürlerin eserle riyle karşılaştırmalı olarak inceliyor. Kılınçoğlu, iktisadi kalkınmayla askerî reform arasında güçlü bir ilişki kuran Risâle’nin düşünsel ve kavramsal içeriğini, Osmanlı askerî reform sürecinin düşünsel arkaplanı çerçevesinde çözümlüyor. Böylece, Tanzimat döneminin hemen öncesinde modern iktisadın Osmanlı düşünce dünyasında yarattığı etkiyi gözler önüne seriyor. Sendikaların Dönüşümü / Taner Akpınar / h2o Kitap / 154 s. Taner Akpınar, kitabıyla sendikalara ilişkin toplumsal ve tarihsel sürece farklı bir bakış ile görüneni tepetaklak ediyor. Bunun için öncelikle sendikaların geçmişine gidiyor ve bu kurumların, tarihsel süreçte, egemen sınıfların ve devletin hizmetindeki seçkin yönetimsel düşüncenin toplumsal düzen kurgusunun bir parçası olarak meydana çıktığını ileri sürüyor. Kapitalist toplumsal düzene özgü kurumlar olarak sendikaları, kapitalist ekonomik yapının belirlediği yönetim olgusu ile ilişkilendiriyor ve egemen sınıfların işçi sınıfı üzerinde baskı ve egemenlik kurmasının araçları olarak görüyor. Geçmişten bugüne kadar da hâkim sendikal hareketin bu nitelikte olduğu görüşünü savunuyor. Emeğin Şövalyeleri / Nazım Alpman / A7 Kitap / 224 s. Emeğin Şövalyeleri, işçiler okusun diyedir. Çünkü onlar emeğin hakikatine sadakat gereği romantiktirler. Atmosfer kasvetli, ruhlar umutsuz ve akıl boyun eğmiştir çağın ruhuna. Fakat çağın ruhuna boyun eğmeyen serüvenciler vardır. Ve onlar Foucault’nun deyişiyle, “Yaşamı savunmak gerekir” derler. Netaş Grevi, entelektüelin emekçiyle, aklın bedenle dansı olarak da okunabilir. 50 Maddede Hitler ve Naziler / Aksel Akerman / Karakarga Yayınları / 168 s. Hitler’in Yahudi düşmanlığı nasıl başladı? Nazi sembolü nasıl ortaya çıktı? Hitler’in ırk takıntısı, okul yılları, ilk aşkı, ressam olma hayali, arabaları, köpeği, askerlikten kaçışı, sigara karşıtlığı, vejetaryenliği, zayıflıkları, kompleksleri... Nazilerin sanat yağması, ilk Nazi köy ens titüleri, Nazi mimarisi… Yahudi, Çingene, zihinsel ya da fiziksel engelli milyonlarca insanın kanıyla büyüyen bir canavar ve onun eşlikçileri, tarihe bıraktıkları devasa mezarlığı nasıl kazdılar? Adolf Hitler’in çocukluğundan ölümüne dek kendisiyle birlikte büyüyen hırsı, nefreti, zevkleri, alışkanlıkları, hâli tavrı ve sadık piyonları, Aksel Akerman, 50 maddede özet niteliğinde tablo çıkarıyor bu kitapla. Olma Borcu / Cihat Duman / Kendi Yayını / 90 s. C? ihat Duman, kendi çağının diliyle ve zamanın argümanlarıyla kuruyor şiirini. Şair, dördüncü şiir kitabı “Olma Borcu” ile kendi şiir külliyatına esaslı ve ontolojik bir tuğla ekliyor. ‘arkasından konuştuğun / hakkında fikirler telef ettiğin / belki kırmızı giyer diye yeşil giydiğin / bir fil müddeti dağlı kaldığın o çarpık çelişkiyi / sapsarı bir neşeyle katlandığın hastalığa sebep görebilirsin’ At Dağları Sırtından / Mahmut Turgut / Karınca Yayınevi / 192 s. Fotoğraflarıyla tanınan Mahmut Turgut’un bir şiir kitabı da var. Mazisi bundan kırk yıl öncesine kadar uzanıyor. Kültür sanat dünyasına ilk adımı şiirle atan Turgut, yönünü sonrasında fotoğrafa çeviriyor. Kırk yaşında olan bu kitap şimdi üçüncü baskısıyla tekrar okur karşısında. Kitabın bu baskısında, Turgut’un her yıl hazırladığı takvimler üzerine çıkmış yazılar ve değerlendirmeler de yer alıyor. At Dağları Sırtından, Mahmut Turgut’un bir anlamda yazı dökümü… Kılancık Sesleri / Medet Kurtulmaz / Kor Kitap / 182 s. “Zeyne 13 yaşında küçük bir kızdı kırım yaşandığında. Köyünde ailesi ve sevdikleriyle mutlu bir hayatı vardı. Sıcak bir yaz gününde ekinler harmandayken, gökyüzü yeryüzünün rengini kıskanmaya durmuşken... Dağların eteklerinden acı bir çığlık kopup çıkageldi. Ortalığı bir dumandır, sardı. Kimse daha ne olduğunu anlayamadan kaçmaya başladı. Orman açtı kollarını, nereye gittiklerini bilmeyen o insanları sardı: sarmaladı: sakladı... Her biri bir kuytuda yer edindi kendine. Karanlığın yeniden aydınlığa kavuştuğu zamanı beklediler. Ne olacaktı, nasıl devam edeceklerdi yola? Kılancık sesleri ne haber getirecekti geride kalana, umut tükendiği yerden yeniden filizlenebilecek” Medet Kurtulmaz, ilk romanı Kılancık Sesleri ile okurların karşısında. Yazar, Dersim mağdurlarının hikâyesini anlatıyor okura... Benim Kedilerim / Gürbüz Doğan Ekşioğlu / Yedipepe Üniversitesi Yayınevi / 204 s. Gürbüz Doğan Ekşioğlu’nun “Benim Kedilerim” adlı kitabı, okurları kedi illüstrasyonlarıyla görsel bir dünyaya davet ediyor. Kediler aracılığıyla dünya hâli gözler önüne seriliyor. Kitapta doksan beş kedi illüstrasyonu, üç fotoğraf ve çok sayıda aforizma yer alıyor. Kitabın doğuşu, Ekşioğlu’nun geçen yıllarda Eskişehir, Ankara ve Antalya’da aynı adla gerçekleştirdiği sergilere dayanıyor. Prusya’dan Enverland’a ve Günümüze TürkAlman Tarihi / Orhan Koloğlu / Tarihçi Kitabevi / 312 s. Tarihte iç içe yaşamamış ama dünyayı yönlendirme çabasında işbirliği yapmış iki topluma örnek olarak Almanlarla Türkler gösterilebilir. Osmanlı “Devleti Ebed Müddet”leşip dünyaya hükmederken Alman imparatorlarının “Kutsal Roma Germen İmparatoru” adıyla bin yıl (8001800) boyunca Katolik Papa’nın gönderdiği belgeye dayanarak İmparatorluğu yaşattığı fark edilir. Haçlı Seferleri’nde ön planda rol oynarken buna karşı en kesin çıkışı sağlayan ve dünya tarihini değiştiren, başında Luther’in bulunduğu “Rönesans Reform Aydınlanma” hareketi de Türk’e destekten geri kalmaz. Orhan Koloğlu, “Prusya’dan Enverland’a ve Günümüze TürkAlman Tarihi”nde bu süreçleri karşılaştırmalı olarak inceliyor. Osmanlı Devleti ve Rumlar 14531768 / Molly Greene / Çeviren: Zeynep Rona / Kitap Yayınevi / 268 s. Bazı tarihçiler Osmanlı yönetimini Yunan dünyası açısından genellikle bir “Türk boyunduruğu” yani dört yüzyıllık bir kölelik ve barbarlık dönemi olarak görmüştür. Ne var ki çoğu Yunanistan’da çalışan yeni bir araştırmacı kuşağı, bu görüşün yerine Osmanlı döneminde yaşamış Rumların daha nüanslı bir resmini çizmeyi tercih ediyor. Tarihçi Molly Greene çoğu Yunanca olan bu yeni çalışmaları değerlendirerek tarihyazımında ortaya çıkan değişimin Yunan tarihinin bu dönemi için ne anlama geldiğini irdeliyor. Yazar, “Osmanlı Devleti ve Rumlar” adlı kitabında, 1453’te Konstantinopolis’in düşmesiyle başlayan ve 17681774 OsmanlıRus Savaşı’yla sonlanan dönemi kültürel, ekonomik ve siyasal gelişmeler çerçevesinde irdeliyor. n KItap 213 Ocak 2019 >
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle