Katalog

ziyade bir “Süzme Embesilin Hegel Rehberi” denebilir: “IQ seviyeleri vücut ısılarına yakın olanlar için Hegel.” Kitabın iki temel gövdesinden biri Hegel, diğeri Hegel’in tekrarı olarak Lacan. Zizek’in iddiası, psikanaliz ve Hegelci diyalektiğin etkileşim içine girerek birbirini kurtarabileceği, katılaşmış derilerini soyup hiç beklenmedik yeni bir şekil ortaya çıkarabileceği. Peki, tarihsel kümelenmenin baştan sona değişmiş olduğunu akılda tutarak bugün anlamlı bir şekilde hâlâ nasıl Hegelci olunabilir? Kitap bu soruya sırtını Hegel’e dayayarak cevap verme iddiasını taşıyor. tidara körü körüne tutunma arasındaki çatışma olarak nitelendirip sonrasında Platon’u Lacan üzerinden bir okumayla değerlendirme, hemen akabinde ise Hegel. AntiPlatonculuğun, Badiou’den hareketle nasıl da uzlaştırılamayacak düşmanları birleştiren olumsuz bir nirengi noktası oluşturduğunu aktaran Zizek, kitabın bu noktasında Badiou gibi, Badiou’den alıntılarla Platon’a dönüyor. Fakat kitabın ana ekseni her zaman, Lacan ve Hegel olarak kalıyor. İÇİNDE YAŞAMIN SIRRI YOK Zizek’in hemen her kitabında görebileceğimiz, bir Zizek klasiği olarak ANA EKSEN HER ZAMAN LACAN önceki kitaplarından yaptığı çokça VE HEGEL alıntı da mevcut. Diğer kitaplarındaki Kitabı elimize alır almaz, bu sefer örnekler ve nükteler, bu kitabında da farklı bir şeyle karşı karşıya olduğumutekrar ediyor, aynı nükteler üzerinden, zu düşünüyoruz. Zizek’in yazdığı en Lacancı ve Hegelci bir çözümlemeye dolgun kitap; bin sayfanın üzerinde. girişiyor Zizek. Kitabın bazı bölümle“Önceki İçki”, “Şeyin Kendisi”, tekrinde örneğin Holokost üzerine olan rar bir “Şeyin Kendisi” ve son kısım, bölümlerde önceki kitaplarından sıkça “Sigara”. Bu dört kısım birbirinden, alıntı yaptığını görüyor ve kitabı “belki ara fasıllarla ayrılıyor. Bu ara fasıllar, de hayatımın esas eseri” olarak nitelenbu felsefi mevzuların edebiyat, sanat, dirmesinin sebebini de anlıyoruz: Diğer bilim ve ideoloji düzlemindeki ve Hekitaplarında bahsettiği birçok şey ve gel/ Lacan eksenine karşıt felsefecilerin daha fazlası bu kitapta da bulunuyor. eserlerindeki yansımalarını ele alıyor. Hegel ve Lacan’ı bir köşeye koyacak “Hegel’in okuru olarak Marx, Marx’ın olursak kitap boyunca, bizi kendisinden okuru olarak Hegel” gibi bölümlerde, duyduklarımız da dâhil olmak üzere, her türlü düşünce ve ideolojiyi sorgulama konusunda uyarıyor Zizek ve zihnimizde her şeyin konuşulabildiği özgür bir alan yaratıyor. “Hitler’in sorunu yeterince şiddetli olmaması, şiddetinin yeterince esaslı olmaması” şeklinde bir örnek vermek gerekirse Zizek’e yabancı olanlar tarafından çokça tepki alan bu tarz cümleler, kitap boyunca bizlere Hegel ve Lacan’ın ışığında sunuluyor. Zizek bizi soru sormaya, düşünmeye, yamuk bakmaya tekrar ve tekrar, bin sayfa boyunca zorluyor. Hiçten Az, bize tüm ihtişaZizek, felsefeci kimliğinin yanı sıra siyasi kimliğiyle de öne çıkıyor: O bir Marksist. mıyla bir felsefeciyi sunuyor. Politika hakkında çok fazla Marx’ın Hegel’e yaptığı atıfların muğkonuşan, sinema, edebiyat ve sanatın laklığını tartışırken Hegel’in zihin teoriher dalına dair söyleyecek çok fazla sinde deliliğin eşsiz statüsünü, Derrida, sözü olan, söylemleriyle ve girdiği tartışFoucault ve Descartes’ı barındıran Delimalarla magazinin bir parçası, bir pop liğin Tarihi’nde Cogito gibi bölümlerde ikonu haline getirilmeye çalışılan bir okuyoruz. felsefecinin, hiç de değişmeden, yürüBu kitabın Zizek’in yazdığı diğer düğü yoldan başka bir yere sapmadan, kitaplardan farkı nedir diye bir soru takıntılarından vazgeçmeden kendini sorulacak olsa öncelikle gözümüze ilk tekrar hatırlatma eseri. Hiçten Az, çarpan, Zizek’in reel politikadan, özelZizek’in hayatının eseri midir bilinmez likle son dönem kitaplarına oranla daha fakat Zizek’in hakkını verdiği, üzerinaz bahsetmesi diye yanıtlanabilir. Stalin de çokça çalıştığı bir kitap olduğu su ve Sovyet Rusya’dan bile az bahsediyor götürmez bir gerçek. Kitap, Zizek’ten Zizek. Fakat her zaman yaptığı gibi yeni bir söz söylemesi ve kendilerine yol kitap boyunca bizi bir konudan başka göstermesini bekleyen bir kısım okuru bir konuya, kuantum fiziğinden psikatatmin edemeyebilir ama Zizek’i bilen nalize, sinemadan edebiyata götürüyor. ve takip edenler, ondan böyle bir kitap Bu yönüyle kitap, Zizek takipçilerine bekleyecektir. İçinde yaşamın sırrı yok, istediğini veriyor; Platon’la açtığı saykapitalizmin nasıl yıkılacağına dair kıfayı, Platon ile Sofistler arasındaki ilişlavuzlar, reçeteler yok. Fakat buna dair kiye, sonrasında pek tabii ki Badiou’ye okuru düşünmeye sevk etme, bu konu götürüyor ve bizi çıkardığı nokta, Hegel hakkında düşünülecek ve tartışılacak ve Lacan oluyor. Takip edilen patikayı yeni bir alan yaratma çabası çokça var. biraz somutlayacak olursak Mısır’daki Bu, kitabın iddiasını ve kapladığı konuküresel protestolardan başladığı bölümu hak ettiğini gösteriyor. n mü, Platoncu ebedi özgürlük ideası ile Hiçten Az/ Slavoj Zizek/ Çeviren: Erözgürlük istencini ezme için eldeki tüm kan Ünal/ Encore Yayınları/ 1048 s. imkânları kullanmaya hazır şekilde ikC U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 3 3 0 1 3 A Ğ U S T O S 2 0 1 5 n S A Y F A 1 3