Katalog

Mustafa Özyürek’ten “Tahta Bavulla Çıktım Yola” Bir anıbelgesel kitabı “Tahta Bavulla Çıktım Yola”, roman tadında bir tür anıbelgesel yapıt. Mustafa Özyürek, yaşamını ve yaşamı boyunca tüm gelgitleriyle Türkiye’yi anlatıyor okuyucuya kitabında. r Aydın ŞİMŞEK basının ticaret yapması için borç harç ağabeyine aldıkları minibüs kaza yapınca, Mustafa Özyürek, asistanlığın kendisi gibi fakir bir genç için lüks olduğunu fark etmiş. Hemen para kazanmaya başlayıp bunca yıl kendisi için fedakârlık yapan ailesine yardım edebilmek için Maliye Hesap Uzmanlığı sınavlarına girmiş. O yıllarda petrol konusunda yaptığı çalışmalar sayesinde, Petrol Ofisi’ne Genel Müdür olmuş, tam da 1970’lerin sonundaki petrol sıkıntısı günlerinde, çoğumuzun hatırladığı benzin kuyruğunda geçen zamanlarda, olmayan benzini bir istasyondan diğerine dağıtmakla meşgulmuş. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı da gene o petrolsüz günlerde gerçekleştirilmiş. 1980 darbesi tüm bürokratlar gibi Mustafa Özyürek’i de işinden etmiş. Tekrar devlet kapısında bir iş bulamayacağını anlayan Özyürek, İstanbul’un yolunu tutmuş ve 1980’lere Kadınca, Erkekçe, Nokta gibi dergilerle damgasını vuracak Gelişim Yayınları’nda yönetici olarak işe başlamış. Bu iş sırasında hem İstanbul’da yeni çevrelerle tanışmış hem de siyasete atılacak zaman ve bagımsızlığı kazanmış. SHP İl Başkanı olarak yaptığı çalışmalarla kimsenin beklemediği halde İstanbul Belediye Başkanlığı’nı Dalan’dan almışlar. Sonrasında Özyürek, CHP’den Mersin milletvekili seçilmiş. Meclis Grup Başkan Vekili olarak 1 Mart tezkeresinin reddilmesi konusunda Deniz Baykal öncülüğünde büyük çaba göstermiş. Meclis’teki müzakerelerde başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la sık sık tartışmaya girmiş. Erdoğan’ın ona karşı açtığı davaları ise kazanmış. Tüm bu anlattıklarıyla Tahta Bavulla Çıktım Yola, roman tadında bir tür anıbelgesel yapıt. Zaman zaman insanı duygu dünyasıyla kucaklayıp vicdanımızın kararan yanlarına ışık tutuyor. Zaman zamansa bilincimize yaptığı göndermelerle tarih bilincine ve bireysel tarihimizin kurulmasındaki onurlu duruşa vurgu yapıyor. Böylelikle ne olduğmuz kadar ne olabileceğimizi de sorgulamamıza olanak veriyor. n Tahta Bavulla Çıktım Yola/ Mustafa Özyürek/ Doğan Kitap/ 462 s. 1262 2 4 N İ S A N 2 0 1 4 n S A Y F A 1 5 ahta Bavulla Çıktım Yola’da iki dönem milletvekilliği, uzun yıllar CHP Genel Başkan yardımcılığı yapmış Mustafa Özyürek bize yetmiş beş yılın değişen Türkiyesi’nde yaşadıklarını, görüp geçirdiklerini akıp giden bir dille anlatıyor. Yokluk içinde büyüdüğü yıllardaki zorlukları, 1960’larda Mülkiye’de katıldığı ögrenci olaylarını, Hesap Uzmanlığı yıllarını, Petrol Ofisi Genel Müdürlüğü’nü, 1980 darbesi sonrasi Gelişim Yayınları’nda yaşadıklarını, siyasi hayatını gözler önüne seriyor. Türkiye’de köylerin, okulların, devlet kuruluşlarının, özel şirketlerin, siyasi partilerin dönüşümüne içerden bir perspektifle bizim de tanıklık etmemize imkân tanıyor. Özyürek’in hayatı “1940’larda Orta Anadolu’da doğan yetenekli bir çocuğun önünde ne gibi imkân ve imkânsızlıklar vardı? “Türkiye’de o günlerden bugünlere neler değişti? sorularını düşündürüyor. Bir anıbelgesel çalışma olan yapıt, yakın tarih okumaları yapmak için de büyük bir olanak sağlıyor. Salt politik anılar değil bunlar, yaşadığımız coğrafyanın insan malzemesini ve yönetsel sosyolojinin kurulduğu sistemini de işaret ediyor. Özyürek’in İç Anadolu’nun fakir bir köyünde imkânsızlıklar içinde başlayan yaşamı, bir kış, bağlarını don vurması nedeniyle değişmiş. Babası Kırıkkale Makine Kimya Endüstrisi fabrikalarında bir iş bularak çalışmaya başlamış. Kısa süre sonra küçük Mustafa’yı yanına aldırmış. Daha önce düşüp kolu kırılan ama köydeki imkânsızlıklar nedeniyle kolu sakat kalan Mustafa’yı anne ve babası, “Bu tarlayla bahçeyle uğraşıp karnını doyuramaz” diye okutmaya karar vermişler. Kendi okuyamadıkları okullara göndermişler oğullarını. O zamanlar Ankara’da Mülkiye ve diğer üniversiteler Anadolu’dan gelen basarılı çocuklara burs imkânı tanıyormuş. Kendisi gibi Anadolu’nun farklı yerlerinden gelen çocuklarla üniversite okumuş, orada değişik insanlarla, politik düşüncelerle tanışmış, siyasi hayata atılmaya da işte o tarihlerde karar vermiş. Mülkiye’den mezun olduktan sonra üniversitede kalıp asistan olmayı çok istemiş. Ancak tam o sırada anne ve ba T C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I