30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vitrindekiler Temel Parçacıklar/ Michel Houellebecq/ Çeviren: Osman Senemoğlu/ Can Yayınları/ 306 s. Michel ve Bruno’nun hayat karşısındaki başarısızlıkları, bencilliği aşan değerler yaratamayan tüketim toplumunun ve toplumsal olarak yıkıcı bir hal alan narsisizmin başarısızlığına bir yanıt sanki. Houellebecq’in yeni bin yılın hemen öncesinde kaleme aldığı, insan ilişkilerine karamsar bir gerçekçilikle yaklaşan bu roman yayımlandığında, gerek dili gerek bazı temel meselelere alışılmışın dışındaki yaklaşımıyla, dünyada adeta bir manevi kaos yarattı; 2000’lerin insanını, yeni Frankenstein olarak kendi kendisiyle tanıştırdı. Dolambaç/ Gerbrand Bakker/ Çeviren: Türkay Yalnız/ Metis Yayınları/ 196 s. Her şeyi bir çırpıda anlatan bir roman değil Dolambaç; kafamızdaki soru işaretleri yavaş yavaş, “Emilie”nin eski hayatına dair hatıraları ve hâlâ Hollanda’da olan kocasının onu arama süreci sayesinde siliniyor, taşlar yerine oturuyor. Bakker, duygusallığa kaçmadan okurda güçlü duygular uyandıran, yalın cümlelerle en karmaşık durumları resmedebilen, karakterlerin iç dünyalarını ve ruh hallerini uzun uzadıya anlatmadan okura “hissettirebilen” bir yazar. Anlatımın sadeliğiyle içeriğin yoğunluğu keskin bir tezat oluşturuyor. Dolambaç da bu meziyetlerden nasibini fazlasıyla almış, son derece kendine özgü, içe işleyen bir roman. Paralel Hayatlar/ Levent Yılmaz/ Doğan Kitap/ 274 s. Levent Yılmaz neredeyse 2000 yıl önce yaşamış olan Yunan tarihçi, yazar Plutarkhos’tan ödünç alıyor kitabının ismini: Paralel Hayatlar ve günümüz Türkiyesi’nin gündeminde olan isimlerin en eğlenceli, en sivri dilli portrelerini çiziyor; kimi zaman okuyanın ağzına biber sürmeyi de ihmal etmiyor. Yazar, gazeteci, şair, yayıncı Yılmaz daha önce Taraf gazetesindeki aynı adlı köşesinde yayımlanan bu yazılarda “zamanın ruhu”nun peşine düşüyor. Türkiye’nin kimi zaman renkli, kimi zaman absürt desenlerden oluşan toteminin resmini çiziyor. Tezcanlı Hayalet Avcıları/ Müge İplikçi/ Everest Yayınları/ 126 s. Çağdaş Türkçe edebiyatın en önde gelen kalemlerinden Müge İplikçi’nin öykü kitabı, Tezcanlı Hayalet Avcıları okurlara ulaştı. Günlük yaşamın gözden kaçan ayrıntılarının ve o ayrıntıların ardında örülen gerçeğin ortaya serildiği bu öyküler, bireyin ve bireylerden oluşan toplumun can alıcı bir aynası. Öykülerde, tek bir an’a denk gelen derin kırılmaları dile gelen derin kırılmaSAYFA 20 ? 6 HAZİRAN 2013 ları dile getiriliyor. Ancak o anların sürekliliği, okurun tamamlayacağı başka öykülere yol açıyor. Kahlo/ Gerry Souter/ Çeviren: Şeyda Öztürk/ Yapı Kredi Yayınları/ 256 s. Kadın ressamların en ünlülerinden Meksikalı Frida Kahlo, genç yaşta ünlendi ve kimseninkine benzemeyen türden bir hayat yaşadı. Geçirdiği bir kazada sakat kaldı, ömrü boyunca sağlık sorunlarıyla uğraştı ama hayatının her anını aşk, tutku ve sanatla doldurdu. Sağlık sorunlarının ve çalkantılı özel hayatının yol açtığı bireysel acılar tuvalinde kadınlık ve insanlık durumu üzerine benzersiz tablolara dönüşür. Hayatının son döneminde büyük üne kavuşan Frida Kahlo anavatanı Meksika’da açılan ilk solo sergisine yatağında, polis ve korumalar eşliğinde katıldıktan kısa bir süre sonra hayata gözlerini yumdu. Terapi Odamda Kesişen Öykülerimiz/ Ayşegül Kalem Ertal/ Bizim Kitaplar/ 126 s. “Neden bu odada oturuyorum peki, oturularak yapılacak onca işin arasından neden bunu seçiyorum? Her gün, her sabah ısrarla bunu yapmayı seçiyorum? Daha yazacaklarım çok. Belki bitince zaten cevabı da gelmiş olur ama bunu yapmasaydım bir parça eksik kalırmışım galiba. Tamamlanıyorum ben o koltukta, çoğalıyorum, bir değil bin hayat oluyorum. Eve dönüyorum bir ben kalıyorum. Ama sabah yine o koltuk, 8 saatlik iş gününde 8 farklı insan oluyorum. 8 ayrı yaşama şahit oluyorum. 8 çarpı 50 dakika 400 katı uzuyor ömrüm. Oturduğum yerden para kazandıran o koltuk benden fazla yaşayacak olsa da...” Terapi Odamda Kesişen Öykülerimiz, Ayşegül Kalem Ertal’ın ilk deneme kitabı. En İyileriyle Sinema ve Filmlerde Psikoloji/ Tarık Solmuş/ Doruk Yayımcılık/ 520 s. Sinema insanın aynasıdır, yaşamının arka planındaki görünmeyenleri, görülmesini istemediklerini, hayallerini, umutlarını, kaygılarını bir rol modeliyle aktarımıdır. Aslında izlediğimiz her rol gerçek hayatımızdan bir kesittir; hayallerimiz, umutlarımız, kaygılarımız, acılarımız ya da tutkularımızdır. Oyuncular da sadece birer “elçi”dir, bizim perdeye yansımış hallerimizdir aslında. Birçok filmde, filmin hepimiz için farklı anlamlar ifade eden bir sahnesinde kendimizi bulmamız, kendimizle ilişkilendirmemiz hatta o sahnelerin üzerimizde neredeyse psikoterapötik bir etki yapması da bundandır. Bazen bizimle benzer sorunları yaşayan bir oyuncunun bu sorunlarını nasıl çözdüğünü kendimize model alırız; biz de öyle çözmeye çalışırız. Bazen bizim çözümleyemediklerimize çare ürettiği için ona hayran kalırız. Uzm. Psk. Tarık Solmuş’un sinemada psikoloji eksenli bu yeni kitabı iki ana bölümden oluşmaktadır. Öncelikle, belirli değerlendirme kriterleri gözönünde bulundurularak bugüne kadar yapılmış olan en iyi filmlere, yönet menlere, oyunculara, oyuncu performanslarına, film festivallerine, ödüllere değinilmiştir. İkinci bölümde de, yine sinema ve psikoloji bağlamında herhangi bir filmdeki karakterlerin davranışlarını analiz ederken kullanılabilecek olan iki bilimsel/ kuramsal rehbere yer verilmiştir. Sonrasında da dünya sinemasından örneklerle yasaklı filmlerin arkasındaki psikolojik süreçlere ve ister ana ister yan karakter düzeyinde olsun bir psikolojik sorunu ya da bozukluğu barındıran filmlerin bir antolojisine yer verilmiştir. Bir Mevlevinin Hayatı/ Alberto Fabio Ambrosio/ Çeviren: Ayşe Meral/ Kitap Yayınevi/ 348 s. Osmanlı manevi dünyasının simgesel simaları olan Mevlevi dervişleri yüzyıllardır insanları etkiliyor. Mevlana’nın 13. yüzyılda kurduğu Mevleviye tarikatı şimdiye kadar pek çok kapsamlı araştırmaya konu olsa da dervişlerin hayatları, adapları ve ayinleri pek fazla bilinmiyor. Mevlana’nın önemli yorumcularından Ankaravî İsmail Rusuhî Efendi’nin mistik yolculuğunu temel alan bu araştırma, Osmanlı iktidarının, çöküşünün nedenlerini tarikatlarda aradığı bir dönemde sufiliği ele alıyor. İstanbul Galata Mevlevi Tekkesi’nin, etkileri günümüze kadar süren ilmi ve mistik eserler kaleme almış şeyhi Ankaravî, bir yandan dervişleri savunan diğer yandan da gerçek bir mistik yolculuk rehberi olan Minhacu’lfukara’nın da yazarı. Alberto Fabio Ambrosio, Mevlevi dervişlerin adaplarını anlamaya imkân veren metinlerin tümünü, biçimleri ve yapılarıyla bu kitapta bir araya getirip inceliyor. Eser okurlara Mevlevi yolun tarihine ve semboliğine giden apaydınlık bir yolculuk imkânı sunuyor. Bedia/ Münir Göker/ Cinius Yayınları/ 272 s. Münir Göker’in kendi anılarından ve ailesinden yola çıkarak kaleme aldığı Bedia okurlara sunuldu. Anı ve hikâyelerin iç içe geçtiği kitapta yazar, Boğaz’daki yalısında keman çalan annesinin babasına âşık olup Karadeniz’e gidişini anlatıyor. Bekleme Dönemi/ Hubert Selby Jr./ Çeviren: Ahmet Ergenç/ Ayrıntı Yayınları/ 176 s. Bir gün daha... Tıpkı diğer günler gibi yaşanmayı bekleyen. Aynı sıkıcı rutin, aynı amaçsız savruluşlar ve bir adam. Tüm bunlara son vermeye karar veren. Bunu, sahip olduğuna inandığı bedenini ölüme mahkum ederek gerçekleştirmek isteyen ama bir türlü en doğru yöntemin hangisi olacağına karar veremeyen. İşte bu isimsiz birinci tekil şahıs, en nihayetinde bir silah alıp kafasına bir kurşun sıkmaya karar veriyor. Kaderin garip cilvesidir ki, ruhsat için gerekli olan bir iki günlük bekleme dönemi, hayatında devrim niteliğinde değişimi beraberinde getiriyor. Selby Jr. diğer kitaplarında olduğu gibi doğrudan, süsleme yapmaksızın, sözü dolandırmadan, yüzünüze karşı haykırarak anlatıyor hikâyesini yine. Bekleme Dönemi’ni okurken amaçsız bir adamın hezeyanlarında dolandığınızı zannedeceksiniz başlarda. Ama sonra göreceksiniz ki bu kitap, toplumda şu ya da bu nedenle oy hakkından yoksun bırakılanlar, ezilenler, sömürülenler, taciz edilenler; çoğu kez güçlüler tarafından sesi kısılanlar; kendilerini halsiz mecalsiz hissedenler, gerçekten elden ayaktan kesilmiş, görülmeyen, ihmal edilenler adına bağırmakla, çığlık atmakla kalmıyor, gayet anlamlı, mantıklı gerekçeler ileri sürerek onları ayağa kalkmaya, karşı çıkmaya, isyana çağırıyor. ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1216
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle