30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

K “Özlem İmece’nin Anısına” 800 sayfa tutabile3076cek bir roman 600 sayfada tamamlanmışsa uzun sayılmaz, buna karşılık 150. sayfada noktalanacak bir roman 200’lere taşmışsa sıkabilir. Uzun kitaplardan genelde hoşlanmıyorum, yazarı kim olursa olsun fırsatını bulursam atlayarak okuyorum. Bu yüzden KİTAP İÇİN’in sloganı, “Bir satırdan uzunsa uyduruyorum”dur. Çünkü yaşam pek uzun değil ve sırada okunacak nice kitap var. 3077 1978 Nobelisti Isaac Bashevis Singer’in, “Neden Çocuklar İçin Yazıyorum” başlıklı konuşması aklıma geldi. “Neden çocuklar için de yazdığıma 500 neden sayabilirim ama zamandan tasarruf için yalnızca onunu sıralayacağım. 1. Çocuklar kitap okurlar, eleştiri değil. Eleştirmenler umurlarında değildir. / 2. Çocuklar okuduklarında kendilerini aramazlar. / 3. Bir suçluluktan kurtulma, isyan duygularını bastırma veya yalnızlıktan arınma için okumazlar. / 4. Psikolojiyle ilişkileri yoktur. / 5. Sosyolojiden nefret ederler. / 6. Kafka veya Finnegan’ın Uyanış’ını anlama çabası içinde değildirler. / 7. Tanrı’ya, aileye, meleklere, şeytanlara, cadılara, perilere, mantığa, şeffaflığa, noktalamaya ve daha nice geleneksel başlığa inanmayı sürdürürler. / 8. İlginç öyküleri severler; yorum, rehber veya dipnotları değil. / 9. Bir kitap sıkıcıysa, utanmadan veya korkmadan esnerler. / 10. Yazarın insanlığı kurtarmasını beklemezler. Bunu beceremeyeceğini görürler. Yalnızca yetişkinlerin böylesi çocukça hayalleri vardır.” 3078 Türk ve Dünya Edebiyatında Dönemler – Yönetimler’den / Emin Özdemir: Yalınlaştırarak söylersek yığın romanı, okurunu içinde yaşadığı gerçekler dünyasından koparan, oyalayıp eğlendiren yazınsal düzeyi düşük roman türüne verilen addır. Yazınsal, sanatsal bir amaç güdülmez, tecimsel kaygılarla yazılır çoğu. Beğeni ve duyarlık yönü tam gelişmemiş kişilerce okunur daha çok. Nermi Uygur, yığınsal nitelikli bu ürünlere değinirken şunları söylüyor: “Çığırtkan adlardan, merak uyandıran başlıklardan geçilmez. Konuşmalar sürükleyicidir. Yığın okuyucusunu sıkmayacak niteliktedir anlayış. Sanatçı özentiye yer yoktur. Günlük dil kullanılır geniş ölçüde. Söz bölüklerinden en çok sıfatlara, SAYFA 10 ? 6 HAZİRAN itap İçin... CXXIV SELÇUK ALTUN ‘Sol omzuna güneşi asmadan gelme’ abartıcı sıfatlara başvurulur. (…) Aşktır, cinayettir, serüvendir en çok işlenen. Acıklı, görkemli, eğlendirici, ayran kabartıcı sahnelere sık sık rastlanır.” 3079 Emin Özdemir’in yukardaki notunun finalidir: “Piyasanın istem ve beklentilerine göre yapıtlarını biçimlendiren yazarlardır bunlar: Tuna Kiremitçi, İskender Pala, Elif Şafak, Ayşe Kulin, Hande Altaylı, Perihan Mağden, Canan Tan…” (Perihan Mağden’i diğerleriyle aynı sıklette görmem.) 3080 Çok satan ama sığ yazar Elif Şafak İngiltere’de yaşıyor. Oraya gider gitmez edebiyat örgütleriyle, kilit eleştirmen ve akademisyenlerle bire bir görüştü, empati yaptı. Son sığ kitabının bazı kitap ödüllerine aday adayı gösterilip sonra elenmesinin ana nedenidir. Nereden mi biliyorum? Nüfuz ticareti yapmaya çalıştığı kimileriyle ben de görüşürüm de oradan! 3081 Şemseddin Sami’den Özdeyişler – Haz. İbrahim Öztürkçü: Büyük hikmetler kısa sözlerde bulunur. Kelâmın en güzeli sade ve kısa olup, kolay anlaşılan ve manası ise derin ve dakik olan kelâmdır. İnsanı hayatı ebedi ile muammer eden eserleridir. İnsaniyete başlıca borcumuz: Bıkmakİsimsiz,2011Fatma Tülin. lenmedi. Bir kez düşünde evlendiğini gördü ve derhal kalkıp Floransa sokaklarında sabaha kadar yürüdü, rüyanın devam etmesinden korkuyordu. / İntiharkeş şair Anne Sexton büyük kızını taciz eder miydi? / Şair Robert Frost 12 yaşındayken 5 şiiri yayımlanmıştı. / Diego Rivera, “Tanrı’ya değil ama Picasso’ya inanırım” derdi. / Sofokles’in (M.Ö. 495406) oğulları artık 90’ına merdiven dayayan babalarını hacir altına almaya karar verirler. Üstat henüz bitirmediği, Oedipus Colonus’tan bir parça okuyarak mahkemeyi kazanır. / Ezop hırsızlıktan dolayı idam edildi. / Filozof Hegel (17701831) kolera salgınında öldü. / Joyce, Hesse, T.Mann, Rilke, R. Musil ve E.M. Remarque İsviçre’de öldüler. / Şair Pierre Reverdy otuz yıl bir Benedikt manastırında kaldı. / Andre Gide, Igor Stravinsky ve hatta James Baldwin de antisemitistti. / Matematikçi Pisagor (M.Ö. 570495) bir köpeği döven kişiye derhal durmasını söyler; inleyen köpeğin sesinde ölmüş bir arkadaşının sesini anımsamıştır… 3086 Felsefe denilince akla Aristo (M.Ö.384322) gelir ama yeryüzünün ilk filozofları Thales, Anaksimender ve Anaksimenes’tir (M.Ö. 7. ve 6. yüzyıllar). 3087 Son kitabım için Afrodisias’a da gittim ve çok etkilendim. Polymath John Julius Norwich’e göre orası yeryüzünün en önemli arkeolojik sitesidir. M.S. 2. yüzyılda Roma’nın en gözde –muhtarkentlerindendi, İmparator Augustus kentliye vergi muafiyeti tanımıştı. Dolayındaki nitelikli mermer ocakları yüzünden en usta heykeltıraş ve taş ustaları Afrodisias’ta yaşarlardı. (Ömer Koç nezdinde proje destekçisi Koç ailesine şükranlarımızı sunmalıyız.) 3088 Kitap önerileri: Tuhaf Bir Erkek – Leylâ Erbil, İş Kültür / İt – Devrim Altıkulaç, Altıkırkbeş Yay. / Marlene’in Yetimi – Melih Esen Cengiz, Altın Kitaplar / İstanbul’da Mavi Bir Tereddüt – Atilla Birkiye, Literatür / Başka Bir Yerde – Selçuk Demirel, YKY / Evladıma Miras Bu Sevda – Haz. D.N. Açıker; B.K. Yılmaz, Yitik Ülke… 3089 Kaç Yıl Oldu? 2013’ten – Fırat Budacı (Milletvekillerinden oluşan) Meclisspor kimsesiz çocuklarla yaptığı moral maçını 32 kazanarak çocukları ağlatalı 6 yıl, Yılmaz Morgül, Florida’da korku tüneline soktuğu İbrahim Tatlıses’ten çıkışta tokat yiyeli 5 yıl, İclal Aydın, “Vefa Bir Nedir?” başlıklı köşe yazısında, “Bir bozanın genzimize akışı gibi yoğun ve yumuşak bir gönül dokunuşu mudur vefa?” sorusunu sorarak okuyucularını zor durumda bırakalı 7 yıl, Türkiye Çağdaş Ülke Partisi’ni kuran A. Boztaş partisini kamuoyuna tanıtırken “TÇÜP” kısaltmasını söyleyince, katılımcılardan biri, “Küçük tüp mü?” diye soralı 4 yıl olmuş… 3090 Yaşar Nabi’nin (19081981) 1931 ürünü Bir Kadın Söylüyor, akıcı ve varsıl bir ilk roman. Onu ÜsküdarGümüşsuyu güzergâhında bitirdim. Bendeki yorgun nüsha, “Şair Feridun Fazıl’a sevgiler¥ sızın okumak, üşenmeksizin okumaktır. 3082 Enis Batur’dan “turfanda” dördüncü şiir: İçeri Aşıboyalı duvara iki çiviyle Tutturulmuş atnalı, yaklaştım Duydum çok uzaklardan Diri kişnemeler, köpükler, Arkalarında bir zaman sonra Gökkubbeye aynı fresko Uzanan toz bulutu, Birden güneş giriyor Açık pencereden içeri. 3083 CAN Yayınları tarafından verilen Erdal Öz Edebiyat Ödülü’nü, CAN yazarlarından Cemil Kavukçu kazanmış. İlk bakışta, “kendin pişir, kendin ye” diye geçiştirilecek bu sonucu benimsiyorum çünkü Erdal Öz, Cemil Kavukçu’yu gerçekten önemserdi. Son dönemlerinde Fethi Naci’yle yakınlaşmıştık, babamın Erzurum Lisesi’nden sınıf arkadaşıydı. Onunla pek damak tadımız uyuşmazdı ama Naci Amcam da Cemil Kavukçu’yu her fırsatta överdi. Kitaplığımda özel ciltlettiğim bir KANAYAN var. Erdal Öz onu 22.11.73 tarihinde imzalarken, “İçeride beni kitapsız bırakmayan sevgili Fethi Naci’ye, yine içeriden sayılan bir kitapçık” demiş. Bence Erdal Öz, Can Yayınları’nın en iyi yazarıydı da. 3084 “Bir ülkeyi müziğini dinleyerek tanımak, dilini öğrenerek tanımaktan daha kolaydır.” Anonim Emin Özdemir (Foto: A.T. Küflü). 3085 Küresel Kültürazzi: Sandro Boticelli (14451510) asla ev 2013 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1216
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle