Katalog

cinsene ev sahipliği yaptığı bu doğa zenginliği Kerem Yücel’in fotoğraflarıyla da belgeleniyor. Adı: Eğil Yazarı: İrfan Yıldız Yayımlayan: Diyarbakır Valiliği Sayfa: 156 Diyarbakır’ın bir ilçesi… Asur’dan bu yana tarihsel ve dinsel gelgitlerin kenti… Araştırmalara dayalı ayrıntılı bilgiler ve çeşitli görseller ile bir ilçemizin yazılı belgeseli… Keşke, Türkiye’de tüm ilçelerimizin böylesine birer belgeseli yapılsa… Adı: Enez Yayına Hazırlayanlar: A. Yeşil – A. Uzun – G.A. Aksu A.İ. Gökçen Yayımlayan: İstanbul Üniversitesi Sayfa: 270 15 insanın yazıları, araştırmaları ve fotoğrafları ile katkıda bulundukları kitap bu sınır ilçemizi okurlara tanıtıyor. Meriç Nehri’nin tarımsal ve hayvansal ortamı ile oluşan antik kent ve çevresindeki gelişimler tarih, coğrafya ve turizmle bağlantılı olarak ilginç fotoğraflar ile okuru bu ilçemize yönlendiriyor. Adı: GalataPera Yazarı: Nezih Başgelen Yayımlayan: Arkeoloji ve Sanat Sayfa: 17 İstanbul’un bu ilginç yöresinin tarihsel gelişimi çeşitli gravür, posta kartı ve fotoğraflarla tanıtılıyor. Adı: Antik Dünyanın Yedi Harikası Yazarları: Peter A. Clayton – Martin J. Price Çeviri: Betül Avunç Yayımlayan: Homer Kitabevi Sayfa: 192 “Yedi Harika”nın 2+1’i Anadolu’da… Biri Bodrum’da Halikarnassos Mozelesi, öteki Efes Artemis Tapınağı’dır. (+1’i) Güney Batı Anadolu kıyımızdaki Rodos Feneri’dir. Konuyla ilgili uzmanlar her bir harikayı tanıtıyorlar. Adı: Yunan Mimarlığı Yazarı: R.A. Tomlinson Çeviri: Rifat Akbulut Yayımlayan: Homer Kitapevi ve Yayıncılık Sayfa: 138 Kuşkusuz Yunanistan çıkışlı mimarlık sanatı Anadolu başta olmak üzere Akdeniz’i etkilemiştir. Her ne kadar bazı yabancı yazarlar “Yunan” kavramının genellemesine karşı çıksalar da Yunanistan çıkışlı mimarlık kuralları kitapta değerlendiriliyor. Kamusal ağırlıklı mimari öne çıkıyor. Adı: Roma Mimarlığı Yazarı: Martin Thorpe Çeviri: Rifat Akbulut Yayımlayan: Homer Kitapevi ve Yayıncılık Sayfa: 152 Kuşkusuz her uygarlık; kendi kültürüne, siyasına, inançlarına ve yaşam biçimlerine özgü yapıları yaratmışlardır. Ama koskoca bir imparatorluk olunca doğu ile batı elbette farklı olacaktır. Bu yapılanmada geleneklerin etkileri tartışılamaz. Bırakın tüm Roma imparatorluğu’nun genelini, o yüzyıllarda Anadolu’nun batısı ile doğusundaki mimari özellikler de değişiyor. İyi ki Romalılar briketi ve taşeronluğu icat etmemişlerdi! Adı: Diyarbakır Surları Yazarı: Orhan Cezmi Tuncer Yayımlayan: Diyarbakır Valiliği Sayfa: 190 Eğer Diyarbakır, binlerce yıldır bugün varsa ve o başlangıçtaki yıllardan günümüze gelebilmişse 6 km. uzunluğundaki bu tarihsel surlarına borçludur. Dört ana kapısı ve çeşitli kuleleri ile kentin mimarisi, dinsel ve toplumsal yaşamı, ekonomisi bu nedenle var olagelmiştir. Günümüzde Diyarbakırlılar bu surları UNESCO’nun tarihsel miras listesine alınması için çaba gösteriliyor. Kesinlikle alınmalıdır. Ama bunun gerçekleşebilmesi için bazı koşulların yerine getirilmesi gerekiyor. Bu kitaba gelecek olursak, söz konusu liste yoluna gidişin ABC’si niteliğinde bilgileri içeriyor. Adı: İmparatorluk Mimari ve Kent Yazarı: Zeynep Çelik Yayımlayan: Garanti Kültür AŞ Sayfa: 405 Fransa ve Osmanlı imparatorluklarındaki kentler ve mimarlık olgularını kıyaslamalı olarak değerlendiren bu kitap 2013 ABD’de Mimarlık Tarihçileri Kurumu’nca 2010 yılında ödüllendirildi. 18101914 yılları arasındaki imparatorluk kentleri o tarihlerin mimarlık ve kentsel düzenlemelerine ilişkin zengin görselleri ile okura sunuluyor. Adı: Diyarbakır Mimarisi Yayına Hazırlayan: İrfan Yıldız Yayımlayan: Diyarbakır Valiliği Sayfa: 660 Diyarbakır’a çeşitli kereler gittim. Yörede yaşamış uygarlıkların kente mimarlık açısında bıraktıkları miras, dünya mimarlık okullarında ders olarak okutulmalıdır. Tabii bu gerçek Diyarbakır surları için geçerlidir. Dışı mı, hiç sormayın… Elbette o yapıtlarda 20. yy sonu ve 21. başındaki yozlaşmada bir başka ders konusunu oluşturabilir. Günümüz insanına “uygar” diyoruz. Diyarbakır’a yolunuz düşerse “gerçek uygar insanların mimarisine” siz karar verin. Bu nedenle bu kitapta 20 makale size tarihsel mimari mirasının uygarlığını ayrıntıları ve hörselleri, çizimleri ile anlatıyor. Harika bir belgesel… Yalnızca mimarlık öğrencileri ya da mimarları değil tüm Türkiye’de belediye başkanları ve konuyla bağlantılı uzmanların da mutlaka okumaları gereken bir kitap. Adı: Ottomon Architecture Yayına Hazırlayan: Ersi Brouskari Yayımlayan: Yunanistan Kültür Bakanlığı Sayfa: 494 Dört yıl Yunanistan’da görev yaptım. Pek çok Osmanlı yapıtını ziyaret ettim. Bu kitabı görünce kendime kızdım. Çok önemli tarihsel ve de mimari belge niteliğindeki bu kitabı görünce dilim tutuldu diyebilirim. 2008’de hazırlanan Yunanistan ana kıtası ve adalardaki Osmanlı’nın cami, hamam, türbe bağlantılı yaklaşık 200 makale görselleri ile okura sunuluyor. Türk yayıncıları, ne yapın yapın bu görkemli kitabı Türkçeye kazandırın. Yunanistan’daki olağanüstü bir Türk mimari envanteri… Adı: İbrahim Paşa Sarayı Yazarı: Nurhan Atasoy Yayımlayan: Kültür ve Turizm Bakanlığı Sayfa: 243 Kanuni Süleyman’ın Sadrazamı İbrahim Paşa’nın tarihsel yarımadanın göbeğinde yaptırdığı sarayın gelişimi belgeleniyor. Çeşitli minyatürler, İstanbul’a gelen yabancı ressamların çizimleri, eski posta kartları, Topkapı ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri arşiv belgeleri ile sarayın yaşamsal öyküsü ayrıntılı olarak anlatılıyor. Günümüzde ancak bir bölümü Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılan saraydaki yaşam da yansıtılıyor. İlk kez 1972’de basılan kitap, o tarihten sonra bulunan belgeler ile daha kapsamlı olarak yayımlanıyor. Adı: Cumhuriyetin Mimarı Ernst Arnold Egli Yazarı: Leyla Alpagut Yayımlayan: Boyut Sayfa: 367 Viyana doğumlu İsviçreli, 34 yaşında Ankara tutkunluğu yolunda ilk adımını atan bir mimarın tek ciltlik ansiklopedisi… 1927’de geldiği bozkır Ankara’ya, özellikle eğitim binaları ile imzasını atan ve genç Cumhuriyetin yükselmesine ortam hazırlayan bir mimarın anıtsal yapıları tanıtılıyor. Gerek Türkiye’de, gerek İsviçre’deki vakıfta araştırmalarının ürünü olan bu kitabı yalnızca mimarlar değil 90 yıl öncesinin Ankara’sından nereye gelindiğini öğrenmek isteyen herkes okumalıdır. Mimarın yalnızca birinin önünde saygıyla eğilmek isterim. O da Egli’nin yaratıcılığından çıkan ve beni yetiştiren siyasal bilgiler fakültesinin binasının da onun ürünü olmasındandır. Gezginler Tarihi yalnızca tarihçiler değil coğrafyacılar, gezginler de aydınlatır. Antik haritacılar ya da Piri Reis’in haritaları bu konunun en önemli kanıtlarıdır. Fotoğraf makinesi öncesinde ressammimargezginlerin çizimleri de bu alandaki önemli belgeleri ile tarihi somutlaştırırlar. Günümüz gezginleri de yayınları ile günümüzü yarınki kuşaklara belgeliyorlar. Adı: Haritacılar Yazarı: Beau Riffenburgh Yayımlayan: T. İş Bankası Kültür Yayınları Sayfa: 96 Lütfen sayfa sayısına bakmayın… Kraliyet Coğrafya Kurumu’nun şapkası altında yayımlanan, ciltli bu kitap okurun başını döndürebilir. Mağara insanın yıldızları noktalayarak başlattıkları haritacılığın antik dünyadan günümüze ulaşımı belgeleniyor. İçinde zarflarda çeşitli dönemlerin ve yörelerin tarihsel haritaları renkli olarak okura sunuluyor. Romalıların yol rehberlerinden başlayıp o yüzyılların Anadolu haritasını öğrenmek mi istiyorsunuz? Dünyanın en büyük haritacılık koleksiyonu renkli ve kalite bir baskıyla okura sunuluyor… Adı: İstanbul Manzaraları Çizimler: Thomas Allom Yazarı: Robert Walsh Çeviri: Şeniz Türkömer Yayımlayan: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Sayfa: 340 19. yy başında İngiliz elçiliğinin başrahibi olan yazar, bir mimar olan Allom’un gravür çizimlerindeki yerleri dönemi içeren araştırmaları Mimari İnsanoğlu mağaradan çıkıp yerleşik düzene geçtiğinde yalnızca tarım yapmayı, hayvanları evcilleştirmeyi değil, başını sokacak konutları da yapmayı öğrendi. Ardından kentleşme sürecinde yolları, tapınakları, kamu binaları ile mimarlık olgusuna önemli aşamalar kazandırdı. Adı: Bu Koca Taşları Nasıl İşlediler, Nasıl Kaldırdılar Yazarı: Orhan Bingöl Yayımlayan: Bilgin Kültür Sanat Yayınları Sayfa: 312 İnsanlar ören yerlerini gezerken görkemli tapınakların yapımında dev boyuttaki mermer taşları, vinç gibi çağdaş araç gereçlerden yoksun olarak nasıl kaldırdıklarını oldum olası merak ederler. Arkeoloji profesörü olan yazar antik yazarların metinlerinden de yararlanarak bu mimari çalışmaların nasıl gerçekleştirildiğini görseller ve çizimler ile anlatıyor. İÖ 9 binyılda Göbeklitepe’den Mısır uygarlığına; Hititler’den orta çağlara kadar uzanan mimarlık yaratıcılığının gelişimi, çeşitli güncel deneyimlerle de, yalnızca mimarlara değil tüm okurların ilgisine sunuluyor. SAYFA 24 ? 23 MAYIS CUMHURİYET KİTAP SAYI 1214