Katalog

VİTRİNDEKİLER Sevmenin Zamanı/ Liz Behmoaras/ Doğan Kitap/ 400 s. Sevmenin Zamanı bağnazlık ve ırkçılığın yol açtığı yıkımlar ve her şeye rağmen mutluluğu inşa etme gayretlerine dair sıcak ama sarsıcı bir roman. 1940’lı yılların ilkyarısında, dünyanın kaderini değiştiren, yaşamları altüst eden ve artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı İkinci Dünya Savaşı yıllarında geçiyor roman. Her şey yıkılır, insanlık savaşın, hoşgörüsüzlüğün girdabına kapılmış akıl almaz bir hızla yok oluşa doğru sürüklenirken, ikisi de İstanbul Tıp Fakültesi’nde öğrenci, biri Müslüman diğeri Yahudi, iki genç aşka düşerler. Ancak, zoraki göçlerin İstanbul’da buluşturduğu iki ailenin dramına eşlik eden bu büyük sevgi nice sınavlardan geçmek zorundadır. Ruhun Sırları/ Cengiz Güleç/ Dipnot Yayınları/ 228 s. “Terapiyi bir yaşama sanatı olarak gören usta terapistlerin hemen tümü hayatın anlamı üzerinde odaklanmışlardır. Bu ustalar, belirli bir terapi ekolünün başarılı pratisyenleri olmaktan öte, terapilerin altında yatan insan tasarımına ilişkin özgün bakış açıları geliştiren filozoflardır. Kişisel özgüllüklerini terapi kuramlarına katarken anlam dünyalarını da biz terapistlerle paylaşırlar.” Cengiz Güleç de “Ruhun Sırları”nda bunu yapmaya çalışıyor. Meraklılarına ufuk açıcı psikoterapi hikâyeleri bu kitapla okuyucuların karşısına çıkıyor. Bilmezsiniz Aşk Nedir/ Raymond Carver/ Çeviren: Cevat Çapan/ Can Yayınları/ 100 s. Raymond Carver çok genç yaşta evlenmiş, iki çocuk sahibi olup bir yandan öğrenimini tamamlamak, bir yandan da düşük ücretli işlerde çalışmak zorunda kalmıştı. Gene genç yaşta alkol bağımlısı olan yazar, yaşadığı sorunlar yüzünden evliliğinin sona ermesini de önleyememişti. 1976’da içkiyi bırakan Carver, ertesi yıl Tess Gallagher’la tanışmış ve hayatının geri kalanını onunla geçirmiştir. Bu dönem Carver’ın kendini yoğun olarak şiire verdiği ikinci baharı olarak bilinir. “Bilmezsiniz Aşk Nedir” başlığı altında toplanan şiirler de onun bu dönem yayımlanan kitaplarından yapılmış bir seçki. Carver’ın şiirleri Cevat Çapan çevirisiyle okuyucuların karşısına çıkıyor. Sakatlık Çalışmaları/ Derleyenler: Dikmen Bezmez, Sibel Yardımcı, Yıldırım Şentürk/ Çeviren: Ferit Burak Aydar/ Koç Üniversitesi Yayınları/ 568 s. Bu derlemenin amacı, “Sakatlık Çalışmaları” başlığı altında şekillenen görece yeni bir araştırma alanıyla ilgili güncel tartışmaları ve literatürü Türkiye’deki okuyucuya tanıtmak. “Sakatlık Çalışmaları”, 1970’li yıllardan itibaren ama özellikle 1980’lerden sonra gelişen, farklı disiplinleri bir araya getiren bir alan. İşte elimizdeki çalışma da bu alandan seçilmiş ve beş başlık altında bir araya getirilmiş metinlerden oluşuyor. Bunlar sırasıyla, ‘Sakatlığa Kuramsal Yaklaşımlar’, ‘Tarihte Sakatlık’, ‘Dışlama/Dahil Etme Süreçleri’, ‘Sakat Hareketi’ ve ‘Sakatlık ve Kimlik’tir. SAYFA 26 ? 8 ARALIK 2011 Bu derleme aracılığıyla amaçlanan ise temel tartışmaları Türkçeye kazandırmanın, yeni filizlenen akademik çalışmalara bir katkı sunabilmek, eleştirel sesini daha fazla duyulması beklenen sakat hareketi ile akademi arasında bir işbirliği kapısı aralamak. Şehirler Ağladığında/ Mustafa Sancar/ Berfin Yayınları/ 190 s. “Bana deniz kıyısında, üzerine yosun kokusu sinmiş bir şehir gösterin, bir kasaba ya da bir köy... Sokağa taşmış duvarları çıplak; tuğlaları, briketleri ustaca örülmemiş olsun isterse. Ateş kırmızılığında sardunya pencereli küçük evleri olsun, yüzünü güneşe dönmüş çiçekler gibi, başı göğe ermiş bir dağın yamaçlarından seyretsinler o mavi sofranın devinimini...” Mustafa Sancar yeni romanıyla okuyucularının karşısında. Daha önce “Dünya Gözlü Sevgili”, “Palyaçonun Ayna Sığınağı”, “Aze’nin Yakarışı” ve “Lal Ağıtlar”la tanınan Sancar, “Şehirler Ağladığında” adlı romanında günümüz dünyasını başka bir perspektiften ele alıyor. Onaylanmamış Otobiyografi/ Julian Assange/ Çeviren: Gül Çağalı Güven/ Alfa Yayınları/ 408 s. “İçinde bulunduğumuz ileri teknoloji çağında, iktidar sahiplerinin artık işlerini gizlice yürütemez.” İnternette yayınladığı belgelerle tüm dünyayı karıştıran, daha yayınlamadığı belgelerle de uluslararası siyaseti karıştıracak ve dünyada özgürlük savaşçısı olarak anılan Julian Assange’ın kendi ağzından çarpıcı yaşamöyküsü; “Onaylanmamış Otobiyografi” okuyucuların karşısına çıkıyor. Wikileaks belgeleri, tecavüz iddiaları, hackerlık, gizli servisler, hapishane günleri ve Assange’a dair daha birçok şey ilk ağızdan yani kendi dilinden ortaya çıkıyor. Pargalı ve Hatice/ Demet Altınyeleklioğlu/ Artemis Yayınları/ 840 s. Biri, öfkesi kılıçtan keskin, gazabı bin ölüme bedel bir babanın, Yavuz Sultan Selim’in biricik kızı. Geleceğin padişahı Süleyman’ın kız kardeşi; Hatice Sultan. Diğeri, büyük hayalleri olan bir köle; Pargalı İbrahim. Hayat onları büyük acılarla, öfkelerle biledi. Yüreklerinde aşk yerine kin ateşleri yaktı. Hatice, örselenmiş genç kızlığının ve yitirilmiş, gizli bir tutkunun ruhunda yarattığı enkazın altında ayakta durmaya çalışıyordu. Pargalı ise sınır tanımayan hayallerinin ve içinde sakladığı korkunç sırrın mayaladığı intikam duygusuyla mucize arıyordu. Ve bir gün yolları kesişti... Osmanlı tarihinin iki önemli karakteri ve aşkı Demet Altınyeleklioğlu’nun romanında tekrar can buluyor. Varşova Anagramları/ Richard Zimler/ Çeviren: Solmaz Kâmuran/ Sayfa 6 Yayınları/ 318 s. 1940 sonbaharında Naziler, Polonya’nın başkenti Varşova’da kırk bin Yahudi’nin dış dünyayla bağlantısını keserek onları şehrin içindeki küçük bir bölgeye yerleştirir. Eric Cohen de yeğeni ve onun dokuz yaşındaki oğlu Adam ile küçük bir apartman dairesine taşınmak zorunda kalır. Soğuk bir kış günü, Adam ortadan kaybolur. Ertesi gün cesedi, gettoyu saran dikenli tellere asılı olarak bulunur. Bir süre sonra aynı yerde eli kesik bir kız çocuğu cesedi daha bulunur. Kanıtlar daha önce akla gelmeyen bir şeyi işaret etmektedir: Sadece Yahudi çocukları hedef alan bir katil gettoya dadanmıştır... Karanlık bir tarihten doğan roman, okuyucularına heyecan dolu bir macera vaat ediyor. Kaçırılan Kız/ John Grisham/ Çeviren: Şefika Kamcez/ Remzi Kitabevi/ 174 s. John Grisham’dan yine nefes kesen bir Theodore Boone macerası okuyucularla buluşuyor. Theo’nun yakın bir kız arkadaşı olan April, bir gece ortadan kaybolur. “Acaba kaçırılmış mıdır yoksa evden mi kaçmıştır?” Bu soru etrafında şekillenen roman öte yandan, çocuk kaçırmaktan hüküm giymiş bir suçlunun hapisaneden kaçışıyla daha da gerilimli bir hal alır. Üstelik tam bu sırada ırmakta bir de ceset bulunmuştur. Theo bu macerada bunca bilinmezlik ve arkadaşının kaybolmasıyla başa çıkmaya çalışıyor. Kadınların Şarkısı/ Nevra Bucak/ Aya Kitap/ 118 s. “Sen benim için yalnızca Verdi’den söyle. Sen de, Verdi operalarındaki o yürekli kadınların gizemini görüyorum. Sevgilisiyle birlikte mezara diri diri gömülen Aida, kocasının hastalıklı kıskançlıklarının kurbanı saf ve dürüst güzeller güzeli Destemona, sevdiği erkeğin yaşaması için düşünmeden ölüme giden soylu Leonora...” “Kadınların Şarkısı”nda okuyucular kelimelerle notalar dans ederken aşkı sorgulayacak. Nevra Bucak’ın yıllar önce kaleme aldığı, bugünden bakıldığında nostaljik bir aşkı anlatan romanı okuyucularla buluşuyor. Nazari Musiki’nin Esasları/ Yalçın Koç/ E Yayınları/ 344 s. Bu kitap, ‘nazari musiki’nin kuralları ve bu yolla ‘Türk musikisi’nin yerleştiği zemin üzerine önemli bir inceleme. ‘Türk musikisi’ne ait çeşitli kuralları ve onu çoksesliliğe ve armoniye dayanan Batı müziğinden farklılıklarını da gözler önüne seriyor ayrıca. Yalçın Koç bunun yanında, Türk musikisine ait makamların da dökümlerini, nereden doğduklarını ve nasıl uygulandıklarını örnekleriyle beraber inceleme konusu ediyor. “Nazari Musiki’nin Esasları”, meraklıları için nitelikli bir kaynak. Bilimin Toplumal İşlevi/ John Desmond Bernal/ Çeviren: Tonguç Ok/ Evrensel Basım Yayın/ 432 s. Bugün, özellikle AngloAmerikan dünyasında bilim daha çok fiziksel evrenin bilgi birikimi olan doğa bilimleri olarak değerlendirilirken, Almanya ve Rusya gibi ülkelerde sosyal bilimler, sosyal sistemlerin bilgisi olarak değerlendirilir. Bazı yerlerdeyse bilim kavramı daha da ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1138