22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

...KISA KISA... Ë Faruk DUMAN apı Kredi Yayınları, sonunda, Bedenin Tarihi’nin ilk cildini yayımladı. Bu ilk olarak bağlar ve böylece bedenin tesliket, bedenimizin asıl özelliğidir. cilt Rönesans’tan Aydınmiyeti de başlamış olur. Bu anlamda Ama hareketli beden yalnızca lanmaya alt başlığını taşıbedenin tarihi, aynı zamanda onun özbedensel varlığını sürdürmüyor; yor. Kitabı bu yazıda bügürlüğünün de tarihidir. tarihimizi, dünya görüşlerimizi tün yönleriyle incelemek ve her türlü ilişkimizi yönlendiBedenin Tarihi, bedeni –uzuvları ve olanaksız. Zaten böyle riyor. Beden, bizi biçimlendiriyor ve bu uzuvların işlevleriyle, ona yüklenen bütüncül ve kesinlemeler içeren bir doğal olarak bütün ayrışmalarımızı da sayısız anlam ve bu anlamların durmayaklaşıma izin de vermiyor Bedenin o saptıyor. Bedenin Tarihi’nin Jacques dan değişen yüzleriyle, dinsel yaşama, Tarihi. Bir kere, Foucault’tan bu yana Gelis tarafından yazılmış Beden, Kilise sanata, politikaya etki eden imajıyla, ve Kutsal adlı ilk bölümünü okurken, iyice öne çıkan alternatif tarih anlayışıgiderek bedenle ilişkili nesneler, bu D.H. Lawrence’ın her türlü konforla nın içine giriyor, moda deyimle bu “sinesnelerle ilişkili başka nesnelerle ve birlikte giysi ya da giyimkuşam nesvil” tarih çalışması. Bedenin Tarihi, kiinsanlık tarihinin ünlü “beden”leriylenelerine nefretini düşünmeden edemetabı hazırlayanların birlikte imzaladıkinceleyen, devasa, ufuk açıcı bir yapıt. dim. Çünkü iktidar bedeni olduğunları epey kışkırtıcı bir sunuşla açılıyor. Kitabın birinci cildinde on yazarın imdan farklı göstermekle başlıyor ve bu Bu sunuş, yazarların bedene yaklaşızası var. Beden, Kilise ve Kutsal Sıraanlamda elbette kendi karşıtını da yamıyla ilgili ipuçları vermesinin yanından İnsanların Bedeni, Bedenin Sıraratıyor. “Beden, Hıristiyan esrarının da, okura, bu ilginç konuyla ilgilendan Kullanımı Eski Rejim Döneminmerkezinde bulunduğundan, modern mek isteyenlere şöyle bir olanak tanıde Avrupa’da Beden ve Cinsellik Együzyılların insanı için değişmez bir dayor: zersiz Yapmak, Oyun Oynamak Ruyanak noktası oldu,”(s. 17) diyor GeSöz konusu olan şey, herhangi bir hun Aynası Teşrih ve Anatomi Belis, zira dinsel yapılanmada peygambenesne, çoktan unutulmuş acayip bir den, Sağlık ve Hastalıklar Gayri İnsarin bedeni, dünyaya yeniden geleceği olay, kimselerin bilmediği bir kişi ya da ni Beden Kralın Bedeni ve Et, Zaradüşünülen o beden Hıristiyan iktidarıburadaki gibi, kendi bedenimiz, bize Bedenin Tarihi/ Hazırlayanlar: Alain fet, Yücelik başlığını taşıyan bu on bönın asıl imgesini oluşturur ve bu, bildihem kendi özel serüveniyle ilgili ipuçCorbin, JeanJacques Courtine, Georlüm, peki beden üzerine daha ne söyleğiniz gibi, öbür dinler için de geçerliları verir, hem de bugün sürdürmeye ges Vigarello/ Çeviren: Saadet Özen/ necek, dedirtiyor insana. dir. Üniforma, bedeni topluluğa kesin çalıştığımız yaşamı da yorumlama fırsaYKY/ Mayıs 2008, İstanbul/ 406 s. Bu kitaba başlarken, edebiyatın betı tanır. Önceki yıl, kaplanlar üzerine “Olmaz! Biz çocuklarımızı nereye koyacaiddiasız bir deneme yayımlamışË Müge KARAHAN ğız peki? Tabutları boy boy hazırlamıştık: tım. Sonunda, yazdığım her satırı yüzyılda, romanın neÜzerleri işaretli, kim nereye sığar diye. edebiyatın, yani asıl olarak sezgiredeyse merkezi olan Hepimiz tabutumuz olduğu için yaşıyolerle varılmış yazının bir ürünü Rusya’nın yirminci ruz: Tabut bizim tek mülkümüz! Tabutlasayarım, kaplanlarla ilgili olarak yüzyılda sessizleşmesi rı içlerine yatmak amacıyla hazırlamıştık, da eninde sonunda yazının beni sonucu pek çok çağdaşı gibi Platosonra da onları mağaraya sakladık.” TaBorges’ten söz etmeye zorlayacanov’la da yeni yeni tanıştığımız söylenebut, artık bir metafor olmaktan da çıkğını biliyordum. Borges, Düş bilir. Yazar, dilimize çevrilen romanı mıştır; ölümü diri diri, en canlı haliyle anKaplanları adlı öyküsünde, anlaÇukur’u, 1930’larda kaleme almış. Ruslatmaktadır. Köylülerin ölecekleri vurgutıcısını konuşturur ve bu anlatıcı ya’dan yazıp da devrimi, işçileri, köylüsuyla yani tabutları nedeniyle yaşamaları da evinin yakınlarındaki bir hayleri, aydınları, sınıfları, sosyalizmi anve yaşamlarını da tabutlar söz konusu vanat bahçesine giderek orada mamak olmaz, bu roman, bunlardan olunca ateşle savunmaları biraz ironik biher gün o güzel Hint kaplanlarını fazla olarak, yazıldığı dönem itibarıyla raz da trajiktir. Buradaki başka bir trajedi izlemeye başlar. Sonunda, düşleülkenin ilk beş yıllık kalkınma planını ise bizim halk deyişlerimizin buyurduğu rine girmeye başlayan bu kaplanda satırlarına taşımıştır. İşçilerin yerleşüzere, dünya malı dünyada kalacak olsa larla ilgili olarak anlatıcının kanımesi için yapılacak binanın temel “çuda insanların mülkiyet derdine hem kensı şuraya varır: Kaplan, sürekli kur”una girip çıkanlar arasında mühendilerinin hem de başkalarının başını yakhareket eden ve biçim değiştiren dis, işçi, sendika başkanı, annesi ölmüş masıdır. Bu köylülerin yaşamla aralarınbir şeydir. Elbette, bunu biliyobir kız çocuğu, parti üyesi vardır ve eldaki en kuvvetli bağ, tek mülkiyetleri ruz. Kaplanları düşünmeye başlabette başka türden karşılaşmalar da söz olan tabutlarıdır. Yani bu köylüler ölümdığımız an, onları –hayvanat bahkonusudur; örneğin roman, köylüleri lerine hazırlanmaktadır. Köylülerle toslaçesi denen o mezbahalar dışındade ağırlamaktadır. Çevirmenin önsözşan okur romanda, Safranov’un yorumu görmemizin, bir bütün ve tek de belirttiği üzere Platonov’un cümlelevesilesiyle aydınlarla da illa ki rastlaşacakrenk olarak görmemizin mümkün ri metni yer yer zorlasa da sabreden Andrey tır; ona göre, “onlar (aydınlar) boş boş olmadığını biliyoruz. Zira ona bir okur hele ki klasiklerin takipçisi ise so Platonov oturur ve düşünürler sadece.” Zamanın, güç sembolü olma vasfını hızı ve nunda muradına erecektir. Sovyetler “modern” insan için bir kaygı unsuru olhareketi kazandırır; zekâsı ve yaBirliği üzerinden sosyalizm eleştirisi yapılması, alışkın olduduğu, hele ki çalışan insanın zamanla yarıştıbanıl öfkesi de buradan kaynakğumuz bir kalıp. Bu eleştiri ve tartışmalardaki hâkim kutupğı söylemi artık oldukça yaygınlaşmış ve hatta lanıyor –yazı böylece sürüp gidilara da artık aşinayız; bu eleştiriler genel olarak düşünce özezberlenmiş olsa da 1930’ların romanı yordu. Bedenin Tarihi’ni okurgürlüğü başlığı altına yerleşiyor. Ancak Çukur’un bize aralaÇukur’da karşımıza bir kez daha çıkan zaken, keşke bu çalışmayı daha öndığı başka bir kapı var; roman proletarya hükümetinde proman/saat görüntüsü, oldukça etkileyicidir. ce, birkaç yıl önce okumuş olsayletaryanın hükmünü tartışmaya sunuyor. Sendikalar Bölge Kaynayan su, işçiler için kalkma vaktinin geçdım, diye düşündüm, çünkü, Sovyeti Başkanı Paşkin’in işçilere: “Verimi yükseltmede gütiğini işaret ederken ahşap duvarda asılı “köy … hareketin, “düşüncenin” bir cünüzü neden esirgiyorsunuz? Sosyalizm sizsiz de idare saatinin ölü bir yükün ağırlığı altında sabırla ürünü sayıldığı klasik sürecin dıeder, ama siz onsuz anlamsız bir hayat sürersiniz ve sonunçalışması ve saate bakan insanları rahatlatması şında, bir zekâsının olduğunu kada ölüp gidersiniz” diye seslenmesi böylesi bir eleştirinin için resmedilmiş bir pembe çiçek resmi”; yitip bul etmek, pratikleri başka türlü tezahürü olarak okunabilir. Bu sözler, işçi için varolduğunu giden, ölmüş saatler kadar gelecek, sürecek ele almak, eylem ve hissetme biöne süren bir devlette aslında işçinin devlet için varolduğusaatlerin de insana ağırlık yaptığını hatırlatçimlerine farklı yaklaşmak mümnu açık etmektedir. Yazarın komünizm karşıtı olarak anılmaktadır. Roman, toplumsal meselelerin yanı kün olabilir. Özet olarak bu, olması da belki bunun gibi bulgularla ilişkilendirilmiştir. Ancak sıra yalnızlığın ‘çukur’undaki bireyin dertleriyle de yüzleşir, duğu gibi görünmeyen bir yerde bana kalırsa, komünizm karşıtlığını tartışmak üzere Çukur’u mühendis Pruşevski’nin binanın temelindeki bir gecesi satırlaanlamlar üreten kaynaklar yakadaha derin kazmaya gerek yok çünkü yazarın tutumunun izlera düşmüştür: “Pruşevski geceleyin çok üşümüştü, sessizliğin lamak demektir. (s.9) rini metnin içinde aramak köreltici bir çaba. Varsayımları ve hüküm sürdüğü temel çukuruna inmişti. Bir süre dibinde Öyleyse, siyasal, toplumsal (ön)yargıları bırakıp yazarın tutumunu düşünmek için harcaoturdu; (…) Pruşevski henüz uzakta olan ölümden önce, kialanda, sanatta, futbolda ve aklınan enerjiyi anlatıya odakladığımızda ise Çukur’da; çalışma, min ona kendini bundan alıkoymasını gerektirecek kadar genıza gelebilecek her yerde hareçalışma koşulları, mülkiyet gibi meselelerle yüzleşiriz ve işçilereksinim duyduğunu bilmiyordu. Umuttan geriye sabır kalket –daha açık bir biçimde söyrin yanı sıra köylülere de toslarız. İşçilerle köylüleri karşılaştımıştı sadece; (…) Sabır dünyada yorgun bitkin varlığını sürlersek, işleyen demir yalnızca ran romanın en çarpıcı cümleleri de bu toslaşma sırasında dürür”ken Platonov da yazmaya devam etmektedir. ? zinde bir beden kazandırmıyor okunur. İşçiler, köylülerin iki tane tabutunu alınca yaşananlar, elbette, bu zaten bedenin tarihiromana damgasını vurur; “meçhul adam” olarak anılan köylü, Çukur/ Andrey Platonov/ Çeviren: Kayhan Yükseler/ Türnin tartışılmaz bir alanı, ama aynı iki küçük boy tabutu vermeye razı olmamıştır: kuvaz Kitap/ 156 s. zamanda düşünsel anlamda da bir yetkinlik kazandırıyor. Hare Y Bedenin Tarihi den yoluyla neler ürettiğini de düşünmeden edemedim. D.H. Lawrence, Mark Twain gibi pek çok yazar, bedeni özgür bırakacak bir çıplaklığı övgüyle karşılarlar. Giyinmenin kusurlarını ve zulmünü, yarattığı korkunç yalnızlığı ve yabancılaşmayı anlatırlar böylece. Sterne, Tristram Shandy adlı o acayip kitabında bize unutulmaz bir burun hikâyesi anlatır –bu burun kentte derin bir görüş ayrılığına yol açmıştır ki nasıl açmasın, zaten kendisi başlı başına bir hançer gibidir. Sterne’in kahramanı, peyda olduğu kentin sokaklarını, yüzünün tam ortasında taşıdığı bu hançerle gerçekten de ikiye yarmayı başarır. Bu burun, kuşkusuz Gogol’ün öyküsündeki buruna da benzer. İkisi de olağanüstüdür. Don Kişot, bildiğiniz gibi, iki değişik bedenin karşılaştırılmasıdır; şövalyeninki ile Sanço Panza’nınki. Ama, edebiyatın bedenleri öyle uzun bir liste oluşturur ki, bu belki başlı başına bir yapıtın konusu olmalıdır. Bedenin Tarihi, kanımca, bir başucu kitabı. ? 19. Çukur SAYFA 18 CUMHURİYET KİTAP SAYI 987
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle