22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

O K U R L A R A NihalYeğinobah 1927 Manisa doğumlu. Arnavutköy Amerikan Kız Koleji'ni bitirdi; Neıo York Üniversitesi Edebiyat Bölümü'ndeki ög'renimini yarım bıraktı. Amerikalı birfilm yapıması ile evlendi ve sekiz yıl Amerika'da yaşadı. Aynldıktan sonra San Francisco'da tezgâhtarlık yaptı. Edebiyata ilk adımınt çeviriler yaparak attı. îlk çevirisi "Allah'ın Bahçesi" 1946 yılında yayımlandı. Çeviri ve yazılarında Süreyya Sarıca ve Vincent Eıoing adlarını kullandı. Özellikle Vincent Etving imzasıyla yazdığı "Genç Kızlar" adlı roman hâlâ okurlann en çok arayıp okudukları kitap olma özelliğini taşıyor. Kitap daha sonra Nihal Yeg'inobalı adıyla da yayımlandı. Çeviri ve yazılarını "Hafta", "100 Roman", "Yıldız", "Hayat" ve "Akbaba" dergilerinde yayımladı. 1945 yılından başlayarak Charles Dickens, }ane Austen, Eduardo Galiano, Fay Weldon ve Irish Muldoch gibi pek çok yazardan yaptığı çevirilerle de okurlann gönlünde taht kurdu. "Mazi Kalbimde Bir Yaradtr'ı 1987 yılında; "Sitem'i 1998 yılında yayımladı. Anıları "Cumhuriyet Çocuğu" 1999 yılında yayımlayan Yeğinobalı'nın son romanı "Belki Defne" adını taşıyor. Sabri Kuşkonmaz kurgusal bir söylesiyle Nihal Yeg'inobalı mn bu romanını tanıtıyor bize. Yeğinobalı'yla bir söyleşiyi de önümüzdeki sayılarımızdan birinde yayımlayacağız. Bol kitaplı günler!... Bu hafta daha önce okuma fırsatı bulmadığım "Putların Batışı" adlı eserini okudum. ilk kitabına "doğuş" ile başlayan düşünürün son kitaplarından birinde batışı anlatıyor olması ayrıca ironik geldi bana. "Delice neşeden payını almamış hiçbir jey başarıya ulaşmaz." Friedrich Nietzsche irkaç sene önce Friedrich Nietzsche'nin bütiin yapıtları yeniden gündemc geldi ve yayımlanmaya başladı. Ulkemizde çok ender bir yazarın tüm eserlerinin yayımlandığını görürüz, edebiyatçıları bir kenara bıraksak, hâlâ bu güne kadar Platon'ıın diyaloglannın tamamı dilimize çevrilmemiştir, Aristoteles'in ise, düşünce tarihini en çok etkilediği bilincn yapıtlarını bile arasanız bulamazsınız. Peki, neden Nietzsche diye sormaya kalktığımızda birkaç yanıt çıkıyor karşımıza. Bunun altında, Nietzsche'nin düşünür olarak farklılığı kadar, hcr genç nesli ctkilemeyi başamıış olması da yatar. Şimdilik Nietzsche'nin özelliklerini bir kenara bırakıp, "Bütün Yapıtları"n neden önemli olduğuna bakalun. Her şeyden önce bu tür derlemeler kaynak kitap niteliğindedir. Bir yazarın sadece kitaplarını dcğil, basılmasını düşünmeden yazdığı mektup ve günlüklerini okumak, yazar ve felsefesi hakkında çok boyutlu fikir verir. Bu durumda salt yazarın göstermck istediği yüzünü değil, ötesini de gördüğü hissinc kapılır okur. Ozellikk* böylesi bir okuma Nietzsche gibi çok tartışmaya neden olan bir filozofu anlamak için önemlidir. Tabii bütün eserler bir de, yazarın fark.li dönemlerini görmek, yazma sürecindeki gelişmeleri anlamak açısından paha biçilmez dereccde değcrlidir. Özellikle bu Friedrich Nietzsche'nin yaşamı söz konıısu olduğunda ayrı bir anlam kazanır. Oğrencilik yılların da kaptığı sanılan trengi yüzünden deliren filozokın yazdıkları bir çeşit kılavuz olarak düşüniilür: Bütün metinlerine baktığımızda yavaş yavaş zihinsel yetilerini kay beden birinin ifadeleri midır diye sormak dogaldır. (îeçen yillarda Richard Schain adlı bir doktorıın kitabı ("The Legetıd of. Nietzsche's Syphilis"), Nietzsche'nin yaz dıklarındaki tüm tutarsızlıkları ve yazarın anlaşılmaz uçuk sözlerini onun hastalığına bağlıyordu. Yaz dıklarını belli bir sırayla okıımak, iinlü filozolun zihinsel yetilerini nasıl yavaş yavaş kaybettiğini de görmemize yarıyordu doktora göre ve ayrıca iinlü Hlozohın yazdık larının sadece parlak bir zekânın belirtileri değil, aynı zamanda biı hastalığın göstergeleri olarak ele almak gerektiğinden de söz ediyordu yazar. Nietzsche söz konusu olduğun da çok çelişik iradeler duymaya baijiarız. I layat hikâyesi de çelişkileri garip biçımde besler. Orne Asuman KafaoğluBüke Yazın Sanatı Nietzsche ğin kızkardeşi Elizabeth'in, Yahudi düşmanı bir Nazi ile evli olması ve ağabeyinin metinlcrini kocası ve kendi inançları doğrultusunda değiştirmiş olması yüzünden Nietzsche'nin Nazi yanhsı olduğu fikri insanların zihninc yazıldı. Ancak Ikinci Dünya Savaşı sonrasında adının üzerindeki bu kirden bir nebze temizlenebildi yazar. Metinlerdeki tek bozulma bununla da kalmıyordu, kitapları eksiklikler ve yanlışlarla dolu basımlarla okurlann eline ulaşıyordu. Neyse ki 1%7'de Giorgio Colli ve Mazzino Montinari adlı iki araştırmacı yorucu bir çalışmanın ardından "Hleştirel Toplıı Basım" alt başlığıyla Nietzsche'nin bütün eserlerini gözden geçirdi ve temizlenmi^, gerçeğine en yakın şekilde yeniden bastırdı. Bu proje 30 cilt olarak planlanmıştı. Şimdi bu projeyi hem tthaki hem de Say yayınevleri, çok değerli çcvirmenlerin çalı^malarından yayımlıyorlar. SLOCANLAŞTIRILABİLİR FİKİRLER Bazüarı derler ki, Descartes, Kant, Hegel, Wittgenstein hatta yazının başında belirttiğim gibi Platon ve Aristoteles'in bıle görmediği ilgiyi Nietzsche'nin görmesinin bir nedeni, fikirlcrinin kolay slogtınlaştırılabilir olmasıdır. Ozellikle aforiznıaları basit leştirilmeye çok yatkındır. 1 lâlâ kitapları en çok satan filozof olmasının ve genç nesli hep elinde tutmasının bir başka nedeni de, aslında ortaya santldığı denli uç fikirlcr atmamıştır, ama ortaya attığı fikirlerin hepsini en uç noktaya götürmekten gcri durmamıştır. Aslında bu onun yazı stilinin başlıca özclliklerindcn biridir. Nietzsche'nin karmaşık retorik anlatımının altında çoğu zaman kendini ifade etmeye çalışan, yoğun itiraf gcreksinimi duyan kişiliği yatar. Bu bence Nietzsche'ye okur olarak kendimizi çok yakın hissetmemizin altında yatan başlıca nedendir. "İtiraf" derkcn kendini suçladıgı anlamında kullanmıyorum bu sözcüğü (kaldı ki bunu da sık yapar Nietzsche), burada sözünü ettiğim şey, metnin talep ettiğinden çok daha fazlasını anlatmaya girişmesidir. Keskin kalemi her zaman kendi benliğinin farkındadır. Kendini ifade edişinde sadece düşüncelcri değil tüm benliği yatıyordur. Kendisini mercek altına alması sadece yazarken tüm ruhunu inceliyor olmasından değil, ayrıca kendini acımasızca elejtirmcsinde de görülüyor. Omeğin çok genç yaşta yazdığı Diogenes Laertius hakkındaki makalesi ile hocası Friedrich Ritschl'in dikkatini çekmiş ve hocası editörlüğünü yaptığı dergide yazının yayımlanmasını sağlamıştı (bu saygıdcğer dergide daha önce bir öğrencinin yazısı hiç yer almamıştı). Bu makalesi ödül kazanmakla kalmadı, ayrıca bir yıl sonra, tez yazmamış kimseye öğretim üyesi payesi vermeyen Basel Üniversitesi de onu sınavsız ve tezsiz kabul etmişti, ellerinde onu değerlendirecek sadece birkaç yazı vardı, biri de bu ödül kazanan makaleydi. Tüm bunlara rağmen Nietzsche bir yıl sonra dostu Erwin Rohdc'ye yazdığı bir mektupta makalesini "tiksindirici" ve "tek kelimeylc yetersiz" olarak eleştiriyordu. Benzer bir eleştiriyi "Tragedya'nın Doğuşu"nun ikinci baskısı için yazdığı önsözde de yapıyordu. Kendisinden "genç yazar" diye söz edcrken eseri bir elcştirmenin katı yüreği bile bu denli acımasız olamazdı yerin dibine batırmaktan geri durmuyordu. Halbuki bu "Tragedya'nın Doğuşu" bugün onun ilk şaheseri (zaten ilk kitabıdır) sayılır. B "DEĞMEZ" Bu hafta daha önce, okuma fırsatı bulmadığım "Putların Batışı" adlı eserini okudum. İlk kitabına "doğuş " ile başlayan düşünürün son kitaplarından birinde batışı anlatıyor olması ayrıca ironik geldi bana. Özdeyişlerle başlayan kitap "Sokrates'in Sorunu" başlıklı bölümle devam ediyor. tlk tümcesi (genelde Nietzsche çok etkileyici giriş tümccleri kullanmayı sever) şöyle: "Yaşam hakkında, tüm zamanlarda en bilgcler hep aynı yargıya varmışlardır: Değmez." "Putların Batışı" kitabı için aslında Nietzsche "Bir Psikologun Zevkleri" gibi bir başlık düşünüyordu ama sevgili öğrencisi Peter Gast daha çarpıcı bir başlık için ısrar edince, onu kırmadı ve eskiden çok hayran olduğu ama artık tahammül edemediği Wagner'in "Tanrıların Batışı" opcrasına bir iğne de batırmış oldu. Adını değiştirdikten sonra kitaba bir de "Ya da Çekiçle Nasıl Felsefe Yapılır" diye bir alt başlık ekledi. Kitap bir bakıma Nietzsche'nin tüm felsefesini özetlemeye çalıştığı bir mctindir. Son dönem eserleri arasında kesinlikle en az saldırgan olandır ve özellikle başlıklar halindc felsefi sorunları ele aldığı için diğerlerine nazaran çok daha tutarlı ve bütünlük sergıleyen bir mctindir. Mustafa Tüzel taratın dan yapılmış bu nefis çeviri, Hlozof hakkında biraz bilgi sahibi olan herkesin ilgisini çekecektir. • asu@yazinsanati.com Putların Batışı / h'ricdrıch Nıt'tztche / tthcikı Yayınları / çcv : Mustafa Tüzel/ 155 sayfa SAYFA 3 TURHAN CÜNAY email: cumkitap@cumhuriyet.com.tr KİTAP Imtlyaz Sahlbi: Cumhuriyet Vakfı adına llhan selçuk o Genel Yayın Yönetmeni: Ibrahim Yıldız 0 Yayın Yönetmeni: Turhan Cunay 0 Sorumlu Müdür: MehmetSucu 0 Cörsel Yönetmen. Diiek AKISkalı o Yayımlayan: Yeni Cun Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.$. o Baski: Ihlas Gazetecilik A.ş. 29 Eklm cad. NO: 23 Yenibosna Istanbul c Idare Merkezi: Prof. Nurettln Mazhar öktel sok. No: 2 34381 $işlilstanbul. Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) FakS: 0 (212) 343 72 64 0 Cumhuriyet Reklam: Cenel Müdür: özlem Ayden/Reklam Müdürü: Eylem çevik Venefsüreli yayın v Tel: 0 (212) 251 98 74 750(212)3437274 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 823
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle