04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

LAİK HUKUK SİSTEMİ Cumburıyetın ılanı, mayınli bir tarla gibi kımsenın gırmeye cesaret edemedig'i bır alanı, aıle hukukunu laiklestirdi, ardından öteki dlanlart da, böylece Tanzimal'ta alddn ddtmları sürdürdü dıyebtlir miyız > Sürdürülmesine sürdürüldü de, Cumhuriyel ile gerçekleştirilen, Tanzibu öndcrin ötekı tek Tanrılı dinlerin önSöz OsMdnlı 'dan açtlmı^ken Osmanlı mat ile atılan evrim niteliğindeki kısır derlerinde olduğu gibi insanüstü kutsal Devleti'nde şeriatın algılanması ne içerik adımların devrime dönüşmesidir; çünkü bir konumu yoktuı; onun da inatıan herteydı, ArapUldm devletlerinden farklı bir hukukumuz tiımüyle dinsel kaynaklı olhangi bir kul olduğu Kuran'da sık sık tutumun vdrh$ından söz edilebılir mı? maktan çıkmış, laik hukuk sistemine dövuıgulanır. Kurumsallaşmış öteki dinler gibi Islam DÜNYASAL YAŞAM ALANI da şerıatını hem dünyasai hem dinsel yaşam Bu konuya hep değinirsinrz, bununla Isldm seriutının ilk sürecte, dünyasai ya alanlarını kapsayacak bir biçimde ortaya koysam alantndıi bır esneklık go\tcrdıg'ını, muştur; dinsel alanda bıtnıın gunutnuzde dıkkdtc dlınması gere Qını mı ısarct ctmck ıslıyorutnuz* Bunun şeriat, inanç ve ibadet Lı bdğlı olardk dd ıçtıhat nlaytnı ele dlırsı olmak üzere iki bölüm le düzenlcnmiştır; bunnız lardan inanç ile ilgili Evet, ama îslam çevreleri yalnızca diolanlar o dinin temeli nin önderinin değişiklik yapabileceğini ııi, özünü oluşturur ve laı lışmasız kabul eılerler; demek ki tsbu alana aıt hıikümler lamda şeriatı, ancak vahy kaynağının ve Aslı I Hıkümler olarak Pcygamberin değjştirmesine olanak ta kabul edilir; dünyasai nındığı söylenir. Oyle de olmııştur ve alanda geçerli olanlar Peygamberin ölümüyle bu da noktalanise I'er'i Hükümler yamıştır; böylecc temel niteliği dcğişim olan dünyasai yaşam değiştirilemeyecek dogmalarla düzenlenıniş olmaktadır ki, Islamın daha ilk yüzyıllarında sıkıntılar baş göstermış, dünyasai yaşamda oluşa'eriata ya gelen sorunlara çözüm yolu aranmış ve dafölamayakiçtihat denen oybirliği anlamına gelen laşımın, Islam yönteme başvurulmuş, bu yolla yâni îsuygarhğı dönelanı hukuk bilginlerinin ortaklaşa aldıkmini azçok talan kımı kararlarla çözüm üretilmeye başlanmış; içtihadın dayanağı Kuran ve nımadan yapılhadisler ulınakla, bunlarla çerçevelenmiş ması bana hep olınakJa birlikte Islam toplıımuna sınırlı eksik bir yaklada olsa soluk aldırmış birkaç yüzyıl bu şım olarak göy<intem; sanırım on birinei yüzyılda iyice ründü. Islamın kısıtlanmış, ardından da son verilmiş bu yaşadığı yaklauygulamaya. Bu son vvrılıyn nedctıı nc uzcc? Az önce de belirtildiği gibi, akılcılığın cgemen olduğu kısa sürede ya da düşünsel tartışmaların yaşandıfı dönemlerde uygulanmaya başlayan bu yöntem ve baş kaları cizgür düşünce ortaınına son verilmeye basjanmasıyla yavaş yavaş ortadan kalkmıştır; ama bu ortamın olıışmasına ekonomik çokııntünün nedeıı olduğunu 14'uneü yüzyılda yaşamı^ ve ilk toplum biliınei olarak kabul edilen lbnı I laldıın, Mukaddime adlı yapıtında belirtir; ona CUMHURİYET KİTAP SAYI yattı ura şeriatın ıçerıg'ıne de degUnirsiniz; göre, Müslümanlann yüzeysel bir üretiyalnızca bu konııda one cıkan bir yöntcmı me dayanan daha doğrusu düşman ülke uyguluyununuz, buna göre tek l'anrtlı bır lere yapılan talana, yağmaya bel bağlayan ekonomilerinin çöknıesi kacınılmazdı. dinın ji'natı, her üçünün şerıatını karşıIttstırarak ele almakla daha tyt anlasılma Buna koşut olarak siyasal yönden de cökiişün başladığı, uç ayrı kentle üe ayrı sıdır, ne dentnızS halifenin iktidar sürdünnesiyle acıkça Her üç tck Tanrılı din tle kendi şerı gorülür; bu koşullarda başlayan dinselatını doğal olarak ortaya koymuştur; bu leşmeye dönüşün ilk adımı da kadınlara üç dindcn bılindıği gibi ilki ve sonuncugetırilen ycni kısıtlamalarla atdır; bu hep su devlet kurma yoluna gimıişlerdir, do böyle olmuştur; nitekim Mısır'daki I Iali layısıyla bu ikisinin henı dinsel hem dünfe, kadınların sokağa çıkışını önlemek yasal yaşamı düzenleyen geniş bircr şeriiçin kadın ayakkabısı yapımını yasaklayaatları vardır. Ötc yanda her üç tlinin şericaktır. atının da temelini oluşluran ortak bir yö nü vardır o da eşitsızliktir, daha açıkçası Aynı tıttıırnun (hmdrılı Devleti'nde de kadınerkek ayrımına dayanmalandır. sürdüjiunü bclırtirsıntz, çalkanlılı bır ortdtrı olujtuğunda pddışdhlartn, sadrazam1 ler üç dinin kutsal kitaplan Tevrat, lnların da aynı yöntemı kullandıg'tndan söz cil, Kuran, dinsel ve dünyasai yaşam ederstmz. alanlannı düzcnleyen ve dinsel ayırım içeren yaptınmlarla, özendırmelerle do Evet; Osmanlı tarihinde bıınun orludur. 1 Iıfzı Veldet Velidedcoğlu ve Prol. nekleri vardır, bunlardan biri III. SeDr. Niya/.i Berkes, bu eşitsizlikler orta lim'in fermanıdır; Osmanh'daki yenilikclan kaldırılırsa bu şeriatların adcta çökeleri başlatan padişah olarak kabul edilen ceğini hep dile getirmişlerdir. tlk şeriat III. Sclim, yaptığı yeniliklere karşı konul yani Mıısa dini şeriarı inananlarını mutduğu, yani ortalığın karışrıgı bir sırada faktan yatak odasına dek uzanan düzen kadınlara yönelik bir fcrman ile gündemi lemelerle kıskacı altına alır; nelcrin yenip bır bakıma degiştirmek ister gibidir; fer ycnmeyeceği, neler giyinileceği, dış görümanıyla kadınların yakası açık, allı morlıı nünı, kadın erkek ilişkileri dinsel yaptırenkli giysilerle sokaklarda dolaşmalarını nmlarla, dogmalarla belirlenir. lkinci tek yasaklar. Aynı riırden bir yasaklamayı Tanrılı din oları Hıristiyanlıkta düzenle 1911 'de tstanbul Muhalı/.ı Cemal Paşa meler kulsal kitap lncil'in dışmda daha da uygular; yayımladığı bir buyrukla ka çok kilise kurıımu tarafrndan getirilmişdınların (,arşı ve pazarlarda dolaşmalarını tir. Müslümanlıkta ıse bilindigi gibi tüm kısıtlar. Bu ömeklerdc de görüldüğü gibi düzenlemeler Kuran, siinnet ve hadisler şeriatla yönetilen toplumlarda, şeriatı bi le ortaya konmuştur, yani yaptırımlar bu çimlendireıı cinsiyet ayrımından yararlakaynakiardan gelir vc ilk şeriarla aralanıp, kadına yüklenmek temel anlayıştır. rında pek çok benzerlikler vardır. Günümüzde bu anlayış daha da ileri giderek şeriatın uygulanışını ve temsilini Başta bu iki şeriat doğuş sürecinde, adeta kadınların üzerine yıkmıştır; ne yahep değiş,ikliğe uğramış, değıştirilmişlerzık ki şeriatla yönetilmeyen Türkiye'de dir inaııanlannm toplumsal yaşamlarının de aynı anlayış tesettür yoluyla kadınları gereğı olarak, baskısı olarak. Değişimi kullanmaktadır; tesettürlü kadın Islamın gerçekleştiren vahiy kaynağıdır; ne var dolayısıyla şeriatın göstergesi olmayı üstki, Islam şeriatını bu dinin önderi tle de lenmiştir. ğiştimıişüı; bu nokta önemlıdir; çünkıı ni ikinci dereceden hükümlerdir. Osmanlı yttnetimini bu ayırımı adeta gözetmiş gıbıdir, şeriatın dünyasai alanııu dör de ayırarak ele alır; bunlar aile luıkuku nu ieine alaıı Münakehat, her türlii alışveıişi, alacak verecek her türlü dava işlerıni düzenleycn Muamelat; tüm eeza hü kümlerinin toplandıgı Ukubat ve miras konusundaki her dü/enlemeyı yapan Feraiz. Bunlardan Münakehat, hcmen hemen tiımüyle Kuran kaynaklı hükümler den oluşmuştuı; kısas gibi Kuran kay naklı yaptırınıları içermesıne karşın Ukubat, Tanzımat döneminde 1858 yılında Fransız C.eza Yasası'ndan aktarılarak Ce za Yasası adı altında bir bakıma laik yasa niieliğiııe girdi; Kuran kaynaklı pek bır dogma içermeyen Muamelat da Mceelle adı altında kodlanarak azeok çağdaş bir gorünüm olması sa^landı; Münakehat'a dokunulamaılı, ceza yasası gibi, Fransanın medeni yasası olan Codc Napolyon'dan aktarılarak laik bir yasa yapıla madı, buna hitbir zaman cesaret edilme di. Yalnız, sanırım 1917'de, iktidarda olan lttihat ve Terakki 1 lükümeti küçük bir değişiklik yaparak birden fazla eş al tnayı öneeki eşin rızasma bağladı, evlen menin de mahkeme kanalıyla gerçekleştirilmesini kabul ederek, kadına boşanma hakkı tanıdı; ne var ki bu düzenleme an cak iki yıl sürdü; 16 Mart 1920'de Istan bul'un işgalinde, lngiliz lşgal Kumandanlığı'na yapılan şikâyetle bu düzenleme yürürlükten kalktı. nüşmüştür; dolayısıyla şeriatın dünyasai yaşam alanı bütünüyle laikleşmiştir. Bu kökten dönüşümü dınde reform oldrak görebılır nııyızı> Kimileri bıınu böyle algılıyorlar; din de reform, düzeltim denince doğal olarak akla ilk gelen I Iıristıyanlıkta gerçekleştirilen Reform'dur. Relorm'da dinin inanç alanı ile ilgili bir düzeltnıe yapıl ıııış, dogma koymaya yetkili olan kilise nin günahları af etme yetkisi yadsınmış, dinin tek kaynagı olarak Incil'in kabulü istenmiş ve bunun için de lncil'in ulıısal dillere çevirisi öne çıkmıştır. Dünyasai yaşamla ilgili kimı dogmaların geçerliligini yitirmesi olgusu, bizde 1926'da Mede ni Kanun'un kabulü ile bu durum oluş ınuştur; tek Tanrılı dinlerin doğuş süreçlerınden günümüze dek uzanır. Söyleşi nin başında da belirtildiği gibi, her üç dinde de düzeltmeler yaşanmıştır; Mıısa dininde miras ile ilgili dogma itirazlar doğrultusunda tam üç kez değiştirilmiştir; îslamda da böyle değişiınler, düzelt meler yaşandı; geçerliliğini yitiren dog maların hepsi dünyasai alanla ilgilidır; kimileri ortadan kalktı, kimileri Kuran'da yazılı olarak kaldı; Islam kaynakları deği şime ugramış 25 dogmanın varlığını ka bul ederler; başka bir noktada Kuran'da yazılı bu tiir kimi hükümlerin ııygulanmayışının Osmanlı yaşamında da görülmesidir. Kimi kaynaklar, Osmanlı arşivle rinde yüzyıllar öncesme ait boşanma ilamları bulduklarını bildirirler; yani boşanma erkeğin boş ol! deyişiyle değil mahkeme kararıyla gerçekleşmiş; ayrıca yerli ve yabancı tarihçiler Osmanlı ülkesinde, recm'e, taşla öldürmeye 17. yüzyılda Istanbul'da tek bir olaya rastladıklan nı, son yüzyıllarda hiç görülmediğinı bil dirirler. 1858'de kabul edilen Ceza Yazası, kısası, diyeti içermez; ama bu dogmalar Kuran ve sünnette olduğu gibi yerlerini koruınaktadırlar. Aynı durum I lıris tiyanlık için de geçerlidir; Reform'la, Protestanların eldc ettiği boşanma Katoliklere dc tanındı, oysa boşanma yasağı ile ilgili dogma tncil'den çıkarılmış dcğıl, tlahası şimdiki Papa 2. Jean Paul, dunyanm hareketsizliğini ileri sü reıı 1 Iıristiyan dogma sının artık geçersız olduğunu; dunyanm hareketiııin kabul edildi ğini bildirdi. Bütün bu düzeltmclerle dinde bir reform gerçekleşmiş olduğu kabul edilıni yor, ilaıı edilmiyor; kuşkusuz 1925 Devrimi'nin gerçekleştirdikleri daha kapsamlıdır. Ciünu/HÜz lürkıye \ı ıcın laıklıkten sertdtd bır yönelış söz konusu mudur? Laiklik karşıtlarının 80 yıllık Cumhuriyet döneminde en olmadıkları kadar artlığın dan söz edilebılir, aynı zamanda bırçok köprii başlarına yerîeştiklerinden de; kadını yoğun bir biçimde şeriatın sımgesi olarak kullandıklan ortada, önlerine çıkan engelleri de ev ıcnsel insan hakları, demokrasi aracılığıyla kaldırmanın yollarını zorlamaktadırlar; ki tapta her makalenin içeriği günümüz Tiirkiyesi ile bağlantılıdır; okuyucu bu bağlantıyı okııdııgu her yazıda bıılahilir. • Laikliikten îjeriata mı?/ Merıç Veltdedcofclııl Cumhuriyet Kıtapları/260s. SAYFA 5 şık üç yüz yıllık akılcı dönem eOlağanüstüdür, P hele bir de o tarihte bilinen dünyanın yani Batı'nın durumu dikkatealınır [ sa...ll 780
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle