Katalog

Vitrindekiler Nihori'den Yeniköy'e Bir Boğaziçi Köyünün Hikâyesi/ Orhan Türkerl Sel Yayıncılık/ 86 s. Yeniköy, 16. yüzyıldan 20. yüzyılın ortalarına kadar 400 yıl boyunca Rum karakterini büyük ölçüde muhafaza etmiştir. 1964 yıhnda hızla gelişen Kıbrıs olaylarına bir misilleme olarak Yunan vatandaşlarının Türkiye'den sınır dışı edilmesi ve onları takiben Türk vatandaşı Rumların dapaniğe kapılarak Yunanistan'a göçe başlamaları ile birlikte KÖy hızla Türkleşmeye başlamış ve her geçen gün eksilen Rumların yerini Türkler almıştır. Bugiin Yeniköy'de çiroz kurutan Rum balıkçılardan, tecrübeli kayıkçdardan, yazma üreten ustalardan, ünlü kadın terzilerinden ve laterna çalan Rum müzisyenlerden geriye, geçmişin anıları ile doğup büyüdükleri vatanlarında kalıp yaşamaya çalışan bir avuç Rum cemaati kalmıştır. Erguvanlar Açarken/ Bülent Akkurtl Altın Kitaplar/253 s. tnsan yaşadı mı dolu dolu yaşamalı duyeularını. Yaşandı mı mutîuluğun en doruk noktası yaşanmalı.Bunun adı sevgi midir sizce?Işte bu kitapta anlatılan şey, birbirleriııi ölesiye seven iki genç insanın nikâyesidir. Erguvanlar Açarken hüzünle sevincin, acıyla mutîuluğun paylaşıldığı; aşkın, sevginin doyasıya yaşandığı sevgi dolu bir kitap. Siz hiç böylesine tutkulu bir sevgiyi ve aşkı tattınız mı? Kramponlu Ceset/ Celil Oker/ Doğan Kitap/ 294 s. Remzi Ünal polisiyelerinin ikincisi "Kramponlu Ceset". Detektifimizin bu seferki müşterisi tekstilci ve futbol kulübü başkanı IIhan Karasu. Küme düşme tehlikesi yaşayan takımının kilit maçı öncesi bir §ike ihbarı alan Karasu, olayı araştırması için başvuruyor Remzi Ünal'a. Detektifimiz de olayı araştırmaya başhyor. Tabii her şey güllük gülistanlık, tereyağından kıl çeker gibi ilerlcmiyor. Cinayeder, beklenmeyen şüpheliler ve her ipucunu titizlikle değerlendiren bir detektif... Celil Oker'in başarılı karakteri eski pilot, yeni ozel detektif Remzi Ünal'ın, ikinci macerasında da kendini çapraşık olayların içinde bulması, onu tanıyanlar için hiç de şaşırtıcı değil. nin umarsız boyutlara ulaşacağını görebilirler miydi? 'Yaşam' denen yeryüzü sahnesinde scvgilerle, acılarla sarmalanan iki insanın duygulanna değdiriyor kalemini Adnan Binyazar ve insana verilen en büyük cezanın, sevgisinin acıma duygusuna dönüşmesi olduğunu gösteriyor. Umarsız beklentilerle, gerçekleşcmeycn umııtlarla, kahramanımız çıkmaz sokaklara sürükleniyor, hiiznün cehenneminden kurtulamıyor. Duygulan en ince katmanlarına kadar ortaya koyan bir anlatımla, son derece duyarlı, ustalıklı bir dille, şiirsel bir söylemle ölümsüz bir sevginin destanını yazıyor Adnan Binyazar. Gerçekle düşlemin iç içe geçtiği Ölümün Gölgesi Yok, varlık kadar yokluğun da sonsuzluğuna inandmyor okuru. Türkiye'de Toplumsal Dönüşüm/ Kemal H. Karpatl Çeviren: Abdülkerim Sönmez/ Imge Kitabevi/ 371 s. Kitap, Türkiye toplumunun modernleşme çabalarının önemli bir boyutu üzerinde duruyor; kırdan kente göçün doğurduğu gecekondulaşma ile yaşanan toplumsal dönüşüm ve kendeşme olgusunu inceliyor. Kemal H. Karpat, bu süreci kırsal nüfusun kentlere akını ve kentleri kırsalJaştınp köylüleştirmesi gibi sığ bir çerçevede değil, Türkiye'nin yaşadığı daha büyük ölçekli toplumsal ve iktisadi dönüşümün bir yansıması olarak ele alıyor. Türkiye'de Toplumsal Dönüşüm "gecekondulaşma"yı. geleneksel kentsel toplumun değer yargılarıyla basitçe omuzlamak yerine, derin bir tarihsel kavrayış içinde, evrensel vc kuramsal boyutunu ihmal etmeden, özgün bir yaklaşım ve üslupla inceleyen ilk ve ender çalışmalardan biridir. Hemşehrilik ve Şehiride Siyaset/ Ayça Kurtoğlu/ lletişim Yay.l 404 s. Ayça Kurtoğlu bu kitapta, büyük şehir ortamında siyasetin nasıl "işlediğini" inceliyor, AnkaraKeçiören örneğinde. Reel politika lisanına, gazeteciliğe, yerleşik siyasetbilimine hâkim olan standart kategorilerin ötesine geçip yerel siyaset ilişkilerinin nasıl bir sosyalleşme sağladığına bakıyor. Yerel siyasi sosyalleşme ağları içinde hemşeriliğin, aile bağlarının, ataerkilliğin, kimlik aidiyetlerinin nasıl kurulduğuna ve nasıl iş gördüğüne ilişkin zengin gözlemlerle beraber zengin bir kavramsal tartışma sunuyor yazar. Siyaseti çok boyutlu bir beşeri etkinlik olarak gören siyaset antropolojisi yaklaşımı, bu çalışmaya geniş bir ufıık açıyor. Ingiliz Işçi Sınıfının Oluşumu/ E.P. Thompsonl Çeviren: Uygur Kocabaşoğlu/ Birikim Yayınlan/ 992 s. Thompson, Ingiliz Işçi Sınıfı'nın Oluşumu'nda sınıfın nasıl kendisini oluşturan bir süreç olduğunu tartışır. Sınmn, küJtiirel olarak değişen çevre, insan ilişkileri, kültürel yeniden yıpranmalar, inanç dünyası içinden zaman zaman kopan, ama yine tekrar ona dönen bir süreçte kendi kendisini "yapışı"nı anlatır. Sınıfı durgun bir kategori olarak algılayan, sadece "ajan'ların seyyaliyrti ve güç mücadelesinin güdümlü bir parçası olduğunu vazeden anlayışa karşı Thompson şarkılar, ilahiler, şiirler, ycminler, günlükler ve gazeteler vasıtasıyla tarihi canlandınr. Thompson'ın yazdığı ve insan olmanın erdemleri kadar zaaflarını da sergilediği işçi sınıfının kendi kendini oluşturması tarihi, bugün tüm o canlılığıyla okıınmayı hak eden uzun bir romandır aslında. Türkiye'de Ordu Bir Zümre, Bir Parti/ Derleyenlen Ahmet Insel Ali Bayramoğlu/ Birikim Yayınlan/ 384 s. Son yıllarda dünyada ve Türkiye'de meydana gelen köklü değişimler hem hegcmonik konumun sarsılmasını ve sorgıılanmasını zorunlu hale getirmiş hem de bizzat ordunun kendisi de kaçınılmaz bir ^j suıceınc gııını^, ıtilmiştir. Bu kitapta derlenen yazılar, bu değişim atmosferi ışığında, ordunun hegemonik konumunun kökenlerini, değişimin dinamikleri ve yönüne ilişkin analizleri içermektedir. Sığınak/ Danielle Steel/ Çeviren: Enver Günsell Remzi Kitabevi/335 s. Rüzgârlı bir yaz günü, sis San Francisco kıyısı boyunca hızlı tlerlerken küçük bir kız yanında köpeğiyle kumsalda yürümektedir. Pip Mackenzie on bir yaşındadır ve daha şimdiden trajediyle tanışmıştır; dokuz ay önce yaşanan korkunç bir kaza, annesini onulmaz bir acıya sürüklcmiştir. Fakat temmuzun bu serin öğleden sonrasında Pip, hüzünlü ve donuk dünyasını renk ve ışıkla dolduracak biriyle tanışacaktır. Pip'in saflığı ve tanıştığı yabancının sevecenliği bir kıvılcımı alevleyecek, yaşamlar değişecek ve umuda doğru bir yolculuk başlayacaktır. Ölümden Sonraki Hayatım/ Metin Münirl Doğan Kitap/ 140 s. Gazeteci Metin Münir geçirdiği kalp krizi sırasında yaşam ile ölüm arasında kaldığı anları anlatıyor. Yaşadıklarını okuyuculara ayrıntılı bir şekilde aktaran Münir, bizi sorularla baş başa bırakıyor ister istemez. Gerçekten de ölümden sonra başka bir hayat var mı? Gerçekten de o hayata kavuşmak bir sevince neden oluyor mu? Peki hayatın anlamı nedir? Yaşarken onun değeri nasıl bilinir?Yaşadığı ya da öldüğü o birkaç dakika Münir'e kalp krizinden sonraki hayatinda da rehberlik edecektir. Karanlıktaki Işık Dünya Sahnelerinden Izlenimler/ Zeynep Orall Alkım Yayınevil 395 s. Zeynep Oral, Karanlıktaki Işık kitabında, 20. yüzyıl dünya tiyatrosuna damgalannı vurmuş, tiyatro sanatının sınırlarını kırmış, ufuklarını geniş A lctmiş, tiyatro sanatını dönüştürmüş ustaları bize bire bir tanıklıklarla sunuyor. Bu ustalan tanımış olmanın, onlarla konuşmalarının sağladığı avantajı, sahnelerden izlenimleri ve gözlemleriyle bütünlüyor... Sahnede görünenlerin, sahne gerisinde görünmeyeni kucakladığınm bilinciyle, "tiyatro büyüsü"nü bize şiirsel bir dille iletiyor. Ansiklopedi ., lerden, kuramsal kitap sayfalarından sıyrılan, ete kemiğe bürünen, yaşayan, yaşamakta olan tiyatro serüveninin çağdaş ve evrensel değerlerine ve birleştirici gücüne bizleri ortak ediyor. SAYFA 2? Cese Celil Oker Ölümün Gölgesi Yok/ Adnan Binyazarl Can Yayınları/ 292 s. Öğretmen okulu öğrencisi genç bir kız ile Anadolu'nun kuytu bir köşesine yeni atanmış genç bir öğ\lltl.HI Ulll\.l/.ll retmen, yolları kesiştiğinde, ölüme kadar, ölümden sonra bile süren, dar koşullar içinde geçen, ama sevginin o muhteşem varsıllığıyla donanan büyük bir aşk yaşayacaklarını bilebilirler miydi? 'tlk görüşte aşk'la başlayan serüvenleriCUMHURİYET KİTAP S AY I 748