Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Büke Yayıncılık siyasal ve toplumsal yaşamımızı ılgilendiren beş araştırma kitabı yayımlaaı. Bunlar Prof.Fatma Mansur Coşar'ın Dın Savaşları ve Laıklik Arayışları; Prof.Hakkı Uyar'ın Sol Mılliyetçi bır Türk aydını, Mahmut Esat Bozkurt ve Türk Siyasal Yaşamında Vatan CephesıProf.Dr.Erdal Inönü'nün Üç Yüz Yıllık Gecikme adlı kitaplarıdır. Önem verdığimız bu kıtapları siyasal, toplumsal ve sosyal bılımlerle ılgılenen okuyucularımız için ana noktalarını vurgulayarak tanıtmak istiyoruz, önce yazarlar sonra kitaplar üzerinde duracağız. Dr. ALEV COŞKUN Siyaset ve sosyal bilimler açısmdan beş II vaş 7amanında kcndısıne ka tılmalarını ıstıyordu Boyle ce toprak sahıbı bır anstok rası doğdu Kralın oğlu Pepın tahta çıkarken zorluklan yenmek ıçın Papa Stephanus tan yar oım ıstedı Papa da zor du rumdaydı Kuzeyden ışgal ler vardı (lombertler) bır bırlerıne yardımcı olmakta anlaştılar Kral Pepın lombartlar'ı savaşta vendı Roma'yı Pa pa'nın devletı olarak ılan et tı Papa da Pepın'ın Tan rı'nın lutfu ıle kral olduğunu ılanettı (S 35) Bugunumu zekadargelen Kral Papalık geleneğının başlangıcıdır O zamana kadar laık bır ku rum olan krallık bundan boyle dını bır kımlık toşıma ya başladı Itaate mecbur olduğu bır dunya ustu guce karşı sorumluluk taşıyacaktı (S 35) Dahası, sıvıl toplum ıle dını toplum eş an lamlı hale gelmış oluyordu Bu yenı guç dengesının sonucu, Papa as kerı yondcn Bızans Imparatoru'namuhtaç olmaktan kurtulmuştu Batı kılısesı ıle Do ğu kılısesı arasındakı derın uçurumun be Lrtılen ortaya çıkmıştı Devlet ve Kıhsc hakkında felsefı aukla maları ılk once A717 Augustınıus Unlu kı tabı Cıty of God (Ilahı Kent) kıtabında yap tı Ozetı şudur, Bu dunyada ıkı krallık ıç ıçedır Bunlar ılahı krallık ıle dunyasal krallıktır Kıyamet gununde bunlar ayrılacak, ıyıler bır tarafa, kotuler obur tarafa yollanacaktır lnsanlar bu nedenle bu dunyada ıyı Hınstıyan ola rak hayatlannı du7enlemelen gerekır Bu nun mantıklı bır sonutu olarak da Devlet ıle Kılıse ıkı ayrı kurum olmakla bırlıkte, devletın mutlaka kılıseye bağımlı olması ge rekır (S 42) Bu gorus, Ortaçağ'da Papalığın yukselı şıne ve ıkı kurum arasındakı çekışmelerde kuramsal bır temel teşkıl ettı (S 42) Ancak XII Ve XIII Yuzyıllar arasında papalar, krallar ve ımparatorlar arasındakı guç çekışmesı, Avrupa'nın tanhını yonlen dırmıştır (S 43) Sonunda bır denge kabul edıldı (1122 unlu Wonııs Konkordatosu) ıle bu husus kurumlaştı Şoylekı, * Papa nın ustuniuğıı dcvanı edecektır * larıt edınmek ve tahtta kalabdmek, meşru kral kabul edılmek ıçın Papa'nın yar dımı gcreklıydı (S 43) Kılıse çok guçlenmıştı Lvrensel bır guç halıne gelmıştı Yalnuca ordusu yoktu An cak, gehrlerı bol, yerel ıdarelen guçlu halc gelmıştı Ancak rransa ve lngıltere'de yukselen ulusçuluk duygulan dın adamlannı da et kılıyordu, Onlarda yabancı bır papaya bağ lı olmaktan memnun değıllerdı (S 45) Kılısenın kendı ıçınde çelışkıler başladı Papa'nın otontesı mutlaktı ancak, sıyası, ıdan ve teolojık konularda genel Konseye danışmak zorundaydı Yetkılerı yavaş ya vaş kırılıyordu I ransa ve lngıltere'de Pa pa nın ayrıcalıkları mıl lı sınırlar ıçınde a^altı lıyordu Krallar dını ko nulardakı yetkılerını arttırmaya başlamışlar dı Boylece, ulus devlet ler ortaya çıkıyordu Reformasyondan ıkı yuz yıl once, devletın us tunlufiu fıkrı yerleşme yebaşlamıştı (S47)Ya 7ar kıtabında Reformas yonu, Fransa, Almanya ve lngıltere'de dın savaşlarını da ırdelemıştır Ya7ar "Dun ve Bugun" adlı son bolumde gunumuzdekı gelışmelere ışık tutmaktadır Yazara gore bugun, "modern ulusal devletlerde, yanı ınsanın butun haklan yasal duzeyde x/ yada çok, gerçckten kabul edıl mış olan devletlerde kılıseye genış bır faalı yet alanı tanınmıştır Vatıkan'ın buyuk dev letlerle bırlıkte \â da onlara karşı, alenı ol mayan gırışımlerı devam etmektedır (S 136) Yazara gore " dın de sıyaset ayn şeyler değıldır Ayrı olan araçlardır lakat egc menlık ıradesı aynıdır " (S 142) P rof Coşar, London School of Econo mıs'te okudu Harvard Unıversıte sı'nden doktora aldı îngılızce, Fran si7ca, tspanyolca ve Italyanca bılen aydın bır bılım ınsandır Uzun yıllar O D I U'de sıya set bılımı dcrslerı vcrdı Yazar Londra Unı versıtesı nın "Metcaffe Odulu", O D rU'nun "Ustun Hıznıet Ödulu" sahıbıdır Yazarın lngılı/ce yayınlanmış kıtaplan ve makdlelerı vardır Ayrıca "Su Yolunda Kı rılanlar" adlı bır romanı yayınlanmıştır Ş ımdı deneme kapsamındakı kıtapları na geçebılırız Dın Savaşları adlı kıtap 148 sayfa olup gı rış ve son soz dışında 8 bolumden oluşuyor Kıtapta, Devlet Kılıse llışkılerı, Refor masyondan Sonrakı Dın Savaşları, Ingılız tç Savaşı ırdelenmektedır Kıtabın "Gırış" ve sonundalu "Felsefı Çozumler" bolumlerı kuramsal çerçeveyı oluştuıdukları ıçın onemlıdır Yazar, eskı donemde "egemenlık", "dev let" ve "dın' kavramlannı ıncelerken şun ları yazıyor, "Egemenlık sci7u edıldığı 7aman, ege menlığın Locus U, ya da kaynağı akla gelen ılk şeydır Devlet bağlamında, " lanrı'nın lutfuyla kral" ya da "Papa yanılmaz" den dığınde egemenlık kavramı nemen belırgın leşmektedır Boylece devlet ıle kılıse, meş ruluklarını Tanrı'dan almış oluyorlar (S 108) tnsanoğlu tarıhı boyunca bır ıkılemle kar şı karşıya kalmıştır " Bedenı maddıdır, fakat ruhu değıldır" bu ıkılık bırçok çelışkıyı or taya koymuştur Sonuçta bu ıkılık "dunye vı erkle ılanı erk'ın" çekışmesıdır Sıvaset bılımı açısından dunyevı erkı sımgeleyen devlet ıle ılahı erkı sımgeleyen kılısenın çekışmesi ıfade edılmıştır Bu araştırmada ' Batı Avrupa'da devlet ıle kılısenın mucadelesı" ele alınmışttr Ta rıh boyunca devlet ıle kılıse arasındakı u/ıın ve kanlı mucadelenın temelındekı "kavram ların" saptamasının kıtabıdır Bu kavramlara açıklık getırıldığınce ve bu kavganın temellen anlaşılıp O7umlenın ce, gunumuzde ozellıkle ulkemızde ve tslam coğrafyasında yaşanan sorunlara ışık da bu lunabılır Ya7dra gore dın ve sıyaset çok sıkı bır ılış kı ıçındedır Çunku "her kılıse devletı her devlet de kılıseyı bır araç olarak gormuştur " (S 12) Burada Karşılıklı kullanım modellen ıle karşı karşıyayi7 1 ler ıkı kurum (devlet ve kılıse) bırerguç kaynağıdır ve yetkı alanlarını genışletmek ıstemektedırlcr Iarıhsel açıdan bakılırsa, kah bırı, kah otekı ağır basar' denge kur Fatnta Mansur Coşar UÜKÜKAWmŞUUB(2) Bu kıtap Prof Coşar'ın yukanda tanıtımı nı yaptığımız Dın Savaşları kıtabının doğal bır devamıdır Yazar kıtabın onsozunde, "Dın ve devlet ılışkılerını ınceleyen ba tılı yazarlar çağdaş dunyada dının yerını saptamaya çalışırken, Hırıstıyanlığın gıde relc onemını kaybetmesıne rağrnen, değer lerının kaybolmamış olduğuna ışaret et mektedır" dıyor derçekten, Batı dunyasında dın gorece lı olarak yerını kaybetmış olsa bılc I Iırıstı yanlığın değerlerı tum toplum katmanla rında yerını korıımaktadır Ya7ar laık sozcuğunun eskı Yunan dılın den gelen anlamı uzerınde durarak kitabı na başlar Laık sozcuğu eskı Yunan dılınde "laos yanı halk so/cuğunden gelır Katolık kılısesı, dın adamı olmayan her kese laık demıştır ve gunumuzde kılıse ha la bu sozcuğu aynı anlamda kullanmakta dır Oysa "laık", "tanntanımaz" veya dın duşmanı" değd çok basıt anlatımıyla ' Dı nın sıyasete karışmasını ıstemcyen kışıdır "Laıklik" de dın kurumunu devlet kurumundan ayn tutmak amacını guden sıstem dır" (S 13) Laıklik olgusu bu olmakla bırldcte, son yıllarda katolık kılısehinın çok belırgın bır sekdde sıyası mekanızmalara sızdığı goz lemlenıyor Yazara gore " dunyanın her yerınde dramatdc bır bıçımde dını bır uya nış olgusu gorulmektedır "Bunun neden lerını yazar şoyle anlatıyor "Aşın yoksulluk ve umutsuzluk, ırk ka bde aşıret savaşları, dışguçlenn ıçerdebul duklan destek, yerel ulusçuluk şahlanma ları, modern yaşamın doğurduğu endışe ve gergınlıkler " I'um bunlar bır mezhepler patlamasına yol açmıştır ve bu, tektanrılı dınlerın hıye rarşılerınc bellı bır tchdıt gıbı gorunurken bazdarı ıçın Ronesans, bazıları ıçınde ka ranlık çağlara donuş gıbı gorunmektedır (S 13 14) Kuşkusuz dunyanın dort bır yanında yer alan bu gelışmeler "Sıyaset ve dın ılış kderını kaçınılma/ bır şekılde sahncnın onune çıkarmış bulunuyor' (S 14) Yazar ılgınç bır tespıt yapıyor," Aydınlan ma ÇağVnın goklere çıkardığı "akıl' 1 1 1 sanları eskı rejımın zıncırlennden kurtara bıldı I akat, akıl uretım sahasına gırerek kıtle tuketımını ve kıtle kulturunu yarat mıştır Modern uretım yontemlerı ve çok uluslu şırketler, devletlerın gucunu a/alt maktadır " (S 16) Serbest pıyasa ekonomısı devletı tarafsız bır tavır tAınmaya yonetırken, kdıse dev CUMHURİYET KİTAP SAYI 655 DtlSAVAŞUUyd) mak çok zordur Russell ın belırttığı gıbı Ortaçağ'da Ba tı'da devlet guçsuz kılıse guçluydu Do ğu'da ıse tam tersı olmuştur Roma lmpa ratorluğu guçluyken dınlere karşı hoşgoru luydu Modeı n ulus ve devletler gelışıp yer leşınce Papalık guçsuzleştı Bu ıkı guç arasındakı meşruluk konıısu da çetrenflıdır Devlet meşrufuğunu hukuk ta bulur, kılıse ıse kutsal kıtaplarda (S 12 13) Tanhı Ardalan adı verılen 2 bolumde ya zar soze şoyle başlar Sabınegore, 'Kılısenın ortayaçdcış, Ba tı Avrupa'da meydana gelmış en devrımcı olaydır (S 22) Sabıne, devrımcı nıteleme sını ıkı temel ılkeye dayandırmaktadır Dev nmcı oğe şudur, eskı Yunanklarda ve Ro malılardakı egemenlığın halktan kaynaklan dığı fıknnın yerını, hınstıyan bır toplumda egemenlığın lanrı'dan kaynaklandığı fıkrı nın alması Boylece "hıçbır, şekılde hcrhan gı bır oluşum devlete karşı bır başkaldırma olarak gorunmuyordu Sorun egemenlığın kaynağı ıle dgdıydı " Lskı Yunan dunyasında nc bır kutsal kı tap, ne vahıy ne de mezhepleştırılmıs, bır dın adamlan kurumu mevcuttu (s 23) 1 lırıstıyanlığın yayılışında guçlu bır mer kezı otontenın bulunmayışı kılısenın ışını kolaylaştırdı Kıhse yavaş yavaş Roma'dan yayılarak kendı orgutunu kurdu (S 29) Kılısenın yapılanmaM, yıne Roma huku ku ve ıdare modelını takıp etmıştır Ve so nunda o donemdekı Avrupa kaosunda tek orgutlenmış kurum halıne gelmıştır (S 29) Kılıse kısa zamanda Batı'nın en zengın toprak sahıbı oldu (S 29) Kılıse tek orgutlu guç, aynı zamanda tek cntelektuel merkez oldu (okuma ya/ma Latınce Yunanta onların tekelınde) Sarayda kentlerde ya/ışmalar kılıseden yctışenler tarafından yapıyordu 7 Yuzyıl da Araplar Akdenız c tamamcn hakım ol dular Kral Charles Martel Arapları I ran sa ıçlennden atarak butun Avrupa'dd unlen dı (S 34) kendısıneyardımedenkomutan larına şovalye unvanı verıp, manastırdan gasp ettığı arazılerınden bır fıelf ve bır at ve rerek karşılığında sadakat yemını aldı, sa Devlet ve KMse SAYFA 12