Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
zi'ymiş ve 52 katı varnuş. Bu calışma da çok sayıda çizinı ve fotoğrafla desteklenmış, yararlanJan ve yararla nılabilecek kaynakları belirtmış. Bir eksiği bir adlar ve yapıtlar dizininin ofmayışı. Bugün için hazırlanması artık sorun olmayan böyle diziııler olmadığı zaman aranan bir şeyi kitabın içindc bulınak çok zor. Bunu yazarlar kadar yayrncıların da düşünmesi gerekiyor, onlardan da bırkaç sayfa eksik yaparak tutumluluk sağlamanın kitaptan yararlanacakları zor durumda bırakacağını bümeleri beklenıyor. Bir sonraki kitabımız ötekilerden çesitli yönleriyle ayrılıyor, ama o da mimarlık bütününün hiç de önemsiz sayılmayacak bir yonünü ele alıyor. Yazarı olan Doç. Dr. Murat Soygeniş Yıldız Tcknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nde oğretim uycsi. Çalışmasının adı da kısaca Yapı 2. Yazar önsözunde kitabın ve adımn öykübiinü kısaca anlatmış. Buna gore öndc gelen çağdaş Tiirk mimarlarından Sedad Hakkı Eldem (19081988) tarafından 1973'tehazırlananYapıadlıkitabınl990'lı yıllardaki ikinci basımı sırasında kimi sayfalan cksik olarak basılmış. Bu kitabın yayıncıları da Murat Soygeniş'den bu eksiklikleri giderecek bir çalışma yapmasını istemişlcr. Çok olumlu ve yazarın da belirttiği gibi, onurlandıncı biryaklaşım. Kitap oluşturulurken hem bu eksikliklerin giderilmesine çalışılmış, hem de ycni gelişmeleri yansıta cak kiıni bölümler eklenerek kapsamı genişletilmiş. Adı da ilk kitaba bir gönderme olarak Yapı 2 diye belirlenmiş. Mimarlann kendilcrine özgü bir dil kullanunı var. Eski dilde "bina" olan sözcüğün karşılığı günümüzde "yapı" olmasına karşın, onlarbu sözcüğü "yapım", yani "konstrüksiyon" sözcüğünün karşılığı olarak da kullanıyorlar. Mimarlık okuflarının yapı bilgısı derslerinde bir yapının ayrıntı tasarımlarına ilişkin bilgiler öğretiliyor. Bu kitap da genel olarak "binalarla" değil, özel olarak onlann "konstrüksiyonlanyla", bunlann ayrıntı (detay) çözümleriyle ilgili bilgiler içeriyor. Bir yapı ne kadar ayrıntılı tasarlanırsa bittikten sonra da o kadar iyi bir bütün oluşturarak işlevlerini karşılıyor. Kimi yabancı dillerde '.. Tanrı aynntıda yatar. " türünden deyişler bile var. Bu çalışma da çeşitli alt bölürnlerinde temelinden çaüsına kadar çeşitli yapım tekniklerine ilişkin ayrıntı çözümlenni içeriyor. tçinde geleneksel yapım yöntemlerinden uzay kafes dizgeler, zar (ya da membran) dizgeler gibi kimi çağdaş yapım yöntemlerine kadar pek çok konuda bilgi bulmak olası. En önemli bölümlerinden biri de yeni ek olarak getirilen "Engellileriçin genel tasartm krıterlert" başlıklı son bölüm. Büyük bir özenle hazırlanmış olan bu kitap da geniş ölçüde çizimlere dayanarak kendi alanında bir boşluğu dolcuıruyor. Teknik düzeydeki içeriğine karşın herkesin, özellikle de öğrencuerin kolay anlaya cağı bir biçimde düzenlenmiş olması ondan yararlanmayı kolaylaştırıyor. Onun da sonuna bir kaynakca eklenmış. İşte size evrenselden yerele, genel ilkelcrden ayrıntı çözümlerine kadar uzanan enişçe bir mimarlık kitapları yelpazesi. ler biri daha iyi yapay fiziksel çevreler oluşturma, daha bilinçli tasarımlar ürctme çabalarındaki birikime kendi düzeylerinde önemli katkıda bulıınuyorlar. Aralarından biri ilginizi çekecektır. • Ayla Çevik, Peter Eisenman Tadao Ando, Batı ve Doğu Kühürlerinde tnsanMekânDoğa tlişkilcri, Mimarlar ( )dası Izınir Şubesi Yayınlan, tzmir, 1999, 106 say fa, 16.5 x 22,5 cm ., Şengiil Öymen Giir, Doğu Karadeniz Örneğinde Konut Külrürii, Yapı Endüstri Merkezi Yayınlan, lstanbul, 2()00,247 say fa, 19x27.5 cm Aydan ()zgen / Ayşin Sev, Çok Katlı Yiiksek Yapılarda Taşıyıcı Sistemler, Bitsen Yayınevi, lstanbul, 2000, ^45 sayfa, 19.5 x 27 cm Murat Soygeniş, Yapı 2, Bırscn Yayınevi, lstanbul, 2000,256 sayfa, 27.5 x 19.5 cm CUMHURİYET KİTAP SAYI 587 AFAOGLUBÜKE Gerçeküstü Roman '"Güzelbuluyor musun beni?' Chluc, tçinde ktrmızı balığın sıktlmadan oynaştığt, kumlu giimüş havuzun suyunda kendini seyredtyordu. Sıyah btyıklı grtfare omzuna oturmuş, ayaklartyla burnunu kaşıyor ve suda ktptrdayan yansımalara bakıyordu. Chloe, derhinin beyazlığında ve buhar dumanı kadar tnce coraplartttt geçırmiş, yiiksek topuklu beyaz derı ayakkabtlannı gtymtstt. Bile&ımn ınceltg'ıni daha cta belîı eden mavialtın bilezıg'ınden haşka heryant çtplaktı 'Ne dersın giyineltm mi?' Fare Chloe"nin uzun yuvarlak boynundan kaydt ve memelenne yaslandı Kıza asağıdan yukarı bir baktı ve dü^unce\ınionaylar görünCıerçeküstü romanın genelde kulland\fcı bir başka öğe <IL, animizmdir. Mekanların, caddelerin, kentlerin, evlerin, arabaların ruhlan vardır. Canlarının istekleri doğrultusunda hareket ederler, üzüldüklerinde büzülüp, sevindiklerinde genişlerler. Animizm derken, sadece nesnelerin ruh bulması değil, evrendeki her şeyin aynı bilinci paylaşması anlaşdır. Güneş canı istediöinde parlar ya da birkaç tane güneş bircfen befirir ve İıer biri bir pencereden odaya dolarlar. Nesneler bilincin bir uzantısı olarak varlığını bulur. Her şey bir bilincin bölünmez parçasının içinde bir bütün olarak yer alır. Uzayda var olan her şey birbirine derinden bağlı bir bilinçle hareket eder, birinin hissettiğini herkes (ve her şey) aynı anda hisseder. Gerçeküstü romanda birey, evrenden kopuk bir varlık değildir, bilinci evrenin tam merkezindedir. Doğada varolan her şey ile bağlantısı vardır ve onlann ruh Dulmasına neden olur. Aymnü cözümhırl lodinin sonunda piyanodan bir içki çıkar. Notalar çaldıkça buz, su, süt, yumurta akı, rom gibi tatlar bir araya gelir ve her melodinin kendine has içkisi ortaya çıkar. "Günlerin Köpüğü" bir açıdan da yazılmış en güzel aşk romanlarından biridir, Fransız yazar Raymond Queneau'nun deyimiyle "çağuaş aşk ronıanlarının en güçlüsü"dür. Colin ve Chloe'nin aşk öyküsü aslında bilinen kalıplar içinde gelişir ve Chloe'nin hastalanmasının yarattığı mutsuzlukla son bulur. Chloe'nin hastalığı gerçeküstü romanın bir başka özelliğini ortaya çıkarır: Gerçeküstü dünyaaa her şey tersine gelişir, Chloe'nin içinde gittikçe büyüyen r>ir nilüfer çiçeği onu yavaş yavaş öldürüyordur. İçinde çürüyen nücreler yerine gelişen bir çiçek imgesi, Vian'ın ölüme çocuksu yaklaşımının yanı sıra nıasallan da çağrıştırır. Sosyal sınıflar açısından bakarsak, romanda yine aynı terslik göze batar. Evde çalışan hizmetkâr, ÇOK daha yüksek bir smıfın üyesidir ve bu nedenle yanında çalıştığı insanlara karşı küçümseyici tavn varaır. Hizmetkârın kızkardeşi ise felsefe okuyup, akademi üyesi bir matematikçiyle evlenerek ailenin utandığı biri olmuştur. Gerçeküstü alum, Avrupa'da akılcılığa karşı başlatılan bir karşı sanat hareketi olarak başladı. Geçmişte Avrupa sanatını ve politik yaşamını yönlendiren akılcılığın I. Dünya Savaşı gibi bir felaketle doruğa ulaşan bir yıkıma yol açtığına inanıyor ve bu tür akılcdığa karşı tavır alınıyordu. Gerçeküstü akımın sözcüsü ve öncülerinden şair Andre Breton, aynı zamanda Boris Vian'ın yakın dostu, bilinçdışı ile bilinci bütünleştiren bir yol olarak görüyordu veni sanat akımını. Bu bütünleşme içinde düşsel dünya ile gercekler iç içe geçiyor, kişisel fanteziler boşalma noktasında inceleniyordu. Boris Vian gerçeküstü sanat ansiklopcdilerine giren yazarlardan biri olmadı. Bunun başlıca nedeni, 1920'lerde Fransa'da yaşayan akımın dışında kalmasıydı. Gerçeküstü asıl ifadesini resimde ve şiirde bulmuştu, roman ise bazılarına göre her zaman gerçeküstünü anlatıyordu. Vian için bilinçaltından daha önemli olan, dili hayalgücünün götüreceği en uzak noktaya ulaştırmaktı. • aydasu@hotmail.com Gepçeküstii akım dü." Boris Vian "Günlerin Köpüğü" Çev.: Bahir Güran, E Yayınlan, 1984 G f erçeküstü romanlarda içkiler başka hazırlanır, yemekler oaşka yapılır, alışveriş bile tersine döner, alıcı ve satıcı arasındaki pazarlık tersine gelişir, satıcı fiyatı düsürürken, alıcı yükseltmeye çalışır. Evde yaşayan fareler evin en sevilen kişiliklerinden biri olur; ev, mobüyalar, arabalar ruhlan olan varlıklar gibi aurumlardan etkilenir, roman kahramanların ruh hallcrini yansıtırlar. Gekçeküstü romanın belki de en ayirt edici özelliği abartılmış anlatımında yatar. Varhklılar için de atların koşturacağı aşırı büyük cvlerde, yoksullar da kaFeslerde yaşarlar; güzeller olağanüstü güzel, çirkinlerse tüm simetri kurallannı altüst eden görüntüleriyle çirkindir. Boris Vian'ın yazdıklarında da abartılmış ifadeler romanın tonunu anlamamız için birinci satırdan ctkisini gösterir. "Günlerin Köpüğü" romanı, başkahraman Colin'in banyoda güne hazırlanmasıyla başlar. Colin, sabah tıraş olduktan sonra aynaya bakar ve gözlerindeki bakışı derinleştirmek için göz kapaklarının kenarlarını biraz keser. Saçlar gibi göz kapakları da uzuyordur, onlann da sık sık kesilmesi geekir. Roman boyunca öykü abartılarla süslenir ve renk bulur. Romanın bir başka yerinde buz pateninde meydana gelen kazalar anlatılır, ölenleri toplayan iki görevli ortalıkta şarkı söyleyerek dolaşır ve cesetleri topfarlar. Bunlar romana komik öge kattığı gibi gerçeklikten de koparır. Boris Vian'ın romanlarında karşılaştığımız bir başka gerçeküstü öğe de, mctaforların, benzetmelerin ve Ueyimlerin gerçcğe dönüşmesidir. Bu tekniği gerçeküstü ressamlar da çok sık kullanırlar: Zamanın erimesi, kan ağlayan kadınlar, neşelenmiş güneş gibi bir ruh halini an latan deyimler, gerçek görüntü kazanır Vian'ın romanlarında metafor yoktur, onun yerine hayalgücünün düşüneceğı her olaşılık gerçeklik olarak karşımıza çıkar. Orneğin bir yemek tariünde yemeğe bir "sivri di^' saıımsak konması söylenir, ama evdeki kalemtıraij koreldiği için yeterince sivri yontulmaz sanın sak. Burada "diş" sözcüğündcn bir oyun başlar: "dış", "sivri diş", "yontnıa", "kalemtıraV gibi bağlantılar kurularak, yemeğe konacak bir diş sarımsaktan nere deysc kendi başına bir öykiı çıkar. Caz Boris Vian (19201959) aynı zamanda iyi bir caz müzisyeniydi. Caz barlarda trompet çalar, müzik eleştirileri yazardı; romanlannda da müzik önemli yer tutar. Cazın bilinen şarkılan neredeyse beden bulur. Colin'in âşık olduğu Cnloe, Duke Ellington'un bir şarkısının adıdır aynı zamanda. Colin, Chloe ile tamsmadan önce "Chloe" sarkısını dinler, Chloe karşısına sonra çıkar. Böylece Vian, müziği de bir sekilde animizm dünyasına dahil eder. Notalar görünür olur, müzik canlanır, buna en iyi örnek, romanda yer alan "piyanokokteyl" adını verdiği cihazdır: Bu piyanoda basılan her nota bir içkinin karşılığı olduğu için, çalınan me Boris Vian (19201959) aynı zamanda iyi bir caz müzisyeniydi Caz barlarda trompet çalar, muzik eleştirileri yazardı; SAYFA 15