03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Mahmut Alptekin yüzünde tanınan ve sevilen bu şairimizin gömütünün yurdumuza hâlâ getirilemeyişi yoğun bir üzüntü kaynağı. Ama Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in AGlT Toplantısını N.Hikmet'in dizeleriyle kapatması çok tuhaf bir durum. Siyasilerimiz yıllarca O'nun adını ağızlarına almamışlardı. Gençlerin içinde yetenekli umutlar, şairler var. Ancak küçük bir eleştirim de var. Çoğunun şürimizin geçmişini iyi izlemediğini sanıyorum. Akü boşalmazdan önce doldurulur örneğini anımsatmak isterim. Genellikle 'bir örnek' şiirler yazıyorlar. Bunu çözümü kendilerinden önceki şiirleri ve dönemleri irdelemeleri ve özümsemelerinden geçer. Bugün için "Şairiâzam" seçmem olanaklı mı bilmiyorum ama böyle bir seçim yapılsaydı ben oyumu N.Hikmet'e verirdim. Böyle bir seçimde salt yaşayan şairler değerlendirilmemeli elbet. Sizi O'nu seçmeye yönelten ölçütler neler? Bana söyleyebitir misiniz? O'nu izleyen hangi şairler var? Şürdeki ustalığı, dokunduğu sözcü6ü şiir yapması, şiirinin felsefesı, dili kullanmadaki ustalığı, içtenliği, kısaca özgünlüğü, şiirinin eskimezliği. Bana göre Onun ideolojik şiirleri öteîti şiirlerinin başan çizgisini pek tutturamıyor. Bu açıdan balcılırsa şiir politikayla, ideolojiyle fazla içli dışlı olmamalıdır gibi bir genelleme yapılabilir sanıyorum. Nâzım Hikmet'i izleyen şairler var mı bilmiyorum. Etkilenenler çok elbet. Taklit eden bile var. Işin garibi bunu kimilerine yutturabiliyor da... Şımdı de sizın şiire gelelım: Dergılerde başlayan şairliğinizin tlk yapıtt 'Sonbahar Durah'mı? Otuz yılt gerıdc bırakan bu kitabımzi nasıldeğerlendirtyorsunuzbugün? Evet, ilk siir kitabım 'Sonbahar Durağı1. Bu kitabımı oluşturan siirlerin çogu başta Varlık olmak üzere kimi dergilerde yayımlanmıştı. Bu kitabı o gün nice değerlendirmişsem bugün de değer yargımda bir değişme olmadı. Oradaki siirlerin hepsinin altına yeniden imza atabilirim. Aynt ytl (1969) "Atatürk'e Şiirler" kitabımzi görüyoruz ve arkast gelmiyor!... Kimi zaman kitaplar arasına yıllar girebiliyor. Bunun türlü nedenleri var. Saymaya gerek yok. Ama en başta yayımlama olanağı... Yayıncı bulmak koiay mı? Bana göre kitaplan yayımlatabilmek yazmaktan daha zor. Yayın ortamını yaşayanlar bunu çok iyi bilir. Doğal ki bu işin kolayca üstesinden gelenler de var. Bu başarılanndan ötürü onları yü Stradan insanlann hikâyecisi Kapak konusunun devamı. ler öldü' deniliyorsa da kimi güzelliklerin ölmediğinin, ölmeyeceğinin kanıtı gibi görünüyor bu söz. Edip Cansever'in şu dizeleri de bunun kanıtı değil mi? "Neden yazılır bir şiir Neden yazılık bunca yazı Çünkü nasıl aşılabilir başkaca Doğa'nın karamsarüğı." Şiirde, edebiyatta nice şaşırtıcı durumlar, özelİikler olabiliyor. Beni çok şaşırtan özelliklerden biri, koskaca bir şeynülislamın, yani Şeyhülislam Yahya'nın en güzel meyhane şiirlerinden birini yazmış olmasıdır. Buna şaşmamak elde mi? "Mescidde riyâpişeler etsin ko riyâyı Meyhaneye gel kim ne riyâ var ne mürâyi." Şiir üzerine ne kadar konuşsak azdır. Şiir konusunda sözün bitmesi olası degilEce Ayhan'a göre: "Şiirimiz karadır abiler." Şiirin kendinizle ılgıli ve Türk siiriyle ilgili gelisiminden memnutt musunuz? Hazır yılt, yüzyılı, dahası binyılı devirmisken Türk şiiri için ne düşünüyorsunuz? Bu gün için Şairiâzam" seçseydiniz, kime oy verirdiniz? Memnunum. Şiirimde pek fazla değişim olduğunu sanmıyorum . îlk şiirler mutlaka daha somuttu. Ama giderek soyutlamaya doğru bir gidiş kaçınılmazdı. Bunu her şiir için söylemek olası değil doğal ki. Bunda 'Ikinci Yeni'nin etkisi yadsınamaz. Türk şiiri 'büyük bir sür'dir bana göre. Buna Divan şiiri danil. Şeyh Galip, Fuzuli, Baki, Nedim ve Yunus Emre evrensel şairlerdir. Nâzım Hikmet en büyük şairlerimizin başında geliyor. Yer ortaya koyuyor sözleriniz, bir gerçeği dile getiriyor. Anadolu'nun kimi yerlerini gezdim. Gözlemlerim var. Sözgelisi" Yaşasın Edebiyat" dergisinde yayımladığımız 'Sur Kapıları' şiirini Diyarbakır'da yazdım. Marmara ve Ege bölgelerini iyi bildiğim kanısındayım. Gezmeyi, insanları ve doğayı seviyorum çünkü. Kilrekten kutluyorum. yos'tan başîayarak batıya doğru Karade"Atatürk'e Şiirler" yıllar sonra yeni ekniz kıyısını Bulgaristan sınırına dek gezlerle "Bağımsızlık Bekçisi" adıyla yayimdim. Saros'tan Fethiye'ye kadar kıyıda landı. adım atmadığım yer pek yoktur. Ve her 'Sonbahar Durağı 'ndan sonra 'Yorkoyda aklım kalır. Kemer'den Alanya'ya gun Atltsı Aksamtn'a kadar "Abdı îpekkadar olan kıyı kesimini de bilirim. ai Barts ve Dostluk Ödülü" verilen "Ya Tüm bunlart yeniden değerlendtrıp şıkın ve Uzak Komsuluğun Şiirleri" (1986) ir faslını kapattrken sormak ıstiyorum: ile "Bağımstzlık Bekçisi" (1979) var. Insanı öğenin ağır basttğt bu şiirler, Ege, Mahmut Alptekın'in şııri Türk şiirinin hangi halkasında, hangt şairlerle anılmaAkdenız ve Anadolu ınsanımızın duynı ve duyarltk graftğtnı ortaya koyuyor. Oy lı, herhalde bunu en iyi siz bilirsimz? le mi? Toplumcu/gerçekçi çizgide olduğu Gözleminiz, irdelemeniz doğru. Innu biliyorum. Toplumcu bir ansiklopesani öğe elbet çok önemli benim için. diye yapıtlarımdan örnek almaları da buZaten nangi şiir ve yazar insani öğeden nun kanıtı sayılabilir sanıyorum. Soruuzak kalabilir ki? Sonuç olarak yazdığınun öteki bölümünü yanıtlayabileceğimız hep 'insan' ya da onun 'hâlleri' demi sanmıyorum. Artık orasını eleştirğil mi? menler ya da okurlar değerlendirebilir diye düşünüyorum. Bu siirlerin Ege, Akdeniz ve Anadolu ınsanımızın duygu ve duyarlık grafiğini Şimdı de öykücülüğünüzden sözede 1990 yılı ömer Seyfettln Oykü ödulü alan Mahmut Alptekin ve Necati Cüngör Asım Bezlrcl İle. Kuşaksız bir vazar NECATİ GUNGOR I Talip Apaydın usta, Aiptakin ve Cüngör H«. C0n«n,i990. stanbul Radyosu'nun o dar, uzun ve loş koridorlannda mı karşılaştık ilk kez, yoksa yazarlann başının üstüne koruyucu bir şemsiye gibi açılıp da 'yalancının mumu' misali ancak yatsıya kadar alevini sürdüren YAZKO'da mı bilemivorum. Ama seksenli yılların ortalarında Üsküdar'ın o kasaba çarşısı kalabalığında arada bir karşılaşıp selamlaştığımızı iyi anımsıyorum. 1989'da Istanbul Radyosu'nda bir dönem program yaptığım sırada daha bir yakınlaştık Manmut Alptekin'le. Radyo yayınları devletin tekelindeydi henüz, ama pabucu televizyon tarafından çoktan dama atdmıştı! Kimselerin kulak verdiği yoktu. Zaten o eski kuşak, okuyup yazan, eli kalem tutan radyo çalısanları da kalmamıştı ortalıkta. Ya emekfi olup ayrılmışlar ya da TRT'nin televizyon kanallarına geçmişlerdi. Radyo, nostaljik bir öğe halinde varlığını sürdürüyordu ama şimdiki gibi "nev zuhur" istasyon bolluğu da ufukta görünmüyordu daha... Mahmut Alptekin ve onun kuşağından birkaç güzel insan, kutsal baba ocağını tüttürürcesine, giderek tenhalaşan o loş koridorlarda hâlâ aşkla görev yapıyordu. Yeni yetme radyo elemanlarının belki de anlamakta güçlük çekeceği bir aşktı bu! Alptekin, TRT'nin yıllar yılı adeta hor baktığı kitaplı eleman larından yalnızca biriydi. Şair ve yazar olarak adını edebiyat kütüğüne yazdırmışu. Gazetelerde yayımladığı röportaiları, araştırma yazıları, imbikten geçiriîmiş bir Türkçeyle kaleme aldığı hikâyeleri, yatağında sessizce akan bir ırmak gibi kendini var ediyordu. Çalışma yaşamına Türkçe öğretmeni olarak atılmış, Karaman'da, Çatalca'da görev yapmış, okuttuğu öğrenciler tarafından da geleneksel kalıplar içinde bir öğretmen olmadığı için bir ağabey gibi Denimsenmiş, sevilmişti... 1970 yılında geçtiği TRT'de gerçekleştirdiği özgün programlarla ilgi çekmenin ötesinde, Alptekin 1982 yılında Türk Dili Kurumu nca ödüllendirilmiştir. .. Takvimler 1990 vıhnı gösterdiğinde, Ömer Seyfettin adına konulan hikâye ödülünü birlikte aldık Mahmut Alptekin'le. Bu ödül dolayısıyla birkaç yıl üst üste Gönen'e yolculuklar yaptık. Gönen'in menekşe kokulu bahar günlerinin erken saatlerinde tenha çarşılarda, ıssız sokaklarda, Gönen Çayı kıyısında, edebiyattan, ortak tutkumuz hikâyeden, kadim ustamız Ömer Seyfertin'den söz ettik hep... Çiy düşmüş otlar arasında küçücük gulümsemeler gibi beliren mor menekşe göz okşarken, dingin çayın kıyısında oturup birer acı kahve içmek, hoş anılar olarak yer edecekti belleğimde... Alptekin'in, Ömer Seyfettin Ödülü'ne değer görülen "Tünel Çıkmazı" adlı hi, CUMHURİYET KlTAf Gönen Çayı kıym SAYFA 4 SAYI S»$ J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle